23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgene- ral Işık Koşaner, Hava Kuvvetleri Komuta- nı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Atilla Işık ve 3. Or- du Komutanı Orgeneral Saldıray Berk ile bir- likte dün Tunceli’yi ziyaret etti. Başbuğ’un zi- yareti sırasında kırsalda operasyonlar sür- dürüldü. Tunceli Jandarma Bölge Komutan- lığı’nı ziyaret eden Başbuğ, Bölge Komutanı Tümgeneral Mehmet Çörten tarafından kar- şılandı. Başbuğ’a Bölge Komutanlığı’nda ope- rasyonlara ilişkin brifing verildi. Başbuğ, da- ha sonra kuvvet komutanlarıyla birlikte Va- li Mustafa Yaman’ı makamında ziyaret etti. Başbuğ, Yaman ile yaklaşık 1.5 saat görüştü. Başbuğ, çıkışta gazetecilerin soruları üzerine, “Çok yararlı ve güzel bir gezi oldu” dedi. Baş- buğ, 4. Komando Tugay Komutanlığı’nı zi- yaretinin ardından Bingöl’e gitti. CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada “Bu tür şeyleri sorup durmayın... Bunları kim ko- nuşuyor? Siz... Vatandaşın böyle bir derdi yok...” Erdoğan, ertesi gün Harran Üniversitesi’nden de şöyle seslenmişti: “Amerika’nın 130 yıllık kurumları batıyor, biz dim- dik ayaktayız.” Haftanın devamı, Başbakan’ı yalanladı. Art ar- da yapılan açıklamalar ekonominin rayında git- mediğini gösteriyordu. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Ankara Sanayi Odası Başkanı Nu- rettin Özdebir, ekonomide gerçekleri görme za- manının geldiğini, dünyayı sarsan krizin Türkiye’yi de etkileceğini vurguladılar. Bu isimler, doğrudan AKP’ye bağlı kişiler ol- madığı için böyle konuşmuş olabilir. Ya MÜSİAD’a ne demeli? MÜSİAD, Erdoğan’ın yüzüne “3 sorun var” de- di devam etti: 1- Yolsuzluk iddialarını görmezden gelmeyin. 2- Hükümette değişikliğe gidin. Bazı bakanlar yoruldu. 3- Ekonomide yeni önlemler almanın zamanı- dır. Üretim ekonomisine ağırlık verin. Sözün özü, AKP’ye yakın-uzak ekonominin bütün kolları Başbakan’ın “her şey mükemmel” sö- zünü yalanladı. Haftanın son bölümünde de Erdoğan’ın yol- suzluklarla ilgisini saptamasına tekzip geldi. Kimden? AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat’tan... CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun canlı yayın önerisini kabul eden Fırat, Türkiye’nin gündemine yolsuzlukları bir kez daha soktu. Canlı yayınla birlikte görüldü ki; toplum yolsuzluk iddialarının çoğunun gerçek olduğunu düşünüyor ve tartışılmasını olumlu buluyor. Televizyonlar mik- rofonu sokağa uzattıklarında vatandaştan şu tür tepkiler geldiğini gördük: “Bunlar tartışılmalı, yararlandık...” “Konuşulanların çoğunu anlamadık ama, ko- nuşulması olumlu...” Kimi yurttaşlar da asıl gündemin kendi ekono- mik durumları olduğunu söyledi. Buna elbette di- yeceğimiz yok. Ancak Türkiye uzun zamandır ilk kez iktidar partisinin denetlendiği izlenimini edindi. Kılıçdaroğlu-Fırat tartışması neden bu kadar çok ilgi gördü? Bize göre bunun birinci nedeni, Türkiye’de de- netim mekanizmasının büyük ölçüde zayıflamış ol- ması... Dokunulmazlıklar başta olmak üzere denetim için kullanılabilecek pek çok olanak kapalı... Kurumları denetleyecek müfettişler ve teftiş ku- rulları pasifleştirildi. Binin üzerinde müfettişe “Ne- den soruşturma yapıyorsun” soruşturması yapıl- dı. Bunlardan 100’ü aşkını ceza gördü. Kimi ku- rumlarda da yolsuzluk bilgisini veren kişilerin üzerine müfettiş gönderildi, soruldu: “Böyle bir ihbarda bulunmaya utanmıyor mu- sun?” Bu ve benzeri bir dizi nedenle bütün denetim ka- pıları kapanınca bir canlı yayın öne çıktı. Başbakan “Bunları konuşmayın” dese de yol- suzluklar artık Türkiye gündemine girmiştir. Geç- miş iktidarlarda tanık olduğumuz “dönem zen- ginleri” AKP iktidarında artarak devam etmiştir... Son bir ay içinde Deniz Feneri’nden Zahid Ak- man’a, Şaban Dişli’den Dengir Fırat’a art arda gündeme gelen haberler, bize siyasetin bir gele- neğini anımsatıyor: Bir iktidarın olumlu yanları zayıfladı mı olum- suzlukları sırıtmaya başlar! GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada larına geçmeden önce günlerdir süregelen karşı- lıklı suçlamaların odak noktası olan DMM Fırat’ın “müfteri” suçlamasına açıklık getiren bir giriş yaptı. Hayali ihracat konusunu inceleyip Menas şir- ketini sorumlu bulan Gümrük Başmüfettişi Bay- ram Çolak’ı, şirketin ortağı ve yöneticisi DMM Fı- rat, “rüşvet yediği” iddiasıyla Başbakanlık’a bir di- lekçeyle şikâyet ediyor. Başbakan RTE’nin onayı ile Başbakanlık Tef- fiş Kurulu’ndan iki müfettiş Çolak’ın rüşvet yiyip yemediğini araştırıyor. Müfettişler, Çolak’ın eşini, çoluk çocuğunu -Kılıçdaroğlu’nun ifadesiyle- sü- lalesini sorguluyor, rüşveti araştırıyor. Sonuçta: “Müfettişler Fırat’ın iddiasıyla ilgili soruşturma ya- pılmasına gerek olmadığı kanısına varıyorlar…” Fırat’ın “Vatandaşlık görevini yaptım” diyerek sa- vunduğu olayı araştıran iki müfettişin raporunu Başbakan RTE “Haklısınız” diyerek onaylıyor. Fırat bu sonuçla yetinmiyor. Gümrük müfettişini mahkemeye veriyor ama Fırat tarafından rüşvet almakla suçlanan müfettiş Çolak beraat ediyor. Kılıçdaroğlu, bu durumu belgelerle açıkladıktan sonra; “Sormak isterim kim müfteridir, kim müf- teri değildir” dedi. Oysa belgeli açıklamalardan sonra Kılıçdaroğ- lu’nun, müfterinin kim olduğunu kamuoyunun tak- dirine bırakacak yerde günlerdir kendisini Bay Müf- teri diye suçlayan DMM Fırat’a; “Bay müfteri sen- sin” demesi ve böylece ortada kalan kim müfte- ri sorusunu somut biçimde karşılaması gerekirdi. Zira DMM Fırat, bir müfettişi rüşvet yemekle suç- luyor. İhbarı, vatandaşlık görevimi yaptım, diye açıklıyor. Ama Başbakanlık müfettişleri ihbarın asıl- sızlığını kanıtlıyor, üstelik DMM Fırat’ın haksızlığını Başbakan onaylıyor. DMM Fırat’ın ihbarı iftiraya dönüşüyor. İftiranın sahibi olarak müfteri durumuna düşü- yor. “Kim Bay Müfteri” sorusu böylece sahibini bu- luyor. Kılıçdaroğlu, Fırat’ın kendisine yönelik Bay Müfteri suçlamasına bu denli somut biçimde karşılık vermedi de, neden “kim müfteridir, kim müfteri değildir” kararını izleyenlere bıraktı? Kılıçdaroğlu örneğin genel başkanı tarafından ortamı daha fazla gerginleştirmekten kaçınması için uyarılmış olabilir. Bu uyarı Kılıçdaroğlu’nun hak etmediği bir suçlama karşısında doğal savunu refleksini en- gellemekten başka bir şey değildir. Üstelik ortamı gerginleştirmekten kaçınmak iktidar partisi sorumlularının üstleneceği bir görev değil midir? Üstüne üstlük Kılıçdaroğlu, Fırat’ın Menas şir- ketinin ikinci başkanı olduğu sırada firmanın ha- yali ihracat yaptığını Danıştay kararı ile kanıtladı. Kılıçdaroğlu, Fırat’ın uzun süre büyük ortağı ol- duğu, görev üstlendiği Menas şirketi TIR’ında 89 kilo eroin bulunmasıyla ilgili şaşırtıcı bilgi ve bel- geler sundu. Hepsinden öteye, 2 Ağustos 2007 tarihinde Fı- rat’ın, Menas’ın hem ortağı hem de milletvekili ve AKP Genel Başkan Yardımcısı iken firmanın Gümrük Müsteşarlığı’na gönderdiği “…mutlaka de- netlenmesi zorunlu görülen şirket TIR’larının kır- mızı hattan çıkarılmasını, gümrük muayenesine ta- bi tutulmadan yurtdışına çıkmasına izin verilmesini isteyen …” yazıda firma yetkilileriyle DMM Fırat adı- na avukatının da imzası bulunuyor. Bu, düpedüz firmanın Fırat imzasıyla siyasal nü- fuz kullandığını kanıtlıyor. Kılıçdaroğlu çok önemli bir görevi başarıyla ye- rine getirdi ve: Kamuoyu belgeleriyle kimin Bay Müfteri, kimin olmadığını artık biliyor. ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA 27 EYLÜL 2008 CUMARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul Y 18 Edirne PB 19 Kocaeli Y 18 Çanakkale PB 19 İzmir PB 23 Manisa PB 22 Aydın PB 23 Denizli PB 22 Zonguldak Y 19 Sinop Y 19 Samsun Y 20 Trabzon Y 21 Giresun Y 19 Ankara Y 16 Eskişehir Y 14 Konya PB 18 Sıvas Y 17 Antalya PB 28 Adana Y 27 Mersin Y 27 Diyarbakır Y 23 Şanlıurfa Y 24 Mardin Y 20 Siirt Y 21 Hakkâri Y 13 Van Y 15 Kars Y 14 Oslo PB 17 Helsinki B 13 Stockholm PB 17 Londra B 19 Amsterdam B 18 Brüksel B 18 Paris B 18 Bonn PB 19 Münih PB 19 Berlin B 20 Budapeşte Y 18 Madrid Y 21 Viyana Y 15 Belgrad Y 13 Soyfa Y 15 Roma Y 22 Atina Y 21 Zürih Y 17 Moskova Y 11 Aşkabat PB 26 Astana PB 16 Taşkent PB 28 Bakû Y 19 Bişkek PB 22 Tiflis Y 19 Kahire PB 30 Şam Y 26 Bölgelerimiz parçalı ve çok bulutlu; Marma- ra’nın doğusu, Kara- deniz, İç Ege, İç Ana- dolu’nun kuzey ve do- ğusu, Doğu Akdeniz ile Doğu ve Güney- doğu Anadolu bölge- leri sağanak ve gök gürültülü sağanak ya- ğışlı geçecek. Hava sıcaklığı tüm yurtta 2 ila 4 derece azalacak. Yurt Haberleri Servisi - Sõnõr ötesinde as- keri operasyonlar yoğunlaştõrõlõrken, sõnõr içinde de PKK’lilerle güvenlik güçleri ara- sõnda sõcak temas sağlandõ. Şõrnak’ta çõkan çatõşmada bir asker şehit oldu. Cudi Dağõ’nda sürdürülen operasyonda PKK’lilerle çõkan ça- tõşmada Jandarma Onbaşõ İsrafil Işık (23) şe- hit oldu. Şehit asker için dün 23. Jandarma Sõnõr Tümen Komutanlõğõ’nda tören dü- zenlendi. Işõk’õn cenazesi daha sonra mem- leketi Mersin’e gönderildi. Şehit erin bugün Mersin’de düzenlenecek törenle toprağa verileceği belirtildi. Işõk’õn Mersin’in Tarsus ilçesine bağlõ Taklõtaş köyünde oturan ailesi acõ haberle yõ- kõldõ. 4 yõllõk evli ve Kaan adõnda 3 yaşõnda bir oğlu olduğu öğrenilen şehit İsrafil Işõk’õn babasõ Avni Işık, oğlunun 7 ay önce Şõrnak’ta göreve başladõğõnõ belirterek “Uzman olarak başladığı görevinde çok zaman geçmeden şehit oldu. Acımız çok büyük. Ama gu- rurluyuz. İki oğlum daha var, onlar da va- tanıma feda olsun” diye konuştu. Zaman zaman sinir krizleri geçiren anne Emine Işık da “Benim oğlum ölümlerin en güzeli olan şehitliğe ulaştı. Ayrıca ölüm gü- nünün ramazan ayına, cuma gününe ve Kadir Gecesi’ne denk gelmesi üzüntümü- zü bir nebze hafifletiyor” dedi. Eşine ‘şehitliğe defnedin’ demiş Oğlunu en son yaklaşõk 20 gün önce iz- ne geldiğinde gördüğünü ifade eden anne Işõk, şöyle konuştu: “3-4 gün önce telefonda konuştuğumuzda, Ramazan Bayramı için gelip gelemeyeceğini sordum. İzinden yeni döndüğü için gelemeyeceğini, Kur- ban Bayramı’nda ise 10 gün izin alıp bi- zi görmeye geleceğini söylemişti. Oğlum zaman zaman operasyonlara giderdi. Döndüğünde telefonla görüşürdük. O zamanlar görüştüğümüzde ‘Ben de bir gün muhakkak şehit olacağõm. Kendinizi her an hazõr tutun’ derdi. Biz cenazesini köyü- müzdeki mezarlığa defnetmek istedik. An- cak birkaç gün önce eşine, ‘Şehit olursam Tarsus Şehitliği’ne defnedin’ diye vasiyet- te bulunmuş. Benim oğlum hep şehit olacağını hissediyordu.” 2 terörist öldürüldü Siirt’in Eruh ilçesinin Erenkaya köyü ya- kõnlarõnda da devriye görevi yapan güvenlik güçleri 4 kişilik terörist grupla karşõlaştõ. “Tes- lim ol” çağrõsõna teröristlerin ateşle karşõlõk vermesi sonucu çõkan çatõşmada 2 terörist öl- dürüldü, 2 terörist de yaralõ yakalandõ. Çatõşmada hafif şekilde yaralanan 2 asker ise Siirt Asker Hastanesi’nde tedavi altõna alõn- dõ. PKK’liler Şõrnak-Cizre karayolundaki Emniyet Müdürlüğü’ne ait araç tamir atöl- yesine de roketli saldõrõ düzenledi. Saldõrõnõn ardõndan kõsa süreli çatõşma yaşanõrken, 2 ro- ketin isabet ettiği araç tamir atölyesinde maddi hasar oluştu. Kaçan teröristlerin ya- kalanmasõ için operasyon başlatõldõ. Şırnak’ta bir asker şehit ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Baş- kanlõğõ, ilk haftalõk basõn top- lantõsõnõ gerçekleştirdi. Genel- kurmay İletişim Daire Başkanõ Tuğgenaral Metin Gürak, Kan- dil Dağõ’ndaki terörist hedefle- re gerçekleştirilen hava ope- rasyonunda 16 hedefin başarõyla vurulduğunu, 1-26 Eylül döne- minde 47 bölücü örgüt mensu- bunun etkisiz hale getirildiğini söyledi. Gürak, bölücü örgütün tüm karşõ propagandasõna kar- şõn çatõşmalar sõrasõnda iki te- röristin teslim olduğunu, ken- diliğinden teslim olan terörist sayõsõnõn arttõğõnõ vurguladõ. Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn ilk haftalõk basõn toplantõsõna yoğun ilgi vardõ. Genelkurmay İletişim Daire Başkanõ Tuğge- neral Gürak’õn düzenlediği ba- sõn toplantõsõnõ çok sayõda ga- zeteci izledi. Gürak, ilk toplan- tõda, bölücü terörle mücadele, Milgem Projesi kapsamõndaki gelişmeler hakkõnda bilgi ver- di ve bu konulardaki sorularõ ya- nõtladõ. Hava operasyonu Türk Silahlõ Kuvvetleri’nin (TSK) terörle mücadelesinin kararlõlõkla sürdüğünü anlatan Gürak, Irak’õn kuzeyindeki Bir ayda 47 terörist öldürüldü Kandil Dağõ bölgesinde tespit edilen terörist hedeflere Türk Hava Kuvvetleri’ne bağlõ uçak- larõn operasyon yaptõğõnõ bil- dirdi. Harekâtta daha önceden teknik araçlarla tespit edilen 16 hedefin tamamõnõn tam isa- betle vurulduğunu belirten Gü- rak, uçaklarõn sağlam bir şekilde üslerine döndüğünü bildirdi. Gürak, “Harekâtta sadece bö- lücü örgüt hedef alınmış, sivil halk ve yerel unsurların zarar görmemesi için gerekli has- sasiyet gösterilmiştir” dedi. Gürak, önceki gün Siirt’in Eruh ilçesinde gerçekleştirilen operasyonda çõkan çatõşma so- nucunda 6 teröristin etkisiz ha- le getirildiğini, Cudi Dağõ böl- gesindeki operasyonlarda ise bir uzman erbaşõn şehit oldu- ğunu kaydetti. Gürak, 1-26 Eylül arasõnda toplam 127 iç güvenlik olayõnõn meydana gel- diğini, eylemlerin yüzde 40’õnõn mayõn ve el yapõmõ patlayõcõ kaynaklõ, yüzde 28’inin taciz ateşi niteliğinde olduğunu kay- detti. Gürak, “Burada terör ör- gütünün güvenlik güçleriyle temastan kaçındığı, işbirlik- çilerini de kullanarak riski az eylemlere başvurduğu görül- mektedir” diye konuştu. Orgeneral İlker Başbuğ Tunceli’de Cudi Dağõ’nda yürütülen operasyonda teröristlerle sõcak temas sağlandõ TSK, Kandil’e gerçekleştirilen hava saldõrõsõnda 16 hedefin vurulduğunu açõkladõ Yalnızca Ulusoy tutuklu kaldı AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ’NDEKİ SALDIRI ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) - Akdeniz Üniversitesi’nde çõkan olaylarla ilgili davada, elinde tabancayla ateş ederken görüntülenen Ömer Ulusoy dõşõndaki sanõklar tahliye edildi. Ulusoy, duruşmada “Şayet silahımı kullan- masaydım karşı taraftaki kişilerin saldırısı so- nucunda 5-6 kişi ölürdü” dedi. Akdeniz Üniversitesi kampusunda meydana gelen olaylarla ilgili davanõn duruşmasõ, Antal- ya 2. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde yapõldõ. Du- ruşmaya, tutuklu sanõklar Ömer Ulusoy, Tahir Kara, Ahmet Bekmez, Çağrı Bulut ve İsma- il Ahmet Turgut ile bazõ tutuksuz sanõklar ve avukatlarõ katõldõ. Mahkeme heyeti, duruşmada Akdeniz Öğrenci Yurdu’nun idarecilerini ve üni- versite güvenlik personelini dinledi. Yurt Müdürü Ramazan Tatlı, olaylarda yurda kaçak girdiği tespit edilen Ahmet Bekmez’in dõşarõya çõkarõl- dõğõnõ, Bekmez’in etrafõnda toplanan bir grubun ise yurt kapõsõnda bulunan demirlerin üzerinden atlayarak binalara girdiklerini ve yurdun çöp bi- donlarõyla aydõnlatma lambalarõna zarar ver- diklerini söyledi. Tatlõ, yurt binasõ ve bahçesin- de Türk bayrağõnõn yakõlmasõ ve PKK lideri Ab- dullah Öcalan’õn posterlerinin asõlmasõ gibi bir eylemin tespit edilmediğini vurguladõ. Sanõk- lardan Ulusoy’un avukatõ Ayhan Atasayar ise olaylar sõrasõnda yurtta Vandalizm örneğinin ya- şandõğõnõ, 70-80 kişilik bir grubun öğrencilere sal- dõrarak kamu malõna zarar verdiğini, Ulusoy’un da kendisini bu konuda vazifeli görerek üniver- siteye geldiğini iddia etti. Dink’in öldürülmesiyle ilgili Trabzon’da görülen davada Yüzbaşõ Polat, Albay Öz’ü suçladõ Mahkeme görevsizlik kararõ verdi AHMET ŞEFİK TRABZON - Trabzon 2. Sulh Ceza Mah- kemesi, Agos Gazetesi Genel Yayõn Yönet- meni Hrant Dink’in öldürülmesinde ihma- li bulunduğu gerekçesiyle jandarma görev- lilerinin yargõlandõğõ davada görevsizlik ka- rarõ verdi. Bir tanõk, Dink’in öldürüleceğini bildiği halde önlem almamakla suçlanan Trabzon Jandarma Alay Komutanõ Ali Öz’ün ihbarõ yapan Coşkun İğci’yle ilgili olarak, “Bunu sağda solda konuşturmayın. Ko- nuşursa başına geleceği görür” diye teh- ditler savurduğunu öne sürdü. Dink’in öldürülmesinde ihmalleri bulunduğu gerekçesiyle Astsubay Okan Şimşek ile ast- subay Veysel Şahin’in yargõlanmasõna Trab- zon 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmada tanõk olarak dinlenen Trab- zon İl Jandarma Komutanlõğõ Organize Suç- larla Mücadele (KOM) Şube Müdürü Yüzbaşõ Hüsametin Polat, Dink cinayeti ile ilgili dö- nemin Jandarma İl Alay Komutanõ Albay Ali Öz’ü ve İstihbarat Şube Müdürü Yüzbaşõ Me- tin Yıldız’õ suçladõ. Polat, olaylarõ sorguladõğõ için Öz’ün kendisine mesafeli davrandõğõnõ, yargõlanan subaylarõ ise baskõ altõna aldõğõnõ belirtti. Polat, Öz’ün, Dink’in öldürüleceği- ni jandarmaya haber veren, cinayeti azmet- tirmekten yargõlanan Yasin Hayal’in enişte- si Coşkun İğci’nin de konuşmamasõ için uyarõlmasõnõ istediğini iddia etti. ‘Gerekli duyarlılığı göstermedi’ Polat, bir istihbarat toplantõsõnda İstihba- rat Şube Müdürü Metin Yõldõz’õn da, “Coş- kun İğci’nin kendilerine bilgi aktardığını, İstanbul’da bulunan Ermeni gazeteci Hrant Dink’i Yasin Hayal’in öldürmeyi planladığını ve bu kapsamda halasının oğ- lu olan Coşkun İğci’ye silah temin etme- si için 500 YTL verdiği konusunda bilgi al- dılar” dediğini belirtti. Polat, Albay Öz’ün ise “Bu konuyu burada görüşmeyelim. Sonra konuşuruz” dediğini söyledi. Polat, bütün istihbarat etkinliklerinin Öz ve Yõldõz tarafõndan planlandõğõnõ, birbirlerinin açõklarõnõ kapattõklarõnõ düşündüğünü ifade et- ti. Yasin Hayal’in Dink’i öldüreceği duyul- duğu halde Ali Öz’ün gerekli duyarlõlõğõ göstermemesinin kendisinde “şüphe oluş- turduğunu” anlatan Polat, şöyle konuştu: “Cinayetten yaklaşık 5 ay sonra Öz’ün oda- sına bir imza için girdiğimde Öz, sivil bir kişiye ‘Coşkun İğci sõkõysa mahkemede ko- nuşsun, başõna geleceği görür’ dedi. Beni fark edince konuşmayı bitirdi. Müfettişlerin gel- mesinden bir gün önce de olayla ilgili bel- gelerin değiştirildiğini gördüm. Konuyu Okan Şimşek’e sorduğumda Öz ve Yıl- dız’ın emriyle yaptıklarını söyledi.” Dink’in öldürüleceği istihbaratõnõ veren ast- subaylarõn doğruyu yaptõğõnõ ve ödüllendi- rilmeleri gerektiğini söyleyen Yüzbaşõ Hü- samettin Polat, bütün sorumluluğun Albay Ali Öz’de olduğunu ifade etti. Polat, “Albay Ali Öz, Dink’in öldürülmesiyle ilgili istihba- rat konusunda gerekli duyarlılığı göster- medi. Bu ihmal ve önemsememek değil. Bana normal gelmedi. Kasıt değil ama, ih- mal de diyemem” diye konuştu. Polat’õn din- lenmesinin ardõndan müdahil avukat Bahri Be- len, sanõklarõn ihmal yoluyla kasten adam öl- dürmeyi içeren TCK’nin 83. maddesinden yar- gõlanmalarõ gerektiğini belirtti. Mahkeme he- yeti, Belen’in istemini dikkate alarak görev- sizlik kararõ verdi ve dosyayõ Trabzon Nöbetçi Ağõr Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. İstanbul Haber Servisi - İstanbul’da kõsa süre- li şiddetli rüzgâr ve yağmur hayatõ felç etti. Şişli’deki Kuştepe Camisi’nin minaresi devrildi, 1 kişi ya- şamõnõ yitirdi. Çeşitli semtlerde ise 10 yurttaş ya- ralandõ. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn cu- ma namazõnõ kõldõğõ Akabe Camisi’nin avlusuna, bir evin balkonundan uçan demir salõncak düştü. Türkiye, dünden itibaren yağõşlõ havanõn etki- sine girdi. İstanbul’da öğle saatlerinde çõkan fõr- tõna yayalarõ yolda yürüyemez hale getirdi, birçok semtte yurttaşlar yaralandõ. Fõrtõnanõn etkisi ile İs- tanbul Boğazõ’nda bir gemi ters yatarak sulara gö- müldü. Başbakan Erdoğan, Üsküdar’daki Akabe Camisi’nde cuma namazõnõ kõlarken bir evin te- rasõndaki salõncak caminin önüne düştü. Olayda yaralanan olmazken hareketli dakikalar yaşandõ. Afet Koordinasyon Merkezi’nden yapõlan açõk- lamaya göre çeşitli semtlerde 144 binanõn çatõsõ uç- tu, 20 ağaç, bir minare ve elektrik direkleri dev- rildi, çok sayõda araç hasar gördü. İstanbul’da fırtına can aldı Fırtınanın etkisiyle çok sayıda evde ve araçta ha- sar oluştu, ağaçlar devrildi. (Fotoğraf: AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle