02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 ŞUBAT 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Örgütün üssü konumundaki ‘Zap’ düşerse Kandil Dağları’nın hedef alınması bekleniyor 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT PKK Zap kampına sıkıştı MEHMET FARAÇ Adeta Ajitasyon! Kamuoyunun, Kuzey Irak’a yönelik operasyona kilitlenmesinden daha doğal ne olabilir? Yabancı askeri uzmanlar bile, bu hava koşullarında, yarı bellerine kadar kar yığınları içinde, ülkemizin bölünmezliğine kasteden teröristlerle savaşan askerlerimizden gelecek haberleri, her evden bir Mehmetçik oradaymış gibi, heyecanla izliyor. Ulusça, gündemimizde başka hiçbir olay bulunmamasını beklediğimiz böylesine olağanüstü bir dönemde, önce Cumhurbaşkanı, adeta yangından mal kaçırırcasına son anayasa değişikliklerini MGK toplantısının bitiminde onaylıyor. Ardından kendisinin özenle arayıp Yüksek Öğrenim Kurumu’nun başkanlığına atadığı Prof.Dr. Özcan, o değişikliklere hemen uyulması için, üniversite rektörlerine, valiliklere ne dediği anlaşılmaz bir genelge göndererek, yargı sürecine de meydan okur bir görünüm çiziyor. YÖK Başkanı’nın, anayasanın 10 ve 42. maddelerinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girmesinin hemen ardından, bu değişiklikleri yapan yasama erkinin asıl iradesini beklemeden düğmeye basması bir rastlantı olamaz. Herkes gibi Prof.Özcan da yasama erkini harekete geçiren iki partinin, AKP ve MHP’nin, “türbana üniversitelerde serbestlik” için anayasada değişiklik yapılmasının yeterli olmadıkları konusunda görüş birliği içinde oldukları için Yüksek Öğrenim Kanunu’nun ek 17. maddesinin de yeniden ele alınmasında “MHP’nin ısrarı üzerine” anlaştıklarını elbette biliyor olmalıdır. Yine Prof.Özcan, CHP ve DSP milletvekilleri ile bir bağımsız üye tarafından bu değişikliklerin anayasanın laiklik ilkesine aykırı olduğu savı ile Anayasa Mahkemesi’nde “iptal davası” açmak amacıyla hazırladıkları 110 imzalı başvuru dilekçesini yarın yüksek mahkemeye vereceklerini de gazetelerden okumuş, gazete okumuyorsa televizyon haberlerinden izlemiş olmalıdır. PKK, üç koldan kuşatılan Zap kampının düşmesi halinde TSK birliklerinin örgütün üssü konumundaki Kandil Dağları’nı hedef alacağı endişesini yaşıyor. Militanların koordinesi, sınır hattı ve doğu kırsalındaki eylemlerin planlama merkezi olarak kullanılan Zap’ın kaybedilmesi PKK yöneticilerini korunaksız bırakacak, örgütün bir bacağı kopmuş olacak! Yöneticiler arasındaki egemenlik kavgası, önlenemeyen kopuşlar ve örgütten ayrılan Osman Öcalan ve arkadaşlarının muhalefeti, PKK’nin zaten kendi içinde bir savaş yaşadığını gösteriyor. Teslim olan militanların örgütün yapısı, lojistik yolları, sığınak ve mühimmat depolarıyla ilgili itirafları da bu kavganın küçümsenemeyecek boyutlara ulaştığını gösteriyor. Ancak tüm bunlara karşın PKK, örgütün ikinci üslenme alanı olan ve güvenlik güçlerinin 5 gündür çember içinde tuttuğu Zap kampını korumaya çalışıyor. PKK’nin “Ana Karargâh” olarak nitelendirdiği üssü, bu kampta bulunuyor. Hakkâri’nin Çukurca ve Uludere ilçelerinin tam karşısında, Suriyeli “Bahoz Erdal” kod adlı Fehman Hüseyin’in denetimindeki bu kamplar hem Dağlıca benzeri sınır boyu, hem de yurtiçindeki kanlı saldırıların planlamasında kullanılıyor. Kamp sorumluları etkisiz hale getiriliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TSK’nin Irak’ın kuzeyine yönelik kara harekâtından kurtulmaya çalışan PKK’nin lider kadrosundaki teröristler daha güvenli yerler bulmaya çalışıyor. Üst düzey teröristlerin Türk askerleriyle karşı karşıya bıraktıkları sözde kamp sorumlularının ise çoğu öldürüldü. Operasyon kapsamında henüz PKK’nin lider kadrosundan biriyle ve çevresindeki teröristlerle temas sağlanamadı. Murat KarayıZap kampı üç gün önce önemli çatışmaların yaşandığı “Ape Hüseyin” kod adlı eski üsteğmen Kadri Çelik’in yönetimindeki Avaşin, Hakurk ve Haftanin kampları, Zap, Gare ve Metina kamplarının bulunduğu “Behdinan sahası” ile “Amed Malazgirt” kod adlı militanın denetimindeki Kandil çevresindeki kampların eylem stratejilerini belirliyor ve koordinasyonu sağlıyor. Komandolar işte beş gündür bu kampın ele geçirilmesi için üç koldan mücadele ediyor: Güvenlik güçleri harekâtın birinci günü Çukurca’dan girerek Seve ve Ertuş karakollarının güzergâhını kullanarak Zap ve Çemço’yu çembere aldı. Topçu birlikleriyle Kobra helikoplan, Cemil Bayık, Duran Kalkan ve Feyman Hüseyin gibi teröristler, hava harekâtının başlamasından bu yana yerlerinin tespit edilmesini önlemek için elektronik cihazlardan uzak duruyorlar. Türk birliklerinin terörist kamplarına çevreleri tamamen kuşatıldıktan sonra girilmesi nedeniyle çatışmaların göğüs göğüse yaşandığı, bu kamplarda kurtulan terörist olmadığı dile getiriliyor. Önceki harekâtların tersine bu sefer bölgedeki yerel unsurların teröristlere yardım etme şansı bulamadıkları kaydediliyor. tığı, çevresini tamamen patlayıcı tuzaklarla kapattığı kampın düşmesi halinde örgütün Hezen Parastine Gel (HPG) adlı askeri kanadının çözüleceği de hesaplanıyor. Zap’ın düşmesi Kandil Dağları’ndaki ana üssün hedefleneceği anlamına geliyor. Örgüt PKK’nin yönetim üssünün bulunduğu Kandil Dağları’nı batı ve doğu cepheleri diye iki ayrı merkez biçiminde kullanıyor. PKK’nin eğitim, barınma lojistik ve mühimmat merkezleriyle sığınaklarının en korunaklılarını barındıran dağın batı cephesinde Kurtak, Bole, Levce, Şehit Rüstem, Zergele, Surede ve Cemil Bayık yönetimindeki Belakadi kampları bulunuyor. Şehit Harun, Berda Kaşu, Şehit Ay han, Şehit Rüstem (ikinci kamp) Dola Koga ve Kalmatukan kampları ise doğu cephesinde yer alıyor. Bu bölgede İranlı teröristlerin karargâhı olan Asur kampı da bulunuyor. PKK yöneticileri bombardımanlarda işte bu bölgeyi hem kaçış hem de barınma merkezi olarak kullanıyor. Kuzey ucu Türkiye sınırına dayanan dağlar silsilesi, hava operasyonlarında büyük darbe aldı. 16 Aralık’tan itibaren düzenlenen bombardımanlarda 260 yaşam merkezinin yerle bir edilmesi nedeniyle PKK, buradaki güçlerinin önemli bir bölümü İran sınırına doğru kaydırdı. Buna rağmen Kandil, PKK için en staretejik merkez olma özelliğini koruyor. terleri burada örgüte çok sayıda kayıp verdirdi. 5 asker Çiyeya Reşe adlı bölgeye geçmek isterken şehit edildi. Zap’a yönelik ikinci koridor Heregol Dağı’ndan açıldı. Komandolar Şikefta Bırindaraya mağaraların da bulunduğu tepede teröristlerle şiddetli çatışmalar yaşadı. PKK’nin ana karargâhına yönelik üçüncü kuşatma hattı ise Ertuş bölgesinde Geliye Bercela’dan Hore köyüne kadar uzandı. Burada da yoğun çatışmalar yaşandı. 8 asker bu alanda şehit oldu. Suriyeli Bahoz’un endişesi PKK kara harekâtının başladığı günden bu yana yalnızca terörist grupların başındaki Fehman Hüseyin’i sözcü olarak öne çıkartıp askeri alanda güç gösterisi mesajı veriyor. Örgüt üç koldan kuşatılan Zap Kampı’nın düşmesi halinde PKK’nin sağ bacağının kopacağını iyi biliyor! Suriyeli Bahoz belki de bu yüzden “Zap ilk hedef olarak görülüyor. Burdaki sonuçlara göre diğer alanlarda harekete geçebilirler” diyerek Kandil kuşatmasının endişesini yaşıyor. Zap operasyonunun sonucu kara harekâtının geleceğini belirleyecek! Belki de Kandil’e bir adım kalacak! Kandil’e bir adım!.. PKK’nin 8 noktaya kurduğu hava savunma sistemleriyle korumaya çalış O halde? Evet. O halde, Cumhurbaşkanı’nın özene bezene arayıp YÖK’ün başına oturttuğu bu profesörün alelacele bir genelge hazırlayarak rektörler ile valilerin kafalarını karıştırmaya, yüzlerce öğrencinin o genelgeyi okudukları için, yeni bir başlangıç günü olarak belirledikleri dünkü pazartesi sabahı fakülte kapılarında ispatı vücut etmelerine yol açmanın anlamı nedir? Bir miting düşünün. Yüzlerce insan, yasal haklarını kullanarak silahsız, saldırısız olarak bir olaya karşı yürüyüş yapıyorlar. O yürüyüşe karışan birisi, elindeki taşı, yoldaki binalardan birisinin camına atarak, kalabalığın duygularını tetikliyor ve karmaşaya neden oluyor. Son açıklaması ile YÖK Başkanı’nın yaptığı, bu örnekteki ajitatörün yaptığından farksızdır. Açıklamanın 19 üyeden oluşan Yüksek Öğrenim Kurulu’nun yasal olarak yapılmış bir genel kurul toplantısında alınmış bir karara dayandığı da söylenemez. Aksine, dün yayımladıkları ortak bir bildiri ile kurulun 9 üyesi, “Mahkeme kararlarına uymak, anayasal ve yasal bir zorunluluk olup ‘konusu suç teşkil eden emri hiçbir surette yerine getirmemek’ de anayasanın 137. maddesinin amir hükmü gereğidir” dediler ve Başkanın genel kurula danışmadığını tescil ettiler. Cumhurbaşkanı Gül’ün ve AKP iktidarının henüz kurtulamadığı bu 9 YÖK üyesinin anımsattığı 137. madde, “Kamu hizmetlerinde herhangi bir sıfat ve suretle çalışmakta olan kimse, üstünden aldığı emri, yönetmelik, tüzük ve kanu veya anayasa hükümlerine aykırı görürse, yerine getirmez ve bu aykırılığı o emri verene bildirir” diyor. Dün akşama kadar çeşitli üniversitelerden haber ajanslarına düşen bilgiler, yükseköğrenim kurumlarının hemen tümünün, ek 17. madde yürürlüğe girmeden, özellikle Anayasa Mahkemesi’nin kararları da ortaya çıkmadan; Fareli Köyün Kavalcısı gibi rektörleri peşine takmaya ziyadesiyle heveslenmiş görünen Yusuf Ziya Bey’i izlemediklerini gösteriyordu. Ama o, yine de bölücü amacına az da olsa ulaşmış sayılabilirdi. Zira Konya’daki Selçuk Üniversitesi’nde bu genelgeye uyularak kapılar ardına kadar açılmıştı. Üniversitelerarası Kurul da YÖK Başkanı’nın çağrısına uymamayı kararlaştırdığı için Selçuk Üniversitesi’nin hangi tür uygulamayı seçeceği bilinmiyor. BAKANLAR KURULU Operasyonun 4. gününde gelen 2 şehit haberiyle şehit sayısı 17’ye yükseldi Hedefe ulaşınca döneceğiz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, sınır ötesi harekâtın tek hedefinin PKK terör örgütü olduğunu belirterek “Operasyon hedefine ulaştığı takdirde de birliklerimiz tekrar geri dönmüş olacaktır” dedi. Bakanlar Kurulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında Başbakanlık Merkez Bina’da toplandı. Kocatepe Camisi’nde düzenlenecek şehit cenazesi nedeniyle kısa süren toplantı sonrasında açıklamalarda bulunan Çiçek, toplantının birinci gündem maddesinin terör örgütüne yönelik operasyonlar olduğunu söyledi. “Şüphesiz bu operasyon durup dururken yapılmadı” diyen Çiçek, Türkiye’nin konunun bu aşamaya gelmemesi için yoğun çaba gösterdiğini ancak çağrılarının yanıtsız kaldığını söyledi. Çiçek, bazı ülkelerin halen çelişkili tutumlarını sürdürdüklerini ifade etti. Operasyonlarda asıl hedefin doğrudan doğruya PKK olduğunun altını çizen Çiçek, “Kimse bizim yapmakta olduğumuz bu operasyonu başka türlü değerlendirmesin” dedi. Çiçek, operasyonların hedefine ulaşması durumunda Türk askerinin de tekrar yurda döneceğini ifade etti. 41 terörist daha öldürüldü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanlığı, sınır ötesi harekâtın 4. gününde 41 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi. Önceki gece meydana gelen çatışmalarda 2 güvenlik görevlisi de şehit oldu. Operasyon başından bu yana etkisiz hale getirilen terörist sayısı 153’e, şehit sayısı da 17’ye yükseldi. Genelkurmay, yabancı uyruklu teröristlerin ayrı hareket ederek örgütün silahlı yapısını ele geçirmeye çalıştıklarını bildirdi. Genelkurmay Başkanlığı dün akşam saatlerinde harekâta ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şöyle denildi: “Irak’ın kuzeyinde PKK terör örgütüne karşı icra edilen sınır ötesi harekâtın 4’üncü gününde iki ayrı bölgede teröristlerle sağlanan sıcak temas aralıklarla devam etmektedir. Tahkim edilmiş terörist mevzileri ve barınma yerleri üzerine uçaklar, silahlı helikopterler ve kara ateş destek vasıtaları ile açılan yoğun ve etkili atışlar gün boyunca sürdürülmüştür.” ANKARA POSOF Şehitler son yolculuklarına uğurlanırken gözyaşları sel oldu Törende AKP’ye tepki vardı Haber Merkezi Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) gerçekleştirdiği sınır ötesi harekâtta şehit olan askerler ve korucular memleketlerinde gözyaşlarıyla toprağa verildi. Cenaze törenleri, PKK’yi lanet mitingine dönüştü. Şehit Binbaşı Zafer Kılıç, Yüzbaşı Tekin Işık ve Üsteğmen Gürcan Ulucan Ankara’da binlerce kişinin katılımıyla son yolculuklarına uğurlandılar. Ankara Kocatepe Camisi’ndeki cenaze töreninde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile hükümet üyeleri protesto edildi. TSK’nin Kuzey Irak’ta sürdürdüğü kara harekâtında şehit olan askerler ve korucular memleketlerinde toprağa verildi. Cenaze törenleri, PKK’yi lanet mitingine dönüştü. Irak’ın kuzeyinde süren sınır ötesi harekâtta şehit olan Binbaşı Kılıç, Yüzbaşı Işık ve Üsteğmen Ulucan için dün Ankara Kocatepe Camisi’nde ikindi namazından sonra cenaze namazı kılındı. Cenazeye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çok sayıda bakan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile TSK’nin tüm komuta heyeti katıldı. Erdoğan’a protesto Kocatepe Camisi’ne erken gelen Başbakan Erdoğan, öğle namazını burada kıldı. Namazı kılmak için camiye yönelen ve törene katılan yurttaşların önünden geçen Erdoğan protesto edildi. Yurttaşlar, “Şehitler yan gelip yatmadı, vatanını satmadı”, “Tayyip oğlunu askere gönder” sloganları attılar. Namazını kılıp yeniden cami avlusuna çıkan Erdoğan bu sırada da yurttaşlarca “yuhalandı”. Törenin ardından şehit Binbaşı Kılıç ve şehit Yüzbaşı Işık’ın cenazeleri Ankara Cebeci Şehitliği’nde toprağa verildi. Aynı törende cenaze namazı kılınan şehit Üsteğmen GENELKURMAY Gül’e operasyon brifingi verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı’nda sınır ötesi harekâta ilişkin brifing verildi. Cumhurbaşkanı Gül, saat 11.30 sıralarında Çankaya Köşkü’nden Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı’na hareket etti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt tarafından karşılanan Gül’e, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’ın kuzeyindeki terör örgütü unsurlarına yönelik sınır ötesi kara harekâtıyla ilgili brifing verildi. Brifing yaklaşık 40 dakika sürdü. Brifing talebinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den geldiği öğrenildi. Başbakan Erdoğan da şehitler için Kocatepe Camisi’nde düzenlenen cenaze törenine katıldıktan sonra Genelkurmay Başkanlığı’na giderek operasyonla ilgili brifing aldı. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in de bulunduğu basına kapalı brifing, yaklaşık 1 saat sürdü. Ulucan’ın cenazesi ise İzmir’e gönderildi. Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde teröristlerin ateş açması sonucu şehit olan Piyade Üsteğmen Serkan Çakal’ın cenazesi, İzmir’de toprağa verildi. Şehit Uzman Çavuş Murat Bağatur (29) için Hatay’ın Dörtyol ilçesine bağlı Payas beldesinde Şehit Komando er Atalay Şeker için Ardahan’ın Posof ilçesinde şehit Komando Çavuş Yusuf Özmen için doğum yeri olan Kayseri’nin İncesu ilçesine bağlı Subaşı köyünde tören düzenlendi. Kara harekâtında şehit olan köy korucuları Esat Şen, Bilal Şen ve Ömer Güneş için Hakkâri’nin Çukurca ilçesindeki Emir Şaban Camisi’nde tören düzenlendi. Namazın ardından, şehit korucuların naaşları, askerlerin omuzunda, Cumhuriyet Mahallesi’ndeki ilçe mezarlığına getirildi. Korucuların yakınları sinir krizi geçirdi. ‘30 hedef vuruldu’ “Birliklerin ilerleme istikametleri üzerinde ve derinlikte yer alan 6 adet hedef grubu (30 civarında hedef) Hava Kuvvetleri uçakları tarafından vurulmuştur. Dün (önceki) gece saatlerinde, birliklerimizin kontrolündeki bölgeden sızarak çıkmaya çalışan teröristler, yakın mesafeli manevra ve ateşlerle ağır zayiata uğratılmıştır. Dışarıya çıkamayan terörist gruplar, Irak’ın derinliklerinde bulunan gruplardan yardım istemektedirler. Birliklerimizin arazi arama ve taraması yaptıkları bölgelerde tespit edilen terörist tesislerin; içlerindeki silah, mühimmat ve malzeme ile birlikte tahribine devam edilmiştir. Harekât bölgesinin kritik kesimlerindeki birlikler takviye edilmiş, bir kısım birliğimiz ise zinde kuvvetlerle yerinde değiştirilmiştir. Teröristlerin çekilme istikametlerini kontrol eden arazi kesimlerine, gece uçarbirlik harekâtı icra edilmiştir. Ayrıca, yabancı uyruklu teröristlerin genelde bağımsız hareket ederek örgütün silahlı yapısını ele geçirmeye çalıştıklarını doğrulayan bilgiler elde edilmiştir. Harekâtın 4’üncü günü boyunca çıkan çatışmalarda, 41 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Böylece harekâtın başlangıcından itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 153’e yükselmiştir. Dün (önceki) geceki çatışmalarda 2 personelimiz şehit olmuştur. Harekâta katılan birliklerimizin moralleri yüksek, azim ve kararlılıkları tamdır.” Özcan tek başına mı? Bu yangından mal kaçırma ya da züccaciye mağazasına fil ile girmeyi teşvik genelgesinde kurulun öteki üyeleri ne düşünüyorlar? Onlar da, yasama organı ek 17. madde ile ilgili yasayı çıkartmasa da YÖK’ün ya da üniversitelerin tek başına hareket edebilecekleri görüşünü mü paylaşmaktadırlar? Bu sorunun yanıtı elbette ilginç olacaktır. Ancak çok daha ilginç olan bir başka soruyu, MHP yöneticileri yanıtlamalıdır. Prof.Özcan YÖK Başkanı olunca, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’dan alacağı talimatlara nasıl uyum göstereceğini TBMM Başkanı’nı ziyareti sırasında Köksal Toptan’a da anlatmış ve bu “içten itiraf”ı açık mikrofonlar sayesinde kamuoyunca da öğrenilmiştir. Maliye Bakanı Unakıtan da yine açık mikrofon azizliği yüzünden YÖK Başkanı’nın, aslında bir özerk anayasal kurum başkanı olarak hareket edemeyeceğini tescil etmiştir. Özcan’ın bu olaylar karşısında verdiği tepki, belirsiz bir tebessüm mimikleri ile sınırlı kaldığı için, bu 24 Şubat genelgesinin “Made in AKP” patenti taşıma olasılığını Sayın Bahçeli hesap ediyor mu? Daha açık soralım: AKP , anayasanın 10 ve 42. maddelerinde gerekli sayısal çoğunluk için kullandığı MHP’yi, dereyi geçtiği için sırılsıklam ıslanmış bir halde bir kenarda bırakmayı planlayarak Cumhurbaşkanı’nın çok özenli bir arayıştan sonra atadığı YÖK Başkanı’na “Sen şu açıklamayı yap. Uygulamayı görelim” mi demek istedi? AKP Grup Başkanvekili Bozdağ’ın dünkü açıklaması bu soruya “evet” dememizi gerektiriyor. Çatışmalar sürüyor DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde helikopter desteğiyle birlikler sınır ötesinde çatışmaya girdi. TSK’nin Kuzey Irak’taki PKK varlığına karşı başlattığı sınır ötesi operasyon altıncı gününe girerken, PKK’lilerle çatışmalar sürüyor. Edinilen bilgilere göre, Çukurca’da operasyon kapsamında personel ve mühimmat taşıması nedeniyle hava trafiği hız kazandı. Çukurca 3’üncü Jandarma Taktik Sınır Alay Komutanlığı’ndan art arda kalkan Sikorsky ve kobra tipi helikopterler, birçok kez sınır ötesine geçerek, çatışma alanlarındaki PKK’lilere bomba attı. Sınır ötesi operasyonların daha çok Hakkâri ile Irak sınırı boyunca uzanan Çağlayan, Dede, Çayırlı, Işıklı, Çınarlı, Pınarlı, Kınık, Mendilli, Karasu köylerinin Kuzey Irak tarafında kalan kesimlerinde sürdüğü bildirildi. Yurtiçinde ise Şırnak ve Hakkâri’de operasyonlar aralıksız devam etti. Askeri birlikler, Cudi, Gabar ve Bestler Dereler bölgesindeki mağaralar ve sarp kayalıklar dahil her yeri aradı. Hakkâri’den Çukurca yönüne asker taşıyan konvoya önde eskortluk yapan trafik aracının üzerine, Zap Karakolu mevkiinde kar yağışının etkisiyle dağdan kopan kaya parçalarının düştüğü belirtildi. Meydana gelen olayda can kaybı yaşanmazken, hasar oluşan trafik aracında bulunan askerlerin ise kazadan yara almadan kurtuldukları belirtildi. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit?ekolay.net CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle