21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 30 ARALIK 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’a yönelik suikast iddialarõnõn ardõndan Ankara Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’nda başlatõlan inceleme- ler sürüyor. Genelkurmay, işlemin yasa gereği tek hâkim tarafõndan ya- põlmasõ nedeniyle incelemelerin bir müddet daha sürebileceğini açõkla- dõ. Milli İstihbarat Teşkilatõ’ndan (MİT) yapõlan açõklamada ise kuru- mun soruşturmayla ve basõnda gün- deme getirilen dinleme ile ilgisi ol- madõğõ bildirildi. Ankara 11. Ağõr Ceza Mahkemesi Hâkimi Kadir Kayan, önceki gün öğlen saatlerinde Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’na gelmiş ve yaklaşõk 15 saat sonra binadan ayrõlmõştõ. Önceki gün gece yarõsõndan sonra Ankara Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’ndan ayrõlan Kayan, dün öğlen saatlerin- de yeniden başkanlõğa gitti. Kayan böylece 4. kez inceleme yapmak için başkanlõğa gitmiş oldu. Kayan’õn, Ankara Seferberlik Bölge Başkan- lõğõ’ndaki ilk incelemesi 10 saat, ikinci incelemesi 27.5 saat, üçüncü incelemesi de 15 saat sür-müştü. Ka- yan’õn incelemelerinin ne zaman so- nuçlanacağõ ise henüz kestirilemiyor. Genelkurmay’dan açıklama Ankara Seferberlik Bölge Baş- kanlõğõ’ndaki incelemelerin basõna çok farklõ şekillerde yansõmasõ üzerine Genelkurmay dün yapõlan çalõşmayõ anlatan bir açõklama yap- tõ. Genelkurmay’dan yapõlan açõk- lamada, şöyle denildi: “Yürütülmekte olan bir soruş- turma kapsamında, Ankara Se- ferberlik Bölge Başkanlığı’nda 26 Aralık 2009 günü içeriği devlet sır- rı niteliğindeki belgeleri kapsayan bölümde başlatılan arama faali- yeti, 5271 sayılı Ceza Muhakeme- si Kanunu’nun 125. maddesi uya- rınca ilgili hâkim tarafından biz- zat yapılmaktadır. Tek hâkim ta- rafından yapılmakta olan bu in- celeme sürecinde, doğal olarak dinlenme ve idari işler için aralar verilmekte, bu nedenle inceleme süresi uzamaktadır. Tamamen yasal çerçeve kapsamında yürü- tülmekte olan bu incelemenin bir müddet daha devam edebileceği anlaşılmaktadır.” MİT’ten açıklama MİT de dün basõnda yer alan ha- berlerin ardõndan yazõlõ açõklama yaptõ. Açõklamada, şöyle denildi: “29.12.2009 tarihli Vatan ga- zetesi ile çeşitli internet sitele- rinde, Ankara Seferberlik Böl- ge Başkanlığı’nda arama yapıl- masını sağlayan telefon dinle- mesinin, ilgili başkanlıkta görevli birçok asker için MİT Ankara Bölge ünitemizce çıkarılan is- tihbari dinleme kararı sonucu yapıldığı yolunda gerçek dışı haberler yayımlanmıştır. Teş- kilatımızca bahse konu soruş- turmanın hiçbir evresinde yer alınmamış olup, bu itibarla her- hangi bir dinleme kararının is- tihsali söz konusu değildir.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’a sui- kast iddiasõyla 25 Aralõk günü gözaltõna alõnan 7’si subay, biri er toplam 8 asker dün adliyeye sevk edildi. Askerlerden 3’ü tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilirken 5 asker savcõlõk tarafõndan ser- best bõrakõldõ. Ankara Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’nda görevli olan 8 askeri personel, gözaltõ süresinin dolmasõnõn ardõndan dün Ankara Merkez Komutan- lõğõ’ndan Ankara Adliyesi’ne getirildi. Askeri personel nezarethane girişinden adliyeye alõndõ. Bu sõrada görevli asker- ler çevrede yoğun güvenlik önlemi aldõ. Askeri personel soruşturmayõ yürüten savcõ Mustafa Bilgili’ye ifade verdi. Savcõ Bilgili, ilk olarak Arõnç’a suikast iddiasõyla gözaltõna alõnan iki subayõn ifadesini aldõ. Albayõn ifadesi 4.5 saat sürerken, binbaşõnõnki ise 1.5 saat sür- dü. Daha sonra 5 asker ve bir erin ifade- sine geçildi. İfadeler gece 22.00 sularõn- da sona erdi. Yaklaşõk 8 saat süren sav- cõlõk sorgusunun ardõndan 5 askeri per- sonel serbest bõrakõlõrken, 3’ü tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi. 3 aske- rin Ankara 12. Ağõr Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hâkimliği’nde sorgularõ gece geç saatlere kadar devam etti. 3 asker mahkemede İlk aramanın ardından gözaltına alınan 8 askerin Adliye Sarayı’na getirilmesi, savcılık katına çıkarılması sırasında Merkez Komutanlığı’nda görevli askerler tarafından yoğun güvenlik önlemleri alındı. (AA) Adliyeye sevk edilen 5 asker serbest bırakıldı Genelkurmay: İncelemeler bir müddet daha sürebilir MİT: Askeri dinlemedik En uzun incelemeAnkara 11. Ağõr Ceza Mahkemesi Hâkimi Kadir Kayan’õn Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’ndaki incelemesinin dördüncü ayağõ dün yapõldõ. İncelemenin ne zaman sonuçlanacağõ net değil. AYKUT KÜÇÜKKAYA 10 gün önce intihar ederek yaşamõna son veren Deniz Yarbay Ali Ta- tar’õn eşi Nilü- fer Tatar, eşini intihara götüren süreci yargõya taşõ- yacağõnõ söyledi. Amirallere suikast iddiasõyla soruştur- ma yürüten savcõ Süleyman Pehlivan’õ önümüzdeki gün- lerde dava edeceğini söyle- yen Nilüfer Tatar, eşi adõna Türkiye’de hukuk mücadelesi yürüteceğini, sonuç alamazsa olayõ Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’ne (AİHM) kadar götüreceğini açõkladõ. İki gün sonra maaşının yarısı kesildi “Bu mücadelede eşimle bir- likte omuz omuza vermek is- terdim” diyen Nilüfer Tatar, eşi Yarbay Tatar hakkõndaki tu- tuklama kararõnõn hukuki de- lillere dayanmadõğõnõ; bu du- rumu yine hukuk yoluyla is- patlayacaklarõnõ söyledi. Eşinin tutuklandõktan iki gün sonra cezaevindeyken maaşõnõn ya- rõsõnõn kesildiğine dikkat çeken Nilüfer Tatar, askeri personelin ailesine de dõşarõda ceza veril- diğine dikkat çekti. Amirallere suikast girişimi iddialarõyla ilgili olarak ikinci kez tutuklama kararõ çõkarõl- dõktan sonra intihar eden De- niz Yarbay Tatar’õn ölümünün üze- rinden 10 gün geçti. Tatar ai- lesi iki gün önce pazartesi günü Anka- ra’dan İstan- bul’a döndü. Yarbay Tatar’õn eşi Nilüfer Tatar ve ağabeyi Ahmet Tatar aynõ gün as- keri savcõyla bir ara- ya geldi. Eşinin eşyalarını aldı Eşinin şahsi birkaç eşyasõ- nõ savcõdan teslim alan Nilü- fer Tatar ve Ahmet Tatar’la pazartesi gecesi Beylerbe- yi’nde bir kafede buluştuk. Bir saati aşkõn boyunca konuştuk. Daha çok ağabey Ahmet Ta- tar konuştu; Nilüfer Tatar hü- zün çöken yüzüyle dinleme- yi tercih etti. Ancak konuşma ailenin yürüteceği hukuk mü- cadelesine gelince sözü Ni- lüfer Tatar aldõ: “Önümüzdeki hafta eşimi intihara sürükleyen süreci yargıya taşıyacağım. Bu mü- cadeleyi omuz omuza eşimle birlikte vermek isterdim. Eşimle ilgili her kararın, her tutanağın altında savcı Sü- leyman Pehlivan’ın imzası var. Avukatımız çalışmala- rını sürdürüyor. Savcı hak- kında suç duyurusunda bu- lunacağız, dava açacağız. Türkiye’deki yargı aşama- sından sonuç alamazsak AİHM’ye kadar gideceğiz.” A ğabey Ahmet Tatar, karde- şi Yarbay Ali Tatar’õn “Ba- na yeterince sahip çıkma- dılar” sözünün bile yanlõş anlaşõldõ- ğõnõ açõklayarak bu sözün arkasõn- daki gerçekleri gazetemizle paylaştõ. Tatar’õn çarpõcõ açõklamasõ şöyle: “Kardeşimin yakınmalarından birisi Genelkurmay’ın, kuvvetin kendisine yeterince sahip çıkmadı- ğı, destek vermediğiy- di. Bu destek sözü, sa- hip çıkma sözü bile yanlış anlaşıldı. Zan- nediliyor ki ‘İşte as- kerler soruşturmaya alõşkõn değiller, buna tepki duyduklarõ için çõrpõnõyorlar’... Oysa öyle değil... Bu bir he- sap verememe psikolo- jisinden kaynaklanmı- yor. İstenen şudur: Bu sivil yargıç, savcı tara- fından yürütülen bir soruşturma. Diyoruz ki siz de soruşturun bunu... Çünkü bütün imkânlar elinizde var. Yetkiniz de var. Ayrıca bizim rah- metlinin özelinde olay Deniz Kuv- vetleri Komutanı’na suikast iddia- sı. Kastedenler de Deniz Kuvvetle- ri’nden ekmek yiyen subaylar. Bu tamamen sizin sorununuz. Sivil yargıya bir şekilde yansıması bir şey değiştirmez. Mutlaka bu konu- yu siz de araştırmalısınız. Sivil sav- cılarla eşgüdüm içerisinde çalış- malısınız. Sivil yargı hukuksuzluk yolunda bir zafiyete düşmüşse, bu durumu uyaracak bir noktada ol- malısınız. Ama siz bir araştırma yapmıyorsanız, bir şekilde bilgileri paylaşmıyorsanız bu insanı uyara- mazsınız. Dolayısıyla benim karde- şime sahip çıkamazsınız. Görevin olduğu halde sahip çıkamazsın. O da kendini yalnız hisse- der... Onu avukatıyla kendi başına bırakırsa- nız kendisini yalnız his- seder. Siz gerçek anlam- da askeri yargıyı bu işin içerisinde ciddi bir ak- tör olarak kullanırsanız, karşınızdaki insanlarla birlikte hukuksuzluğun önüne geçebilirsiniz. Hukuksuz bir tutukla- ma varsa eğer; sizin adamlarınız karşıdaki insanın hata yapmasını engelleyebilir. İşte des- tek budur!.. Yoksa ‘Be- nim kardeşim suçlu, git onu oradan al’ demiyo- ruz ki. Kardeşimin böyle bir talebi yok. Sahip çıkın dediğimiz zaman bu soruna sahip çıkın diyoruz. Bu davaya sahip çıkın. Bu sadece zan- lı olarak üstüne suç atılan insanla- rın davası değil. Neticede senin ka- muoyundaki prestijini de ciddi oranda etkileyen, yerine göre zede- leyen bir sorun.” DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Balbay’ın 300. Günü... Bu sabah da gazetenizin birinci sayfasının sağ alt köşesinde Mustafa Balbay’ı, evinden ve okurlarından ayıran tutukluluk durumu ile ilgili, o kısa açıklamayı okumuş olmalısınız. ‘Mustafa Balbay 300 gündür tutuklu’ Cumhuriyet’in Ankara Temsilcisi ve köşe yazarının özgürlüğünü 300 gündür kısıtlayan savcılık iddiaları, meslektaşımızı ünlü Ergenekon terör örgütünün şüphelileri arasında gösterse de, kamu vicdanı, kendisinin de ısrarla vurguladığı gibi onun gazetecilik ile ilgili çalışmaları nedeni ile mahut davanın içinde gösterildiğine inanmaktadır. Öyle olduğu için de, Mustafa’nın son sorgulamasında kimi meslektaşlarına gönderdiği sitem bana göre tam zamanında adreslerine ulaşmıştır: “Ucu gelmez soruşturmalar herkese dokunur. Meslektaşlarım Mehmet Baransu ve Şamil Tayyar’a geçmiş olsun diyorum. Gazetecilik faaliyetleri nedeniyle nasıl en ağır suçlamalarla karşı karşıya kalınabileceği bizimle ortaya çıktı.” Tutuklama, ceza yasamıza göre, şüphelinin kaçmasını, o arada hakkındaki delil ve kanıtları ortadan kaldırma ya da karartmasını önlemek amacı ile yargıcın kullanması için verilmiş bir önlem, yasal deyimi ile tedbirdir. İşte öyle bir tedbir nedeni ile 300 gündür demir parmaklıkların arkasında yaşam savaşı veren Balbay, “Gündem”i tıpkı Ankara Bürosu’ndaki çalışma odasındaymışçasına adım adım izlediğini gösteriyor. Hapisteler ama.. 18 Aralık’ta 736’ncı ölüm yıldönümünü törenlerle andığımız Mevlana’nın “Hapisteler Ama..” şiirinden okumuş olduğu “Diken içindeler, ama gül gibiler/ Hapisteler, ama şarap gibiler/ Gece içindeler, ama sabah gibiler” dizeleri ile kimlere, hangi mesajı veriyor?Star yazarı Şamil Tayyar ile Taraf yazarı Mehmet Baransu gazetecilik faaliyetleri nedeni ile bir süredir yargılanıyorlardı. Tayyar’a verilen hapis cezası ve Baransu’nun serbest bırakılma kararı nedeni ile arkadaşlarımıza elbette yakınlarından, meslektaşlarından geçmiş olsun mesajları gelmiştir. Mesleğin, o yollarından geçmiş en eski bireylerinden birisi olarak, Balbay’ın Silivri Mahkemesi’nin tutanaklarına geçen sözlerini ötekilerden ayırarak sıra üstü görmelerini ve asla unutmamalarını dilerim. Şamil ve Baransu da, çalıştıkları kurumlarda sorumluluk üstlenmiş olanlar da, bizim Ceza Yasamızın, özellikle Terörle Mücadele Yasası’nın, basın özgürlüğünü nasıl kısıtlamış olduğunun, sanırım ilk canlı örneğini kendileri ile ilgili bu dava ve soruşturmayı görerek değerlendirmişlerdir.Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi’nin dün yaptığı açıklamada Ceza Yasası’nın kabulü aşamasında iletişim özgürlüğünü tehdit eden maddelerin çıkmasını önlemek için Basın Konseyi ve Gazeteciler Cemiyeti’nin gösterdiği çabaya ilgi göstermeye tenezzül etmeyen meslektaşlarımıza yönelttiği sitem yerindedir. Oktay’ın da söylediği gibi, o meslektaşlar mızrağın ucu kendilerine dokununca en hızlı özgürlük savunucusu olarak ortaya çıktılar.Özgürlüğün, her zaman ve herkes için lazım olduğunu ne onlar, ne de bugün, iktidarda olmanın kudreti ile kendilerini mitolojide dünyayı kaldıracak güce sahip olduğu anlatılan Atlas gibi görenler unutmasınlar. Faks: 0 216 302 82 08 [email protected] ‘Yakınmasını bile yanlış anladılar’ ‘Türkiye’dehukukuarayacağõm,bulamazsamAİHM’yegideceğim’diyenYarbayAliTatar’õneşikonuştu: ‘Cezaevindeyken maaşõnõ kestiler’ Nilüfer Tatar’a, “Eşiniz, hak- kõndaki soruşturmayla ilgili aske- riyede de herhangi bir inceleme yapõlõp yapõlmadõğõ konusunu si- zinle paylaştõ mõ” diye soruyo- rum. Nilüfer Tatar bu soruyu, “Hayõr, hiç konuşmadõ. Böyle bir inceleme varsa ne eşim ne de aile- miz biliyordu” diye yanõtladõ. Nilüfer Tatar, en büyük acıyı kendisiyle çocuğu Gök- çen’in yaşadığını belirterek, “Gökçen bugün (önceki gün) okula başladı. Gökçen babası- nın ölümünün tam ayırdında değil. Onun boşluğu- nu daha his- setmedi. İçinde o boş- luğu hisse- dince daha büyük yı- kım olacak. Önümüzdeki günler bizim için daha zor geçecek. Hem kızım hem ben psikolojik des- tek alacağız...” diye konuştu. Ağabey Ahmet Tatar, “Sivil yargõ bu dava için özel bir görev- lendirme yapmõş; başka davalarla ilgilenerek konsantrasyonunu da- ğõtmõyor. Belli bir konuya kon- santre olmuş, konuyu inceliyor. Peki sizin niye böyle bir konum- lanmanõz yok? Ya da varsa niye kamuoyuna yansõmõyor? Kamuo- yuna yansõmasõnõn ne gibi sakõn- casõ var?.. İki taraflõ bu işin araştõ- rõlmasõ bizi memnun eder. Ta- mam, sivil savcõlar araştõrsõn; ku- rumun da kendi içerisinde bunu takip etmesi gerekir” diyor. Nilüfer Tatar. Ahmet Tatar. Yarbay Ali Tatar, kızı Gökçen’le. ‘Askerinkanadını kırmaçabası’ Haber Merkezi - İngiliz Daily Telegraph ga- zetesi, Seferberlik Tetkik Kurulu’nda ya- põlan aramalarõn “ordunun yatak odasına baskın” şeklinde değerlendirildiğini belirtti ve “Bu hareket, hükümetin ordunun ka- natlarını kırma çabalarında bir dönüm noktası olabilir” diye yazdõ. Türkiye’de ordunun kendisini “laik siste- min bekçisi” olarak gördüğünü ve 1960’tan bu yana 4 hükümet devirdiğini yazan gazete, “Ordunun siyasete müdahalesini engelle- mek, Türkiye’nin demokratik standartla- rını yükseltmesini talep eden Avrupa Bir- liği’ne üyelik açısından da kilit önem taşı- yor. Ancak hükümete karşı çıkan laik mu- halifler, AKP’nin bu girişimlerine oldukça kuşkuyla bakıyor” ifadesini kullandõ. ‘Neden arandığı belli değil’ Daily Telegraph, “Silahlı kuvvetlerde yapı- lan aramanın nedeni hâlâ tam olarak belli değil fakat ordunun yatak odasına baskın olarak değerlendirilen bu aramalar, hükü- metin ordunun kanatlarını kırma çabala- rında bir dönüm noktası olabilir” diye yaz- dõ. Gazetede yer alan değerlendirmede, “Baş- bakan Tayyip Erdoğan, polisin Ankara’da- ki Seferberlik Tetkik Kurulu’nda yaptığı aramanın ilk gününde, 8 askerin gözaltına alındığı sırada, İslami kökleri bulunan hü- kümetle silahlı kuvvetler arasında bir geri- lim olduğu iddialarını reddetti. Tutuklama- lar, aralarında emekli generallerin de bu- lunduğu onlarca şüphelinin ‘hükümeti devi- rip siyasi kaos çıkarmaya çalışmakla suçla- nan laik bir örgütün üyesi olmaktan yargı- landığı bir döneme denk geldi” denildi. DAILY TELEGRAPH’IN YORUMU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle