Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMUZ 2008 PAZAR 4 HABERLER AKP, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya'nın din anlayışım eleştirdi Savunmada 'ulema' mesajıANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - AKP, Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu sözlü savunmada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınka- ya'nın dinle ilgili ortaya koyduğu tezlerle laik hukukuıı sınırlan dışına çıktığını ile- ri sürerek, bu konuda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın türban konusunun ulemaya sorulması gcrcktiği yönündeki görüşüne benzer bir değerlendinne yap- tı. Savunmada, "İddianamede ortaya konulan din anlayışı, bilinı adamları- nın ve akadenüsyenlerin, kelamcılann, din felsefecilerinin dinler tarihçilcrinin üzerinde uzlaşabilecekleri tanım ve ta- savvurlardan bir hayli uzaktır" denildi. AKP'nin Anayasa Malıkemesi'ne sun- duğu sözlü savunmada, laiklik ve din ko- nusunda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya'nın ortaya koyduğu görüşler eleştirildi. Savunmada, özetle şu görüş- lereyer verildi: • İddianamede yer alaıı din ve Islam- la ilgili bazı görüşler ve imajlar hem yan- lış hem de yanıltıcıdır. Bu görüşlcrin ka- bulü bir yüksek mahkenıc karanna mes- net teşkil etmcsi durumunda, Diyanet lş- leri Başkanlığı'nm anayasa ve yasalaıia kendisine yüklenen görcv vc sorumluluk alanlan daralacak, hatta bize özgü bir ana- yasal kurum işlevsiz halc gelecektir. Laiklikle ilgili yanlış algılamalan ve ta- savvurlan pekiştirecek, bu da din ve dev- let işlerinin sağlıklı birzeminde aynştı- nlmasını imkânsız kılacaktır. • lddia makamı hazırladığı metinler- de laik hukukun sınırlan dışına çıkarak din ve Islam adma çeşitli yargı cümlcleri kurmakta, dini ve lslami kavramlar ve öğ- retiler bağlamından soyutlanarak yanlış ve yanıltıcı şekilde ele ahnmaktadır. Dinin ilmen muteber kaynaklan dikka- te alınmadan değcrlcndinneler yapıl- maktadır. • Her şeyden önce iddianamede orta- ya konulan din anlayışı, bilim insanlan- nın ve akademisyenlerin (kelamcılann, din felsefecilerinin, dinler tarihçilerinin vs.) üzerinde uzlaşabilecekleri tanım ve tasavvurlardan bir hayli uzaktır. • lddianame metninde hemcn hemen tüm başlıklar altında dini ve lslami kav- ramlar kullanılmıştır. Siyasal Islam üze- rinden genel olarak Islam, siyasetçiler üzerinden de dindar insanlar töhmet al- tında bırakılmıştır. Dini kavramlar ve din- dar kesiınler potansiyel zanlı olarak tak- dim edilmiş ve bu insanlar hakkında "şüpheli" imajı oluşturulmuştur. • lddianame metninde dini ve lslami kavramlara ülkemizdcki akademik, dini çalışmalar ve ilahiyat birikimi gözetil- meden keyfı ve izafı anlamlar yüklen- miştir. Temel kaynaklara müracaat edil- meksizin ve herhangi bir yönteın belir- lenmeksizin gelişigüzel bir şekilde kul- lanılmıştır. Çiçeksözlü savunmada eski günleri anımsattı FP 'den kopya çekmiş ANKARA (Cumhuri- yet Biirosu) - Anayasa Mahkemesi'nde 2000 yı- lında FP'nin kapatılması davasında sözlü savunma yapan Başbakan Yardını- cısı Ccmil Çiçek, AKP'nin de sözlü savun- ınasını üstlendi. Çiçek'in AKP'nin savunmasında yer alan pek çok tümceyi FP savıınmasından bire- bir aldığı ortaya çıktı. Ancak Çiçek'in savunmasına karşın o döncm Anayasa Mahkemesi, FP'yi la- iklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu gerekçcsiyle kapartı. Çiçek'in FP sa- vunmasından aldığı bazı bölümler şöy- lc: FP savuıınıas'i: Mesela bir zamanlar Nâzım Hikmet'e kimlerkarşı idi, şimdi kimler şiirini okumak durumun- dadır? Bclki doğru olan bugünküdür. AKP savıımnası: Mesela bir za- manlar Nâzım Hikmet'e kimler karşı idi, şimdi kimler şiirini okumaktadır? Doğnı olan bugünküdür. FP savunması: Demokratik toplum- Cemil Çiçek. laralıngan değildir. Hava bulutluyken 'vay bana niye ördt'k dedin'e gi- den, paslanmış mantık zinciri yoktur. Bir halk deyimiyle 'leblebiden nem kapmak' da yoktur. AKP savunması: De- mokratik toplumlar ahn- gan da değildir. Hava bu- lutlu ikcn 'vay bana ni- ye ördek dedin'e giden çarpık bir mantık zinciri yoktur. Bir halk deyimiyle 'leblebiden nem kapmak' da yoktur. FP savunması: Şimdi, işin açıkçası açılan bu davadan sonra şahsen bir si- yaset adamı olarak konuşmakta zorla- nıyorum. Nedcn; acaba neyi söylersem sayın başsavcı dava konusu yapacak ya da bu konuşmayı alıp yüksek mah- kemenin öniine delil olarak getirecek diye. AKP savunması: Bu ve benzeri da- valarda şahsen konuşmakta zorlamyo- rum. Neden? Çünkü neyi söylersem acaba iddia makamı, bunu dava konu- su yapacak diyc endişeleniyorum. DUNYADA BUGUN ALİ StRMEN Cumhuriyetçi Bir Sporcu Sevgili, Onu ilk kez izleyeli altmış yıldan faz- la olmuştur herhalde. ilk seyrettiğirn maçlar tahta tribünlü Fenerbahçe sta- dında olmuştu. Ben daha o zamanlar Galatasaray ilkokuluna gitmiyor, Fe- nerbahçe'yi tutuyordum, bütün Kadı- köylü çocuklar gibi... Şimdi bu yazıyı yazarken, kitabın say- falarını çeviriyor, 61 yıl önceki efsanevi Fenerbahçe takımının fotoğrafına bakı- yor ve üçü dışında hepsini anımsıyorum. Meslektaşım, iş arkadaşım, Halit De- ringör daha ben dünyaya gelmeden, Fe- nerbahçe genç takımında futbola baş- lamış, şimdilerde ikimiz de aynı çatı al- tında, Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yapıyoruz. Halit Deringör, benim tanıdığım, izle- diğim ilk yıldızlardan biriydi. Cihat Ar- man'lı, Müjdat Yetkiner'li, Ahmet Erol'lu, Selahattin, Erol, Küçük Fikret'li takımı bırakıp, Erdoğan, Gündüz Kılıç, Muzaffer'li, Isfendiyar'lı takıma geç- meden önce, Halit Deringör'ü izlerken, ne Cumhuriyetin ne Cumhuriyet gaze- tesinin farkındaydım. Ne de onunla, zaman farkıyla da olsa, aynı semtleri, mahalleleri yaşadığımızı bi- lirdim. Hatta çok ortak tanıdıklarımız, dost- larımız da olmuş. Onun bir süre okudu- ğu Kadıköy 3. Orta'da annem daha sonraki yıllarda öğretmenlik yapacak, ben de o vesileyle onun öğretmenlerin- den bir bölümünü (örneğin Asfalt Selim lakabıyla maruf Selim Duru'yıı) tanıya- caktım. Hatta onların müdürü olan Rıd- van Korur, daha sonra, Galatasaray'da benim başmuavinim olacaktı. • •• Hızlı, kıvrak... Teknik birfutbolcuydu. Ne yazık ki, onu izlediğim yılların bir bö- lümünde bize keyif verirken, canımızı da yakardı. Halit Deringör futbolu neden erken bı- raktı? Daha sonra neleryaptı? Cumhu- riyet gazetesine nasıl yazar oldu? Te- kel'deki çalışma ve müdürlük yıllarında nasıl sahadaki gibi dişe diş mücadele verdi? Hitler'in takımı Admira ile yapı- lan maçı, Halit'in kafa gölüyle Fener- bahçe nasıl 2 -1 kazandı? Bütün bu so- ruların yanıtını Halit Deringör'ün "Kolay mı Fenerbahçeli Olmak" kitabında bu- labilirsin. Ama kitabı, yalnızca futbol yılları ve anılarıyla sınırlı sanma! Halit Deringör'ün yaşamı futbol hayatı bittikten sonra da, ilginçliğini ve renkli- liğini korumuştur. Bilmiyorum Sevgili, gazetenin spor sayfasını okuyor musun? Oradaki köşe yazılarına bakıyor musun? Sanırım sen sporu, spor yazılarını kü- çümseyenler kategorisine girmiyorsun- dur. Spor yazarlarının kimilerinin üslup ustalığının, entelektüel derinliklerinin farkına varmış olduğunu umarım. Eğer öyle isen, Halit Bey'i mutlaka okuyor- sundur, şimdiye dek kaçırdıysan, bari bundan böyle kaçırma derim. Çocukluğumun yıldızı Halit Deringör ile Cumhuriyet gazetesinde tanıştım. Her zamanki kibar ve şık halini hiç yadırga- madım. Bu Cumhuriyetçi sporcunun ödünsüz bir Istanbul beyefendisi olduğunu daha çocukken anlamış olmam mümkün müydü ki? ••• Ben, hele hele sözünü ettiğim dö- nemlerde futbolun insana yeni nitelikler kattığını düşünmüşümdür hep. Bu takım oyununun, kimilerinin sandığının aksine, insanlara top tepmekten çok daha baş- ka, bütün yaşam boyu sürecek, onların diğer insanlar arasından sivrilmelerine neden olacak nitelikler kattığını düşü- nürüm. Bu düşüncemi ispatlayan sporcuların önde gelenlerinden biridir Halit Bey. Daha öncelerini hatırlamıyorum ama, 1940'lann, 50'lerin Galatasaray, Fener ve Beşiktaş'ında oynamak bambaşka bir ayrıcalıktı ve buralar yalnızca birer spor kulübü değil, aynı zamanda birer "mek- teb-i edep"tiler. Halit Deringör'ün "Gürer Yayınlan" ndan çıkan kitabını Paris seyahati dö- nüşü evde buldum ve bir nefeste oku- dum. Kitabına "Kolay mı Fenerbahçeli Olmak" adını koymuş Halit Bey. Tabii al- çakgönüllülüğü, "Kolay mı Halit Derin- gör Olmak" koymasına engeldi. Ama kitabı okuyup bitirdiğin zaman, belki de sen bu ikinci başlığı yeğlersin. Bu kitabı yalnız Fenerbahçelilere de- ğil, futbolu, sporu ve ömür boyu süren gerçek sporcu vasfını seven herkese sa- lık veririm. Herkes, benim gibi eski Yel- değirmeni'ne, eski dostlara anılarda gezi yapmasa bile, çok keyif alacak, çok şey öğrenecektir. asirmen@cumhuriyet.com.tr Değişiklik yok! Birincilik çok. 2008'in ilk 6 ayı boyunca da hep Türkiye'nin Kanalı izlendi, birinci hiç değişmedi. TeşekkürlerTürkiye... ım f\ s er ı um .v=»un