23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 HAZİRAN 2008 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER "Yargının hesap vere- bilir olması..." Hiç aklınıza gelir miy- di böyle bir şey! Biryargıcı, birsavcıyı, bir Yargıtay üyesini, başkanını; bir Danıştay üyesini ve başkanını, bir 'sivil' mahkeme önüne çağırıp hesap sormak?.. Bakın iş nerelere kadar vardı! Daha doğrusu, bazı yalaka gazeteciler, AKP'ye övgüyü, desteği, korumayı hangi çizgiye, hangi küstahlık, bilgi- sizlik, kendini bilmezlik sınırına vardırdılar!.. Taraf diye bir gazete var. Işi gücü Atatürk Cumhuriyeti'nin devrimlerine, atılımlarına, uy- garlık anıtlarına saldırmak, Atatürk'ü de, yarattığı Cumhuriyeti de küçültmeye çalışmak!.. • •• Bunlardan biri, bayan Yasemin Çongar, geçen gün çok ilginç bir yazı yazarak adaletin, yani yargının da yargılanması gerektiğini ileri sürmez mi! AKP'liler daha işin başında söylememişler miydi: "Biz yargıçlara güvenmiyoruz, bu yüzden dokunulmazlıkların kaldırılmasını istemeyiz." Hele Yargıtay Başsavcısı da AKP'yi kapatma davası açtığından bu yana, AKP'nin en ileri gelen- lerinden basındaki şakşakçıları- na kadar hepsi, yargıyı, yargıçları, en başta Yargıtay'ı, başkanı, başsavcısıyla kötüle- EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Yargıyı Yargılamak mı? mek, yermek çalışmasını başlattılar. Şimdi de Çongar'ın öncülüğüyle, 'yargıyı sivil güçler' önünde yargılaya- bilmekten söz ediyorlar... fşte birkaç alıntı: * * • "Hesap verebilen bir yargı için bir sivil girişim başlat- malıyız", "Yargıyı hesap vermeye çağırmanın demokratik sorum- luluğumuz olduğuna inanıy- oruz", "Yargıçlann ve savcıların gerektiğinde Parlamento Komitesi önünde tanıklık yap- maya çağnlması...", "Türkiye'de yargının her kademesinin demokratik birkuşatma altında olması...", "Yargı parlamento tarafından denetlenmeli, toplum karşısında hesap verebilmeli", "Olli Rehn bile 'Yargı tarafsız, bağımsız, güvenilir, hesap vere- bilir olmalı' diyor." • • * Bir zamanlar diye başlamak gerekiyor: 1960 yılındaki par- lamentoda oluşturulan Tahkikat Encümeni'ni anımsatmak!.. Demokrat Parti çöküş öncesinde iki önemli çareye başvurmaya kalkışmıştı. Biri, "Vatan Cephesi" adı altında tüm halkı, AKP'lilerin sevdiği deyimle "ulusal I- rade"y\ bir arada toplamak, bunun için ölü-sağ kim var kim yok, adları radyoda, basında sıralayarak "Işte, millet benimle birlikte" diye- bilmek!.. öteki çare de parlamentoda en hızlı, en sert, en militan adamlarından bir yüce mahkeme oluştur- mak! Yani bir "Tahkikat Encü- meni", bir Meclis soruşturma komitesi kurmak... Ne kadar muhalif gazeteci, yazar, aydın varsa hepsini toplayıp Ankara'ya getirmek, TBMM'nin bir salonunda sorguya çek- mek!.. • •• Bunu yaptılar. Ama başarılı sonuç alamadılar. Bir süre geçmeden 27 Mayıs devrimi yaşandı. Çok geçmeden baş- ta cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, milletvekilleri, özel- likle o Tahkikat Encümeni üyeleri, gerçek adaletten, yani yargıdan gereken unutulmaz dersi aldılar... Menderes'in, aklına Tahkikat Encümeni'ne yargının sorum- lularını çağırıp hesap sormak gelmemişti. Şimdi Çongar'lar, Çandar'lar AKP'ye, "Aman yargıyı TBMM önüne çağır- manın yolunu bul, kendini kur- tar" öğüdünü vermeye kalkışıy- orlar... Yargıyı yargılamak mı? Buyurun gerçekleştirin! Varsa gücünüz!.. Yasama Diktatörlüğü mü? İbrahim TÜRKEŞ Huhıkçu - Felsefi "Bu Anayasa Mahkemesi'ni ben Meclis'in yapabileceği bir anayasa değişikliği ile kal- dırabilir ıniyim? Kaldırabilirim. Bugün AB ülkelerinin hiçbirinde bizdeki Anaya- sa Mahkemesi'ne bcnzcr bir kuruııı yok. Anayasa Mahkemesi'nin şu veya bu isiııı- le hiçbir şekildc olmadığı ülkelerin hepsi de demokratik, ama biz bunu anayasaya koy- muşuz. Bunu değiştirebilir miyiz? Değişti- rebiliriz. Üye sayısını değiştirebilir miyiz? Değiştirebiliriz. Görev sahasını değiştirebilir miyiz? Değiştirebiliriz. Yüce Divan yetki- sini alabilir miyiz? Alabiliriz. Her yasanın Anayasa Mahkemesi'ne gitmesini engelle- yebilir miyiz? Engelleyebiliriz. Her şeyi ya- pabiliriz. Ben Meclis'im. Ben yasama organı olarak istediğim yasağı koyarım, istediğimi kaldırınm." (Cumhuriyet Gazetesi, 5.2.2005) Bu sözler, önceki TBMM Başkam'na aittir. Demokrasi mücahidi kesilnıiş görünmesine rağrnen, ancak bir monarkın ağzından çıka- bilecek sözlerdir. Üç yıl önce söylenmiş ol- masına rağmen, partisinin kapatılma davası ile yeniden gündeme gclen Anayasa Mahkeme- si'ne yönelik düzenlemelerle bire bir örtüşmesi bakımından halen günccldir. Bir diyalog gö- rüntiisü içınde gerçekleştirilen bu monoloğun sorulanna zihninde önceden var olan "kav- ramlar" ve onlann belirlediği dünya görüşü çerçevesinde yanıt veren önceki Meclis Baş- kanı ile, bugün hakkında Anayasa Malıkc- mesi'nde kapatılma davası açılmış partisini bu dummdan sıyırmak için arayışa giren Başba- kan'ın Anayasa Mahkemesi'ne bakış tarzlan World'den dünyada bir ilk Simdi, Türk Hava Yolları'nın dıs hat ucuslarında, uçak içinde yapacağınız tüm duty free alışverişler World'e özel 3 Worldtaksit fırsatıyla! worldcard.com.tr Bu uygulama sadece uluslararası uçuşlarda ve Setur Duty Free kabin içi satışlarında geçerlidir. www.thy.com'dan ön sipariş verebilirsiniz. TURKISH AIRLINES TÜRK HAVA YOLLARI O A STAR ALLIANCE MEMBEH ecı aynıdır: Sen anayasaya uymuyorsan, anayasayı kendine uydur! Büti'ın sorun, "Meclis'in üstünde hiçbir güç yoktur" derken, demokrasilerde var olan vc kaynağını anayasadan alan diğer güçlcri kü- çümsemek, hatta yok saymaktan kaynaklan- maktadır. Doğrudur, parlamenterdemokrasi- de Meclis'in üstünde hiçbir güç yoktur. An- cak demokrasilerde Meclis'in üstünde olnıa- sa da onun hemen yani başında, egemenliğin kulanılmasına ortak, yasama ile aynı salıada ta- kat farklı kulvarda görev yapan bir "yargı" ve "yürütme" erki de vardır. Bunlardan biri di- ğcrine üstün ya da aralannda hiyerarşik (alt- iist) ilişkisi olmadığı gibi, bunlardan hiçbin di- ğerine göre "eşitler arasındu birinci" (primııs inter pares) de değildir. AJ. gelişmiş dcnıok- rasimizin az gelişmiş demokratlannın dununu budur da çok gelişmiş demokrasilcnn çok ge- lişmiş demokratlannın Türkiye tezleri farklı mı- dır? Sömürge valisi cdası ile ülkemize gelen ve Türkiye'yi hizaya sokma görcvini üstlendik- lerini her fırsatta belli eden Batılı demokrat- lar, önce kendi ülkelerini kastedcrck, "Ora- larda kılık kıyafetle uğraşan yok, sizde ni- ye var anlayamadık" demişler, son olarak AB Komisyonu Başkanı Barroso, AKP'nin ka- patılma davasını kastederek "Ben bu davayı anlayabilmiş değüim" demiştir. Onlanıı bun- lan anlamaması doğaldır. Çünkü onlann ül- kelerinde devlet yönetmeye talip bir din teh- didi yoktur. Onlann ülkeleri, Hıristiyan şeriatı ile daha 300 yıl öncesinden hesaplaşmış, Hı- ristiyan şeriatının simgesi olan Engizisyon'un defterini düriip Hıristiyanlığı kilise- ye çekilmeye mecbur et- mişlerdir. Oysa lslam dün- yası tslam şeriatı ile lıesap- laşamamış, Batı'nm yaşa- dığı "aydınlanma"yı ya- şamamıştır. "Mukaddera- tını kadının eline veren bir millet, felah bulmaz" (1) dediği öne sürülen bir dinsel buyruğa kutsalhk at- fedip, bunu temcllendiren, haklı gösteren objektif da- yanağın nc olduğunu sor- gulamamıştır. Bu yüzden lslam ülkclerinde din yalnız camide değil, toplumsal ya- şamın her alanında, dev- lette ve hatta devletin en te- pesindedir. Kimi lslam ül- kesinde devleti yönetmekte, Türkiye, Mısır, Tunus gibi kimilerinde de firsatı ele geçirir geçinnez devlcte egemen olınak için hazır beklemektedir. Elbette din- den gelen bu taleplerle kar- şı karşıya olan bir Türkiye ile dini "vicdan"lara vc "mabed"e ycrlcştirmeyi başannış Batı demokrasile- ri arasında laikliğe yönelik "tehdit" ve "tehlike" algı- sı açısından bir farklılık olacaktır. Bu tehdidi yaşa- mayan BaiToso'lar, Olli Rehn'ler bunu büemez, an- layamaz. Çünkü onlann ül- kelerinde felsefenin erleri, Bacon'lar, Bruno'lar, Kant'laı-, torunlan Bano- so'lann bu tehdidi yaşama- malan için kimisi canlan pa- hasına bedel ödemişlerdir. Bir felsefe doktoru olan Ol- li Rehn'in bunu bilmediği düşünülcmez. Ancak ba- zen aklın ihtiraslar karşı- sında sözünü geçümesi zor- dur. Bunlar, türbanın şeriat özleminin simgesi olduğu- nu, özlemi duyulan şeriatın isc demokrasi, uygarlık ve laiklik karşıtlığı olduğunu da bilmezler. Bunlara özlemi duyulan şeriatın kadını ai- lede, mirasta erkeğin yansı, aklen ve dinen eksik (dun) saydığı anlatılsa, şaşınp ka- lacaklardır. Bu yüzden Ba- tılı, türbana kayıtsızdır. Onun yanından geçer, fakat onu gönnez. Ancak tarihe ve topluma bin yıllık şeriat geleneği içinde oluşmuş bir mercek ardından bakılan bizim toplumumuzda, Ata- türk Rönesansı ile bu çarkı kırabilmiş, dinin dogmala- nndan bilimin doğrulanna yönelebilmiş Türk insanı, şeriat özleminin simgesi olan türbanı bu işlevi ile gör- nıek zoııındadır. Bu nedcn- le Baıroso'lar, Rehn'ler ka- yıtsız kalsa da o türbana ka- yıtsız kalamaz. Ona "ihti- razi kayıt" (çekince) düş- mek zorundadır. Hem de ta- rikat ve cemaat bağlantıla- n nedcniyle ordudan çıka- rılmayı öngören Yüksek Askeri Şûra kararlanna "ih- tirazi kayıt" koyanlardan daha yürekli ve daha güçlü olarak. lştc AB komiserle- rinin anlayamadığı budur. (1) Sahihi Buhari Muh- tasarı, cill 10, s. 449, Di- vanet Yavınlan. İLHAN TAŞCI BABAN SAG OLSDN flhan Taşcı, en küçiiğii 12 yaşında olan "girişimci çocuklar"ın öykfisunp yazdı. Ancak yazdıkları öykii değil gerçek; Recep Tayyip Erdoğan'dan Aüüuiiaiı Gül'e, Kemal Unakıtan'dan Binali Yıldırım'a "büyükler imîzîıı çocuklannın inanılmaz servetini belgeledi. GALINA BREITKREDZ MGANjSTAN GERÇEĞÎNDE ŞERİATA KARŞI KADINLAR . Taliban iktidarının devrilmesinden sonra Alğanistan'a £irten Alman gazeteci Gallna Breilkreuz, kadınların yaşam savaşını akıcı röportajlarla anlatıyor. Şeriaia direnen cesur Aigan kadınları, yoksulluk ve tehlikeler arasında çağdaş yasama geçişin yollarım arıyor. MERİÇ VELİDEDEOĞLII DENOKRASİDEN TEOKRASfYE Mİ? Meriç Velidedeoğlu, AKP îktidarının Türkiye'yi ııasıi bir durum içresîne diişUrdügünU anlatıyor ye jaik Türkiye'nin içine düşürüldüğü bu durumu enine boyuna ele alıyor. A İKİ A Yayın-Dalıtım ımman Merker Anksra Şubc: bnlr Şuba: ALFA DAülTIM Of Cumhuriyet V Kitapları www.cumhuriyetkitaplari.com Prof. Nurettin Mazhar Öklel Sokak No: 2 Şişli Tel: 0 212 343 72 74 Atatürk Bulvarı No: 125 Kat. 4 Bakanlıklar Tel: 0 312 419 50 20 H. Zıya Bulvarı 1352 Sokak No: 2/3 Pasaport Tel: 0 232 441 12 20
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle