Katalog

8 HAZİRAN 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karayalçın: Karar doğru • ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - SHP Genel Başİcanı Murat Karayalçın, Anayasa Mahkemesi'nin türbanla ilgili karanııı doğru bulduğunu belirterek, "Kimin tüyleri diken diken olursa olsun, kim ne söylerse söylesin türban kararı doğru bir karardır" dedi. Eskişehir'e gelen Karayalçın, DSP'li Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'i de ziyaret etti. Karayalçın, Büyükerşen'in belediyecilik çalışmalaruıı överek, yerel seçimlerde birlik çağnsı yaptı. Seçimde güç birligi çağnsı • İstanbul Haber Servisi - İP tarafından dün düzenlenen "AKP sonrası Türkiye'nin çözümü" başlıklı paneli yöneten Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Anayasa Mahkemesi'nin türban karannı "Mahkeme, Cumhuriyet'i koruyan kurumların olduğunu bir kez daha gösterdi" sözleriyle yorumladı. Panelde konuşan DSP Milletvekili Tayfun îçli de yerel seçimler için iş ve güç birliği çağnsı yaptı. HYP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan ise senato kurulmasını öneren TBMM Başkanı Köksal Toptan'ı eleştirerek "Bunlar hukukun üstünlüğünün rafa kaldınlması girişimleri" dedi. Iki ayrı çete çökertildi • tstanbul Haber Servisi - Antalya'da bir dolandıncılık çetesine operasyon düzenlendi. Operasyonda uluslararası dolandıncılık yaptıklan bildirilen çete lideri Pakistaıılı H.S, lranlı Khalil M.T, D.F, B.M, A.M. ve Türk yurttaşı A.D. gözaltına alındı. İstanbul polisi de Güngören, Fatih, Aksaray, Bahçelievler ve Yenibosna'da yaptığı operasyonda haraç aldıklan bildirilen asker fîrarisi S.Ç ile polis memurlan A.Ö. ve S.K'yi gözaltına aldı. Kafkas'ın imza günii • Haber Merkezi - Eğitimci tbrahim Gürşen Kafkas, 11 Haziran Çarşamba günü okurlanyla buluşacak. Kadıköy'deki Kavram Dershanesi'nde saat 16.00'da başlayacak etkinlikte Kafkas, "Yeniden Köy Enstitüleri" adlı kitabını imzalayacak. Sarıgül ve Kotil boşandı • tstanbul Haber Servisi - Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül ve Aylin Kotil'in boşandıklan bildirildi. Sangül ve Kotil'in avukatlan tarafından yapılan açıklamada Sangül ve Kotil'in aynlma konusunda anlaştıklan belirtildi. Tuzla Aile Mahkemesi, başvuruyu uygun bularak çiftin boşanmasına karar verdi. Başbakan topu TBMM'ye atarken türban karannın yetki aşımı olduğunu iddia eden Toptan, liderleri toplayacak Senatolu sistemönerisi• Toptan, dün TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, "Erkler, anayasadan doğan haklannı kullanırken kendilerini başka bir erk yerine koyamaz ve olmayan yetkiyi kullanamaz, başka erkin yetkisini elinden alamaz, o alana müdahale edemez. Bu amaçla norm ihdas edemez" açıklamasını yaptı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Ana- yasa Mahkemesi'nin türban karanndan sonra topu TBMM'ye atarken; Cumhur- başkanı Vekili ve TBMM Başkanı Kök- sal Toptan karan "yetki aşımı" olarak de- ğerlendirdi ve "mahkemenin yükünü azaltmak için çift kamaralı, senatolu sis- temin tartışılmasını" istedi. Toptan, önümüzdeki hafta parti liderleriyle "ser- best gündemli" bir toplantı yapacağını da bildirdi. Toptan, dün TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, "TBMM'nin, ana- yasa ve içtüzük kurallarına göre çı- kardığı kanun, yürürlüğe girdikten sonra herkes için bağlayıcı ve uyulması gerekli bir nornı halini almaktadır. Erkler, anayasadan doğan haklannı kullanırken kendilerini başka bir erk yerine koyamaz ve olmayan yetkiyi kul- 1980 ANAYASASI'YLA KALDIRILDI 1961 Anayasası 'na göre çift Meclisli bir sistem öngörülüyordu. Türkiye Büyük Millet Meclisi, "Mil- let Meclisi" ve "Cumhuriyet Senatosu " olmak üzere ikili bir yapüanma içindeydi. Senato, 12 Eylül 1980 darbesinden sonra TBMM'nin feshedilmesiyle ortadan kalktı. Cumhuriyet Sena- tosu, hükümetin kurulması ve sorumluluğunun tespit edilmesi gibi konularda yetkili oî- mamakla birlikte; soru, genel görû'şme, Meclis tahkikatı gibi denetim araçlarını kulla- narak hükiimeti denetleyebiliyordu; aym zamanda yasalann yapılmasma katümakta ve son kararda etkili olmaktaydı. Cumhuriyet Senatosu 'na üye olabilmek için 40 yaşını geçmiş buiunmak ve yükseköğrenim görmüş olmak gerekliydi. Çift meclislilik günü- müzde Amerika ve lngiltere 'de uygulanan bir sistem. Amerika 'da Senato ve Temsil- ciler Meclisi, lngiltere 'de ise Avam Kamarası ve Lordlar Kamarast bulunuyor. lanamaz, başka erkin yetkisini elinden alamaz, o alana müdahale edemez. Bu amaçla norm ihdas edemez" açıklama- sını yaptı. Anayasa değişiklikleri konu- sunda Anayasa Mahkemesi'nin yetki sı- nınnın çok tarhşıldığını ve sonuçta bu dc- nerimin "sadece şekil bakımından" ola- bileceğinin ortaya konulduğunu kaydeden Toptan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizde son dönem yaşanan ge- lişmelere baktığımızda maalesef kuv- vetler ayrıhğının işleyişi konusunda herkesin endişeler taşıdığını görmek- teyiz. Anayasa Mahkemesi, TBMM'nin 411 milletvekilinin oyuyla çıkardığı kanunu, anayasanm 148. maddesine gö- re sadece şekil bakımından inceleyebi- leceğinin açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, esasla ilgili bir karar verdi. Anayasa değişikliğinin içeriği başka bir şey; ancak yüksek mahkemenin 148. maddeye göre yetki kullanması, yahut yetki aşımını kullanması ayrı bir şey- dir. Böylece Yüksek Mahkeme, ilgili anayasa maddesini yorumlayarak bir sonuca varma yetkisinin ötesine geç- miştir. Bu kararla kuvvetler aynhğı il- kesi sorgulanabilir hale gelmiştir. Ya- pılan yorumlar ve eleştiriler dikkate ahndığmda, Yüksek Mahkeme'nin yet- ki alanını genişletme karannın ilerde başka konularda da sorunlar yaşana- bileceği kaygüannın ağır basmakta olduğudur." Toptan, "Yeni bir anayasa yapımı ya- nıııda, belki çift kamaralı, yani senatoyu da artık Türkiye'nin tartışmasının ya- rarlı olabileceğini düşünmekteyim" de- di. "Anayasa değişikliği konusunda siz mi öncülük yapacaksınız" sorusuna ise Toptan, "Hayır ben bir düşünce ortaya atıyorum, tartışılmasım istiyorum. Be- nim zaten bir girişimde bulunma yet- kim de yok" karşılığını verdi. Toptan, "Bu açıklamayı yapmanızı Başbakan mı talep etti" sorusu üzerine "Hayır... Biz açıklamayı yapacağımızı, görüşmemi- zi yapmadan kararlaştırmış ve duyur- muştuk" derken, "Senato konusunda- ki görüşünüzü Başbakan'a ilettiniz mi" sorusuna, "Hayır, ilk kez sizin hu- zurunuzda telaffuz ediyorum. Ne bana böyle bir telkin yapıldı ne de ben bunu başkasıyla paylaştım" yanıtını verdi. CHP LİDERİ, ANAYASADA DEÖİŞİKLİK İÇİN UYGUN BİR ORTAMIN OLMADIĞINI SÖYLEDİ BaykaPdan Toptan'a jet yamt • Baykal, "Anayasa mahkemeleri bu iş için vardır. Kararın bir kısım insanı sevindirmesi, bir kısım insanı üzmesi doğaldır. Bu duyguyu Anayasa Mahkemesi'ne, anayasaya yönelik bir mücadelenin temeli haline dönüştürmek çok sakıncalıdır, çok yanlıştır" dedi. İSTANBUL/TEKİRDAĞ (Cumhu- riyet)- CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın anayasa değişikliği çağnsına tepki gösterdi. Baykal, karan siyasi tartışma konusu yap- manın yanlış olduğunu belirterek "Her- kesi sükûnete çağınyorum. Bu ortam anayasada değişiklik arayışı için uygun bir ortam değildir" dedi. Tekirdağ'da bir dizi etkinliğe katılmak için THY uçağıyla önce Ankara'dan Is- tanbul'a geçen Baykal, Atatürk Havali- manı'nda gazetecilere Anayasa Mahke- mesi karanyla ilgili değerlendimıelerde bulundu. Karardan önce siyasal yaşam- da çok derin taıtışmalar yaşandığını, an- cak sonrasında da bu tarhşmayı sürdür- mek isteyenlerin olduğunu anlatan Bay- kal, "Anayasa Mahkemesi'nin karan- nı siyasi tarüşmanın parçası haline dön- üştürmek, yapılabilecek en yanhş iştir. Anayasa mahkemeleri bu iş için vardır. Kararın bir kısım insanı sevindirme- si, bir kısım insanı üzmesi doğaldır. Bu duyguyu Anayasa Mahkemesi'ne, ana- yasaya yönelik bir mücadelenin te- meli haline dönüştürmek çok sakın- calıdır, çok yanlıştır. Şimdi Türki- ye'nin sükûnete ihtiyacı var. Anayasa Mahkemesi'ni tartışmaya devam et- mek hiç doğru değildir. Hele bu tar- tışmayı devletin en sorumlu olması gereken, en yüksek noktalanndan yap- maya kalkışmak fevkalade yanlıştır" di- ye konuştu. Baykal, şunlan söyledi: "Hiçbir şekilde böyle bir gerilim or- tamında, özeUikle ycni bir anayasa tartışmasına yönelmek, bu kızgınlık- lann, küskünlüklerin, bu gerilim ve öf- kenin egemen olduğu bir psikoloji içinde, 'Oyle ise biz size gösteririz' der- cesine yeni bir anayasa arayışına kalk- mak, yapılabilecek en yanhş iştir. Çün- kü bilinmelidir ki ortada bir tartışma var. Bu tartışmamn bir tarafında ana- yasamız, cumhuriyetimiz, cumhuri- yetin temel ilkeleri var. Öbür tarafın- da bu konuda değişiklik isteyen belli toplum kesimleri, onlara sözcülük ya- pan siyasi anlayışlar var. Eğer bu tar- tışmayı burada noktalamayı başara- mazsak, bu tartışma hiç kuşku yok çok tehlikeli bir istikamette gelişebilir. Şu anda yapılması gereken şey, Anayasa Mahkemesi karanna ne kadar kı/.ar- sak kızalım, bunu ülkenin istikrarına, anayasamıza, hukukun temel ilkeleri- ne sayguun gereği olarak taşunasını bil- mektir." Sözlerim Toptan'a ilişkin Baykal, basm mensuplannm, TBMM Başkanı Toptan'ın açıklamalanna ilişkin sorusuna "Bu sözlerim o değerlendir- melere ilişkindir" diye yanıt verdi. Daha sonra Tekirdağ'ın Marmara Ereğ- lisi'ne bağlı Yeniçiftlik beldesine geçen Baykal, burada yurttaşlara seslendi. Bin- lerce kişiye hitap eden Baykal, burada da kararla ilgili olarak, "Dininize inancınıza karışan var mı? Devletle, anayasayla, yargıyla kavganız var mı? Yok. Biri- lerinin var ama. Işte sorun bu. Mah- kemelerin verdiği karara saygılı ola- cağız. Şeriatm kestiği parmak acımaz. Sen mahkemeyle kavga etmeye baş- larsan, 'Bu karar işime gehnez' diye hâ- kimin yakasına yapışırsan, bundan iyi sonuç çıkar mı? Çıkmaz. lçine sin- direceksin, hazmedeceksin. 'Bu mah- kemenin yetkilerini değiştireceğim' di- yerek parmak hesabı yaparsan, 'Ben haddini bildireceğim' dersen huzuru bozarsın, sarsarsın" dedi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@gmail.com Bir grup gazeteci, kiraladığımız bir araçla Kandiye yakınlarındaki otelimizden Hanya'ya doğru yol alıyoruz. "Hanya'yı Konya'yı göriırsün" derler ya, işte öyle, Hanya'yı görmeye gidiyoruz. 5. Türk-Yu- nan Medya Konferansı için Girit'teyiz. "Giritliler" çocukluğumun en çok kulla- nılan sözcüklerinden birisiydi. Tarsus'ta "Giritli" mahallesi vardı. Bizim köyün ya- kınlarındaki köylerden "Melemez" bir Gi- ritli köyüydü. Giritli kadınları, esmer Tar- suslular arasında beyaz tenleriyle dikkat çekerlerdi ve sabahları aç karnına zey- tinyağı içtikleri söylenirdi. Tarsus'un tanınmış isimlerinden yıllar- ca CHP llçe Başkanlığı yapan Ali Boltaç Giritliydi ve zeytinyağı maseresi vardı. Ma- sere, zeytinyağı üretilen yerin adıydı. Tar- sus'taki bütün maserelerin sahipleri de Gi- ritlilerdi. ••• Girit'in iki merkezinden birisi olan Kan- diye ile Hanya arası 120 kilometre. Arada Yunanlılann Retimno, Türklerin Resmo adı- nı verdikleri kent bulunuyor. Girit, Osmanlı döneminde Müslümanların çok yoğun olarak yaşadığı adalardandı. Yunan ba- ğımsızlık ayaklanmasıyla Girit'te Müslü- manlar zor duruma düşmüşler ve milliyetçi çatışmalar Girit tarihinin acı dönemlerin- den olmuştu. Mübadeleyle birlikte Girit'te hemen hiç Girit'te Hanya'yı Görmek Müslüman kalmadı. Ancak bu ada yoğun Müslüman geçmişi ve kültürüyle, Os- manlı izleriyle bizim açımızdan ilginçliği- ni koruyor. ••• Yunanistan'la Türkiye arasındaki ilişki- ler 1999 Körfez depremine kadar hep ger- ginlik yönüyle öne çıkıyordu. Deprem sı- rasında Yunanistan'ın gösterdiği sıcak destek önemli bir başlangıç haline dönüştü. Ardından Atina depremi sırasında Türkiye, Yunanistan'ın yardımına koştu. O günden sonra ilişkiler normalleşme- ye başladı. Tabii bu sürecin etkin tarafla- rından birisi de medyaydı. "Kardak krizi" sırasında ülkemizdeki bazı gazeteler ne- redeyse Türk-Yunan savaşına yol açacak kadar sorumsuz bir yayıncılık çizgisi izle- mişlerdi. llişkilerin normalleşmesi söz konusuy- sa medyanın da kendisine karşılıklı olarak çekidüzen vermesi gerekiyordu. Girit'te toplanan 5. Türk-Yunan Medya Konferansı işte bu noktada daha ileri adımlar atma- yı hedefliyor. ••• Türk-Yunan gazetecileri temas grubu eş-başkanlarından Panos Koliopanos toplantıyı açarken yaptığı konuşmasında özetle şunlan söyledi: "Ertuğrul Özkök, Kardak krizi sırasında yaptıklan yayınlar ne- deniyle özeleştiri yapmıştı. Geçmiş hata- ları tekrar etmek istemiyorum, demişti. Benzer hatalan biz Yunanlı gazeteciler de yapmıştık. Biz Yunanlı gazeteciler Türki- ye'nin Avrupa üyeliği konusunda olumsuz bir tutum içine girmiştik. Türk-Yunan gazetecileri arasında gelişen sıcak ilişkiler, eski tehlikeli ve düşmanlığı kışkırtıcı yayınlan aşma şansımızı geliştiri- yor. Bunun devamı için çalışmayı sürdü- receğiz." Temas grubunun diğer eşbaşkanı Ha- luk Şahin de şunlan ifade etti: "Iki taraf geçmişte birbirini suçluyordu. Temas gru- bunda artık karşı tarafı eleştirmeden önce kendimizi eleştirelim, dedik. Iki tarafın ga- zetecileri, iki ülke arasındaki ilişkilerin ger- ginleşmesinde olumsuz roller oynamıştı. Şimdi tersini yapmak mümkün. Iki ülkenin medyalan birbirierini yansıtırken gazete- ciliğin temel ilkelerine uymayı yükümlen- sinler. 'Şoven' başlıklar atan gazetecileri kendi içimizde ayıplayabiliriz. Bu anlayış- la yola çıktık ve epeyce mesafe aldık. Şimdi bu ilişkiyi nasıl daha kalıcı hale ge- tirebiliriz, bunu konuşalım..." Türkiye'den Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Yunanistan'dan Turizm Bakanı Aris Spiliotopoulos da toplantıya katıla- rak birer konuşma yaptılar ve iki ülke ara- sındaki ilişkilerin gelişmesini değerlendir- diler. Türkiye'nin AB üyeliği konusunda Yu- nanistan'ın olumlu tutumuna dikkat çe- kildi... • * • Hanya'da ilginç bir binanın önünde fo- toğraf çektirdik. Binanın bir yanı minare, bir yanı çan kulesiydi. Geçmişin Hanya'sı böyle bir yerdi. Geçmişin Ayvalık'ı da böy- leydi. Ne yazık ki 19. yüzyılın sonunda ve 20. yüzyılın başında yükselen milliyetçilik, dün- yanın birçok yerinde olduğu gibi Ege'nin iki yakasında da etnik temizliklere neden oldu. Farklılıklar yok edildi. Şimdi Yunan- lılar Anadolu'ya gelerek kendi atalarının iz- lerini sürüyorlar. Bizlerde Yunanistan'da benzer şeyleri yapıyoruz. Geçmiş geçmişte kaldı. Şimdi gelece- ğe bakmalıyız. Girit'i dolaşırken, Tarsus- lu çocukluk arkadaşlarım Asım Gün- gör'ü ve Sadık Boltaç'ı aradım. Ikisinin ataları da Giritliydi... Yıllardır görüşemediğim meslektaşım Midilli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Stra- tis Valaskas'la şarap kadehlerini iki hal- kın kardeşliğine kaldırdık... Girit'e geldik ve Hanya'yı gördük... Güneş Hanya'da çok güzel batıyordu... CİNDORUK: 'Toptan'ın tarafsızlığı tarnşılır' FIRAT KOZOK ANKARA - TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın Anayasa Mah- kemesi'nin türbanla ilgili iptal ka- rannı basın toplantısı düzenleyerek eleştirmesi tepkiyle karşılandı. Eski Meclis Başkanı Hüsamettin Cin- doruk, "Partinin genel başkanın- dan önce açıklama yapmasını ya- dırgadım. Aynca yapılan anayasa değişikliğini Meclis'in ana muha- lefet partisi ile bir başka parti ve bağımsızlar Anayasa Mahkeme- si'ne götürmüştür. Yani Sayın Toptan'ın başkanlık ettiği Mec- lis'in bir bölümü kendi görüşünde değildir. Bu durum Toptan'ın ta- rafsızlığım tartışmaya açar. AKP Genel Başkanı açıklama yapma- dan, onunla görüştükten sonra açık tavır koyması, bence parla- mentodaki partiler tarafından ya- dırganacak ve tarafsızlığı konu- sunda tartışma açılacaktır. O ne- denle konuşmayı yanhş buluyo- rum." dedi. Cindoruk, Anayasa Mahkeme- si'nin türban karannı ve Meclis Baş- kanı Toptan'ın mahkemeye yönelik eleştirilerini Cumhuriyet'e değer- lendirdi. Yüksek Mahkeme'nin re- jimle ilgili tarihi bir karar verdiğini vurgulayan Cindoruk, karann tartı- şılabileceğini, ancak mahkemenin ya- sa değişikliğinin anayasanm değiş- tirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddelerini tchdit ettiği yönünde bir değerlendirme yaptığını söyledi. Mahkemenin bu noktada usul yö- nünden inceleme yapmasmın ya- dırganmaması gerektiğini ifade eden Cindoruk, mahkemenin gerekçeli karannda anayasanm özüne ve cum- huriyet ideolojisine aybrı teklifleri denetleme hakkı olduğunu belirte- bileceğini söyledi ve ekledi: "Ana- yasanın muhafızı ve koruyucusu Anayasa Mahkemesi'dir." 1961 ve 1982 anayasalannda da Yüksek Mahkeme'ye yorum yetki- sinin vcrildiğini anımsatan Cindoruk, "İtirazlar siyasi olarak doğrudur, siyaset tarafı bunları söyleyebilir, parti buna karşı çıkacaktır. Ken- di tezlerinin doğru olduğunu stiy- leyeceklerdir, ama bu mutlak bir karardır ve temyizi mümkün de- ğildir" diye konuştu. Türbanlı çocuklar tekbir getirdi İlnıi ve Kültürel Araştırmalar Va kfi, Anayasa Mahkemesi önün- de öııceki gün şeriatçı terör örgütü İBDA-C işaretleriyle gerçekleş- tirdiği eylemin ardından dün de Abdi Ipekçi Parkı'nda türbanlı küçük çocukların tekbir getirdi- ği protesto gösterisi düzenledi. İlıni ve Kültürel Araştırmalar Vakfı tarafından Abdi tpekçi Parkı'nda düzenlenen ve yaklaşık 300 kişinin katüdığı gösteride çok sayıda türbanlı çocuğun bulun- ması dikkat çekti. Yaşları 3 ile 7 arasında değişen çocuklar pan- kart taşıdı, tekbir getirdi. Vakıf Başkanı Mehmet Pamak, "Ne ka- rar ahrlarsa alsınlar Islamı lıa- yatımıza lıâkinı kılmayı sürdüre- ceğiz, alternatif eğitim faaliyetle- rine hız vereceğiz" diye konuştu.