06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 28 EYLÜL 2008 PAZAR 6 HABERLER PAZAR ORHAN BURSALI Bir Linç Olayı İki hafta içinde 70’ten fazla gazete, 50’yi aşan TV ha- beri... 21 Ağustos’ta başlatılan ve neredeyse eylülün ya- rısına kadar sürdürülen bir linç kampanyasının bilançosu bu. Olayın içindekiler AKP yandaşı gazeteler, Sabah, Ye- ni Şafak, Vakit, Bugün, Star, Zaman... Ve bilemedi- ğimiz diğerleri... Ve bini bir para yandaş televizyon ka- nalları, 3-6 dakika arası ayırıyor her bir tekrar habere! Dünyanın en büyük haberi! İlk işaret fişeğini Yeni Şafak (neyin yeni şafağı?!) de- nen gazete attı! Ondan 6 gün önce ise AKP yandaşlı- ğına satılan Sabah’tan arıyorlar, hakkınızda böyle böy- le iddia var diyorlar... Ancak Sabah anlaşılan bu lince öncülük yapmak istemiyor. Ya kendisi topu Yeni Şafak’a atıyor, ya da dosya Şafakçılara gidiyor. Tabii o da manşetten... Ertesi günden itibaren de di- ğerleri ve internet siteleri günlerce sürecek yayına ka- tılıyor! Terbiyesizlik, gazetecilik adına utanç verici durumlar, hiçbir araştırma çabasına girişmeyen, biri bin yapan, ka- sıtlı çamur atmalar. Basın ahlaksızlığına tipik bir örnek dosya! Linç edilmek istenen Ömer Faruk Eminağaoğlu, Cumhuriyet Savcısı ve YARSAV (Yargıçlar ve Savcılar Birliği) Başkanı. İlk haber: “YARSAV Başkanı Emina- ğaoğlu’nun askere gitmemek için aldığı çürük raporu şüp- heli çıktı...” Etimesgut Askeri Hava Hastanesi’nin 1980’lerde verdiği “askerliğe elverişli değildir” raporunun bütün dos- yası, hastaneden çalınmış veya hastaneden dışarıya sız- dırılmış! Hazırlanan belgelerde, tamamen düzenleyen- lerin dikkatsizliğinden kaynaklanan, yaş ve taburcu ta- rihiyle ilgili bir iki rakam hatası, abartıla abartıla sahte- kârlığa vardırılıyor! Aman ne senaryolar, ne çamur atmalar, ne yalan yan- lış iddialar! Öyle ki, sözde “çürük raporundaki sahtekârlığı” gidermek için, “bir şok gelişme!” olmuş, yeni bir çürük raporu vermek için “GATA’da derin temas”lara baş- lanmış, Genelkurmay Başkanlığı’nda adli müşavir ola- rak çalışan eşi “Serpil Hanım ile Hâkim Tuğgeneral Hıf- zı Çubuklu arasında üçlü bir zirve” bile gerçekleştiril- miş... Oysa Serpil Hanım’ın bahsedilen gün Ankara’da bile olmadığı kanıtlanıyor! Eminağaoğlu yeniden muayene olmak için hastane- ye başvuruyor. Fakat ağzıyla kuş tutsa artık hiçbir şe- yi kanıtlayamayacak duruma getiriliyor. Hastane girişinde kendisi generallere karşılatılıyor! Yeni rapor da eskinin “bir benzeri” imiş! Adalet Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ısrarla net bir açıklama yapmıyor, “bizim işimiz değil” diyerek to- pu birbirine atıyor, sonunda içlerinden birisi “rapor doğ- rudur..” anlamı bile zor çıkartılacak, istemeden bir açık- lama yapmak zorunda kalıyor! Eminağaoğlu diyor ki: “Tam bir terörle karşı karşıya- yım. Aslında bu kampanya ile beni hedefe oturtuyorlar, fakat bütün meslektaşlarıma yönelik bir gözdağı ve teh- dit söz konusu...” Eminağaoğlu’na karşı ağır bir basın suçu işleniyor. Ki- şilik haklarına saldırı. Raporun yayımlanması suç. Ya- sa, 1 - 4 yıl hapis cezası öngörüyor. İşin ilginci, Cum- huriyet savcılarının bir başvuru olmadan harekete geç- mesi ve gazeteler hakkında dava açması gerekirken, he- nüz bir savcının bile harekete geçtiği bilinmiyor! Acaba neden? Eminağaoğlu diyor ki; eğer geçme- mişlerse, savcılık kurumunda ciddi sorunlar var demektir. Bakanlık 200’e yakın mütfettiş kadrosuyla, savcılar ve yargıçlar üzerinde “denetim” yapan bir kurum! Eminağaoğlu, şüphesiz dava açacak... Adalet Bakanlığı, iktidar ve medyadaki şürekâsı, ne Eminağaoğlu’nu sever ne de YARSAV’ı... Neden? Eminağaoğlu, İstanbul Belediye Başkanlığı zamanında RTErdoğan hakkında yapılan suç duyurularını soruş- turan savcı! Erdoğan’ın mal varlığını da ilk inceleyen sav- cı! Fethullah Gülen’in Dışişleri Bakanlığı’ndaki kripto şif- relerini bulup çözdüren de o! Daha ne olsun! AKP eleştiri istemiyor, tam taraflı savcı ve yargıç is- tiyor ve bunun adına da “bağımsız yargı!” diyor! YAR- SAV’a karşı tutumları bunun kanıtı! Bakanlık YARSAV’ı kapatmak için uğraşıyor! Buna karşılık, tamamen ba- kanlığa bağlı bir başka birlik kurmak peşinde! Hem de yasa ile! Oysa iktidarın girmeye çalıştığı AB’de her ülkede ba- ğımsız savcı ve yargıçların birlikleri, dernekleri var! İktidar, sözde, AB için ulusal programlar hazırlıyor! AB, yargının bağımsızlığını dayatıyor, iktidar ise YARSAV ile uğraşıyor. Bir yandan da dosyalar yandaşlara sızdırılarak, muhalifler linç edilmek isteniyor! Anımsatalım: Mussolini de iktidara geldiğinde ilk yaptıklarından biri, yargının si- vil örgütlerini kapatmaktı! [email protected] Son iki operasyonda 14 kişinin tutuklanmasõyla birlikte, Ergenekon’a ilişkin cezaevinde bulunan kişi sayõsõ 70’e çõktõ İstanbul Haber Servisi - “Erge- nekon” soruşturmasõ kapsamõnda, 23 Eylül’de gözaltõna alõnan eski Esenyurt Belediye Başkanõ Gürbüz Çapan, ga- zeteci Tuncay Özkan, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan’õn da ara- larõnda bulunduğu 6 kişi, “Ergenekon terör örgütüne üye olmak” ve “ör- güt adına faaliyette bulunmak” suç- larõndan tutuklanarak cezaevine gön- derildi. Soruşturma kapsamõnda An- kara’da Hizb-ut Tahrir örgütünün li- deri olduğu öne sürülen Yılmaz Çe- lik gözaltõna alõndõ. İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ’nõn yürüttüğü soruşturma kapsa- mõnda, 26 Eylül saat 10.30’da adliyeye sevk edilen Adil Serdar Saçan, Gür- büz Çapan, Türkiye Futbol Federas- yonu Tahkim Kurulu Üyesi Emekli Hâkim Albay Tanju Güvendiren, İP Genel Başkanõ Doğu Perinçek’in es- ki avukatõ ve Aydõnlõk dergisi yazarõ Emcet Olcaytu ve Doktor Hüseyin Nazlıkul gece saat 21.00 sõralarõnda mahkemeye sevk edildiler. Adliyeye akşam getirilen Tuncay Özkan ise ge- ce saat 02.00 sõralarõnda mahkemeye sevk edildi. Şüphelilerin ifadeleri, so- ruşturma savcõlarõ Zekeriya Öz ve Mehmet Ali Pekgüzel tarafõndan alõndõ. Nöbetçi İstanbul 13. Ağõr Ce- za Mahkemesi’ndeki sorgu, saat 03.00’te başladõ, 27 Eylül sabah saat 07.00 sõralarõnda sonuçlandõ. Şüphe- liler, adliyeye getirildikten 21 saat son- ra, dün sabah 08.00’de haklarõnda “kuvvetli suç şüphesi bulunduğu” gerekçesiyle tutuklanarak Metris Ce- zaevi’ne gönderildi. Şüphelilerden Adnan Bulut savcõlõk, Doktor Mesut Özcan ise mahkeme sorgusunun ar- dõndan serbest bõrakõldõ. Suçlamaları reddettiler Gürbüz Çapan, nöbetçi mahkeme- deki sorgusunda “Böyle bir örgüt varsa ben bu örgütün mağduru- yum” dedi. 2001’de düzmece iddia- larla yargõlandõğõnõ, 11 ay tutuklu kaldõğõnõ, hakkõnda açõlan davanõn devam ettiğini belirtti. Ergenekon te- rör örgütünün Cumhuriyet gazetesi çevresinde yapõlandõğõ ve örgütle iliş- kisi olduğu yönündeki iddialarõ kabul etmediğini belirten Çapan, Dev-Yol sempatizanõ olduğunu, DHKP/C’nin kendilerini sevmediğini söyledi. Ça- pan, cezaevinde bulunduğu dönemde, zor durumda olan gençlere yiyecek ve kitap yardõmõnda bulunduğunu, ce- zaevinde ekonomik durumu iyi olan herkesin bunu yaptõğõnõ kaydetti. Adil Serdar Saçan, “İçinde bulunduğum iddia edilen örgütle ilgili ilk çalış- mayı 2001’de DGM’den aldığım proje izni ile başlattım. Soruştur- mayı daha sonra istihbarat şubesi- ne bıraktım. Çekirdek yapıyı o dö- nemde çözdüm. Ancak o dönemde DGM savcısı ve mahkemesi soruş- turma izni vermedi. Bu bilgi ve belgeleri muhafaza ettim” dedi. Sa- çan, bu yapõlanmayla ilgili tanõk ola- cakken şüpheli haline getirildiğini kaydetti. Tuncay Özkan da Cumhuri- yet mitinglerinin yasal olduğunu, yap- tõğõ iş nedeniyle birçok kişiyle görüş- tüğünü ifade etti. Özkan, “Sivil top- lum örgütü içinde yer almasa mı idim? Haksızlıklar karşısında sus- mayı mı tercih etseydim? Kimse ile telefonda görüşmese miydim? Be- nim bir kızım var. Ona haksızlıklar karşısında sesini çıkartmayan bir ki- şi mi olmayı öğretseydim? Mevcut uygulamaları eleştirmem, bir par- tiye üye olmaya çalışmam suç ola- rak gösterilmektedir. Bunu kabul etmiyorum. Anayasal haklarımı kullandım” dedi. Tanju Güvendiren ise uzun yõllar sõkõyönetim ve Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nde (DGM) hâkimlik yaptõğõnõ söyleyerek, telefon dinlemeleri nedeniyle gözaltõna alõn- dõğõnõ, hiçbir demokraside böyle bir delil yöntemi olmadõğõnõ savundu. Meslek yaşantõsõnõn terör örgütleri ile mücadeleyle geçtiğini ifade ederek, “İtibarım zedelenmiştir. İtibarımın iadesini ve serbest bırakılmamı ta- lep ediyorum” diye konuştu. Tutuk- lanan diğer şüpheliler de telefon gö- rüşmeleri nedeniyle gözaltõna alõn- dõklarõnõ, suçsuz olduklarõnõ söyledi- ler. Genelkurmay biliyordu Ergenekon’da 8. dalga operasyo- nuyla tutuklanan teğmen Mehmet Ali Çelebi, Ergenekon şüphelisi kardeşler Kemal ve Neriman Aydın’õn Genel- kurmay Başkanlõğõ nezdinde itibarlõ şa- hõslar olduğunu belirtti. Çelebi, mah- kemeye verdiği ifadede, “Kemal Ay- dın’ın Genelkurmay Başkanlığı’na yazmış olduğu mektuplar vardır. Kuvvet komutanları ile bağlantıla- rı vardır. Bu kişilerin terör örgütü olmaları halinde askeri istihbaratın bunları bilmemesi mümkün değildir. Eğer bunlar terör örgütü üyeleri mensubu olsalardı askeri istihbarat bizi uyarırdı” dedi. Kemal ve Neri- man Aydõn ile görüşmesinin basõna yansõmasõnõn ardõndan Tuğgeneral M.B’nin çalõştõklarõ birimde kendile- rini ziyaret ettiğini ileri süren Çelebi, “Kendisi ile görüştük. Olayla bilgi- sinin olduğunu, bu kişileri tanıdığı- nı söyledi. Bu kişilerle görüşmemi- zin hiçbir zararının olmayacağını, iyi insanlar olduğunu söyledi. Genel- kurmay Başkanımızın selamını ilet- ti. gözlerinizden öperim şeklinde söylediğini iletti” diye konuştu. Aydõn kardeşlerinin evine, hafta sonlarõ, Noyan Çalıkuşu adlõ arka- daşõyla gittiğini anlatan Çelebi, genelde Mustafa Kemal’i konuştuklarõnõ, Mustafa Kemal’in tarihi, dini ve mil- li yönlerini konuştuklarõnõ belirtti. Aydõn’larõn evinin karargâh evi olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadõ- ğõnõ söyleyerek, Kõzõlay’dan evine giderken tanõştõğõ taksi şoförünün Hizb-ut Tahrir terör örgütü hakkõnda propaganda yaptõğõnõ ve Türkiye Cum- huriyeti’nin 100. senesini göremeye- ceğini söylediğini anlattõ. Bu kişinin kendisine Hizb-ut Tahrir ile ilgili kitaplar verdiğini dile getirdi. Tutuklanan teğmen Noyan Çalõkuşu da, Kemal ve Neriman Aydõn ile gör- üştüğü haberleri üzerine Tuğgeneral M.B’nin kendisi ile özel olarak Eğitim Tümen Komutanlõğõ’nda görüştüğünü ileri sürdü. Görüşmesinde bir sakõncanõn ol- madõğõnõn söylendiğini ifade eden Çalõkuşu, “Tuğgeneral, Genelkur- may Başkanı’nın selamını iletti. Ben bu şahıslarla 3 yıldır görüşüyorum. Bu şahıslar terörist olsa Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu şahıslarla görüş- tüğümü bilmemesi ve engel olma- ması mümkün değil” dedi. Aile dost- larõ olan Metin Ç. aracõlõğõ ile Kemal Aydõn’la 2005 yõlõnda tanõştõğõnõ be- lirten Çalõkuşu, “Bu şahıslarla ilk ben tanıştım. Daha sonra Mehmet Ali Çelebi ile birlikte evlerine gittik. Bi- zi misafir ettiler. Dünyadan ve Tür- kiye’den bahsediyorduk. Örgütsel herhangi bir görüşmemiz olmamış- tır” diye konuştu. Gittikleri evin Ergenekon iddiana- mesinde adõ geçen karargâh evi ol- madõğõnõ belirten Çalõkuşu, gittikleri evin Türk Silahlõ Kuvvetleri tarafõndan bilindiğini yineledi. 9. dalgada 6 kişi tutuklandõ KOCAELİ (Cumhuriyet) - Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda tutuklandõktan sonra gönderildiği Kandõra F Tipi Cezaevi’nde hipertansiyona bağlõ olarak dengesini kaybederek düşen ve beyin kanamasõ geçiren emekli Orgeneral Şener Eruygur’un durumunun halen kritik olduğu ve tansiyonunun düşürülemediği belirtildi. Kocaeli Üniversitesi Tõp Faklütesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Nazım Mutlu, Eruygur’un sağlõk durumuyla ilgili açõklama yaptõ. Eruygur’un önceki gün tam uyanõk haldeyken eşi Mukaddes Eruygur’un elini tuttuğunu ve hafifçe sõktõğõnõ anõmsatarak, “Daha sonra gözlerinden birkaç damla yaş süzülmüştü. Ancak bu duygusal anın hemen ardından tansiyonu yükseldi. Eşini tanımasının verdiği heyecandan belki de uyanmanın yarattığı etkiden tansiyonunda bir artış başladı. Tekrar uyutuldu” dedi. Eruygur’un uyandõrõldõğõnda birçok şeyi algõladõğõnõ, ancak konuşamadõğõnõ anlatan Mutlu, Eruygur’un her anõnõn dikkatle takip edildiğini belirtmesine karşõn her an her şeyin değişebileceğini, hayati tehlikesinin ortadan kalkmadõğõnõ da sözlerine ekledi. ERUYGUR’UN SAĞLIK DURUMU BELİRSİZLİĞİNİ KORUYOR Derneğin 200 yerel televizyon, 500 yerel radyo, bin yerel gazetede ücretsiz reklamlarõ yer alõyor Fener AKP ile büyüdü ZEYNEP ŞAHİN Hakkõnda inceleme yü- rütülen Deniz Feneri Derneği, AKP sayesinde büyüdükçe büyüyerek, bağõş gelirlerini ve et- kinliğini her geçen gün arttõrdõ. AKP’nin derne- ğe “kamu yararına ça- lışan” ve “izinsiz bağış toplayabilen” statüleri kazandõrmasõ, Deniz Fe- neri’ne “şaşırtıcı” bo- yutlarda “reklam deste- ği” getirdi. Türk Hava Yollarõ derneğin “yurt- dışı yardım faaliyetle- rinde resmi taşıyıcısı” olarak hizmet verirken, yurt genelindeki inter- net kafelerde bir milyo- nu aşkõn bilgisayarda, yerelde 200 televizyon, 500 radyo ve bin gaze- tede ücretsiz tanõtõmõ ya- põlõyor. Almanya’da görülen Deniz Feneri e.V. dava- sõyla birlikte gözler Tür- kiye’deki Deniz Fene- ri’ne çevrilmiş ve Al- man yargõsõnõn “olayın Almanya tarihinin en büyük dolandırı- cılığı olduğuna, Almanya’daki dernek yöneti- cilerinin Türki- ye’den yönlen- dirildiğine ve toplanan bağış paralarından bir kısmının Türki- ye’ye getiril- diğine” i l i ş - k i n kararõnõn ardõndan, Deniz Feneri Derneği’nin faa- liyetleri tartõşmalõ hale gelmişti. Şaibeler üzeri- ne de Ankara Cumhuri- yet Başsavcõlõğõ dernek hakkõnda soruşturma başlatmõştõ. Soruşturma süreci devam ediyor an- cak dernek Türkiye’deki faaliyetlerini tüm hõzõy- la sürdürüyor. Özellikle büyük kentlerde metro istasyonlarõnda, kalabalõk cadde ve sokaklarda her gün stant açan dernek, çoğunluğu türbanlõlar- dan oluşan “gönüllüleri” ile yurttaşlardan bağõş topluyor. Bir yandan da verdiği ilanlarla der- neğe yardõmlarõn ke- silmemesi için yurt- taşlarõ ikna etmeye çalõşõyor. AKP etkisi Deniz Feneri, 1999 yõlõnda bir televizyon programõyla f a a l i y e t göster- m e y e başladõ, ancak asõl etkinliğini AKP hükümeti sayesin- de yakaladõ. AKP’nin derneğe 2004’te kazan- dõrdõğõ “kamu yararına çalışan dernek” ile 2005’te verdiği “izinsiz bağış toplama hakkı- na sahip dernek” statü- leri; yanõ sõra 2007 yõ- lõnda TBMM’den Üstün Hizmet Ödülü almasõ gü- cünü arttõrdõ. Dernek bu statüler sayesinde her ge- çen gün daha etkin hale gelirken, hem bağõşlarõ- nõ hem gönüllü sayõsõnõ hem de reklam gelirleri- ni arttõrdõ. Derneğin ka- yõtlarõna göre Deniz Fe- neri için bugün 50 binden fazla kişi “gönüllü” ola- rak hizmet veriyor. Der- nek, 50 ayrõ yerel radyo- da program yapõyor. Pro- jeleri ve kampanyalarõ, yurt genelindeki 200 ye- rel televizyon, 500 yerel radyo ve bin yerel gaze- tede ücretsiz olarak du- yuruluyor. Daha geniş kitlelere ulaşmak için her yolu deneyen Deniz Feneri, bu amaçla internetten de oldukça etkin şekilde ya- rarlanõyor. Sadece geçen yõl 14 bin 595 farklõ in- ternet sitesi, dernek için ücretsiz “banner” ya- yõmladõ. Türkiye gene- lindeki internet kafelerde, bir milyondan fazla bil- gisayarda da Deniz Fe- neri’nin ücretsiz reklamõ yer alõyor. Tüm bu basõn-yayõn desteğinin yanõ sõra Türk Hava Yollarõ ise derne- ğin “yurtdışı yardım faaliyetlerinde resmi taşıyıcısı” olarak Deniz Feneri’ne ücretsiz hiz- met veriyor. T.C. SOMA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2008/794 SATILMASINA KARAR VERİLEN TAŞINMALARIN CİNSİ, NİTELİĞİ, KIYMETİ VE ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİ; 188 PARSEL ( 9 NOLU DÜKKAN): Soma İlçesi, Kurtuluş mahallesi 147 ada, 188 Parselde 302,46 m2.arsa üzerinde bulunan, 58/382 paylõ zemin katta bulunan 9 nolu dükkan olup, Atatürk Caddesi no.56 C adresinde bu- lunmaktadõr. Dükkanõn dõş cephesi camekanlõ, kepenk ile kaphdõr. Tabanlar Karo ve duvarlar sõ- valõ ve badanalõdõr. Dükkanõn asma katõ mevcuttur. Zemin kat tavan PVC ile kaplõdõr. İş yeri ya- põ kullanma izni mevcuttur, Su, elektrik ve kanalizasyon hizmetlerinden faydalanmakta olan bu dükkan, 207.490,85 YTL. Bedel ile satõlacaktõr. 183 PARSEL ( BAHÇELİ KARGİR EV): Soma İlçesi, Kurtuluş mahallesi, İlim Sokak, no.5, 147 ada, 183 Parsel, 213 m2.alamndaki ar- sa üzerinde bulunan bahçeli iki katlõ ev olup, şehir planõnda bitişik nizam 3 kat konut alanõnda kal- maktadõr. Parsel üzerindeki iki katlõ yõğma yapõ tarzõnda yapõlmõş bir binadõr. Mesken olarak kul- lanõlan binalar 3 oda, l salon, mutfak, tuvalet ve banyodan ibarettir. Tabanlar mozayik kaplõ olup, duvarlar sõvalõ badanalõdõr. Dõş cepheler PVC, İç doğramalar ahşap ve yağlõ boyalõdõr. Mutfakta tezgah altõ ve üstü dolaplar mevcuttur. Tuvalet, banyo taban ve duvarlarõ seramik ile kaplõdõr. Bi- nanõn dõş kõsmõ sõvalõ ve badanalõ, çatõ kiremit ile kaplõdõr. l.kata dõştan merdiven ile çõkõlmakta- dõr. Bahçede kazan dairesi ve garaj bölümleri mevcuttur. Bina su, elektrik ve kanalizasyon hiz- metlerinden yararlanmak olan bu taşõnmaz 77.190.00 YTL. Bedel ile satõlacaktõr. 1 - Birinci Satõş ilandaki HER İKİ TAŞINMAZ için 17.11.2008 günü; 188 PARSEL saat 10.00 - 10.10 arasõnda, 183 PARSEL saat 10.15-10.25 arasõnda, Soma İcra Müdürlüğü Yanõ PTT Karsõsõnda: Açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edi- len değerin %60'õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şar- tõyla 27.11.2008 günü, aynõ yer ve saatlerde ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da rüç- hanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõyla en çok artõrana ihale olunur. 2 - Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20'si oranõnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lâzõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masraf- larõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3 - İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ, özellik- le faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ, dayanağõ belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildir- meleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit-olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõla- caktõr. 4 - Satõş bedeli, hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse, İcra ve İflas Kanununun 133'ün- cü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefil- leri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 - Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup, gideri veril- diği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6 - Satõşõ iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve mündericatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, baş- kaca bilgi almak isteyenlerin 2008/794 sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilân olunur. 15/09/2008 (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 52072) Kahraman Gazilerimizin Tedavi ve Rehabilitasyonları İçin TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ ELELE VAKFI T.C. Ziraat Bankası Ankara Kızılay Ş. 39025990-5002 YTL Tel: 0312 431 99 36 www.elele.org.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle