Katalog

27 ŞUBAT 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İŞÇİ YAKINLARI YARDIM İSTEDİ 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Gizlenen ölüm Meclis’e taşındı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tuzla tersanelerinde yaşamını yitiren ancak ölümü kayıtlara “iş kazası” olarak geçmeyen Sadi Üstünbaş’ın yakınları dün TBMM İnsan Hakları’nı İnceleme Komisyonu’na başvurarak olayın aydınlatılmasını istedi. Tuzla’da Çeksan Tersanesi’nde elektrik bölüm şefi olarak çalışan Sadi Üstünbaş (27) 5 Mayıs 2007 günü inşaat halindeki boş depoda ölü olarak bulunmuştu. Adli Tıp Kurumu raporuna göre Üstünbaş’ın ölümünün “kafatası, omur ve kol kırıklarıyla müterafık beyin kanaması doku harabiyeti ile iç organ laserasyonundan gelişen iç kanama sonucu meydana geldiği” belirtilirken olay resmi kayıtlara iş kazası olarak yansımadı. Kardeşlerinin ölümü ile ilgili tersane sahiplerinin kazayı “yok sayması” ve yürütülen soruşturmadan da sonuç alınamaması üzerine Sadi Üstünbaş’ın kardeşleri Cemal ve Saliha Üstünbaş, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde Tuzla ile ilgili oluşturulan alt komisyondan yardım istedi. CHP İstanbul Milletvekili Soysal da tersanelerde “kayıt dışı” ölümler olduğuna dikkat çekerek, ailelere kan parası verilip olayın üstünün örtüldüğünü söyledi. Soysal, komisyon olarak “bu tür kayıt dışı ölümleri” de araştıracaklarını söyledi. Yök ve Yok Akşam karanlığında askerler Kuzey Irak’ın karlı tepelerinde ilerliyordu. Her an her yönden gelebilecek düşman ateşine karşı gözleri sağı solu tarıyordu. Soğuk donduruyordu. Tuzaklar vardı, pusular vardı. Bir gece baskınına uğrayabilirlerdi. Elleri tetikteydi. Şehit olan arkadaşlarının cephe gerisine gönderilişini görmüşlerdi. Akşam karanlığında YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, kapalı kapılar ardında hesaplar yapıyordu. Üniversitelere bir gece baskını yapacak, ‘Kapılarınızı türbana açın’ diyecekti. Daha bir süre önce, bir bakan, ‘YÖK Başkanı güzel sözler söylüyor’ denince, ‘Söyleyecek tabii, sıkıysa söylemesin’ demişti. Şimdi bu bakanı kızdırmak olmazdı. Kuzey Irak harekâtı umrunda değildi. Milletin gözünün cephede olması da umrunda değildi. Peşpeşe gelen şehit cenazeleri de umrunda değildi. Gereken ‘yasal düzenleme’ de umrunda değildi. Anayasa Mahkemesi kararları da umrunda değildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları da umrunda değildi. Üniversiteler Arası Kurul kararları da umrunda değildi. Yargıtay Başkanlar Kurulu kararları da umrunda değildi. Ortaya çıkabilecek kaos da umrunda değildi. Gece baskını yapacaktı. Sıkıysa yapmasındı. Kuzey Irak’ta harekât sürerken, şehitler verilirken, yüz binlerce annebaba gözü yaşlı, uykusuz geceler geçirirken türban değişikliği en tepeden onaylanmamış mıydı? O halde YÖK Başkanı için gerisi hikâyeydi. Bu gece baskınını mutlaka yapacaktı. Yaptı da. Hem de rektörleri tehdit ederek, gözdağı vererek. Hem de boyundan büyük bilmişlik taslayıp Cumhuriyet yorumu yaparak, laiklik karşıtı fetvalar vererek... Sandı ki, fetva verecek, emir verecek, ‘Yasaya gerek yok, türbanlı öğrencileri alacaksınız, yoksa sizi fena yaparım’ diyecek, rektörler de korkacaklar, selam durup ‘Başüstüne’ diyecekler. Dediler mi? YÖK Başkanı lök gibi ortada kaldı. Karşısında esas duruşa geçtiği iktidar ile, hukuka saygılı üniversiteler arasında ezildi. Özcan’dan geriye, ortalığı karıştıran adam olma başarısı kaldı. ??? Dünkü gazeteler, iktidarın Özcan eliyle yarattığı kaosu vurgulayan haber ve başlıklarla doluydu. Cumhuriyet: Üniversiteleri karıştırdılar. Hürriyet: Türban kaosu YÖK’ü böldü. Milliyet: Üniversitelerde türban kaosu. Radikal: Türban üniversiteyi böldü Akşam: Türban düellosu. Vatan: Üniversite kapısında türban kaosu. Sabah: YÖK’te kavga. Dün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli , AKP’ye yüklenen açıklamalar yaptı. Türban konusunda AKP’yi MHP ile yaptığı mutabakata uymamakla suçladı. YÖK Yasası değiştirilmeden türbanın üniversiteye sokulmasının tehlikelerini anlattı. Bahçeli’nin bu tavrı oyuna gelen güreşçinin kızgınlığına benziyor. Üniversiteleri kaosa sürükleyen anayasa değişikliğine imza attıktan sonra, Bahçeli’nin bu sözleri, son günlerin moda deyişiyle ‘yok’ hükmündedir. hikmet.bila@ntv.com.tr BAT’ın Genel Müdürü Adams hakkında Avam Kamarası’na sunulan tutanaklarda ağır suçlamalar var Tekel’i kaçakçıya satıyorlar ? İngiliz Avam Kamarası’na sunulan kanıt tutanaklarına göre Tekel’e en yüksek teklifi veren BAT’ın genel müdürü Paul Adams, Asya’da bölge direktörü olarak çalıştığı dönemde, ‘Asya bölgelerine yapılan kaçakçılık işini yönetmekten ve planlamaktan’ sorumluydu. MURAT KIŞLALI ANKARA İngiliz Meclisi Avam Kamarası’nın Sağlık Komitesi’ne sunulan kanıt tutanaklarına göre Tekel Sigara’ya en yüksek teklifi veren British American Tobacco (BAT) Genel Müdürü (CEO) Paul Adams’ın, 19911998 arası AsyaPasifik bölge direktörlüğünü yaptığı dönemde “BAT’ın AsyaPasifik bölgesi içindeki sigara kaçakçılığını planlamaktan ve yönetmekten sorumlu tutulduğu” ortaya çıktı. BAT, konuyla ilgili olarak, İngiliz Ticaret ve Sanayi Bakanlığı’nın 2000 sonrası yaptığı soruşturmanın kanıt bulunamadığı için bir işlem yapılmadan kapatıldığını bildirdi. BAT’ın 1998’de, ABD Minnesota Eyaleti’nce aleyhine açılan davada, anlaşma şartlarından biri olarak kamuya açtığı şirket içi yazışmalara ve belgelere da TEK GIDAİŞ DAVA AÇMAYA HAZIRLANIYOR Ekonomi Servisi Tek Gıdaİş Sendikası, Tekel Sigara İşletmesi’nin özelleştirilmesinde kamu yararı olmadığı gerekçesiyle Danıştay’da “yürütmenin durdurulması ve iptali” için dava açmaya hazırlanıyor. yandırılan kanıtlarda, Tekel ihalesi sonrası BAT adına açıklama yapan şirketin genel müdürü Adams’a yönelik, “Sayın Adams Asya Pasifik Direktörü olarak, Çin, Tayvan ve Vietnam’ın da dahil olduğu Asya bölgelerine yapılan kaçakçılığı yönetmekten ve planlamaktan sorumluydu” ifadesi yer aldı. BAT’ın Asya Bölgesi’nde sigara kaçakçılığı yaptığı ülkelerin listesi, Paul Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından satışa çıkarılan ve 22 Şubat’ta yapılan ihalede Tekel Sigara İşletmesi’ne en yüksek teklifi 1.72 milyar dolarla British American Tobacco (BAT) vermişti. Adams’a ait gizli bir dosyada bulundu. Adams’ın bölge direktörlüğünde yer alan toplam 22 ülkenin bulunduğu listede, 10 ülke, BAT’ın “kaçakçılık” anlamında kullandığı “Genel Ticaret” yapılan ülkeler altında işaretlenmiş görünüyor. Yurtdışında yapılan sigara kaçakçılığı 1999’a kadar İngiltere’de suç sayılmadığı için Adams yargılanmadı. Şirket belgelerine göre Adams, 1993’te BAT’ın ABD’deki şirketi olan Brown&Williamson yöneticisine yolladığı bir memoda (şirket içi mesaj) “Çin pazarında büyüyebilmek için görülebilir gelecek içinde izlenecek en iyi yol gayri resmi kanallar olmaya devam ediyor” diye yazdı. Uluslararası bazı sivil toplum örgütlerinin “Kendi Sözleriyle BAT” isimli raporunda da Adams’ın faaliyetlerine şu ifadelerle yer verildi: “Paul Adams, sekiz yılı BAT’ın yasadışı ticaret stratejisi olarak kaçakçılıkla suç ortaklığı yapması sonucu şirket satışlarının patladığı Asya bölgesinde olmak üzere, şirketteki 13 yıldan sonra Haziran 2004’te BAT’ın genel müdürlüğüne atandı. BAT’ın, suç örgütleriyle yaptığı suç ortaklığının çapı, yüzlerce gizli şirket içi belgeyle ABD’deki yargı sürecinde ortaya kondu.” DSP heyeti Tuzla’da ? İstanbul Haber Servisi DSP heyeti işçi ölümleriyle gündeme gelen Tuzla’da incelemelerine başladı. DSP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Macit’in başkanlığını yaptığı heyet, önce Limterİş’i ziyaret etti. Tersanelerde yapılan denetimlerin ve ziyaretlerin haberli yapıldığını aktaran Macit, bu şekilde sorunların açığa çıkmayacağının altını çizdi. DİSK’TEN NÖBET Tuzla’da direniş başlıyor Tekel’in sigara bölümünün özelleştirilmesine karşı fabrikalardan çıkmayan bazı işçiler ölüm orucuna başladı. İstanbul Haber Servisi Birbiri ardına yaşanan işçi ölümleriyle adeta “işçi cehennemi” haline gelen Tuzla tersanelerinde, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) 24 saatlik nöbeti bugün başlıyor. DİSK, “cinayetlere son verilmesi ve iş güvenliğinin sağlanması” için yapacağı eyleme toplumun duyarlı tüm kesimlerini çağırıyor. DİSK, bölgede “Cinayetlere karşı 24 saatlik oturma eylemi” yapacak. Eyleme, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Yönetim Kurulu üyeleri ve DİSK Başkanlar Kurulu katılacak. “Artık bıçak kemiğe dayandı, bu işi grev çözer” diyen DİSK’e bağlı Liman, Tersane Gemi YapımOnarım İşçileri Sendikası da (Limterİş) “işçi cinayetlerinin durdurulması” için bugün ve yarın grevde olacak. Gemi sanayicileri işçileri suçladı Ne özeleştiri ne de somut bir adım var Ekonomi Servisi Gemi sanayicileri, özellikle son dönemlerde artan Tuzla tersanelerindeki ölümler üzerine günah keçisine dönüştürüldüklerini söyledi. Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Bayrak, Türk Loydu eski başkanı Yücel Odabaşı, Dok Gemiİş Sendikası Genel Başkanı Necip Nalbantoğlu, Gemi Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Gökalp ile tersanelerinde meydana gelen ölüm olaylarına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Konuşmacıların, Tuzla tersanalerinde çalışan sayısının yedi yılda 5 binden 33 bine yükseldiğine, sektörün yüzde 360 büyüdüğüne vurgu yaptığı toplantıda, çalışanların genel olarak Türk insanı mantığında olduğu, verilen eğitimlere karşın “Bana bir şey olmaz” mantığıyla hareket ettiği ileri sürüldü. İki ayda 6 işçinin öldüğü Tuzla tersanelerinde olayların tırmandırılmasında en büyük etkiyi, çıkar sağlamak isteyen bir sendikanın yaptığı da ileri sürülen bir başka ilginç iddia oldu. İnternet dolandırıcılığı ? İstanbul Haber Servisi Ermenistan’dan internet yoluyla irtibat kurdukları Türkiye’deki çeşitli işyerlerini yaklaşık 1 milyon YTL dolandırdıkları öne sürülen 7 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında şebekenin Türkiye’deki lideri olduğu iddia edilen Ermeni asıllı Türk yurttaşı Azaryan M.’nin bulunduğu bildirildi. Şebekenin Ermenistan’daki lideri Aram M. ile diğer üyelerinin yakalanması için İnterpol’un devreye girdiği öğrenildi. Eylemlerine ara vermeyen Tekel çalışanları Ankara’ya yürüyecek SSGSS protesto edilecek ? İstanbul Haber Servisi Türkİş, DİSK, KESK İstanbul Şubeler Platformu, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu ve İstanbul Tabip Odası’nın ve çok sayıda demokratik kitle örgütünün oluşturduğu “Herkese Sağlık ve Güvenli Gelecek Platformu”, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) Yasa Tasarısı’nın geri çekilmesini istiyor. Platform, tasarının geri çekilmesi talebini yarın saat 12.30’da Haydarpaşa Numune Hastanesi önünde başlayacak gösteride bir kez daha duyuracak. İşçiler ölüm orucunda MURAT GÜLDEREN Tekel’in İstanbul Cevizli’deki fabrikasında çalışan Mehmet Kılıç ve Barış Kalyon isimli iki işçi ölüm orucuna başladı. Özelleştirmenin durdurulması yönünde umutlarının tükenmeyeceğini belirten işçiler, “Gerekirse fabrikalara kendimizi kilitler ölüm oruçlarını arttırırız, bu uğurda ölümü dahi göze aldık” dediler. Çalışanlar adına Dil öğrenirken staj olanağı ? İstanbul Haber Servisi Global Vizyon Yurtdışı Eğitim Danışmanlık Genel Koordinatörü Deniz Akar, yurtdışına dil eğitimi için gidenlere, aynı zamanda staj yapma olanağı sağlayacaklarını duyurdu. Akar, staj programlarının, genç yönetici ve yönetici adaylarına yeni olanaklar yarattığını söyledi. Konuya ilişkin (0212) 249 19 81 numaralı telefondan bilgi alınabilir. Yabancıya kâr bize yoksulluk kalacak fabrika önünde açıklama yapan Tek Gıda İş İstanbul Bölge Sekreteri Recep Tuncel, hükümetten korkmadıklarını, gösterdiğimiz kararlılıkla özelleştirmenin iptal edileceğine inandıklarını anlattı. Tekel’in İstanbul Cevizli’deki fabrikasına üç gündür kapanan işçiler “Tekel’i peşkeş çektiler”, “Kahrolsun ABD, işbirlikçi AKP” şeklinde sloganlar atarak seslerini duyurmaya devam ediyor. Ambalaj, yaprak tütün bölümü ve yöne ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tütün Eksperleri Derneği, özelleştirilen Tekel’in, sadece arazilerinin, stoklardaki tütününün ve fabrikalarındaki teçhizatının bile, satıldığı fiyat olan 1 milyar 720 milyon doların çok üzerinde değerde olduğunu belirterek “2006 yılı kârının 420 milyon YTL olduğu düşünülürse, 146 yıllık Tekel’in 2 milyar YTL, yani 2 yıllık sektör kârına satılmak istendiği görülecektir. Böylelikle her yıl bir milyar YTL kâr yabancı sigara şirketlerinin yurtdışındaki kasalarına akarken işsizlik ve yoksulluk da Türk halkına kalacaktır’’ dedi. tim kadrosuyla birlikte fabrikada toplam 1336 kişinin çalıştığını belirten fabrika işçi temsilcisi Şükrü Baba, 9 yıldır Tekel’de çalıştığını, aldıkları ortalama 800 YTL maaşla evlerini geçindirmek zorunda olduklarını, özelleştirme sonrası ise kesin olarak işlerine son verileceğini bildiklerini anlattı. Baba, “Bu uğurda gerekirse kendimizi fabrikaya kilitleyip zincire vuracağız, buradan çıkmayacağız. İşçiler olarak ölüm oruçlarına başlayacağız” dedi. Fabrika işçilerinden Ulusoy Dağdelen de kendilerine destek veren CHP milletvekili Çetin Soysal, BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve DİSK dışında hiçbir kurum ve kuruluştan destek görmediklerini vurguladı. Dağdelen, Türkİş’inse kendilerini yalnız bıraktığını ifade etti. Tek Gıdaİş İstanbul Bölge Sekreteri Tuncel, AKP kanadından edindikleri bilgilere göre, Cevizli’deki fabrikanın hemen boşaltılıp Milli Emlak’e bağlı arazinin Dubaililere satılacağını, yerine villalar, alışveriş merkezleri ve oteller yapılacağını duyduklarını belirtti. Tuzla için geç de olsa adım atıldı TBMM’de araştırma komisyonu kuruldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda AKP, CHP, MHP ve DTP milletvekillerinin Tuzla tersanelerindeki işçi ölümlerinin ve çalışma koşullarının araştırılması istemiyle verdikleri araştırma önergesi görüşülerek kabul edildi. CHP’li Çetin Soysal ve DTP’li Akın Birdal, tersanelerde önlem alınmasında geç kalındığına ölüm nedenlerinin başında “taşeronlaştırma ve mafya kurallarıyla işçi çalıştırma”nın geldiğini söylediler. Oğlu gemicilik sektöründe faaliyet gösteren Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın Tuzla’daki ölümlere partisinin bakışını ise tersaneciliği “riski yüksek, getirisi düşük bir ağır sanayi sektörü” olarak niteleyip “İş kazaları her ülkede olmaktadır. Kaza oluyor diye tersane kapatamayız” sözleriyle ortaya koydu. Yıldırım, kazaların önlenememesini eğitimsizliğe bağladı. Eylem programı Limterİş grevi bugün saat 07.30’da İçmeler Tren İstasyonu’nda buluşulacak ve grev halayı çekilecek. Daha sonra DİSK yöneticilerinin katılımıyla saat 11.0’de, tersane cinayetlerinin son kurbanı Mikail Kavak’ın yaşamını yitirdiği Desan Tersanesi karşısında basın açıklaması yapılacak. Aynı günün akşamı saat 19.00’da Tuzla Meydanı’nda işçilerle buluşma gecesi gerçekleştirilecek. Gece burada kurulacak çadırlarda konaklanacak. CUMHURİYET 03 K