Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 27 EYLÜL 2008 CUMARTESİ
18 SPOR
Bir El Değiştirme Öyküsü:
‘MKE’ Ankaragücü... (1)
“Şampiyonluk için 50 trilyon gerekli. Bunu Ankaragücü için
bulurum.”... “Saray’daki tesislere 60 trilyona yakın para verdik.
Bu kadar muazzam tesis, ‘Al senin olsun!’ diyoruz. (Ankaragü-
cü’ne) Bir futbol takımına, 60 trilyonluk pırıl pırıl bir tesisi kim ve-
rir?” Aslında sorunun yanıtı içinde, “kim” verir ve “niye” verir...
Hele ki bu sözler Melih Gökçek’e aitse, yanıt “öznede” demektir.
Evet; Gökçek, Ankaragücü’nü istiyor. “Tapusuyla”... Zaten onun
başına geçip de “tapusunu” almadığı yer yok. Yalnız, bu kez
karşısında, kendine benzeyen bir rakibi var. Üstelik mühür de
onda. O da, “Ana nokta şartsız sevgiyse, anlaşılmayacak bir şey
yok” gibi yusyuvarlak cümleler kuruyor, Ankaragücü’nü pa-
zarlık masasına sürerken... Yani, Ankaragücü’nün bir ko-
lu Cemal Aydın’da, bir kolu Gökçekgiller’de çekiştirip du-
ruyorlar. Gökçek, pozisyonundan aldığı güce, genlerindeki
“Şark kurnazlığı”nı da ekleyip, elmaşekerlerini yan yana di-
ziyor. “Gazetecileri de yönetime alacağım!” diyor mesela...
Özetle, pazarlık bir kızışıyor, bir duruluyor.
Peki, onlar rant peşindeyken kulübün gerçek sahibi Maki-
ne ve Kimya Endüstrisi Kurumu ne diyor bu işe? 98 yıllık ku-
lübe halihazırda taşıdığı adını veren, onu bünyesinden çıkaran
MKE’nin bugünkü konumu ne? Sarı-lacivert forma rengini, “İma-
lat-ı Harbiye Spor Kulübü” olarak Atatürk’ün seçtiği Askeri Fab-
rikalar’ın takımı, 1978 yılına kadar kurum mensupları tarafından
yönetildi. Ekonomik koşulların zorlamasıyla, bu tarihten son-
ra dışardan da yönetim desteği alınmaya başlandı. 90’ların ilk
yarısında görev yapan Genel Müdür Emin Gök’ten sonra ise,
kurum bir daha başkan düzeyinde temsil edilmedi. Ancak ge-
nel kurullardaki MKE ağırlığı nedeniyle, yıllar boyu başkan ve
yönetimler konsensüsle belirlendi. Ta ki,1997’de Cemal Aydın
başkanlığa seçilene dek...
Belki de futbol tarihimizin, egosu en şişkin, mülkiyet duygusu
en yüksek kulüp başkanlarından birisi olan Cemal Aydın, gö-
reve geldikten birkaç yıl sonra, -elbette MKE yöneticilerinin umur-
samazlığını, aldırmazlığını da fırsat bilerek- genel kurulun üç-
te ikisini oluşturan 250’ye yakın MKE’linin kulüp üyeliğini bir çır-
pıda ve sessizce ortadan kaldırdı. (Ancak aynı koşullardaki 20
MKE mensubunun üyeliği ‘her ihtimale karşı’ devam ettiriliyor.)
Ve aynı dönemde kendi yandaşlarından oluşan 500’ü aşkın ki-
şiyi kulübe üye kaydetti. Peşinden yaptığı tüzük değişikliği ile
de, “Her yıl üye sayısının yüzde 5’ini aşmamak üzere yeni üye
alınabilir” hükmünü getirdi. MKE’nin o günkü “yetkili-ilgisizle-
ri” işin farkına vardığında, kulüp artık Aydın’ın mutlak kontro-
lündeydi. Üstelik, “MKE genel müdürleri, MKE Ankaragücü’nün
onursal başkanlarıdır” hükmünün tüzükten çıkarılmasına uza-
nan bir tavırla... Kurum, 90 küsur yıllık gözbebeğine sahip çık-
mamış, “açıkgözler” kazanmıştı.
e-posta: elektronikiletiadresi@yahoo.com
PİLOT KAMERA/ ÇETİN SUSAN
Asiye Nasıl Kurtulur?
Bir gazete manşeti. Dede Aragones, “Fenerbahçe’yi
kurtaracağım” diyor. Sekiz sütuna manşet. Ciddiye alın-
mış. Böyle saçma sapan demeçler ne yazık ki ülkemizde
prim yapıyor. Yıllar yılı yabancı ülkelere gittik geldik. Say-
falarda bu boyutta saçma sapan demeçler okumadık.
Okuyan varsa söylesin.
Aragones sanki antrenör değil de cankurtaran simidi!..
“Fenerbahçe’yi kurtaracağım” diyor. Fenerbahçe batıyor mu
ki kurtaracak? Eğer şimdi su alıyorsa buna neden kendi-
si değil mi? Densizliğin aile boyu... Oysa bu takım geçen
sene iyi takımdı. Sanıyorum lig başında da üç yenilgi aldı-
ğı görülmemiştir. Bence Aragones takımı değil de kendi-
sini kurtaracak. Böyle palavralar yapan birçok yabancı an-
trenör gördük. Hepsi de takımlarımızı kurtarmak için gel-
diler. Sonuçta ‘Asiye’nin kurtarıldığı gibi’ kurtardılar. Milyon
Avro’ları da ceplerine koyup ülkelerine döndüler.
Biz ülke olarak biraz safız galiba!.. Hep dolduruşa geli-
yoruz. Dünya bizi döne döne kandırıyor. Ama biz bir türlü
bunun ayırdına varamadık. Varamıyoruz da...
Dede Aragones, “Takım iyi başlangıç yapmadı” diyor. Ki-
mi kime şikâyet ediyor?.. İyi başlangıç yapmak, takımı iyi
oynatmak senin görevin değil mi?
Sakatlıklardan yakınıyor. Sadece senin takımında mı sa-
katlıklar var? Eğer mevsim başında beş-altı sakatın varsa
bu biraz da senin hatandan kaynaklanmıyor mu? Eğer sa-
katların varsa yedek kulübesinde sekiz-on tane de futbolcun
var. Hepsi de aynı ayarda, milyon Avro’luk futbolcular. Ba-
şarısızlığa bunlar hiçbir zaman ‘kılıf’ olmamalı.
Ben bunları yazmakla Aragones’in iyi bir çalıştırıcı ol-
madığını söylüyor değilim. Ama ‘Ayinesi iştir kişinin, lafa ba-
kılmaz’. Geldiği günden bu yana takıma değişik bir taktik
uygulayamadı. Eski tas, eski hamam... Takım tertibinde de
pek tutarlı görünmüyor. Zaman zaman basının ve de yö-
netimin etkisi altında takım yapıyor.
Sonuç olarak; büyük olsun, küçük olsun bütün ça-
lıştırıcılar takımlarına kişilik vermez. Takım ona kişilik ve-
rir. Büyük veya küçük antrenör yapar. Büyüklük ve kü-
çüklük soyut kavramlardır. Aragones, İspanya’da bü-
yüktü. Ulusal takımını şampiyon yaptı. Ama onu büyük
yapan İspanyol takımının oyuncularıydı. Futbolda her
ülkede okka 400 dirhem değildir. Türkiye’de Arago-
nes’ten İspanya’daki başarısını beklemek bir hayaldir.
Biz de bu hayale kapıldık gidiyoruz.
GÖRÜŞ / HALİT DERİNGÖR
G.Saray’da sıra bekliyor
Spor Servisi - G.Saray’õn bu sezon
Kartalspor’dan kadrosuna dahil
ettiği Yaser Yıldız, forma bulmak
için sabretmesi gerektiğini söyledi.
G.Saray dergisinin ekim sayõsõna
açõklamalarda bulunan Yaser; 15 yaşõnda
Beşiktaş PAF Takõmõ’nda oynadõğõnõ,
ardõndan da Denizlispor, Mersin
İdmanyurdu, Uşakspor ve Kartalspor’da
forma giydiğini belirterek, “Kartalspor’da
sözleşme yenilemediğim için son 6 ay
kadro dışı kaldım. Bu durum da beni
etkiledi” dedi. Takõma ilk katõldõğõ
dönemde Almanya kampõnda üzerinde biraz
baskõ hissettiğini ama sonra bunu üzerinden
attõğõnõ kaydeden genç oyuncu, “Sağolsun
Cevat Güler hocamız yardımcı oldu.
Tempoya giderek alıştım. Şimdi özel
idmanlarla da açığımı kapatmaya
çalışıyorum. Hocam görev verirse
oynarım, vermezse de kararına saygı
duyarım. Forvet dışında orta sahanın
sağında veya sağbekte de oynayabilirim”
diye konuştu. Takõmdaki kariyeriyle ilgili
çevresindeki insanlarõn sabretmesi
gerektiğini anlatan Yaser, “Tam hazır
olmadığımı ben de biliyorum. Bunun için
daha çok çalışıp iyi şeyler yapmaya
çalışacağım” ifadesini kullandõ. Yaser
ayrõca G.Saray’daki ortamõn çok iyi
olduğunu dile getirerek, “Bu kadarını
beklemiyordum. Herkes çok iyi”
açõklamasõnõ yaptõ. Servet Çetin ise UEFA
Kupasõ’ndaki rakipleri Bellinzona’nõn
enteresan bir takõm olduğunu, rövanş
maçõnõn da kolay olmayacağõnõ söyledi.
Sarõ-Kõrmõzõlõlar’õn genç forveti Yaser yedek kalmaktan şikayetçi değil
Beşiktaş Olimpiyat sõnavõnda
Spor Servisi - Lider Beşiktaş, İstanbul
Belediyespor’la bugün Atatürk Olimpiyat
Stadõ’nda karşõlaşacak. Saat 19.15’te başlayacak
maçõ hakem Bülent Yıldırım yönetecek ve Lig
TV’den naklen yayõmlanacak. Turkcell Süper
Lig ve UEFA Kupasõ’nda yaptõğõ son 5
karşõlaşmada kalesinde gol görmeyen Siyah -
Beyazlõlarda sakatlõğõ süren Serdar Özkan’õn
durumu maç öncesi belli olacak. Siyah-
Beyazlõlar’õn en önemli korkusu ise Olimpiyat
Stadõ’ndaki hava şartlarõ. Bu arada İbrahim
Üzülmez, “Şampiyon olmak istiyoruz. Geniş
bir kadroya sahibiz. Teknik direktör Ertuğrul
Sağlam’la bir sorunum da yok” dedi.
ABBIATI:
BEN FAŞİSTİM
Spor Servisi - İtalya’da
futbol dünyasõ hafta sonu
oynanacak Inter - Milan
derbisine kilitlenmişken
Milan’õn İtalyan kalecisi
Christian Abbiati, siyasi
görüşünü ortaya koyan
açõklamalarõyla şok etkisi
yarattõ. Gazzetta dello
Sport’la birlikte bugün
yayõmlanacak Sportweek
dergisine röportj veren
Abbiati, “Politik inancımı
açıklıkla ortaya
koymaktan utanmıyorum.
Faşistlerle aynı
görüşteyim. Faşistlerin
ülkenin güçlü olması ve
Katolik inancına sahip
olması gerektiği yönündeki
fikirlerini paylaşıyorum”
diye konuştu.
Sarı-Lacivertliler, G.Antep ve Hacettepe deplasmanlarından sonra 3. maçından da eli boş döndü
F.Bahçe’ye Sõvas da acõmadõFATİH ERDOĞDU
SIVAS - F.Bahçe lige iyi başlangõç
yapamamõştõ, iki deplasmanda önce G.Antep
sonra da Hacettepe’ye karşõ kaybetmişti. Buna
bir de Şampiyonlar Ligi’ndeki Porto maçõnõ
ekleyecek olursak Sarõ - Lacivertlilerin
durumunun pek parlak olmadõğõnõ görüyoruz.
Dün gece yine deplasmanda oynadõğõ
Sõvasspor maçõ da daha önceki deplasman
karşõlaşmalarõ kadar önemliydi.Yalnõz bu
maçtan da önemlisi önümüzdeki salõ gecesi
Dinamo Kiev mücadelesi vardõ. Bu
karşõlaşmaya iyi çõkmasõ için F.Bahçe’ye
moral gerekti, yani kazanmak zorundaydõ.
F.Bahçe’nin kadrosunda sakat futbolcu sayõsõ
oldukça fazlaydõ, nedense bir türlü
iyileşmediler gitti!.. Alex’in oynamayacağõna
ilişkin bir duyum almõştõk. Ancak maç saatine
doğru İspanyol teknik direktör Brezilyalõ
oyuncuyu ne pahasõna olursa olsun sahaya
sürdü, oysa bu bir riskti. Nitekim oyunun
başlarõnda Alex sakatlandõ ve seke seke
toplara fazla girmeden idare etmek zorunda
kaldõ. Semih’le başlansaydõ daha iyi olurdu
diye düşünmüştük, çünkü tek forvetle bu iş
olmuyor. Güiza yalnõz kalõyordu her
defasõnda, yine öyle oldu. Sõvas hep
kaybediyordu sahasõnda Sarõ - Lacivertlilere
karşõ.Yine iddialõydõlar, fakat ilk bölümde
düşündükleri gerçekleşmedi. Futbol iki taraf
için iyi olmasa da Alex’in asistinde Selçuk’un
kafayla attõğõ gol F.Bahçe’yi soyunma
odasõnda ilk 45 dakikada önde götürdü.
İkinci yarõda farklõ bir futbol izledik. İki taraf
da istekli, hõrslõ ve kazanma arzusuyla doluydu.
Ancak orta bölüme gelindiğinde Sõvasspor
yorulan F.Bahçe karşõsõnda sanki bir adõm önde
oynar gibiydi. Golü de bulmakta gecikmediler.
Murat Sözgelmez’le skoru eşitlediler. Oysa bu
gole kadar F.Bahçe kalecisi Volkan Babacan 4
yüzde yüz pozisyona izin vermemişti. Başka bir
deyişle devleşmişti kalesinde. Ama yediği golde
hiç bir suçu yoktu. Kalan dakikalarda oyun, ev
sahibinin hakimiyeti altõnda geçiyordu. Oyun
böyle bitecek gibiydi. Ama Sezer çõktõ sahneye.
Öyle bir vurdu ki, bu topa kimse bir şey
yapamazdõ, öyle de oldu. Üzülen Sarõ -
Lacivertlilerdi... Sonuçta olmadõ, bir
deplasmandan daha moralsiz döndü F.Bahçe...
Hem de yine kaybederek Dinamo Kiev maçõ
öncesinde...
E L E Ş T İ R İ
İLHAMİ ŞARKAN
Büyük Hüsran
Saha ve hava güzel, belki de Sıvas’ta
en güzel mevsimde oynanıyor maç. 4.
haftada kazanıp moral bulan
F.Bahçe’yle geçen yılın flaş takımı
Sıvasspor arasındaki karşılaşma için
diyoruz ki: “Şöyle güzel bir maç
seyredelim....” Ama nerede? Kötü,
temposuz, kalelere de şut atılmadan
biten bir ilk yarı... Daha istekli ve daha
hırslı görünen Sıvasspor, F.Bahçe
18’ine dek gelmesine karşın atakları
sonuçlandıramadı. Pozisyona
giremeyen, şut bile atamayan, sadece
rakibini durdurmaya yönelik oynayan
bir F.Bahçe, 34. dakikada kazanılan
korner ve Selçuk’la gelen gol... Büyük
takım olmak bu olsa gerek... Oysa ki
Aragones, sakat futbolcular yerine
oynatacağı oyuncularda da tavsiyelere
(!) uymuştu. Çünkü futbol ulamelarının
dediği olmuştu; Edu’nun yokluğunda
stoper Önder’di. Emre solda; Alex,
Güiza’nın hemen arkasında, İspanyol
futbolcu ise tek santrfordu. Ama
sahanın yıldızı özellikle 2. yarıda yaptığı
kurtarışlarla F.Bahçe kalecisi
Volkan’dı. 3-4 net gol pozisyonuna izin
vermedi.
Şimdi herkes bir şey söyler. Sistem
açısından dizilişleri, tek tek oyuncuları
eleştirir. Hızını alamazlar, Aragones’le
eleştiriler devam eder. Ama bir gerçek
var ki hani o meşhur söylemdeki
Bayburtlu dede klasik müzik
konserinden çıkarken söylediği gibi,
‘özellikle 2. yarı Fener, Fener olalı böyle
eziyet görmedi...’ desek abartmış
olmayız.
Bu yenilgi Şampiyonlar Ligi’nde
oynanacak Dinamo Kiev maçı öncesi
moral arayan F.Bahçe’ye büyük bir
darbe oldu.
Hakem Bünyamin Gezer, Kâzım’ı
sahada tutarak hem kendi hem de
seyircinin sabrını sınadı.
Sıvas: 2 - F.Bahçe: 1
STAT: 4 Eylül (Sıvas)
HAKEMLER: Bünyamin Gezer (7), Cem Satman (7), Erhan Sönmez (7)
SIVAS: Petkovic (6), Murat Sözgelmez (6), Diallo (6), Bilica (5), Hayrettin (6), Faruk (4) (dk. 46 Balili5),
Sylla (5), Sezer (7), Sergio (5) (dk. 73 Tum), Musa (5) (dk. 83 İbrahim), Aydõn (5), Mehmet Yõldõz (6)
F.BAHÇE: Volkan Babacan (7), Gökhan (5), Lugano (4), Önder (5), R.Carlos (4), Selçuk (6), Maldonado
(4) (dk. 80 Semih), Emre (3) (dk. 46 Uğur5), Kâzõm (4) (dk. 72 Burak), Alex (5), Güiza (4)
GOLLER: Dk. 34 Selçuk, dk. 77 Murat Sözgelmez, dk. 88 Sezer
SARI KARTLAR: Kâzõm, R.Carlos, Önder, Burak (F.Bahçe); Diallo (Sıvas)
‘Yıldırım’ tepki
MAÇ TAN NO TLAR / İSMAİL DURSUN
Fenerbahçe taraftarlarõnõn Başkan Aziz
Yıldırım’a tepkisi Sõvasspor
deplasmanõnda doruğa çõktõ. Maç öncesi
taraftarlar Aziz Yõldõrõm’õ geçen
haftalardaki tribün gerginlikleri nedeniyle
eleştirirlerken mücadele bitimide
gruplardan “İstifa” sesleri
yükseldi.F.Bahçe galipken etrafõndakilerle
keyifli sohbetler eden Yõldõrõm, 2-1’lik
yenilginin ardõndan protokol tribünündeki
yerini sinirli bir şekilde terketti.
Yõldõrõm’õn hiç bir söz söylemeden stattan
ayrõldõğõ, dönüş yolculugundaysa hem
futbolculara hem de teknik heyete
çõkõştõğõ öğrenildi.
Turkcell Süper Lig’in 4. haftasõndaki
Gençlerbirliği maçõnda Şükrü Saracoğlu
Stadõ’nõn sõkõ güvenlik kontrollerine
takõlan tepki pankartlarõ Sõvas
sokaklarõnda açõldõ. Karşõlaşma öncesi stat
dõşõnda toplanan Genç Fenerbahçeliler
taraftar grubu üyeleri, Aziz Yõldõrõm
aleyhine uzun süre tezahürat yaparken
Saracoğlu tribünlerindeki “Tek kimlik
Fenerbahçe” yazõlarõna göndermeler
içeren “Tek kimlik Aziz”, “Bizi
bitivemezsin”, “Padişahım çok yaşa”,
“Yıldırım çarpsa bile” pankartlarõ
taşõdõlar. Sarõ - Lacivertli taraftarlar,
beraberinde getirdikleri pankartlarõ 4
Eylül Stadõ’na sokamayõnca tepkilerini
“Diktatör başkan biz buradayız”,
“Başkan kaç kişiyiz”, “Hiç kimse sultan
değil, padişah değil”, “Aziz Yıldırım
kendine bu kadar güvenme” ve
“Taraftarla uğraşan diktatör başkan”
gibi ifadeler içeren tezahüratlar yaparak
gösterdiler. Protestocu yandaşlarõn Aziz
Yõldõrõm’õ Adolf Hitler’e benzetmeleri de
dikkat çekti.
Volkan İstanbul’da bırakıldı
F.Bahçe’de bir maçlõk cezasõ Tahkim
Kurulu tarafõndan kaldõrõlan kaleci
Volkan Demirel, Sõvasspor maçõ
kadrosuna dahil edilmedi. PFDK’nõn ligin
3. haftasõndaki Hacettepe maçõnda
hakeme yönelik sportmenliğe aykõrõ
eyleminden dolayõ verdiği ceza nedeniyle
önceki gün takõmla birlikte Sõvas’a
götürülmeyen ulusal kaleci, cezasõ yapõlan
itiraz üzerine kaldõrõlmasõna karşõn 18’e
alõnmadõ. Çift sarõ karttan gördüğü kõrmõzõ
kartõn cezasõnõ geçen haftaki G.Birliği
maçõnda oynamayarak tamamlayan
Volkan Demirel’in yokluğunda kaleyi
yine Volkan Babacan korudu.
F.Bahçe’de dünkü maçta oynayõp
oynamayacağõ merakla beklenen Alex,
mücadeleye ilk 11’de başladõ. Yüz
ifadelerinden ağrõlarõ olduğu farkedilen
Brezilyalõ yõldõzõn zaman zaman
zorlandõğõ görüldü. Semih ve Edu’yu
yedekler arasõnda bekleten teknik direktör
Aragones, savunmada Lugano’nun
yanõnda G.Birliği maçõnda olduğu gibi
Önder’e şans verdi. Kazım’õ da ilk 11’de
sahaya süren Aragones; Uğur, Burak,
Yasin, Gürhan ve kaleci Mert’i yedek
bekletti. Volkan Demirel’in yokluğunda
kaleyi yine Volkan Babacan korudu.
Sõvasspor’da ise sezon başõ hazõrlõk
kampõnda geçirdiği sakatlõktan yeni
kurtulan Hayrettin, uzun bir aradan sonra
forma giydi.
PAF takımın morali bozuldu
Karşõlaşma öncesinde 4 Eylül Spor
Kompleksi dõş sahada Sõvasspor ile
F.Bahçe PAF takõmlarõ arasõnda oynanan
maçõ 4-1 kazanan Sarõ - Lacivertliler,
kaldõklarõ otelde kötü bir sürprizle
karşõlaştõ. Otelde kalan yabancõ uyuruklu
bir kadõnõn kendini asarak intihar etmesi
F.Bahçeli futbolcularõn morallerini bozdu.
Haberi lobide alan Sarõ - Lacivertlilerin,
adli tõp çalõşmasõ sõrasõnda otelin
yemekhanesine götürülerek olaydan fazla
etkilenmemelerinin sağlandõğõ öğrenildi.
Öte yandan UEFA’nõn, Şükrü
Saracoğlu Stadõ’nda 20 Mayõs 2009
tarihinde oynanacak 2008-09 sezonu
UEFA Kupasõ finali öncesi ekiplerin
çalõşmalarõnõ denetlediği ilk teftiş sona
erdi. Bu arada F.Bahçe’nin Şampiyonlar
Ligi özel koleksiyon ürünleri 30 Eylül
Salõ gününden itibaren pilot olarak seçilen
Fenerium mağazalarõnda satõşa sunulacak.
Tak›mlar O G B M A Y P Avj.
Sõvasspor 5 3 2 - 9 4 11 +5
Beşiktaş 4 3 1 - 8 2 10 +6
Trabzonspor 4 3 1 - 5 1 10 +4
Bursaspor 4 3 - 1 6 4 9 +2
Galatasaray 4 2 2 - 9 3 8 +6
Gaziantepspor 4 2 1 1 5 5 7 -
Konyaspor 4 2 1 1 5 5 7 -
Fenerbahçe 5 2 - 3 7 5 6 +2
Ankaraspor 4 2 - 2 6 5 6 +1
Kayserispor 4 1 2 1 1 1 5 -
Denizlispor 4 1 1 2 5 8 4 -3
Gençlerbirliği 4 1 1 2 4 7 4 -3
Hacettepe 4 1 1 2 3 7 4 -4
Eskişehirspor 4 - 3 1 3 5 3 -2
Ankaragücü 4 - 2 2 5 7 2 -2
İstanbul B. 4 - 2 2 1 4 2 -3
Antalyaspor 4 - 1 3 5 8 1 -3
Kocaelispor 4 - 1 3 2 8 1 -6
P U A N D U R U M U