25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 24 EKİM 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 TRT, Sõvas’ta 09.00’da başlayacak programa, inat uğruna 10.44’te muhabir gönderdi TRT’de sendikalõlara baskõ FIRAT KOZOK ANKARA - AKP iktidarõnõn en faz- la kadrolaştõğõ kurumlardan biri hali- ne gelen TRT’de sendika üyelerine ak- la gelmeyecek yöntemlerle baskõ ya- põlmaya başlandõ. Sendikasõnõn yöne- tim kurulu toplantõsõna katõlmak için kurumdan izin isteyen Osman Köse, Çevre ve Orman Bakanõ Veysel Eroğ- lu’nun Sõvas’taki programlarõnõ izle- mekle görevlendirildi. Köse, uçakla kente ulaştõğõnda ba- kanõn programõnõn 1.5 saat önce baş- layõp sona erdiğini, hatta bakanõn İs- tanbul’a dönmeye hazõrlandõğõnõ öğ- rendi. TRT yönetiminin bu inadõ, ku- ruma 642 TL masrafa neden oldu. Haber-Sen Genel Merkezi Merkez Yönetim Kurulu üyesi Köse, 9 Ekim’de yapõlacak Merkez Yönetim Kurulu toplantõsõna katõlabilmek için 7 Ekim’de Haber ve Spor Yayõnlarõ Dairesi Başkanlõğõ Yurt Haberleri Müdürlüğü’ne yazõ yazdõ. Köse yazõsõnda ilgili mevzuat gere- ğince izinli sayõlmasõnõ istedi. Ancak Haber ve Spor Yayõnlarõ Dairesi Baş- kanlõğõ, 8 Ekim’de izin talebinin uy- gun görülmediğini sendikanõn genel merkezine bildirdi. Söz konusu yazõ akşam saat 17.21’de sendika genel merkezine faks ile gönderildi. ‘Toplantıyı bırak, Veysel Eroğlu’nu izle’ Yazõda Köse’nin Çevre ve Orman Bakanõ Veysel Eroğlu’nun Sõvas’taki etkinlik ve temaslarõnõ izlemek ve haber geçmek üzere görevli olmasõ ne- deniyle izin talebinin uygun görül- mediği belirtildi. Yazõnõn ardõndan Köse’yi telefonla arayan Yurt Ha- berleri Müdürü Fethullah Kırşan, Sõvas’a 9 Ekim 2009 tarihinde sabah saat 06.00’da uçakla gideceğini, yol emrinin buna göre yazõldõğõnõ bildir- di. Köse, Yurt Haberleri Müdürlü- ğü’nde kendisinden başka bu göreve gidebilecek 8 kişinin daha bulundu- ğuna dikkat çekerek Başbakanlõk Ge- nelgesi uyarõnca izin talebinin kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Fethullah Kõrşan ise idarenin takdirini bu şekil- de kullandõğõnõ belirterek izin talebi- nin kabul edilmeyeceğini söyledi. Kõrşan’õn õsrarõ üzerine Osman Kö- se, göreve gideceğini, ancak idarenin bu işlemi ile ilgili olarak yargõya baş- vuracağõnõ bildirdi. Haber ve Spor Yayõnlarõ Dairesi Başkanlõğõ da Bakan Eroğlu’nun Sõ- vas’taki etkinlik ve temaslarõnõ izlemek ve haber geçmek üzere muhabir Os- man Köse ile birlikte başkameraman İsmail Tunca’yõ görevlendirdi. Veysel Eroğlu’nun Sõvas’taki prog- ramõ saat 09.00’da başladõ ve saat 10.30’da sona erdi. Aynõ sabah Türk Hava Yollarõ’na ait İstanbul aktarma- lõ uçakla sabah 06.00’da Ankara’dan hareket eden Köse ve Tunca, saat 10.44’te Sõvas’a ulaştõ. Bu sõrada programõnõ tamamlayan Eroğlu, İs- tanbul’a dönmek için hazõrlõk yapõ- yordu. Eroğlu’nun programõna ilişkin haberleri TRT’nin Sõvas’taki personeli Seyit Ahmet Eksik geçti. Bakanlarõn Anadolu’daki program- larõnõ yerel muhabirler aracõlõğõyla iz- leyen, Sõvas kongresinin yõldönü- münde bile Sõvas’a muhabir gönder- meyen TRT’nin bu tavrõ “sendikalı üyelere baskı” olarak yorumlandõ. Kurumun bu görevlendirmesi, uçak ve yol masraflarõyla birlikte toplam 642 TL’ye mal oldu. ‘Parayı Yayın Dairesi Başkanı ödesin’ Haber ve Spor Yayõnlarõ Dairesi Başkanlõğõ yöneticilerinin Osman Kö- se’nin sendikal faaliyetini engellemek için yetkilerini kötüye kullanarak kamu zararõna yol açtõklarõnõ düşünen Haber- Sen ise gelişmeler üzerine yapõlan har- camalarõn Yurt Haberleri Müdürü ile Haber ve Spor Yayõnlarõ Dairesi Baş- kanõ Ahmet Çavuşoğlu tarafõndan karşõlanmasõ için TRT’ye başvurdu. Söz konusu işlemin iptali için de ida- re mahkemesinde dava açõldõ. Cumhurbaşkanlõğõ, 29 Ekim için TBMM Başkanvekili CHP’li Güldal Mumcu’ya eşli davetiye gönderdi Mumcu’ya davetiye ayıbı FIRAT KOZOK ANKARA - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramõ nedeniyle Çankaya Köşkü’nde vereceği resepsiyon için katledilen ga- zetemiz yazarõ Uğur Mumcu’nun eşi, TBMM Başkanvekili CHP’li Güldal Mumcu’ya eşli da- vetiye gönderildi. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, 29 Ekim nedeniyle geçtiğimiz yõl olduğu gibi bu yõl da iki ayrõ resepsiyon verecek. Resepsiyonlarõn ilki saat 14.00’te gerçekleştirilecek. Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün katõlmayacağõ bu resepsiyon için çok sayõda kişiye “eşsiz” davetiye gönderildi. Davetiyenin eşsiz yapõlmasõ nedeniyle resepsiyona katõlan “türbanlı” da- vetli sayõsõnõn sõnõrlõ olmasõ bekleniyor. Köşk’teki ikinci resepsiyon için ise Gül ve eşinin imza- sõyla ayrõ bir daveti- ye basõldõ. Akşam saat 19.30’da başlayacak resepsiyo- nun “eşli” olduğu davetiyeye yazõldõ. Ancak davet işlemlerinin “özensizce” yapõldõğõ ortaya çõktõ. 1993 yõlõnda bombalõ saldõrõyla katletilen gazete- miz yazarõ Uğur Mumcu’nun eşi, TBMM Baş- kanvekili CHP’li Güldal Mumcu’ya öğlen ger- çekleşecek resepsiyon için tüm davetlilere uygu- landõğõ gibi “eşsiz”; akşamki resepsiyon için ise “eşli” davetiye gönderildi. Köşk’ün Güldal Mum- cu’nun eşi Uğur Mumcu’nun 16 yõl önce öldürül- düğünü unutmasõ “resepsiyon ayıbı” olarak yo- rumlandõ. Öte yandan davetiyelerde resepsiyon için hangi kõyafetlerin giyilmesi gerektiği notu da yer aldõ. Saat 14.00’teki resepsiyon için davetli- lerden “koyu renk elbise, günlük üniforma ve milli kıyafet” giymeleri istenirken, 19.30’daki re- sepsiyonda da “smokin, koyu renk elbise ve uzun etek” giyileceği belirtildi. Köşk’te düzenlenecek 29 Ekim resepsiyonlarõ için davetlilerden ‘smokin, koyu renk elbise, uzun etek, günlük üniforma ve milli kõyafet’ giymeleri istendi. MELTEM YILMAZ Avrupa Birliği (AB) Komisyo- nu’nun Türkiye’yle ilgili bu yõlki ilerleme raporunda en sert eleştiri- ler toplumsal cinsiyet eşitsizliği alanõndaydõ. Raporda, siyasette ka- dõn temsilinde sõnõfta kalõndõğõ, ka- dõnlarõn kayõt dõşõ sektörlerde ça- lõştõğõ, şiddet gören kadõnlar için sõ- ğõnak ve kapasitenin bulunmadõğõ, eşcinsellerin örgütlenme özgürlüğü ile can güvenliğinin olmadõğõna yer verildi. Raporda kadõnõn siya- sette temsili ve iş gücüne katõlõ- mõnda ilerleme sağlanamadõğõna vurgu yapõlõrken aile içi şiddet, na- mus cinayetleri ile erken evlilikle- rin ciddi sorunlar olduğunun altõ çi- zildi, kadõnlara yönelik sõğõnaklarõn acilen çoğaltõlmasõ istendi. Raporda, sözleşmeli kadõn per- sonele 16 hafta ücretli izin veril- mesini sağlayan yasal düzenleme- nin bu yõl da devam ettiğine yer ve- rilirken Başbakanlõk Kadõnõn Sta- tüsü ve Genel Müdürlüğü’nün Ada- let Bakanlõğõ’yla yargõ çalõşanlarõ- nõ eğitmek için imzaladõğõ protokol, bu alandaki gelişmeler arasõnda gösterildi. Raporda, Türkiye’nin kadõn hak- larõ konusunda kâğõt üzerinde re- formlara imza attõğõ, ancak bunun hayata yansõmadõğõ belirtilirken “Siyasi partilerin, kadın temsi- linde sınıfta kaldığına” dikkat çe- kilerek şu ifadelere yer verildi: “Kadınların siyasette temsili hem ulusal hem de yerelde çok düşük. 2009 yerel seçimlerinde de bu sonuç değişmedi. Sadece iki kadın belediye başkanı var. Sonuç olarak Siyasi Partiler Yasası ve partilerin tüzüklerinde Türkiye- li kadınların siyasette yeterince temsil edilmelerini sağlayacak uygulamalara dair hiçbir tedbir yok.” Toplumsal cinsiyet eşitliği organı kurulmadı Kadõn sivil toplum kuruluşlarõnõn, Avrupa Kadõn Lobisi’nin Avrupa Parlamentosu seçimleri için yaptõ- ğõ gibi yüzde 50 cinsiyet kotasõ ta- lep eden kampanyalarõndan bahse- dilen raporda, “Ancak cinsiyet eşitliği hâlâ büyük bir sorun ve müktesebatın gerektirdiği şekil- de bir toplumsal cinsiyet eşitliği organı hâlâ kurulmuş değil” gö- rüşüne yer verildi. Kadõnlarõn işgücüne katõlõmõnõn çok düşük olmakla birlikte kayõt dõ- şõ sektörlerde çalõştõklarõ ve erkek- lerden daha az kazandõklarõ belir- tildi. Türkiye’nin AB üye ülkeleri ile OECD ülkeleri içinde kadõnlarõn eğitime erişim oranõnõn en düşük ül- ke olduğunun söylendiği raporda “Aile içi şiddet”, “namus cina- yetleri” ve erken yaşta zorla evli- liklerin, Türkiye’de yaşanmakta olan çok ciddi sorunlar olarak ha- len devam ettiğine dikkat çekildi. İstanbul Haber Servisi - Sanatçõ Bülent Ersoy ve Hülya Avşar hak- kõnda açtõğõ soruşturmalarla kamuo- yunun tanõdõğõ eski Bakõrköy Basõn Savcõsõ Ali Çakır, yargõnõn tarikatla- rõn eline geçtiğini belirterek “Tari- katların yargı üzerinde çok ağır baskıları ve nüfuzları var” dedi. Düşünce özgürlüğünden yana oldu- ğunu söyleyen Çakõr, takdir haklarõnõ düşünce özgürlüğünden yana kullan- dõklarõ kararlarda ise çoğu kez Adalet Bakanlõğõ’nõn idari baskõsõyla da kar- şõlaştõklarõnõ söyledi. Eski Bakõrköy Basõn Savcõsõ Ali Çakõr, kendisine açtõğõ davalarla ilgili kaleme aldõğõ yazõlarõ üzerine “düel- loya” davet ettiği Star Gazetesi Anka- ra Temsilcisi Şamil Tayyar’la, önce- ki gece 32. Gün programõnda buluştu. Tayyar, programda Çakõr’õn Ergene- kon soruşturmasõ sanõklarõnõ kolladõ- ğõnõ iddia etti. Program sunucularõndan Rıdvan Akar’õn, “Tarikatların yargı üze- rinde etkisinin ya da baskısının ol- duğunu düşünüyor musunuz?” so- rusu ise yargõnõn durumunu gözler önüne serdi. Çakõr, Akar’õn sorusuna “Evet. Tarikatların yargı üzerinde çok ağır baskıları ve nüfuzları var. Yargıyı bölmek üzereler. Yargı ger- çekten şu anda çok tehlikeli bir sü- reç içerisinde. Yargının üzerinde çok büyük baskı var” cevabõnõ verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Rahşan Ecevit, “DSP’den ayrılanla- rın, Bülent Ecevit’in düşüncelerini yeniden hayata geçirmek için kuru- lacak Demokratik Sol Halk Partisi (DSHP) adı altında bir araya geldi- ğini” açõkladõ. Ecevit, yaptõğõ yazõlõ açõklamada, “DSP’nin son yıllarda kurucusu Bülent Ecevit’in çizgisin- den uzaklaşmaya başladığını, onun düşünce, inanç ve ilkelerinin DSP’nin eylemlerine yansımaz oldu- ğunu” kaydetti. Ecevit, “ Son kurul- tayda, DSP’nin felsefesi ile yakından uzaktan ilgisi bulunmayan bir genel başkan seçildi. DSP, demokratik sol- culuğunu tamamen yitirdi. İşte bu nedenlerle DSP’den ayrılanlar, Bü- lent Ecevit’in düşüncelerini ilk fır- satta yeniden hayata geçirmek üzere AKP’yi iktidardan uzaklaştırmak ve Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışır bir iktidarın oluşmasına katkıda bu- lunmak için yeni kurulacak olan De- mokratik Sol Halk Partisi adı altın- da bir araya gelerek çalışmalarına başlamıştır” dedi. ABTürkiyeİlerlemeRaporu’ndabuyõlenserteleştirilertoplumsalcinsiyeteşitsizliğialanõndaoldu Kadõnhaklarõkâğõtüzerindekaldõ EŞCİNSELLERİN CAN GÜVENLİĞİ YOK AB Komisyonu 11. Türkiye İlerleme Raporu’nda ayrıca Türki- ye’deki eşcinsellerin cinsiyet kimlikleri nedeniyle ayrımcılığa uğradığı, şiddet gördüğü ve işten atıldığına dikkat çekildi. Ra- porun İnsan Hakları başlığı altında yer alan bölümünde Lamb- daistanbul Derneği hakkında verilen kapatma kararı, Kabahat- ler Kanunu kapsamında travesti ile transeksüellere kesilen para cezalarına değinildi. Homofobi ve transfobinin fiziksel ve cinsel şiddete yol açtığının altının çizildiği raporda, bu nedenle birçok travesti ve transseksüelin öldürülmesinin vahim olduğu vurgu- landı. Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Gülse- ren Onanç, Türkiye’de kadın istihdamının yüzde 24 ile AB standartlarının gerisinde kaldığının, “Kadının Gelişmişlik En- deksi” sıralamasında ise sondan sekizinci sırada olduğunu anımsatarak kadın haklarının kâğıt üzerinde kalmaması gerek- tiğinin altını çizdi. Onanç, “Kadın hakları iyileştirilmeden Tür- kiye’nin AB üyesi olması mümkün değil” diye konuştu. Tarikatların yargı üzerinde ağır baskısı var Demokratik Sol Halk Partisi kuruluyor Kardiyoloji buluşması Ulus’ta Galileo Geceleri Türk Kardiyoloji Derneği’nce (TKD), Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen 25. Ulusal Kardiyoloji Kongresi’nin res- mi açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, sağlığın önemine dikkat çekilmesinin yalnızca devletin değil her- kesin görevi olması gerektiğini söyledi. Konuşmaların ardından TKD’nin kuru- cu üyelerinden hayatta olanlar ve TKD Yeterlilik Kurulu’nun ilk başkanı Dr. Faruk Erzengin plaketini; Dr. Murat Se- zer “Prof. Dr. Muzaffer Esat Güçhan Genç Araştırmacı Teşvik Birincilik”, Dr. Sabahattin Gündüz de “Prof. Dr. Remzi Özcan Genç Araştırmacı Teşvik İkinci- lik” ödülünü Gül’ün elinden aldı. Kon- greye Türkiye’den ve yurtdışından çok sayıda kardiyoloji uzmanı katılıyor. (Fotoğraf: SİBEL BAHÇETEPE) Beşiktaş Belediyesi ve İstanbul Kültür Üni- versitesi’nce “Dünya Astronomi Yılı” etkinlik- leri kapsamında gerçekleştirilen “Galileo Gece- leri”, Ulus’taki Prof. Dr. Aykut Barka Deprem Parkı’nda başladı. Dünyadaki birçok kentle eş- zamanlı gerçekleştirilen etkinlikler, bu gece ya- rısına kadar ücretsiz olarak izlenebilecek. Et- kinlikler kapsamında amatör teleskop yapımı, toplu yıldız sayımı, profesyonel gökbilimcilerin çeşitli sunuları ve gökyüzü bilimini anlatan çe- şitli uzay oyunları düzenlenecek. Park alanına yerleştirilen 50 teleskopla pek çok gökcismi gözlemlenebilecek. Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, Galileo Geceleri’nin çağdaş ve bili- me dayalı bir dünyaya ışık tutacağını belirte- rek, “Amacımız, Atatürk gençlerine bilim ışı- ğında bir şeyler öğretebilmek” diye konuştu. ALBAY ÖZ YARGILANIYOR RAHŞAN ECEVİT Mahkeme bitti arbede çõktõ NEDİM ŞENER’İN KİTABI Yõlmazer’in müşteki olma isteği reddedildi İstanbul Haber Servisi - Gazeteci Ne- dim Şener’in, “Hrant Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları” adlõ kitabõ nedeniy- le yargõlandõğõ davada, mahkeme söz ko- nusu kitabõn Dink cinayeti davasõnõn gö- rüldüğü İstanbul 14. Ağõr Ceza Mahkeme- si’ne gönderilmesine karar verdi. Kitaptaki bilgi ve belgelerin cinayet dosyasõnda “resmi olarak istenip istenmediği” bilgi- sinin de incelenmesine hükmeden mahke- me duruşmayõ erteledi. İsanbul 11. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde- ki duruşmaya sanõk Şener ile avukatlarõ katõldõ. İstihbarattan sorumlu İstanbul Em- niyet Müdür Yardõmcõsõ Ali Fuat Yılma- zer, “müşteki” olarak yer aldõğõ duruşma- da, sanõk Şener’in Ankara’da görev yaptõ- ğõ döneme ait çalõşmalarõyla ilgili gizli bilgileri kitabõnda yayõmlamasõ nedeniyle şikayetçi olduğunu ve davaya katõlmak is- tediğini söyledi. Kendisiyle ilgili kitapta yer alan iddialarõ reddeden Yõlmazer, ko- numu itibarõyla kimliğinin gizli kalmasõ gerektiğini, isminin kitapta yer almasõyla hedef gösterildiğini savundu. Müştekiler- den görevden alõnan Emniyet Genel Mü- dürlüğü İstihbarat Daire Başkanõ Rama- zan Akyürek’in avukatõ Nurullah Al- bayrak da müvekkilinin hedef gösterildi- ğini söyleyerek, Akyürek’in “katılan” olarak davaya kabul edilmesini istedi. Mahkeme ise müşteki avukatlarõnõn dava- ya katõlma taleplerini reddetti. TRABZON (AA) - Agos Gazetesi Ge- nel Yayõn Yönetmeni Hrant Dink’in öl- dürülmesinde “görevi ihmal”le suçlanan Albay Ali Öz’ün de aralarõnda bulunduğu 8 sanõğõn yargõlandõğõ davada, avukatlar arasõnda arbede yaşandõ. Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Mahkeme Başkanõ, jandar- ma istihbarat elemanlarõnõn isimlerinin açõklanmasõnõn kamu güvenliğini zedeleye- ceği ve istihbarat elemanlarõnõn hayatõnõ tehlikeye atabileceği gerekçesiyle, duruş- manõn kapalõ yapõlmasõna karar verdi. Du- ruşmanõn ardõndan çõkõşta, Dink ailesi avu- katlarõndan Fahri Belen’in basõn mensup- larõna bilgi verdiği sõrada, yanlarõndan ge- çen Öz’ün avukatõ Ali Sürmen, “Niye şov yapıyorsunuz? Şov yapmayın” diye ses- lendi. Sürmen’e “Eğer bir yanlışımız var- sa beni uyarın. Böyle laf atmayın” şek- linde cevap veren Belen, daha sonra aynõ kattaki Sürmen’in avukat odasõna girdi. Burada tartõşmanõn büyümesi üzerine, Dink ailesi avukatlarõndan Hakan Bakırcı- oğlu’nun “Siz bu işleri iyi bilirsiniz” sö- züne sinirlenen Sürmen, Bakõrcõoğlu’nun üzerine yürüdü. Dink ailesinin avukatlarõn- dan İsmail Cem Halavut da Sürmen’in üzerine yürüdü. Yaşanan arbede, adliye gö- revlilerinin araya girmesi ile sona erdi. EMEKLİ SAVCI ÇAKIR:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle