14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 ŞUBAT 2008 CUMARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y K Y Y Y Y Y Y B 9 7 7 7 13 11 16 12 6 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya B 7 PB 9 PB 8 PB 8 S 7 B 6 B 5 S 1 Y 15 Parçalı bulutlu Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB S PB PB PB S S S 17 17 13 14 12 12 5 1 9 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Yurdun güney ve batı kesimleri parçalı çok bulutlu, Marmara, Ege ve Batı Akdeniz yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Yağışlar yağmur ve sağanak, Trakya, İç Ege ile Göller yöresinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacak. Hava sıcaklığında önemli bir değişiklik beklenmiyor. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo K 5 Helsinki K 2 Stockholm K 6 Londra PB 16 Amsterdam PB 10 Brüksel B 11 Paris B 11 Bonn B 3 Münih B 6 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B 8 PB 9 B 18 B 6 K 5 K 7 PB 14 Y 13 B 8 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB 2 B 4 K 12 K 2 B 5 K 3 K 0 PB 19 PB 16 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada kiye Barolar Birliği Türkiye’deki ne tüm öğretim üyelerini ne de tüm avukatları temsil ediyor”muş. Demokrasiyi içine, kafasına bir türlü sindiremeyen bu adama sormazlar mı: Peki sen; yüzde 47 oyla ve ülkenin yüzde 53’ünü karşına alarak 74 milyonluk Türkiye’yi kendinde temsil etme hakkını nasıl buluyorsun? Yine sormazlar mı adama: Yüzde 47 oyla TBMM’de yasa yapacak çoğunluğu ele geçirince ülkenin sorunlarıyla ilgili senden başka söz sahibi olmadığı gibi bir düşe, aslında bir ham hayale kapılıyor, laik rejimi değiştirme heveslerine karşı çıkanları aşağılama hakkını kendinde buluyor ve hangi yetiyle ülkenin dediği dedik tek adamı olduğunu iddia eden bu açıklamaları yapabiliyorsun? Nesin, ne kadarsın? Dört beş yıllık iktidar sahibisin ve inandığın Tanrı bu ulusa akıl fikir ihsan eylerse ilk seçimde oturduğun koltuktan gümbür gümbür aşağıya indirilirsin ve de indirilmelisin! Matematiğe bile çarpık bakıyor RTE kafası; yüzde 47’yi, yüzde 53’ten daha büyük görüyor. ??? ÜAK ve TBB’ye saldırırken “Kimse Meclis’in iradesine ipotek koyamaz” diyor. Oysa bu iki kurum, meslekleri gereği yapmak konumunda oldukları görevi yerine getiriyorlar. Meclis’in iradesine ipotek koymak gibi aşırıya kaçan bir niyet ve amaçları yok. Ancak RTE’nin kendine koşut olmayan görüşleri saptırmayı görev bilen kafasına göre, bu iki kurum, demokratik bir ülkede laik demokrasiye ihanet sınırını zorlayanlara karşı sağlıklı bir duruşu temsil edemezler. RTE ve onun buyruğundaki AKP çoğunluğu ne derse, o olur ve olacak! Alan da kaçan mı ey kendini demokrasi sultanı sanan kafa! Türbanla laik rejim arasında istemediği bir köprü kuran Yargıtay’a, vay sen misin karşı çıkan mantığı ile; ülkenin yüzde 47’sini temsil eden AKP grubuna, (tabii yargıya yönelik) bileylenen intikam duygularını tatmin eden Yargıtay Yasası gönderiyor. Kafa yapısı bu! Sadece onun değil, etrafı gerçeklere bakmayan aynı kafada yardımcılarla çevrili. ??? Türbanı anayasal bir maddeye dönüştüren değişikliklerin TBMM’de ilk görüşmesinde RTE adına eleştirileri karşılayan kürsüdeki yardımcısı Çiçek Cemil; sesini yükseltirse içtenliği daha çok anlaşılacakmış gibi durmadan ana muhalefete öneride bulunuyor ve “Bir komisyon kuralım, öne sürülen sakıncaları ortadan kaldırmak için YÖK Yasası’nın 17. maddesinde gereken düzeltme veya düzenlemeleri yapalım” diye bağırıyordu. Amaç, sorunu uzlaşmayla çözmek değil. Onun ve tabii bu öneriyi yaptıran RTE’nin amacı; Cumhuriyet ve demokrasi rejiminin temeli laik rejimi savunan CHP’yi türbanla getirmek istedikleri çağdışı ortama ortak etmek! Bir diğer amaçları, bu yoldan 17. maddeyi Anayasa Mahkemesi’nin anayasanın laiklik ilkesine aykırı bulmasını önlemek! Yoksa amaçları ne laikliği korumaya ne de üniversitelerde başlatacakları türban yasağının giderek devletin hemen her kesiminde “muteber ve kullanılır hale gelmesi beklentilerine” bir set çekmek, engel bulmak değil. RTE; bir zaman sonra türbanın üniversitelerden devletin hemen her kesimine sıçrayacağını adı gibi biliyor ve bu olası gelişmeyi pusuya yatmış bekliyor. Almanya’ya giderken laf kalabalığına sıkıştırdığı “...olayı daha geniş boyutta düşünmek lazım. Olay bu kadar dar çerçeve içinde değil...” cümleleri beklentisini doğruluyor. 2 bin ortaokul ve liseli kız öğrenci ‘güzel örtünme’ yürüyüşüne katıldı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY İran’da kara çarşaf mitingi Dış Haberler Servisi Şeriata uygun giyinmeyenlere yönelik sert uygulamaların son dönemde daha da sıkılaştırıldığı İran’da, bu kez çocuklar kara çarşafı destekleyen bir gösteride kullanıldı. Tahran Talim ve Terbiye Kurumu’nun “güzel örtünme” adı altındaki kara çarşaf kampanyası çerçevesinde dün yaklaşık 2 bin ortaokul ve liseli kız öğrenci, öğretmenleri eşliğinde başkentteki Veli Asr Meydanı’nda toplandı. Ellerinde, “Çador (kara çarşaf), en iyi örtüdür”, “Örtü muhafazadır, kısıtlama değil”, “Güzelliğin zekâtı, iffet ve namusu korumaktır”, “Başörtüsü ruhu temizler”, “Örtü, namusun muhafazasıdır”, “Örtülü kadın, sedefteki inci gibidir”, “Allah, hayâ sahibi olanları ve örtünenleri sever’’, “Örtünme,Allah’ın yeryüzündeki meleklere (kadınlar) bir lütfudur”, “Örtünme kadının süsüdür” yazan Farsça ve İngilizce pankartlar taşıyan kız öğrenciler cuma namazının kılındığı Tahran Üniversitesi’ne kadar sessizce yürüdü. Saç görünüyorsa ‘kötü’ AA’ya konuşan Tahran Talim ve Terbiye Kurumu Müdür Yardımcısı Mustafa Attaran, “Yürüyüşü İslam devriminin 11 Şubat’ta yapılacak 29. yıldönümü kutlamaları çerçevesinde düzenlediklerini” söyledi. Attaran, yürüyüşün, Türkiye’deki türban tartışmalarıyla ilgisi bulun madığını belirtti. İran’da, son yıllarda genç kızlar başlarını, saçlarını gösterecek şekilde örtmeye ve daha modern giyinmeye ilgi gösteriyor. Bunu “kötü örtünme” olarak nitelendiren muhafazakârlar, hükümetten bu şekilde giyinenlere engel olmasını istiyor. Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın göreve gelmesinden sonra kadınlara yönelik baskılar artmış, ahlak polisi, “uygun giyinmeyenlere” yönelik operasyonlar düzenlemişti. İĞNE YAPACAKTI Erkek hemşireyi istemedi EREĞLİ (AA) Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde rahatsızlanan eski eşini hastanenin acil servisine götüren kişi, erkek hemşirenin iğne yapmasına karşı çıktı. Doktor kendisi ile tartışan kişi hakkında küfrettiği ve hakarette bulunduğu iddiasıyla savcılığa şikâyette bulunurken, savcılık bu kişiyi tutuksuz yargılamak üzere serbest bıraktı. Alınan bilgiye göre D.D, rahatsızlanan boşandığı eşi P.T’yi Ereğli Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne götürdü. Acilde görevli doktor Kenan Şahin, P.T’yi muayene etmesinin ardından iğne yapılması talimatını verdi. İğnenin erkek hemşire tarafından yapıldığını fark eden D.D. buna tepki gösterdi, doktor Şahin’le tartışmaya başladı. Polikliniğe asılan ‘Bayan hekimlerle doğum’ yazılı afiş ve pankartlar tepki çekiyor. ‘Benzer olaylarda artış var’ Tartışmanın büyümesi üzerine hastane polisi olaya müdahalede bulundu, D.D’yi gözaltına aldı. Olayın ardından kendisi ile tartışan kişi hakkında küfrettiği ve hakarette bulunduğu gerekçesiyle cumhuriyet savcılığına şikâyette bulunan doktor Kenan Şahin, son aylarda bu tür olaylarda artış yaşandığını söyledi. Hastayı muayene ettikten sonra iğne yapılması konusunda hemşirelere talimat verdiğini anlatan Şahin, şöyle devam etti: “Acilde yoğunluk olduğundan iğneyi erkek hemşire yapacaktı. O sırada hastanın eşi olduğunu söyleyen kişi duruma müdahale etti. Benim için hastanın sağlığı önemli.” Muayene sonrasında erkek hemşirenin iğne yapmasına karşı çıktığını ifade eden D.D, “İğneyi, boşta olduğunu gördüğüm bayan hemşirenin yapmasını istedim, doktor beni tersledi. Aramızda tartıştık, ancak darp olayı söz konusu değil” dedi. Sağlıkta da AKP izi ? Baştarafı 1. Sayfada İran yine doğalgazı kesti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, İran’dan doğalgaz akışının “azaldığını, durduğunu’’ açıkladı. Güler, Hilton Otel’de düzenlenen İran İslam Cumhuriyeti resepsiyonunda gazetecilerin, İran’dan doğalgaz akışına ilişkin sorularını yanıtladı. İran doğalgazıyla ilgili problem olup olmadığı yönündeki soru üzerine Güler, “Biliyorsunuz. Yine aşırı soğuklar etkili oldu. Şu anda gaz gelişiyle ilgili arkadaşlarımız görüşüyorlar. Gelen miktar azaldı ve durdu ama projelerle ilgili görüşmelerimiz sürüyor biliyorsunuz’’ dedi. birlikte sağlık alanında artan dinci faaliyetlerin bir uzantısı olarak dikkatleri çekiyor. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Aktan, hastanelerde bu tip uygulamaların geçmişte de var olduğunu ancak gizli yapıldığını anımsatarak, “Türban tartışmalarının Meclise taşınması ile artık her şey alenen yapılıyor” dedi. Aktan, “Korkum, bu uygulamaların ilerleyen yıllarda kadın ve erkekler için ayrı hastaneler şeklinde olması” diye konuştu. SES Genel Başkanı Köksal Aydın, “AKP sağlığı hızla özelleştiriyor ve buna paralel olarak da toplumsal alanları muhafazakârlaştırıyor.” dedi. Özel sağlık kuruluşlarının yeteri kadar denetlenemediğini savunan Aydın, türban ile ilgili anayasal değişikliklerin onaylanması durumunda kamu kurumlarında da türbanın önünün açılacağını ifade etti. CHP Eyüp İlçe Başkanı Ali Galip Mamal, özellikle Eyüp ilçesinde bu ve benzeri durumlara sıkça rastlandığını anımsatarak, “Bu tür uygulamaların laik Türkiye Cumhuriyeti devletinde olmasını istemiyoruz” dedi. Konu ile ilgili olarak hastane Başhekimi Dr. Ali Çetin ise kendilerine gelen taleplere göre hekimlerini belirlediklerini ve hastaların bayan hekimleri doğumda tercih ettiğini söyledi. leyicisi olacak: 1 Türkiye ortaçağ karanlığına götürülemez. 2 Yapılan değişiklik türbanın serbest olması diye özetlenecek basitlikte değil. Laikliğe gölge düşürülüyor. 3 Böyle bir girişime izin verilemez. AKP bu uyarıları dikkate alır mı? Almaz... Başbakan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın açıklamasının ardından, “Kimse kendisini yasama ve yürütmenin üzerinde görmesin” demişti. Oysa parlamenter sistem yasamayargıyürütme olmak üzere 3 eşit ayak üzerinde oturur. Erdoğan, doğrudan kendi denetimindeki yasama ve yürütmeyi yargının üzerine çıkarıyor. Bu durumda önümüzdeki dönemin iki tarafı oluşuyor: AKP ve yargı! ??? Erdoğan’ın türban konusundaki ezeli tezi şuydu: Bu konuda toplumda zaten mutabakat var, kurumlar arası mutabakatı da sağlayıp, ondan sonra adım atacağız. Kurumlar tek tek görüşlerini açıklıyorlar. AKP bu görüşlere nasıl yaklaşıyor: Efendim onlar, kişisel görüştür! Genelkurmay Başkanı, “Bizim görüşümüz biliniyor” diyor. AKP, kişisel görüştür, diyor... Üniversitelerarası Kurul ortak açıklama yapıyor. AKP, kişisel görüştür, diyor... Barolar Birliği düşüncesini açıklıyor. AKP, kişisel görüştür, diyor... Eğer bu mantıkla hareket edeceksek; biz de Başbakan olarak attığı hiçbir adımı tanımıyoruz, bunlar Recep Bey olarak ortaya koyduğu görüşlerdir! Aynı mantık Meclis için de yürütülebilir. Bunlar, bir grup milletvekilinin kişisel olarak oluşturduğu düşünce demetidir! Böyle şey olur mu? Elbette olmaz. AKP, kurumları tanımayarak ne kadar demokrat olduğunu gösterdi! Klasik tanımdır: Demokrasi kurumlar ve kurallar rejimidir! AKP ikisiyle de barışık değil. ??? AKPMHP koalisyonuna ilişkin ilginç bir durum var... Anayasanın 10. ve 42. maddelerinde yapılan değişikliklerden sonra YÖK Yasası’nın 17. maddesi değişecek ve türbanın nasıl olması gerektiği açıkça belirtilecekti. Buna göre yüz görünecek şekilde, çene altından bağlanacak örtü kabul görecekti. Böylece çarşaf ya da yüzü de kapatan örtüler serbestliğin dışında kalacaktı. AKP, MHP’ye dedi ki: YÖK Yasası’nda değişiklik yaparsak, Anayasa Mahkemesi bozar. Tüm emek boşa gider. Bunu yapmayalım, ayrıntıyla YÖK ve rektörler uğraşsın! AKP, Anayasa Mahkemesi’ni gerekçe göstererek, çekirdek tabanının tepkisini çeken “çene altı” formülünü de devre dışı bırakmış olacak. Bu, daha değişiklik tamamlanmadan MHP’ye kazık atmak demek. Ya da AKP Anayasa Mahkemesi’nden ve yargının kararlılığından gerçekten ürktü! Bugün saat 11.00’de Meclis’te değişikliklerin ikinci turu var... Saat 12.00’de Sıhhiye’de Erdoğan’ın sevmediği kurumların mitingi var... Uzun bir gün... ankcum?cumhuriyet.com.tr DHKPC DAVASI KARARI MHP’den türban istifaları İzmir’de bir grup partili, MHP’yi türban konusunda AKP’den rol çalmakla suçlayarak ‘Temel değerler siyasi malzeme yapılmıştır’ açıklamasını yaptı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) 22 Temmuz genel seçimlerinde MHP’den İzmir 1’inci Bölge 7’nci sıra milletvekili adayı olan avukat Gani Engin Ulusoy, Narlıdere İlçe Başkanı Ahmet Kara ve 11 ilçe yönetim kurulu üyesi, türban konusundaki tutumunu protesto için partilerinden istifa etti. Alsancak’taki avukatlık bürosunda, istifa edenlerle birlikte basın toplantısı düzenleyen Ulusoy, MHP’nin türban konusunda AKP’den rol çalarak puan almak istediğini söyledi. Ulusoy, MHP’nin, seçim öncesi Atlantik ötesinin talimatlarını uygulamakla suçladığı Erdoğan’a, Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra ikinci kez destek olduğunu anımsatarak, şunları söyledi: “Türban savunuculuğunun ne okuma özgürlüğü, ne de inanç özgürlüğü ile ilgisi olmadığı kanısındayız. İnanç özgürlüğü için destekliyorsanız, o zaman her alanda serbest bırakılmasını savunmanız gerekir. vermenin yanlış olduğu kanısındayız.” Öte yandan MHP İzmir İl Başkanı Müsavat Dervişoğlu ise yaptığı yazılı açıklamada, Ahmet Kara ve yönetiminin geçerli olmadığını savunarak, “Kendileri 20.06.2007 tarihinde 2007/03363 sayılı atama ile görevlendirilmişlerdir. Ancak, işlemleri zamanında tekamül ettiremedikleri için parti tüzüğünün ve siyasi partiler kanununun ilgili hükümleri çerçevesinde münfesih duruma düşmüşlerdir. Dolayısıyla hangi görevden istifa ettiklerini anlayabilmiş değilim. Bizim Narlıdere’de ilçe başkanımız, ilçe yönetim kurulumuz ve hatta ilçe başkanlığı binamız bile yoktur” görüşlerine yer verdi. Toptan: Belçika dehşete düşürdü ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Köksal Toptan, Belçika’da yargılanan DHKPC üyelerinin beraatına ilişkin olarak, “Dehşete kapıldım; iki yönlü dehşete kapıldım. Bütün dünyada bir terör örgütü olarak tanımlanan DHKPC’nin, Belçika makamları tarafından terör örgütü olarak tanımlanmaması gerçekten dehşet verici’’ dedi. Karar konusunda harekete geçen Dışişleri Bakanlığı, verilen kararı incelemeye aldı. Antalya’da gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Toptan, teröre karşı bütün ülkelerin ortak mücadele etmesi gerektiğini, aksi halde dünyanın terörü önleyemeyeceğini belirtti. Su paylaşımı toplantıları yeniden ? İstanbul Haber Servisi Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, 5. Dünya Su Forumu 2. Tematik ve Bölgesel Koordinatörler Toplantısı’nda, Irak ve Suriye ile su paylaşımı konusunda bir ara kesilen teknik komite toplantılarının yeniden başladığını belirterek 3 ülke arasındaki su sorununa başka ülkelerin karışmaması kararı aldıklarını söyledi. Eroğlu, komşu ülkelerle su paylaşımı politikasında bir değişiklik olmadığını belirterek “IrakSuriyeTürkiye arasındaki ilişkileri geliştirmek istiyoruz” dedi. ‘Yasa destekçileri samimi değil’ Okuma özgürlüğü için savunuyorsanız, buluğ yaşında tesettür başladığına göre ortaöğretimde de serbest bırakmanız gerekir. Dolayısıyla bu konu da yasa destekçilerinin samimi olmadıklarını göstermektedir. Temel değerler siyasi malzeme yapılmıştır. Belirli bir ideolojinin savunucularının sembolü olmuş ve laiklik karşıtlarının bayrak yaptığı bu oluşuma destek ‘Bu karar terörü teşviktir’ Toptan, şöyle devam etti:“Belçika gibi çok önemli bir Avrupa merkezinden böyle bir kararın çıkması dehşet vericidir ve terörü teşvik anlamına gelir. ‘Belçika’da suç işlemedi’ diye, insanları masum sayan bir zihniyet, küresel terörle mücadelenin bir parçası olamaz. Kimse de artık bundan sonra terörle mücadele konusunda birbirine yardımcı olma ihtiyacını hissedemez. Böyle bir şey olabilir mi? Dehşete kapıldım.’’ Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada, aralarında Fehriye Erdal’ın da bulunduğu DHKPC terör örgütünün 7 üyesi hakkında daha önce Kasım 2006’da Belçika Bruges Mahkemesi’nin verdiği kararın, söz konusu ülkenin Yargıtay’ı tarafından 2007 tarihinde bozulduğunu anımsattı. Açıklamada, Anvers İstinaf Mahkemesi’nin önceki gün aldığı karar gereğince bu kişilerin 4’ünün terör örgütü ya da çete mensubu olma suçlarından beraat ettiği vurgulandı. Aydınların ortak düşmanı Amerika ? İstanbul Haber Servisi Haklar ve Özgürlükler Cephesi (HÖC) tarafından yurt genelinde yürütelen “Ortak Düşman Amerika’dır” kampanyası çeşitli aktivitelerle devam ediyor. HÖC tarafından yürütülen kampanya kapsamında yarın Osmanbey’deki Salon La Bella’da panel düzenlenecek. Prof. Dr. Mehmet Bekâroğlu, Prof. Dr. Toktamış Ateş, sanatçı Şanar Yurdatapan, Av. Hüseyin Yüksel Biçen, Av. Selçuk Kozağaçlı, gazeteci Alper Turgut, yazar Sevim Belli ile birlikte Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ertuğrul Ünlütürk’ün konuşmacı olarak katılacağı panele çok sayıda yazar, sanatçı ve aydın da destek amaçlı katılacak. Çelik: Ölüm cezası olmalı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Köksal Toptan tarafından hazırlanan Meclis İçtüzüğü’nde değişiklik yapılmasına ilişkin öneri Anayasa Komisyonu’nda görüşülürken, MHP’li Behiç Çelik anayasa değişikliğine koşut olarak ölüm cezası ile ilgili düzenlemelerin içtüzükten çıkarılmasına itiraz etti. Çelik, komisyonlarda sivil toplum örgütlerinden görüş alınmasına ilişkin düzenlemeyi de eleştirdi. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, toplantının başında öneri hakkında bilgi verdi. Öneri, genel kurulda evrakın, kâtip üyeler yerine Başkanlık Divanı’nca belirlenecek görevliler tarafından okunması, Plan ve Bütçe Komisyonu’nun mali denetiminin etkinleştirilmesi, komisyonların tasarı ve önerilerle ilgili sivil toplum kuruluşlarından görüş istemesi ve ana yasada ölüm cezasının kaldırılmasına koşut olarak içtüzükte de bu yöndeki ifadelerin çıkarılmasını öngörüyor. MHP’li Çelik, önerideki ölüm cezası ibarelerinin kaldırılmasına yönelik düzenlemeye karşı çıktı. Çelik “Savaş, yakın savaş, seferberlik ve terör hallerinde idamın olmasını savunuyoruz. Bu düzenleme korunmalı’’ dedi. Kuzu, ölüm cezasının anayasadan çıkarıldığını anımsattı. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle