Katalog

SAYFA CUMHURİYET 31 MART 2008 PAZARTESİ 22 SPOR SarıKırmızılılar, seyircisiz oynanan maçta G.Antep’le golsüz berabere kalarak avantaj yitirdi Galatasaray’ın sesi kısıldı ELEŞTİRİ Cesaretin Sonu! ARİF KIZILYALIN Anlaşılan ders almamış Galatasaray geçen hafta son dakika golüyle gelen Denizli galibiyetinden... Eğer ‘tehlikenin’ farkına birazcık varmış olsalardı dünkü Gaziantep maçındaki gibi silik, etkisiz, sistemsiz futbol oynamazlardı. Aslında dünkü maçın sıkıntılı geçeceği, hatta sürprizlerin yaşanacağı, kadrolar açıklandığında ortaya çıkmıştı. İsim listesine bakanlar bir şeylerin doğru gitmeyeceğini, bir şeylerin eksik olduğunu gördü ama düdük çalana kadar anlamadı. Karl Heinz Feldkamp, nedense savunma oyuncularını çifter çifter sahaya sürmüş, orta sahaları çok sevdiğinden olsa gerek(!) yanına kulübeye çekmiş, golü atacak olanı da (!) Florya’da bırakmıştı. Kabul, elinizde oyuncu kalmaz, kadronuz daralır, Servet’i hırsı nedeniyle orta sahaya, hatta forvete sürersiniz. Ama durup dururken kahramanlığa soyunup, Barış’ı, Okan’ı kenara çekmek, ‘Hakan Şükür ağabeyini’ TV’de eleştiren Nonda’yı, kadro dışı bırakmak en masum yorumla ‘intihar’dır. Yöneticiysen, teknik adamsan verirsin para cezasını kritik maçta en azından kulübede oturtursun. Ama nerede? Arda sakatken, gol şansı en yüksek ismi Florya’da bırakıyorsun. Cesaret işi... Kalli’ye şampiyonluk yarışı bu kadar kızışmışken bu cesareti kim veriyor hayret doğrusu. Hakan Şükür bu kadar istikrarsızken ve ‘’Fethullah kontenjanından oynuyor’’ söylentileri ayyuka çıkmışken, bu operasyona onay veren çiçeği burnunda başkan Adnan Polat’ı da kutlamak gerek. O da Feldkamp gibi cesurmuş! Oynamayanları bir kenara bırakırsak sahada dün bir Servet vardı, bir de onu izleyenler. Geçenlerde Cumhuriyet’in ricasını kırmayıp süpermen tişörtü giymişti. Gerçekten süpermen gibiydi yoruluna kadar. Ama futbolda iki kere iki dört ederse Servet’ten de oyun kurucu olmaz. Ne gariptir ki ilkyarı boyunca tek elle tutulur atağı o geliştirdi. Hem de nasıl? Kendi ortaladığı topa koşup kendi kafa vurarak. Murat Şahin uyanmasa golü de atacaktı. Peki takımın diğer oyuncuları nerede? Yanıt vermek güç. Hakan her zamanki gibi ürkek ve top kaptırma rekortmeni. Ümit Karan küskün kral, Mehmet Topal sağda yalnız adam. Sabri ise Hakan abisinin koruma görevlisi. Çekinmese, Lincoln ve Volkan gibi frikikçiler varken serbest atışları da kullanacaktı da ayıp olur diye topu bilenlere bıraktı. Bu kadar kötü oynamasına karşın Galatasaray yine de dünkü maçı kazanamaz mıydı? Hayır, rahat da kazanırdı. İkinci yarıda karambol toplarından biri ikisi Ümit’in ayağına otursa, uzatma frikiki gol olsa ya da santimlik ofsayt gözden kaçsa 3 puanı pekâlâ alırdı SarıKırmızılılar, tek çalışılmış atak geliştirmedikleri, topu sadece içgüdüsel dürtü ile rakip yarı alana öteledikleri maçta. Ama inanın bu kez de Gaziantep’in direnişine, onurlu başkaldırışına yazık olurdu. Çünkü Nurullah Sağlam’ın öğrencileri ilk 5 dakikada 3 net pozisyon buldular, iki topları çizgiden çevrildi. Yani futbolun adaleti Güney ekibinin ezilmesine izin vermemişti son düdük çaldığında. Şimdi ne olacak? Galatasaray gibi takımlar dibe vurup tavan yapmayı sever. Bu ekip, bu kötü görüntüye karşın kalan 6 maçı kazanıp şampiyon olursa kimse şaşırmasın. Ama böyle oynarsa da bırakın Fener’i, Trabzon’u, Sıvas’ı, gelecek haftaki G.Birliği’ni bile yenemez... NEVZAT DİNDAR Futbol bir gösteri sanatı… Seyirci için oynanır. Tribünler boşsa anlamını yitirir. G.Saray’da son dönemde adeta “moda” haline geldi taraftarsız maça çıkmak. Bu sezon 6. kez boş tribünler önüne çıkıyor Sarı Kırmızılılar. Bu durumun olumsuz etkilerini diğer maçlarda görmedik. Ancak dün gece taraftarın önemi kendini gösterdi. Çünkü en zor anlarda, umudun kaybedildiği dakikalarda takıma ruhunu veriyorlardı. Bakınız geçen haftaya…(G.Saray Denizlispor) Ligdeki konumlara bakarsanız maç öncesi yapacağınız yorum, “G.Saray rahat kazanır” şeklinde olurdu. Ancak oyun başlayınca kâğıt üzerinde favori olmanın yeterli olmadığına şahit olduk. Sanki Ali Sami Yen’e Milan gelmişti. Abartı yok... İlk tehlikeyi yaratan G.Antepspor’du. GALATASARAY: 0 GAZIANTEPSPOR: 0 STAT: Ali Sami Yen HAKEMLER: Barış Şimşek (6), İsmail Köse (6), Gökhan Memişoğlu (6) G.SARAY: Aykut (6), Sabri (4), Emre (4) (dk. 53 Serkan 5), Song (5) (dk. 79 Hakan Balta), Volkan (4), Servet (6), Mehmet Topal (5) (dk. 68 Barış 4), Ayhan (4), Lincoln (3), Ümit Karan (4), Hakan (3) G.ANTEP: Murat (7), İlhan (5), Bekir (6), Mehmet Polat (5), Deumi (6), Bülent (5) (dk. 60 Erdal Kılıçaslan 5), Volkan (dk. 25 Özgür 6), Zurita (5), De Souza (6), Ekrem (5) (dk. 87 E.Güneş), Beto (7) SARI KARTLAR: Emre, Sabri (G.Saray), Özgür (G.Antepspor) Andre Reborto Soares Da Silva’nın, kısa adıyla Beto’nun şık topuk vuruşu direkten dönerken, topun içeri girmesini önleyen isim Mehmet Topal’dı.Yeri gelmişken söyleyelim, büyük takımlar bu futbolcuyu kaçırmasın. Yıllar önce Kaka, G.Antepspor’un kapısından dönmüştü. Bu kez dublorü alınmış gibi. Almanya’dan tedaviden dönen Kalli, her hafta bir sürprize imza atıyor. Dün de Servet ön liberodaydı. Geçen hafta galibiyeti getiren son dakika golüne imza atan Servet, anlaşılan bu bölgeye terfi etmiş!.. İyi niyetinden kimsenin şüphesi yok zaten. Dakikalar ilerliyor, ortaya tadı olmayan bir oyun çıkıyordu. İkinci tehlikeyi de güney ekibi yarattı. Bu kez Bülent rahat bir şekilde gole yaklaştı. Kalli ise olan biteni çaresizce izliyordu! İlkyarı sonunda yine çizgiden çıkan bir top vardı. Barış Şimşek’in düdüğü çaldığında Sarı Kırmızılılar işkenceye son verdiği için hakeme dua ediyordu. F.Bahçe ve Sıvasspor’un kazandığı bir haftada mutlak 3 puan gerekiyordu. İkinci bölümde ilk 45 dakikadaki sönük ruh hali yoktu. İstek ve arzu üst düzeydeydi. Dün gece çizgiden dönen toplara bir yenisi Ümit Karan’ın kafasından eklendi. Meşin yuvarlak adeta çizgiye yapıştı kaldı. G.Saray maçtaki ilk organize atağını 68’de yakaladı. Ne var ki Serkan, zor olanı yaptı ve değerlendiremedi. Ardından Ümit Karan’la öne geçme şansı yakalandı. Ama gol gelmiyordu bir türlü. Kırmızı Siyahlılar kontradan geliyordu. Üstelik kulübeden gelip sonucu değiştirebilecek bir oyuncu da yoktu. Kalli, ‘Nonda’yı cezalandırayım’ derken, takımı cezalandırmıştı. Sonuçta da G.Saray, sessiz gecede sessizliği bozamayarak şampiyonluk yolunda çok önemli 2 puan kaybetti. / FAT İ H E R D O Ğ D U M A Ç TA N N O T L A R Hakan Şükür’e dokunan yanıyor PUAN DURUMU Takımlar O Fenerbahçe 28 Galatasaray 28 Sıvasspor 28 Beşiktaş 28 Kayserispor 28 Denizlispor 28 Trabzonspor 28 G.B.OFTAŞ 28 MKE A.Gücü 28 İstanbul BŞB 28 G.Antepspor 28 Bursaspor 28 Ankaraspor 28 G.Birliği 28 Konyaspor 28 V.Manisa 28 Ç.Rizespor 28 Kasımpaşa 28 G B 19 6 18 7 19 4 18 4 13 9 11 6 11 5 9 9 9 9 9 8 8 8 7 10 7 9 7 7 8 4 6 8 6 7 5 4 M 3 3 5 6 6 11 12 10 10 11 12 11 12 14 16 14 15 19 A 61 51 46 44 44 37 37 28 29 39 30 28 28 38 28 37 27 19 Y 28 20 20 28 25 36 36 29 34 36 40 33 33 44 57 51 51 50 P 63 61 61 58 48 39 38 36 36 35 32 31 30 28 28 26 25 19 Avj +33 +31 +26 +16 +19 +1 +1 1 5 +3 10 5 5 6 29 14 24 31 Bunun Adı Çılgınlık MAHMUT SERT Kalli dalga geçiyor olmalı. İlerlemiş yaşı nedeniyle belki hatırlamıyor ama Amerika keşfedileli çok zaman oldu. Birinin, çok yaş alarak edinilen deneyimin, elde edilen bilgiler kullanılmazsa bir işe yaramadığını ona hatırlatması gerekiyor. Deneyimli kurt hoca(!) bu kez Servet’i Mehmet Topal’la birlikte çift ön libero pozisyonunda oynattı. Oysa G.Antepspor’a karşı Galatasaray’ın gereksinim duyduğu şey; topa olabildiğince sahip olup çabuk paslarla rakibi baskı altına almaktı. Servet ön liberoda bütün topları kazansa dahi bunları kullanacak tekniğe ve oyun bilgisine sahip değil. Nitekim 10 dakika kendi kafasına göre oynayıp durdu. Çünkü orta alanda ne yapması gerektiği hakkında hiçbir düşüncesi yoktu. Kalli’nin çılgın arayışı kuşkusuz Galatasaray’ın dengesini bozmuş. Futbolcular toz şeker gibi dağılıp ne yaptığının farkında olmayan amatörlere dönmüştü. Üstelik bu durum daha maçın 5. dakikasında belli oldu. G.Antepspor dağınık Galatasaray’ın üzerine gitme şansını iyi değerlendirdi. Ancak gol çizgisinden iki topları çıktı. Dün gece Galatasaray takımını, futbolcuları eleştirmek bir noktaya kadar kabul edilebilir. Bu nokta; üst düzey olduğu kabul edilen isimlerin alanda hiçbir varlık gösterememesidir. Eleştirinin aslan payı elbette teknik adam Kalli’nin olmalı. Burası Patagonya değil. Eğer maçı 3 farkla kazanıp lider olma şansı varsa çılgın arayışlara girmek en başta futbola saygısızlıktır. “İyi oynamak önemli değil, önemli olan kazanmaktır” demek herhangi bir taktik düşüncesinin olmadığının göstergesidir. Ve oyunun ruhuna ihanettir. G.Saray yakaladığı fırsatları değerlendiremeyince sahadan boynu bükük ayrıldı. (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU) Galatasaray’da son günlerin tartışılan ismi Nonda’yı Teknik Direktör Kalli kadro dışı bıraktı. Alman çalıştırıcı, ulusal takım kampından zamanında dönmeyen ve cuma sabahı antrenmana çıkmayan Konguluyu bu şekilde cezalandırırken, yapılan hareket farklı yorumlara neden oldu. Nonda geçen hafta sonu Hakan Şükür’ü hedef gösteren açıklamalarda bulunmuş ve hafta boyunca tartışılan isim olmuştu. Bu gelişme “Hakan’a dokunan yanıyor” tezini yeniden gündeme getirdi. Geç gelme cezası alan diğer isimler ise Barusso ile Bouzid’di. İkisi de 18’e alınmadı. Yönetici Haldun Üstünel, kadro dışı bırakılan oyuncularla ilgili, “Futbolcular perşembe akşamı gelecekti. Ancak hem gelmediler hem de bilgi vermediler. Hocamız da böyle bir karar aldı” dedi. KALLİ MUTLU! Kalli, karşılaşma sonrası şaşırtan açıklamalarda bulundu ve 1 puana sevinmeleri gerektiğini dile getirdi. Başkan Adnan Polat ise sergilenen futboldan hiç memnun kalmadığını söyledi. Polat, “Hâlâ inisiyatif bizde. Kalan 6 maçımızı da kazanırsak, netice alabileceğimizi düşünüyorum’’ diye konuştu. Öte yandan, Adnan Polat’ın basın mensuplarına açıklama yaptığı sırada bir taraftar, “Başkan bu hocayla olmaz’’ diyerek, alınan sonuca tepki gösterdi. cezasını protesto etmek için Futbol Federasyonu’nun Levent’teki binasının önüne siyah çelenk bıraktı. Karşılaşmanın berabere bitmesi G.Saray’da soğuk duş etkisi yarattı. Yönetim yaklaşık 30 dakika bir durum değerlendirmesi yaparken, kalan 6 hafta için ‘şimdilik’ susma kararı alındı. Bu arada G.Antepspor’la ligde oynadığı son 4 maçından galibiyet çıkaramayan Cim Bom’da ulusal takımın Belarus’la oynadığı karşılaşmada sakatlanan Arda takımdaki yerini alamadı. PAF maçını ise G.Saray 31 kazandı. Taraftardan destek Galatasaray’da seyircisiz oynama geleneği sürüyor. Sarı Kırmızılılar, dünkü maçla birlikte bu sezonki 6. seyircisiz karşılaşmasını oynadı. Cim Bom’u taraftarı stat dışında yalnız bırakmadı. Florya’dan Mecidiköy’e dek takım otobüsüne eşlik eden yandaşlar büyük sevgi gösterisinde bulundu. Bu arada Galatasaraylı bir grup taraftar, PFDK tarafından verilen 1 maç seyircisiz oynama Ada basını, SarıLacivertliler’in iki yıldızı Alex ve Kezman’dan dolayı tedirgin DERBİNİN ARDINDAN H İ L M İ T Ü R K AY İngilizler F.Bahçe’den çekiniyor Spor Servisi Fenerbahçe’yle Chelsea arasında oynanacak Şampiyonlar Ligi maçı öncesi İngiliz basınının iki büyük gazetesi, Alex de Souza ve Mateja Kezman ile ilgili korkularını ortaya koydu. Times on Sunday gazetesi, Alex’in Chelsea için hayatı cehenneme çevirmeye hazırlandığını yazarken, Telegraph on Sunday ise Kezman’ın rakip takımı şaşkına çevirmeyi beklediğini duyurdu. Times, F.Bahçe kaptanı Alex’in Chelsea’yi İstanbul’da nasıl bir atmosferin beklediği şeklindeki soruyu tek kelimeyle “Cehennem” diye yanıtladığını, Brezilyalı yıldızın “Geçenlerde Carlos’la konuşuyorduk, ikimiz de pek çok ülkede futbol oynadık. İskoçya’da, Brezilya’da ve pek çok Avrupa ülkesinde çok güçlü seyirci kalabalıkları gördük ama hiçbiri F.Bahçe seyircisi gibi değildi. Büyük bir gürültü kopartıyorlar, takımlarından vazgeçmiyorlar ve bence dünyanın en iyi taraftarını oluşturuyorlar” dediğini bildirdi. Bu duygunun iki taraflı olduğunu; F.Bahçe ve Türk seyircisinin de Alex’i çok sevdiğini kaydeden gazete, Beşiktaş ve G.Saray taraftarlarının bile Brezilyalı yıldızı Türkiye liglerinin en iyisi olarak gördüğünü yazdı. Alex’in, “Aslında çok daha güçlü bir ligde de top koşturabilecek yeteneğe sahibim ama F.Bahçe’de bana güven ve inanç aşılıyorlar” dediğine dikkat çekilen haberde, Chelsea’nin İstanbul’da oynanacak maçta Brezilyalı yıldızı etkisiz hale getirmek için peşine bir futbolcu takabileceği belirtildi. Beşiktaş ve Kâhin Semih Başlığım böyle. Ama öncelikle gazetemize yapılan bir saldırıdan daha söz edeceğim. Maç bitiminden yaklaşık 2 saat kadar sonra servis aracı dışarı çıkmak üzereyken bir molotofkokteyl atılıyor bahçemize. Sonra koşuşturmaca... Bizimkiler kovalıyor, saldırganlar kaçmaya çalışıyor. Biri yakalanıyor fazla geçmeden, yaşı 1314 arasında. Bir kafede internette oyun oynarken almışlar onu arabanın içine, ateşledikleri şişeyi de eline verip “at bunu” demişler. O da aynen yapmış. Amaçları belli; susturmak istiyorlar, olmayacak... Susmayacağız, Atatürk ilkelerinden ödün vermeyeceğiz. 2006’da da aynısını görmüştük, bunlar yaşanacak ama nereye kadar? Mart ayından kurtuluyoruz, hiç de iyi geçmedi çünkü. Derbi için değerlendirmeye geçeyim. Beşiktaş ‘SOS’ veriyor. Gidişatları iyi değil. Şimdi bir de ceza alacaklar. Belki seyircisiz, belki de İstanbul dışında oynayacaklar. İbrahim Üzülmez, Baki, Gökhan yakışmıyorlar bu takıma... Bunlar bu formanın oyuncusu değiller. Cisse uzun süre oynamamış, sırtı sıvazlanıyor: “Haydi, her şeyimizsin”... Bakıyorum orta saha yok. Biraz Serdar , biraz Holosko, biraz da Nobre... Bence suçlu Ertuğrul. Geldiğinden bu yana hiçbir şey değişmedi Beşiktaş’ta. Defalarca bunu ifade etmiştim. Transferlerin hepsi yanlış yapıldı. Delgado ve Ricardinho’yu arıyorum. Biri kadro dışı, diğeri var ama onun varlığıyla yokluğu belli bile değil. Beşiktaş seyircisini her zaman ön planda tuttum, hâlâ da öyle. Muhteşem bir seyirci. Ama F.Bahçe maçında bazıları yanlış yaptı, yapmamaları gerekiyordu. Zarar verdiler. Bir maçın seyircisiz oynanması ne demek biliyor musunuz? Kaybedilen 3 puan kötü, haftaya Sıvas deplasmanındalar. Öyle böyle değil işleri çok zor. Şampiyonluk ihtimalleri bana göre zayıfladı. F.Bahçe zor maçları hep sevmiştir. Yine öyle oldu. İyi başladılar, devamını getiremediler ama bu takım maç nasıl kazanılır biliyor. Her defasında derslerini başarıyla yapıyorlar. Onlar zaten Avrupalı artık. Chelsea maçından önce böylesi tansiyonu yüksek bir 90 dakikada mücadele etmek, koşmak ve 3 puan almak... Var mı bundan başka güzellik?.. Alex, harika çocuk... Uğur çıktıktan sonra bu futbolcunun ne kadar önemli birisi olduğunu herkes görmüştür. Aurelio için ne söyleyebiliriz ki? Doğrusu böyle bir topçu görmedim. Yeni transfer Maldonado kısa alanda tek paslı oyunu iyi yapıyor ama henüz hakkında fazla bilgi edinemedim. Vederson’un tarafı çok aksıyor. Bire birlerde ağır kalıyor, gol de zaten onun kanadından oldu. Bir de bu takımda ‘Kâhin’ türedi. Bu kâhinin adı Semih Şentürk. Bir hafta önce lider olacaklarını söylemişti, oldular. Sonra “Beşiktaş maçını 21 kazanırız” dedi. O da gerçekleşti. Şimdi de Chelsea maçı tahmini “10 alırız” şeklinde. Haydi Semih, bu maç da senin dilediğin gibi bitsin. Başka söze gerek var mı? Unutmayalım Zico da F.Bahçe’de büyük hoca olma yolunda, oldu da... Chelsea’nin çekindiği futbolcuların başında Kezman ve Alex geliyor. BEŞİKTAŞ’I SAVUNMA YAKTI Spor Servisi Turkcell Süper Lig’de Fenerbahçe ile oynanan derbi maçı 21 kaybederek şampiyonluk yarışında büyük bir yara alan Beşiktaş, bu sezon özellikle savunmasında büyük sıkıntılar yaşarken, kalesini birçok maçta gole kapatamadı. Ligde oynanan son 13 maçın sadece 2’sinde gol yemeyen diğer 11 karşılaşmada ise kalesinde gol gören Siyah Beyazlılar, bu dönemde sadece 10 galip geldikleri Galatasaray ve 30 kazandıkları Trabzonspor maçında gol yemedi. Savunmada bir türlü istikrarı yakalayamayan, bu bölgeye yaptığı yabancı transferlerden de istediği verimi alamayan Beşiktaş, ligde 28 maçta kalesinde 28 gol görerek, maç başına 1 gol ortalamasıyla oynadı. 28 maçın 18’inde kalesini gollere kapayamayan SiyahBeyazlılar, sadece 10 maçta rakip forvetlere geçit vermedi. Gol yediği 18 maçın 10’unda kalesinde 2’şer gol gören Beşiktaş, diğer 8 karşılaşmada ise kalesinde 1’er gol gördü. SiyahBeyazlılar, son 2 lig maçında kalesinde toplam 4 gol görüp, üst üste 2 yenilgi alarak şampiyonluk yarışından da uzaklaştı. Lider olarak başladığı İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçında 21 mağlup olup, zirveden inen Beşiktaş, Fenerbahçe derbisinden de aynı sonuçla yenik ayrılarak zirvenin 5 puan gerisinde kaldı. ‘Kezman şaşkına çevirir’ Telegraphon Sunday gazetesi ise Kezman’ın Chelsea için yaratacağı tehlikeye dikkat çekti ve Sırp golcünün Chelsea’yi şaşkına çevirmeye hazırlandığını duyurdu. Kezman’ın oynadığı iki maçtan birinde gol atan bir futbolcu olduğunu hatırlatan gazete, F.Bahçe’nin devler ligi başarısının Türkiye’de büyük mutluluk yarattığını, böyle bir dönemde Sarı Lacivertlilerde oynamanın şans olduğunu söyledi. C MY B C MY B