Katalog

CMYB C M Y B 30 ARALIK 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Ya işe iade ya eylem ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanõ Bircan Akyõldõz, Türk Ulaşõm-Sen Genel Başkanõ Nazmi Güzel başkanlõğõnda TCDD Genel Müdürlüğü önünde toplanan sendika üyelerini ziyaret etti. Ziyarette konuşan Güzel, açõğa alõnan 46 TCDD çalõşanõndan 41’inin görevlerine iade edildiğini hatõrlatarak, kalan 5 kişinin bugün (dün) akşam saatlerine kadar görevlerine iade edilmemesi durumunda eylem sürecini yeniden başlatacaklarõnõ bildirdi. ‘Gazetecilik suç oldu’ İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), yaptõğõ açõklamayla 2009’u “Gazetecilik faaliyetlerinin suç olarak nitelendiği ve yasalardaki ifade özgürlüğünü sõnõrlayan kurallarõn, gazetecilerin görevlerini baskõ altõnda ve tutuklama tehdidi ile sürdürmeleri gibi kabul edilemeyecek görüntülerin oluştuğu” bir yõl olarak değerlendirdi. Açõklamada şöyle denildi: “Gazetecilik faaliyetleri nedeniyle suçlanarak yargõlanmakta olan meslektaşlarõmõza yenileri de eklenmiştir.” ‘Kaygı duyuyoruz’ İstanbul Haber Servisi - Mimarlar Odasõ tarafõndan yapõlan açõklamada, devletin temel kurumlarõ arasõndaki güvensizliğin endişe verici boyutlara geldiği, AKP iktidarõnõn da bu durumun sorumlusu olduğu belirtildi. Açõklamada “Sorunlarõmõzõn çözümünde barõşçõl ve demokratik bir yaklaşõmõn hâkim olmasõnõn geleceğimize daha bir umutla bakmamõzõn güvencesi olacağõna inanõyoruz” denildi. ÇETKODER’den yılbaşı uyarısı ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Çevre ve Tüketici Haklarõnõ Koruma Derneği (ÇETKODER) Başkanõ Mustafa Göktaş, yõlbaşõ dolayõsõyla yaptõğõ açõklamada, “Sakõn ‘süsleyeceğiz’ diye ağaç kesmeyin, gereksiz harcamadan kaçõnõn, banka kartlarõna güvenerek olmayan paranõzõ harcamaya kalkmayõn” dedi. Göktaş, şu uyarõlarda da bulundu: “Çevre, doğa bilinci olanlarõn ağaç kesmeyeceği kesin, ancak bunu iş haline getirenler, kazanç sağlayanlar var. İşte bu olmamalõ. Lütfen ağaç kesmeyin. hatta ağaç dikin.” Kadrolu olarak çalõşan eğitim emekçilerinin sayõsõ son 2 yõlda 141 bin azaldõ Eğitimin hali içler acõsõMAHMUT LICALI ANKARA - Eğitim-Sen’in yaptõğõ araş- tõrma kadrolu olarak çalõşan eğitim emek- çilerinin sayõsõnõn son 2 yõlda 141 bin ki- şi azaldõğõnõ ve eğitim kurumlarõnõn hijyen, ödenek ve personel eksikliği sorunlarõyla boğuştuğunu ortaya koydu. Eğitim-Sen’in 26 ilde öğretim üyeleri, öğ- retmenler, idari personel ve hizmetli per- sonelden oluşan toplam 469 eğitim çalõşa- nõ ile gerçekleştirdiği “Eğitim Emekçile- ri Çalışma Koşulları ve Örgütlenme Durumları” adlõ araştõrma sonuçlarõ, eği- tim emekçilerinin içinde bulunduğu kötü durumu gözler önüne serdi. Araştõrmada Türkiye’de kadrolu statüde kamuda istihdam edilen eğitim çalõşanla- rõnõn sayõsõ azalõrken, güvencesiz istihda- mõn arttõğõ ortaya çõktõ. 2007 yõlõnda top- lam 1 milyon 882 bin olan kadrolu çalõşan sayõsõ 2009 yõlõnda 1 milyon 741 bine düş- tü. Buna göre son iki yõl içinde kadrolu ça- lõşanlarõn sayõsõ 141 bin kişi azaldõ. Araştõrmaya göre eğitim çalõşanlarõnõn yüzde 78.6’sõ yalnõzca tek maaşla geçi- nirken, yüzde 62.4’unun ise kendine ait bir evi bulunmuyor. Araştõrmada “Yeterli bir yaşam standardınızın olduğunu dü- şünüyor musunuz” sorusuna eğitim ça- lõşanlarõnõn yüzde 8’i “Evet” yanõtõnõ ve- rirken, yüzde 42.7’si “Kısmen”, yüzde 49.2’si ise “Hayır” yanõtõnõ verdi. Personel sıkıntısı her okulda var Araştõrma sonuçlarõ Türkiye genelindeki okullarda yaşanan personel eksikliğini de ortaya koydu. Araştõrmaya göre eğitim çalõşanlarõnõn yüzde 83.4’ü eğitim ku- rumlarõnda yeterli personel bulunmadõğõ görüşünü belirtiyor. Araştõrmaya göre, ilköğretimde 539 öğ- renci başõna bir hizmetli; ortaöğretimde ise 341 öğrenciye bir hizmetli düşüyor. Araş- tõrmada okul ve yükseköğretim kurumla- rõnda idari, teknik ve yardõmcõ personelin büyük bir kõsmõnõn da taşeron firmalar ara- cõlõğõyla çalõştõrõldõğõ belirtiliyor. Araştõrmaya göre ilköğretimde çalõşan personelin yüzde 23.68, ortaöğretimde çalõşan personelin yüzde 30.83, yüksek- öğretimde ise çalõşan personelin yüzde 13.32’si taşeron firmalar aracõlõğõyla ça- lõştõrõlan kişilerden oluşuyor. Araştõrmaya katõlan eğitim emekçilerinin yüzde 81.75’i maaşlarõnõn düşüklüğünden şikâyet ederken, yüzde 77.8’i ödenek ek- sikliğinden yüzde 72.68’i ise spor alanla- rõnõn yetersiz olduğu görüşünü belirtiyor. Araştõrmada okullarõn fiziki koşullarõnõn yetersizliğine ilişkin de çeşitli verilere yer veriliyor. Buna göre araştõrmaya katõlan ça- lõşanlarõn yüzde 78’i eğitim kurumlarõnõn yakacak, elektrik ve su giderlerinin karşõ- lanmadõğõnõ ifade ediyor. Eğitim çalõşan- larõnõn yaklaşõk yüzde 60.7’si okul ve eği- tim kurumlarõnda genel temizlik ve hijyen sorunu bulunduğunu belirtirken, yüzde 56.7’si de tuvaletlerin eksik ve bakõmsõz ol- masõndan şikâyet ediyor. Eğitim harcamaları artıyor Araştõrmaya katõlanlarõn yüzde 50.6’sõ çalõştõklarõ üniversite ya da okulun son 5 yõlda daha da kötüye gittiğini belirtirken, çalõştõklarõ eğitim kurumunun durumunun iyiye gittiğini düşünenlerin oranõ yüzde 23.4 ile sõnõrlõ kaldõ. Araştõrmada velilerin eğitim harcama- larõna ilişkin bazõ verilere de yer verilir- ken, araştõrmaya katõlanlarõn yüzde 91’i harcamalarõn arttõğõnõ düşünüyor. Anne Mumcuğ minik Cemre ile son kez uyudu. (AA) Doğalgazın faturası ölüm oldu Yüksek faturalar, kalbi delik doğan bebekleri Cemre için evlerine doğalgaz bağlatan Mumcuğ ailesini yok etti. İstanbul Haber Servisi - Maltepe’de oturan Mumcuğ ailesi faturalarõ ödemekte zor- lanõnca doğalgazõ kapatarak, kömür yakmaya başladõ. An- ne Candan Mumcuğ ve üç aylõk bebeği Cemre, kömür sobasõndan çõkan karbonmo- noksit gazõndan zehirlene- rek, yaşamõnõ yitirdi. Bir yõldõr evli olan Candan ve Muzaffer Mumcuğ çifti, 3 ay önce çocuk sahibi oldu. Kalbi delik doğan bebekleri sürekli tedavi görürken anne ve baba da çocuklarõ üşüme- sin diye apartmanlarõnda bir ilki gerçekleştirerek doğal- gaz bağlattõ. Ancak doğalgaz faturalarõyla baş edemeyen Mumcuğ ailesi, bir süre son- ra kombiyi kapatõp soba yak- maya başladõ. Anne Candan Mumcuğ önceki akşam yõ- kadõğõ bebeği üşümesin diye sobayõ yaktõ. Anne Mumcuğ, banyo sonrasõ uyutmaya ça- lõştõğõ Cemre bebekle uykuya daldõ ve bir daha uyanamadõ. Sobadan sõzan gazdan zehir- lenerek yaşamlarõnõ yitiren anne ve bebeğin cesedi iş çõ- kõşõ eve dönen Muzaffer Mumcuğ tarafõndan bulun- du. Mumcu ailesinin bir ya- kõnõ “Eve 150-300 milyon arası doğalgaz parası geli- yor. Bunu yukarıdakiler bir düşünsün de bu canların bedelini nasıl ödeyecekler onun hesabını yapsınlar; bir aile gitti. Bunun so- rumluluğunu kim üstlene- cek? Bir aile yok oldu. Zam- larını alsın başlarına çal- sınlar” diye isyan etti. Eğitim-Sen’in 26 ilde toplam 469 çalõşan ile gerçekleştirdiği araştõrma sonuçlarõ, eğitim emekçilerinin içinde bulunduğu kötü durumu gözler önüne serdi. Emekçiler, onlarca sorunla boğuşuyor. MARKETTE İLACA TEPKİ ‘Büyük sermaye düşünülüyor’ İzmir Eczacõ Odasõ Başkanõ Sayõlkan, “Başbakan Erdoğan, belirli sermaye gruplarõna jest yapõlacağõ mesajõnõ veriyor” dedi. İZMİR-İSTAN- BUL (Cumhuriyet) - Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan’õn mar- ketlerde ilaç satõşõna yönelik çalõşma başla- tõlacağõnõ açõklamasõ- nõn,eczacõlara yönelik yeni bir tehdit olduğu vurgulandõ. İzmir Eczacõ Odasõ Başkanõ Tuncay Sayıl- kan, 70 milyon insana ilacõn nasõl ulaştõrõlaca- ğõnõn öncelikli sorunla- rõ olduğunu belirtti. Sayõlkan şunlarõ söy- ledi: “Başbakan Er- doğan, belirli sermaye gruplarına jest yapı- lacağı mesajını veri- yor. Marketlerde ilaç satışının gerçekleş- mesi için en az 3 ya- sanın değişmesi gere- kir. Amerika’da mar- ketlerde ilaç satışı ve reklamlar serbest. Eğitim seviyesi de bel- li. Bu ülkede bir kişi- nin ilaç harcaması 700 doların üzerindedir. Bunun yanı sıra yan- lış ilaç kullanımından dolayı en fazla ölen ki- şi sayısı da Ameri- ka’dadır.” ‘Yasaya aykırı’ Tüm Sağlõk Çalõşan- larõ ve Emeklileri Der- neği (Sağlõk-Der) Ge- nel Başkanõ Hasan Feh- mi Mavi de, Erdoğan’õn açõklamasõnõn 6197 sa- yõlõ Eczacõlar ve Ecza- neler Yasasõ’na aykõrõ olduğunu kaydetti. Mavi, ABD’de sağlõk sisteminin iflas ettiğini ifade etti. Mavi, “Ecza- cılar, halkımızın bilin- çli ilaç kullanmasında, eğitimli, güvenilir birer sağlıkçı kılavuzlardır. Marketlerde ilaç satıl- maya başlamasıyla SGK bu ilaçların be- delini ödemeyecek. Türkiye’deki eğitim düzeyi de düşünüldü- ğünde ilaçlar bilinçsiz- ce alınacak, yanlış ilaç kullanımından ölüm- ler artacak” dedi. İstanbul Eczacõ Odasõ açõklamasõnda ise, Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan’õn ilaçlarõn marketlerde satõlmasõna ilişkin açõklamalarõnõ, 4 Aralõk’taki eylemin öcü- nü almaktan ibaret ol- madõğõ belirtilerek “İla- cın markete çıkarılmak istenmesinin ardında, yıllardır bu alana iş- tahla bakan sermaye gruplarının iktidara yakınlıklarını da kul- lanarak ilaç pazarın- dan pay almak isteme- leri vardır” denildi. İEO’dan yapõlan açõk- lamada, eczacõlõğõn uz- manlõk alanõ olduğu, ti- cari serbestlik ve rekabet açõsõndan değerlendiri- lemeyeceği vurgulana- rak İstanbul’da Başba- kan Erdoğan’õn eski da- nõşmanõ Cüneyd Zap- su’nun kardeşi Aziz Zapsu’nun ortağõ oldu- ğu For You mağazala- rõna “drogstore” afiş- lerinin asõlmasõna karşõ verilen mücadele anõm- satõldõ. Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi (TİKA) Başkanı Musa Kulaklıkaya’nın kızı vefat et- ti. Geçirdiği trafik kazası sonucu Atatürk Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavi gören Sena Kulaklıkaya (16) hayatını kaybetti. Kulaklıkaya’nın ce- nazesi, dün öğle namazının ardından Kocatepe Camisi’nde kılınan cenaze namazından sonra Karşıyaka Me- zarlığı’nda toprağa verildi. Bu arada Sena Kulaklıkaya’nın vefatı nedeniyle Devlet Bakanı Faruk Çelik’in açı- lış konuşmasını yapacağı TİKA 2009 Koordinasyon Kurulu toplantısının ertelendiği bildirildi. (Fotoğraf: AA) TİKA Başkanı’nın acı günü Çukurova Üniversitesi öğrencilerine at ve eşek eti yedirildiği belirlendi Devlet yurdunda yemek skandalı YUSUF BAŞTUĞ ADANA - Yükseköğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu Adana Bölge Müdürlüğü’ne bağlõ Fevzi Çakmak Öğrenci Yurdu’nda kalan Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) öğrencilerine at ve eşek eti yedirildiği belirlendi. Tarõm İl Müdürlüğü’nce yapõlan bir dene- timde ortaya çõkan skandalõn ardõn- dan yurtta kalan yaklaşõk 4 bin öğ- renciye bir gün yemek servisi ya- põlmadõ. Adana Valisi İlhan Atış, “İncelemeler sürüyor” dedi. ÇÜ kampus alanõnda bulunan yurtta kalan öğrencilere at ve eşek eti yedirildiği şüphesi öğrenciler ara- sõnda tepki yarattõ. Bugüne dek ne eti yediklerini bilmediklerini söyleyen ÇÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğrencisi Metin Güler, “Ben zaten güvenmediğim için yurtta yemek yemiyordum” diye konuştu. Kimya Bölümü öğrencisi Seda Çalık da 3 yõldõr yurtta kaldõğõnõ an- lattõ. Yemekhanede yemek yiyen arkadaşlarõnõn zaman zaman sindirim bozukluğu sorunu yaşadõğõnõ belir- ten Çalõk, bazõ öğrencilerin yemek- lerinden de cam kõrõğõ ve kõl gibi şey- lerin çõktõğõnõ ifade etti. Fevzi Çakmak Öğrenci Yurdu Müdürü Mehmet Nuri Küçük, İl- han Müteahhitlik adlõ taşeron fir- manõn kantin ve yemekhaneyi işlet- tiğini anlattõ. Denetimlerde bu du- rumla karşõlaşõldõğõnõ kaydeden Kü- çük, “Söz konusu firmayla sözleş- meyi bitirdik. Bir gün öğrencilere yemek verilmedi ama başka yer- den yemek imkânı sağlandı. Yıl so- nuna dek Çelikhan Yemekçilik firmasıyla anlaştık. Öğrencilerimiz mağdur olmadı” diye konuştu. Olayõn 22 Aralõk’ta yaşandõğõna dikkat çeken Küçük, 23 Aralõk’ta öğ- rencilere yemek verilmediğini, yurt- ta kalan öğrencilerin sağlõk sorunlarõ bulunmadõğõnõ kaydetti. Kurumun Adana Bölge Müdürü Selahattin Doğan ise etleri iki ayrõ kasaptan alan firmanõn denetimle- rinde farklõ bulunan etlerin incelen- diğini söyledi. Vali Atõş da dene- timler kapsamõnda incelemelerin sürdüğünü, numune örneklerinin Ankara’ya gönderildiğini söyledi. Adana Valisi Atõş, “O yurtta çok az miktarda tek tõrnaklõ hayvan etine rastlandõğõ şeklinde bilgi aldõm. İncelemeler sürüyor” dedi. Çukurova Üniversitesi kampus alanı içinde kalan Yükseköğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu Adana Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Fevzi Çakmak Öğrenci Yurdu’nda öğrencilere at ve eşek eti yedirildiği şüphesi tepki yarattı. SON SÖZ YÖK’ÜN Sınav takvimi değişmedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YÖK, Danõştay’õn katsayõ eşitliği uygulamasõnõn yürütmesini durdurmasõnõn ardõndan sõnav takviminin aksayacağõ yönündeki tartõş- malarda son noktayõ koydu. YÖK Genel Kurulu, sõnav ta- rihlerinde bir değişiklik yap- mazken, üniversiteye giriş sisteminin ilk basamağõ olan Yükseköğretime Geçiş Sõ- navõ’nõn (YGS) başvuru ta- rihini bir hafta ileriye aldõ. YGS başvuru kõlavuzunun ayrõntõlarõ dün netleşti. Buna göre YGS’ye başvurular 18 Ocak-12 Şubat, Lisans Yer- leştirme Sõnavlarõ (LYS) baş- vuru tarihleri ise 5- 14 Mayõs olarak belirlendi. LYS’nin ta- rih ve saatleri de şöyle: “LYS-1 (Matematik), 19 Haziran, saat 10.00 LYS-5 (Yabancı dil), 19 Haziran, saat 14.30 LYS-4 (Sosyal bilimler), 20 Haziran, saat 10.00 LYS-3 (Edebiyat, coğraf- ya), 26 Haziran, saat 10.00 LYS-2 (Fen bilimleri), 27 Haziran, saat 10.00 YÖK, biri Samsun’da iki- si İstanbul’da kurulmak iste- nen üç yeni vakõf üniversite- sine de onay verdi. ZANLI, MÜDÜRÜN AKRABASI İDDİASI Daha önce de tecavüz girişiminde bulunmuş İstanbul Haber Servisi - İs- tanbul’da bir ilköğretim oku- lunda bir erkek öğrenciye teca- vüz ettiği iddiasõyla tutuklanan temizlik görevlisi S.C’nin, daha önce de aynõ okulda bir kõz öğ- renciye tecavüz girişiminde bu- lunduğu, ancak okul müdürünün akrabasõ olduğu için olayõn ka- patõldõğõ iddia edildi. İlk öğretim okulunda geçen cu- ma günü yaşanan olayda, S.C’nin daha önceki tecavüz girişiminden okul yönetiminin ve neredeyse öğ- retmenlerin tümünün bilgisi ol- duğu, ancak korunduğu iddia edil- di. Okulda görevli öğretmenler, “S.C’nin okul müdürünün ak- rabası olduğu ilk olay örtbas edildi. S.C. korunduğu için bu olay oldu” dedi. Öğretmenler, tanõk olarak çağrõlmalarõ duru- munda bildiklerini anlatacaklarõ- nõ belirtti. Okul Müdürü Ş.B. ise temizlik görevlisi S.C’nin akrabasõ olmadõğõnõ ve daha önce okulda benzer bir olayõn kendisine bildi- rilmediğini savundu. GİZLENEN İSİMLER GÜRÜZ VE TEZİÇ Mİ? Eski YÖK başkanlarõna soruşturma istemi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanlõğõ Dev- let Denetleme Kurulu (DDK) hazõrladõğõ raporda, eski YÖK başkanlarõ hakkõnda soruşturma açõlmasõnõ isterken, yükseköğ- retim alanõnõn “yolsuzluk ve usulsüzlüğün önlenememesi ve artmasına elverişli bir çevre” haline geldiği belirtildi. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün verdiği talimat üzerine DDK’nin hazõrladõğõ “Yüksek- öğretimde Gözetim ve Dene- tim” başlõklõ raporun özeti ka- muoyuna açõklandõ. Raporda, YÖK’ün “bazı ihbar ve şikâ- yetlerle ilgili olarak soruşturma açılmasına gerek yoktur” şek- linde kararlar aldõğõ ve bunun hu- kukun tasvip edemeyeceği bir du- rum oluşturduğu belirtildi. Ra- porda YÖK başkanlarõ ile ilgili bölümlerde isimlerin bulunduğu kõsõm sansürlendi. Gizlenen isim- lerin önceki başkanlar Prof. Dr. Kemal Gürüz ile Prof. Dr. Er- doğan Teziç olduğu iddia edildi.