Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMU7 9008 PA7AP
14 PAZAR KONUGU leyla.tavsanoglu@cumhuriyet.com.tr
Çin 'in Ankara Büyükelçisi Sun Guoxiang 'la Türkiye ilişkilerini ve enerji konusunu görüştük
'Gelişmemizi görmek istemiyorlar'SÖYLEŞİ
LEYLA TAVŞANOĞLU
Çin'in Ankara Büyükelçisi Sun Guoxiang'la,
büyükclçilik rezidansmın salomında
konıışuyoruz. Türkiyc ile Çin arasındaki
ilişkilerin her yönden hızla gcliştiğini söylüyor.
Türk pazannı istila eden ucuz Çin mallannın
piyasaya darbe vurduğu eleştirilerine ortadan
cevaplar veriyor. Ikili ticaretin Çin lehine
geliştiğine dikkat çckmem üzerine bunun
kendilerini de pek memnun etmediğini belirtiyor.
Dünyada bütün taraflan tatmiıı edecek "kazan-
kazan" formülünün çatışmalan
engelleyebileceğine inanıyor. Ancak günün
birinde, 6 trilyon dolar dolayında bir paranın
döndüğü petrol ve doğalgaz pazanna egemen
olma iştahı içinde olanlar yüzünden enerji
çatışmaları çıkabileceği endişesini dc gizlemiyor.
Çin'in sürckli alternatif enerji kaynaklan arayışı
içinde olduğuna dikkat çekiyor. Ülkesinin
felsefesinin her zaman "barış" olduğunun altını
çiziyor. Son söz olarak da AKP'ye kapatma
davasıyla ilgili olarak ulkesinin istikrarlı bir
Türkiye görmek istediğini dile getirerek
konuşmamızı noktalıyor.
- Türkiye 'yle Çin arasında askeri de dahil
olmak üzere her alanda ilişkilerin geliştiğinî
biliyoruz. Bunların ayrıntüarım anlatır mısınız?
S.G. - lki ülke halklan arasındaki karşılıklı
anlayışın daha da arttınlması lazımdır.
Cumhuriyet gazetesi dahil Türkiye'deki büri'm
basın ve medya organlannın karşılıklı anlayışın
arttınlmasında pencere, köprü işlevi görmelerini
bekliyoruz. Çünkü Türk halkmın çoğuııluğunun
Çin'e gitıne fırsatı yok. Çin hakkında ancak
medya kanalıyla bilgi edinebilir.
Çin'le Türkiye arasındaki ilişkilerin çok uzun bir
geçmişi var. tki ülke halklan arasında da öteden
beri kardeşlik duyguları bulunuyor. Son
zamanlarda bu ilişkiler önemli gelişme gösterdi.
Siyasi alanda karşılıklı güven duygusu gittikçe
artıyor. Her alanda karşılıklı temaslar da
yapılıyor. Örneğin iki ülke dışişleri bakanları
arasında düzenli bir siyasi istişare mekanizması
bulunuyor. Bu karşılıklı temas ve istişareler iki
ülke arasındaki anlayışın yerleşmesinde büyük
rol oynuyor.
Ekonomi alanında ikili ticaret hacmi 2006'da 8
milyar dolar, 2007'de 11 milyar 700 milyon
dolar dolayındadır.
- Bu ticaret büyük ölçüde Çin lehine işlemiyor
tnu?
- Böyle bir durum olduğunu sanıyorum. Doğru
söylüyorsunuz. Bu sorunun yanıtını daha sonra
ayrıntılı olarak vereceğim. îkili ekonomik ve
ticari ilişkileri daha kapsamlı olarak anlatmak
istiyoruın. Sadece ticari alanda değil yatırım
alanında da işbirliğimiz gelişiyor. Ömeğin Çin
taahhüt finnaları Türkiye'de altyapı
çalışmalanna yatırım yapıyor. Bu yılın başında
biz Aıikara-lstanbul arasında hızlı tren projesinin
ihalesini kazandık. Bu proje 1.270 milyon
dolarlık bir proje.
Çin hükümeti bu proje için 720 milyon dolar
tutarında çok tercihli krcdi verdi. Bana göre bu
hızlı tren projesi iki ülke işbirliğinin ne kadar ıyi
geliştiğinin simgesidir. Bıından da anlaşılıyor ki
Çin fırmalannın Türkiye piyasasına yönelik
ilgileri giderek artıyor. Bu proje başarıyla
tanıamlanırsa bundan sonra daha çok Çin şirketi
altyapı projelerine yatırım yapacaktır.
Ayrıca askeri alandaki işbirliğimiz de çok iyidir.
lki ülke genelkurmay başkanlan vc kuvvet
komutanlan arasındaki karşılıklı ziyaret ve
temaslann yoğun olduğuııu memnunlukla
görüyorum.
- Genelkurmay baskanlıkları arasında yıllar
önce bir askeri işbirliği anlaşması
imzalanmamış mıydı?
- Kapsamlı bir işbirliği anlaşması imzalanmıştı.
Bunlann dışında kültürel ve eğitim alanında
işbirliğimiz var. Bu işbirliği çok iyı biçimde
gelişiyor. İkili işbirliği geliştikçe Çince
öğrenmek isteyen Türk gcnçlerinin sayısı da
artıyor. Çin hükümetinin de yardımcı olmasıyla
Türk üniversitelerinde Çince öğretilecek olan bir
Konfüçyüs Enstitüsü açılacak.
Bunun için Boğaziçi ve ODTÜ ünivcrsiteleriyle
aıılaşma imzalandı. Yakında hayata geçmesini
bekliyoruz. Öğretmen ve eğitim malzemelerinin
hepsi Çin tarafindan karşılanacak. Her yıl Çin
hükümeti Türk öğrencilere Çin'de okumalan için
burs veriyor. Her yıl 100 ya da 200 Türk öğrenci
bu bursla Çin'e gidiyor.
Ayrıca masrafinı kendi karşılayan öğrenciler de
Çin'de okuyabiliyorlar.
lki ülke üniversiteleri arasında da karşılıklı
işbirliği anlaşması var. Bunlann dışında iki ülke
arasında kültürel etkinlik değiş tokuşlan
yapılıyor. Bir de nisan ayında TBMM Başkanı
Köksal Toptan Çin'e resmi bir ziyarette
bulundu. Bu ziyaret zaten iyi olan ilişkileri daha
da iyileştinniştir. Bundan sonra ilişkilerin daha
da gelişip derinleşcceğinden hiç kuşkumuz yok.
Bu hem iki halkın hem de ülkelerimizin ortâk
çıkarlan doğrultusundadır.
Ucuz çin malları
- Demin ikili ticaretin Çin lehine çalıştığını
hatırlatmışüm. Çok ucuz Çin mallannın Türk
piyasasını istila etmesi Türkiye'de iş
çevrelerinin yakınmalarma neden oluyor. Bu
durumu düzeltmek için herhangi bir adım atıldı
mı?
- Bu ticaret dengesizliğinin ikili ilişkilerde bir
sorun yarattığını fark ettik. Bunun halledilmesine
biz de çok önem veriyoruz. Çin hükümeti hiçbir
zaman ticaret fazlası sağlamayı
amaçlamamaktadır. Hedefımiz ikili ticari
ilişkilerde dengesizlik olmamasıdır. Bu sorunun
üstesinden gelmek için geçici bir önlem de
alıyoruz. Örneğin geçen yıl Çin üç kez bir alım
heyetini Türkiye'ye gönderdi. Dolayısryla
Türkiye'den mal alımlarımız sürüyor. önemli
olan da bu. Ama bu malların Çin piyasasına
uygıın olması lazun. Üstelik de fıyatların rekabet
gücü olmalı. Aksi halde bu malları başka
ülkelerden alabiliriz. Bu söylediğim uzun vadeli
bir önlem ya da çözüm değil. Ben size bazı
rakamlar vermek istiyorum. Çin'in geçen yılki
ticaret hacmi 2 trilyon 100 milyar ABD dolan
dolaymda gerçekleşti.
- Peki, bunun içinde ihracat kalemi ne kadar
tutuyor?
- Bir trilyon 200 milyar ABD Doları. lthalat ise
900 milyar dolar. Bu rakamlardan Çin'in
uluslararası piyasaya ne kadar açık olduğunu
görebilirsiniz. Biz aynca bir süre önce Dünya
Ticaret Örgütü'ne de üye olduk. Çok kısa bir
zamanda da Çin dış piyasalara başanyla açıldı.
Bir mal Dünya Ticaret Örgütü standartlanna
uyuyorsa Çin piyasasına girebilir.
Tabii ki biz daha çok Türk malının Çin
piyasasına girmesini istiyoruz. Ama dediğim gibi
Türk mallarının rekabet edebilir nitelikte olması
lazım. Aynı kalitede ve aynı fıyatta olan Türk
mallanna Çin piyasasına girmeleri için öncelik
tanıyacağız. Bu ticaret dengesizliğini aşmak için
iki taraf da çaba göstennelidir. Ayrıca şuna da
dikkat çekmek isterim ki Çin malları ucuz
olmakla birlikte kalitesiz değildir. Şöyle bir söz
dolaşıyor: Çin malları ucuz ama kalitesiz. Ben
bunu hiç kabul etmiyorum. Bir de mallan ithal
ettiğiniz kanallar konusu var.
- Bu konuyu açar mısınız?
- Eğcr resmi yollardan ithalat yaparsanız hiçbir
kalite sorunu yaşamazsınız. Ikinci olarak da,
malın cinsinc ve kalitesine göre fiyat da değişir.
En düşük fıyatlı bir malı ithal ederseniz tabii ki
kalite biraz düşük olur.
Bakın Çin mallannın kalitcsi düşük olsa her yıl
biz nasıl bir trilyon 200 milyar dolarlık ihracat
yaparız? Biz Türkiye'ye giren Çin mallannın
hem ucuz hem kaliteli olmasını sağlamak için
işbirliği yapmak istiyoruz.
Önümüzde uzun yol var
Yenilenebilir enerji
kaynaklan çabası
- Çin 'in de bıılunduğu
Avrasya bölgesinde
enerji haritalarımn
yeniden çizileceği
hesaplanıyor. Bu
bölgede çok önemli
doğalgaz ve petrol
kaynaklan olduğunu
biliyoruz. Uluslararası
alandaki enerji
çekismeleri sizce
nereye varır?
- Bir ülkenin ekonomik
gelişmesi için enerji
temel unsurdur.
Çin dahil, bütün
dünya ülkelerinin
önemle üzerinde
dıırduğu konu
en düşük enerji
maliyetiyle en verimli
ekonomik sonucu
almaktır.
Çin, yüksek maliyetli
enerji tüketiıniyle
yüksek bir ekonomik
artış elde etmişti. Ama
Çin hükümeti bunun
sorun ortaya çıkardığmı
gördü.
Şu anda Çin'in hedcfı
en düşük nıaliyetle
enerji tüketip en yüksek
verimi almayı
sağlayacak ekonomik
modeli yakalamaktır.
Her yıl ekonomik
gelişme yükseliyor.
Ama buna paralel
olarak da enerji
tüketiminin
düşürülmesi gereği
ortaya çıktı.
Bu Çin'in politikasıdır.
Belli bir ekonomik
artış olurken enerji
tükctim düzeyinin de
belli bir rakam
olarak saptanması
lazımdır.
Aksi halde ekonomik
gelişme sayılmaz. Bir
fabrikanın enerji
tükctimi yüksekse o
zaman o fabrika
kapatılacaktır.
En düşük enerji
tüketimi seviyesine
ulaştığı zaman o fabrika
üretime devam
edebilecektir.
Dünyada da böyle bir
eğilim var.
Enerji kaynaklan
sımrlı.
Öte yandaıı ekonomiler
sürekli geliştiği için
enerjiye ihtiyaç gittikçe
artıyor.
Dolayısıyla enerji
kaynaklarının
çeşitlendirilmesi
konusunda çok ciddi
çaba harcıyoruz.
Yenilenebilir enerji
kaynakları bulmaya
çalışıyoruz.
Çin'de bugün elektriğin
yüzde 75'i kömürdcn
elde ediliyor.
O
R
T
R
E
SUN GUOXİANG
Beijing Yabancı Diller Üniversitesi 'nde
yükseköğrenimini yaptı. Çin DışişJeri
Üniversitesi 'nde kısa süreli bir eğitimin ardından
ABD 'ye giderek Johns Hopkins Üniversitesi 'nde
master derecesini aldı. Çin Dışişleri
Bakanhğı 'na 35 yıl önce girdi. Bakanhğın pek
çok kademesinde çahştı. Bakanlıkta Güney Asya
îşlerinden Sorumhı Genel Müdür Yardımcıhğı
yaptı. Sri Lanka ve Maldiv Cumhuriyeti
Büyükelçiliği görevlerinde bulundu. Kasım
2006'da Çin 'in Ankara Büyükelçisi olarak
göreve başladı.
- Çin'in önümüzdeki 20 yıl içinde küresel
stratejik büyük bir güç olacağı hesap ediliyor.
Çin bu başanyı nasıl yakalıyor?
- Şu anda dünyada Çin'in eriştiği potansiyel ve
bunun boyutu hakkında çeşitli yorumlar var.
Ama Çin'in önünde daha çok uzun bir gelişme
süreci bulunuyor. Ülkenin nüfusu 1.2 milyar. Çin
dünyanın dördüncü büyük ekonomisi olmasına
karşın kişi başına yıllık gelire bakıldığında bu
rakamın çok düşük olduğu görülüyor. Bugün kişi
başına yıllık gelir yaklaşık 3 bin dolar.
Her şeyi 1.2 milyar nüfusla çarpınca çok
büyüyor. Ama bir de bu her şeyi 1.2 milyar
nüfusa bölünce rakam çok küçülüyor.
Dolayısıyla daha çok çaba harcamamız
gerekiyor. Çin devlet yöncticileri bu durumu çok
iyi biliyorlar ve Çin'in önümüzdeki 20 yıl sürekli
gelişme politikasını şekillendirdiler.
Bu politikalarla Çin halkının yaşam düzeyi
önümüzdeki 20-30 yılda büyük ölçüde
yükselecektir. Böylece ekonomik gelişmesi de
bugünkü gelişmiş ülkelerin düzeyiyle aym
olacaktır. Bu gelişme sürecinde de biz ne
ABD'yle ne de başka bir gelişmiş ülkeyle
kendimizi kıyaslayacağız. Biz kendi kendimizle
yanşacağız. Bu gelişme yolu çok uzundur. Bu
yolda kimi zaman pürüzlerle karşılaşılabilir.
Çünkü bu gelişmenin önünde engel olarak
çıkacak unsurlar olabilir.
- Nedir bu unsurlar?
- Örneğin bazı kişiler Çin'in geliştiğini görmek
istemiyorlar. Çin'de sosyalist sistemin dcvanı
etmesine karşı çıkıyorlar. Çin Komünist
Partisi'nin liderliği altında olan Çin'in böyle bir
gelişme kaydetmesi onlara ters geliyor.
Geçenlerde dünya çapmda yapılan Çin Olimpiyat
Oyunları meşale koşusunda ortaya çıkan olaylar
buna bir ömek. Ülkemiz bölücülük, terorizm ve
aşın radikalizmle, yani bu üç şer güçle, mücadele
etmcktedir. Dolayısıyla da önümüzde daha çok
uzun bir gelişme yolu bulunmaktadır. Başka
ülkelere kıyasla çok daha fazla çaba
harcamalıyız. Bu gelişme yolunda Çin halkının
öz güvenini korumak önde gelen bir konudur.
- ABD'yle Çin arasında büyük hacimli bir
finansal ortaklık olduğu biliniyor. Amerikan
kâğıtlarıyla büyük paralar döndüğü haberleri
başına yansıyor. Çin 'de önemli Amerikan
yatırımları var. En son aldığım bir habere göre
de Çin 'in ABD yle ortaklaşa 8 'er milyar
dolarlık iki nükleer santral inşa edeceğL Çin,
ABD'nin desteğiyle nükleer bir güç olma
yolunda mı ilerliyor?
- ABD dünyanın en gelişmiş ülkesi. Çin ise
dünyanın en büyük gelişmekte olan ülkesi. Bu iki
büyük ülke arasında normal işbirliği ilişkileri
kurulması iki ülkenin de ortak çıkarlanna
uygundur. ABD ve Çin arasındaki bu ekonomik
ilişkilerin karşılıklı, tamamlayıcı bir niteliği
bulunmaktadır.
Uluslararası işbirliği karşılıklı yarar temeline
dayanıyor. Çin Devlet Başkanı Hu Jintao Çin
Komünist Partisi'nin 17. ulusal kongresindeki
konuşmasında iki cümle söyledi. "Çin,
dünyadan soyutlannuş biçimde gelişemez.
Dünya da Çin'den soyutlanmış biçimde
gelişemez" dedi. Dolayısıyla uluslararası
işbirliğinde karşılıklı yarar sağlama ilkesi
temeldir. Tabii ki ABD'nin Çin'de büyük
yatırımlan var. Bu da "kazan-kazan" ilkesine
çok uygundur.
Siz somut işbirliği projelerinden söz ettiniz. Ben
bu konuyu pek iyi bilmiyorum. Ama aramızda
güçlü bir işbirliği olduğuna göre mutlaka böyle
somut projeler vardır. Bakın, işbirliği
yapılabilmesi için bir tarafın ihtiyacının olması
öbür tarafın da bu ihtiyaca cevap verecek güce
sahip bulunmasıdır. Karşılıklı ve yararlı
işbirliklerinin uluslararası alanda artacağına
inanıyorum.
Gittikçe artan enerji ihtiyacı ülkeler arasında çatışmalar yaratabilir
Biz barış istiyoruz
- Kömür kullanımmda ortaya çıkan hava ve
çevre kirliliği konusunda neleryapılıyor?
- Bunun önlenmesi için çeşitli önlemler var.
, örneğin tamamıyla kapalı bir termik santralın
inşası çalışmalan var. Başka enerji kaynaklan
için yeni teknolojileri kullanmaya çalışıyoruz.
Bu da yatınm anlamına geliyor ki yapılması
gerek. Öte yandaıı enerji tasamıfu konusıuıda
ne gerekiyorsa yapacağız. Hidroelektrik
santrallan da çok önemli. Çin'de elektriğin
yüzde 10'u hidroelektrik santrallannda
üretiliyor. Bu da temiz bir enerji kaynağıdır.
Burada nükleer enerjinin de çok önemli
olduğunu söylemem lazım. Bu uluslararası
, alanda gelişme yönüdür. Gelişmiş ülkelerde
yüzde 60-70 dolayında enerji nükleer
santrallardan sağlanıyor. Biz daha bu düzeye
ulaşmadık. Ama geliştirmeye çalışıyonız.
. Gelecek onlarca yıl boyunca bence Çin'deki
nükleer santral sayısı artacaktır. Bunlann
dışında rüzgâr enerjisinden de yararlanıyoruz.
Bu yeni bir enerji kaynağı. Bu konuda da
• çalışmalar yapıyoruz. Bioenerjiden de
yararlanma yolundayız. Bu da yenilenebilir bir
enerji kaynağıdır. Ama şu anda maliyeri
yüksek. Şu noktaya dikkatinizi çekmek
istiyorum. Gittikçe artan enerji ihtiyacı
nedeniyle ülkeler arasında çatışma olabilir.
Bu çatışmayı önlemek için bizim bulduğumuz
fonnül enerji kaynaklarını çeşitlendinııek. Yeni
bir enerji kaynağı bulmaya çalışıyoruz. Bu
gerçekleştiği zaman petrol ve doğalgaza olan
bağımhlık da düşecektir.
- İyi de şu anda çok ciddi bir petrol ve doğal
gazpaylaşımı konusunda uluslararası alanda
çekişmeler var. Bunlann nasıl üstesinden
gelinecek?
- Bu konuda uluslararası alanda işbirliği
yapılmasını, ülkeler arasında temaslar olmasını
öneriyoruz.
- Dünyada petrolfiyatlarıinanılmaz düzeylere
doğru gidiyor. Şu anda varili 150 dolar
dolayında olan petrolün yakın gelecekte 200
dolarafırlayacağı hesaplanıyor. Bu durumda
da dünya ekonomilerinin çökebileceği var
sayılıyor. Başta ABD ekonomisi olmak üzere
dünyanın bütün ekonomileri sizin de
dediğiniz gibipetrol ve doğalgaza bağımlı.
Dünya petrol ve doğalgaza bu kadar
bağımlıyken fiyatları sizce kimler yükseltiyor?
S.G.- Petrol fiyatlannın inanılmaz biçimde
artmasının birden fazla nedeni var. Suudi
Arabistan'da bir süre önce ABD'nin ve Çin'in
de katıldığı uluslararası bir enerji konferansı
yapıldı. Petrol fiyatının yükselişi sorununa
çözüm bulmak için fikir alışverişinde
bulunuldu. Umanz dünyanın gelişmiş
ekonomileri enerji sorununa en iyi çözümü
bulabilirler. Bu sorunun çözülmesi zor. Dünya
ülkelerinin ortak çıkarlanna uygun bir çözüm
bulunmasını istiyoruz.
- Şanghay İşbirliği Örgütü önümüzdeki orta
ya da uzun vadede stratejik küresel bir aktör
olabilir mi?
- Şanghay İşbirliği Örgütü'nün amacı üye
ülkeler arasındaki işbirliğini sağlamaktır.
Biliyorsunuz bu örgüt başta Çin, Rusya ve Orta
Asya ülkelerinden oluşuyor. Bu örgütün bütün
dünyanın ilgisini çektiği hiç kuşkusuzdur.
Örgüt ilk kurulduğu zaman üç şer güçle
mücadele karan alınmıştı. Bunlar terorizm,
aşıncıhk ve bölücülükle mücadeledir. Çünkü
örgüt üyesi bütün ülkeler bu üç şer güç
tehlikesiyle karşı karşıyadır. Dolayısıyla üye
ülkeler arasında bu mücadelelerde uyum ve
işbirliği sağlanması amacı güdülüyor. Zaman
geçtikçe Şanghay İşbirliği Örgütü'nün kapsamı
da genişletiliyor.
Önıeğin ekonomik ve kültürel işbirliği konulan
da ele alınıyor. Ama örgüt herhangi bir üçüncü
ülke ya da uluslararası örgütü hedef
almamaktadır. Bu tür işbirliği gerek Şanghay
İşbirliği ülkelerine gerekse bölgenin ve
dünyanın çıkarlanna uygundur.
- ABD'de Bush yönetimi
görev süresi sona ermeden
İran 'a saldın karan alır mı?
S.G.- Bence bu soruyu ABD
Büyükelçisi'ne sormalısınız.
Biz Çin olarak dünyada her
zaman savaş olmamasını,
banş istiyoruz. Dünyada
ülkeler arasında çeşitli
sorunlar var. Bu sorunlar hep
savaşla çözülmeye
çalışılacaksa o zaman dünya
altüst olacaktır. Çin'in
felsefesi sorunlar ne kadar
büyük olursa olsun her zaman
banşın ön plana
çıkanlmasıdır. Dünya tarihi
de savaşla hiçbir sorunun
kökten çözülemediğini
kamtlıyor. Biz her zaman
sorunlann banş yoluyla
çözülmesini bekliyoruz.
- Son bir soru. AKP'ye
Anayasa Mahkemesi'nde
kapatma davası açılmasını
nasıl karşıladınız?
S.G.- Çin'in dış politika ilkesi
başka bir ülkenin iç işlerine
kanşmamaktır. Bu konuda bir
değerlendirme yapılamaz.
Türkiye'nin dostu bir ülke
olarak Çin, Türkiye'nin
siyasetini ilgiyle izlemektedir.
Biz ancak bilgi topluyoruz.
Tabii ki biz her zaman
Türkiye'nin istikrarlı bir ülke
olmasını isteriz.
Deneyimlerimize göre bir
ülke ancak istikrarlı olduğu
zaman ekonomisi gelişebilir.
Türk halkının bu sorunu
çözebilecek yetenek ve
zekâya sahip olduğuna
inanıyoruz.