25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 ŞUBAT 2008 SALI 6 Özel Temsilci Irak’a gidiyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakanlık kaynakları, Irak Özel Temsilcisi’nin bu hafta atanacağını ve Irak’a gönderileceğini bildirdi. Alınan bilgiye göre, Oğuz Çelikkol’un Atina Büyükelçiliği’ne atanmasının ardından boşalan Irak Özel Temsilciliği’ne atanacak kişi bu hafta belirlenecek. Yeni özel temsilcinin atanmasının ardından bu hafta içinde Irak’a gönderileceği bildirildi. HABERLER Dışişleri Bakanlığı operasyonun gerekçesini uluslararası topluma anlatıyor SALI ORHAN BURSALI Diplomatikatak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Irak’ın kuzeyindeki PKK varlığına yönelik Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) başlattığı sınır ötesi operasyon devam ederken, Dışişleri Bakanlığı da operasyonun gerekçesini uluslararası topluma anlatmak için diplomatik atağa geçti. Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin yurtdışındaki temsilciliklerine, yürütülen operasyonun gerekçelerinin bütün ayrıntıları ile anlatılması talimatı gönderdi. Bu çerçevede bütün büyükelçiler bulundukları ülkelerde TSK’nin teröre karşı yürütmekte olduğu operasyonların kapsam ve amaçlarını anlatacak. Olası diplomatik sıkıntıların önüne geçmek için de BM nezdinde girişimler arttırılacak. Kara operasyonunun başlatılmasının ardından, Türkiye’nin uluslararası alanda elinin zora girmemesi için bu operasyonun diplomatik çabalarla desteklenmesi kararı, geçen hafta yapılan Mil Çoğulculuk ve Amerika Cumhurbaşkanı Gül, anayasada gerçekleştirilen türban değişikliğini, Meclis’te 3 partinin 411 oyunu almış olmasını gerekçe göstererek onaylamıştı. Ona göre bu karar, milletin ve egemenliğinin büyük iradesinin (seçimlerde kullanılan oyların yüzde 80’i!) gerçekleşmesidir. Demek istiyordu ki “İstesem de bu iradeye karşı duramam, imzalamam demokrasi emridir”. AKP gibi bir partinin kapıldığı “çoğunluk histerisi”nin, daha çok “özgürlük ve demokrasi” isteyen liberallerde bile salgın hastalık gibi yayılması şunu gösteriyor: Hukuk devleti, anayasa ve demokrasi gibi temel kavramlar bizDe henüz çok ham. Henüz, çoğunluğun aldığı kararların, mutlaka, anayasal ve hukuksal olduğu anlamına gelmediğini kabul etmiyoruz. Anayasa, yargının üstünlüğü gibi kavramlar ve ülkenin hukuk düzeni, ülkelerin uzun vadeli ve istikrarlı yaşamalarının teminatlarıdır. Ancak “dönemsel” olarak iktidara gelmiş partilerin, yüzde 47, yüzde 80 çoğunluk oylarını temsil ettiklerini ileri sürerek, temel yasalarla zırt pırt oynamaları, bunları kendi ideolojileri doğrultusunda hemen değiştirmeye kalkışmaları, tıpkı bugün olduğu gibi sorun çıkartır ve kargaşa yaratır! ??? Anayasal ilkelerçoğunluk dayatması konusunda, ABD’de Yüksek Mahkeme’nin ilginç kararı vardır. Prof. Rennan Pekünlü ve Prof. Gürbüz Çelebi, evrim olgusunun okullarda okutulmasına savaş açan ve dinsel yaradılış öyküsünün de “bilimsel öğreti” olarak ders kitaplarına sokuşturulmasını, Arkansas Eyalet Meclisi’nde 590 sayılı yasa ile kabul ettiren köktendincilerin yenilgisine dikkat çekiyorlar. Yüksek Mahkeme şu tarihi kararını vermişti: “Anayasanın (dinin devlet işlerine karışmamasını emreden) Birinci Düzeltme ilkelerinin içeriği ve uygulamasına, kamuoyu tarafından veya çoğunluğun oyuyla karar verilemez. 590 sayılı yasa tasarısını savunanların çoğunluk veya azınlık olmasının, anayasal bir yönetim sisteminde hiçbir anlamı yoktur... Büyük ve küçük hiçbir grup, devlet organlarını – ki devlet okulları bunlar içinde en önde gelen ve en etkili olanlarıdır– kendi dini inançlarını başkalarına dayatmak (aşılamak) için kullanamaz.” (Ünlü bilim dergisi Science, 215, 934943, 19 Şubat 1982.) Mahkemenin kararında şu da vardır: “Şu inancımızı bir kez daha yineleriz ki: Ülkemizin bekası, devlet ile dinin birbirinden tamamen ayrı tutulmalarının hem devlet için hem de din için en iyi yol olduğuna inanmamıza bağlıdır… Başka hiçbir alanda olamasa bile din ve devlet arasındaki ilişkilerde ‘sağlam çitler’ iyi komşular yaratır.” Rennan Pekünlü, ayrıca, Güney Dinç’in Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne Göre İnanç, Anlatım ve Örgütlenme Özgürlükleri isimli kitabına gönderme yapıyor (İzmir Barosu Yayınları, Aralık 2005): “Dinsel simge ve görüntülerin abartılı biçimde öne çıkarılarak başkalarını baskı altına alması ya da kamu güvenliği için zorunlu teknik önlemlerden, dinsel inançların korunması amacıyla vazgeçilmesi komisyon ve mahkeme kararlarında uygun görülmemiştir”. ??? Şimdi AKPMHP dincimukaddesatçı cephesi, anayasa değişikliğini hayata geçirebilmek için, YÖK Yasası’nda bir değişiklik yapmaları gerekiyor, ki üniversiteler buna uyabilsin. Ancak, yapacakları yasa değişikliğinin Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilme olasılığı yüksektir. Bu yüzden dinci cephe yasal düzenleme konusunda tereddüttedir! Bu değişikliğe gerek olmadan, türban üniversitelerde serbest bırakılabilir mi? İşte bu noktada, AKP’lilerin atadığı memur, YÖK Başkanı Özcan şimdi bunu deniyor! Denerken de rektörleri anayasal suç işlemeye kışkırtıyor! 9 YÖK üyesi ile birlikte üniversiteler bu yasa tanımaz tutuma karşı direniyorlar. Üniversiteler, rektörler, öğrenciler, öğretim üyeleri, kendilerine karşı yapılan bütün şantaj ve baskılara karşı, bilimi sonuna kadar savunmalıdır.. Ünlü fizikçi Richard Feynman diyor ki: “Kuşku duyma özgürlüğümüz bilimin erken dönemlerinde otoriteye karşı verdiğimiz savaşımda doğdu. Bu oldukça derin ve çetin bir savaşımdı: soru sormamıza, kuşku duymamıza, ‘emin değilim’ dememize izin verin. Bu savaşımı unutmamamız, kazandıklarımızı yitirmememiz gerek. Topluma olan sorumluluğumuz burada yatıyor.” (What Do You Care What Other People Think?) ? Büyükelçiler görev yaptıkları ülke yetkililerine kara harekâtının amacını ve kapsamını aktarmaya başladı. Büyükelçiler, Türkiye’nin, Irak’ın toprak bütünlüğü ve siyasi birliğine saygılı olduğunun altını çiziyorlar. li Güvenlik Kurulu toplantısında alındı. Diplomatik çabaların ilk aşamasını ise siyasi girişimler oluşturdu. Gerek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gerekse Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Iraklı ve ABD’li muhatapları ile yaptığı telefon görüşmeleri söz konusu siyasi girişimler çerçevesinde gerçekleştirildi. İkinci aşama ise “Türkiye’nin başta BM Daimi Temsilciliği olmak üzere AB üyesi ülkelerin başkentlerindeki büyükelçilerinin girişimleri” olarak planlandı. Dışişleri Bakanlığı’nın Irak Özel Temsilciliği’nin kaleme aldığı ve Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın imzası ile gönderilen talimat uyarınca Türkiye’nin yurtdışındaki büyükelçileri, görev yaptıkları ülke yetkililerine operasyonun amacını ve kapsamını aktarmaya başladı. Gönderilen talimat uyarınca büyükelçiler, “Türkiye, teröre karşı BM Güvenlik Konseyi kararlarından ve uluslararası hukuktan doğan meşru savunma hakkını kullanmaktadır” görüşünü ortaya koyarlarken, “Operasyon sadece PKK terör örgütüne yöneliktir. Türkiye, Irak’ın toprak bütünlüğü ve siyasi birliğine saygılıdır” ifadesinin de altını çizdiler. Ersoy hakkında soruşturma ? İstanbul Haber Servisi Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı, bir televizyon programında “Oğlum olsa askere göndermezdim” diyen şarkıcı Bülent Ersoy’un sözlerinin “Halkı Askerlikten Soğutma” suçunun kapsamına girip girmediğinin araştırılması için soruşturma başlattı. Soruşturmayı başlatan Cumhuriyet Savcısı Ali Çakır programın kasetini inceledikten sonra Ersoy hakkında dava açılıp açılmayacağının netlik kazanacağı öğrenildi. ‘Kısa zamanda çekileceğiz’ Büyükelçiler muhataplarına operasyonun ayrıntıları konusunda bilgi verirken, “Operasyon sınırlı bir zamanda ve sınırlı bir bölgede icra ediliyor” güvencesini ortaya koydular. Böylece, özellikle Arap kamuoyunda olası meydana gelecek tepkilerin en aza çekilmesi amaçlanırken, “Siviller kesinlikle hedef alınmıyor” mesajını da verdiler. Büyükelçiler, TSK’nin Irak’ı işgal etmek ya da bölgede kalıcı olmak için böyle bir operasyon yürütmediğini belirtip “En kısa zamanda çekileceğiz” güvencesini ortaya koydular. Arap ülkeleri nezdinde yapılan girişimlerde ise Türkiye’nin, Irak’a yardımlarının süreceği, bu ülke ile siyasal, askeri, ekonomik, ticari ve kültürel alanlar ile enerji işbirliğinde somut projeler geliştirileceği anlatıldı. Öte yandan Dışişleri Bakanı Ali Babacan, İngiliz mevkidaşı ile önceki akşam bir telefon görüşmesi yaptı ve operasyona ilişkin bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, 1314 Mart tarihlerinde Senegal’in başkenti Dakar’da yapılacak İKÖ Zirvesi’nde Türkiye’nin tutumunu aktaracak. YENİ PAZARLIK SÜRECİ Molotoflu saldırılar ? İstanbul Haber Servisi Bahçelievler’de, Mahmutbey Caddesi’nde park halindeki siyasi bir partiye ait minibüs ile Çobançeşme Mahallesi Fatih Caddesi’nde park halindeki otomobile, kimliği belirsiz kişilerce molotofkokteyli atıldı. Minibüs ve otomobilde çıkan yangınlarda maddi hasar meydana gelirken polis olaya ilişkin çalışma başlattı. Ayrıca Ümraniye Sarıgazi İnönü Mahallesi İnönü Caddesi’ndeki bir banka şubesine de molotofkokteyli atıldı. Banka şubesinin camının kırıldığı olayda çıkan küçük çaplı yangın itfaiye tarafından söndürüldü. Barzani’nin tasfiye süreci başladı ? Washington yönetimi operasyona destek vererek gözden çıkardığı Barzani’ye de gözdağı vermiş oldu. BAHADIR SELİM DİLEK Uzman erbaşların emeklilik hakları ? ANKARA (ANKA) CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, 20 yıl fiili hizmet süresini dolduran uzman erbaşların emekli olmalarına ilişkin kanun teklifi verdi. Ateş’in, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifinde uzman erbaşların 45 yaşına kadar olan sözleşme sürelerinin 56 yaşına kadar uzatılması ve 20 yıllık fiili hizmet süresini dolduranların da Emekli Sandığı tarafından emekli edilmeleri öngörüldü. Teklif, dereceleri itibarıyla uzman jandarma ve emeklilerine verilen ek gösterge miktarının uzman erbaşlar ve emeklilerine verilmesini de düzenliyor. ANKARA Türkiye’nin Irak’ın kuzeyine başlattığı kara operasyonunun planlama aşamasında, Afganistan’dan İran’a, Irak petrollerinden, enerji hatlarına kadar geniş bir pazarlık yelpazesinin bulunduğu öğrenildi. Kara operasyonu ile birlikte Kürt lider Mesud Barzani’nin de tasfiye süreci başlatılmış oldu. Kara operasyonu ve operasyonunun olası etkileri, 5 Kasım’da Beyaz Saray’da varılmış olan mutabakatın ötesinde yeni bir sürecin başladığını gösterdi. Kara operasyonu öncesinde hem askeri hem de siyasal planlama süreci yaşandı. Askeri planlama süreci ağırlıklı olarak iki ülkenin genelkurmay ikinci başkanları düzeyinde yapılırken, siyasi olarak da dışişleri bakanlıkları devrede oldu. kiye’nin muharip asker göndermesini isteyecek” bilgisi sızınca, AnkaraWashington eksenindeki pazarlığın boyutunun Irak’ın da üzerinde olduğu ortaya çıktı. Üstelik, Washington yönetimi operasyona siyasal açıdan destek bile verdi. Diplomasi kulislerine, “Washington yönetimi, Türkiye’nin kara harekâtı yapmasını teşvik bile etti” değerlendirmeleri yansıdı. Eylemcilere hitap eden eski DEP Milletvekili Leyla Zana, “Ya özgürlük ya ölüm” dedi. (Fotoğraflar: AA) Diyarbakır’daki protesto eyleminde PKK lehine sloganlar atıldı DTP yürüyüşünde olay DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Kuzey Irak’ta PKK’ye karşı düzenlediği sınır ötesi harekâtı protesto etmek için gerçekleştirdiği yürüyüş olaylı bitti. Binlerce kişinin Öcalan ve PKK lehine sloganlar attığı yürüyüş sonrasında dağılan gruplar, bazı işyerlerinin camlarını kırdı. Kurucuları arasında Hizbullahçıların bulunduğu MustazafDer binası taşlanınca, dernek üyeleri satırla kalabalığa saldırmak istedi. Konuşma yapan Leyla Zana ise “Ya özgürlük ya ölüm” dedi. DTP Diyarbakır İl Örgütü önünde toplanan binlerce parti üyesi ile DTP’li milletvekilleri, belediye başkanları ve parti yöneticileri, birlikte kortej oluşturarak açıklamanın yapılacağı Belediye Konukevi önüne doğru yürüdü. Kitle, Cizre’de panzerin ezdiği Yahya Menekşe fotoğrafının bulunduğu ve üzerinde “Jı bo jiyaneki rumet Êdi BeseOnurlu bir yaşam için artık yeter”, “Kan taciri Adaletsiz Kâfirler Partisi AKP”, “Talabani uyan, biz akşam yemeği, sen sahursun”, “Yaşamak için savaşır barış için ölürüz” pankartları taşıdı, “Kandil’e uzanan eller kırılsın”, “PKK halktır halk burada” sloganları attı. Kortej, Konukevi önüne vardığında DTP seçim otobüsünden ilk olarak Nurettin Yılmaz adlı imam çıkarak, elindeki Kuran’la kalabalığa seslendi. AKP’nin kan akıttığını ve insanlık suçu işlediğini belirten Yılmaz, “Kürdistan’da kan akıtma Tayyip Erdoğan bu kitaptan utan” dedi. Diyarbakır BüyükGöstericiler kimi kez polisle çatıştı. ÇIKARI NE? Bu durum, “ABD’nin, Türkiye’nin kara harekâtı yapmasında nasıl bir çıkarı var?” sorusunu da beraberinde getirdi. Washington yönetimi, Türkiye’nin hem Irak’taki dengeleri değiştirmesini sağladı hem de bir süreden bu yana gözden çıkardığı bölgesel Kürt yönetimi lideri Mesud Barzani’ye gözdağı vermiş oldu. ABD’nin bu yaklaşımı, Barzani’yi “stratejik bir sorun” olarak algılayan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yaklaşımı ile örtüştü. Barzani’nin Irak’ın iç politikasındaki gücü de sorgulanmaya başlanınca, Kürt liderin Irak hükümeti içindeki etkisi de azalmış olacak. Bu da, Washington yönetiminin üzerinde ısrarla durduğu ancak Barzani’nin vize vermediği petrol yasasının çıkmasını kolaylaştıracak. tık kimse bizi kandırmasın, bizimle oynamasın. Bütün saldırılara karşı Êdî Bese diyoruz. Ya ölüm ya da onur, ya ölüm ya da özgürlük diyoruz” dedi. MAĞAZA TAŞLANDI Açıklamaların ardından bir grup gösterici Bağlar girişinde AKP’li Cüneyd Zapsu’ya ait olan BİM mağazasını taşladı. Mağazanın camlarının kırılmasıyla yetinmeyen grup, içeri de girerek eşyalara zarar verdi. Topluluk ilerleyişine devam ettikten sonra bu kez kurucularının birçoğu Hizbullahçı olan MustazafDer’in Bağlar binasını taşladı. Binadan inen dernek üyelerinden bazıları, satırlarla saldırganları kovaladı. Ancak göstericiler bu kez de yine dinci duruşuyla öne çıkan EHİDER adlı bir başka derneği de taşladı. Bir süre sonra Bağlar’da Kuruçeşme, Sağlık Ocağı Caddesi, 5 Nisan Mahallesi gibi değişik noktalarda gösterici başka gruplar toplanınca, polis panzerler, gaz bombaları ve coplarla müdahale etti. Bazı göstericiler Bağlar Polis Merkezi ile Polis Okulu’na saldırmak isteyince polisin müdahalesi daha sert oldu. Göstericiler zaman zaman caddelerde ateşler yakarak, polisin müdahale etmesini bekledi. Bazı sivil polislerin ellerinde kalaslar olduğu görüldü. obursali?cumhuriyet.com.tr ÜNDEM DEĞİŞTİ Diplomasi kulislerine sızan bilgilere göre 5 Kasım’da Beyaz Saray’da yapılan görüşmenin ardından hava operasyonuna yeşil ışık yakan ancak kara operasyonuna sıcak bakmayan Washington yönetimi ile yapılan pazarlığın kapsamı, Afganistan’dan İran’a, Irak petrollerinin ve doğalgazının Türkiye üzerinden uluslararası piyasalara çıkarılmasına kadar genişleyince, iki ülke arasındaki gündem değişmiş oldu. İlk aşamada Savunma Bakanı Robert Gates ve Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin Ankara’yı ziyaret etmesi planlandı. Böylece, siyasi açıdan en üst düzeyde işbirliğinin önünün açılması öngörüldü. Diplomasi kulislerine Cheney’nin Ankara ziyaretinin gündemine ilişkin olarak “ABD, Afganistan’ın güneyine Tür G CHRISTIAN SCIENCE MONITOR 1 terörist teslim oldu ? ANKARA (AA) Hakkâri’de 1 terörist, güvenlik güçlerine teslim oldu. Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde yer alan terörle mücadeleye ilişkin duyuruda, dün saat 17.30’da Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde terör örgütü mensubu bir teröristin güvenlik güçlerine teslim olduğu bildirildi. şehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de, “Erdoğan ve Büyükanıt şunu görsün ki; bu sadece bir açıklama. Kürt halkının tepkisini daha görmediler” diye konuştu. DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş da konuşmasında benzer çağrılar yaparken, eski DEP Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi Sözcüsü Leyla Zana ise operasyonla ilgili olarak, “Ar ‘Kürtler ile ABD’nin ilişkileri gerginleşti’ Dış Haberler Servisi ABD’de yayımlanan Christian Science Monitor gazetesi, TSK’nin PKK’ye karşı K. Irak’ta düzenlediği operasyonlarda ABD’nin istihbarat paylaşımı yoluyla Türkiye’yi desteklemesinin, Washington ile Iraklı Kürtler arasındaki ilişkilerde gerginliğe yol açtığını yazdı. Gazetenin Kuzey Irak kaynaklı haberinde görüşlerine başvurulan Iraklı Kürt yetkililer, ABD’nin Türkiye’ye destek vermesinin yanlış olduğunu, hayal kırıklığına uğradıklarını söylediler. Gazeteye göre, Kuzey Irak’taki Kürt yönetiminin Başbakanı Neçirvan Barzani, Türkiye’nin, ABD’den aldığı destek ve istihbarat yüzünden “cesaretlendiğini” öne sürdü. Neçirvan Barzani, “Amerikalılar, Türklere istihbarat sağladı ve bölgemizi bombalamasına izin verdi. Şimdi de Türkler daha fazlasını istiyor. ABD’nin, Türklerin Irak hava sahasını kullanmasına izin vermesi büyük bir hataydı” dedi. Bölgesel yönetim başkanı Mesud Barzani’nin yeğeni olan Neçirvan Barzani, “Türkler, ABD’nin kendilerine karşı çok yumuşak olduğunu biliyor, dolayısıyla bu avantajı kullanmak istiyorlar” diye konuştu. Barzani, Türkiye’nin tek hedefinin PKK olduğuna inanmadıklarını öne sürdü. Gazeteye göre, çoğu Iraklı Kürt, Türkiye’nin gerçek amacının, liderleri uzun zamandır ABD’nin müttefiki olan Kürt yönetimini istikrarsızlaştırmak olduğu görüşünde. ‘Cemre’ operasyonu ? İSTANBUL (AA) İstanbul, Yalova ve Kastamonu’da düzenlenen ve “Cemre” adı verilen operasyonda, suç örgütü kurarak çek ve senet tahsilatı, tarihi eser kaçakçılığı, gasp, tefecilik, tehdit, zorla alıkoyma ve zorla senet imzalatma eylemlerine karıştıkları öne sürülen 1’i kadın 9 kişi yakalandı. Beyaz Saray Sözcüsü Perino, Türk yetkililer ile temasların sürdüğünü söyledi ‘Sivil halk zarar görmesin’ ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON ABD yönetimi Türkiye’nin Kuzey Irak’ta PKK’ye karşı sürdürdüğü kara harekâtına ilişkin “sivil halka zarar verilmemesi” mesajını verdi. Beyaz Saray Sözcüsü Dana Perino gazetecilere yaptığı açıklamada “operasyonun kısa süreceğini ve sivillerin zarar görmeyeceğini umduklarını” söyledi. “Umarız bu kısa süreli bir operasyon olur” diyen Perino, “İdeal durum PKK’nin artık Kuzey Irak’ta bulunmaması olur” şeklinde konuştu. ABD ve Türk yetkililerin konuya ilişkin temaslarının sürdüğünü ifade eden Perino, Türkiye ile Irak arasındaki diyaloğu da övdü. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tom Casey ise “Türkiye’nin, askeri eylemlerin etkilerinin en aza indirilmesi ve bölgedeki sivil nüfusun endişelerinin ciddiye alın ması yönünde açıkladığı politikasını sürdürdüğünü görmek istiyoruz” dedi. Bu arada ABD Büyükelçisi Ross Wilson dün Başbakanlık’ta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dış politika başdanışmanı Ahmet Davutoğlu ile görüştü. Görüşme sonrası herhangi bir açıklama yapılmazken Wilson’ın operasyonda gelinen noktayla ilgili bilgi aldığı ve ABD’nin kaygılarını ilettiği öğrenildi. CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle