28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 NİSAN 2008 SALI 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER EVET / HAYIR OKTAY AKBAL İnternet Yaşamdır! Bugün geldiğimiz noktada internet kullanımında dünya ortalamasını yakalamış durumdayız. Yaklaşık 20 milyon internet kullanıcımız var. İnternete bağlı 2.5 milyon bilgisayar var. 150 bini yurtiçinde, 700 bini yurtdışında Türkiye kaynaklı alan adı var. Bir Komedi Oynandı! Barroso’lar, Rehn’ler, kendiliklerinden mi geldi? Durup dururken, “Şu Ankara’ya bir gidelim, eşimizle dostlarımızla, İstanbul’da çarşı pazar dolaşıp keyif sürelim” mi dediler?.. AKP Hükümeti’nin özel çağrısıyla geldiler! Anayasa Mahkemesi’nde açılan bir davada kendilerine destek aradıklarından!.. ‘Demokrat bir laiklik’ (Ne demekse?) gerekliymiş! ‘AKP kapatılırsa Türkiye bir daha AB’ye alınmazmış?’ ??? Yıllardır Alman, Fransız, İtalyan vb. ülkelerin önde gelenleri, açık açık söylüyorlar: ‘“Türkiye’nin AB’de yeri yoktur.” Ama uzun mu uzun görüşmeler yapılabilir, kamuoyu aldatılabilir, kandırılabilir, uyutulabilir! Dostlar alışverişte görsün, AKP ve Tayyip’lerin iktidarı bu oyunlarla sürdükçe sürdürülebilir! İyi sınav verdi Tayyip, Gül, Babacan üçlüsü! Türk adaleti karşısında kendilerinden yana güçlü savunucuları bulmakta gecikmediler. Portekizli Barroso’lar, Finli Rehn’ler bilmem kimler!.. Geldiler, devlet başkanı gibi karşılandılar, TBMM’de konuşturuldular, basın toplantılarında Zaman muhabirinin yalak sorusuna yalak yanıtlar verdirildiler... Bir komedi oynandı. ??? Bir dava var. Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasa Mahkemesi’nde açılmış... Dosyalar dolusu İddianame... Yüze yakın AKP Milletvekiline karşı ağır suçlama... Cumhurbaşkanı’ndan Başbakanı’na kadar!.. Yüzde elliye yakın oy alarak iktidar olmuş, (nasıl, hangi çıkar, hangi kömür, patates, un dağıtım yollarıyla olmuşsa) ama gerçek sorumluluğunu, görevinin anlamını, değerini bilememiş bir kadro, kurtuluş çaresini yabancı müfettişlerde arıyor! Onlar gelsin, konuşsun, bizi savunsun; Türk toplumunu aydınlatsın, bizleri de düştüğümüz acıklı durumdan kurtarsınlar... ??? AKP’ye soluk alma fırsatı!.. Hiç değilse bir süre kamuoyu, yabancı güçlerin, yabancı etkilerin, yabancı çıkarların verdiği oksijenle bir iki yıl daha oyalanır.. Yüce Mahkeme’nin iddianamesindeki suçlamalara gereken yanıtı vereceğine, biraz zaman kazanmak, biraz daha yandaşlarını uyutmak... “Şaşırdım kaldım” diyen çok bu tür komedilere... Barroso da AKP’ye açılan davayı duyunca şaşırıp ne diyeceğini bilememiş.. ama Ankara’ya davet edilince şaşkınlığından çabuk kurtulmuş, kendisinden bekleneni, isteneni, büyük bir çabayla gerçekleştirmiş... ??? Kara Kuvvetleri Komutanımızın açıkça belirttiği gibi Atatürk Cumhuriyeti, 85 yıldır tam bağımsız bir ülkedir... AB’nin, ABD’nin, AKP’nin şaşkınları, bu gerçeği iyi bilsinler, sakın unutmasınlar! Mustafa AKGÜL Bilkent Üniversitesi ürkiye’de internet 15 yılını dol sı; internet bağlı 550 milyon bilgisayar, durdu. Bilişim Sivil Toplum 158 milyon web, 150 milyon alan adı, 100 Kuruluşları önderliğinde, Tür milyar sayfa, 100 milyon video, ve 60 milkiye interneti, potansiyelini, yon insanın kişisel webi ya da blogu olsorunlarını kampuslarda, tica duğunu düşünüyoruz. Tüm dünya, interret ve sanayi odalarında, okullar gibi pek netbilgi toplumu bağlantısını fark etti; çok yerde tartışıyor. Sanayi ötesi bir top ülkelerinin Bilgi Toplumu’na geçişine yölum biçimi olan Bilgi Toplumu’na gidi nelik ciddi çabalar içinde. İnsanlık tarihinşin temel aracı internetin ülkemizdeki du de ilk defa bireysel gelişimin önü bu ölrumunun kalın çizgilerle bir değerlendir çüde açıldı. İnternet, sıradan insanlara mesi sunulmuştur. kendini geliştirme, fikirlerini yayma koİnsanlık sanayi devriminden daha kök nusunda her gün yeni olanaklar sunuyor. lü bir devrimi ve onun getirdiği yeni top Kolay, ucuz ve hızlı internet ve bilgi teklum biçimine yönelişin sancılarını yaşıyor. nolojileri, her bireye kendi matbaa, gazeTüm ülkeler farklı hız ve aşamada Bilgi te, radyo ve TV’sini kurma hakkı tanıyor. Toplumu’na geçişin hazırlıklarını yaşı Wiki, blog, RSS gibi yeni teknolojilerle inyoruz. Bilgi ve enformasyonun üretilme sanlık, işbirliği ve dayanışma ile wikipesi, işlenmesi, saklanması, taşınması ve su dia, linux gibi temel ürünler; you tube, nulmasında yaşanan devrimsel gelişme flicker, orkut, facebook, myspace gibi payler, tüm ekonomik yapıyı, yaşamın her laşım ortamlarını geliştiriyor. Açık kaynak boyutunu, mesleklerin yapısını, çalışma dünyası, internet üzerinden ayakta durualışkanlıklarımızı değiştirmeye başlamış yor ve açık erişim, açık biyoloji, açık ders tır. Bilginin üretim faktörü olduğu; yani malzemeleri gibi tüm insanlığa yönelik temel refah arttıran ve istihdam yaratan girişimlerin ortaya çıkmasını sağlıyor. Kaaraç olduğu bir dünyaya doğru dolu diz nımızca, internet ve temsil ettiği değişim gin gidiyoruz. Bu yeni dünyada, elimiz ülkemiz için hayati önemdedir ve en az deki temel silah bilgi üçgenini oluşturan GAP ve Avrupa Birliği projeleri kadar ileğitim, araştırma ve inovasyon’dur. Bir gi gerektirmektedir. Bilgi Toplumu probaşka deyişle, Bilgi Toplumu’nun ‘bil jesi, tüm toplumu kapsayan ve seferbergi’si, bilimsel ve teknolojik bilgi, know how, lik anlayışıyla hayata geçmesi gereken bir ArGe, inovasyon, patent ve örtük bilgi konudur. dir. Bu kapsamda internet, Bilgi Toplumu’nun taşıyıcısı ve ön modelidir; bir Türkiye ne durumda? başka deyişle, Bilgi Toplumu’nun yolu Bugün geldiğimiz noktada internet kulinternetten geçmektedir. Ülkemiz matbaa lanımında dünya ortalamasını yakalamış ve sanayi devrimini kaçırdı.. gelin hep bir durumdayız. Yaklaşık 20 milyon internet likte Bilgi Toplumu’nu kaçırmayalım! kullanıcımız var. İnternete bağlı 2.5 milyon bilgisayar var. 150 bini yurtiçinde, 700 Dünyada internet! bini yurtdışında Türkiye kaynaklı alan adı Dünyada 1.3 milyar internet kullanıcı var. 5 milyon ADSL kullanımda, 50 bin ci T varında kablodan internet kullanan var. Türkiye kaynaklı 26 milyon MSN hesabı var; bunun kabaca 8 milyon farklı kişiyi temsil ettiğini tahmin ediyoruz. Halkımızın yüzde 27’si, interneti düzenli kullanıyor gözüküyor. Yüzde 3’ü denemiş ama devam etmemiş. Yüzde 70’i hayatında hiç internet kullanmamış, ama daha vahimi, yüzde 22’si interneti duymamış bile; hiçbir fikri yok. Kadınlar özelinde yüzde 80 hiç internet kullanmamış; kırsal kesimde ise bu oran yüzde 90’a ulaşıyor. Bu, gidecek çok yolumuzun olduğunu gösteriyor. Bardağın dolu tarafında, dünya ortalamasını yakaladığımız ve belli bir farkındalığın olduğu gerçeği yatmaktadır. Halkın büyük çoğunluğun bilmediği, “Bilgi Toplumu Stratejisi ve Eylem Planı” var, 4 bakan ve 6 STK’nin katıldığı İcra Kurulu, Bilim ve Teknolojiden Sorumlu Devlet Bakanı, başarılı UYAP, Polnet, SSK, Gümrük, VEDOP, NVI ve Sağlık projelerimiz var. KİEM’ler kuruluyor. Edevlet kapısı projesi var. ArGe’ye çeşitli destekler var. Bardağın boş tarafında, internetin adını duymamış yüzde 22, interneti hiç kullanamamış yüzde 70, hâlâ geniş banta bağlayamadığımız 14 bin 200 köy okulumuz var. Siyasal sahiplenme, Bilgi Toplumu’na geçişi yönetecek yapılarda dağınıklık, kafa karışıklığı, yönetişim ve bütünsellik sorunu var. Türkiyeyi Bilgi Toplumu’na taşıyacak dairede 12 kişiye karşılık, yasaklama dairesinde 40’a yakın kişi ve 93 kişilik kadro var. İnsan gücü açığımız var; öğretim üyesi açığı had safhada. Telekom sektöründe serbest ve tam rekabet içinde bir pazar olduğunu söylemek zor. Serbestleşmede epey geri kaldık; büyük oyuncuların dışının pazar payı hâlâ çok düşük.. yüzde 5 düzeyinde; halbuki bu, Almanya’da yüzde 40’ın üstünde. Serbestleşme ve 3G, Wimax, gibi yeni teknolojilerin Türkiye’ye girişinde hep çok geç kalıyoruz. KabloTV altyapısı üzerinden telekom ve internet daha başlamadan, mahkemeye düştü; bekliyor. Telekom ve internetteki özel sektör pratik olarak kan ağlıyor. 2006’da hayata geçeceği ilan edilen edevlet kapısı bu yılın sonunu bekliyor. Özel sektörü ve sivil toplumu içine alan yönetişim yapıları yok. Gelişmeleri gözden geçirecek, planları ona göre değiştirecek, halkın görüşlerini alacak yapılanmalar; örneğin yıllık Bilgi Toplumu Sempozyumu yok. İnterneti araştıracak, topluma yol gösterecek, İnternet Araştırma Merkezleri yok. Yasaklar Türkiye’ye zarar veriyor! İnternetten korkan, çekinen bir felsefenin ortaya koyduğu 5651 No’lu yasa ve onun getirdiği ortam ülkemizde internet yasaklarını günlük vaka haline getirmiştir. Bu yasaklar, yasanın amacını aşarak, suçsuz komşuların anayasal hak olan iletişim özgürlüğünü engelleme noktasına gelmiştir; bir başka deyişle korkunç bir adaletsizlik yaratmaktadır. Bir gün bir hâkimimizin google’ı ve belki de tüm interneti yasaklaması beni şaşırtmayacaktır. Yapılan, bir kitap içindeki bir paragraf nedeniyle, o paragrafı kaldırmak, değiştirmek, karşı paragraf eklemek için hiçbir çaba harcamadan, hiçbir savunma almadan, bilirkişi görüşü alınmadan, tüm kütüphaneyi yasaklamaktır. Bir başka benzetmeyle, İstanbul’da, Kadıköy’de bir işhanındaki bir dükkân nedeniyle tüm İstanbul’daki dükkânlara yasak getirmek anlamına gelmektedir. Bu, büyük bir haksızlık ve adaletsizliktir. Teknik olarak, bir kitabı yasaklamak ya da bir dükkânı kapatmak mümkündür. Bunun yazılımları açıkkaynak ve ücretsiz olarak var. UYAP ve Bilgiye Erişim Yasası olan ülkemizin “yasaktır!” sayfasına, ilgili mahkeme kararına işaret eden bir URL ’i eklenmesini biz yurttaşlar olarak istiyoruz. Ülkemizin; bu tür çocukluk hastalıklarını hızla aşarak kalkınacağımıza, dünya ile bütünleşeceğimize, demokrasimizi geliştirmek için kullandığımız internetimizi ağır aksak da olsa büyüteceğimize olan inancımızı belirtir, tüm halkımızı internete sahip çıkma, interneti büyütme çabamıza ortak olmaya çağırıyoruz. İnternet yaşamdır! C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle