02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 12 EYLÜL 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Manzara... Üç gün önce bir televizyon kanalında izledim onu... Sibel, sekiz yaşında bir kız çocuğuydu. Siyah saçlı, kara gözlü. Elinde çizgili bir defter... Eğri büğrü yazılmış harf- ler... Pencereleri açık bir oda. İçeride yirmi-yirmi beş kız ve erkek çocuğu. Okulları var ama öğretmenleri yok!.. O, geçen yıl yatılı bölge okuluna gitmiş, bir yıl oku- muştu; annesini ve babasını özlediği için eğitimini bı- rakıp köyüne dönmüştü. Diyarbakır’ın bir köyü... Bir okul binası kerpiçten yapılmış. Öğretmeni de yok, öğrencisi de... Çocuklar “okul- culuk” oynuyorlar. Sekiz yaşındaki kara gözlü kız ço- cuğu öğretmen olmuş. İçimden bir şeyler kayıp gitti, bir yıldız gibi. Yıl 2008’di. Gökyüzü sıkılmış bir yumruk gibiydi. Gecenin do- kusunda akan ırmağa benzeyen esinti yüzümü ya- layıp geçti. Aklıma Adapazarı Garı’nda parasız kalan Mardinli fındık işçileri geldi. Fındık bahçelerinde çalışıp pa- rasını alamayan Kürt işçiler. Mardin’e dönecek beş kuruşları yoktu... Çıplak bakışlı bir korku, düşsüz uykular... Çocuklar, gençler, yaşlılar... Tüm yüzlerde kurşun karası bir yorgunluk... Karl Krolow’ın dizelerine yansıyan, ağızlarda si- zi sürükleyen zehir tadı. Yaşamın burukluğu. Çare- sizliğin bir alev gibi bedeninizi sarması. İki haber derinden vurdu beni, hüzünlendirdi... Bu çağda okula gitmeyen çocuklar, hastane ka- pısında bekleyen yaşlılar, yolsuzluk, talan, vurgun ve yoksulluk... Güneş bir görünüyor, bir kayboluyor... Sonbaharın arkası kış!.. Bilmem kaç milyon ton parasız kömür dağıtacak hükümet. Ramazan da geldi. İftar çadırları kuruldu. Ardından bayram. Erzak paketleri şimdiden hazır- landı. Garip gurebaya dağıtılacak. Deniz Feneri e. V. davasında ilginç ilişkileri 18 ay- dır biliyordum. Paraların nasıl toplandığını, hangi yol- larla Türkiye’ye gönderildiğini, kimlere ne kadar ve- rildiğini... Henüz seçimler yapılmamıştı. Kanal 7 Int’i 100 Al- man polisi basmıştı. Sonra işten çıkarmalar başladı. Gözaltı ve tutuklamalar. Olayın üzerine giden gazeteci sayısı dört... Tayyip Bey, o dönem el bebek gül bebek! Almanya’daki “din kardeşlerimizden” neredeyse 50 milyon Avro toplanıyor, paralar ceplenip birileri tarafından paylaşılıyor. Alan razı, veren razı!.. 18 aydır susan kimi köşe yazarları yine döktür- meye başladılar. Aman Tanrım, neler yazıyorlar ne- ler. Dinci ve tarikatçı medya tam siper. Bizim İzmir- li Fehmi ve yakışıklı Ali bu işin içinde Ergenekon’un Almanya ayağı olup olmadığını saptamak için harıl ha- rıl çalışırken Brükselli Hadi “Beni Hürriyet’ten atarlar mı” diye sağa sola haber salıyormuş. Her neyse! Vurgun küçük çapta... Bilinen para 40.6 milyon Avro, bilinmeyen ise 100 milyon Avro... Dinci takımı için para değil bu! Bir milyar Avro’yu aşmadıkça hiçbir değeri yok. Jet Fadıl bile gülüyor olup bitenlere. Güneydoğu’da “okulculuk” oynayan çocuklar... Adapazarı Garı’nda peş parasız kalan fındık işçile- rinin acısı... Ah benim güzel yurdum, kardeşlerim, çocuklarım! Elleri öpülesi kadınlarımız! Köy kahvelerinde piş- pirik oynayan erkeklerimiz! Ceplerinde üniversite dip- lomasıyla dolaşan işsiz gençlerimiz! Ey benim Türk’üm, Kürt’üm, Lazım, Çerkezim... Memurum, esnafım, emekçim, dar gelirlim! Solcularım, sosyalistlerim, Kemalistlerim! Ey benim, “özgürlükçü solcuyum” diyen liboş tay- fam! Bakın Fenerbahçe’nin İspanyol futbolcusu Güiza ne diyor: “... Türkiye, İspanyol kültüründen çok uzak. İyi ya da kötü diyemem ama farklı. Kadınlar sokakta baş- tan aşağı örtünerek dolaşıyor. Yani çarşafın altında ne olduğunu anlamanız için hayal etmeniz gereki- yor. Ben Türkiye’ye futbol oynamaya ve çok para ka- zanmaya geldim. Lüks içinde yaşıyorum. Türk ye- meklerini çok seviyorum...” İspanyol gözüyle Türkiye’nin fotoğrafı böyle... Sizce abartılı mı?.. İçimden bir şeyler kayıp gitti, bir yıldız gibi. Hüzün geceye salarken köklerini içim titriyordu. Sibel’i ve oyun arkadaşlarını düşündüm. Açlığı, yok- sulluğu, yolsuzluğu ve din sömürücülerini... Ülkem adına utanç duydum!.. [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Baykal, Başbuğ’u ziyaret etti ANKARA (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, 30 Ağustos 2008’de Genelkurmay Başkanlõğõ görevini devralan Orgeneral İlker Başbuğ’a kutlama ziyaretinde bulundu. Edinilen bilgiye göre, Genelkurmay Karargâhõ’nda gerçekleşen ve saat 11.00’de başlayan ziyaret 75 dakika sürdü. 12.15’te Genelkurmay Başkanlõğõ Karargâhõ’ndan ayrõlan Baykal’õn, ziyareti yalnõz yaptõğõ bildirildi. Görüşmeye ilişkin herhangi bir açõklama yapõlmadõ. Prof. Geray taburcu edildi İstanbul Haber Servisi - Ergenekon operasyonu kapsamõnda 23 Temmuz’da İstanbul, Konya, İzmit, Mersin ve Elazõğ’da düzenlenen eşzamanlõ operasyonlarda gözaltõna alõnan ve ardõndan serbest bõrakõlan İşçi Partisi Merkez Karar Yürütme Kurulu üyesi ve Orman Mühendisleri Odasõ Marmara Bölgesi Başkanõ Prof. Dr. Uçkun Geray, bir süredir tedavi gördüğü Florence Nightingale Hastanesi’nden dün taburcu oldu. Geray’õn sağlõk durumunun iyi olduğu belirtildi. 11 Ağustos tarihinde Çağlayan’daki Florence Nightingale Hastanesi’ne kalp damarlarõndaki tõkanõklõğa bağlõ şikâyetle kaldõrõlan Geray, Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalõ Başkanõ Prof. Dr. Belhan Akpõnar tarafõndan ameliyat edilmişti. Mumcu dönemi sona eriyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anavatan Partisi’nde Erkan Mumcu dönemi sona eriyor. Anavatan Partisi Merkez Karar Yönetim Kurulu, önceki gece toplanarak 18 Ekim’de Olağanüstü Kongre kararõ aldõ. Edinilen bilgiye göre içtüzüğün kendisine verilen “olağanüstü kongre” kararõ alma yetkisini kullanan Mumcu, yeniden aday olmayacağõnõ da açõkladõ. Mumcu, kongreye kadar genel başkanlõk görevini sürdüreceğini bildirdi. 22 Temmuz seçimleri öncesinde ANAVATAN’la birleşme projesi suya düşen Demokrat Parti’nin de 1 Kasõm’da kongresini toplamasõ bekleniyor. Polis kanunu iptal edilsin İstanbul Haber Servisi - Nijeryalõ göçmen Festus Okey’in Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü’nde gözaltõndayken yaşamõnõ yitirmesine ilişkin dava dün Beyoğlu 4. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülürken Ezilenlerin Sosyalist Platformu üyeleri de Beyoğlu’nda protesto gösterisi yaptõ... Gösteride, Terörle Mücadele Yasasõ ile Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nda (PVSK) yapõlan değişikliklerle polis şiddetinin arttõğõna dikkat çekilerek bu kanunun iptal edilmesi istendi. Ankara, Karabağ’da kesin çözüm için Minsk Grubu’nun önerilerini yumuşatmak istiyor Masada tutma planõ MAHMUT GÜRER ANKARA - Türkiye, Azer- baycan ve Ermenistan Dõşişle- ri Bakanlarõ’nõ BM Genel Ku- rul toplantõsõnda kendi arabu- luculuğunda masaya oturtmaya hazõrlanõrken iki ülkeye sunmak üzere Minks Grubu tekliflerini daha yumuşak hale getiren bir öneriler paketi hazõrladõ. Buna göre Türkiye, Ermenistan as- kerlerinin Yukarõ Karabağ’dan 2 değil 4 kademe halinde, ancak daha kõsa süre içerisinde çekil- mesini öngörürken ilk olarak Azerbaycan’õn Türkiye ile te- mas noktasõ olacak Nahçõvan’a giden koridorun açõlmasõnõ öne- recek. 1 hafta sürmesi öngörü- len BM Genel Kurulu süresin- de Ankara, Erivan ile Bakû yönetimleri arasõnda anlaşma imzalanmasõ için de çaba yü- rütecek. Diplomatik kaynaklardan edi- nilen bilgilere göre, Türk Dõş- işleri Bakanlõğõ 23 Eylül’de başlayacak olan BM Genel Ku- rul toplantõsõnda olasõ Türkiye- Azerbaycan-Ermenistan bu- luşmasõ için altyapõ çalõşmala- rõna başladõ. Ankara’nõn Kara- bağ sorununun çözümü için Minsk Grubu’nun önerileri üze- rinden gittiği öğrenildi. Ancak Ankara’nõn kesin çözüm ve ta- raflarõn masadan kalkmasõnõ önlemek için bu grup tarafõndan yayõmlanan önerileri biraz da- ha yumuşatarak taraflarõn önü- ne getireceği vurgulandõ. Minsk Grubu’nun 2004 yõlõnda yaptõ- ğõ öneride şu unsurlar yer alõ- yordu: - Ermeni birlikleri ilk olarak Dağlõk Karabağ dõşõnda işgal et- tikleri diğer yedi kentin beşin- den çekilecek. - Ermenistan daha sonra La- çin ve Kelbecer’den de çõkacak. - Bölgeye uluslararasõ barõş birlikleri yerleştirilecek. - Ermenistan-Azerbaycan, Azerbaycan-Nahçõvan arasõnda iletişim hatlarõ açõlacak. - Bölge mayõnlardan temiz- lenecek ve göçmenler evlerine geri dönecek. - Dağlõk Karabağ’õn statüsü BM’de yapõlacak görüşmelerin ardõndan belirlenecek. 4 kademeli çekilme Ankara’nõn ise 2 kademeli çe- kilme planõna karşõn Ermenis- tan tarafõna 4 kademe halinde ancak daha çabuk bir çekilme planõ sunmaya hazõrlandõğõ be- lirtiliyor. Ankara bunun yanõ sõ- ra Ermenistan’õn Azerbaycan ile Nahçõvan arasõndaki kentlerin daha çabuk boşaltõlmasõnõ iste- yecek. Azeri yönetiminin de bu önerilere sõcak baktõğõ belirti- liyor. Ankara’nõn 1 Ekim’e kadar sürecek olan BM Zirvesi’nde Karabağ sõkõntõsõnõn kesin çö- zümü için taraflarõ anlaşma masasõna oturtmak istediği de bildiriliyor. Edinilen bilgilere göre, eğer dõşişleri bakanlarõ arasõndaki görüşme olumlu sonuçlanõrsa, Ankara Azer- baycan Cumhurbaşkanõ İlham Aliyev ile Ermenistan Cum- hurbaşkanõ Serj Sarkisyan’õ Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün de yer alacağõ aynõ masaya oturtmak istiyor. An- cak Bakû yönetiminin taraflar arasõnda olasõ bir anlaşmanõn imzalanmasõ için ülkede ger- çekleştirilecek parlamento se- çimlerinin tamamlanmasõnõ beklemekten yana olduğu da kaydediliyor. 23 Eylül’de başlayacak olan BM Genel Kurul toplantõsõnda olasõ Türkiye- Azerbaycan-Ermenistan buluşmasõ için altyapõ çalõşmalarõna başlayan Türk Dõşişleri, Minsk Grubu’nun önerilerini taraflarõ masada tutmak amacõyla yumuşatarak gündeme getirmeyi hedefliyor. Buna göre Türkiye, Ermenistan askerlerinin Yukarõ Karabağ’dan 2 değil 4 kademe halinde, ancak daha kõsa süre içerisinde çekilmesini öngörürken ilk olarak Azerbaycan’õn Türkiye ile temas noktasõ olacak Nahçõvan’a giden koridorun açõlmasõnõ önerecek. ANKARA’DA ZİRVE TOPLANDI Teröre karşı ‘duyarlılık’ çağrısı Erdoğan başkanlõğõnda toplanan terör zirvesinde konuya ilişkin alõnacak alõnacak ek önlemler görüşüldü. Toplantõ sonrasõ yapõlan açõklamada konuya tüm kesimlerin duyarlõlõğõnõn sorunu tümüyle ortadan kaldõrma süresini kõsaltacağõ belirtildi. ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Te- rörle mücadelede dağa çõkõşõ önlemek için alõ- nacak önlemlerin ve mücadelenin kurumsal bir çatõ altõnda toplan- masõ yönündeki öneri- ler Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn başkanlõğõnda yapõla- cak terör zirvesinde ele alõndõ. Toplantõ sonra- sõnda yapõlan yazõlõ açõklamada, kõrõlma noktasõna gelen teröre yönelik mücadelenin süresinin, konuya iliş- kin duyarlõlõğõn artma- sõyla daha da kõsalaca- ğõ belirtildi. Erdoğan’õn başkan- lõğõndaki zirve saat 13.40’ta başladõ. Ge- nelkurmay Başkanõ Or- general İlker Baş- buğ’un Doğu illerine yaptõğõ ziyaretin hemen ardõndan toplanan zir- veye Başbakan Yar- dõmcõsõ Cemil Çiçek, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, Adalet Bakanõ Mehmet Ali Şahin, Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Baş- buğ, Kara Kuvvetleri Komutanõ Orgeneral Işık Koşaner, Jandar- ma Genel Komutanõ Orgeneral Atila Işık, Genelkurmay 2. Baş- kanõ Orgeneral Hasan Iğsız, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, MİT Müste- şarõ Emre Taner, Baş- bakanlõk Müsteşarõ Ef- kan Ala ve diğer yet- kililer katõldõ. Yaklaşõk 2.5 saat sü- ren toplantõda, terörle mücadelede gelinen nokta, bölgenin sosyo- ekonomik gelişimi ve terör örgütü PKK’ye katõlõmlarõ önleyecek tedbirler üzerinde du- ruldu. Toplantõ sonra- sõnda yapõlan yazõlõ açõklamada terörle mü- cadelenin tüm boyut- larõ ile alõnabilecek ila- ve önlemlerin değer- lendirildiği bir toplan- tõnõn gerçekleştirildiği belirtildi. Açõklamada, şunlar kaydedildi: “Toplantıda, terörle mücadelenin güvenlik, hukuki, ekonomik, sosyo-kültürel, psiko- lojik ve uluslararası boyutları incelenmiş ve bu alanlarda, dev- letin ilgili unsurlarını hangi yapı ve yakla- şımla ilave katkılarda bulunabileceği değer- lendirilmiştir. Yapılan toplantıda ortaya ko- nulan kararlılık, hal- kımızın güvenlik güç- lerine verdiği destek ve konuya ilişkin du- yarlılığın toplumun tüm kesimlerinde de- vam etmesiyle, kırıl- ma noktasına yakla- şan bölücü terör ör- gütüne karşı yürütülen bu mücadele süresi- nin kısalacağı tespit edilmiştir.” Özkök: Tedirgin değilim İstanbul Haber Servisi - Hürriyet Gazetesi Genel Yayõn Yönetmeni Er- tuğrul Özkök, NTV’de katõldõğõ prog- ramda Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’õn hafta sonu yapacağõ konuş- ma ile ilgili tedirginlik yaşamadõğõnõ belirterek “Deniz Feneri çok yakın çevresine kadar ahtapot gibi gidiyor. Benim dokunulmazlığım yok. Beni hedef gösterdi açık açık. Hiçbir de- mokratik ülkede bir iktidar elinde- ki tüm imkânlarla medyanın bu ka- dar üzerine gitmemiştir” dedi. NTV’nin Yazõ İşleri programõna katõlan Ertuğrul Özkök, Almanya’da devam eden Deniz Feneri Derneği da- vasõ sürecinde Başbakan Erdoğan ile Doğan Holding Yönetim Kurulu Baş- kanõ Aydın Doğan arasõnda başlayan polemiği değerlendirdi. Özkök, Deniz Feneri davasõnda Başbakan’a para aktarõldõğõ iddialarõnõn doğru olduğu- nu düşünmediğini, ancak konuyla il- gili haber yapmayõ sonuna kadar sür- düreceğini kaydetti. Olaylarõn Deniz Feneri davasõndaki ağõr suçlamalarõn gazetenin manşetine taşõnmasõ ile başladõğõnõ anlatan Özkök, bu iddia- larõ görmezden gelemeyeceklerini, Deniz Baykal ile ilgili iddialar hak- kõnda da haber yaptõklarõnõ ifade etti. Özkök, Başbakan’õn hafta sonu ya- pacağõ konuşmadan tedirgin olmadõ- ğõnõ asõl Başbakan’õn tedirgin olmasõ gerektiğini belirtti. Erdoğan’õn açõk açõk kendisini hedef göstermesini eleştiren Özkök, “Yani ekonomik olarak ben halledeyim, fiziken de siz halledin mi demek istiyor? SPK Yasası’nın 47. maddesi ‘Sermaye pi- yasasõ araçlarõnõn değerini etkileyecek bilgi verilemez, yayõn yapõlamaz’ di- yor. Başbakan bunu yapıyor çünkü dokunulmazlığı var” dedi. Haberler durmayacak Özkök, Başbakan’õn “tek adam” psikolojisine girdiğini, bu tavrõn Tür- kiye’ye zararõnõn dokunacağõnõ belir- terek “Benim kavgam yok. Ama Deniz Feneri ile ilgili haberleri dur- dur, diyorsa yapamam, sonuna ka- dar gidecek. Benim hükümetlere sa- vaş açma hakkım da yok. Devlet im- kânlarını kullanan onlar. Özerk kurumlar gitti. Başbakan’ın iki du- dağı arasında” diye konuştu. Özkök, yüzde 47’nin milli iradeyi temsil etmediğini böyle bir düşünce- nin ülkeyi faşizme götüreceğini vur- guladõ. Özkök, Doğan ile ilgili iddia- larõ da şöyle yanõtladõ: “Hilton ve Pet- rol Ofisi. Bunların ikisi de halkın önünde açık ihalelerle yapıldı. Ben Hilton’a ‘Çok pahalõ’ dedim. Aydın Doğan ‘Ben bunu çocuklarõm için ala- cağõm’ dedi. Biz hangi olayda ala- madığımız bir ihale dolayısıyla ona buna yüklendik? Ben ‘Başbakan’a para verildi’ demedim. Orada mak- buzlar var. Esas Başbakan’ın mü- dahil olması lazım. Aydın Doğan üzerinden siyaset yapmak cücelik, mahalle politikacılığı, vizyonsuz- luk gibi geliyor bana.” Başbakan’õn içki içenlerin içme- yenlere baskõ yaptõğõ ile ilgili sözleri- ne “kargalar bile güler” diyerek ya- nõt veren Özkök, Başbakan’õn kont- rolünü tamamen kaybettiğini söyle- yerek, “İftar masasında bu tartışma çok yanlış. Kadeh meselesine ge- lince... Ben Başbakan’a ‘İçki içen in- sanlarõn ortamõnda da bulun’ dedim. İçki kötü bir şeydir; her zaman da söylerim. Kadeh kaldırma mesele- sine gelince; Başbakan yabancılar- la kadeh kaldırıyor, yabancılara yapıyorsun kendi vatandaşına yap- mıyorsun. Yine de bu tuzağa düş- meyeceğim; ramazan ayında içki tartışması doğru değil” diye konuş- tu. AKP lideri Erdoğan’õn kendisini açõk açõk hedef gösterdiğini belirten Hürriyet Gazetesi Genel Yayõn Yönetmeni, Başbakan’õn ‘tek adam’ psikolojisine girdiğini söyledi Ertuğrul Özkök.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle