Katalog

CMYB C M Y B 20 MAYIS 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Eurovision’un ‘Hazmetme Kapasitesi!’ Yakında… “Eurovision”a da “özel statü” şartları ve “kalıcı derogasyonlar” getirilirse şaşmayın… Aslında getirilmiş. Ben yeni fark ettim… 2004 itibarıyla -dikkat buyurun, Sertab’ın 2003 “Eu- rovision” birinciliği akabinde- yarışmanın “kuralları” tersyüz edilip, değiştirilmiş. Türkler, kıyısından köşesinden; “Avrupa’da ben de varım!” dediği an.. abra kadabra “kurallar” değişiyor. “Oyun” yeniden kuruluyor. İster istemez paranoyak oluyor insan… “Olur mu öyle şey? Şunun şurası kıytırık bir yarış- ma? Ben mi abartıyorum?” diyorsunuz önce. Aa, ba- kıyorsunuz gerçek... İlla “rastlantıya” yormak istiyorsanız... Gene de siz rastlantı diyin… Rastlantı bu ya! 2004’te Sertab’ın “Every way that I can” zaferiyle nasılsa birdenbire alarm zilleri çalmış, jeton düşmüş ve aniden “Eurovision”un çok genişlediği, büyüdüğü fark edilmiş. “Eurovision genişleme yorgunu” demişler. Akıllara “hazmetme kapasitesi” gelmiş. Yarım yüzyıllık şarkı ya- rışması, “final-yarıfinal” diye ikiye ayrılmış. Avrupa Yayın Birliği EBU’nun “büyük dörtleri” -İn- giltere, Fransa, Almanya, İspanya- finalde bunun üze- rine birer “özel statü” edinmişler. “Özel statü”; Eurovision’da sahiden “özel statü” an- lamı taşıyor. Bu ülkeler -Fransa, İngiltere, Almanya, İspanya-; ya- rışmaya Avrupa’nın en berbat şarkılarını da yollasa, amenna “finalde” fiks mönü yer alıyor. Bir tür “kontenjan senatörlüğü” gibi bir şey... Adı “yarışma” olan bir etkinlikte; ayan beyan par- sellenmiş böyle bir “kontenjan” tuhaf değil mi? Değilmiş. Çünkü şöyle bir mantığı varmış: Bu ülkeler; EBU’ya yüklü katkıyı yapan ülkelermiş. Onların aslan payı olmaksızın, “Eurovision” yapılamazmış. Parayı ve- ren düdüğü çalar hesabı… Finalde “üst localar” on- lara ayrılmış… Tamam peki. “Localar” onların olsun. Ama hâlâ şi- kâyet ediliyor. Avrupa yayın organlarının -örneğin BBC- “Eurovi- sion” izleyici/okur bloglarını açın, bakın… Türkiye’nin, Azerbaycan’ın; ilk 5’te yer almasından bir şikâyet, bir şikâyet… “Bu ülkeler Avrupalı mı ki, yarışmada ne işleri var?”dan tutun; en “uç”, “ırkçı”, “ayrımcı” yorumlara dek.. her şeyi bulacaksınız... “Çevre”nin yükselişi… Avrupa, son on yılda bildiğimiz “büyük Avrupa ül- kelerinin” at koşturdukları bir kıta olmaktan çıktı. Sorun aslında “Bu Türkler neyin nesi?” meselesi de- ğil; bu kabuk değişimi gerçekte. “Büyük” kolonyal ülkelerin, “büyük” kolonyal halk- ları bunu bir türlü görmek istemiyor ve bu “gerçekle” yüz yüze gelmeye; bir şarkı yarışması bünyesinde da- hi tahammül etmiyor, edemiyorlar… Yarışmanın son yıllardaki sonuçlarına bakın… Avrupa’yı Avrupa yapan büyük ülkeler, kan kay- bediyor. Öyle ya da böyle “periferi” yükseliyor! Bu yıl da böyle oldu. Avrupa’nın “gövdesi”; ilk beşte yok. Avrupa’nın “kuzey ucu” (Norveç, İzlanda) ilk ikide…. Hemen ardından düşünülebilecek en “doğu ucu” (Azerbaycan, Türkiye) geliyor. Beşinci sıraya bir “büyük ülke” -İngiltere- diş tırnak yerleşmiş ama o da klasik bir “kıta Avrupası” ülkesi değil. Manş’ın öte yanında. “Beşinciliği” elde edebilmek için üstelik ağzıyla kuş tutmuş. İngiltere’nin rakipsiz; dünya çapındaki bestecisi Sir Andrew Llyod Webber, bu iş için seferber edilmiş. “Eurovision”a katılacak şarkı için, -lamı cimi yok- “Your Country Needs You” (Ülkenin Sana İhtiyacı Var) adı altında, bir yarışma açılmış. Ve o yarışmadan fi- nal gecesi izlediğimiz; sular seller gibi şakıyan, billur sesli “Jade” birinci çıkmış da Moskova’ya gönderil- miş… İngiliz blogları -özetle- şimdi diyor ki: “Jade’in -mü- zik ve yüksek ses kalitesi yanında- işportadan bir Türk Shakire’si nasıl önümüze geçer? Türkler, Avrupa’nın dört bir yanındaki gasterbayter’larıyla haksız avantaj kazanıyor!” “Final gecesini” -4’lü kontenjandan- sağlama almak, “haksız avantaj” olmuyor. Gasterbayter oyu “haksız avantaj” oluyor… Avrupa’nın yeni ruhu: ‘Füzyon’ ya da ‘nostalji’ “Kalite kontrolü” adına getirilen her türlü eleştiriyi ka- bul etmeye hazırım. Neydi hakikaten o seviyesiz şov ve kostümler? Kâ- bus! Ama konu gerçekte bu da değil. Mesele ne gasterbayterların “haksız oy avantajı”, ne -aynı Türkiye’de olduğu gibi İngiliz bloglarında da- çok yakınılan “coğrafi”, “politik” bloklar… Mesele, Avrupa’nın “yeni ruhu” ve “yeni sesi”… O “yeni ruh” ve “yeni ses”; artık Azerbaycan ve Tür- kiye’nin temsil ettiği “füzyon”dur. Ya da Norveç’in ka- zanan parçası “Peri Masalı”nda simgelenen “nostal- ji”dir… Günümüz Avrupası’nı; Andrew Lloyd Webber im- zalı bir “Londra müzikali” “sound”u temsil edemez. İşporta mişporta… Hadise bugün, küreselleşmiş Avrupa’nın en tipik ve özgün parçası. Avrupa’nın büyük ülkeleri, bunu anlamadıkları sü- rece daha çok “hazmetme” sorunu yaşar. Belgrad’da Biden’a protesto Dış Haberler Servisi - ABD Başkan Yardõmcõsõ Joe Biden, Balkan ülkeleriyle ilişkileri geliştirmek amacõyla düzenlediği tura dün Bosna Hersek’ten başladõ. Biden’õn bugün ABD’nin, Kosova’nõn bağõmsõzlõğõna verdiği destek nedeniyle gerilim yaşadõğõ Sõrbistan’la ilişkileri onarmak için Belgrad’a düzenleyeceği ziyaret, turunun en önemli ayağõnõ oluşturacak. Buna karşõn Sõrplar daha ABD Başkan Yardõmcõsõ başkente ayak basmadan Biden karşõtõ protestolara dün başladõ. Biden’õn yarõn da Kosova’ya gitmesi bekleniyor. Bill Clinton BM Haiti Temsilcisi Dış Haberler Servisi - Eski ABD Başkanõ Bill Clinton’õn, Haiti’ye Birleşmiş Milletler (BM) Özel Temsilcisi olarak atanacağõ kaydedildi. Adõnõn açõklanmasõnõ istemeyen bir BM yetkilisi görevin Clinton için özel olarak oluşturulduğunu söyledi. Clinton, haberi ilk duyuran Miami Herald gazetesine yaptõğõ açõklamada görevi memnuniyetle kabul edeceğini söyledi. ABD askeri Iraklı sivili vurdu Dış Haberler Servisi - ABD askerlerinin önceki gün Irak’õn kuzeyindeki Musul’da, bir kontrol noktasõnda Iraklõ bir sivili öldürdüğü bildirildi. ABD ordusundan dün yapõlan açõklamada, “Askerler kontrol noktasõna yaklaşan araca durmasõnõ işaret etti ama araç durmayõnca askerler ateş etmek zorunda kaldõ ve aracõn şoförü öldü” denildi. Bush’a haçlı seferi raporlarõDış Haberler Servisi - ABD’de Ge- orge Bush yönetimi döneminde Sa- vunma Bakanlõğõ Pentagon’un Beyaz Saray’a yolladõğõ günlük istihbarat ra- porlarõnõn kapağõnda İncil’den alõntõlara yer verildiği ortaya çõktõ. Barack Oba- ma yönetimiyse bu yöndeki uygula- maya son verildiğini açõkladõ. Amerikan GQ dergisi, Irak’õn işgali sõrasõnda Donald Rumsfeld ABD Sa- vunma Bakanlõğõ koltuğundayken dö- nemin Başkanõ Bush’a sunulan Penta- gon’un istihbarat raporlarõna ABD as- kerlerinin fotoğraflarõyla birlikte İn- cil’den ayetler konulduğunu yazdõ. Ka- rarõn mimarõnõn istihbarat yetkilisi Tümgeneral Glen Shaffer olduğu be- lirtilirken AP ajansõ, Hava Kuvvetle- ri’nden Shaffer’õn 2003’te emekli ol- duğunu ve bu uygulamadan kendi bi- yografisinde bahsettiğini kaydetti. Amaç Bush’a destekmiş GQ dergisi, Beyaz Saray’a yollanan raporlardan birinin kapağõnda dua eden ABD askerleri ve Irak’taki Amerikan tanklarõ fotoğraflarõnõn altõnda İncil’den alõntõ yapõlarak “Okları keskin, tüm yayları gergin atlarının toynakları cam, savaş arabaları fırtına gibi” ifa- delerinin yer aldõğõnõ yazdõ. Raporlar- dan bir diğerinin kapağõnda ise Irak’õn devrik lideri Saddam Hüseyin’in fo- toğrafõnõn altõnda yine İncil’den alõntõ yapõlarak “Tanrı’nın ahmakların sus- turulmasını istediği” belirtildi. Der- gi, Irak’ta giderek daha fazla ABD as- kerinin öldüğü bir dönemde Beyaz Sa- ray’a yollanan İncil’den alõntõlar içeren raporlarõn Pentagon’un Bush’a desteğini sunma amacõnõ taşõdõğõnõ kaydetti. İn- cil alõntõlarõnõn Pentagon’da çalõşan en az bir Müslümanõ rahatsõz ettiği ve di- ğer çalõşanlar arasõnda da rahatsõzlõk ya- ratabileceği kaygõsõ doğurduğu bildirildi. GQ dergisine göre Savunma Bakanlõ- ğõ çalõşanlarõ, İncil’den ayetlerin yer al- dõğõ dosyalarõn basõna sõzmasõndan en- dişelenerek bunun Irak’taki Ebu Garib hapishanesinde tutsaklara yönelik iş- kenceyi ortaya koyan fotoğraflar kadar kötü etkisi olacağõnõ düşünüyorlardõ. ‘Ulusal güvenlik tehlikeye atıldı’ New York Times’ta yer alan yorumda uygulamanõn kamuoyu tarafõndan o dönemde öğrenilmesi halinde Müslü- man dünyasõnda ABD’nin kendilerine karşõ bir din savaşõ başlattõğõ kaygõsõna yol açabileceği kaydedildi. Frank Rich imzalõ haberde, “Rumsfeld’in bu uy- gulamayla ulusal güvenliği tehlikeye attığı” görüşü dile getirildi. Bush “terörle savaş” politikasõnõ tanõmlamak için “haçlı seferi” ifadesi kullanmõş, bu sözleri pek çok kesim ta- rafõndan tepkiyle karşõlanmõştõ. Önceki günse Barack Obama li- derliğindeki ABD yönetimi, Bush dö- neminde devlet işlerinde dini vurgula- rõn yapõlmasõ yönündeki politikalara son verme yönünde yeni bir adõm daha at- tõ. Pentagon Sözcüsü Bryan Whit- man artõk Beyaz Saray’a gönderilecek istihbarat raporlarõnõn kapağõnda İn- cil’den alõntõlar olmayacağõnõ belirtir- ken bu uygulamanõn ne zamandan be- ri sürdüğünüyse bilmediğini kaydetti. Amerikan Kilise ve Devlet Ayrõmõ Birliği Direktörü Barry W. Lynn ön- ceki gün yaptõğõ açõklamada, ABD as- kerlerinin Hõristiyan askerleri olmadõ- ğõnõ söyleyerek Irak çatõşmasõnõn “din savaşı” şeklinde gösterilmesinin yara- tacağõ tehlikelere dikkat çekti. Lynn, bu- nun anayasal olarak din ve devlet ay- rõmõna ters düşeceği uyarõsõ yaptõ. YKP EYLEMLERDE BAŞI ÇEKTİ Protestolar, Bilderberg perdesini araladı OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - Bu yõl Atina yakõnlarõnda yapõlan ve önceki gün sona eren Bilderberg Konferansõ, Yunanistan Komünist Partisi (YKP) başta olmak üzere Yunan solunun protestolarõ ve özellikle “alternatif medya”nõn da yoğun ha- berleri nedeniyle gizlili- ğini sürdüremedi. 14-17 Mayõs tarihle- rinde yapõlan toplantõyõ, solun rüzgârõndan yarar- lanan bazõ sağcõ örgütle- rin protesto etmesi de dikkat çekti. Atina’ya 35 kilometre uzaklõktaki Astir Palace Hotel’de yapõldõğõ belir- tilen bu yõlki kamuoyuna kapalõ toplantõnõn, yüz- lerce polis, deniz kuv- vetleri ve sahil muhafaza gemilerinin yanõ sõra iki de F-16 savaş uçağõyla korunduğu gözlendi. Toplantõyõ izlemeye ga- zetecilerden 8’inin kõsa süreli olarak gözaltõna alõndõğõ bildirildi. Özel- likle YKP üyelerinin ote- lin önüne otobüslerle ge- lerek protestoda bulun- malarõnõn yerel güven- lik güçlerini şaşõrttõğõ, er- tesi gün daha az sayõda da olsa bazõ sağcõ gruplarõn protesto gösterisinde bu- lunduğu saptandõ. Bu arada Alman- ya’daki Sol Parti millet- vekili Gesine Lötzsch, Bilderberg Konferna- sõ’nõ Federal Meclis gün- demine getireceğini bil- dirdi. Lötzsch, şimdiye kadar bu tür gizli top- lantõlara hangi Alman hükümet üyelerinin ka- tõldõğõnõn saptanmasõnõ isterken “Ayrıca bu konferansın sonuçları- nın da hükümet politi- kası üzerindeki etkile- ri açıklığa kavuşturul- malıdır” dedi. Alman politikacõ “doyurucu bir yanıt alma umu- dunun bulunmadığı- nı” da sözlerine ekledi. Pentagon’dan giden istihbarat raporlarõnõn kapağõnda İncil’den alõntõlar yer alõyordu ABD Savunma Bakanlõğõ, Irak işgali sõrasõnda dönemin Başkanõ Bush’a yolladõğõ istihbarat raporlarõnõn kapağõna İncil’den alõntõlar eşliğinde, dua eden asker fotoğraflarõ koymuş... Pentagon çalõşanlarõnõn Obama yönetimin son verdiği uygulamanõn kamuoyuna sõzmasõndan endişe ettiği belirtiliyor. Sri Lanka ‘cesede’ kilitlendi Dış Haberler Servisi - Sri Lanka Devlet Başkanõ Mahin- da Rajapaksa, dün 26 yõldõr sü- ren iç savaşõn resmen sona er- diğini ilan ederken ülke, Tamil Kaplanlarõ’nõn lideri Velupillai Prabhakaran’õn yaşayõp ya- şamadõğõ tartõşmasõna kilitlendi. Tamil Kaplanlarõ dün ya- yõmladõklarõ açõklamada, Ta- mil liderinin sağ olduğunu ve bağõmsõz bir Tamil ülkesi için savaşõnõ sürdüreceğini bildir- diler. Sri Lanka televizyonlarõ ise Prabhakaran’a ait olduğu söylenen cesedin görüntülerini yayõmladõlar. Görüntülere göre Tamil Kaplanlarõ’nõn liderinin başõ kanlar içindeki bir gazete üzerinde yatõyor. Prabakaran’õn gözlerinin açõk olduğu dikkat çekiyor. Sri Lanka Genelkurmay Baş- kanõ Sarath Fonseka ise ce- sedin Prabhakaran’a ait oldu- ğunun DNA testleriyle kanõt- landõğõnõ ifade etti. Gül’ü telefonla aradı Sri Lanka Cumhurbaşkanõ Mahinda Rajapaksa’nõn dün Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ü telefonla arayarak ülke- sindeki terorizmle mücadelede varõlan “olumlu aşama” hak- kõnda bilgi verdiği belirtildi. Tamillerin İngiltere’nin başkenti Londra’daki meclis binası önünde yaptıkları protesto gösterilerinde polis barikatı yarmaya çalışan eylemcilerden 10’unu gözaltına aldı. (Fotoğraf: AP) [email protected] OBAMA İRAN SEÇİMLERİNİ BEKLİYOR ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD Başkanõ Barack Obama, İran’la doğrudan görüşmelerin ülkedeki seçimlerin ardõndan başlayabileceğini söyledi. İsrail Başbakanõ Binyamin Netanyahu ile görüşmesinin ardõndan yapõlan ortak basõn toplantõsõnda konuşan Obama, İran’la yakõnlaşma politikasõna yönelik bir takvim bulunmadõğõnõ belirtmekle birlikte “İran seçimlerinin hemen ardından görüşmelerin başlayacağını umuyorum” şeklinde konuştu. Obama, yõl sonuna kadar ilerleme olup olmadõğõnõ anlayacaklarõnõ kaydetti. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin (ÇYDD) kardeş kuruluşu, TÜRKİYE ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME (TURKÇAĞ) VAKFI Kurucu ve Onursal Başkanı, Prof. Dr. Türkan Saylan’ı sonsuzluğa uğurlamanın derin acısı içindeyiz. O, çok sevdiği ülkesinin gençlerinde, yapılmasını sağladığı ana sınıflarında, okullarda, yurtlarda, iyileştirilen YİBO’larda, okula gitmelerini destek verdiği binlerce kızımızda ve iyileştirdiği hastalarında, yetiştirdiği binlerce hekimin ve çağdaş dostlarının yüreğinde yaşamaya devam edecek ve Çağdaş Türkiye için atılan her olumlu adımda hep bizimle olacak. Cumhuriyetin idealist eğitimcisi ile birlikte çalışmış olmanın onuru ve ondan öğrendiklerimizin gücü ile eserlerini yaşatmaya ve yarım kalan hayallerini (eğitimde fırsat eşitliği 100 bin kızımıza burs) gerçekleştirmeye söz veriyoruz. Sorunun değil çözümün parçası olmaya devam edeceğiz Sevgili Hocam. Işıklar içinde uyu. Türkiye Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfı (TURKÇAĞ) Tüm Yaşamını Çağdaşlaşmaya ve Aydınlanmaya Adayan, Atatürk İlke ve Devrimlerinin Yılmaz Savaşçısı, Eğitim ve Bilim Önderi; Prof. Dr. Türkan Saylan’ı UNUTMAYACAĞIZ!.. Savaşım Gücü ve İstenci Hepimize Yol Haritası Olacaktır. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI Atatürk devrimlerinin ödünsüz savunucusu, yaşamını ulusuna ve ülkesine adamış, Türk aydınlanmasının sönmez ışığı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı TÜRKAN SAYLAN’ın yaşamı ve eserleri yolumuzu aydınlatmaya devam edecektir. Anısı önünde saygı ile eğiliyoruz. Işıklar içinde yatsın. VEFAT EĞİTİMCİLER DERNEĞİ İzmir, Buca, Bornova, Balçova, Narlıdere Şubeleri