Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 TEMMUZ 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Ankara temsilcimiz, 4 günlük gözaltı süresinin ardmdan saatlerce adliyede yargıç karşısma çıkmayı bekledi
Mustafa Balbayserbesttstanbul Haber Servisi - Erge-
nekon soruşturması kapsamında 1
Temmuz günü sabaha karşı Anka-
ra'daki evinde gözaltına ahnan ga-
zetemiz Ankara temsilcisi Mustafa
Balbay, dün, Istanbul Nöbetçi 13.
Ağır Ceza Mahkemesi'nce serbest
bırakıldı. Gözaltında dört buçuk gün
kalan Balbay, savcıhktaki ifade vcr-
nıe işlemi bittikten sonra, 13 saat yar-
gıç karşısına çıkmayı bekledi.
Mustafa Balbay, emniyette ifade
vermeyeceğini açıklamasına karşın,
üç gün boyunca gözaltında tutul-
duktan sonra, 4 Temmuz'da Be-
şiktaş'taki îstanbul Adliyesi'ne ge-
tirildi. Soruşrurma savcılanndan
Nihat Taşkın'a akşam saat
17.30'da ifade vermeye başlayan
Balbay'a avukatları Akın Atalay,
Bülent Utku ve Tora Pekin eşlik
etti. Yaklaşık 9 saari bulan ifade iş-
lemi, 5 Temmuz sabaha karşı saat
03.30'da sona erdi. Cumhuriyet
savcısı Taşkm, Balbay'ı 'silahlı
Mustafa Balbay gazeteye
gelerek hasret giderdi
BaykaVdan
geçmiş olsun
telefonu
Mustafa Balbay, gazetemizin bah-
çesinde basm mensuplanna açıklama
yaptıktan sonra, gazetemiz yönetici
ve çahşanlannın sevgi gösterileri
arasında binaya girdi. Gazetemiz im-
tiyaz sahibi ve başyazanmız llhan
Selçuk'un odasına geçen Balbay,
burada Cumhuriyet Vakfı 2. Başkanı
Alev Coşkun, Genel Yayın Yönet-
meni tbrahim Yıldız, gazetemiz ya-
zarlan Emre Kongar, Hikmet Çe-
tinkaya, Deniz Som, Hürriyet gaze-
tesi yazan Yalçın Bayer ve gazete-
miz çalışanlan ile sohbet etti, hasret
giderdi. Balbay ile Selçuk'un diyalo-
ğu sık sık esprilere sahne oldu. Sel-
çuk, "tçeride bulunduğum süre
içinde polislerin verdiği 400 sayfa-
dan oluşan 2 kilup okudunı" diyen
Balbay'a önce "Balbay kabul et, bu
iş saııa yaradı, savcı senden yana
çabşıyor" diye takıldı. Ancak Sel-
çuk daha sonra " Ya, bu kadar nıan-
tıksız bir şey olur mu?" diyerek
tepkisini dile getirdi. Selçuk, Bal-
bay'a "Şimdi sen köşeni ne zaman
dolduracaksın" diye sordu, sonra da
ekledi; "Girdim çıktım diye yaz..."
Balbay, emniyette bulunduğu süre-
de Serkan Bayraktutan'ın "Aııa
Ben Geldim" kitabı ile Ömer Özü-
yılmaz adlı polis memurunun kitabı-
nı okuduğunu söyledi. Görüşme sıra-
sında CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, Balbay'ı telefonla aradı.
Balbay, kendisine geçmiş olsun di-
leklerini ileten Baykal'a teşekkür etti.
tlhan Selçuk da "Kendisine teşek-
kürlerimizi ilet. O da büyük ıııiica-
dele verdi" diye konuştu. Balbay da
Baykal'a "tlhan Abi'nin selamını
canlı olarak iletiyorum" dedi.
KÜPELİ POLİS ORADA
• Îstanbul Nöbetçi 13. Ağır Ceza Mahkemesi, mevcut delil durumu, suçun vasıf ve
mahiyeti, şüphelilere isnat edilen eylem ile şüpheliler arasındaki bağlantının yoğunluğu,
telefon görüşme içerikleri dikkate alındığında gazetemiz Ankara temsilcisi Mustafa
Balbay'ın tutuklanmasma yer olmadığına karar verdi.
terör örgütüne üye olmak', 'Tür-
kiye Cumhuriyeti hükümetine
karşı silahlı isyana tahrik etme'
suçlanndan tutuklanması istemiy-
le mahkemeye sevk etti.
Balbay, savcıhktaki işlemi bittik-
ten sonra, tam 13 saat yargıç karşı-
sına çıkmayı bekledi. Dün akşam sa-
at 16.50'de mahkemeye çıkanlan
Balbay, saat 18.45 sıralannda yeni-
den özgürlüğüne kavuştu. Îstanbul
Nöbetçi 13. Ağır Ceza Mahkemesi,
mevcut delil durumu, suçun vasıf ve
mahiyeti, şüphelilere isnat edilen ey-
lem ile şüpheliler arasındaki bağ-
lantının yoğunluğu, telefon görüşme
içerikleri dikkate alındığında Bal-
bay'ın tutuklanmasına yer olmadı-
ğına karar verdi. Balbay hakkında
yurtdışma çıkış yasağı konuldu.
KİTAPLARI SORULDU
Bu sırada îlhan Selçuk, Balbay'a
"O polisler için Fethullahçı diyor-
lar doğru mu? Ashnda iyi çocuklar
da... " diye sorunca Balbay şu yanıtı
verdi: "Abi onlar da yakınıyor. Di-
yorlar ki biz 1980'lerde, 1990'lar-
da neysek 2000'lerde de oyuz. lkti-
darlar gelip gidiyor, bi/.e her dö-
nem şucu bucu diyorlar deyip ya-
kındıîar." Gazetemiz yazan Emre
Kongar da, llhan Selçuk'un gözaltına
ahndığı sırada emniyetteki sorgusun-
da gördüğü "uzun saçlı ve küpeli
polis"e atıfta bulunarak ""Küpeli
polis de orada mıydı" diye sordu.
Balbay da "Küpeli ve uzun saçlı po-
lis oradaydı" yanıtını verdi. Selçuk
yine Balbay'a "Hiç değişmedin Bal-
bay, birazcık hava bas" diye takıldı.
Görüşmenin sonuna doğru espri yine
llhan Selçuk'tan geldi. Selçuk, "Ha-
di siz çıkın da biz Balbay ile örgü-
tün yeni faaliyetlerini planlayaca-
ğız" diyerek şaka yaptı.
9. Cumhurbaşkanı Süleyman De-
mirel, SHP Genel Başkanı Murat
Karayalçın, TBMM Başkanvekili
Güldal Mumcu, eski TBMM Baş-
kanı Hikmet Çetin ve Çankaya Be-
lediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz
da Balbay'ı telefonla arayarak geç-
miş olsun dileklerini ilettiler.
Balbay'a, haber yapmak, kitap
yazmak için kullandığı, MÎT, Ge-
nelkurmay, Içişleri Bakanlığı'na
ait belgeleri niçin bulundurduğu
soruldu. Bu belgelerin Ankara tcm-
silciliğini yaptığı gazeteye, kendi-
si adına geldiğini söyleyen Bal-
bay, "Ben buralardan gelen gizli
başlıklı bu belgeleri, başka amaç
için değil, yazdığım kitaplarda ve
yaptığım yorumlarda okuyucu-
larımı aydınlatmak için kullan-
dım. Benim işyerimde elde edilen
gizli belgeler, bugün Ankara'da
gazetecilerin en öncmli kaynağı-
dır. Ankara'da gazetecilik ya-
pan çoğu kişinin ev ve işyerinde
arama yapılsa bu tür bclgelere
rastlanacağı açıktır" diye konuş-
tu. Gazetecilerin bu belgeler ken-
dilerine ulaştığı için övündüklerini
dile getiren Balbay, bu belgeleri,
yazdığı kitaplann eleştirilmesi kar-
şısında, iddialan çürütmek, söyle-
diklerini belgelendinnek için sak-
ladığını söyledi. Komşu ülkelerle il-
gili istihbarat raporlarını Iran Ra-
poru, Suriye Raporu ve lrak'la ilgili
yazdığı kitapta kullandığıru anlatan
Balbay, "Irak ile ilgili kitabımın
Terörle Mücadele Şube Müdür-
lüğü'nde okunması önerilen ki-
taplar arasında sayüdığına, göz-
altında bulunduğum sırada tanık
oldum" dedi. Bu belgeleri 11 yıllık
meslek yaşamı süresince edindiği-
ni ifade eden Balbay, 'milli siyaset
belgesi'nin 2006 yılında Cumhuri-
yet gazetesinde manşet olduğunu,
hakkında yasal bir işlem yapılma-
dığını söyledi. Balbay, suç delili ola-
rak el konulan belgelerin hepsini tek
tek açıkladı.
'Y AZILARIM KANITTIR'
Balbay bu belgelerin bazılannı ga-
zetede yazı dizisi olarak yayımla-
dığını, sonra da kitaplaştırdığını
anlattı. Kimseyi terör örgütü faali-
yetlerine ve şiddete teşvik etmiş ol-
madığını, yazılannın bunun aksini
içerdiğini de vurgulayan Balbay,
"Demokrasi dışı hiçbir gücü onay-
lamıyorum. Darbeye taraftar de-
ğilim. Bunun kanıtı yazılanmdır"
dedi. Avukatlan da Balbay'ın ki-
taplannı, açıklamalarırun kamtı ola-
rak savcıya sundular.
Gazetemiz imtiyaz sahibi ve başyazanmız İlhan Selçuk'un odasına geçen Balbay, gazetemiz çalışanlan ile sohbet etti, hasret giderdi. Balbay
ile Selçuk'un diyaloğu sık sık esprilere sahne oldu. Selçuk, "Balbay kabul et, bu iş sana yaradı, savcı senden yana çalışıyor" diye takıldı.
Terör yaralısıyım
Yıllardır Mumcu'nun köşesinde yazdığma, Kışlalı'nm oda komşusu olduğuna
dikkat çeken Balbay, terör nedeniyle gözaltına almmış olmasmdan yakmdı
tstanbul Haber Servisi - Erge-
nekon soruştunnası kapsamında
salı günü gözaltına alındıktan son-
ra dün akşam saatlerinde çıkarıldı-
ğı mahkemece serbest bırakılan ga-
zetemiz Ankara temsilcisi Musta-
fa Balbay, "Ruh halimi sorarsa-
ııız bir serzeniş, herhangi bir me-
saj anlamında değil ama ben
Cumhuriyet'te, gazetemde Uğur
Mumcu'nun köşesinde yazıyo-
rum. Yıllarca, öldürülene dek
Ahmet Taner Kışlah benim oda
komşumdu. Her ikisi de terör
saldırısı sonucu öldürüldü. Ve
Uğur Mumcu bizlere, nereden ge-
lirse gelsin teröre 'hayır' demesi-
ni öğretti. Ben de bunu çok yaz-
dım köşemde. Ama ben bir terör
örgütü zanlısı olarak gözaltına
alındım. Bu bağlamda terör ya-
ralısıyım" dedi.
5 günlük gözaltı sürecinin ardın-
dan dün serbest bırakılan Mustafa
Balbay, Bcşiktaş'taki Îstanbul Ad-
Adliyeden ay-
nldıktan sonra
Şişli'deki gaze-
temiz binasına
gelen Balbay ga-
zete çalışanlan
tarafından çi-
çekler ve teza-
hüı atlarla karşı-
landı. Balbay,
gazetemiz yazan
Hikmet Çetin-
kaya ile kucak-
laştı. (Fotoğraf-
lar: SİBEL BAH-
ÇETEPE, Nl-
HAN İNAL)
liyesi çıkışmda gazetecilerin soru-
lannı yanıtladı. "San basın karü"nı
çıkararak konuşan Balbay, "Sade-
ce kendim için söyleyebilirim;
içeriye bu kimliğimle girdim, ga-
zeteci kimliğimle girdim, gazete-
ci kimliğimle çıkıyorum" dedi.
Eşini, çocuklannı ve Cumhuriyet
okurlannı çok özlediğini söyleyen
Balbay, canınm sıkkın olmadığını
belirtti. "lçeride" 400 sayfa kitap
okuduğunu anlatan Balbay, "Olay-
la ilgili aynntıh açıklama yapıp
yanhş yönlendirmek istemiyo-
lunı. Yargı makamuun, önüne ge-
len her şeyi aynntıh incelemek zo-
runda olduğunu gördüm. Yargı
inceliyor, aynntıh olarak bakıyor
ve irdeliyor. Bu konuyla ilgili ga-
zete ve televizyonlarda ikiye bö-
lünmüşlük var. Ben sonuç olarak
hukukun üstünlüğünü ortak pay-
damız olarak düşünüyorum" de-
di. Balbay, gazetecinin haberin ko-
nusu olmaması gercktiğini ifade
ederek "Ama hayat bana son yıl-
larda çok iyi davranmadı" dedi.
Kendisine sorulan sorulann mes-
leğiyle ilgili olduğunu ifade eden
Balbay "Zaten başka bir şey yok-
tu, olamazdı. Bu ülke bi/im. Baş-
ka hiçbir yerde yaşamayı düşün-
meyen bir gazeteciyim. Ülke dı-
şında yaşamak istemiyorum" di-
ye konuştu.
^IÇEKLERLE
VKARŞILANDI
Mustafa Balbay daha sonra gaze-
temizin Şişli'deki merkez binasına
geldi. Gazete çalışanlan tarafından
çiçekler ve tezahüratlarla karşılanan
Balbay, gazetemizin bahçesinde bir
açıklama yaptı. Balbay, gazetecile-
re teşekkür ederek "Tahmin edi-
yorum ki siz benden daha çok yo-
ruldunuz. Ben çaktrmadan sizi iz-
liyordum Vatan Caddesi'nde.
Ama nereden olduğunu söyleme-
yeceğim. Bu kez sürekli orayı iz-
lersiniz. Ama sizi ara ara izliyor-
dum. Bir defa size teşekkür edi-
yoruııı. Bu tür durumlarda izle-
niyor olmak, yani dışanda bi/i me-
rak edenler ve 'ne olup bittiğini bil-
mek istiyoruz' diyenlerin varhğını
hissetmek benim için önemli bir
güçtü doğrusu" diye konuştu. Yar-
gı sürecinin devam ettiğini anımsa-
tan Balbay, kamuoyuna yanlış bilgi
verilmesi ve kamuoyunun yanlış
bilgilcndirilmesinden herkesin ya-
kındığını, bu durumu Cumhuriyet
gazetesine yönelik bombalı saldın-
larda bizim dc yaşadığımızı söyle-
di. Balbay, gazetemizin bahçesin-
de yaptığı konuşrnada da san basın
kartını çıkararak "Üzerime fazla bir
şey almamıştım, cüzdan falan al-
masanız iyi olur dediler zaten.
Orada tutup ahşveriş merkezine
gidecek halim yoktu. Bir tek şu
kimliğimi aldım. Gazeteci kinıli-
ğimi aldım, gazeteci olarak girdim,
gazeteci olarak çıktım" dedi.
MESLEK HASTALIĞI
Balbay sözlerini şöyle tamamla-
dı: "Eşimi, çocuklarımı, Cumhu-
riyet'i, okurlanmı, dinleyenleri-
mi ve izleyenlerimi çok özledim.
Bu yaşadıklarım Türkiye gibi ül-
kelerde gazetecinin meslek has-
tahğıdır. Öğretmen varis olur,
madenci akciğer hastahğına tu-
tulur, gazeteciler de bu tür şey-
lerle karşılaşır. Tüm olup biten-
leri bu bağlamda değerlendir-
dim. Şu anda serbest bırakıldım.
Bundan sonraki süreci hem ga-
zeteci olarak hem olayın tarafı
olarak izleyeceğim."
AYGÜN CEZAEVİNE KONULDU
Sekiz kişi
tutuklandı
tstanbul Haber Servisi - Ergenekon terör örgütü so-
ruşturması kapsamında 1 Temmuz'daki operasyon-
da gözaltına alınan şüphelilerden Ankara Ticaret
Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Ulusal Sana-
yici ve Işadamlan Derneği (USIAD) Genel Sekre-
teri Birol Başaran, emekli Albay Hasan Atilla
Uğur'un da aralannda bulunduğu 8 kişi tutuklana-
rak cczaevine gönderildi. Eski 1. Ordu Komutanı
Hurşit Tolon, eski Jandarma Genel Komutanı
emekli Orgencral ve Atatürkçü Düşünce Derneği
(ADD) Genel Başkanı Şener Eruygur'un gözaltı
süreleri bittiği için savcıhktaki işlemleri tamamla-
namadı.
Ümraniye'de ele geçirilen el bombalanmn ardın-
dan Haziran 2007'de başlatılan ve Îstanbul Cumhu-
riyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsa-
mında gözaltına alınan şüpheliler, emniyette işlem-
leri bittikçe, 3 Temmuz'dan itibaren üç gün süreyle
Beşiktaş'taki Îstanbul Adliyesi'ne sevk edildiler.
Eski 1. Ordu Komutanı Hurşit Tolon, adliyeye en
son getirilen şüpheli oldu. Savcıya ifade vermeyi
beklerken tansiyonu yükseldiği için Taksim tlkyar-
dım Hastanesi'ne kaldınlan Orgeneral Şener Eruy-
gur, önceki geceyi hastanede gözetim altında geçir-
di. Şüphelilerden Kemal Aydın ve kardeşi Neri-
man Aydın da gözaltında rahatsızlandı. Cankurta-
ranla Şişli Etfal Hastanesi'ne götürülen şüpheliler,
bir süre sonra yeniden adliyeye getirildi. Genellikle
ayn olarak ifade alan cumhuriyet savcılan Zekeri-
ya Öz, Nihat Taşkın ve Mehmet Ali Pekgüzel,
şüpheliler hakkındaki serbest bırakma ya da mahke
meye sevk ctme karannı birlikte aldılar. Avukatla-
ra, soruşturma gizliliği gerekçe göstcrilerek hazır
bulunduklan ifadelerin tutanaklan da verilmedi.
QÜRE BİTTİ, İŞLEMLER BİTMEDİ
ADD Genel Başkanı Şener Eruygur ve Hurşit
Tolon'un işlemleri yasal gözaltı süresi içerisinde
tamamlanamadı. Savcılık, bu nedenle, ifade alma
işlemini yanda bırakarak şüphelilcri tutuklannıalar
istemiyle mahkemeye sevk etti. Savcılığın, şüpheli
lcrin Ankara'dan lstanbul'a getirilişleri sırasındaki
süreyi gözaltı süresinden düşmesi de yeterli olma-
dı. Bir süre dosyayı inccleyen malıkeme yargıcının
ifadede eksik kalan yönleri tamamlayacağı ifade
edildi. ATO Başkanı Sinan Aygün, Birol Başaran,
Hasan Atilla Uğur, Durmuş Ali Özoğlu, Kemal
Aydın, Osman Gürbüz, tbrahim Özcan, 'silahlı
terör örgütüne üye olmak', 'hükümete karşı si-
hılılı isyana tahrik' suçlanndan tutuklanarak Met-
ris Cezacvi'ne gönderildiler. Son operasyonun ilk
gözaltısı olarak 4 Temmuz'da tutuklanan Barba-
ros Hayrettin Altıntaş ile tutuklu sayısı sayısı 8'e
ulaştı. Emekli Tümamiral Üker Güven, Neriman
Aydm, sevk edildiklcri mahkemece tutuksuz yargı-
lanmak üzcre serbest bırakıldı. Yazar Erol Müter-
cimler ile Türkiye Gençlik Birliği Başkanı Adnan
Türkkan ise dün sabah 06.00 sıralannda savcılık-
tan serbest bırakıldılar.
'SEN YEŞİL MİSİN?'
Tutuklanan, cinayet hükümlüsü Osman Gürbüz,
1992 yılında gerçekleştirilen Gazi katliamı, Susur-
luk çetesi, Danıştay üyelerine yönelik saldın, Necij
Hablemitoğlu cinayeti, Antalya'da üniversite öğ-
rencilerine yönelik saldınlarla ilgili sorgulandı.
Gürbüz'ün Abdullah Çatlı, Korkut Eken ve Yeşil
olarak bilinen Mahmut Yıldırım ile bağlantısı ol-
duğu üzerinde duruldu. Dosyada açıklamaları olan
bir gizli tanığm, Gürbüz'ün Tansu Çiller'in Başba
kan olduğu dönemde eşi Özer Çiller'in kurduğu
bir ekibin başında bulunarak 200 kişiyi öldürdüğü-
nü söylediği ileri sürüldü. Yeşil olup olmadığının
sorulnıası üzerine Gürbüz, Yeşil ile 1994'te, Anka-
ra'da kalabalık bir yerde karşılaştığını söyledi. Ken
disini Yeşil olarak tanıtmadığını ifade eden Gürbüz
"Yeşil'i de Çatlı'yı da tanımıyorum" dedi.
SORU5TURMADA SON DURUM
56 kişi cezaevinde
tstanbul Cuınhuriyet Başsavcılığı 'nın yürüttüğü Er-
genekon soruşturmasmın 5. büyük gözaltı operas-
yonu 1 Temmuz Salı günü sabaha karşı Îstanbul,
Ankara, Antalya ve Erzurum'da toplam 21 kişinin
gözaltına alınmasıyla başladı. Operasyondaki son
durum şöyle: Emekli Orgeneral Hurşit Tolon,
emekli Orgeneral Şener Erguygur tutuklanmala-
n istemiyle mahkemeye sevk edildi.
Tutuklananlar:
Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün,
emekli Albay Hasan Atilla Uğur, Ibrahim Öz-
can ve eski ADD Kadıköy Şube Başkanı Birol
Başaran, Barbaros Hayrettin Altıntaş, Osman
Gürbüz, Kemal Aydın, Durmuş Ali Özoğlu.
Savcılık tarafından serbest bırakılanlar:
Yazar Erol Mütercimler, Türkiye Gençlik Bir-
liği (TGB) Genel Yönetim Kurulu üyesi ve eski
Genel Başkanı Adnan Türkkan.
Mahkeme tarafından serbest bırakılanlar:
Gazetemiz Ankara temsilcisi Mustafa Balbay,
emekli Tümgeneral tlker Güven, Halka ve Olay-
lara Tercüman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ufuk Büyükçelebi, tşçi Partisi Öncü Gençlik Ge-
nel Başkan Yardımcısı Tunç Akkoç, işadamı Si-
yami Yalçın, Neriman Aydın, Toplumsal Haber
sitesi yazan Hamza Demir, TRT Erzurum muha-
biri Muhammet Murat Avar, Prof. Dr. Ercü-
ment Ovalı. Bu kişilere haklannda dava açılana
ya da takipsizlik karan verilene kadar yurtdışma
çıkış yasağı getirildi. Son tutuklamalarla ceza-
evinde bulunanlarm sayısı 56'ya yükseldi.
I