06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 HAZİRAN 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIZI Fethullahçılar veKürt oylan"Birçoğu Gülen cemaatinin denetiminde olan dernekler, mahallelerde yürütülen örgütlenme çalışmalannın odak noktası" DIYARBAKIR PKK'den bildiri Dİyarbakir'da şubat ayımn başlannda "Yurtsever Demokratik Gençlik (YDG)" adıy- la bir gençlik yapılanması oluşturuldu. Bu yapı- lanmanın PKK'nin gençlik örgütlerinden biri ol- duğu söyleniyor. YDG'nin kıınıluş bildirgesindc "fuhuş, uyuşturucu, çetecilik, siyasal İslam merkezli cemaat ve tarikatlara karşı aktif mü- cadele ve öz savunma temelinde nıücadele yü- rütülmesi kararı" alındığı duyuruldu. Bildirgede "Fethullah Gülen ve AKP öncfilüğündeki ce- maat ve tarikat örgütlenmelerinin Kürtlerin inançsal değerlerini sömürdüğü ve halkın yok- sulluğunu kulianarak, Kürt halkını özgürlük mücadelesinden koparmaya çahştığı" öne sü- rüldü. Bu gençlik yapılanmasının bildirisi ve PKK'nin tchditleri Fethullahçılan ürküttü. Özcllikle PKK bi- rimlerinden Konıa Civaka Kürdistan Yürütme Konseyi Başkan Yardınıcısı Bozan Tekin'in 11 Mart 2OO8'de yaptığı şu açıklama, cemaat üyele- rine geri adımattırdı: "Ozellikle Fethullahçı basın, savaşı en fazla kışkırtan, orduyu en fazla kışkırtan, şovenizmi en fazla kışkırtan bir rol oynamıştır." Fethullahçılar toplanamadı! Gülen cemaatine yakın isimlerin yönetim kuru- lunda bulunduğu Abant Platformu'nun 28-29 Mart'ta Dİyarbakir'da yapnıayı planladığı toplan- h güvenlik gerekçesiyle iptal edildi. Toplantıya da- vet edilecek 150 kişi arasında şu isimler dikkat çe- kiyordu: Gülen'in onursal başkanı olduğu Gaze- teciler ve Yazarlar VakrVnın Başkaru Harun To- kak, eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, Urfa Helsinki Yurttaşlar Derneği'nden Ali Fuat Bu- cak, DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk, gazeteci Cüneyt Ülsever, köşe yazarı Emre Aköz, gazeteci Sefa Kaplan, Hak ve Özgürlükler Partisi Genel Başkanı Sertaç Bucak, TESEV'den Dilek Kurban, Yeni Şafak yazan Ali Bayramoğlu, köşe yazan Mahmut Övür ve Prof. Dr. Naci Bos- tancı. ANF cemaatin peşinde!.. Diyarbakır'da toplanamayan Fethullalıçılar, mart ayında îstanbul'daki işadamlarını Bingöl'e götür- dü ve yoksul ailelere giyecek yardımmda bulundu. 20 tekstilci işadamı yerel seçimler öncesi, Gülde- ren Çalışanlar Demeği'nin organizasyonuyla Bin- göPe getirdikleri giyecek kolilerini özel Hulusi Bey Dköğretim Okulu'nda açarak 10 köye dağıtu. Bu ara- da cemaate yakın Diyarbakır'daki DİGÎAD ikinci yurtdışı gezisini de nisan ayı başında Tanzan- ya'ya ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne düzenledi. Ge- ziye katılan 73 kişi arasında DİGİAD Başkanı Aziz Nart, Demokrat Parti ll Başkanı Galip Ensarioğ- lu,Dicle,Nil veSurEğitimKurumları ŞirketlerMii- dürü Cengiz Özer'in de bulunduğu basma da yansıdı. Fethullah yanlılan Dİyarbakir'da çevrelerini genişletmeye çahşırken PKK ve onun yayın organı cemaati hedef almayı sürdürdü. Örneğın 24 Nisan tarihinde örgütün yayın organJanna yansıyan "Ço- cuk parkı 'Hocaefendi'ye hediye edildi" başlık- lı bir haberde şu iddialar vardı: "Şemdinli'de yeni bir skandal patladı. Kay- ıııakam ve müftünün aralarında anlaşarak be- lediye çocuk parkuıı yüap Gülen'in şirketine peş- keş çektiği ortaya çıktı." Bir gün sonra aynı yayın organlanna yansıyan Şırnak mahreçli şu haber ise PKK ile Fethullahçılar arasındaki gerilimin ulaştığı boyutlan anlatmaya yetti: "Apocu Gençlik Inisiyatifi, AKP ilçe teşkilatı ve Fethullahçıların ortak düzenleyecekleri ilahi konserine katılmama çağrısında bulundu." Tf^KK'nin yayın organları dini A-'yapılanmalardan büyük ra- J. hatsızlık duyuyor. Bu grup- ların bölgede siyasallaşmış Kürtle- ri kendi saflarına çektiğini vurgu- layan yayın oıganlanndan ANF'de 26 Aralık 2006'da yayımlanan bir haber-analizde, Fetlıullahçılara özel- likle dikkat çekildi. PKK'nin söz- konusu gruba yönelik yaklaşımının anlaşılması açısmdan haberin öze- tini sunmakta yarar bulunuyor: "Bölgede Hizbullah'ın yanı sıra, diğer Islami cemaat ve gruplar da atağa geçmiş durumda. Nur ce- maati, Nakşibendi cemaati dışmda en faal ve örgütlü olan cemaat ise Fethullah Gülen cemaati. Dİyarba- kir'da son 4 yılda kurulan yaklaşık 100'den fazla derneğin birçoğu Gülen cemaatinin denetiminde. Dcmekler dışında, dershane, özel okul ve sağlık merkezleri de mevcut. Bu demeklcr, mahalle ve köylerde de benzeri faaliyetlerinin yanı sıra aileler içindc yaşanan sorunlara da el atıyorlar ve çözüm yolları ürete- rek sosyal tabanlannı genişletiyor- lar. ömeğin 3 Ocak'ta Dİyarba- kir'da yaşanan patlama sonrasında Gülen cemaati alelacele Istanbul, Antep, Adana, tzmir, Konya, An- kara gibi kentlerden yaklaşık 800 işadamını Diyarbakır'a gönderdi. Economist'in iddiası Diyarbakır'daki patlamada ya- şamını yitiren Engin Taşkaya'nm ailesini ziyaret eden işadamları, daha sonra bölgcdeki işadamı der- nckleri ve ticaret odalan ile bir araya geldi. 10-14 Ocak tarihlerinde Diyar- bakır'a gelen işadamlan Nil Kole- ji'nde Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun da katıldığı geniş katılımlı bir toplantı yaptı. Bu top- lantıda konuşan işadamlanndan lr- fan Hacıosmanoğlu da, "Asıl me- sele eğitimdir. 21 tane okuma sa- lonunu 100'lere çıkarmamız la- zım" diyerek bir anlamda niyetle- rini ifade ediyordu." Fethullahçılann Güneydoğu'da- ki çahşmalan dış basma da yansı- dı. Örneğin The Economist dergisi, tslami akımlann ve AKP'nin ça- lışmalarının mercek altına alındığı bir makalede, "Türldye'nin zengin Islami tarikatları, Kürt oylarını kazanmasında AKP'ye yardım ediyor. lsimlerini, ABD'de ikamet eden liberal Müslüman din ada- mı Gülen'den alan Gülenistler (The Gulenists) aıalık ayındaki Kurban Bayramı'nda 60 bin ai- leye et dağıttı. Birçok Gülenist doktor da Kürt bölgelerinde üc- retsiz sağlık kontrolü yaptı. Me- sajları, Türklerin ve Kürtlerin İs- lam dinine göre kardeş olduğu ve Türkçü olsun Kürtçü olsun mil- liyetçiliğin kötü olduğu. Bu İs- lamcı tarikatlar, bölgede güçlü köklere sahipler" diye yazdı. FETHULLAHÇILAR ABD'DEN GELEN TALlMATIN ARDINDAN GÜNEYDOĞU'YA YÖNELDÎLER Gülen: Bölgeııiıı ııabzım iyi tutun F e t h u l l a h ç ı l a r Güneydoğu'da örgüt- lenme sıkıntısı çekiyorlar. Bunun en büyük ne- deni DTP ve PKK'nin yapılanmalan. Fethul- lah Gülen'in özellikJe 2006 yılından bu yana bölgeye yaklaşımında ciddi bir değişiklik ya- şandı. Ancak 2005 yılına kadar Gülen'in söy- lemleri farklıydı. Örneğin Gülen, Milliyet'ten Mehmet Gündem'e 2005 yılmın Ocaİc ayın- da verdiği röportajda "Kürt sorunu"na deği- nirken şöyle demişti: "Güneydoğu'daki insanların yüzde 9O'ı, 95'i bu tür taleplere karılmamaktadır. Gü- neydoğu'da fitneye sebebiyet verenlerin sa- yısı zannediyorum hiçbir zaman 500'ü geç- memiştir; anıa gayri nizami, vur kaç usul- lerini kullandıklan için nizami birliklerin on- larla başa çıkması zor oluyor. Ben bu karı- şıklıklara sebebiyet verenlerin davranışla- rını mertçe ve yiğitçe bulmuyorum. Fakat okumuş, bir ycrlere gelmiş, hatta belli bir dö- nemde seçilmiş insanlarııı böylesine ham ta- vır ve davranışlarda bulunmalannı maşeri vicdanı rahatsız etmelerini hiç anlamıyorum. Halbuki devlet onları bırakmakla bir ce- milede (güzel davramş) bulundu. Onlann da bu cemileye cemileyle karşılık verip devle- timiz, milletimiz hakkında bir dönem ca- hilliğe, gençliğe kapıldık, hata ettik demeleri, birlik ve bütünlüğe giden bir yol tutmaları beklenirdi. Olmadı. Bence, maşeri vicdana karşı bir özür borçları var." Gülen 2005 yılırun eylül ayında, tcrör olay- lan ve dini hareketlerle ilgili uyanlannı bir CD'de topladı. CD'de Gülen şu görüşlerini di- le getiriyor: "Birkaç tane delidolu insan varsa şayet; üç asır, dört asır, belki beş asır hiç prob- lemsiz yaşadıklan bir ülkede, bir şey varmış gibi problem çıkarıyorlar. Ve bu türlü iıı- sanlar bulunup flgüre edilebiliyorlar; bun- lar provoke edilebiliyorlar, tahrik edilebi- liyorlar. Kanunlar ile önü ahnmıyor gibi se- naryolar oluşturursunuz, o türlü şeyleri sah- Terörün yarattığı gcrilim Diyarbakırhları rahatsız ediyor. Ulu Cami'nin arkasında, kentin eski yerleşim birinıindedeki dükkanlar kırsaldan gelenlere hizmet ediyor. Yazarımız Mehmet Faraç kentteki esnafla konuştu ve sorunlarını dinledi. Yurttaşlar Diyarbakır'ın artık huzur ve güvenle anılması gerektiğini söylüyor. (Fotoğraflar: MAHMUT ORAL) nelendirirsiniz, altından kalkılmaz bir hal alır. Bu defa kanunları şiddetlendirirsiniz. Bu bir yönüyle Türkiye'de emniyet ve asa- yişi temine matuf iyi bir şey gibi olur. Fa- kat aynı zamanda dünyada sizin itibarını- za dokunur. Bir dönemde -bağışlayın- ka- rambole getirerek bir kısım kanunlar çı- karıp ezmek istedikleri insanlan ezeceklerse şayet, terör için çıkaracaklar bunu, PKK için çıkaracaklar, başkaları için çıkaracaklar." "Fethullah Gülen'in Güneydoğu reçetesi!" Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, 2006 yılınm ocak ayında Gülen'i ABD'de zi- yaret ettikten sonra izlenimlerini 6 Ocak 2006 tarihli köşesine yazdı. Yazının başlığı "Gü- len'den Güneydoğu Reçetesi"ydi: "Gülen'in bir soru üzerine Güneydoğu ile ilgili söyledikleri gerçekten kayda değer. Bu mesele ile ilgili reçete arayanlar Sayın Gü- len'in tekliflerine kulak verselerdi yıllardır yaşadığımız acılar çoktan dinerdi. Sayın Gü- len, meselenin diplomasi ile çözümünü tav- siye ediyor. Bölgedeki kanaat önderlerinin değerlendirilmesini önemli buluyor. Diplo- masiden neyi kastettiğini de açıyor: 'Şiddet şiddeti, hiddet hiddeti doğurur. Acı- dır, kuvvcti temsil edenler, akıllannı kullan- maktan, dıplomasiyi kullanmaktan daha çok, kaba kuvveti kullanmayı tercih etmişlerdir. Problemi daha da dcrinleştirerek bir sinme/sin- dırme olmuştur. Halbuki bölgede problemi çı- karan, azgınlaştınlmış bir azınlıktır. Büyük ço- ğunluk, kendisini bu ülkenin insanı hissediyor. Ben bu ülkenin insanıyım, diyor. Her karış top- rağını kanımla, canımla suladım, diyor. Bu ül- ke beninı namusum olmuştur, diyor. Yüzde 95 itibanyla ülkem bölünmesin, diyor. Aynlığı silah tüccarlan istiyor. Uyuşturucu sektörü istiyor. Dıştan Türkiye'nin bölünme- sini planlayanlar istiyor. Fevkaladeden mü- dahalelere zemin hazırlamak isteyenler bu yönde tahriklerde bulunuyor. Meselenin bir di- ğer yanı, bölge insanının hissiyarım dikkate al- maktır. Bölgedeki kanaat önderlerinin itibarı arttınlmalıdır. Bölgenin nabzı iyi tutulmalıdır. Problemi bölge insanının sempati duyacağı, gü- ven duyacağı insanlarla, idarecilerle çözmek lazım. Başka bir husus; öyle fazla müşterek- lerimiz var ki onlarda buluşmak lazım. Öyle de- ğerleriraiz varki onlarla akan sular durur. Bir defa Allah aşkına deyin bakalım. Bir diğer husus, Doğu ve Güncydoğu'yu ca- zibe merkezi haline getirmektir. Kuzey Irak bir cazibe merkezi olursa başkalannın iştihasını ka- bartır. Problem daha da büyür. Bölgenin bazı merkezlerini Paris, Londra, New York yapın, herkes gezmeye gelsin, turistik seyahatler ol- sun. Bu da diplomatik maharet ister'." Fethullah'tan selzedeye yardım! GÜlen'İn Güneydoğu'ya il- gisi kesilmez. 4 Kasım 2006 tarihli Zaman gazetesi, "Fethullah Gü- len'den selzedelere yardım" baş- lığı altında şunlan yazdı: "Zaman Gazetesi, Samanyo- lu Televizyonu ve Kimse Yok nıu Demeği'nin bölge için başlattı- ğı yardım kampanyasına Fet- hullah Gülen Hocaefendi de ya- zılı ve sesli eserlerinin telifinden elde edilen 15 bin YTL'lik geli- ri bağışlayarak destek verdi." Gülen'in ABD'de Gülerce'ye söylediklerinin üzerinden çok faz- la zaman geçmez. Fethullahçılann örgütlendiği Türkiye tşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUS- KON) 8 Mart 2008'de "sivil top- lum kuruluşlarının bilinçlendi- rilnıesine yönelik" bir dizi çalış- mayı Güneydoğu'dan başlattı. 7 Mart'ta Gaziantep'te düzenlenen ve 45 demeğin üst düzey yetkili- lerinin katıldığı ilk toplantıda, "işadamları dernekleri arasın- daki ııyııın ve bölgesel kalkın- madaki rolleri masaya yalınldı." 3 Ocak'ta Diyarbakır'daki pat- lanıanın ardından Fethullahçılann bölgeye akınını da TUSKON ör- gütledi. Bu kapsamda bir toplan- tı da Erzurum'da yapıldı. TUS- KON taralindan 5 Nisan Erzu- rum'da Palandöken Dağı'ndaki Polat Renaissance Otel'de düzen- lenen toplantıya Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan ile işadamlan katıldı. Toplantıyı iz- lemek isteyen Cunıhuriyet gaze- tesi muhabiri Recep Kapucu'nun bulunduğu araç ise dağ girişinde, polis-jandanna ortak bölgesinde durduruldu. Görevlijandarmalar, toplantıya araç giriş-çıkışının ya- sak olduğunu söylediler. Cum- huriyet gazetesi çalışanı olduğu- nu ve toplantıyı haber amaçlı ola- rak izlemek istediğini anlatan mu- habirimize bir görevli, "Ozellikle Cuınhuriyet gazetesini almıyo- runı. Yürüyerek çıkmak istersen çık" dedi. Yürüme mesafcsinin yaklaşık 3-4 kilometre olduğuna dikkat çckcn muhabirimiz, bu sı- rada bazı araçlann geçişine izin ve- rildiğini söylediğinde de "Onlar başkan. Sen de başkansan geç" diye yanıt aldı. Olay bölgesinden aynlan Ka- pucu, durumu jandarmaya bildir- di. 156 Jandarma lmdal'ta görev- li nöbetçi, durumdan haberdar ol- duğunu söyledi. Muhabirimizin olayı anlatması üzerine, "Biz du- rumu asayiş komutanımıza I>II— dirdik. Aynı zamanda alay ko- mutanımıza ileteceğiz. Valiliğin talimatı doğrultusunda bunu yapnıışlar" dedi. GÜLEN' HABERİNDEN BİR GÜN SONRA DERSHANE ÖNÜNDE ARAÇ HAVAYA UÇURULDU PKK çevrelerinin önümüzdeki yıl yapılacak yerel seçimler öncesi Fethullahçılara yönelik rahatsızhk- ları büyüyor. Örneğin 2 Ocak'tayi- ne örgütün yayın organlanna yan- • sıyan bir haberde "Gülen 'den öğ- retmenlere yerel seçim talimatı" başlığı kullanılmıştı: "Fethullah Gülen 'in Kürt illerine olan yoğun ilgisi AKP 'nin işbaşma geçmesiyle birlikte hızlandı. Gülen 'e ait komış- malannm yayımlandığı 'herkiil.org'adlısitede, Türklerle Kürtler arasındaki ilişkilerin giiç- lendirilmesi mesajı yayımlanan Fethullah Gülen 'in çağrısı cemaati de harekete geçirdi. Yaklaşık 20yıl- dır bölgede kolej ve dershane sahi- bi olan cemaat, ozellikle son ikiyıl- dır bölgede okuma salonları ve etu't merkezleriyle eğitim vermeye baş- larken, Gülen 'in onursal başkanı olduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfi 'nm Mütevelli Heyet Başkanı Hüseyin Gülerce 'nin yapılan çahş- malan 'bÖlücülüğe karşı dalgakı- ran oluşturma' olarak açıklaması dikkat çekti. Kurban Bayramı 'nda bölgeye uçak kaldınp işadamlarını bölgeye taşıyan cemaate yakın 'Kimse Yok Mu Derneği' ise bölge- de 3-4 kiloluk et poşetleriyle birçok aileye ulaşırken, bu çalışmaların yerel seçimler öncesi daha da yo- gınlaştmlacağı kaydedildi. te yandan cemaate yakın öğret- menlerin ikinci bir emre kadar böl- gedeki görev yerlerini değiştirme- meleri istendi. Cemaat ozellikle ye- rel seçimlerde bölgeyi ve halkı tam- yan öğretmenlerin görev alacağı ve bölgeye yeni gelecek öğretmenlerin alışnıa sürecine kadar yerinde kal- masını istediği belirtiliyor. Cemaa- te yakın kaynaklaryerel seçimler konusunda AKP 'ye destek sunaeak- larını belirterek, Başbakan Tayyip Erdoğan 'ın Kurban Bayramı 'nda kendilerine teşekkür ettiğini söyle- diler. " Bu haberin yayımlanmasmdan bir gün sonra Diyarbakır 'da bir ders- hanenin öm'inde havaya uçurulan araç 7 kişinin ölümüne sebep oldu. PKK'nin yaptığı bu eylem infıal va- rattı. Ancak Öcalan ise tam bir haf- ta sonra Imrah 'da avukatlarıyla komışurken konuyu yine Fethul- lah 'a getirdi: "Hizbulldh yapılanmasma ilişkin de; Evet, bunlar önce bu tarz örgüt- lenmeleri kurup sonra Kürtlere kar- şı kullanıyorlar. Daha önce gör- I dük; biliyorsunuz Hizbullah önce llim Cemiyeti olarak örgütlendi, sonra ikiye aynldılar. Önce on ki- şiydiler, sonra yüz kişi, binlerce kişi oldular ve Diyarbakırhları sa- tırlarla doğradılar. Şimdi sayıları daha çoktur ve daha tehlikeli olabi- lirler. Velioğlu 'nu önce destekledi- ler, kullandılar, sonraki durumu da biliniyor. Bütüıı Diyarbakır güçleri- ni seferber ederek, iyi bir çalışma yapabilirler. Diyarbakır adtna siya- set yapanlar bunu neden anlatmı- yorlar? Fethullah Gülen cemaati- nin çahşmalan işin görünen kısmı- dır. Bu Amerika 'nm birplamdır. " oc Ll.. i ! ' Q
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle