Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
30 ARALIK 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Kelepçeli Demokrasi...
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Gidişin iyi olmadığı, toplumun ikiye ayrıldığı gün
gibi ortada...
Anayasal kurumların birbirlerine güvenmediği
tarihi bir süreçten geçtiğimizi kaç kez yazdım,
anımsamıyorum.
İşsizliğin giderek arttığı, yoksulluğun bir yaşam
biçimi olduğu, milyonlarca diplomalı-diplomasız
gencin sokaklarda dolaştığı bir gerçek...
Ağızlarda “demokrasi ve özgürlük” şarkıları var
ama toplum giderek geriliyor, yaşananlar insanları
yılgınlığa düşürüyor.
Düşünceye, yazıya kelepçe vuruluyor... Artık
yaşamımızda kelepçeli demokrasi var...
Gazeteciler yazdıkları yazılardan, kitaplardan
ötürü yargılanıyor...
Tüm bunlar olurken kimi aklıevveller,Türkiye’nin
demokratikleştiğini ve özgürleştiğini anlatıyorlar
sabah akşam.
Özellikle gençler karamsar... İşçiler, emekçiler
çaresiz...
2010 yılı ABD’nin Irak’tan çekilme tarihi...
ABD Irak’tan çekilince ne olacak? Irak’ın toprak
tümlüğü korunacak mı? Güney Kafkasya’dan
Basra’ya dek barış sağlanacak mı? ABD’nin
İran’la ve Türkiye’yle ilişkileri olağan akışında
kalacak mı?
Türkiye’nin Irak’ta olup bitenlerden ders alması,
bölge barışına katkıda bulunması zorunlu.
Türkçülüğü ve Kürtçülüğü elimizin tersiyle itip
birlikte yaşamı çoğaltmamız gerekiyor.
Güneydoğu’da akan kan durmalı... Türk ve Kürt
kardeşliği ivme kazanmalı...
Diyarbakır’da BDP’li belediye başkanları, eski
milletvekilleri ve parti yöneticilerinin sabaha karşı
evlerinin kapıları kırılarak gözaltına alınmaları, elleri
kelepçelenerek tek sıra halinde saatlerce ayakta
bekletilmelerine ne demeli?
Kelepçeli demokratik açılım!
Birbirimize güvenmeliyiz, düşüncelerimiz ne
olursa olsun, yaşadığımız bu ülkenin daha
çağdaş ve demokratik olması için çaba
göstermeliyiz.
Çevremizde olup bitenleri iyi izlemeli ve
değerlendirmeliyiz...
Ortadoğu’ya barış gelir mi?
İsrail-Filistin arasındaki ilişkilerin giderek
gerildiğini ve çözümsüzlüğün egemen olduğunu
görüyoruz.
Bu çözümsüzlük kimin işine yarar?
Radikal grupların!
Türkiye’deki anayasal kurumların birbirlerine
olan güvensizliği de radikal grupların, terör
örgütlerinin ekmeğine yağ sürer.
ABD dünyadaki etki gücünü arttırmak, enerji
kaynaklarını ele geçirmek için “savaş tamtamları”
çalarken, Rusya kendi sorunlarıyla uğraşıyor.
Çözümsüzlük dünyanın her yerinde radikallerin
işine yarar!
Bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu durum bu!
Toz bulutu içinde terör örgütlerinin, dış kaynaklı
istihbarat birimlerinin Türkiye’de bir kaos ortamı
yaratmak için harekete geçmeleri.
Ben bu yüzden kaygılı ve tedirginim!
Ankara’daki istihbarat savaşları bitmeli,
kurumlar arasında birliktelik sağlanmalı.
Devletin derinlerinde örgütlü bir yapılanma
varsa, kimileri umutlarını darbelere bağlamışsa bu
çok yanlış bir yoldur.
Yine birileri “darbe” ve “suikast” gibi
senaryoları ortaya atıp, siyasal geleceklerini 2011
seçimlerinde görmek istiyorlarsa bu da tehlikeli bir
süreçtir.
Halkımızın büyük bir bölümü iş ve aş peşinde.
Onların gündemi başka, biz gazetecilerin
gündemi başka.
Gece yarıları Mecidiyeköy’de, Beşiktaş’ta,
Moda’da 10-12 yaşlarındaki kız ve erkek çocukları
kâğıt mendil satıyor.
Görüntüleri insanın içini acıtıyor...
Siyasetçi siyasetini yapacak... Demokrasimizi ve
özgürlükleri geliştirecek... Çağdaş, ayakları yere
basan bir Türkiye yaratacak.
Asker de askerliğini!
Kışlaya, camiye ve okula siyaset girmemeli!
Devletin anayasal kurumları çatışmamalı!
Türk Silahlı Kuvvetleri’ni elbet
eleştirebilirsiniz...
Bugün yandaş, tarikatçı ve dinci medya TSK’yi
eleştirmiyor...
Ya ne yapıyor?
Ona düşman gözüyle bakıyor!
Yapılan yanlış bu!
Ben, emperyalizmin sarmalında olan Türkiye’de
oynanan oyunu dikkatle izlemenizi salık veririm...
‘Arınç’a suikast
iddiası doğru mu?’
TBMM (AA) -
Tunceli Bağõmsõz
Milletvekili Kamer Genç,
Devlet Bakanõ ve
Başbakan Yardõmcõsõ
Bülent Arõnç’a “suikast
yapõlacağõ” iddiasõnõn
doğru olup olmadõğõnõ
sordu. Genç, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’õn
yanõtlamasõ istemiyle
TBMM Başkanlõğõ’na
sunduğu soru
önergesinde, “Arõnç’õn
evinin yakõnõnda bulunan
subaylarõn, ikili davranan
bir muhbir tarafõndan
ihbar edildiğine” ilişkin,
basõnda yer alan iddialara
değindi. Bu iddialarõn
doğru olup olmadõğõnõ
öğrenmek isteyen
Genç, “Doğru ise bu
muhbir kimdir? Doğru
değil ise olayõn esasõ
nedir” diye sordu.
Ufuk Uras:
Demokrasi ayıbı
ANKARA (ANKA) -
BDP İstanbul Milletvekili
Ufuk Uras, eski DTP’li
milletvekillerini
mahkemeye zorla
götürme kararõna tepki
göstererek “Neresinden
bakõlõrsa bakõlsõn büyük
bir demokrasi ve hukuk
ayõbõdõr” dedi. Uras
yaptõğõ yazõlõ açõklamada,
TBMM’de bekleyen
dokunulmazlõk
dosyalarõna dikkat
çekerek, birçok
milletvekilinin sayõsõ
500’ü aşan adli suçlar
kapsamõna giren dosyalarõ
yõllardõr TBMM’de
durduğu halde, siyasi
konuşmalarõ nedeniyle,
eski DTP’lilerin
dokunulmazlõklarõ dikkate
alõnmadan ifade vermeye
zorlanmalarõnõ kabul
edemediğini kaydetti.
Türk’ün torununa
hapis cezası
DİYARBAKIR
(Cumhuriyet) - Dicle
Üniversitesi’ndeki izinsiz
gösterilere katõldõğõ
gerekçesiyle yargõlanan,
kapatõlan DTP’nin Genel
Başkanõ Ahmet Türk’ün
torunu Ruken Türk, 9 yõl
7 ay hapis cezasõna
çarptõrõldõ. Diyarbakõr 5.
Ağõr Ceza
Mahkemesi’nde görülen
duruşmaya tutuksuz
yargõlanan sanõk Ruken
Türk katõlmazken, avukatõ
Rehşan Bataray hazõr
bulundu ve müvekkili
hakkõnda beraat kararõ
verilmesini istedi. Kõsa bir
ara veren mahkeme,
Mahsum Karaoğlan’õn
ölümü nedeniyle Dicle
Üniversitesi’nde
düzenlenen izinsiz
gösteriye katõldõğõ
gerekçesiyle Türk’ün
“Terör örgütü üyesi
olmamakla birlikte örgüt
adõna suç işlemek”,
“Örgüt faaliyetleri
kapsamõnda eğitim ve
öğretimi engellemek” ve
“Terör örgütünün
propagandasõnõ
yapmak” suçlarõndan
toplam 9 yõl 7 ay hapis
cezasõna çarptõrõlmasõna
karar verdi.
Gül’den emekli
elçilere yemek
ANKARA (AA) -
Cumhurbaşkanõ
Abdullah Gül,
emekli büyükelçiler
Sõtkõ Uğur Ziyal, Baki
İlkin ve Osman
Korutürk’e öğle
yemeği verdi. Çankaya
Köşkü’ndeki yemek
basõna kapalõ
gerçekleşti.
Baykal, karargâhta yapõlan aramayla TSK’nin şüpheli konumuna düşürüldüğünü söyledi
‘Kurumlar arasõ çatõşma’ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Genel Başkanõ
Deniz Baykal, Ankara Sefer-
berlik Bölge Başkanlõğõ’ndaki
aramayla ilgili gelişmeleri de-
ğerlendirirken “TSK şüpheli
konumuna düşürülmüştür.
Sonuçta bir şey çıkmazsa çok
vahim olur, bir şey çıkarsa da
deprem olur” dedi.
CHP Merkez Yönetim Ku-
rulu’nun dünkü toplantõsõnda
son gelişmeler değerlendirildi.
Edinilen bilgiye göre CHP li-
deri Baykal, “2009 kötü bir yıl
oldu. Umutlarımızı koruya-
lım. Gelecek yıl için iç ka-
rartıcı karamsar bir tablo
çizmeyelim. Bir yenilenmeye,
tazelenmeye ihtiyaç var” de-
di. Baykal, karargâhtaki ara-
mayla ilgili olarak da şu gö-
rüşleri dile getirdi:
“İlk kez bir kurum şüphe-
li konumuna düşürülmüştür.
Suç işlediği düşünülen kişiler
ve onların irtibatlı olduğu
kişilerle ilgili inceleme, so-
ruşturma yapılmıyor. Bir ku-
rumla ilgili yapılıyor. TSK
şüpheli konumuna düşü-
rülmüştür. TSK’ye tam bir
şüpheli muamelesi yapılıyor.
Sadece suç işlediği düşünülen
kişiler ve onların bağlantıda
olduğu kişileri hedef alan bir
soruşturma değil, bir kurumu
hedef alan bir soruşturmay-
la karşı karşıyayız. Ne çıka-
cağını göreceğiz: Yargı orta-
ya çıkaracaktır. Ama bir şey
çıkmazsa bu kadar şüphe bu
kadar kuşku ne oluyor? Araş-
tırmalar sonuçlandığında bir
şey çıkmazsa çok vahim olur.
Bir şey çıkarsa da deprem
olur. TSK’de birilerinin sui-
kast, darbe arayışları içinde
olduğuna ilişkin bilgi, belge
ortaya çıkarsa deprem olur.
Genelkurmay Başkanı çeşit-
li vesilelerle bu tür kişileri iç-
lerinde barındırmayacakla-
rını ifade etmiştir. Bu gü-
venceye rağmen oradan sui-
kast, darbe planlarına dair
bilgi, belge çıkarsa deprem
olur.”
Baykal, “Sükûnetle başla-
mış olan sürecin sonuçlan-
masını beklediklerini, kısa
sürede gerçeklerin ortaya
çıkması ve TSK’nin bu şüp-
helerden, şaibelerden kurta-
rılması gerektiğini” söyledi.
Bu süreçte kurumlar arasõ ça-
tõşmanõn çok açõk olarak orta-
ya çõktõğõnõn altõnõ çizen Bay-
kal, “Kurumlar arasında
uyum olsaydı olaylar bu nok-
taya gelmezdi. Darbe iddia-
larıyla ilgili duyumlar, bel-
geler varsa konuşulur ortaya
çıkarılırdı. Yargı, medya, ha-
rekete geçiriliyor. Kurumlar
birbirine giriyor. Başbakan
kurumlar arasında çatışma
yok, diyor. Bu inandırıcı de-
ğil. AKP hukuka saygılı ol-
saydı bu karmaşayı yaşa-
mazdık” görüşünü dile getirdi.
Türk-İş’ten ziyaret
Türk-İş Genel Başkanõ Mus-
tafa Kumlu ve beraberindeki
Başkanlar Kurulu üyeleri, 16
gündür Ankara’da eylem yapan
TEKEL işçilerinin sorunlarõna
dikkat çekmek amacõyla dün
parlamentoda CHP Genel Baş-
kanõ Deniz Baykal’õ ziyaret et-
ti. Baykal, “Çok uzun bir sü-
reden beri sendikal yaşamda
tahribat yaşandığını ve ikti-
darın tutumunun kaygı veri-
ci olduğunu” söyledi.
Başbakan Tayyip Erdo-
ğan’õn eylem yapan işçilere
karşõ “saldırgan, suçlayıcı
bir yaklaşım içinde oldu-
ğunu” vurgulayan Baykal,
“İşçiler yan gelip yatmayı
talep ediyormuş gibi konu-
şuyor. ‘Yetimin hakkõnõ ye-
dirmem’ diyor. Sanki Tür-
kiye’de yetimin hakkını ye-
mesi söz konusu olan kesim
TEKEL işçileri” dedi.
Baykal, sözlerini şöyle sür-
dürdü: “Bu insanlar, bahsettiği
yetimlerin kendisi, mağdur
olan, hakkı korunması gere-
kenler onlar. Onlar, kimsenin
hakkını yemeye çalışmıyor, bu
insanlar, çalışmak, üretmek,
emeğinin karşılığını almak
istiyor. Yetimin hakkını önce
sana karşı korumak lazım.
Sen, devlet bankasından 750
milyon dolarlık krediyi, da-
madının başında bulunduğu
Deniz Baykal, Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’ndaki arama ile ilgili olarak
CHP MYK’de yaptõğõ değerlendirmede, “TSK’ye tam bir şüpheli muamelesi
yapõlõyor. Sadece suç işlediği düşünülen kişiler ve onlarõn bağlantõda olduğu
kişileri hedef alan bir soruşturma değil, bir kurumu hedef alan bir
soruşturmayla karşõ karşõyayõz. Araştõrmalar sonuçlandõğõnda bir şey çõkmazsa
çok vahim olur. Bir şey çõkarsa da deprem olur” diye konuştu.
şirkete, yeterli teminatlar ol-
madan intikal ettirirken, ye-
timin hakkını yemiyor mu-
sun? TEKEL’in içki bölü-
münü 292 milyon dolara sat-
tın, alanlar kısa bir süre son-
ra 900 milyon dolara devret-
ti. Nerede o yetimin hakkı, ye-
diğin yetim hakkının hesabı-
nı sen bir versene önce.”
“Başbakan Türkiye’yi bir-
birine kattı” diyen CHP lide-
ri, şu değerlendirmeleri yaptõ:
“Eczacılarla kavgası var.
Türkiye’yi Kürt açılımı ya-
pacağız diye allak bullak et-
ti. İşadamlarına Kürt açılı-
mına destek vermedikleri
için sitem etmiş. Başbakan,
bu işin kârı söz konusu ol-
saydı, işadamlarına bunu
söylemezdi. Şimdi zarar or-
tada, zararı paylaşmaya, za-
rara ortak etmeye çalışıyor.
İşadamları akıllı, onlar za-
rara ortak olurlar mı? İşin
şaka tarafı bir yana, bu va-
him bir konudur. AKP grup
başkanvekili, Türklük sözü-
nün anayasadan çıkarılma-
sını teklif ediyor. Şantajların,
tehditlerin, küfürlerin bini
bir para. Bir ülkede huzur, is-
tikrar sadece hükümetin ken-
dine özgü tercihleriyle tesis
edilemez. Hele hükümetin
kafası karışıksa, o karışık
kafa ülkeyi büyük sıkıntı-
larla karşı karşıya bırakır”
Türk-İş Genel Başkanõ Kum-
lu da, parlamentoda grubu bu-
lunan 3 siyasi partiden rande-
vu istediklerini ancak AKP’den
yanõt alamadõklarõnõ anlattõ.
Kumlu, mücadelelerinin, ideo-
lojik olarak değerlendirilmesi-
nin kendilerini üzdüğünü, sağ-
duyulu hareket etmeye çalõş-
tõklarõnõ ancak, Başbakan Er-
doğan’õn konuşmalarõnõn orta-
mõ gerdiğini sözlerine ekledi.
Deniz Baykal, dün
CHP Genel
Merkezi’nde bazı
Alevi kuruluşlarının
temsilcileri ile
yurttaşlara aşure
dağıttı. Baykal,
“Aşure bir anlamda
beraberliktir,
dayanışmadır,
berekettir, azdan
çoğu üretmektir,
yetersizi yeterli
yapmaktır ve
yaptığını da
paylaşmaktır” dedi.
(Fotoğraf: AA)
Açılımda ‘yaklaşım’ değişti
BAHADIR SELİM DİLEK
ANKARA - Kürt açõlõmõ
çerçevesinde daha önce Kandil
Dağõ’nda terör örgütü militan-
larõnõn silah bõrakmasõ ve söz
konusu militanlarõn TCY’nin
etkin pişmanlõğõ da düzenleyen
221. maddesinden yararlanarak
eve dönmesi için çaba gösteren
hükümet, DTP’nin kapatõlma-
sõnõn ardõndan bu yaklaşõmõnõ
geri plana attõ.
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan’õn Washington’daki te-
maslarõ sonrasõnda da bu ko-
nuda farklõ bir yaklaşõm gün-
deme geldi. Hükümetin Kürt
açõlõmõnõn Irak ayağõna ilişkin
yapõlan bu değişiklik, İçişleri
Bakanõ Beşir Atalay’õn Er-
bil’de yaptõğõ üçlü mekanizma
toplantõsõnda alõnan kararla net-
leşti. Toplantõda, terör örgütü-
nün hem fiziksel hem de fi-
nansal kaynaklarõnõn kurutul-
masõ, PKK’ye destek sağlayan
unsurlarõn ortadan kaldõrõlma-
sõ, terör örgütünü ayakta tutan
yapõlarõn çökertilmesi için ye-
niden “etkin ve operasyonel
önlemler” alõnmasõ gündeme
geldi. Bu bağlamda toplantõda
özellikle, sõnõrõn korunmasõ
üzerinde yeni formüller ele
alõndõ. Bu çerçevede Türk yet-
kililer, Irak’õn kuzeyinde terör
örgütünün sõzmalarõnõ önleye-
cek şekilde ve Kürt yönetimi-
ne bağlõ peşmergelerin de dahil
olacağõ kolluk kuvvetlerinin
oluşturulmasõ önerisini günde-
me getirdiler.
Ancak, bölgesel Kürt yö-
netimi yetkilileri bu öneriye
yeterli sayõda peşmergelerinin
olmadõğõ gerekçesiyle olum-
lu yaklaşmadõ.
Toplantõda, Mahmur Kampõ
boşaltõlmadan terör örgütünün
Kandil Dağõ’ndaki merkezine
yönelik desteğin tam olarak
ortadan kaldõrõlamayacağõ gö-
rüşü gündeme geldi.
Bu çerçevede, Mahmur
Kampõ’ndaki 11 bin kişiden
Türkiye’ye dönmesi öngörülen
yaklaşõk 5 bin kişiye ilişkin
işlemlerin tamamlanmasõnõn
ardõndan kalan diğer mülteci-
lerin, Kandil Dağõ için lojistik
istasyon olma özelliği taşõma-
yacak bir bölgeye yerleştiril-
meleri gündeme geldi.
MUHALEFETİN TAVRI ETKİLİ OLDU
FIRAT KOZOK
ANKARA - Açõlõm tartõşmalarõyla
başlayan gerilimi hafifletmek için
Çankaya Köşkü’nde liderler zirvesi
toplamayõ planlayan Cumhurbaşka-
nõ Abdullah Gül, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ve muhalefetten
gelen olumsuz tepkiler üzerine bu
planõndan vazgeçti.
Cumhurbaşkanõ bir süre ön-
ce Arnavutluk’a hareketinde
gazetecilerin “Cumhurbaş-
kanı olarak siz parti lider-
lerini yuvarlak masa etra-
fında toplamayı düşünüyor
musunuz” sorusu üzerine, “Ben
bunu düşünüyorum. Yalnız bun-
dan önce tabii ki bir ön çalışma ya-
pacağım. Bunun olabilirliğini gör-
mem lazım” demişti. Ancak Gül’ün
bu açõklamalarõnõn hemen sonrasõn-
da iktidardan ve muhalefetten olum-
suz yanõtlar gelmişti.
MHP Genel Başkanõ Devlet Bah-
çeli Gül’den kendilerine bir davet gel-
mediğini belirterek, “Olması ha-
linde de ilk görüşmede verim alın-
madığı için ikinci görüşmeye de ge-
rek görmüyoruz” demişti. CHP
Grup Başkanvekili Kemal Anadol
ise partisinin liderler zirvesine sõcak
bakmadõğõnõ ifade ederek, “Ne için
toplayacakmış Abdullah Gül li-
derleri? İktidar dışındaki liderler
mi Habur’daki skandalı ya-
rattı?” diye konuşmuştu.
Tüm bu açõklamalar sonra-
sõnda Cumhurbaşkanõ Ab-
dullah Gül, liderleri Köşk’e
davet etmekten vazgeçti.
Gül’ün “Liderleri davet ede-
ceğim” demediğini, “ön çalışma
yaptıktan sonra buna karar vere-
ceğini” söylediğine işaret eden Köşk
kaynaklarõ, “Siyasilerden art arda
gelen açıklamalar, zirvenin şu
aşamada beklenileni veremeye-
ceğini gösterdi. Dolayısıyla şu an
için Cumhurbaşkanı’nın günde-
minde böyle bir plan yok” görü-
şünü dile getirdi.
ANKARA’DAKİ GERİLİM PARTİYE YANSIDI
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- AKP’de Kürt açõlõmõyla başlayan
rahatsõzlõk, Özel Kuvvetler Komu-
tanlõğõ’ndaki arama, Ergenekon da-
vasõndaki gelişmeler nedeniyle daha
da arttõ. Bir milletvekili, asker ve hü-
kümet arasõnda ortaya çõkan çatõşma
görüntüsünden rahatsõz olduğunu
dile getirirken “Devletin bağırsak-
ları çıkarılıyor” niteleme-
sinde bulundu. Bir millet-
vekili de, Ergenekon dava-
sõnda sanõklarõn aylar-
dõr tutuklu kalmasõnõ
eleştirdi.
AKP’de Kõzõlcahamam
Kampõ’nda Kürt açõlõmõyla il-
gili görüş ayrõlõklarõ su yüzüne çõ-
karken; son dönemde Başbakan Yar-
dõmcõsõ Bülent Arınç’a suikast id-
diasõyla başlayan ve Özel Kuvvetler
Komutanlõğõ’nda aramayla süren
tartõşmalar da bazõ milletvekilleri
arasõnda endişe yarattõ. Bir millet-
vekili, yaşanan gelişmelerin hükümet
ile asker arasõnda bir çatõşma gö-
rüntüsü yarattõğõnõ belirterek, “Top-
lumda büyük bir endişe var. Mil-
let, kime inanacağına şaşırmış du-
rumda” dedi. Aynõ milletvekili,
kozmik bilgilerin yer aldõğõ bürola-
rõn aranmasõyla ilgili olarak “Dev-
letin bağırsakları yerinden çıka-
rılıyor” nitelemesinde bulundu. Kürt
açõlõmõyla ilgili olarak birçok mil-
letvekilinin rahatsõz olduğu-
nu belirten milletvekili, istifa
eden Elazõğ Milletvekili Fey-
zi İşbaşaran’õn ardõndan
Zekai Özcan’õn açõlõmla
ilgili eleştirilerini gündeme
getirdiğine dikkat çekerek,
“Bu açıklamaların gerisi
gelebilir” dedi.
Parti içinde bir başka milletveki-
li ise Ergenekon davasõnda gelinen
süreci eleştirdi. Milletvekili, sanõk-
larõn aylardõr tutuklu olarak yargõ-
landõklarõnõ belirterek, “Bu insan
haklarına aykırı bir durum. Kaç-
ma şüphesi olmayan kişiler, içer-
de tutuluyor” diye konuştu.
AKP’li vekillerde
rahatsızlık artıyor
Abdullah Gül
zirveden vazgeçti
Silah bõrakmada ve dağdan inmede beklentiler gerçekleşmeyince
AKP hükümeti, yeniden terörle ‘etkin mücadele’yi gündeme aldõ
Baykal
aşure
dağõttõ