Katalog

CMYB C M Y B 6 EYLÜL 2008 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 19 LEYLA TAVŞANOĞLU Uzun yõllardõr AKP’li belediyelerde usul- süzlük, yolsuzluk haberleri sõk sõk gündeme ge- liyor. Her yerden pis kokular ortalõğa saçõlõyor. Hele de AKP Genel Başkan Yardõmcõsõ ve Mil- letvekili Şaban Dişli’nin iş takipçiliğinden 1 mil- yon dolar aldõğõnõn ortaya çõkmasõ bütün bu ya- yõlan haberler ve söylentilere tüy dikti. Peki, bu belediye yönetimleri AKP’de de, belediye meclislerinin başka partilerden olan üyeleri ne yapõyor? Onlar nasõl muhalefet ediyor ya da ede- biliyorlar mõ? Sarõyer ve İstanbul Büyükşehir Be- lediye Meclisi üyesi CHP’li Engin Erkin’le ko- nuşuyoruz. Şehir plancõsõ mimar olan Engin Ha- nõm dobra dobra konuşan ender belediye mec- lisi üyelerinden. Öyle şeyler anlatõyor ki insa- nõn aklõ duruyor. Üstelik de İstanbul Büyükşe- hir Belediye Başkanõ Kadir Topbaş’õ “doğru konuşmamak”, işleri hep oldubittiye getirme- ye çalõşmakla eleştiriyor. İmar planlarõnõn ay- rõntõlarõnõ belediye meclisi üyelerinden kaçõrmaya çalõşmakla suçluyor. “İstanbul Büyükşehir Be- lediyesi hiçbir partinin uzmanlık alanından yararlanmak istemiyor. Bu, AKP’nin düşünce yapısı” diyor. - Siz, belki bir faydam olur diye belediye mec- lisi üyeliğine adaylığınızı koyma kararı aldı- ğınızı söylediniz. İstanbul Büyükşehir Beledi- yesi (İBB) sizin bu uzmanlık alanınızdan ya- rarlanmak istiyor mu peki? E.E. - İBB hiçbir partinin uzmanlõk alanõndan yararlanmak istemiyor. Çünkü onlarõn kendi oluşturduklarõ görüşler değiştirilemiyor. Alõnan kararlarõn kimi kanunlara aykõrõ olacağõ, kara- rõn düşünülmeden verildiği uyarõlarõ yapsanõz da hiç işe yaramõyor. Üstelik bu uyarõlarõn ne ka- dar haklõ olduğu da sonradan meydana çõkõyor. AKP grubunun düşünce yapõsõ ve eğilimlerini ne yazõk ki değiştiremiyorsunuz. O kadar ki İs- tanbul için çok yararlõ olacağõnõ düşündüğünüz konularda da sadece yargõya gitmek durumun- da kalõyorsunuz. ‘AKP PROPAGANDASI YAPIYORLAR’ - İBB’nin rakamla konuşma gibi bir mera- kı var. Özellikle üstgeçitlerin üzerinde kocaman tabelalar görüyoruz. Şu kadar köprülü kavşak açtık, şu kadar okul yaptık, şu kadar insana sağlık hizmeti veriyoruz, gibi. Bu verilen ra- kamlar doğru mu? E.E. - Şüpheleriniz çok yerinde. Benim çok iyi bildiğim bir konu vardõ. O da yapõlmakta olan konut sayõsõydõ. Bir de baktõm bir gün “Konut sayısını 45 bine çıkardık” yazõlõ tabelalar asõlmõş. Nasõl olur? İki yõl önce 19 bindeydiler. Herhalde TOKİ’nin yaptõklarõyla KİPTAŞ’õn yaptõklarõnõ birlikte hesap ediyor. O zaman da belediye faaliyetlerini yansõtmak değil AKP propagandasõ oluyor. Oysa siyasi par- ti propagandalarõ yalnõzca seçim kampanyala- rõ dönemlerinde yapõlabilir. “Kendi partisinin belediyesidir. Olabilir” diyorlar. Evet, ama onu seçim kampanyasõnda yapmalõdõr, şimdi değil. Halka kendilerini benimsetmek için ellerinde- ki imkânlarõ da maksimum oranda kullanõyor- lar. Tanõtõm masraflarõ bayağõ önemli miktar- larda. Beyaz Gezi adõ altõnda vapur seferleri ya- põyorlar. - Halka bedava mı? E.E. - Tabii. Bu arada da halka belediyenin faaliyetlerini tanõtõyorlarmõş. Kõrk gezi yapmõşlar. Gelecek yõl bunu 50’ye çõkaracaklarmõş. Beyaz Karanfil adõ altõnda hasta ziyaretleri yapõyorlar. Bazen aşõrõ durumlar da oluyor. Örneğin her ay İBB’nin faaliyetlerinin yayõmlandõğõ bir bülten var. Bunlarõ her yõl ciltletiyorlar. Ayrõca üç yõl- lõğõ bir ciltte birleştirip tekrar dağõtõyorlar. Bu- nun ne gereği var. Belki de gereği var. Bu iş böy- le oluyor. Halkõn parasõ birilerine aktarõlõyor. Bu tür aktarõmlar da çok önemli yer tutuyor. Da- ha net anlatayõm. Açõlõş davetiyeleri geliyor. Ar- dõndan faks çekiliyor. İki kez de cep telefonu- na SMS gönderiliyor. Durmadan bu işle uğra- şan ihale edilmiş şirketler var. - Bir tarafta halka bedava kömür, pirinç, tor- ba torba makarna, altın, alışveriş çekleri da- ğıtılırken öbür yanda Kadıköy Belediye Baş- kanı Selami Öztürk Kadıköylülere bedava sağ- lık hizmeti götürdü diye İçişleri Bakanlığı ta- rafından mahkemeye veriliyor. Bu nasıl iş? Halka bedava hizmet götürmek AKP’li bele- diyelerin tekelinde mi? E.E. - O muhalefet belediye başkanõ. Üstelik de bölgesinde güçlü. Tabii ki faaliyetini engel- lemek isteyecekler. Sarõyer Belediyesi otobüs- le Ankara’ya, Çanakkale’ye, Edirne’ye ve İs- tanbul’un çeşitli semtlerine günde 10 otobüs kal- dõrdõ. Bunu 40 gün sürdürecekti. Bu işi ku- manyasõ ve rehberi dahil bedava yaptõ. Herhalde İçişleri Bakanõ Beşir Atalay Sarõyer Belediye- si’nin bu faaliyetinden çok memnundur. Bakõn, Selami Öztürk Kadõköy’de çok önemli işler ya- põyor. Beşiktaş, Bakõrköy belediyeleri de öyle. Tabii ki engellenmek istenecekler. ‘BİR TEK DİŞLİ OLAMAZ’ - İsterseniz biraz İstanbul ve çevresindeki ara- zi talanı ve rant paylaşımından söz edelim. Bu bağlamda iş takipçiliği yaptığı ortaya çıkan AKP Genel Başkan Yardımcısı, MKYK üyesi ve Sakarya milletvekili Şaban Dişli, yaptığı iş- lere karşılık 1 milyon dolar rüşvet aldığı bel- gelenince 20 gün sonra partideki görevlerin- den istifa etmek zorunda kaldı. Sizce bu tek bir olay mı yoksa çok daha fazlası var mı? E.E. - Bu tür tek bir olay olamaz. Çok merak ettim. 2006’nõn son üç ayõyla 2007’nin ilk ayõndaki İmar Komisyonu raporlarõnõ tek tek okudum. Bir istatistik çõkardõm. Buna göre İBB Planlama Müdürlüğü raporuyla gelen ko- nularda müdürlüğün görüşüne paralel kararlar sadece yüzde 48 oranõnda. Yüzde 52 oranõndaki kararlar Planlama Müdürlüğü raporlarõnõn tam tersi. Bu, planlama ve şehircilik ilkelerine ay- kõrõdõr. Emsal teşkil edecek, yoğunluk arttõra- caktõr, kõyõ kanununa, koruma esaslarõna aykõ- rõdõr, gerekçeleri ileri sürüldüğü halde bunun ta- mamõyla tersi yapõldõ. Yeşil alan konut alanõ ol- du. Ormanlar yok edildi. Bunlarõn oranõ yüzde 52, ki çok fazla. - Yani bu tam anlamıyla İstanbul’un talan edilmesi mi? E.E. - Talan da, şehri altüst etmek de diye- bilirsiniz. Çünkü aldõğõnõz o kararlar sonucun- da fiziksel ortamda binalar ortaya çõkõyor. Bu da sorunlar yaratõyor. O arada bizim zorlamamõz- la Metropoliten Planlama Bürosu kuruldu. Ben, o toplantõda planlamayla ilgili sekiz birimin bir- leştirilmesi ve burada çalõşacak uzmanlarõn yurtdõşõna bilgi ve görgülerini arttõrmalarõ için gönderilmelerini önerince, hiç unutmuyorum İBB Başkanõ Kadir Topbaş omzunu silkeledi, “Eskiden İstanbul’un planı vardı da ne işe ya- radı? Gerekirse ihale ederim” dedi. Metropoliten planlamanõn ihaleyle yapõlma- sõna imkân yoktur. Sonunda yanlõş olarak iha- le etti. Meslek odalarõ dava açtõlar. İBB dava- yõ idari şekilden kaybetti. İhaleyi kendi şirketi- ne, sosyal bilgi anketi adõ altõnda vermişti. Ama altõndan plan çõktõ. Şimdi planlarõ kendi birim- leri yapõyor. İBB Başkanõ, Spor AŞ’ye amatör sporcu ye- tiştirmek amacõyla 400 bin YTL’lik bir harca- ma için Meclis’ten yetki istiyor. Bunun ardõn- dan amatör sporculara yardõm için 60 bin YTL talep ediyor. Biz de, “Bu para varken neden bir de böyle bir harcama” diye soruyoruz. As- lõnda sormak da abes. Çünkü herkes bu paranõn transferlere harcanacağõnõ biliyor. Bir yõl sonra faaliyet raporu yayõmlanõyor. Ba- kõyorsunuz hedeflerine ulaşamamõş. Oysa bir be- lediye başkanõnõn, yapacağõm dediği işleri yap- masõ lazõmdõr. Programladõğõ işi yapamõyor. Za- ten o programõ da amiyane tabirle kafadan at- ma yapõyor. CHP’li Engin Erkin Belediye Başkanõ Topbaş’õn imar planlarõnõ belediye meclisi üyelerinden kaçõrdõğõnõ söyledi ‘İstanbul’da ‘dişleme’ olayõ çok’ - İstanbul’un bir su sorunu var. Istıran- ca Dereleri’ni getirdik, Melen Suyu’nu hallettik dediler. Peki, bu sular ne oldu? E.E. - Bütün bu su getirme projeleri SHP’li belediyeden kalmadõr. Onlar devam ettiriyorlar. Melen Suyu projesi çok eskidir ve DSİ’ye aittir. Geçenlerde “Melen Ça- yı’nı getirdik” afişini görünce bir soru önergesi verdim. Genel müdürden de öğren- dim ki bu Melen Çayõ değil, şimdilik bir bağlantõ var. Yani Melen Çayõ projesi bit- medi. Bizim, “Sizin döneminizde de su- suzluk var” dedirtmemek için her şeyi ya- põyorlar. Oyuncak değil ki bu. Ne varsa ger- çeği söylersin. Neredeyse yalandan başka bir şey yok. Bunlar hep yalan söyler. Bir de iftira şeklinde yalan söylüyorlar. Olmayan şeyi tutup size atõyor. - Müslümanlıkta yalan söylemek günah değil mi? E.E. - Bunlar değişik Müslüman. Savur- ganlõk ve programsõzlõk had safhada. Yedi tepe yedi tünel projesi programda yoktu. Birden vahiy indi. Yedi tepe yedi tünel pro- jesi ortaya çõktõ. Ya da Mevlevi heykeli ya- pacağõm diye tutturdu. Bir de Kabataş İske- lesi’ni martõ şeklinde yapma projesi vardõ. Bu sanat, ihtiyaç değil. Bir de iki boynuzlu bir Haliç projesi ortaya çõktõ. UNESCO’nun uzmanlarõ bu kocaman şeyler Süleymani- ye’yi kapatõr, dediler. Hülyamdõ, hayalimdi, gerçekleşti, diyor. Belediye hülyayla, hayal- le yönetilir mi? Belediyeyi yönetmek için vizyon sahibi olmalõsõnõz. Başbakan’õn ha- yali Batõ Karadeniz otoyolu ve 3. köprüy- müş. Otoyol ormanlarõn içinden geçecek. “Çevrecinin daniskasıyım”, diyor, oysa çevre katili. Ulaşõmcõlar, şehir plancõlarõ, or- mancõlar, uzmanlar, “Üçüncü köprüyü ku- zeye yapmak felakettir” diyor. Ama Baş- bakan Trabzon gezisinde, “Köprüyü ku- zeyde yapacağız” demiş. Bunlar ancak to- taliter rejimlerde olabilecek davranõşlardõr. - Muhalefeti hiç dinlemiyorlar mı? E.E. - Hiç. Sõrf bizden öneri geldiği için dinlenmediğimizi düşünüyorum. Öneriler dinlenmiyor. Kanuna aykõrõ iş yapõlõyor. Uyarõyoruz. Dinlenmiyor. Düşüncesizce pa- ralar savruluyor. “Şeffaf iş yapıyoruz. Ka- tılımla, uzlaşarak çalışıyoruz” diyor. Hiç birinin aslõ yok. Bir imar planõ yapõlacağõ zaman belediye meclisi üyelerine önce plan gösterilir. Üyeler planõ incelerler, raporunu da okurlar, kararlarõnõ verirler. Ama biz bu planlarõ toplantõda görmüyoruz. Sanal ola- rak karar veriyoruz. Yani plan onaylanõyor sonra ortaya çõkõyor. Raporlar ise toplantõ saatinden sadece bir saat önce elimize geçi- yor. Koca koca klasörler. Ancak şöyle bir göz atmaya zaman kalõyor. - Ama şeffafız diyorlar? E.E. - Olur mu? Bu tamamõyla üstünü ka- pamadõr. Bir de meclis kararõ çõktõktan sonra tutanak eklenir. Ama o tutanaklar hiçbir za- man eklenmiyor. Açõklõk buraya kadar. ‘Su konusunda yalan söylüyorlar’ İ B B D E P R E M E İ L G İ S İ Z - Peki, İBB deprem için ne yapıyor? E.E. - İlgilenmedi. Tavõr şu: Omuzlarõnõ silkerek, “Deprem önemli bir konudur. Ben depremle nasıl başa çıkarım? Devletin sorumluluğunda olmalıdır” diyor. Zeytinburnu projesinin başlatõldõğõ söyleniyor. Önce bir proje yarõşmasõ yapõlmõş. O sonuçlanmõş. Ama şimdi yeni baştan KİPTAŞ yeni yarõşma yapacak. Dünyadaki en üst metropollerde bütün yönetimler metropoliten planlama bürolarõ kullanõrlar. Bu yönetimin her faali- yetini bütçesine kadar müdahale etmek içindir. Bu sayede öncelik- lerinizi tayin edebilirsiniz. Yani, çiçek dikmek mi öncelikli yoksa depreme karşõ gerekli önlemleri almak mõ? Bunlar yapõlmayõnca bu yõl bütçe 500 milyon YTL açõk verdi. Ne yapacağõz? Arsa sata- cağõz. Her ay da zaten küçüklü büyüklü arsalar satõlõyor. Zaten TO- Kİ’yle KİPTAŞ’õn öncelikleri var. Türkiye’deki şehirlerin planlarõ- na hâkim olamama gibi bir sorunu var. Aniden Bayõndõrlõk Bakanlõ- ğõ, “Buradan resen şunu geçiriyorum” diyor. Plan mahvoluyor. Sanayi Bakanlõğõ,“Şurada sanayi bölgesi kuruyorum” diyor. Su havzasõ içinde organize sanayi bölgesi kuruluyor. Zonguldak doğumlu. Bugünkü adı Mimar Sinan Güzel Sanat- lar Üniversitesi olan Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin Mimarlık Bölümü’nden mezun oldu. Almanya’da ve yurtdışında pek çok yerde çalıştı. İmar ve İskân Bakanlığı Bölge Planlama Dairesi’nde uzun süre görev yaptı. Zonguldak Metropoliten Alan Şehircilik Planı Yarışması’nı kazandı. Zonguldak’ta Türkiye Belediyeler Birliği Baş Uzmanı olarak çalıştı. Denizli, İzmir, Samsun Bafra gibi kentlerin planlarında çalıştı. ODTÜ’de 3 yıl, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde 14 yıl öğretim görevlisi olarak proje ders- leri verdi. 2004 yerel seçimlerinde de Sarıyer ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP’li meclis üyeliğine seçildi. P O R T R E / E N G İ N E R K İ N MURAT KIŞLALI ANKARA - AKP iktidarõnda Kamu İkti- sadi Teşebbüsleri’nin (KİT) toplam görev za- rarõ 7.7 milyar YTL’ye ulaştõ. Bunun 2.1 mil- yar YTL’si Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 1.2 milyar YTL’si Türkiye Kömür İşletmele- ri’nden (TKİ) kaynaklandõ. AKP iktidarõnda KİT’lerin 15.8 milyar YTL’lik toplam borç stoku ise 3 kattan fazla artarak 49.2 milyar YTL’ye çõktõ. KİT’lerin bankalara olan bor- cu 3.9 milyar YTL. Hazine Müsteşarlõğõ’nõn ve- rilerine göre, hükümet, iktida- ra geldiği ilk tam yõl olan 2003’te 1 milyar 470 milyon YTL, 2004’te 560 milyon YTL, 2005’te 1 milyar 544 milyon YTL, 2006’da 711 mil- yon YTL, 2007’de 711 milyon YTL görev zararõ ödedi. Bu rakamlar Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) göre gün- cellendiğinde, 2008 yõlõnõn ilk 6 ayõndaki 402 milyon YTL’lik ödemeyle birlikte yapõlan toplam harcamalarõn 7 milyar 3 milyon YTL’ye ulaştõğõ hesaplandõ. Hükümet bu yõ- lõn ilk yarõsõnda 1 milyar 95 milyon YTL’lik KİT görev zararõnõn 402 milyon YTL’sini ödedi. 693 milyon YTL’lik görev zararõnõ he- nüz ödemedi. Ödemediği görev zararõ ile bir- likte KİT’lerin AKP iktidarõndaki toplam gö- rev zararõ 7.7 milyar YTL’ye ulaşmõş oldu. Enflasyona göre güncellenmiş görev zararõ rakamlarõna göre en fazla görev zararõ yapan KİT, hükümetin Fiskobirlik’i bertaraf ede- rek yerine görevlendirdiği TMO oldu. TMO’nun AKP iktidarõndaki görev zararõ 2 milyar 52 milyon YTL’yi ge- çerken, TKİ’nin görev zararõ da 1 milyar 157 milyon YTL oldu. AKP iktidarõnda TCDD 1 mil- yar 167 milyon YTL, Tekel 867 milyon YTL, Türkiye Şeker Fabrikalarõ ise 671 milyon YTL görev zararõ gerçekleşti. Yine Hazine verilerine göre, KİT’lerin 2002 yõlõ sonunda 15 milyar 750 milyon YTL olan borçlarõ, AKP iktidarõnda 33 milyar 438 milyon YTL arta- rak, bu yõlõn 6. ayõnõn sonunda 49 milyar 189 milyon YTL’ye ulaştõ. Böylece AKP iktidarõn- da KİT’lerin toplam borçlarõ 3 katõna çõkmõş oldu. KİT borçlarõnõn yarõdan fazlasõnõ oluşturan 28 milyar YTL diğer KİT’lere ait. Özel şahõslara 8.4 milyar YTL, resmi dairelere 4.4 milyar YTL, bankalara 3.9 milyar YTL, Hazine’ye 2.6 milyar YTL borcu olan KİT’lerin, 1.7 milyar YTL de ver- gi borcu bulunuyor. 7.7 milyar YTL’ye ulaşan KİT’in görev zararõnõn önemli bir bölümünü TKİ ve TMO oluşturuyor AKP seçim yatırımını halka ödetiyor Başkentte içki denetimi için özel tim ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Çankaya Belediye Başkanõ Prof. Dr. Muzaffer Eryılmaz, An- kara Anakent Belediye Meclisi’nin, “alkollü içki satan dükkân ve eğlence mekânlarını denetlemesi için gece denetim ekibi kurul- ması”na ilişkin kararõnõ eleştirerek, kararõn iptali için dava açtõklarõnõ bildirdi. Başkent Ankara, geçen haftalar- da, Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’õn da evinin bulunduğu Ke- çiören’de, içki sattõğõ gerekçesiyle dövülen esnaf Metin Şahin olayõ- na sahne olmuştu. Keçiören’de, AKP’li Keçiören Belediyesi tara- fõndan gece saat 23.00’ten sonra iç- ki satõşõna izin verilmiyor. Ankara, geçen haftalarda yaşanan bu olayõn ardõndan şimdi de Anka- ra Anakent Belediye Meclisi’nin “alkollü içki satan dükkân ve mekânların denetlenmesi için özel tim kurulması”na yönelik kararla gündemde. Belediye Meclisi’nin aldõğõ bu karar, başkentte “içki ya- sağı”nõn giderek yaygõnlaştõrõlma- ya çalõşõldõğõnõ gösteriyor. Ana- kent Belediyesi yetkililerinden alõ- nan bilgiye göre, söz konusu karar, Belediye Meclisi’nde yaklaşõk 2 ay önce alõndõ. Çankaya Belediye Başkanõ Eryõlmaz, yaptõğõ yazõlõ açõklamada, Belediye Meclisi’nin aldõğõ kararla tüm Ankara’daki yer- leri denetleme yetkisini “kaşla göz arasında üstüne aldığını” belirte- rek “Anakent Belediyesi aslında bu kararla etap etap özellikle Çankaya’da ve Ankara’da içki yasağı getirmeyi amaçladığını or- taya koymuştur” dedi. İşyerlerin- de yangõnla ilgili tertibat alma gibi yetkilerin bu kararõn çõkartõlma- sõnda gerekçe gösterildiğini belirten Eryõlmaz, “Sırf bu ve benzer yet- kilerin gerekçe gösterilerek sadece eğlence yerlerine yönelik gece denetim ekibi kurulma kararının düşündürücü ve ürkütücü” ol- duğunu kaydetti. Kararõn CHP’li meclis üyelerine gösterilmeden çõ- kartõldõğõnõ söyleyen Eryõlmaz, ka- rarõn iptali için 10. İdare Mahke- mesi’ne dava açtõklarõnõ bildirdi. Belediye Meclisi’nin CHP’li üye- si Fazıl Güleken de kararõn “apar topar” alõndõğõnõ vurgulayarak “AKP’nin mantığı bu. Takıyye yapıyorlar. ‘Biz içkiyi yasakla- mõyoruz’ diyorlar.” dedi. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti programı çerçevesinde 6. Ulus- lararası Boğaziçi Festivali’ne davet edilen Abhazya Devlet Halk Dansları Topluluğu Sharatin, önceki gece Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyat- rosu’nda izleyenleri büyüledi. 1970 yılında Eduard Bebia’nın kurduğu, oğ- lu Ruslan Bebia’nın sanat yönetmenliğini yaptığı Sharatin, izleyicileri Ab- hazya’nın en coşkulu karşılama danslarından biri olan “Apsını Apsuva”yla selamladı. 1992 yılındaki Abhaz-Gürcü savaşında birçok dansçısını kaybeden Sharatin, Rusya’nın Abhazya’yı tanımasıyla birlikte önceki gece daha coş- kulu dans etti. Bağımsızlık kutlamasına dönen gösteriyi izleyenlerin Abhazya bayrakları açması coşkuyu daha da arttırdı. (Fotoğraflar: VEDAT ARIK) Sharatin Açıkhavada coşturdu ERYILMAZ KARARIN İPTALİ İÇİN DAVA AÇTI İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üye- si Erkin, Leyla Tavşanoğlu’nun soruları- nı yanıtladı. (Fotoğraflar: UĞUR DEMİR)