Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 9 ARALIK 2008 SALI
8 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
ÖZGEN ACAR
Tembel Tanrılara Kurbanlar!
Kutsal kitaplar ve söylenceler
“kurban” olgusunun Âdem’in
çocukları ile başladığını anlatırlar. Ta-
rih boyunca insanların, insanları ve
hayvanları kurban ettiklerine ilişkin
çeşitli örnekler verilebilir.
“İnsan kurbanına” ilişkin en son bu-
luntu önceki yıl Amerikalı arkeolog-
larca, Ankara Polatlı’daki Gordion
kentinde ortaya çıkartıldı. Romalıların
baş düşmanı Asteriks ve Hopde-
diks’in halkı olan Galatlar göç ettikle-
ri Ankara yöresine yerleşmişlerdi. Ar-
keologlar, Gordion’da İÖ 2. yy’da Ga-
latların kurbanı insan iskeletleri bul-
dular. “Bayram” gününde insan kur-
banını fazlaca deşmeyelim!
Tarih öncesinde ve sonrasında dün-
yanın neresinde insan yaşamışsa,
orada hangi din ya da inanç yeşer-
mişse, kurban olgusu da şu ya da bu
biçimde var olmuştur. İster dinsel ku-
ral, ister bireysel inanç olsun insanlar
genelde şu amaçlarla hayvanları kur-
ban etmişlerdir:
1. Adak: “Tanrım bu kurbanı, bana
şunu yapman için ke-
siyorum!”
2. Sunu: “Tanrım di-
leğimi yerine getirdi-
ğin için sana şükran
borcu olarak bu kur-
banı sunuyorum!”
3. Bağış: “Tanrım
günahımı (ya da ölenin
günahını) bağışla!”
4. Paylaşım: “Bu yıl
ürün iyi oldu. Tanrım
bu da senin payın!”
Dünyanın ötelerini bir
yana bırakıp Anado-
lu’da “kurban” inancı
konusunda yazılan, çi-
zilen ve söylenenlerden
birkaç alıntı yapalım.
Merkez Çorum olmak
üzere çevre kentlerde
yaşamış olan Hititler’e,
“1000 Tanrılı Halk” deni-
lirdi. Hititler’e göre fela-
ketler, tanrıların kızgınlı-
ğından kaynaklanırdı!
Gazaplarından korun-
mak için tanrı ve tan-
rıçalara kurban adan-
malıydı. Hitit Kralı
Murşili’nin, babasının
günahı nedeniyle ve-
banın yayılmasının ön-
lenmesi için tanrılara
yakarışını bir çivi yazılı
metin şöyle anlatıyor:
“Ey tanrılar bana
karşı yine iyi olunuz.
Sizin katınıza çıkmak
size yakarmak istiyo-
rum, ne olur beni din-
leyiniz. Ben kötülük
yapmadım. Kötülük
yapanların hepsi öl-
dü. Ancak böyle ol-
makla birlikte, baba-
mın günahları beni de
etkilediği için, siz tan-
rılara, ülke için vebadan dolayı gü-
nahlarımı ödeyeceğim. Sizin rahibiniz
ve hizmetkârınız olduğum için bana
karşı iyi duygular besleyin ve kalbim-
den bu sıkıntıyı kovunuz, ruhumdan bu
korkuyu alınız.”
Murşuli, babasının ve kendisinin
günahlarını kurbanlar keserek öder.
Hitit metinlerinden ilginç yorumlar ya-
pılabilir: “Gerçekte tanrılar tembel ol-
dukları için insanlara bağımlıydılar. İn-
sanlar gibi ekip biçmiyor, mal üret-
miyorlardı. İnsanları köle olarak kul-
lanıyorlardı. Her gün yiyecek içecek
sunmalarını, hayvanlarını kurban et-
melerini bekliyorlardı!” Bir Hitit dua-
sında şöyle denilmekteydi: “Fırtına
tanrısı! Yağmuru çok yağdır ve kara
toprağı öyle doyur ki senin de kurban
ekmeklerin çoğalsın...” Bu dua birkaç
bin yıl sonra Roma İmparatorlu-
ğu’nda kurban bağlamında “Ben
sana veriyorum ki sen de bana ve-
resin” biçiminde söylenecektir.
Hitit “bilge” tanrısı Ea’nın öteki “za-
lim” tanrılara seslenişindeki bilgiçliğe
kulak verelim: “İnsanlığı neden yok et-
mek istiyorsunuz ki? İnsanlar biz tan-
rılara düzenli kurban sunup tütsü ola-
rak sedir ağacı yakmıyorlar mı? Eğer in-
sanları yok ederseniz, onlar da tanrı-
larıyla ilgilenmezler; artık hiç kimse si-
ze ekmek ve içki veremez olur. Bu du-
rumda, Kummiya kentinin kahraman
kralı Fırtına Tanrısı sapanın sapına ya-
pışıp çift sürmek zorunda kalacak, İş-
tar ve Epat’ın da değirmen taşını dön-
dürmeleri gerekecek.”
Ea, bu sözle de yetinmez, Kumar-
bi’den “Sen niçin insanların kötülüğü-
nü istersin ki? Tahıl yığınlarını bizim için
hazır bulunduran onlar değil mi? On-
lar sana düzenli kurban sunmuyorlar
mı?” sözleri ile hesap sorar!
Gerçekte bilgiç Ea’ya mal edilen bu
sözler, Hititler’in tanrılara karşı kur-
nazlığını gösterir! Tanrılar da, insanlar
gibi yer, içer, eğlenir, sever, nefret
eder; isterse yardım ederler, iste-
mezlerse sırt çevirirler.
Hitit tanrıları, çok kap-
risli kadınlar gibiydiler.
Kendilerine iyi bakılır-
sa insanlara iyilik
ederler; ihmal edilir-
lerse acımasız yön-
temlerle insanları ce-
zalandırırlardı. İnsan-
dan tek farkı tanrılar
ölümsüzdüler.
Hititler’de tanrılara
şükran borcu olarak
kurbanlar müzik şölen-
leri eşliğinde kesiliyor-
du. Çankırı’nın İnan-
dık Köyü’nde bulunan
bir Hitit vazosu ve Ço-
rum Alacahöyük’te bir
tapınak duvar kabart-
masında müzik eşliğin-
de şölenle yerine getiri-
len kurban sunuları sah-
neleri görülür.
İlk kez “tek tanrı” kav-
ramını oluşturan Urfa-
lı hemşerimiz Hazreti
Abraham’ın (İbrahim)
oğlu (Samuel) İsma-
il’in yerine bir koyunu
kurban etmesi ile Ço-
rum-Çankırılı Hititler’in
kurban törenlerinin
eşzamanlı olduğu
unutulmamalıdır. Yak-
laşık yine aynı yüzyıl-
larda Yunanistan’da
Kral Agamemnon’un
Troia’ya saldırmadan
önce kızını kurban etti-
ğini söylenceler günü-
müze taşımıştır. Hazreti
İbrahim’in bu olayı bir
anlamda insanın kur-
ban edilmesi gelene-
ğinden hayvan kurban
edilmesine geçiş oldu-
ğunu gösterir.
Yahudilerin kutsal kitabı Tevrat’ın
“kurban” olgusunu kabul etmesine
karşılık Hıristiyanların İncil’i “kurbana”
yer vermemiştir. Çünkü “son kurban”
dinsizlerin “çarmıha (dört çivi)” ile ha-
ça gerdikleri tanrının oğlu İsa’dır. Ku-
ran’da kurbandan üç yerde söz edilir.
Kuran, kurbanın ancak hacca giden-
lerce Allah için değil yoksullar için ke-
sileceğini öngörür.
Hititler’deki şölenli kurban kesimleri
Roma’da da sürmüştür. İzmirli hem-
şerimiz ozan Homeros’u yansıtan
bir Roma kabartmasında kutsal bo-
ğanın törenle kurban edildiği görülür.
Bugün “Kurban Bayramı” denilmesi bu
“şölen” olgusunun günümüzde de
sürdüğünü gösterir. Kurban hayvanı
kutsaldır. Eziyet edilemez. Ama gelin
görün günümüzde müzik eşliğinde,
şölenle kurban ayini yapmak yerine,
polis tabancası eşliğinde kesilen kur-
bana ne demeli?
Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90
Kosova cemaat yuvasõ
Türk okullarõnda çalõşan öğretmenler Süleymancõlarla Nurcularõn 90’larõn sonunda
örgütlenmeye başladõğõnõ, Gülen okullarõnda derslerin Türkçe işlenmediğini anlatõyor
DENİZ BERKTAY
KİEV - Kosova Türk toplumunun
haftalõk Türkçe yayõn organõ olan Ye-
ni Dönem gazetesi, TİKA’nõn (Türk İş-
birliği ve Kalkõnma İdaresi Başkanlõğõ)
ödenek ayõrmamasõ nedeniyle aylardan
beri çõkamazken, Kosova Türk toplu-
munun üyeleri, bölgede cemaatçiliğin
tõrmanõşa geçtiğini söylüyor.
Kosova’da 2000 yõlõndan beri yayõn
yapan ve Kosova Türk toplumunun
gazete türünde tek yayõn organõ olan Ye-
ni Dönem gazetesi, TİKA’nõn kendisi-
ne ayõrdõğõ ödeneği kesmesi nedeniyle,
ağustos ayõ itibarõyla, yayõnõnõ durdur-
mak zorunda kaldõ. Gazetenin sahibi ve
genel yayõn yönetmeni Mehmet Bütüç,
Kosova’nõn halen Avrupa’da en yüksek
işsizlik oranõna sahip bölge olduğunu,
ekonomisinin çökmüş durumda oldu-
ğunu söylüyor ve bu nedenle bu tarz ya-
yõn organlarõnõn büyük ölçüde, yar-
dõmla ayakta durduklarõnõ belirtiyor.
Telefonla görüştüğümüz Mehmet
Bütüç, 2008 yõlõna kadar Yeni Dönem
gazetesine 2800 Avro’luk yardõm yapan
Türk İşbirliği ve Kalkõnma Ajansõ Ko-
sova Bürosu’nun, bu yõldan itibaren, hiç-
bir gerekçe göstermeksizin yardõmõ
durdurduğunu, bu nedenle, gazetenin
borçlarõnõ ödeyemez hale geldiğini vur-
guladõ. Kosova’da 1951 yõlõnda kurulan
ve Türk toplumunun önde gelen kültür
kuruluşu olan Doğru Yol Kültür ve Sa-
nat Derneği’nin de yardõmdan mahrum
kaldõğõnõn altõnõ çizen Bütüç, “Şu an-
da Kosova Türk toplumu, 1951’den
bu yana ilk kez, yayın organından
mahrum kalmış durumda” dedi.
‘Kök salmaya başladılar’
Diğer yandan Kosova Türk aydõnla-
rõ, bölgede 1990’larõn sonlarõndan be-
ri tõrmanõşa geçen cemaatçilikten şikâ-
yetçi. Gazetemize konuşan fakat isim-
lerinin açõklanmasõnõ istemeyen, Kosova
Türk okullarõnda çalõşan öğretmenler,
bölgede Süleymancõlarõn ve Nurcularõn
1990’larõn sonlarõndan itibaren örgüt-
lenmeye başladõklarõnõ belirterek Nur-
cularõn en büyük kolu Gülen cemaati-
nin okullarõyla da ilgili bilgi verdiler.
Cumhuriyet’e konuşan bir Kosova-
lõ Türk öğretmen, “Bizim bölgemiz-
de cemaatçilik yoktu. Bunlar ta-
mamen bize yabancı konulardı. Fa-
kat son yıllarda, buraya Türki-
ye’den cemaatler gelerek Türkler ve
Arnavutlar arasında çalışmalar yü-
rütüyor. Eskiden bunların bizde
hiçbir etkinliği yoktu. Fakat artık,
burada kök salmaya başladılar.
Kosova’da Gülen cemaati tarafın-
dan açılan iki okul var; biri Prişti-
ne’de, diğeri Prizren’de. Burada
eğitim dili İngilizce ve Arnavutça.
Türkçe ise, sadece bir dil dersi ola-
rak okutuluyor. Diğer bütün ders-
ler, Arnavutça ve İngilizce olarak
yapılıyor. Biz, burada sayısı göçler
sonucunda giderek azalan bir top-
lumun üyeleri olarak eğitimi Türk-
çe olarak veren okullarımızı ayak-
ta tutmaya yetiştirmeye çalışırken
bir de bunlarla karşılaştık” dedi.
Havaalanını işgal ettiler
Dış Haberler Ser-
visi - İngiltere’de
Stansted Havaalanõ’nõ
genişletme çalõşmala-
rõna karşõ çõkan çevre-
cilerin eylemi çok sa-
yõda seferin iptaline
yol açarken, 57 ey-
lemci tutuklandõ. İr-
landalõ Ryanair firma-
sõ 56 uçuşunu iptal
ederken, binlerce yol-
cu havaalanõndan geri
dönmek zorunda kaldõ.
Ryanair yetkilileri,
havaalanõnda yasak
bölgeye giren gösterici-
leri engelleyemeyen ha-
vaalanõ güvenlik yetkili-
lerini suçladõ. Kendileri-
ne “Aptal Uçak” pro-
testocularõ diyen gösteri-
ciler, havaalanõ pistine
girerek kendilerini bir-
birlerine kelepçelediler.
Hükümetin havaalanõ-
nõ ikinci bir pist yaparak
genişletme kararõnõ pro-
testo eden çevreciler, ha-
va ulaşõmõnõn karbon sa-
lõnõmõnõ en çok arttõran
faktör olduğunu ve İn-
giltere’de karbon salõnõ-
mõnõn yüzde 13’ünün ha-
va ulaşõmõndan kaynak-
landõğõnõ savunuyorlar.
Oldum olası İs-
tanbul valilile-
rine acımışımdır!
Cumhurbaşkanı kente gelir vali ha-
vaalanındadır. Başbakan gider, valinin
ardından bir su dökmediği kalır. Ya-
bancı devlet adamları gelir, protokol
genel müdürü rolünü yüklenir. İstan-
bul valisi bir anlamda her yerde hazır
ve nâzırdır!
Ama bazı valililerin bazı “nâzır (ve-
kil-bakan)”larla başı derttedir. Koskoca
“bakan hazretleri” kente gelmiştir,
ama kentin valisi kendisini havaala-
nında karşılamamıştır. Olacak iş mi
bu? Bir zamanlar bir kente karayo-
lundan gelen bakanları “vilayet (il) sı-
nırında”, başta vali olmak üzere “vila-
yet erkânı” tam kadro karşılamak, ay-
rılırken de yine vilayet sınırında kom-
şu vilayetin sınırına kadar uğurlamak
zorundaydı. Valilikte işler durmuş ki-
min umurunda! Bereket, uygar ülke-
lerin hiçbirinde görülmeyen bu uygu-
lamaya son verildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan, bir adım daha atmış, bir genel-
ge ile “valilerin, kentlerine gelen ba-
kanları karşılama uygulamasına son ve-
rildiğini” duyurmuştu.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul
Günay, geçen hafta Ordu’da kendisini
valinin “il sınırında karşılamaması” ne-
deniyle küplere bindi, vali vekilini her-
kesin önünde güzelce fırçaladı. Kül-
türden sorumlu bakanın efelenmesi
basında yankılandı.
Başbakan Yardımcısı
Cemil Çiçek “genelge-
ye gönderme” yaptıysa da ertesi gü-
nü Günay’ı, Giresun’da “vilayet erkâ-
nı kendisini il sınırında tüm kadro” kar-
şılama yalakalığını gösterdi. Çiçek, her-
halde Bakan’a ve Giresun Valiliği’ne
genelgeyi anımsatacaktır.
1971’den bu yana Günay’ın koltu-
ğuna çeşitli partilerden pek çok bakan
oturdu. Şimdi geriye baktığınızda o ba-
kanları değil il sınırında, makamların-
da bile zor karşılıyorlar! Ne oldum de-
ğil, ne olacağım önemli! Hele siyasal
yaşamda! Çoğunun adı bile unutuldu
gitti. Günay, her halde Nasrettin Ho-
ca gibi, itibar görmediği düğün evine
samur kürkle yeniden giderek “ye
kürküm ye” öyküsünü yaşamak iste-
miş olmalı!
Konu Günay’dan açılınca basında
yer alan bir başka olayı da anımsadım.
Günay, Afyon Müzesi’ni gezerken
Müze Müdürü kendisine bilgiler ver-
mişti. Bu arada Müdür “tanrı”ya eski-
den “deus” denildiğini söylemişti. Gü-
nay’ın küplere bindiği ve “tanrıya de-
yus” diyen müze müdürü hakkında di-
siplin soruşturması açacağı basına
yansımıştı. Kültürden sorumlu Ba-
kan’ın Hititçede “tanrı”nın “siu” demek
olduğunu, zamanla bu sözcüğün an-
tik Yunancada “zeus”a geçtiğini, La-
tincede “deus”a dönüştüğünü nere-
den bilsindi?
Zavallı Valiler!
Alacahöyük’te kurban.
Hititler’de kurban.
Hz . İbrahim’e kurban.
Homeros’a kurban.
Polis eşliğinde kurban.
Havaalanõnõn
genişletilmesine
karşõ çõkan
çevreciler,
pisti basõnca
çok sayõda
sefer iptal
oldu, binlerce
yolcu geri
döndü.
(Fotoğraf: AFP)
SUUDİ ARABİSTAN
Kocan
boşadõ, evi
terk et!
Suudi bir erkekle evli
Faslı Rajaa Houlla,
kocasının kendisini
boşadığını polisten
öğrendi. Kadının Cidde
kentindeki evine giden
polisler, Houlla’nın evi terk etmesini
istediler. Suudi Arabistan hükümeti
Suudilerle yabancılar arasındaki
evlilikleri kolaylaştırıcı önlemler
almasına rağmen gelenekler ve dini
otoritelerin telkinleri yabancılarla
evliliği güçleştiriyor.
(Fotoğraf: REUTERS)
Mustafa KAPLANSEREN
Yokluğunun birinci yılında,
hiç eksilmeyen sevgi, saygı
ve özlemle anıyoruz. Babamız olduğun için onurluyuz.
AİLEN
T.C. ADANA 8. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN
TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI
Dosya No: 2007/364
Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri:
Satõşa çõkartõlan taşõnmaz Adana ili, Seyhan ilçesi, Seyhan 1.Bölge (Eski Seyhan 4.Bölge) Ta-
pu Sicil Müdürlüğü’nün, Kanalüstü mah. 6377 ada, 4 parselde kayõtlõ, AB, C Bloklardan oluşan
birer bodrum, birer zemin, dokuzar normal katlõ kargir apartmanõn A.Blok 5 kat 10 nolu bağõm-
sõz bölümü olup, taşõnmazdaki arsa payõ 43/2400’dür. Borçlunun taşõnmazdaki hissesi tamdõr. Ta-
şõnmaz Toros mah.78028 sk. Çağla sitesi A.Blok, Kat:5 D:10 Seyhan/Adana adresindedir.
PARSEL ÜZERİNDEKİ YAPININ ÖZELLİKLERİ:
Taşõnmaz kuzeydoğu, güney cepheli, bir bodrum bir zemin dokuz normal katlõ betonarme kar-
kas inşaat tarzõnda yapõlmõştõr. Satõşa konu daire 150,00 m2 alanlõ, olup zemin karo kaplama du-
varlar sõvalõ, saten boyalõ ve kartonpiyerlidir. Dõş kapõ demir kapõ, iç kapõlar ahşap doğrama pen-
cereler PWC doğrama, mutfak mermer tczgâhlõ alt ve üst dolaplar sunta doğrama duvarlar fayans
kaplamadõr. Banyolar zemin seramik asma lavabolu ve tavana kadar fayans kaplamadõr. WC ze-
min seramik asma lavabolu klozetli ve tavana kadar fayans kaplamadõr. Taşõnmazõn özel otopark
ve çim sahasõ mevcuttur. Çevresi çok katlõ lüks apartman işyeri ve alõşveriş merkezleri mevcut
olup, taşõnmaz Vektör dershanesi güney karşõsõ Kenan Evren Bulvarõ’na 100 mt batõ mesafede
78028 sokakla güney cepheli, otobana kuzey cephelidir.. Belediye hizmetlerinin tamamõ burada
mevcuttur, ulaşõm kolaylõkla sağlanmaktadõr.
Taşõnmaz daire şehrin mutena gelişmiş semtinde ve çevresi çok katlõ apartman ve işyerleri bu-
lunmakta olup, bulunduğu yer mevkii, imar planõndaki konumu halihazõr kullanõş şekli ulaşõm
kolaylõğõ, mesahasõ çok kolay satõlabilir yerde olmasõ göz önüne alõndõğõnda Bayõndõrlõk ve İskân
Bakanlõğõ inşaat birim fiyatlarõ ile mahalli rayiçleri ve alõm satõm fiyatlarõna göre arsa payõ dahil
değeri 115.000,00. YTL değerindedir. Taşõnmaz bu muhammen bedel üzerinden satõşa çõkartõl-
mõştõr.
TAŞINMAZIN İMAR DURUMU: Taşõnmaz Seyhan 4. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü’nün (Ye-
ni Seyhan 1 .Bölge) 29.01.2007 tarih ve 1578 yevmiye nolu yazõsõ ve tapu kaydõ ile Seyhan İlçe
Belediyesi Emlak, İstimlak ve Harita Müdürlüğü’nün 26.03.2007/2105-243 tarih sayõlõ imar ça-
põnda konu taşõnmaz ; E= 1.20 yoğunluklu nizamõ olduğu görülmüştür.
Satõş şartlarõ:
1- Satõş 16.01.2009 Cuma günü saat: 10.40-10.50'a kadar Adana Adliye Sarayõ, 4 kat, 407 no-
lu odada açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60'õnõ ve rüç-
hanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böy-
le bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartõyla 26.01.2009 Pazarte-
si günü 10.40-10.50 saatleri arasõnda aynõ yerde ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da
rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõyla en çok artõrana ihale olunur.
Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõyla en çok artõ-
rana ihale olunur. Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40'õn bulmasõ
ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka pa-
raya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa sa-
tõş talebi düşecektir.
2- Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20'si oranõnda pey akçesi veya bu
miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lâzõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde
(10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masraf-
larõ ile KDV, ile tahliye masraflarõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir.
3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellikle
faiz ve giderlere dair olan iddialarõm dayanağõ belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmele-
ri lazõmdõr, aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr.
4- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm
alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan
ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca
hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden
alõnacaktõr.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildi-
ği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir.
6- İş bu ilan tapuda adresi bulunamayan ve/veya tapuda kayõtlõ adreslerinde bulunamayan ad-
li tebligatõ iade edilen tüm ilgililere tebliğ yerine kaimdir
7- Satõşõ iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, baş-
kaca bilgi almak isteyenlerin 2007/364 Esas sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvur-
malarõ ilan olunur.
(İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 65939)
ÇEŞME İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN TAŞINMAZIN
AÇIK ARTTIRMA İLANI
Dosya No: 2005/784
Satõlmasõna karar verilen taşõnmazlarõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri:
TAŞINMAZ TAPU KAYDI: İzmir ili, Çeşme ilçesi Alaçatõ köyünde kain tapunun cilt 16, Say-
fa 1516, Ada 3095, Parsel 2’de kayõtlõ 494.00 yüzölçümlü "arsa" vasõflõ taşõnmazda; 1/2 arsa
paylõ Zemin+üst kat 2. b.b. no'lu Dubleks Meskenin TAM PAYI Raşit Tanõk lehine kayõtlõdõr.
İMAR DURUMU: Çeşme ilçesi, Alaçatõ Nahiyesi, Fevzi Çakmak Mahallesi, 26 L-III pafta,
3095 ada, 2 parsel Alaçatõ revizyon uygulama imar planõnda konut alanõnda kalmaktadõr. Ay-
rõk Nizam, Taks: 0,20, Kaks: 0,40, Bina yüksekliği 6,50 mt, ön bahçe mesafesi 5 mt, komşu me-
safeler 3 mt, arka bahçe mesafesi 3,25 mt, kat adedi 2’dir (iki).
ÖZELLİKLERİ: Alaçatõ, 3095 ada 2 parselde 2 b.b. no'lu Dubleks Mesken:
Adresi: Çamlõk Yol No 60 Alaçatõ Çeşme -İzmir Cinsi: Dubleks mesken Alanõ: Brüt 98,80 m2,
net 78 m2 olup, Parsel üzerinde 2 adet dubleks mesken mevcut olup parselin batõsõ Çamlõk yo-
la cepheli, kuzeyi 1 no'lu, doğusu 10 no'lu ve güneyi 12 no'lu parsellere komşudur. Dubleks
meskenin Zemin katta salon, açõk mutfak, wc-lavabo ile 1 katõnda 3 oda, banyo, hol ve bal-
kondan ibaret olduğu, binanõn kiremit kaplamalõ ahşap çatõlõ olup dõş cephesinin sõvalõ ve ba-
danalõ olduğu, iç kapõlarõnõn ahşap doğrama olduğu, Giriş kapõsõnda demir parmaklõklõ kapõ
mevcut olup, Bahçe içerisinde araç park etmek için üstü açõk park yeri ayrõldõğõ, bahçe etrafõ-
nõn duvar ve demir korkulukla çevrili bulunduğu görülmekle. Belediye hizmetlerinden yarar-
lanmakta olan taşõnmaza ulaşõm kolay olup parsel Alaçatõ ve Çeşme merkezine yakõn konum-
da yer almõştõr. RAŞİT TANIK lehine kayõtlõ TAM payõnõn değerinin 230,000,00,-YTL (Satõş
tarihi itibarõyla yeni yasal düzenlemeyle 230,000,00,-TL olarak değerlendirilmesi)
Satõş şartlarõ:
Taşõnmazõn 1. satõşõ 16/01/2009 CUMA günü saat 11.00’den, 11.10'a kadar; Çeşme Adliyesi 1.
kat İhale Odasõ Çeşme İzmir adresinde açõk arttõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu arttõrmada tah-
min edilen kõymetin %60'õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderle-
rini geçmek şartõyla ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa, en çok arttõranõn taahhüdü
saklõ kalmak şartõyla taşõnmazlar
Taşõnmazõn 2. satõşõ 26/01/2009 PAZARTESİ günü saat 11.00’den, 11.10'a kadar; Çeşme Ad-
liyesi 1. kat ihale Odasõ Çeşme İzmir adresinde ikinci arttõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada
da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõ toplamõnõ ve malõn tahmin edilen kõymetinin %40'õnõ ve satõş
masraflarõnõ geçmesi şartõyla en çok arttõrana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa
satõş talebi düşecektir.
2- Arttõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20'si (YTL) oranõnda pey akçesi ve-
ya bu miktar kadar kesin ve süresiz banka teminat mektubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin pa-
ra iledir, alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. İhale damga pulu, %1 KDV,
taşõnmazõn tahliye ve teslim masraflarõ alõcõya aittir. Taşõnmazõn aynõndan doğan birikmiş ver-
giler ve borçlar ve tellaliye bedeli satõş bedelinden ödenir. Tapu harçlarõnõn alõcõya düşen kõs-
mõ alõcõya ait olup, satõcõya düşen tapu harçlarõ satõş bedelinden karşõlanacaktõr.
3- İpotek sahibi alacaklõlarla, diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellik-
le faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgelerle (15) onbeş gün içinde dairemize
bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç
bõrakõlacaklardõr.
4- Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu'nun 133. mad-
desi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve temerrüt faizinden alõcõ ve kefil-
leri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. Bu fark
varsa, öncelikle yatõrõlan teminattan tahsil edilir.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için Dairede açõk olup, gideri veril-
diği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir.
6- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, baş-
kaca bilgi almak isteyenlerin Çeşme İcra Müdürlüğü'nün 2005/784 sayõlõ dosya numarasõyla
müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. 13/11/2008
(İc.İf.K. 126) (**) İlgililer tabirini irtifak hakkõ sahipleri de dahildir.
(*) Bu örnek, bu yönetmelikten önceki uygulamada kullanõlan örnek no: 64'e karşõlõk gelmek-
tedir. (Basõn: 65476)
Merhum Avukat Dehri Gültekin’in sevgili eşi,
Cumhuriyetin idealist öğretmenlerinden,
ailemizin son çõnarõ
MÜZEYYEN GÜLTEKİN’i
yitirdik.
Koşulsuz sevgiyi, özveriyi, hoşgörüyü, paylaşmayõ
Ondan öğrendik.
Alzheimer nedeniyle beyni yõpransa da yüreği hep kocamandõ.
Onu son yolculuğuna 09.12.2008 Salõ günü (bugün) öğle
namazõndan sonra Mersin Mezitli Mezarlõğõ’ndan uğurluyoruz.
Çocukları, torunları; Abalı, Altın Barış, Gültekin, İnceler,
Uzun, Yanar Aileleri
Yeğenleri, kuzenleri; Barlas, Canöztürk, Önal, Sirmen,
Türkeri Aileleri.