Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 28 EYLÜL 2008 PAZAR
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Gece Günü Yerken
Göçüverdi Kazım Kanat
Sevgili,
Geçen hafta bugün, Kerametaltı’nda İznik
Gölü’ne bakan evden sırılsıklam olmadan bur-
numu bile dışarıya çıkaramıyordum. Yine de, mut-
tarit yağan yağmurun altında ıslanmak hoşuma
gitti. Öylesine özlemiştim ki yağmuru.
Zaten bir süredir bütün belirtilerini ortaya se-
ren kuraklık tehlikesi en büyük korkularımdan bi-
ri olduğu için yağmuru, güneşi görünce bayram
yapan kuzey ülkeleri insanları gibi sevinçle kar-
şılamıştım, ıslanmak da hoşuma gidiyordu, yağ-
murun sesini dinlemek de.
Çocukluğumda ve gençliğimde, eylülün orta-
larına doğru gelen, genelde iki üç gün süren yağ-
mura İstanbullular “yazlıkçı kaçıran” adını ver-
mişlerdi.
Gerçekten de farkında olmayanlar, o yağmurla
kendilerine gelip, yazın bitmekte olduğunu anlarlar
ve içleri sızlayarak, eşyalarını toplayıp, yazlık semt-
lerden (çünkü o zaman yazlığa bu kentin sayfi-
ye semtlerine gidilirdi) “şehre” dönme hazırlığı-
na girişirlerdi.
Yazın sonu benim için yatılı okulun da baş-
langıcı demek olduğundan, yazlıkçılardan daha
fazla hüzünlenirdim genelde.
Ama bu kez, eski hüznün yerini yağmur şen-
liği almıştı.
O sırada birden farkına vardım. Tarih 21 Ey-
lül’dü. Yani yaz resmen bitmişti ve gün ve gece
eşitlenmişti. Ama hemen ertesi akşamdan baş-
layarak gece günü yemeğe başlayacaktı.
İçim cız etti.
Bilmem sende de öyle mi? Bu gündüz gece çe-
kişmesi beni hep çok etkiler. 21 Aralık benim için
bir şenlik günüdür. Çünkü o andan itibaren gün
geceyi yemeye başlar.
Şenlik haziranın 22’sine kadar sürer ve doru-
ğuna erişir. Aslında en uzun güne ulaştığımızda
da başlar hüzün, çünkü o en uzun günün hük-
mü az sürer, ertesi akşamdan başlayarak gece
sinsi sinsi günü yemeğe başlar.
O gün hep, mutlulukların da geçici olduğunu
düşünür durur, mutsuzlukların da geçiciliğiyle te-
selli bulurum.
Sonra düşünürüm ki, biraz dişimi sıkarsam, gü-
nün yükselmeye başladığı dönemi tekrar yaşa-
yacağım.
Ama her zaman öyle olmuyor.
Bu yaz başında Bodrum’da rıhtıma bağlanmış
Feraye teknesine Şenes Erzik’i ziyarete geldi-
ğinde konuştuğum spor yazarı arkadaşım Kazım
Kanat, gecenin günü yendiği günleri yaşadı ama
günün yeniden durumu lehine çevireceği döne-
me ulaşamadı, gece günü kemirirken göçüver-
di...
Bir süredir Bodrum’da yaşıyor, bir yandan has-
talıkla mücadele ederken, öte yandan da tek-
nesiyle yaşamın tadını çıkarmaya çalışıyor, maç-
lar ve programlar için İstanbul’a gitse de, işi bi-
ter bitmez dönüyordu.
Kanser olduğunu biliyordum, kendisi de kimi-
leri gibi bunu saklamıyor, açıkça söylüyordu.
Hastalığını iyi taşıyordu. Konuşmamız sırasın-
da doktorların uyguladıkları tedavinin hastalığı ge-
çirmeye veya yenmeye değil, kendi yaşamını
uzatmaya yönelik olduğunu söylüyordu.
Zaten dünyanın en hazık tabibi bile ölümü ye-
nemez, olsa olsa erteleyebilirdi ancak. Bu açıdan
bakınca Kazım Kanat’ın durumu başkalarının-
kinden pek farklı değildi, o da hepimiz gibi er-
teleme peşindeydi. Tek fark onun bunun ayırdı-
na varmış olmasıydı.
Konuşurken düşündüm, ama acaba onu ra-
hatsız ediyor muydum? Sanmıyorum, çünkü
bakışlarımda hiçbir acıma yoktu, olamazdı da,
çünkü içimde öyle bir duygu yoktu. Tam tersine,
onu hayranlıkla izliyordum. Ne neşesini kaybet-
mişti ne de yaşam sevincini...Hatta yaşamın key-
fini tedavinin getirdiği mihnetlere rağmen has-
talığını öğrenmeden önceki dönemden daha
çok çıkarıyordu gibi geldi bana.
Amansız bir hastalıkla savaşan bu arkadaşın
mücadelesi, aslında hepimizin savaşıydı, onun için
candan benimsiyorduk.
Hafta içinde, bu sevilen meslektaşımın ölüm ha-
berini alınca şaşırmadım. Ama çok üzüldüm. Bi-
raz daha direnememesini kendim için bir yenil-
gi olarak gördüm. “Keşke biraz daha yaşasaydı
da, günün geceyi yemeye başlamasını görseydi”,
dedim kendi kendime.
Görseydi ne olacaktı, akıbet değişmeyecekti
ki...
Ama akıbetin ne olacağını bilmek, yaşamın key-
fini sürmeyi engellemeliydi ve Kazım Kanat ağır
hastalığına rağmen günlerini sevinç içinde, etrafa
neşe saçarak geçirirken bize bu çok değerli ha-
yat dersini veriyordu.
Nur içinde yatsın!
asirmen@cumhuriyet.com.tr
MAHKEMEYE SEVK EDİLDİLER
Okyanus zanlõlarõna
tutuklama istemi
ADANA(Cumhuriyet Bürosu) - Yeşil ser-
maye Okyanus Şirketler Grubu’na yönelik
Konya’da yapõlan operasyonda gözaltõna
alõnan 40 kişinin Adana Cumhuriyet Savcõ-
lõğõ’nda ifadeleri alõndõ. Aralarõnda Okya-
nus Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Baş-
kanõ Nusret Argun’un da bulunduğu zanlõ-
lar savcõlõk sorgusunun ardõndan tutuklan-
ma istemiyle Nöbetçi Ağõr Ceza Mahkeme-
si’ne sevk edildi.
Konya Organize Suçlarla Mücadele Müdürlü-
ğü polislerince şantaj, tehdit, sahtecilik,
ihaleye fesat karõştõrmak, rüşvet vermek ve
çõkar amaçlõ suç örgütü kurduklarõ gerekçe-
siyle çeşitli kentlerde düzenlenen eşzaman-
lõ operasyonlarda gözaltõna alõnan zanlõlar,
24 saatten fazla savcõya ifade verdikten
sonra tutuklanma talebiyle Nöbetçi Ağõr
Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi.
CHP’li Kaptan’dan TRT Personel Komisyonu üyelerinin kararlarõna eleştiri
RTÜK’te yetki gaspõ
TOKİ’ye Sit
alanı tepkisi
BURSA (Cumhuriyet) - Şehir Plancõ-
larõ Odasõ Bursa Şubesi, Toplu Konut
İdaresi’nin (TOKİ) Gürsu’nun Dõşkaya
köyü yakõnlarõnda birinci derece sit alanõ
ve tarõm arazisi üzerine konut yapmasõna
tepki gösterdi. Şube Başkanõ Füsun
Uyanık, Projenin, İmar Kanunu ve Plan
Yapõmõna Ait Yönetmeliğe aykõrõ oldu-
ğunu belirtti. Uyanõk, konutlarõn yapõla-
cağõ bölgede toplam 1342 hektar birinci
derece arkeolojik sit alanõ bulunduğunu
söyledi. TOKİ’nin toplu konut projesinin
bir an önce durdurulmasõ çağrõsõnda bu-
lunan Uyanõk, “Bu proje kapalı kapılar
arkasında ‘ben yaptõm oldu’ mantığıyla
hazırlanmıştır” dedi.
SEDAT KURT
DENİZLİ - Denizli Valiliği’nin öğ-
rencilere dağõttõğõ eşofmanlar “bayrak
skandalına” yol açtõ. Çocuklara dağõtõ-
lan eşofmanlarõn üzerinde bulunan De-
nizli Valiliği logosundaki Türk Bayra-
ğõ’nõn ay-yõldõzõnõn rengi “yeşil” olarak
yer aldõ. Denizli Valiliği’nin yazõşma ve
resmi internet sitesinde kullandõğõ oriji-
nal logosunda yer alan Türk Bayrağõ’nda
ise ay-yõldõz kõrmõzõ zemin üzerinde be-
yaz renklerle duruyor. Olayõ gazetemiz
aracõlõğõyla öğrendiğini söyleyen Denizli
Valisi Yavuz Erkmen, gerekli incele-
meyi yaptõracağõnõ açõkladõ.
Hafta içerisinde Denizli Valisi
Erkmen’in de katõldõğõ resmi bir törenle
amatör spor kulüplerine dağõtõlan ve top-
lam 151 bin YTL’ye mal olan eşofman ta-
kõmlarõnõn üzerinde yer alan valilik logo-
sundaki bayrak kentte tartõşma yarattõ.
Bayrağõn kõrmõzõ zemini üzerine beyaz
olarak yapõlmasõ gereken ay-yõldõz, yeşil
renk olarak tasarlandõ ve bu şekilde sunul-
du. Valiliğin törenle dağõttõğõ yeşil ay-yõl-
dõzlõ eşofmanlarõn benzerleri dün Denizli
İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde de dağõtõl-
dõ. 18 ilköğretim öğrencisi için hazõrlanan
mavi renkteki eşofmanlarõn üzerinde de
aynõ yeşil ay-yõldõzlõ bayraklar kullanõldõ.
Yeşil ay-yõldõzlõ Türk Bayrağõ içeren
eşofmanlarõ dağõtan Denizli Valisi Erk-
men’in ilk değerlendirmesi “Olayı ilk
kez sizden öğreniyorum” oldu. Yeşil ay-
yõldõzlõ Türk Bayrağõ’nõn, hangi gerekçey-
le eşofmanlarda yer aldõğõ yönündeki so-
ruya Vali Erkmen şu yanõtõ verdi:
“Böyle bir yanlışın yapılabileceğini
düşünmedim ve dikkat etmedim. Eşof-
manları Denizli İl Özel İdaresi ile De-
nizli Gençlik Spor İl Müdürlüğü yap-
tırdı. Bunun altında bir kasıt olabilece-
ğini düşünmüyorum. Ancak eşofmanla-
rı teslim alan arkadaşlarımız bu konu-
da inceleme yapmalıydılar. Gözden ka-
çırmışlar. Eşofman olayıyla ilgili arka-
daşlarımdan inceleme yapmalarını iste-
yeceğim. Yeşil ay-yıldızlı Türk Bayrağı
olayını sizden öğrendim.”
‘İdeolojik bir saldırı’
Dağõtõlan eşofmanlarõn üzerinde bulu-
nan yeşil ay-yõldõzlõ Türk Bayrağõ’nõn,
açõkça Bayrak Yasasõ’na aykõrõ olduğunu
söyleyen avukat Yıldırım Aycan, Türk
Bayrağõ’nõn bu şekilde kullanõlmasõnõn
suç olduğunu söyledi. Aycan, yeşil ay-yõl-
dõzlõ Türk Bayrağõ’nõ, gerici zihniyetin bir
hareketi olarak nitelendirdi.
GÜRSU KUNT
ANTALYA - CHP Antalya
Milletvekili Osman Kaptan, 28
Ağustos’ta bir araya gelen TRT
Personel Komisyonu üyelerinin,
RTÜK yetkisini gasp edecek ni-
telikte kararlar aldõğõnõ söyledi.
Kaptan, “Kararların iptali için
RTÜK’teki CHP’li üyeler ara-
cılığıyla mahkemeye başvura-
cağız” dedi.
TRT Genel Müdürü İbrahim
Şahin başkanlõğõnda, genel müdür
yardõmcõlarõ ve daire başkanla-
rõndan oluşan 11 kişilik TRT Per-
sonel Komisyonu kararlarõnõn Şa-
hin’e padişah yetkisi verdiğini
belirten Kaptan, “Söz konusu
kararlarda, personele yönelik
tüm işlemler için Genel Müdür
Şahin tek yetkili kılındı” diye ko-
nuştu. Kaptan, komisyon kararla-
rõyla RTÜK yetkisinin gasp edil-
diğini, 3984 sayõlõ yasayla
RTÜK’e verilen yetkinin TRT
Genel Müdürü’ne devredilmesinin
istendiğini söyledi. Kaptan, “TRT
personeli üzerinde, RTÜK ona-
yı ile mümkün olan tasarruf, ar-
tık TRT Genel Müdürü’nün
elinde. Yasada açıkça RTÜK’e
ait olduğu belirtilen bir yetkinin
TRT Genel Müdürü’ne devre-
dilmesi hukuki değil” dedi.
‘Yetkiler Şahin’de’
CHP Milletvekili Kaptan, TRT
Genel Müdürü Şahin’in, kendisi-
ne yakõn personelden oluşan bir
komisyon aracõlõğõyla, bütün yet-
kileri eline aldõğõnõ vurguladõ. Ko-
misyon kararlarõnõn 6. maddesinin
“Hizmet yaşı fazla olan ve anı-
lan yerde uzun süre görev yapan
uzmanlaşmış personelin mer-
kezde hizmetlerinden ve dene-
yimlerinden yararlanmak üzere
ihtiyaç duyulan birimlere kad-
roları ile birlikte aktarılması”
şeklinde düzenlendiğini belirten
Kaptan, “Bu madde, personeli is-
tifaya ya da emekliliğe zorlayan
nitelikte” dedi.
Kaptan, 3. maddenin de yine ça-
lõşanlarõ istifaya zorlayõcõ özellik-
te olduğunu ve genel müdürün bu
konuda yetkili olduğunu dile ge-
tirdi. Kaptan, bu kararlar karşõsõnda
RTÜK’ün CHP’li üyelerinin ko-
nuyu mahkemeye taşõyacağõnõ da
söyledi. Kaptan, TRT’nin yeni
personel alõmõna da değinerek
sözlerine şöyle devam etti: “28-
29 Haziran’da yapılan KPSS’ye
katılanlardan prodüktör, ya-
pımcı, spiker, muhabir gibi kad-
rolarda 195 ve müfettiş yar-
dımcılığı kadrosu için 10 perso-
nel alınacak. Kurum personeli
olanlar eğer 28-29 Haziran’da-
ki KPSS sınavına girmemişler-
se katılamayacak. Oysa
TRT’nin içinde yıllardır fiilen
yaptıkları işin kadrosunu al-
mayı bekleyenler var. Bu kişiler
fiilen yaptıkları işin kadrosunda
istihdam edilenlerle aynı ücreti
alamıyorlar ve aynı özlük hak-
larından yararlanamıyor.”
Osman Kaptan, TRT Genel Müdürü
İbrahim Şahin başkanlõğõnda, genel
müdür yardõmcõlarõ ve daire
başkanlarõndan oluşan 11 kişilik TRT
Personel Komisyonu kararlarõnõn
Şahin’e padişah yetkisi verdiğini belirtti.
Şehitler sonsuzluğa uğurlandı
ŞIRNAK/MERSİN (Cum-
huriyet) - Şõrnak’õn Cudi da-
ğõnda PKK’lilerle güvenlik güç-
leri arasõnda çõkan çatõşmada
jandarma er Suat Çağlar şehit
oldu. Çağlar ve aynõ bölgede şe-
hit olan onbaşõ İsrafil Işık mem-
leketlerinde düzenlenen tören-
lerle toprağa verildi.
Şõrnak’ta güvenlik güçlerinin
PKK’lilere yönelik olarak Kato,
Gabar dağlarõ ve Bestler Dereler
bölgesinde sürdürdüğü operas-
yonlar, son bir haftadõr Cudi Da-
ğõ’nda yoğunlaştõrõldõ. Bölgede
çõkan çatõşmada, jandarma onba-
şõ İsrafil Işõk’õn şehit olmasõnõn ar-
dõndan, izi sürülen teröristlerle
önceki gece gece Cudi Dağõ’nõn
Uğurtepe mevkiinde yeniden sõcak
temas sağlandõ. Çõkan çatõşmada
teröristlerin açtõğõ ilk ateşte jan-
darma er Suat Çağlar şehit oldu.
Çağlar’õn cenazesi Şõrnak Askeri
Hastanesi’ne kaldõrõlõrken bölge-
ye gece takviye birlikleri gönde-
rilerek teröristler kõskaca alõndõ.
Şõrnak 23’üncü Jandarma Sõnõr
Tümen Komutanlõğõ’ndan kalkan
Sikorsky helikopterlerle Jandarma
Özel Harekât Timleri indirilir-
ken, gece görüşlü Süper Kobra ti-
pi helikopterler teröristlerin bu-
lunduğu alanlarõ bombaladõ. Ça-
tõşma, yer yer sabaha kadar sürdü.
Askeri yetkililer, çatõşmalarõn
zaman zaman şiddetli şekilde sür-
düğünü belirterek, teröristlerden de
ölü ve yaralõlarõn bulunduğu, so-
nucun operasyonun bitmesinin ar-
dõndan netleşeceğini açõkladõlar.
Şehit er Suat Çağlar için dün
Şõrnak 23’üncü Jandarma Sõnõr
Tümen Komutanlõğõ’nda uğur-
lama töreni düzenlendi. Vali Ali
Yerlikaya, Tümen Komutanõ
Tümgeneral Tahir Bekiroğlu,
Şõrnak Cumhuriyet Başsavcõsõ
Mustafa Gümüş ile askeri yet-
kililer katõldõğõ törenin ardõn-
dan şehidin cenazesi memleke-
ti Elazõğ’õn Alacakaya ilçesi
Gürbuçuk köyüne gönderildi.
Çağlar için Gürbuçuk köyünde
düzenlenen törene ailesi, yakõn-
larõ ve askeri ve idari yetkililer
katõldõ. Kõlõnan cenaze namazõ-
nõn ardõndan şehit piyade çavuş
Çağlar’õn cenazesi köy mezarlõ-
ğõnda toprağa verildi. Cenazenin
toprağa verilmesi sõrasõnda ayak-
ta durmakta zorlanan şehit erin
yakõnlarõ, gözyaşlarõnõ tutamadõ.
Suat Çağlar’õn terhisine yaklaşõk
4 ay kaldõğõ, en son 3 gün önce
ailesini arayõp, “Durumunun
iyi olduğunu” söylediği, bu gö-
rüşmede para istediği, ancak
gönderilen paranõn eline ulaş-
madõğõ öğrenildi.
‘Hainleri sevindirmem’
Çağlar’la aynõ bölgede şehit
olan onbaşõ İsrafil Işõk için de dün
Tarsus Ulu Camii’nde tören dü-
zenlendi. Burada, şehidin eşi Se-
her Işık (23), tabuta sarõlõp öperek,
“Hainleri sevindirmeyeceğim,
üzülmeyeceğim. Aslan gibi bir
evlat yetiştireceğim. Aynı sana
benzeyecek, canım benim” diye
ağõt yaktõ. Şehidin asker kõyafeti gi-
yen 4 yaşõndaki oğlu Kaan’õn
ise, her şeyden habersiz ve elinde
Türk bayrağõ ile babasõnõn tabu-
tunu izlemesi, cenaze törenine
katõlanlara duygulu anlar yaşattõ.
Acõlõ anne Emine Işık ise ya-
kõnlarõnõn desteğiyle ayakta du-
rabildi. Şehit İsrafil Işõk’õn, İs-
tanbul’da asker olan kardeşi Ku-
bilay Işık da ağabeyinin fotoğ-
rafõna sarõlarak metanetli bir şe-
kilde ayakta durmaya çalõştõ. Tö-
ren alanõnõ dolduran binlerce
Tarsuslu, “Şehitler ölmez, vatan
bölünmez”, “Kahrolsun PKK”
şeklinde sloganlar attõ.
Cudi’de şehit düşen iki asker, memleketlerindeki törenlerle toprağa verildi
Şırnak’ın Cudi
Dağı’nda şehit
olan Onbaşı İs-
rafil Işık için
Tarsus’ta tö-
ren düzenlen-
di. Törene ka-
tılan binlerce
kişi terör örgü-
tünü lanetledi.
1 ay boyunca saate bakmayı öğretecek
Öğretmene
garip ceza
ÖZCAN ÖZGÜR
MUĞLA - Muğla’nõn
Milas ilçesinde, 30 yõllõk
sõnõf öğretmenine, 5. sõ-
nõftan 6. sõnõfa geçen bir
öğrencisinin saat bakma-
yõ bilmemesi nedeniyle
bir ay boyunca öğrenciye
“akrep-yelkovan pozis-
yonu” öğretme dersi ve-
rildi. Öğretmen ise kurs
için ücret isteyince emre
itaatsizlikten hakkõnda so-
ruşturma açõlarak başka
bir okula gönderildi.
Milas Derince İlköğre-
tim Okulu’nda yaşanan
olayda, 30 yõllõk sõnõf öğ-
retmeni Nurhayat Öz-
gür, 6. sõnõfa geçen Taner
Ç. adlõ öğrencisinin saat
bakmayõ bilmediğinin sap-
tanmasõ üzerine okul yö-
netimi tarafõndan öğren-
ciye bir ay boyunca saat
bakmayõ öğretmekle gö-
revlendirildi. Mesai saati
haricinde “kurs” olarak
ayrõ bir ücretlendirme ya-
põlmasõ gereken görev-
lendirmeyi kabul etme-
yen Özgür, ücret karşõlõ-
ğõnda öğrenciye eğitim
vereceğini söyledi. Bu-
nun üzerine Derince İlk-
öğretim Okulu Müdürü
Bülent Hekimoğlu, öğ-
retmen hakkõnda “amire
saygısızlık ve görevi ye-
rine getirmeme” iddiala-
rõyla bir tutanak hazõrladõ.
‘Düzmece’ iddiası
Durumun İlçe Milli Eği-
tim Müdürlüğü’ne bildi-
rilen Özgür, Derince İlk-
öğretim Okulu’ndan alõ-
narak Narhisar Köyü İlk-
öğretim Okulu’na gönde-
rildi. Eğitim-Sen Milas
İlçe Temsilcisi Mustafa
Ali Demirci, soruşturma-
nõn keyfi ve düzmece ol-
duğunu iddia ederek Öz-
gür’ün 30 yõllõk emeğine
saygõnõn göstergesi ola-
rak 24 Kasõm’da kendisi-
ni yõlõn öğretmeni seçe-
ceklerini söyledi. Demir-
ci, konuyla ilgili dava aça-
caklarõnõ da bildirdi.
Orijinal logoda
beyaz olan ay-yıl-
dız, eşofmanlar-
da yeşil olmuş.
TOPLU KONUT PROJESİ
Bayrağa
yeşil
ay-yıldız!