03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 NİSAN 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP lideri Deniz Baykal, Kamer Genç’i eleştiren Erdoğan’a sert çıktı POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 5 ‘Şiddet meşrulaştırıldı’ Sezer: Erdoğan yalan söylüyor ? ANKARA (ANKA) Müstakil Sanayici ve İşadamları Genel Kurulu’nda bir konuşma yapan ve 2002 ile sonrasını kıyaslayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, DSP lideri Zeki Sezer’den sert yanıt geldi. Erdoğan’ı, “yalan söylemekle” suçlayan Sezer, Türkiye ve ekonomiyi oy kaybetme pahasına ülkeyi “güvenli ve sağlam bir limanda” AKP’ye teslim ettiklerini söyledi. Erdoğan’ın, 6 yıllık iktidarı boyunca çözemediği sorunlar nedeniyle “hayali düşmanlar” yarattığını söyleyen Sezer, “Yalanla ülke yönetilemez. Ben söyleyeyim 2002 ile şu andaki iktidar arasındaki farkları; 1.5 milyar dolarda bıraktığımız cari açık 40 milyar dolara, 15 milyar dolarda bıraktığımız dış ticaret açığı 60 milyar dolara çıktı. Toplam borç 470 milyar doları geçti. İşsiz sayısı 10 milyonu aştı” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cem Vakfı ile Çankaya Belediyesi’nin, Çankaya’da inşa edecekleri cemevinin temel atma töreni dün gerçekleştirildi. Törene CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, CHP’li bazı milletvekilleri, Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, HYP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan, Çankaya Belediye Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Eryılmaz, eski Diyanet İşleri Başkanlarından Lütfü Doğan ile çok sayıda davetli ve yurttaş katıldı. Baykal, törende yaptığı konuşmada, “Ankara’daki ilk cemevi kültür merkezinin temelinin atıldığını’’ ifade ederek, “Bu, Cumhuriyetin başkentinde bizim kimliğimizin, kültürümüzün, benliğimizin oluşumunu en ciddi ölçüde belirleyen fikir, düşünce ve inanç anlayışının sahiplenilmesi anlamına geliyor’’ Baykal, “Bu açılımın dönüp dolaşıp Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç’e toplu saldırı olarak geldiğini” ifade etti. Meclis’te yaşanan gerginliğin “küçümsenecek bir olay olmadığını’’ ifade eden Baykal, sözlerine şöyle devam etti: “İlk kez Meclis’te genel kurul salonunda 4050 kişilik bir AKP’li kadro, topluca bağımsız bir milletvekilini, kürsüde konuşurken de değil, konuşmasını bitirdikten sonra sırasında otururken saldırıya muhatap yapma ihtiyacını hissetmiştir. Utanç verici bir olaydır. Bir demokraside, demokrasi sözünü ağzından düşürmeyenlerin, fikir ve düşünce Yaşamı Bir Anlasak... Kurban edilmiş akşamdan bir sabaha, yarı aydınlık bir güne, güneşe, ağaçlara, çiçeklere; yaşamı anlatsak çocuklara... Stevens’in kuşlarıyla konuşsak; uzaklarda bir nisan esintisiyle tatlı ezgilerle çılgınlaşsak... Haykırsak sabahın ilk saatlerinde!.. Kırlangıç kanatlarının vuslatıyla uyanan kuşların anısına gerçeğini görsek hoşnutluğun... Kıpkızıl kokuların yayıldığı bir ormanda, sevgi ve barış ırmaklarıyla dolaşırken, yaşamı çoğaltsak hep birlikte... Sessizliğin sesini yüreklerimizde duysak “aşk aşk” diye; esnek ve dalgalanan hayatın içine dalsak güle oynaya... Alaca bir şakayık beklesek deniz kıyısında... Gülüm senin elinde, Arif Damar’ın “Bir Gökkuşağı İnerse Nasıl” (Babil Yayınları) olsa... Saçlarında nisan güneşi, gözlerinde sevinç ışığı yansa... Denize baksan... Tepelere, çam ağaçlarına... Arif Damar’ı dinlesen: “Yeryüzünün umudu uyutmuyor beni Uyutmuyor umudu yeryüzünün Şöyle birazcık dalacak olsam hani Gündüzün aydınlığı uyandırıyor Yakamı bırakmıyor gecenin yıldızı İlk yıldızı gecenin” İçinizin kusurlarla ısındığından beri; unutmazsın, bu acılıkta sevinci... Yalnızlığımızı, itilip kakılmışlığımızı... Fırtınalarla sürüklenip giderken önümüze çıkan din bezirgânlarını, laik demokratik Cumhuriyet’in düşmanlarını görürsün... Din eksenli siyaset yapanların, ülkeyi tarikatlara teslim edenlerin resimleri çıkar karşına... Yanılırsın şu sözü duyduğunda: “Muhafazakâr demokrat!” ??? Çatlak sözlerde, inatçı seslerde zamanın saati ayarlanır... Katıksız bir sadelik... Dedim ya o insanı deli eden yalnızlık... Oysa tek başına değilsindir... Özgürlüğün şarkısında çoğalırsın alanlarda... Demokrasi ve özgürlüğün umut yüklü yollarında... Birbirimize yansıttığımız solgun ışık, bir gecenin sabahında aydınlıktır.. Bir tutku, bir başkaldırı... Ah içimi ısıtan nisan güneşi... Kenarları parlayan bir duvar, demir sürgüler, prangalar... 12 Mart’lar, 12 Eylül’ler... İşkenceler, hapislikler... Yıllar ne çabuk geçiyor, mevsimler ne de hızlı soyunup giyiniyor... Soner Yalçın’ın “Siz Kimi Kandırıyorsunuz” kitabını (Doğan Kitap) okurken tarihin derinliğine doğru bir yolculuk yaptım... Gerçekten Türkiye İran oluyor muydu? İran nasıl dincileşti? İran İslam Devrimi kendi Fazıl Say’larına ne yaptı? Bir nisan güneşi altında okuyorum Soner Yalçın’ın yeni kitabını... Fransız şair Lamartine’in Osmanlı’dan özel istemi: “Bana lütfen bir çiftlik verir misiniz?” 1 Mayıs 1977’de kaç kişi ölmüştü anımsıyor musunuz? MİT’çi gazeteciler kimlerdi? Roman tadında uzun tarih... Soner Yalçın’ın akıcı Türkçesi... Hasan Hüseyin Korkmazgil’in o çok sevdiğim şiiri: “... bir oğlum olacak adı temmuz öfkede benden fırtına sevgide deniz...” Bu pazar “hayatın sayfaları”nda gezinirken Arif Damar’ın yeni şiir kitabı “Bir Gökkuşağı İnerse Nasıl”da biraz hüzünlendim... Soner Yalçın’ın “Siz Kimi Kandırıyorsunuz!” yapıtında yakın tarihin gayriresmi notlarında gerçeklerle yüzleştim... Dolunayın o büyük aydınlığı, güneşin denizin üzerinde doğarken gülümsemesi... ??? Berat Günçıkan’ın “Gölgenin Kadınları”nı (Feminist Kitaplık) alıp okuyun bir kez... Berat’ın şiir gibi Türkçesiyle bir solukta bitirdim kitabı... Meral Çelen’in öyküsünde gençlik düşlerim, Aziz Nesin’in “Zübük” dergisi, Ateş Nesin’le lise yıllarımız bir film şeridi gibi geçti gözlerimin önünden... Sonra Kaz Dağları eteklerini, Kaçkarlar’ı, Toroslar’daki orman işçilerini düşündüm... Berat’ın kitabından Elif Sorgun’un (Zuhal Tekkanat) “Kimlik Şiiri”ni aşırıp yazıma noktayı koydum: “Yeni bir kimlik olan ölüm/ İle akşamın sulandırılmış mor hali/ Dahası beyaz bir denizle boğuşurcasına/ Gelindiği gibi gideceğini de bilmediği/ Ağır bir torbadır üste düşen sanki/ Öbür sesi yer baskını adları silik/ Yok’un serinliğinde dizili/ Yeni bir kimliktir ölüm şimdi”. TUNCELİ İSTANBUL Saldırıyı protesto Haber Merkezi Tunceli Dernekleri Federasyonu (TUDEF) dün İstanbul ve Tunceli’de gösteriler düzenleyerek Tunceli Milletvekili Kamer Genç’e TBMM Genel Kurulu’nda sözlü ve fiziki saldırıda bulunan AKP’li milletvekillerini protesto etti. TUDEF Temsilcisi Özkan Tacar, Milletvekili Genç’e yapılan saldırıyı kınayarak “Kamer Genç’e yapılan bu saygısız saldırı aslında Dersim halkına yapılmıştır. ‘Biz Dersim’i istiyoruz’ diyorlar. Dersim’i döverek mi, tokatlayarak mı istediklerini ifade ediyorlar” diye konuştu. Topluluk daha sonra “AKP’lilerin Kamer Genç’e yaptığı saldırıyı kınıyoruz” yazılı siyah çelengi AKP Tunceli il ve merkez ilçe binasının önüne bıraktı. TUDEF İstanbul Şubesi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği İstanbul Şubeleri ve Kâğıthane Hacı Bektaşı Veli Kültür Derneği üyeleri de Galatasaray’dan Taksim’e kadar yürüyerek Kamer Genç’e desteklerini duyurdular. Topluluk “Halkın Vekiline Kalkan Eller Kırılsın”, “Düşünce Özgürlüğü İstiyoruz”, “Kamer Balçıkla Sıvanmaz”, pankart ve dövizleri taşıyıp, “AKP Halka Hesap Verecek”, “Kamer Genç’e Uzanan Eller Kırılsın” sloganları atarak Taksim Tramvay Durağı’na kadar yürüdü. Taksim Tramvay Durağı’nda bir basın açıklaması yapan TUDEF Yönetim Kurulu Üyesi Ali Rıza Aydın, “Bu saldırıların arkasında duran inkârcı ve yasakçı zihniyetle mücadele edeceğiz. Düşünce özgürlüğünü engelleyen 301. madde derhal iptal edilmeli” dedi. Ankara Tunceliler Derneği, yarın Meclis’in Dikmen Kapısı önünde saat 12.45’te kitlesel basın açıklaması yaparak Kamer Genç’e yönelik saldırıyı kınayacak. CHP lideri Baykal, Cem Vakfı ile Çankaya Belediyesi’nin, Çankaya’da inşa edecekleri cemevinin temel atma törenine katıldı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) özgürlüğünü ağzından düşürmeyenlerin böyle bir toplu eylemin içinde yer almış olması tek kelimeyle utanç vericidir. Kendi başına, demokrasi için, parlamento tarihi için acı bir olaydır. Herkesin bu olaydan derin bir üzüntü duyması, mahcubiyet ifade etmesi, ilgililerden özür dilemesi, bir daha böyle bir olayın yaşanmaması için tedbir düşünmesi gerekirken, Başbakan çıkıp, bu olaydan daha vahim olarak ‘AKP milletvekillerinin yaptığı şiddet uygulaması yoktur. Şiddet uygulamasını Kamer Genç yapmaktadır’ demiştir. Gerçeklerden kopmuş, doğru söyleme mecburiyetini kendisi için geçerli saymayan bir anlayış, ancak böyle bir değerlendirme yapabilir. Ve ne yazık ki bu yapılmıştır. Saldırı mazur görülmüştür, şiddet meşrulaştırılmıştır’’ dedi. Su için(de) 3 çığlık ? Haber Merkezi EFOD (Edirne Fotoğraf Sanatı Derneği), ANKAmall Alışveriş Merkezi sponsorluğunda, konu olarak Zeugma, Allianoi ve Hasankeyf’i içeren “Su için(de) 3 çığlık” isimli fotoğraf yarışması düzenliyor. Zeugma’nın sular altında kalmasından yola çıkılarak Allianoi ve Hasankeyf’in de aynı kaderi paylaşacağı düşünçesiyle bu yarışmayı düzenlediklerini belirten ilgililer, “Türkiye’nin kültürel zenginlikleri yavaş yavaş yok olmakta. Zeugma, Allianoi ve Hasankeyf gibi diğer kültürel değerlerimizin de aynı sonlarla karşı karşıya kalmaması, bunların sahiplenilmesi ve tanıtılması için bu fotoğraf yarışmasını düzenledik” dediler. 6 kişiye 2 bin YTL’ye kadar değişen ödüllerin verileceği yarışmaya katılmak isteyenler 0 505.723 58 45 nolu telefon ya da “leventosun@hotmail. com”dan bilgi alabilirler. Yurttaşlardan ilgi AKP’den hakaret Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Cem Vakfı ile Çankaya Belediyesi’nin, Çankaya’da inşa edecekleri cemevinin temel atma töreni başladıktan bir süre sonra bölgeye geldi. Vatandaşların toplandığı tepelik alandan tören alanına gelen Genç’e, buradakiler büyük ilgi gösterdi. Genç, protokol tribününde, o sırada kürsüde konuşmasını yapan İzzettin Doğan için CHP Genel Başkanı Baykal’ın sağ yanında ayrılan koltuğa oturdu. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise Genç’e yönelik ağır ifadeler kullandı. AKP’li milletvekillerinin Genç’i darp etmeye yönelik girişimlerini görmezden gelen Elitaş, “Genç AKP milletvekillerinden korkmasın. AKP milletvekillerinin hiçbirisi ona dokunmaya tenezzül etmez. ‘Dokunursam elim kirlenir’ diye korkar” diyerek ağır ifadeler kullandı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Cumhurbaşkanı turizmcilerle bir araya geldi Türbanlı öğrencilerin Gül sevgisi GÜRSU KUNT ANTALYA Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Antalya gezisinin ikinci gününde turizmciler ve işadamlarıyla öğle yemeğinde bir araya geldi. Antalya’nın Belek ilçesinde Ela Quality Otel’de basına kapalı olarak düzenlenen yemek öncesinde basın mensuplarıyla görüşen TÜROFED Başkanı Ahmet Barut, Gül’den konaklama vergisinin kaldırılmasını isteyeceklerini söyledi. Kayı Grup Yönetim Kurulu Başkanı Talha Görgülü ise turizmin 12 aya yayılmasının devlet politikası haline gelmesi gerektiğini belirterek konaklama vergisinin sektöre yapılacak en büyük darbe olduğunu söyledi. Görgülü, “Konaklama vergisi toplam ciro üzerinden yüzde 3 alınmak istenen bir rakamdır. Cirodan yüzde 3 vergi demek, kârdan yüzde 15 almak demektir” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Gül, toplantının ardından ailesiyle birlikte Aspendos Antik Tiyatrosu’nu gezdi. Gül, burada Devlet Senfoni Orkeskrası’nın kısa bir konserini dinledi. Gül’ün gezisi sırasında, tiyatroyu ziyaret eden Manisa Rabia Hatun Anadolu Lisesi’nin türbanlı öğrencileri Gül’e sevgi gösterisinde bulundu. Gül’e Aspendos gezisinde eşi Hayrünnisa, kızı Kübra ve damadı Mehmet Sarımermer de eşlik etti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle