Katalog

CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada daldım aralarına. Özgür Rahat, gençlerin en yaşlısı. 29’unda. Ailesi yıllar önce İstanbul’a göç- müş. Sonra tersine göç, Çorum’a dönmüşler. Ti- caret lisesi mezunu. 4 ay kadar önce “kriz çıktı” deyip işine son vermişler. “Muhasebe bilirim, bir bakışta kimde ne kadar para var anlarım” diyor, ek- liyor: “Kriz gerçek, tuğla fabrikaları durdu, sanayi iş- lemiyor ama parayı elinde tutanların hayatında gram değişme yok. Onlar yine ciplerinde, eğlencelerinde, aynı hayatlarını sürüyorlar...” Vedat Kocak 25’inde, askerden gelmiş. Bugüne kadar toplam bir ay sigortalı çalışmış. Onun dışında hep kayıt dışı çalışmış. “Artık sigortaya migorta- ya bakan yok, iş olsun yeter” diyor. İki ay önce iş- ten çıkarmışlar. Gerekçe malum: “Kriz çıktı, işler durdu...” En genci Hakan Âşık. 19’unda. Ama 6 genç- ten halen işi olan tek kişi o. Kahvehanede çalışı- yor. Garson. Sormuş bulundum: “Sigortan var mı?” Gençlerin tümü birden güldü. Sordum: - Neden gülüyorsunuz? Hemen yanındaki Mustafa yanıtladı: “Abi ya, hiç kahvehane garsonunun sigortası mı olur!” Hakan’ın günlüğü 15 liraymış. “Fena değil” di- yor, askere gidinceye kadar idare eder. Hitit Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu’nu bitirmiş. Sev- gilisi de orada okuyor. Bitirince evlenecekler. Ya- nındakiler takılıyor: “Oğlum önce iş bul. İş bulmadan kızı verecek- lerini mi sanıyorsun?” Şerif Çoban 22’sinde. Askerden gelmiş. İki ay önce işyeri kapanmış. Fabrika sandım, değilmiş. Kahvehane. Takıldım: “Yapma Şerif. Benim bildiğim işsizlik ortamın- da en şanslı yerler, kahvelerdir. Hiç kahvehane ka- panır mı?” Şerif, bir başka değişimi vurguladı: “Öyle deme abi... İnsanlar uzun süreli işsiz olunca, kahvede oturacak parayı da bulamıyorlar. Bir bardak çay 30 kuruş. Ateş pahası. Yanında bi- ri otursa, ona da ısmarlasan, gitti bir günlük pa- ran!” Mustafa Başer 4 aydır işsiz. Büyük bir fabrikada çalışıyormuş. Çalışanların sayısını 350’den 110’a düşürmüş. Kendi deyişiyle, piyango ona vurmuş! Kara yağız Hitit yüzlü gençlerin en açık tenli ola- nı Halil İbrahim Coşkun, elini cebine atıp “İşte abi gerçek” dedi ve 10 kuruş çıkardı. Evet 10 kuruş. “Bütün param bu” dedi. Tanışalı 20-25 dakikayı bulduğu için sohbet sıcaklığında bir öneri attım or- taya: “Haydi o zaman, hepiniz çıkarın cebinizdeki pa- raları, bakalım ne kadar?” Hepsi ceplerini tersyüz etti, biri cüzdan çıkar- dı. Ötekilerde cüzdan da yok. En zengininin üze- rinden 4.5 lira çıktı. Sonra 3 lira 75 kuruş. Birinin üzerinde hiç para yoktu. Yanındaki bozuklukla- rından 10 ya da 25 kuruşu verdi, kahkahayla ka- rışık takıldı: “Al, bununla sakız alırsın...” İş bulmak için her şeyi yapmaya razılar. Çorum’u terk etmek dahil... Konuştuğum gençlerden bazılarının telefonunu aldım, ola ki bölgeye ilişkin soru sormam gerekir diye. Bunu gören ötekiler de tek tek telefon nu- maralarını verdiler. Yazıp yazmadığımı da kontrol edip seslendiler: “Telefonumuz dursun sizde... Ola ki bir iş bu- lursunuz, ararsınız...” Tutamayacağım bir söz vermemek için suskun kaldığımı görünce, Halil İbrahim dürttü: “Ararsın diymi abi?” GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada özerk olsun 2) - ‘Nereden buldun’ sorulsun 3) - Be- lediyelerin gelirini kısın. Başbakan’ın öcü gibi gösterdiği üç talepten il- ki, Gelir İdaresi’nin Merkez Bankası gibi özerk ola- cağı ve bu silah elinden çıkacağı için işine gelmiyor. Maliye’de Gelir Politikaları Genel Müdürlüğü ku- ruldu, denetim etkinleştirildi diye reddediyor. Türkiye aleyhine olacağını söylediği dayatma- ları asla kabul etmeyeceğini avaz avaz bağırarak reddetmeye, IMF karşısında Kasımpaşalı rolü kes- meye iten asıl son iki talepten birincisi: “Nereden buldun?” uygulamasının geri dönmesi. IMF, bu yöntem uygulanmazsa krizin vergi gelirlerini azaltacağını, bu koşullarda ek vergi koy- manın olanaksız olduğunu öne sürüyor. Bu nedenle vergi tabanını genişletecek oto- kontrol mekanizması ile mükellefe, harcamasını vergisi ödenmiş kazançla yapıp yapmadığının so- rulmasını istiyor. RTE’nin işine gelmiyor bu öneri, bu talep. Neden? Şundan: 2002’den önce Bülent Ecevit hükü- metinin Maliye Bakanı Zekeriya Temizel Nere- den Buldun Yasası getirdi. Özellikle sermaye sınıfı, sermaye sınıfı dışındaki kısa sürede birden büyük maddi olanaklara ka- vuşanlar, yasaya büyük tepki gösterdiler. Basit gerekçeleri, “Nereden, nasıl kazanmışsa kazanmış, kaynağını sormak niye” idi. Devletin ver- gi mükellefinin, dürüst, yasal yollardan sağlan- mayan maddi varlığını öğrenmesine, menkul ve gayrimenkul varlığı arasında bir yılda görkemli bü- yümeyi açıklamasına şiddetle karşı durdular. RTE bugün genelde vergi mükellefini siper ya- parak, özelde vergi mükellefi olan oğullara, ge- linlere, damatlara, hatta son yıllarda birden geli- şiveren varlığının kaynağının sorulmasına mı kar- şı çıkıyor? Yoksa nereden buldun sorusuyla yeşil serma- yenin ipliğinin pazara çıkmasını mı istemiyor? Ya da AKP kadrolarının nereden buldun soru- suyla ne mal olduklarının ortaya çıkmasından mı kaygılanıyor? Bize göre üç sorunun yanıtı: Evet! Nereden buldun geri gelirse kayıt dışının kay- da aldırılamayacağını savunuyor. Oysa karşı çıkışın özünde partisel, kişisel, kad- rosal, yandaş sermaye kaygıları yatıyor. Nereden buldun sorusunun bir başka yüzü da- ha var. Bir tarihte tek başına iktidar olmayı başaran Tur- gut Özal, mal beyannamesinin içeriğini genişletti. Gazete sahiplerinin, sorumlu müdürlerin, köşe ya- zarlarının mal beyanında bulunması koşulunu getirdi. Uğur Mumcu ile yasa çıkar çıkmaz mal be- yannamelerimizi ilgililere teslim ettik ve... Mum- cu, meslek kuruluşlarına çağrıda bulunan iki ya- zı yazdı. Mal beyanında bulunan gazeteci, nereden bul- dun sorusunu yanıtlayacak, birden artan menkul ve gayrimenkullerinin kaynağını beyannamesin- de yazıp bağlı olduğu Gazeteciler Cemiyeti’ne ve- recekti. Tek bir köşe yazısı öneriyi desteklemedi. Son- radan öğrendik; bizden başka pek az sayıda ga- zeteci mal beyanında bulunmuştu. IMF’nin partisel kaygılara yol açan önerisine ne- den karşı durduğuna bakalım: IMF’nin belediye gelirlerini kısmasını isteyen son talebi, RTE’yi olmazzzz diye bağırtıyor. Yerel seçim öncesi böyle bir arpalığı elinden ka- çırmak ister mi RTE? Bahane hazır. Bu sayede belediyelerin altyapı harcamaları hükümetin üzerindeki yükü azaltıyor, diyor. Sonuç: Türkiye bahane ve partisel, kişisel ne- denlerle son iki talebin de reddine! IMF ile anlaşma ise; ülkede krizin etkilerinin da- ha da derinleşmesi… işsizliğin, yoksulluğun, aç insanların giderek daha da çoğalması sağlanın- caya... ...Yerel seçimlerde RTE doyuma ulaşacak bir so- nuç alıncaya kadar ertelenecek! [email protected] SAYFA 27 ŞUBAT 2009 CUMACUMHURİYET 16 HABERLERİN DEVAMI İstanbul K 5 Edirne B 6 Kocaeli Y 5 Çanakkale B 5 İzmir B 10 Manisa B 8 Aydın B 8 Denizli B 6 Zonguldak Y 5 Sinop Y 8 Samsun Y 8 Trabzon Y 10 Giresun Y 10 Ankara K 4 Eskişehir K 1 Konya K 4 Sıvas K 4 Antalya Y 12 Adana Y 13 Mersin Y 12 Diyarbakır Y 8 Şanlıurfa Y 8 Mardin Y 8 Siirt Y 8 Hakkâri K 0 Van K 3 Kars K - 2 Oslo PB 2 Helsinki PB 1 Stockholm PB 1 Londra PB 13 Amsterdam PB 9 Brüksel PB 10 Paris PB 11 Bonn Y 7 Münih Y 9 Berlin Y 8 Budapeşte Y 7 Madrid B 20 Viyana Y 7 Belgrad Y 8 Sofya Y 7 Roma B 16 Atina Y 13 Zürih Y 9 Moskova K 0 Aşkabat PB 19 Astana PB - 5 Taşkent PB 16 Bakû Y 10 Bişkek PB 8 Tiflis K 4 Kahire B 14 Şam Y 9 Ülke geneli çok bulutlu Marmara’nın batısı ve kıyı Ege dışında tüm yurt yağışlı geçecek. Doğu Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu Anado- lu’da kuvvetli olarak görülecek yağışların, Karadeniz ve Akdeniz kıyıları sağanak, Mar- mara’nın kuzeydoğusu karla karışık yağmur şeklinde olacak. ‘Suçumuzu anlamadık’ ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet) - TBMM İnsan Haklarõ Cezaevleri Alt Komis- yonu üyelerinin Silivri Ceza- evi’ndeki koğuşunda görüştüğü Ergenekon davasõnõn tutuklu sa- nõklarõ, “ne ile suçlandıklarını bilmediklerinden” yakõndõlar. 24 saat kameralarla izlenen sa- nõklardan eski İstanbul Organize Suçlar Müdürü Adil Serdar Sa- çan, yõllarca devlette görev yap- tõğõnõ belirtirken “Ben bugünkü Başbakan’ı belediye başkanıy- ken 27 dosyadan sanık olarak sorguladım, bunu kine dönüş- türmüş bir başbakanla karşı karşıyayım” dedi. Türk Metal Sendikasõ Başkanõ Mustafa Öz- bek ise Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õ eleştirdiği için bu şekilde “cezalandırıldığını” söyledi. TBMM İnsan Haklarõnõ İnce- leme Komisyonu içinde oluştu- rulan Cezaevleri Alt Komisyonu üyeleri dün, Ergenekon davasõ sa- nõklarõnõn kaldõğõ Silivri Ceza- evi’nde incelemelerde bulundu- lar. Komisyon üyeleri önce aynõ koğuşta kalan gazeteci Tuncay Özkan, eski İstanbul Organize Suçlar Müdürü Adil Serdar Saçan ve eski Esenyurt Belediye Baş- kanõ Gürbüz Çapan ve Musta- fa Özbek ile görüştü. Özkan, Si- livri’ye getirilmeden önce Metris Cezaevi’nde 17 gün “hücrede tecritte” kaldõğõnõ bildirdi. Met- ris’te kaldõğõ dönemde, işkence- den öldürülen Engin Çeber’in iş- kenceden gelen seslerini duydu- ğunu belirten Özkan, kendilerinin “tutuklu” olmalarõna rağmen hükümlülerle aynõ yerde kaldõk- larõnõ söyledi. ‘Kamerayla izleniyoruz’ Haklarõndaki iddialara ilişkin tekzip olanaklarõ bulunmadõğõnõ anlatan Özkan, 24 saat kamerayla izlenmelerinin insan haklarõna aykõrõ olduğuna işaret ederek “Biz banyo yapıyoruz, çıkıyo- ruz yarı çıplak halde, belimiz- de havluyla. Kamera sürekli çe- kiyor. Yarın bir gün bunun aleyhimize kullanılmayacağı- nı nereden bileceğiz” görüşünü dile getirdi. Özkan’a Saçan ve Ça- pan da destek verdi. Saçan ise kendisinin yõllarca devlette hizmet yaptõğõnõ ve Başbakan Tayyip Erdoğan’õ belediye başkanlõğõ döneminde “sanık” olarak sor- guladõğõna dikkat çekerek “Ben bugünkü Başbakan’ı belediye başkanıyken 27 dosyadan sanık olarak sorguladım, bunu kine dönüştürmüş bir başbakanla karşı karşıyayım” dedi. Saçan, Ergenekon soruşturmasõnõn yurt- dõşõna kaçan “hem tanığı, hem ‘Çölaşan’õn transferini engellediler’ İstanbul Haber Servisi - Akşam gaze- tesi yazarõ Serdar Turgut, gazetenin genel yayõn yönetmeni olduğu dönemde Emin Çölaşan’õ transfer etmek istediğini, ancak AKP hükümetinin bunu engellediğini söy- ledi. Gazetemiz yazarõ Ali Sirmen de, “Karşımızda medya tarafından şımar- tılmış bir başbakan var!” dedi. “Abbas Güçlü ile Genç Bakış” progra- mõnõn Marmara Üniversitesi’nde gerçek- leştirilen yayõnõna katõlan Türkiye Gazete- ciler Cemiyeti Başkanõ Orhan Erinç, ga- zetemiz yazarõ Ali Sirmen, TURMOB Baş- kanõ Masum Türker, Milliyet gazetesi ya- zarõ Derya Sazak, Akşam yazarõ Serdar Turgut ve ANAP’õn İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayõ Ahmet Özal med- ya ve siyaset ilişkilerini masaya yatõrdõ. Sirmen, iktidarõn cehalet üzerine saltanat kurduğunu belirterek “Siyasetçiler basını beğenmezler. Ama unutmasınlar ki ba- sının düzeyi, örneğin 5’ten 8’e çıkarsa o siyasetçiler parlamentoya giremezler. Çünkü basının düzeyi neyse siyasetçinin düzeyi de odur” dedi. ‘Sivil darbe adım adım’ Deniz Feneri olayõnõn ancak Almanya’da ayyuka çõktõktan sonra Doğan Grubu’nda yer almaya başladõğõnõ anlatan Sirmen, ondan ön- ce baskõ altõnda tutulan, yok olmaya terk edi- len Kanaltürk’te bu haberlerin yer aldõğõnõ ifa- de etti. AKP’nin 6 yõldõr sivil bir darbeyi adõm adõm yürüttüğünü kaydeden Sirmen, “Yargı bağımsızlığına güvenmiyorum, o nedenle bağımsızlıklar kalkmasın demek demokrasiyi reddetmektir”diye konuştu. Orhan Erinç de, “Gazetecinin kaybedecek bir şeyi yok.. ama siyasetçinin kaybedecek çok şeyi var. O yüzden siyasiler hep iyi ta- raflarının yansıtılmasını istiyorlar. Gaze- tecinin görevi de eleştirmek. Bu nedenle or- tam geriliyor” dedi. Serdar Turgut da, Başbakan’õn “oku- mayın” çağrõsõnõ antidemokratik bulduğu- nu ifade ederek “Olur da Doğan Grubu’na el konulursa Türkiye faşist bir rejime gi- der. Bu nedenle ben Hürriyet’e yapılan bu haksızlığa karşı duruyorum. Emin Çö- laşan’ı Akşam gazetesinde yazdırmak is- tedim. Ama bu konudaki çalışmalarımı bu hükümet engellemiştir. Gayri resmi ve sizlerin duymadığı inanılmaz baskılar yaptılar” diye konuştu. Hasan Âli Yücel anısına panel İstanbul Haber Servisi - Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) Kartal Şu- besi, yarõn eski Milli Eğitim Bakanõ Hasan Âli Yücel’i an- ma etkinliği düzenleyecek. Et- kinliğin açõlõş konuşmalarõnõ Ali Ekber Ataş, YKKED Kar- tal Şubesi Başkanõ Zübeyit Çe- lik ile Cumhuriyet Vakfõ Başkan Yardõmcõsõ ve yazarõmõz Alev Coşkun yapacak. Necla Er- dem’in yöneteceği panelde, Orhan Karaveli, Prof. Dr. Kadri Yamaç, Prof. Dr. Betül Çotuk- söken ve Yrd. Doç. Dr. Haluk Erdem konuşma yapacak. Programa ilişkin ayrõntõlõ bilgi, “0216 441 51 68” numaralõ telefondan alõnabilir. Adile Sultan Sarayı’nda anı odası İstanbul Haber Servisi - Adile Sultan Sara- yõ’nõn yaklaşõk 150 yõllõk geçmişini yansõtan, başlangõcõndan günümüze kadar geçirdiği ev- relerin fotoğraf, belge ve eşyayla tanõtõldõğõ “Anõ Odasõ” dün düzenlenen törenle açõldõ. Sakõp Sabancõ Kandilli Eğitim ve Kültür Mer- kezi Adile Sultan Sarayõ’ndan düzenlenen tö- rene, ÇYDD Başkanõ Prof. Türkan Saylan ve TÜRSAB Başkanõ Başaran Ulusoy’un yanõ sõ- ra çok sayõda davetli de katõldõ. ‘Kenede yolsuzluk’ sorusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, Tarõm ve Köy- işleri Bakanõ Mehdi Eker’e, kene ilacõ ihalesin- de yolsuzluk ve usulsüzlük yapõldõğõna dair ba- kanlõk müfettişleri tarafõndan hazõrlanan rapo- run, 2 aydõr neden işleme konulmadõğõnõ sordu. Ergin, medyada bakanlõğa alõnan kene ilacõ iha- lesinde devletin 4 milyon lira zarara uğratõldõğõ- na ilişkin haberlerin bulunduğunu belirtti. Komisyon,Ergenekondavasõsanõklarõylagörüştü.Saçan,‘Erdoğan’õsanõkolaraksorguladõm, şimdi ben sanõğõm’ derken Özbek, Başbakan’õ eleştirdiği için cezalandõrõldõğõnõ söyledi sanığı” olan Tuncay Güney’in kendisini hedef alan açõklamala- rõna yanõt verme olanağõ bulun- madõğõnõ söyledi. ‘İnsan hakkı ihlali var’ Kendisinin 20-25 yõllõk sendi- ka başkanlõğõ döneminde “kara- kola bile gitmediğini” belirten Özbek ise “Hiçbir iktidar dö- neminde AKP iktidarının uy- guladığı bu baskı ve zulümle karşı karşıya kalmadık” dedi. Hakkõndaki suçlamanõn ne ol- duğunu bilmediğini anlatan Öz- bek, savcõ ve yargõçlarõn hak- kõndaki mal varlõğõ kampanyasõ- na ilişkin sorular yöneltmediğini belirterek “İşte ‘niye Balbay’la yemek yedin, şu paşalarla niye görüştün, telefonda niye böyle ko- nuştun’ gibi saçma sapan, abuk sabuk, hukuka, adalete sığma- yan sorularla karşı karşıya ka- lıyoruz. Benim suçum laik, de- mokratik Cumhuriyeti savun- mak, Atatürkçü olmak, bir de Tayyip Bey’i eleştirmek” görü- şünü dile getirdi. Komisyon üye- leri hemen hemen bütün koğuş- lardan kameralardan yakõnma ge- lince, konuyu cezaevi yönetimi- ne ilettiler. Cezaevi yönetimi, ka- mera ile izlemenin yasal olup olmadõğõ konusunda tereddüt bil- dirirken, kamera kayõtlarõnõn 3 ay sonra imha edildiğini ileri sürdü- ler. Komisyon üyesi CHP Sõvas Milletvekilli Malik Ejder Öz- demir, sanõklara yönelik ciddi in- san haklarõ ihlalleri bulunduğu- nuna dikkat çekerek “Ben ken- dim bu konuda bir rapor ha- zırlayacağım” dedi. Oktay’õn oğlu: Kuşku duyuyorum MALATYA/İSTANBUL (Cumhuriyet) - Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekât Daire Başkanõ Behçet Oktay’õn cenazesi, Malatya’nõn Hekimhan ilçesinde toprağa verildi. Ankara’da tabancayla intihar eden Özel Hare- kât Daire Başkanõ Oktay için Hekimhan’da Köp- rülü Mehmet Paşa Camisi’nde düzenlenen tören, avlunun yetersizliği nedeniyle öğretmenevi bah- çesine alõndõ. Törene, Oktay’õn ailesi ve yakõn- larõnõn yanõ sõra Emniyet Genel Müdür Yardõm- cõlarõ Ali Kolat ve Celal Uzunkaya, Malatya Em- niyet Müdürü Ali Osman Kahya, Malatya Va- li Yardõmcõsõ Orhan Çiftçi, çok sayõda emniyet mensubu, askeri yetkili de katõldõ. Oktay’õn ce- nazesi törenin ardõndan Hekimhan’da toprağa ve- rildi. Behçet Oktay’õn oğlu Burak Oktay, ba- basõnõn intihar ettiği iddialarõyla ilgili olarak şunlarõ söyledi: “Olaydan sonra araçtan kaç si- lah çıkmış? Sağ elle mi, sol elle mi ateş edilmiş? Bir de adli tıp doktorunun beyanını hatırlat- mak isterim. ‘Bitişik atõş yapõlmõştõr ancak bu- nun intihar olduğunu söyleyemem’ deniyor. Doktorun beyanı bu yönde. Ben bunların araştırılmasını ve yazılmasını istiyorum.” Özel Harekât Daire Başkanı Behçet Oktay, Malatya’da toprağa verildi. (Fotoğraf: AA) Serdar Turgut, hükümetin baskõlarõ nedeniyle çabalarõnõn sonuç vermediğini açõkladõ ‘ORTADOĞU BARIŞINA KATKI SÜRECEK’ MGK toplandõ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Milli Güvenlik Kuru- lu’nun (MGK) şubat toplantõ- sõnda iç güvenlik gelişmeleri, bahar aylarõnda artma eğilimi gösteren terör olaylarõ ve seçim güvenliği konularõ ele alõndõ. Or- tadoğu’daki gelişmeleri de de- ğerlendiren MGK, Türkiye’nin bölge barõşõna katkõda bulunma- ya devam etmesi kararõnõ aldõ. MGK’nin şubat ayõ toplantõsõ Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün başkanlõğõnda Çankaya Köşkü’nde yenilenmiş toplantõ salonunda gerçekleştirildi. Yenilenen MGK toplantõ salo- nunda “Videowall” görüntü sis- temi, toplantõ masasõna gömme LCD paneller yerleştirildi. Dinlemeye karşı önlemler Toplantõ salonunun dõş cephe- si lazer dinlemeye koruma sağ- lamasõ amacõyla “aliminyum perdelerle” kaplanõrken, kapõlar ses geçirmez şekilde özel üretil- di. Toplantõda bölücü terör ör- gütünün eylemlerinin bahar ay- larõnda artma eğilimi nedeniyle alõnacak önlemler, örgütün son durumu, olasõ faaliyetlerini içeren güncel raporlar kurula sunuldu. MGK, Ortadoğu’da yaşanan sorunlarõ da kapsamlõ bir şekilde ele aldõ. Toplantõnõn ardõndan yayõmlanan bildiride, bölgede barõşõn sağlanmasõ için Türki- ye’nin katkõ vermeyi sürdürece- ği dile getirilerek, “Bölgede ba- rış ve istikrarın tesis edilmesi ve Filistin meselesinin bir an ön- ce çözüme kavuşturulması için bölge ülkeleri başta olmak üze- re uluslararası topluma büyük sorumluluklar düştüğü vurgu- lanmış, Türkiye’nin Ortado- ğu’da kalıcı barış ve istikrarın sağlanması çabalarına katkıda bulumaya devam edeceği be- lirtilmiştir” denildi. Ankara’da 16 gözaltı 22 milyon TL devretti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anka- ra İl Jandarma Alay Komutanlõğõ ekipleri, te- rör örgütünün gençlik yapõlanmasõ içinde bu- lunduklarõ iddiasõyla 16 kişiyi gözaltõna aldõ. Cumhuriyet savcõsõnõn talimatõ doğrultusunda “Nevruz” adõ verilen operasyonda Mamak, Sincan, Yenimahalle, Etimesgut ile ODTÜ ve Hacettepe Üniversitesi yurtlarõna ve Malat- ya’da adresi önceden tespit edilen bir eve eş- zamanlõ baskõn düzenledi. Gözaltõna alõnan kişilerle birlikte çok sayõda İncil, banka hesap cüzdanõ ve örgütsel doküman ele geçirildiği bildirildi. Operasyonlarõ MİT, Jandarma ve Emniyet’in ortaklaşa gerçekleştirdiği öğrenil- di. Operasyon çerçevesinde gözaltõna alõnan 16 kişi dün sabah saatlerinde Ankara Adalet Sarayõ’na getirildi. Adli Tõp Kurumu’nda sağlõk kontrolünden geçirilen zanlõlar, sorgu- lanmak üzere yeniden Ankara İl Jandarma Alay Komutanlõğõ’na götürüldü. ANKARA (AA)- Süper Loto çekilişinde “12, 17, 24, 25, 35, 52” olarak belirlenirken 6 bilen çõkmayõnca 22 milyon 639 bin 396 TL 46 Kr haftaya devredildi. Çekilişte, 5 bilenler 4 bin 487 TL 75’er Kr, 4 bilenler 68 TL 90’ar Kr, 3 bilenler de 5 TL 55’er Kr alacak.