23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 5 ARALIK 2009 CUMARTESİ 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN AKP’nin Afgan Açmazı Başkan Obama’nın Afganistan’a 30 bin yeni asker daha göndereceğini açıkladıktan sonra, müttefiklerinden yeni muharip güçler istemesi AKP’yi güç bir seçimin içine itmiş görünüyor. Bilindiği gibi, Başbakan Tayyip Erdoğan önümüzdeki hafta başında Washington’da Başkan Obama ile görüşeceği konular arasında, Türkiye’nin oradaki asker sayısını arttırmakta olan ABD’ye paralel olarak Afganistan’a yeni muharip asker göndermesi talebi de var. Obama’nın çok önem verdiği bu çağrıya Türkiye’nin, ek kontenjan göndermeye karşı çıkmayıp, “asker isteğine pekiyi, ama muharip güce hayır” yanıtını vereceği söyleniyor. MGK’nin bu konudaki açık tavrı doğrultusunda; Türkiye mayın temizleme, terör ile çatışma ve uyuşturucu ile mücadele gibi alanlarda görev almayacağını daha önce açıklamıştı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Ürdün’den dönerken uçakta yaptığı açıklamada da, çatışmada yer almak istemediğimizin altı özenle çizilmiştir. Afganistan’da asker bulunduran ülkeler içinde, birlikleri en rahat konumda olan, şimdiye dek herhangi bir saldırıya uğramayan bir tek ülke Türkiye. Birbirlerine geleneksel dostluk bağlarıyla bağlı olan bu iki ülkenin tarihi ilişkileri çok derin. Kurtuluş Savaşı sırasında, 1921 yılında Türkiye’yi ilk tanıyan ülke Afganistan olmuştur. 1928 yılında ülkemizi ziyaret eden Emanullah Han, Atatürk reformlarından çok etkilenmiş, ülkesine döndüğünde bunları uygulama niyetini dile getirdiği anda ise devrilmiştir. Buna karşı iki ülke arasındaki ilişkiler bozulmadan sürmüş, Prof. Etem Menemencioğlu dokuz yıl süreyle Afganistan’da kalarak bu ülkenin milli eğitim sisteminin modernleştirilmesine katkıda bulunmuştur. Afganistan ordusunun eğitiminde Türkiye’den giden komutanlar görev yapmış, Afgan ordusunun subayları da Türkiye’ye gelerek, harp okullarında eğitim görmüşlerdir. 1934 yılında İran Afganistan sınır anlaşmazlığının dostça çözümünde, Atatürk’ün görevlendirdiği silah arkadaşı Fahrettun Altay’ın katkısı olmuştur. Bütün bunlar Türk askerinin Afganistan’daki seçkin konumunun nedenlerini açıklamaktadır sanırım. Hiç kuşku yok, ki Türk askerinin çatışmalara veya uyuşturucu ile mücadeleye doğrudan katılması bu konumumuzu değiştirecektir. Ayrıca Afganistan’da iki yıl Yüksek Temsilci olarak görev yapmış olan, Hikmet Çetin’in de belirttiği gibi, asker sayısını değil 30 bin, 300 bin arttırmak bile Afganistan’daki sorunu çözmeye yetmeyecektir. Türkiye’nin, Obama’nın “Pax Americana”sı için bölgedeki Amerikan nüfuzunu arttırmak üzere, asker göndermekte çıkarı yoktur. Irak olayı, bu tür girişimlerin ABD çıkarlarını pekiştirirken, kimlere zarar verdiğini göstermiştir. Kaldı ki, bu girişimin Obama’nın istediği sonucu doğuracağı bile kuşkuludur. Afganistan sorunu artık yalnızca Afganistan ile sınırlı kalmaktan çıkmış, Pakistan’ı da içerir hale gelmiştir. Asker arttırımı, cepheye daha fazla muharip güç sürmek sorunu çözmeyecektir. Devasa sorunların çözülmesi için, eğitimsel, ekonomik, sosyal önlemler ile Afganistan’ın yeniden imarı, ordusunun ve polisinin güçlendirilmesi gerekmektedir. Böylesi bir projenin finansal yönü olduğu kadar, sahada gerçekleştirilecek çalışmalar yanı da vardır. Türkiye bu ikinciye katılmaya hazır olduğunu her zaman bildirmiştir. Ama Obama’nın çağrısını Tayyip Bey’in bu yönde yanıtlaması ABD’yi bilmem ki ne kadar memnun eder? Tayyip Bey’in Taliban ile çatışmada gönülsüz olduğunu bilen ABD, AKP’nin zaten kuşkuyla izlemekte olduğu yeni dış politikası üzerindeki soru işaretlerini, muharip güç konusundaki olumsuz yanıt ile daha da arttırmaz mı? İki cami arasında beynamaz kalan Tayyip Bey, bu durumda, muharip güç göndermiyormuş gibi görünerek, yine de güç gönderirse bu oyunu ne kadar sürdürebilir? AKP, Afganistan konusu yüzünden ABD ile ilişkilerinde tam bir açmazın içinde görünüyor. asirmen@cumhuriyet.com.tr Seniha HIZALNakiye ELGÜN DTP’li vekiller istifalarõnõ Türk’e sundu. Türk ‘Parti kapatõlõrsa Meclis’te kalmamõzõn anlamõ yok’ dedi Kapatmayakarşõsine-imilletANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - DTP, Anayasa Mahkemesi’nin 8 Aralõk’ta görüşmeye başlayacağõ parti hakkõndaki kapatma davasõyla il- gili yaptõğõ toplantõda, kapatma kara- rõ çõkmasõ durumunda “sine-i millet” kararõ aldõ. DTP Genel Başkanõ Ah- met Türk, parti kapatõlõrsa Meclis’te kalmalarõnõn anlamõ olmayacağõnõ söylerken partili milletvekilleri de istediği zaman Meclis Başkanlõğõ’na vermesi için istifalarõnõ Türk’e sundu. Anayasa Mahkemesi’nin salõ günü görüşmeye başlayacağõ kapatma da- vasõ öncesinde dün DTP yönetimi ola- ğanüstü toplanarak izlenecek tutumu netleştirdi. DTP Meclis grubu ile MYK üyelerinin ortak yaptõğõ top- lantõdan “sine-i millet” kararõ çõktõ. Kapatma davasõnõn olasõ sonuçlarõnõn değerlendirildiği toplantõda, Anayasa Mahkemesi’nin AKP hakkõndaki ka- rarõnõn ardõndan, Kürt açõlõmõnõn tar- tõşõldõğõ bir ortamda kapatma kararõ çõkmasõ olasõlõğõnõn düşük olduğu görüşü dile getirildi. DTP’nin mey- danlarda etkin muhalefet yapmasõ kararlaştõrõlõrken davadan “kapat- ma kararı” çõkma olasõlõğõna karşõ milletvekilleri de istifalarõnõ Genel Başkan Türk’e sundular. DTP’liler bu hafta sonu yapõlacak 4 miting dõşõn- da bundan sonraki bütün programla- rõnõ iptal ederken pazartesi günü de il, ilçe, belediye başkanlarõ, milletve- killeri, PM ve MYK üyeleriyle geniş kapsamlõ bir toplantõ yapõlmasõ be- nimsendi. Bu arada mitinglere Ahmet Türk ve Emine Ayna katõlmayacak. Toplantõ sonrasõnda gazetecilerin sorularõnõ yanõtlayan Türk, “Arka- daşlarımız yasağın olduğu bir par- lamentoda bulunmanın bir anlamı olmadığını düşünüyor. Grubu dü- şen bir partinin parlamentodaki ça- lışmanın içinde olmasının bir an- lamı yok” dedi. DTP Genel Başkan Yardõmcõsõ Emine Ayna da gazete- cilerin kapatma kararõ çõkmasõ duru- munda tavõrlarõnõn ne olacağõna iliş- kin sorusu üzerine baştan beri ka- patma kararõ çõkarsa “sine-i mil- let”e dönüş olacağõnõ ifade ettikleri- ni belirterek “Bu zaten Kürtlere, Türkiye’deki demokratlara aslın- da ‘biz muhalif hiçbir şeye, bizim söylediğimizin dõşõnda söylenecek hiçbir şeye tahammül etmiyoruz, bu- nun Meclis’e girmesini de istemiyo- ruz. Demokratik siyaset kanallarõnõ kapatõyoruz’ anlamındadır. Şimdi demokratik siyaset kanallarını, devlet, kapatıyorsa biz nede ısrar edeceğiz?” diye konuştu. Ara seçimi zorlayacaklar Parlamentoda 21 sandalyeye sahip olan DTP’nin 8 milletvekiline ya- saklama gelmesi, geri kalanlarõn da is- tifa etmesi durumunda “ara seçimi” zorlayabileceklerine dikkat çekili- yor. Anayasaya göre Meclis’teki san- dalye sayõsõnõn yüzde 5’i olan 28 üyelikte boşalma olmasõ durumunda 3 ay içinde ara seçim yapõlmasõna ka- rar verilebiliyor. Halen Meclis’te 6 üyelik boş bulunuyor. DTP’lilerin tümüyle istifasõ ve Meclis’ten çekil- meleri durumunda sayõ 27’ye ulaşõyor. DTP ile birlikte hareket eden İstanbul Bağõmsõz Milletvekili Ufuk Uras’õn da istifasõ durumunda ara seçim için gerekli olan 28 sayõsõna ulaşõlõyor. An- cak, milletvekillerinin istifasõ TBMM Genel Kurulu’nun onayõyla geçerlilik kazanabiliyor. Öte yandan DTP’li milletvekilleri Hasip Kaplan ve Nuri Yaman dün Anayasa Mahkemesi’ne giderek ra- portörün hazõrladõğõ raporun kendi- lerine verilmesini istediler. DTP’liler ayrõca haklarõnda siyasi yasak istenen 221 partiliyle ilgili Yargõtay Cum- huriyet Başsavcõlõğõ’nõn sunduğu de- lil ve belgeleri de talep ettiler. Ayna, ‘sorunun İmralõ’daki odanõn büyüklüğü ya da küçüklüğü değil, muhataplõk sorunu olduğunu’ söyledi ‘Açılım İmralı yaklaşımıyla bitti’ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - PKK terör örgütü başõ Ab- dullah Öcalan’õn yeni hücresinin 6 metrekare değil de 11.81 metre- kare olduğunun ortaya çõkmasõnõn ardõndan DTP de söylemini değiş- tirdi. DTP Genel Başkan Yardõm- cõsõ Emine Ayna, “meselenin oda- nın büyüklüğü küçüklüğü mese- lesi olmadığını, muhataplık so- runu olduğunu” söyledi. Öcalan’õn kaldõğõ yeni hücrenin boyutlarõnõn eskisinden sadece 17 santimetrekare küçük olduğunun or- taya çõkmasõ ve Adalet Bakanlõ- ğõ’nõn da cezaevi görüntülerini ka- muoyuna açõklamasõnõn ardõndan, “İmralı koşullarını” bahane ede- rek eylemler yapan DTP’liler tavõr değiştirdi. Ayna, sorunun sadece Öcalan’õn hücresinin büyüklüğü küçüklüğü ile değerlendirilecek kadar “basit” olmadõğõnõ belirterek “Sorun o değil, o kadar basit de- ğil. Odanın büyüklüğü, küçük- lüğü ile alakalı bir şey değil. Ba- kın biz muhataplık diyoruz. Kürt sorununun çözümü diyoruz. Kürt sorununun çözümünde Abdullah Öcalan’ın oynayacağı rol diyo- ruz” savunmasõnõ yaptõ. Öcalan’õn bulunduğu yerdeki havalandõrma- nõn “üstünün kafesle kapatıldı- ğını” öne süren Ayna, “Kafes so- runu yaşanıyorsa, bu Kürt soru- nunu boğuyoruz, Kürt halkına nefes aldırmayacağız demektir. Yok 6 santimdi, yok 12 santimdi, böyle küçük şeyler değil” dedi. Öcalan’ın rolü önemli Ayna, bu gelişmenin Kürt açõlõ- mõnõ nasõl etkileyeceği sorusu üze- rine de “Açılım İmralı’yla bera- ber, İmralı’ya yaklaşımla zaten bitti. İçişleri Bakanı’nın Başba- kan’ın İzmir’e DTP’yi sokmama kararı ve buna yaklaşımıyla be- raber açılım bitti zaten” karşõlõğõnõ verdi. Asõl sorunun Öcalan’õn mu- hatap alõnmasõ sorunu olduğunu belirten Ayna, kendilerinin “barışta Öcalan’ın oynayacağı rol”ü önemsediklerini kaydetti. İmralõ’da inceleme yapõlmasõnõ is- teyen DTP Diyarbakõr Milletveki- li Akın Birdal ise eski cezaevin- de tuvalet ve banyo hariç 11.98 met- rekarelik bir kullanõm alanõ oldu- ğunu belirterek “Yeni cezaevindeki 11.81 metrekarelik alanın içine tu- valet ve banyo da dahil. Bu alan- lar çıkarıldığında, net alan 6 met- rekareye düşüyor” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Ba- kanlõğõ, protestolara neden olan PKK terör örgütü li- deri Abdullah Öcalan’õn İmralõ’daki yeni odasõnõn görüntülerini basõna dağõttõ. Bakanlõk, Öcalan’õn tutuklu bulunduğu İmralõ Adasõ’ndaki F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalõ Ceza İnfaz Kurumu’nun, Birleşmiş Milletler (BM) Mini- mum Cezaevi Standart Kurallarõ ile Avrupa Konseyi Cezaevi Kurallarõ’nõn üzerinde standartlara sahip ol- duğunu belirtti. Öcalan’õn kaldõğõ eski odanõn 11.98 metrekare, nakledildiği yeni cezaevindeki odasõnõn ise 11.81 metrekare olduğu kaydedilirken, “Hü- kümlünün, 6-7 metrekarelik bir odada tutulduğu, havalandırma penceresinin yetersiz olduğu” id- dialarõnõn gerçeği yansõtmadõğõ belirtildi. Tüm ceza- evlerinde olduğu gibi İmralõ Cezaevi’ndeki hüküm- lülerin de spor odasõ, hobi odasõ ve dersliklerden, di- siplin cezasõ almamalarõ, iyi halli statüsünde bulun- malarõ halinde yararlandõrõldõklarõna işaret edildi. İmralõ Cezaevi’nde 24 metrekare büyüklüğünde ayrõ havalandõrma alanlarõna sahip 6 tek kişilik oda ile ortak havalandõrma alanõna açõlan yine tek kişilik 3 oda bulunduğu kaydedilerek, söz konusu cezaevindeki tüm odalarõn aynõ büyüklükte, toplam 4 bin 284 hükümlü ve tutuklunun kaldõğõ di- ğer 13 F tipi yüksek güvenlikli ce- zaeviyle aynõ standartlarda oldu- ğuna dikkat çekildi. Bakanlõktan görüntülü yanõt İmralı’daki F tipi ce- zaevinde odalar 11.81 metrekare boyutun- da. Ayrıca 32 metre- karelik bir spor alanı da bulunuyor. OLAY SAATLERCE SÜRDÜ Öğretmenevine korkutanabluka DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’õn cezaevi koşullarõ gerekçe gösterilerek Doğu ve Güneydoğu bölgesinde başlayan olaylar durul- muyor. Şõrnak’õn İdil ilçesinde önceki gece gösteri yapan bir grup, ilçe merkezinde Anado- lu Lisesi’nde okuyan 54 kõz öğrenci ile 29 öğ- retmen ve birkaç doktorun kaldõğõ öğretmen- evine saldõrdõ. İki saat boyunca öğretmenevini abluka altõna alan göstericiler, ellerindeki me- şalelerle bir süre slogan attõktan sonra saatlerce binayõ taşladõ. Atõlan taşlardan 2 öğrenci yara- lanõrken, Atatürk büstü zarar gördü. Öğretmen ve öğrenciler polis eşliğinde güçlükle tahliye edildi. Şõrnak Emniyet Müdürlüğü’nün duvarõ- na “Personelimiz, çocuklarınızın eyleminde görevli olduğundan dolayı ehliyet, ruhsat ve pasaport hizmetleri verilememektedir” yazõ- sõ asõldõ. DTP Cizre İlçe Başkanõ Şefik Uçkan ise parti binasõnda yaptõğõ basõn açõklamasõnda yurttaşlarõ protesto yürüyüşüne katõlmaya ça- ğõrdõ. Diyarbakõr Valiliği yaptõğõ yazõlõ açõkla- mayla 28 Kasõm’dan bu yana gözaltõna alõnan 33 kişiden 13’ünün tutuklandõğõnõ bildirdi. Ağ- rõ’da 35 kişi gözaltõna alõnõrken, Hakkâri’de 33 kişi tutuklandõ. Van’da da olaylarla ilgili 2’si çocuk 5 kişi gözaltõna alõndõ. PARTİ LİDERLERİNE 11 GÜN İMRALI’DA KALIN ÇAĞRISI Baydemir’dentuhaföneri DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü- rosu) - Diyarbakõr Büyükşehir Beledi- ye Başkanõ Osman Baydemir, “Ceza- evinin standartlara uygun olduğu id- dia ediliyorsa naçizane çağrımdır; Sayın Erdoğan, Sayın Baykal, Sayın Bahçeli 11 yıl değil, 11 günlerini geçirsinler baka- lım standartlara uygun mu değil mi?” dedi. DTP’li 98 belediye başkanõ ile 10 il genel meclisi başkanõ Diyarbakõr il örgütü önünde dün ortak bir basõn açõklamasõ yaptõ. Açõklamayõ okuyan Bay- demir, terör örgütü lideri Ab- dullah Öcalan’dan “sayın” diye söz ederek “AKP hükümeti döneminde, İmralı’da uygulanan politikaların, şantaj ve tehdit unsuru haline geti- rildiğine dair, halkımızda çok ciddi kuşkular ve kaygılar oluşmuş du- rumdadır” diye konuştu. Öcalan’õn koşullarõnõn Türkiye’deki gelişmeleri derinden etkileyecek dü- zeyde kilit bir öneme sahip olduğunu id- dia eden Baydemir, “Sayın Erdoğan, Sayın Baykal, Sayın Bahçeli 11 yıl de- ğil, 11 günlerini geçirsinler bakalım standartlara uygun mu değil mi, bakalım insan- lığa uygun mu değil mi?” dedi. Abdullah Öcalan ile ilgili gelişmelerin, demokratik açõ- lõmõn önünün tõkanõp tõkan- madõğõ yönündeki soruyu da Baydemir şöyle yanõtladõ: “Açılım bu mu? Samimi olmak, cesur, kararlı olmak gerekiyor. Gerçekten bu sorun çö- zülmek isteniyorsa Kürtler buna ha- zırdır, DTP buna hazırdır. Görebil- diğimiz kadarıyla PKK de buna ha- zırdır, Öcalan da buna hazırdır. Ye- ter ki devlet buna hazır olsun. Kürt- ler samimi çözüme hazırdır.” ADALET BAKANLIĞI: YENİDEN YARGILANMAYACAK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanlõğõ, terör örgütü başõ Abdullah Öcalan’õn yeniden yargõlanacağõ iddialarõnõn gerçe- ği yansõtmadõğõnõ bildirdi. Adalet Bakanlõğõ’ndan yapõlan açõklamada, basõnda “Abdullah Öcalan’ın yeniden yargılanmasının önünü açacak kanuni dü- zenleme yapılacağı” yönünde gerçeği yansõtmayan bir iddiaya da- yalõ haberlerin yer aldõğõ belirtildi. Bakanlõkça hazõrlanan “Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nda yargõlamanõn yenilenmesi konusuyla il- gili olarak çeşitli düzenlemeler yapõldõğõ belirtilen açõklamada, “Belirtilen konudaki yasa değişikliği çalışmaları, 2007 yılının mart ayında Dışişleri Bakanlığı’nın AİHM’de görülmekte olan davalarda Türkiye aleyhine yeni ihlal kararları çıkacağı yö- nündeki müteaddit uyarı ve talepleri üzerine başlatılmıştır. Bu düzenleme, şu anda AİHM’de görülmekte olan 208 davada ül- kemiz aleyhine ihlal kararlarının çıkmasını önlemek amacıyla yapılmaktadır” denildi. Açõklamada, Öcalan ve aynõ statüde bulu- nan hükümlülerin bu tasarõdan yararlanamayacaklarõ belirtildi. Osman Baydemir. Yedek parti hazır DTP, kapatma davası açıldıktan bir süre sonra, partinin kapatılma olasılığına karşı yedek partiyi de kurmuştu. Barış ve Demokrasi Partisi adı verilen yeni partinin kurucu genel başkanlığını avukat Mustafa Ayzit üstlendi. Ancak DTP’yi endişelendiren, ilk kez elde ettikleri Meclis’teki bu kadar geniş temsil olanağını kaybetmek. Çünkü iddia- namede aralarında Genel Başkan Ahmet Türk’ün de bulunduğu 8 milletvekili hakkın- da 5 yıl süreyle siyasi yasak isteniyor. Türk’ün yanı sıra 8 milletvekili hakkında siyasi yasak kararı çıkması durumunda DTP Meclis’teki grup kurma hakkını kaybedecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle