22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada da hayal mi ediyorsun?” Yazı aramızda, gazetecilikteki ilk manşetlerim ara- sındadır hayali ihracat haberleri. 1980’li yılların or- tasında Ege sahillerinde art arda ortaya çıkan ha- yali ihracatları şu manşetle duyurmuştuk: Turizmden önce ihracat patladı! Türkiye, hayali ihracatla ilk 1975’te tanıştı. Yeğen Yahya, 27 milyon liralık mobilya ihraç etmiş, karşı- lığında 20 milyon lira vergi iadesi almıştı. Gerçek- te, Yahya gemilere kaliteli mobilya değil, sunta yük- lemiş ve haksız kazanç elde etmişti. 1983’te ANAP iktidarı ile birlikte hayali ihracat ye- niden alevlendi. Özal, ekonomide temel çıkış yolu- nu şöyle koydu: İhracatı arttırmak... Hatta patlatmak! Öyle teşvikler verilecekti ki, memlekette ne var ne yok ihraç edilecek, dövizler gelecek, çağı yakala- yacaktık. Sonra da çağ atlanacaktı. Pek çok girişimci bundan etkilendi ve ihracat işi- ne girdi. Bir o kadar da, “ben ihracat yapmış gibi gö- rünüp, vergi iadesi ve teşvik primi nasıl alırım?” ara- yışına girdi. İhracat gerçekten hızla artıyordu. Ama hayalisi de artınca, gümrük görevlilerine büyük iş düşmeye baş- lamıştı. Kontrolü iyi yapmalıydılar. Ancak önlerine bir hükümet kararı çıkmıştı: “Hiçbir görevli, görev yapma gerekçesiyle ihra- catçının faaliyetlerini engelleyemez...” Uzun kararnamenin en kritik tümcesi buydu. Hayali ihracatçılar bu maddeye sığınıp öylesine bü- yük işler yaptılar ki; örneğin, Lübnan’a ihraç edilen parke, bu ülkenin dağlarını, ovalarını her yerini parkeyle kaplasan yine de artıyordu! Yakalanana ceza da fazla yoktu. Özal’ın “ekonomik suça ekonomik ceza” ilkesi uyarınca hayali ihra- catçılar yakalandıklarında, “vergi yasasını çiğne- mekten” yargılanıyor ve “50 lira para cezasına” çarp- tırılıyordu! Daha sonra yargının zorlamasıyla iş “toplu ka- çakçılık” olarak yorumlandı ve cezalar ağırlaşınca, hayali ihracatta da azalma meydana geldi! O günlerde bunun kitabını yazmayı düşünüyor- dum. Bilal Çetin benden baskın çıktı. Onda daha çok bilgi-belge vardı. “Soygun” adı altında, yuka- rıda özetlediklerimizi kitaplaştırdı. Bugün yine büyük ihracat patlamaları yaşıyoruz. Kürşat Tüzmen’in çabalarına elbette diyeceği- miz yok. Ancak, girişte vurguladığımız Türk insanı- nın davranış biçiminin kolay kolay değişeceğini de sanmıyoruz. Bütün sorun dün de bu sütunlarda vurguladığımız; denetim mekanizmalarında düğümleniyor. Hayali- si olur endişesiyle, ihracattan, ihracatı destekle- mekten vaz mı geçeceğiz? Kesinlikle hayır... Ancak, denetim olmayınca her türlü tartışmalı du- ruma da davetiye çıkarılmış oluyor. Eskilerin bir sözü vardır: İtimat, kontrole mani değildir! Bir başka deyimle, çok güvendiğiniz bir kişinin yap- tığı işi bile kontrol etmekten çekinmemeniz gereki- yor ki, hata olmasın. Demokrasinin yerleşmesi için başta iktidarlar ol- mak üzere herkesin tartışmasız uyması gereken 3 ilke var: Denetim, denetim, denetim! GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Böyyük hukukçu, deriiiin hukuk bilgisiyle her daim siyaset sahnesinde boy gösteren DMM Fırat beyefendi TV’lerde kirli çamaşırlar ortaya dökülmeden önce kükrüyor; “Kılıçda- roğlu benimle ilgili şüphe uyandıracak bir de- lil sunarsa milletvekilliğinden istifa edeceğim...” diyordu. Kılıçdaroğlu, DMM Fırat’ın hayali ihracatla bağlantılı bir yönetici olduğunu belgelerle ka- nıtladı. Siyasal terbiye yoksunu değil Kılıçdaroğlu; üç kez değil bir kez istifa edeceğini söylesin ye- ter, dedi. Ama DMM Fırat istifadan yan çiziyor. Siyasal nüfuzunu kullandığını kanıtlayan bel- ge geçersizmiş. Gerçekleri yadsıyormuş. Na- sıl mı? DMM Fırat’ın mantığına, daha doğrusu gerçeğin üstünü örtmek amacıyla kullandığı mantıksız açıklamaya göre şöyle: Ortağı ve bir süre yöneticisi olduğu MENAS firmasının TIR kamyonlarının gümrükten de- netimsiz geçirilmesi için kırmızı hattan çıkarıl- masını isteyen resmi yazısının altında DMM Fı- rat adı da yer alıyor. Kılıçdaroğlu haklı olarak bu durumun siyasal nüfuz kullanmaya kanıt olduğunu söylüyor. DMM Fırat, görkemli genel merkez binasın- da AKP’ye yakınlığı ile tanınan NTV muhabiri- ne ne diyor. Efendim MENAS’ın gümrüğe yaz- dığı bu yazının tarihi 2007 imiş. Ama MENAS ihraç mallarını taşıyan TIR kamyonu 89 kilo ero- inle 2 Ağustos 2008 yakalanmış. TIR ME- NAS’a ait değilmiş, kiralıkmış... Öyleyse? Bu yazı ile siyasal nüfus kullanmanın ne ilgisi varmış! Öyle bir açıklama ki kel başa şimşir tarak. TIR’ın kiralık olması MENAS adına MENAS’ın ihraç mallarını taşırken eroinle yakalanması ger- çeğini ortadan kaldırmaz. Üstelik ihraç ürünle- rini TIR’a herhalde kiralayan kişi veya firmanın elemanları değil, MENAS yüklüyor. Fırat’ın bu açıklamasının gerçeği değiştirmeyeceği ortada. Bu açıklamalar ancak siyasal nüfuz şaibesi- nin üstünü örtme çabasıdır. Zaten DMM Fırat yazıyı da, imzasını da inkâr etmiyor. Bu kez gerçek çarpıtılmış veya bu bel- ge de sahte demiyor. Üstelik bu yazı gümrüklere yazıldığı zaman evet ben MENAS şirketinin ortağıydım diyor. Böylece avukatının adını kullanarak gümrük- lerden MENAS TIR’larına uygulanan denetimin kaldırılması için siyasal nüfuz kullandığını kabul ediyor. Ya yıllardır TV’lere ahlak dersi veren, yol yön- tem gösteren RTÜK Başkanlığı koltuğuna sım- sıkı sarılan Zahid Akman’a ne demeli? Onların söylemiyle Allah ıslah etsin mi demeli yoksa.. yahu Zahid Akman, bir söylediğin bir söylediğini tutmuyor, yalan olduğu kanıtlanıyor. Deniz Feneri iddianamesinde adım geçmiyor dedin. Rakamla yalanlandı: 37 kez! RTÜK Başkanlığı’na geldiğinden bu yana ti- cari faaliyette bulunmadığını açıkladın. Al- manya’da şirket yöneticisi olduğun ortaya çık- tı. Armada’dan kira almak ticaret yapmak an- lamına gelmez diyordun. Armada’daki işyerle- rinden okkalı kira bedeli alarak bal gibi ticaret yaptığın kanıtlandı. Almanya’daki yapı kooperatifinde fahri üye ol- duğunu söyledin. Meğer sadece üye değil, üs- telik yönetim kurulu üyesi olduğun ortaya çık- tı. Ya son açıklama? Dilediğin zaman elini ko- lunu sallayarak Almanya’ya gideceğini söylü- yordun. Meğer Alman polisi seni arıyormuş. Sı- nırdan geçer geçmez derdest edecekler. Başbakan RTE arkanda, ama Türkiye’de geçerli bu torpil Alman’a işlemiyor. İstifa et, etmiyor. Onca belge çıktı ortaya. Her- halde RTE’den susma hakkını kullan konuşma talimatı aldı, susuyor. Şu hale bakın: Partinin ikinci adamı ispatla is- tifa ederim der. Belgelenir. İstifa etmez! İktidar bürokratı Zahid Akman’la ilgili belge- ler birbiri ardına yayımlanır. İstifa etmez! Nasıl bir iktidar mı bu? İlkokul çocuğuna sor, mallar meydanda diyecek! ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA 28 EYLÜL 2008 PAZARCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul Y 18 Edirne PB 19 Kocaeli Y 17 Çanakkale PB 18 İzmir PB 22 Manisa PB 21 Aydın PB 23 Denizli PB 21 Zonguldak Y 17 Sinop Y 18 Samsun Y 20 Trabzon Y 21 Giresun Y 18 Ankara Y 13 Eskişehir Y 12 Konya PB 16 Sıvas Y 14 Antalya PB 27 Adana PB 29 Mersin PB 28 Diyarbakır PB 27 Şanlıurfa PB 26 Mardin PB 21 Siirt PB 22 Hakkâri Y 14 Van Y 14 Kars Y 14 Oslo Y 13 Helsinki Y 13 Stockholm Y 15 Londra B 18 Amsterdam PB 18 Brüksel B 17 Paris PB 19 Bonn PB 20 Münih PB 19 Berlin PB 18 Budapeşte B 19 Madrid Y 21 Viyana Y 17 Belgrad Y 15 Soyfa Y 16 Roma Y 21 Atina Y 21 Zürih PB 18 Moskova Y 14 Aşkabat Y 30 Astana PB 12 Taşkent PB 29 Bakû Y 16 Bişkek PB 25 Tiflis Y 20 Kahire B 29 Şam Y 26 Bütün bölgelerimiz parçalı ve çok bulut- lu; Marmara’nın do- ğusu, İç Anadolu’nun kuzey ve doğusu Ka- radeniz Doğu Anado- lu ile Afyon, Kütahya, çevreleri aralıklı sa- ğanak yağışlı geçe- cek. Hava sıcaklığın- da önemli bir deği- şiklik olmayacak. İlk Türk korveti denize indirildiİstanbul Haber Servisi - Mil- li gemi “MİLGEM” projesi kap- samõnda inşa edilen ilk Türk kor- veti “Heybeliada” ile mayõn av- lama gemisi “Akçay” dün tören- le denize indirildi. İlk milli tasa- rõm olan Heybeliada savaş gemi- sinin denize indirilmesi törenin- de konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Türk Silah- lı Kuvvetlerimizin bu alanda dı- şa bağımlılığının en aza indi- rilmesini özellikle Deniz Kuv- vetleri Komutanlığımızın ihti- yaçlarının milli sanayi ile kar- şılanmasını öncelikli hedef ola- rak belirledik” dedi. Deniz Kuv- vetleri Komutanõ Oramiral Metin Ataç da projenin başarõsõna “Kur- tuluş Savaşı” benzetmesi yaptõ. Başbakan Erdoğan, ilk milli tasarõm savaş gemisi olan “Hey- beliada” ile mayõn avlama gemisi “Akçay”õn denize indirilmesi, TGC İnebolu’nun komutana tes- limi ve MİLGEM projesinin ikin- ci gemisi “Büyükada”nõn ilk kaynağõnõn yapõlmasõ nedeniyle düzenlenen törene katõldõ. Pen- dik’teki İstanbul Tersane Komu- tanlõğõ’nda dün gerçekleştirilen tö- rende Erdoğan, bundan 470 yõl önce zamanõn güçlü donanma- sõndan oluşan bir deniz gücüne karşõ ordularõn elde ettiği zaferin yõldönümü olduğunu anõmsattõ. Dizaynõ ve inşa sorumluluğu De- niz Kuvvetleri Komutanlõğõ tara- fõndan üstlenilen gemi, tamamen milli imkânlarla üretildi. Her iki geminin de çeliğinden çivisine her parçasõ Türk malõ. 250 milyon do- lara mal olan Heybeliada, Türki- ye’nin kapsamlõ ilk savaş gemisi olma özelliğini taşõyor. 99 metre uzunluğundaki Hey- beliada’da, füze ve torpidolarõn dõ- şõnda 1’i insansõz 2 helikopter de yer alacak. Korvet sõnõfõ Heybe- liada’nõn savaş yönetim sistemi ASELSAN ve HAVELSAN ta- rafõndan geliştirildi. MİLGEM projesi kapsamõnda yapõlacak ge- milerin Kanada, Pakistan, Uk- rayna ve Güney Amerika ülkele- rine satõlmasõ da hedefleniyor. Törene Cumhurbaşkanõ Veki- li ve TBMM Başkanõ Köksal Toptan, Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ da katõldõ. Projenin yõllar önce “çılgınca” bir fikir gi- bi geldiğini belirten Deniz Kuv- vetleri Komutanõ Oramiral Ataç da “Geminin bu hale gelmesini adeta Kurtuluş Savaşı’nda im- kânsızlıklar içinde savaşan çıl- gın Türklerin mücadelesine benzetiyorum.” diye konuştu. Konuşmalarõn ardõndan TCG İnebolu gemisi, Deniz Kuvvetle- ri Komutanõ Oramiral Metin Ataç tarafõndan gemi komutanõna tes- lim edildi. Daha sonra mayõn av- lama gemisi Akçay ve ilk Türk korveti Heybeliada, Genelkur- may Başkanõ Orgeneral İlker Baş- buğ’un eşi Sevim Başbuğ tara- fõndan denize indirildi. TBMM Başkanõ Toptan da projenin ikin- ci korveti olacak olan “Büyüka- da”ya ilk kaynağõ yaptõ. 250 milyon dolara mal olan Heybeliada’da 1’i insansõz 2 helikopter de yer alõyor 99 metre uzunluğunda- ki Heybeliada gemisinin sa- vaş yönetim sistemi ASEL- SAN ve HA- VELSAN ta- rafından ge- liştirildi. (AA) AKP’li Fõrat’a istifa çağrõsõnõ yineleyen Kõlõçdaroğlu meydan okudu ‘Baykal ile Erdoğan tartışsın’ AkkançiftineTrabzon’dahazintören Kõlõçdaroğlu’nun ortaya koyduğu belgelerle ilgili olarak 2 gün sonra açõklama yaptõ Fõrat’tan hayali ihracat çarpõtmasõ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun ortaya koyduğu Danõştay ve kõrmõzõ hat belgelerini kabul eden AKP Ge- nel Başkan Yardõmcõsõ Dengir Fı- rat, Danõştay’õn kararõnõn haya- li ihracatla ilgisinin bulunmadõ- ğõnõ, Gümrükler Genel Müdürlü- ğü’ne yazõlan yazõda ise Menas şirketinin kõrmõzõ hat kapsamõ dõşõnda tutulmasõnõn talep edil- mediğini ileri sürdü. Kõlõçdaroğ- lu’nu “üçkâğıtçılık” yapmakla suçlayan ve “Sülün Osman” benzetmesi yapan Fõrat, medya ve köşe yazarlarõnõn “zavallı ve ac- ziyet” içinde olduğunu söyledi. Dengir Fõrat, Kõlõçdaroğlu’nun ortaya koyduğu belgelere 2 gün sonra yanõt verebildi. Kõlõçda- roğlu’nun Menas şirketinin Uk- rayna’ya yaptõğõ ihracatla ilgili so- ruşturma yerine İngiltere’ye yap- tõğõ ihracatla ilgili belge ortaya koymasõnõn ahlaki olmadõğõnõ sa- vunan Fõrat, “14 yıl öncesine ait bir iddiayla ilgili olarak o anda beyanda bulunmam düşünü- lemezdi” dedi. O dönem birçok firma hakkõnda aynõ işlemin ya- põldõğõnõ iddia eden Fõrat, hayali ihracatõn olmasõ için malõn ihraç edilmemesine karşõn KDV ve dfif gibi bedellerin devletten alõn- masõ gerektiğini söyledi. Fõrat burada bir çarpõtma yap- tõ. Dfif priminin ihracat karşõlõğõ verildiği gerçeğini gizleme yolu- na gitti. Oysa Danõştay 10. Dai- resi’nin kararõnda da hayali ihra- cat “Dfif primini gerçekte ih- racat işlemleri yapmadan para transferleri suretiyle haksız ola- rak elde ettiği sabit olduğundan bahisle yararlanılan teşviklerin cezai mahiyette olan gecikme faizi ile birlikte geri istenilme- sine ilişkin dava konusu” deni- lerek anlatõlmõştõ. Yani Danõş- tay’õn faizi ile ödenmesine karar verdiği prim yapõlan hayali ihra- cat sonucunda alõnan bir kazanç- tõ. Fõrat, hayali ihracatõn soruş- turmasõnõn Hazine tarafõndan de- ğil gümrük tarafõndan yapõldõğõ- nõ, aynõ konuyla ilgili olarak Gümrük Müsteşalõğõ’nca bir in- celeme yapõldõğõnõ, kendisinin bu belgeye ulaştõğõnõ belirtti. Bir gümrük müfettişinin ken- disini arayarak tartõşmayõ izle- yince vicdan azabõ çektiğini söy- lediğini dile getiren Fõrat, bu dos- yada herhangi bir hayali ihracat olmadõğõna ilişkin teftiş raporunun bizzat kendisi tarafõndan imza- landõğõnõ anlattõğõnõ savundu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, AKP’li Dengir Fırat’a, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve genel başkanımız Sayın Deniz Baykal’ın dokunulmazlıklarını kal- dıralım yargılansınlar, buna yüreğiniz yetmiyorsa sadece genel başkanımızın do- kunulmazlığı kaldırılsın. Buna da yüreği- niz yetmiyorsa, Sayın Baykal’la Sayın Erdoğan TBMM’de yine Sayın Uğur Dün- dar’ın yönetiminde tartışsınlar” diyerek meydan okudu. Kõlõçdaroğlu, Fõrat’a “Şüp- he uyandıracak delil sunulursa milletve- killiğinden istifa edeceğim, diyordunuz. Si- zin alnınıza Danıştay kararını yapıştırdık, bunu çivilememiz mi gerekir” diye seslendi. CHP’li Kõlõçdaroğlu, AKP’li Fõrat’õn basõn toplantõsõnõn ardõndan TBMM’de bir basõn toplantõsõ düzenledi. Kõlõçdaroğlu, bu top- lantõda Fõrat’a şu yanõtlarõ verdi: ‘Neden diğer ortakların adı yok’ ? Fõrat’a göre, Menas kõrmõzõ hatta değil- miş... Sayõn Gümrük Müsteşarõ’nõn yaptõğõ bir açõklama var... MENAS’õn kõrmõza hatta olup olmadõğõnõ açõklayamam diyor... Daha ne desin? Sayõn Fõrat, 1999’da MENAS’la yö- netim anlamõnda ilişkilerimi sonlandõrdõm, di- yordu... Mademki şirketin yönetiminde de- ğilsiniz, o halde MENAS’õn kõrmõzõ hatta çõ- karõlmasõnõ niçin istediniz? Belki Sayõn Fõrat şunu söyleyebilir. “Efendim ben şirket or- tağı olduğum için adımı kullanmışlardır.” İyi de o zaman adama sormazlar mõ, “Peki di- ğer ortakların adını niçin kullanmadılar da sadece sizin adınızı kullandılar?” ? Sayõn Fõrat, Danõştay kararõnõn hayali ih- racatla ilgili olmadõğõnõ söyledi. Mersin İda- re Mahkemesi’nin kararõnda “Davacı fir- manın 1994 yılı gümrük beyannameleri- ne konu ihracata ödenen parasal ihracat teşviklerine dair DFİF primini gerçekte ih- racat işlemleri yapmadan para transfer- leri suretiyle haksız olarak elde ettiği sa- bit olduğundan mevzuata uygun olarak teşvikin geri istenilmesi yolunda tesis olu- nan dava konusu işlemde ve davacıya haksız olarak elde edilen teşvike dair ce- zai mahiyette uygulanan faizde hukuka ay- kırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.” deniliyor. Bunun adõ hayali ihracattõr. Sayõn Fõrat “İspata da lüzum yok, ama şüphe uyandıracak bir delil sunarsan, milletve- killiğinden istifa edeceğim” diyordu. Sizin alnõnõza Danõştay kararõnõ yapõştõrdõk, bunu çivilememiz mi gerekir? ? Sayõn Fõrat õsrarla MENAS’õn Ukray- na’ya yaptõğõ ihracattan söz ediyor... Biz Uk- rayna’ya değil, İngiltere’ye yapõldõğõ söyle- nen ve Fõrat’õn da MENAS yönetim kurulu 2. Başkanõ olduğu dönemde yapõlan ihracattan söz ediyoruz. ? Fõrat, siz hisselerinizi 1 Eylül 2007’de 300.000 dolara devrettiğinizi açõklamõştõnõz. Dekontlarda gönderilen paralarõn “hisse de- vir bedelleri” olduğu niçin yazmõyor? Zemini çürük lise boşaltıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anka- ra’nõn Nallõhan ilçesindeki, 438 öğrencisi bu- lunan Şehit Ömer Boztepe Çok Programlõ Li- sesi binasõ, oluşan çatlama ve kayma nedeniyle boşaltõldõ. Bakõm onarõm çalõşmalarõna başla- nan lisedeki öğrenciler ise eğitimlerine başka bir okulda devam ediyor. Nallõhan Milli Eği- tim Müdürü İsmail Doğru binada çatlaklar görülmesiyle okul yönetiminin kendilerini ha- berdar ettiğini söyleyerek zemin güçlendirme çalõşmalarõnõn yapõlmasõ için 438 öğrencisi ve 20 şubesi bulunan Şehit Ömer Boztepe Çok Programlõ Lisesi’ni, Şehit Vural Arõcõ Anado- lu Lisesi binasõna taşõdõklarõnõ belirtti. ABD gemisi Boğaz’dan geçti ÇANAKKALE (AA) - ABD askeri gemisi “Mc Faul-74”, Çanakkale Boğazõ’ndan geçti. Marmara Denizi yönünden Çanakkale Boğa- zõ’na giriş yapan ABD’nin askeri gemisi kõla- vuz kaptan eşliğinde boğazõ geçti. Yetkililer, geminin gideceği liman hakkõnda bilgi verme- diler. ABD askeri gemisi Mc Faul-74, 13 Ey- lül Çanakkale Boğazõ’nõ geçerek Karadeniz’e açõlmõştõ. Taşõdõğõ insani yardõm malzemesini Gürcistan’õn Batum Limanõ’na boşaltan gemi, aynõ yolu izleyerek geri dönmüştü. Kuru yük gemisi battı KOCAELİ (AA) - Kocaeli’nin Kandõra ilçesi Põnarlõ köyü açõklarõnda Gürcistan bandõralõ ku- ru yük gemisi fõrtõna nedeniyle battõ. “Lady Ri- na” adlõ kuru yük gemisi Malkaya bölgesinde kayalõklara çarpmasõ üzerine ikiye ayrõldõ ve batmaya başladõ. Gemi kaptanõnõn SOS vererek yardõm çağrõsõnda bulunmasõ üzerine geminin 13 kişilik mürettebatõ tahliye edildi. Emekli pilot anılarını yazdı İstanbul Haber Servisi - Türk Hava Yollarõ- nõn (THY) emekli pilotu Mustafa Kolko (70), uçuş anõlarõnõ “Havada 44 Yõl Neler Yaşa- dõm?” adlõ kitapta topladõ. Emekli pilot Kolko, Atatürk Havalimanõ’nda kitabõnõ tanõttõ. Ya- rõm asra yakõn bir süre uçuş yapan Kolko, kul- landõğõ uçaklarõn şu anda havacõlõk müzesinde sergilendiğini ifade ederek, yõllarõn deneyimini yansõtan kitabõyla genç havacõlara yol göster- meyi amaçladõğõnõ söyledi. ERMENİSTAN’LA DİYALOG Gül: Çözüm için iklim oluştu Dış Haberler Servisi - Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül, Ermenistan ile Türkiye arasõnda, sorunlarõn çözülmesi yönünde “bir iklim oluş- tuğunu” söyledi. BM Genel Kurulu toplantõlarõ çerçevesinde New York’ta bulunan Cumhurbaşkanõ Gül, Türkevi’nde düzenlediği basõn toplantõsõnda, ga- zetecilerin sorularõnõ yanõtladõ. Gül, Ermenis- tan ile sõnõr kapõsõnõn açõlmasõnõn hangi koşul- lara bağlõ olduğu yönündeki soru üzerine, “Aramızda problemler olmasa kapılar kapalı olur mu?” dedi. Gül, “Tam diplomatik iliş- kilerimiz ve işbirliği yok. Niye yok? Prob- lemlerimiz var da ondan kapılar kapalı. Bu ziyaret ve görüşmelerin amacı, bu prob- lemleri ortadan kaldıracak bir görüşme ve diyalog sürecini başlatmak.” diye konuştu. Ermeni diyasporasõnõn tutumunda da yu- muşama olduğu yönündeki bir soru üzerine Gül, “Demek herkes yapıcı yönde hareket etme- ye başlayacak” karşõlõğõnõ verdi. Özel otomobilleri ile önceki gün İs- tanbul’dan memleketleri Trabzon’a bayram tatiline giden eski ANAP Trab- zon Milletvekili Avni Akkan’ın oğlu Emre, gelini Gülşah ve genç çiftin 4 ya- şındaki kızları Nehir Akkan, TEM yo- lunda, Düzce’de Kaynaşlı yakınlarında bir TIR’a yandan çarptı. Emre Ak- kan’ın kullandığı otomobil, kontrolden çıktı ve orta refüje çarparak durabildi. Emre ile Gülşah Akkan çifti olay ye- rinde yaşamını kaybetti. Ağır yaralanan Nehir Akkan, tedavi altına alındı. Akkan çiftinin cenazesi dün Trabzon’un Çar- şıbaşı ilçesinde ikindi namazının ar- dından aile mezarlığında toprağa veril- di. Aralarında Bayındırlık ve İskân Ba- kanı Faruk Özak, eski Devlet Bakanı Eyüp Aşık ve Trabzon Belediye Başka- nı Volkan Canalioğlu’nun da bulundu- ğu binlerce kişi Akkan ailesine taziye- lerini bildirdi. (EBRU YILMAZ)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle