24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 14 EKİM 2008 SALI 6 HABERLER SALI ORHAN BURSALI Kriz, Salt Ekonomik mi? Nasıl bir kriz yazısı yazmalı? Modaya kapılıp, bir “Başyapıt” kitabıyla (Das Kapital) kapitalizmi eleştiren Marx’tan mı söz etmeli... Yoksa, düne kadar yeni liberal küresel ekonomiye alkış tutar- ken, şimdi kapitalizmin krizlerini keşfedip Marx’ı anımsayanlara mı sataşmalı... Veya, işte tam dalga geçilecek bir zaman ve ortam deyip, kriz- le kafa mı bulmalı?.. Yazılarını okurken epey utanıyorum, onlar adı- na tabii ki. Onlar kim peki? Amerika’nın yediği her halta alkış tutanlar... Dün- yaya dayattığı “yeni liberalizm”in dümen suyun- da gidenler... Kârları “ençoklaştırma” anlayışı- nı dokunulmaz inek ilan edenler... Türkiye’nin, yeni liberalizme “tam uyumu” için çabalayanlar... “Devlet sütçülük mü yaparmış?” söz cambazlığı ile, ulusun-devletin ekonomiyi dü- zenleyici tüm temel direklerini ve yapılarını, özerk kılacak yerde çökertenler ve sonra da elden çı- kartılmasını sağlayanlar... Serbest piyasa eko- nomisinin bütün faziletlerine tapanlar... Ekonominin “ekonomi” için değil, insan için ol- duğu gerçeğini ebedi ve ezeli unutanlar... İnsanca bir toplum ve düzene kin kusanlar... Sosyal dev- letin ve anlayışın, ülkeleri ve ekonomilerini yıkıma götürdüğünü hiç utanmadan yazıp çizenler... Ekonomi ile toplum ve insan (ve doğa) arasında dengeli ve sürdürülebilir bir ilişkiyi umursama- yanlar... Vahşi rekabete boyun eğenler ve üstelik bu- nun erdemlerinden bahsedenler... Neoliberaliz- mi ve vahşi rekabeti bir kader-kaçınılmazlık, tan- rı emri olarak görenler... Hepsi, kalemlerinden kan damlayarak büyük bir neoliberalizm terörü estirdiler ülkede... Solcular, sosyal demokratlar, ana stratejik sektörlerin ulusun yönetiminde kalmasını iste- yenleri, Türkiye’nin ulus ve ulusal politikalar ola- rak, tehditlere karşı güçlendirilmesini, fırsatlar için organize olmasını isteyenlerin hepsini, modası geç- miş kaçıklar, çağdışı kalmışlar, dünyayı anlaya- mayanlar olarak sınıflandırdılar... Hele hele, küreselleşme ile ulus devletin bit- tiğini ilan ettiler.. Burada hepsini saygı ve sevgi ile selamlıyoruz... Bugün ise hemen hepsi, kapitalizmin ve piya- sanın öyle başıboş bırakılamayacağı düşüncesi- ne demir attılar... Şimdi moda: Kontrol... Neyi? Kapitalizmi! Kimine göre ise de finansı! Bazılarına göre, bu kapitalizmin krizi değil, fi- nansın krizi, yani mali sermayenin... Bu ikisi ayrı şey(miş)... Reel üretim bunun dışındaymış... Esas olan finansın alıp başını gitmesini engellemek, ya- ni denetlemekmiş... Finans kapital (mali sermaye) ve reel üretim, “serbest pazar”... Birbiriyle iç içe geçmiş, birbi- rini tamamlamadan, desteklemeden varolama- yacak, büyüyemeyecek, gelişemeyecek “sis- temler”... Siyam ikizleri! Mali sermayenin güçlü yapısı yeni bir şey san- ki! Mali sermaye, sanayi devriminden önce bile oluşmuştu. (Floransa, Venedik...) Kapitalizm- emperyalizm aşamasında ise inanılmaz bir biri- kime-güce ulaştı. 1980 yeni liberalizm aşamasında ise ulaştığı güç ile kendisine çok geniş bir “öz- gürlük” alanı, özerk alanlar yarattı. Bugün “Mali sermaye denetlenirse, kapitalizm krize girmez”miş gibi zırvalıkları savunanlar var! Neyse konu içinde kalalım: Dünya kriz yaşar- ken, esas olarak başka bir kriz yaşanıyor: Dü- şünce krizi! 1980 sonrası kapitalist düşüncenin vardığı ve uygulamaya koyduğu, saldırgan, savaşçı yeni li- beralizme bütün destekleri verenlerin düşünce kri- zidir bu. Onlar insanlığa en büyük haksızlığı da yaptı: So- lu sildiler, sosyal demokrasiyi bile yeni liberaliz- min atları haline getirdi... Üçüncü yol vb. gibi zır- valıklarla, Blair gibi ucubeler ve savaşan bir dünya yarattı... Toplumsal dengelerin içine etti- ler ve işçi sınıfının sendikal hareketini bile yok et- tiler.. Sosyal toplum, sosyal devlet en büyük düş- manları oldu! Bu yaşanılan aslında insan gerçeğini yok sayan düşüncelerin depremi, yıkımı, on para etmezli- ğin ilanıdır! FIRAT KOZOK ANKARA - Cumhurbaşkanlõğõ, Çankaya Köşkü’nde yürütülen resto- rasyon çalõşmalarõ konusunda hizmet binasõnõ yapan mimarla ters düştü. Köşk yetkilileriyle yapõlacak değişik- likler konusunda uzlaşamayan binanõn ilk mimarõ Mustafa Aytöre, Abdullah Gül’ün görev süresi boyunca telif haklarõndan vazgeçmek zorunda kaldõ. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre, Cumhurbaşkanlõğõ yetkilileri Köşk yerleşkesinde bulunan hizmet binasõn- da yapõlacak tadilat çalõşmalarõ için bir süre önce çalõşma başlattõ. Bu çer- çevede bazõ mimarlõk bürolarõyla gö- rüşmeler yürütüldü. Görüşmelerden haberdar olan hizmet binasõnõn mimarõ Mustafa Aytöre Köşk’e başvurdu. Binanõn telif hakla- rõnõn kendilerine ait olduğunu, kendi- lerinden izinsiz yapõda bir değişiklik ya- põlamayacağõnõ anõmsatan Aytöre’nin uyarõsõ üzerine Köşk, bir süre sonra bu kez çalõşmanõn birlikte yapõlabileceği- ni kendisine bildirdi. Ancak yapõlan ilk ihale, kõsa bir süre sonra iptal edildi. Bi- raz daha zaman geçiren Köşk, Aytöre’ye bir kez daha ulaşarak ihaleyi yeniledi. Bu kez de mimarlõk firmasõyla Gül’ün istekleri birbirine uymadõ. Taraflar ara- sõnda elçi kabul salonu ve resepsiyon sa- lonu başta olmak üzere çeşitli konular- da anlaşmazlõklar ortaya çõktõ. Salonlarõn alt kõsõmlarõnõn lambiri, üst- lerinin kâğõt olmasõnõ isteyen Köşk yetkilileri bu isteklerini mimara kabul ettiremedi. Aytöre ayrõca õsrarlara kar- şõn şeref holünde yer alan dokuma ha- lõlarõn kaldõrõlmasõ ile cumhurbaşkanõ- nõn çalõşma odasõnõn ahşap kapõsõnõn de- ğiştirilmesinin uygun olmayacağõnõ ifa- de etti. Bunun üzerine Aytöre mimari- sini yaptõğõ hizmet binasõndaki telif haklarõndan Abdullah Gül’ün görev süresi boyunca vazgeçti. ‘SAYIN CUMHURBAŞKANI BİZİMLE GÖRÜŞEBİLİRDİ 9. Cumhurbaşkanõ Süleyman De- mirel’in yapmak istediği değişiklikler konusunda kendilerini çağõrarak is- teklerini ilettiğini ve görüş aldõğõnõ anõmsatan Aytöre, “Ama bu dönem- de sayın Cumhurbaşkanı ile maa- lesef görüşemedik. Bizi en çok üzen de bu oldu. Sayın Cumhurbaşkanı bizi karşısına alıp ben sizden böyle bir şey istiyorum diyebilirdi” dedi. Cumhurbaşkanõnõn çalõşma odasõnõn kapõsõnõn heykeltraşlarõn uzun süren ça- lõşmalarõyla yapõldõğõnõ ve büyük de- ğer taşõdõğõna işaret eden Aytöre, uya- rõlarõna karşõn bu kapõnõn kaldõrõlarak depoya konulduğunu söyledi. Köşk’te dokunulmamasõ gereken önemli ak- sesuvarlar bulunduğunu vurgulayan Aytöre, “Örneğin avizelere doku- nulmasını hiç istemiyoruz. Çünkü o bir kere yapılır ve yapıldığı yerde ka- lır” dedi. Yapõlan müzakereler sonucunda or- tak noktada buluşamayacaklarõnõ an- ladõklarõnõ ifade eden Mustafa Aytöre, “Sonuçta biz, ihaleyi almış olmamıza rağmen yapılacak işlerle ilgili an- laşmayı sağlayamadık, dışarıdan müdahaleler oldu. Direk Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşemedik. Bundan dolayı da işi bıraktık. Bu dö- neme özgü olmak üzere telif hakla- rımızdan vazgeçtik” görüşünü dile ge- tirdi. Böylece Cumhurbaşkanlõğõ, Gül’ün görev süresi boyunca hizmet binasõnõn mimarõ Aytöre’ye danõşmadan istedi- ği değişiklikleri yapabilecek. İran dizisi savunmasõ: ‘Biz kara çarşafõ yayõmlamayõz, onlar da alkolü ve seksi’ TRT ‘sansürleriz’ dediANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TRT, Ermenistan’õn ardõndan İran’õn devlet televizyonu ile de işbirliği pro- tokolü imzaladõ. Protokol uyarõnca iki televizyon birbirlerinden yapõm alõş- verişinde bulunacak, ortak proje ge- liştirebilecek. İran Devlet Televizyonu IRIB ba- şõndaki İzzetullah Zergami’nin geçen hafta Ankara’ya yaptõğõ ziyaret sõra- sõnda iki kurum arasõnda işbirliği pro- tokolü imzalandõ. Tahran Times ga- zetesinin haberine göre, protokolle İran televizyonunda yayõmlanan ve “iba- det şartı” içeren dizi ve filmlerin TRT’ye verilmesi konusunda uzlaş- maya varõldõ. Ancak TRT’nin şeriat motifli yapõmlarõ ekranlarõna nasõl taşõyacağõ merak konusu oldu. Üst düzey TRT yöneticileri, kuru- mun 40’õn üzerinde ülkeyle işbirliği protokolü imzaladõğõnõ belirterek, “Bunlar yalnızca iyi niyet göster- geleri. Bizi bağlayan bir anlaşma de- ğil” dedi. İki kurumun birlikte “Fer- hat ile Şirin” başta olmak üzere ortak kültürel konularda projeler hazõrla- yabileceklerini belirten yetkililer, “Bu tamamen tercih meselesi. Biz on- lardan her yapımı alacağız diye bir kural yok. Adamların kara çar- şafının, rejiminin reklamını yapacak değiliz. Onlar da bizim içerisinde al- kol, seks görüntüleri olan filmleri- mizi yayımlamaz” görüşünü savun- du. Bu tür anlaşmalarõn devlet tel- evizyonlarõ arasõnda önemli avantaj- lar sağladõğõnõ ileri süren yetkililer, “Örneğin Alman ZDF kanalı, Anıt- kabir görüntüsü lazım olunca biz- den istiyor, Türkiye’deki köy yaşa- mıyla ilgili görüntü istiyor. Biz de onlardaki sosyal yaşamla ilgili gö- rüntüleri isteyebiliyoruz” diye ko- nuştu. Yöneticiler, Zergami’nin TRT’ye verilen İranlõ ünlü şair Muhammed Hüseyin Şehriyar’õn yaşamõnõn an- latõldõğõ “Şehriyar” dizisi ile ilgili ola- rak da, “O dizi TRT’ye değil, sayın genel müdüre verildi” açõklamasõnõ yaptõ. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Laikli- ğe aykõrõ eylem ve davranõşlarda bulunduğu ge- rekçesiyle yargõlanan, ancak Adli Tõp Kurumu tarafõndan cezai ehliyeti olmadõğõ belirlenen Ad- nan Oktar’õn fahri başkanõ olduğu Milli De- ğerleri Koruma Vakfõ, İlçe Milli Eğitim Mü- dürlüğü aracõlõğõyla İzmir’deki okullara sõzma- ya başladõ! Evrim Teorisi’ne karşõ oluşturduğu Yaratõlõş Tezi’ni açõklamak üzere Konak ilçe- sindeki okullarda seminerler vermek isteyen vak- fa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kaymakam- lõktan gereken izin sorunsuz olarak verildi. Konak İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Konak Kay- makamlõğõ’na, Milli Değerleri Koruma Vakfõ’nõn, Anadolu liselerinde seminer vermesi istemiyle öneride bulundu. Kaymakamlõk da istemi, “Anadolu liseleri okul müdürünün onay ver- mesi halinde” diyerek olumlu yanõtladõ. “Uzay ve Yerbilimleri” konulu seminerler dizisinin il- ki yarõn Konak Anadolu Lisesi’nde gerçekleş- tirilecek. Gelişmelerle ilgili harekete geçen Eği- tim-Sen üyeleri, konunun takipçisi olduklarõnõ ve laik eğitim sistemine aykõrõ tüm davranõşla- rõn karşõsõnda duracaklarõnõ bildirdiler. Okullarda‘Yaratõlõş’sempozyumu TRT’nin İran devlet televizyonu ile film alõşverişinde bulunmak için protokol imzalamasõ şeriat motifli yapõmlarõ ekranlarõna nasõl taşõyacağõ sorusunu gündeme getirdi. TRT yetkilileri “Adamlarõn kara çarşafõnõn, rejiminin reklamõnõ yapacak değiliz. Onlar da bizim içerisinde alkol, seks görüntüleri olan filmlerimizi yayõmlamaz” görüşünü savundu. Gül’ün istekleri mimarı yıldırdı TERÖR ZİRVESİNDE İKİNCİ TUR DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyar- bakõr’da polis servisine düzenlenen saldõrõyla ilgili olarak mahkemeye sevk edilen biri kadõn 5 kişi tutuklandõ. Diyarbakõr’da 8 Ekim günü Ali Gaffar Okkan Polis Meslek Yüksekokulu servis otobüsüne düzenlenen, 4’ü polis 5 kişi- nin şehit olduğu ve 18 kişinin de yaralandõğõ saldõrõyla ilgili gözaltõna alõnan 8 kişiden 7’si dün savcõlõğa sevk edildi. Savcõlõktaki ifadele- rinin ardõndan 2 kişi serbest bõrakõlõrken biri kadõn 5 kişi tutuklanmalarõ istemiyle mahke- meye sevk edildi. Mahkemedeki ifadelerinin ardõndan saldõrõya katõldõklarõ belirtilen A.Y, H.Y. ve M.Y. “Terör örgütüne üye olmak ve silahlı eylemde bulunmak” suçundan, N.B. ve K.B. ise “Terör örgütüne yardım ve yataklık” suçlarõndan tutuklandõ. Diyarbakõr Emniyet Müdürlüğü’nden yapõlan yazõlõ açõk- lamada da “Aralarında eyleme bizzat katıl- dıkları, silah kullandıkları ve el bombası at- tıkları tespit edilen 3 şahıs ile bu şahıslara yardım ve yataklık yaptıkları değerlendiri- len 5 kişi olmak üzere toplam 8 kişi yaka- lanmıştır” denildi. Gözaltõnda bulunan bir ki- şinin sorgusunun ise sürdüğü ifade edildi. DİYARBAKIR (Cum- huriyet Bürosu) - Türk Silahlõ Kuvvetleri (TSK) PKK’ye yönelik Şõrnak kõr- salõnda başlattõğõ geniş çap- lõ operasyonu sürdürüyor. Van’da 1 terörist güvenlik güçlerine teslim olurken, Hakkâri’de 3 adet mayõn imha edildi. Şõrnak’õn Cu- di ve Gabar dağlarõ ile Bestler Dereler Bölgesi’nde yoğunlaştõrõlan operasyona 23. Tümen Komutanlõ- ğõ’ndan kalkan kobra ve sü- per kobra helikopterler de havadan destek verirken, PKK’lilere ait mağara ve sõ- ğõnaklarõn bombalandõğõ belirtildi. Diyarbakõr 2. Taktik Hava Kuvvetleri Komutanlõğõ’ndan dün sa- bah saatlerinde kalkan bomba yüklü F4 ve F16 sa- vaş uçaklarõ Kuzey Irak sõnõrõna doğru uçtu. Erdoğan: Tampon bölgeye gerek yok OPERASYONLAR SÜRÜYOR PKK’nin mağara ve sığınakları bombalandı TUNCELİ (Cumhuriyet) - Tunceli Belediyesi cemevini iba- dethane olarak kabul ederek, cemevi binasõna ruhsat veril- mesine ve su ücreti alõnmamasõna karar verdi. DTP’li Be- lediye Başkanõ Songül Erol Abdil başkanlõğõnda toplanan belediye meclisi dün yaptõğõ olağanüstü toplantõda, Hacõ Bektaş-õ Veli Kültürünü Yayma ve Yardõmlaşma Der- neği’ne ait cemevini ibadethane olarak tanõdõ. Mec- lis, ruhsatsõz olan cemevine ruhsat verilmesine ve ibadethane statüsünde olduğu için su ücreti alõn- mamasõna da karar verdi. Abdil, cemevlerinin Al- evilerin ibadet ettiği ve kültürünün sergilendiği alanlar olduğunu, yasal statüye kavuşturulmasõ ge- rektiğini vurgulayarak “Bizim amacımız cemevlerine devletten maaş alan memur ya da dedelerin atanması değil, cemevlerinin resmi ibadethane statüsüne alın- ması.” dedi. Tunceli Cemevi Derneği Başkanõ Celal Karagöz ise “Umarım bu karar bütün Türkiye’de yayılır. Hükümet bunu bir şekilde algılar. ” dedi. Köşk’teki restorasyon çalõşmalarõ konusunda uzlaşamayan, telif haklarõndan vazgeçen mimar Mustafa Aytöre, ‘Cumhurbaşkanõ’yla direkt görüşemedik, dõşarõdan sürekli müdahaleler oldu’ dedi Teğmen’e son görev İZMİR (Cumhu- riyet Ege Bürosu) - Balõkesir’de meydana gelen trafik kazasõnda hayatõnõ kaybeden Teğ- men Ceyda Kazak’õn (22)cenazesi, İzmir’in Menemen ilçesine bağlõ Hasanlar köyünde top- rağa verildi. Hasanlar köyü camisinde düzen- lenen törende Kazak’õn Kore gazisi dedesi Hasan Kazak, fenalõk geçirdi. Cenaze, Hasan- lar Köy Mezarlõğõ’nda toprağa verildi. Başkanın aracı yandı TUNCELİ (Cum- huriyet) - Tunceli İl Genel Meclis üyesi Özgür Söylemez ve Özel Kalem Müdürü Gürgan Zengin ile birlikte bele- diyeye ait makam aracõ ile Kõzõltepe Festivali’ne katõlmak üzere dün yola çõkan DTP’li Tunceli Belediye Başkanõ Son- gül Erol Abdil’in makam aracõnõn Jandarma tarafõndan “Şüpheli araç” olduğu gerekçesiyle durdurul- duğu ve kimlik kontrolü yapõldõğõ belirtildi. Yak- laşõk yarõm saat süren tartõşmanõn ardõndan araçta bulunanlarõn kim- liklerini kayõt altõna alan Jandarma aracõn geçi- şine izin verdi. Abdil’in aracõnõn yaklaşõk bir ay öncede yine aynõ karakol tarafõndan durdurulduğu ve kimlik kontrolü yapõl- dõğõ ifade edildi. Fahri Korutürk anıldı İstanbul Haber Servisi - 6. Cumhurbaş- kanõ Fahri Korutürk, 21. ölüm yõldönümünde Kadõköy’de anõldõ. Korutürk için Moda Par- kõ’nda tören düzenlendi. Törende konuşan anma programõnõn düzenleyi- cisi, araştõrmacõ-yazar Muzaffer Ayhan Kasa, Korutürk’e vefa borçla- rõnõ yerine getirmek amacõyla 4 yõldõr anma programõ düzenledikle- rini anõmsattõ. Şoförlerin eylemi 136. gününde BURSA (Cumhu- riyet) - Bursa Büyükşehir Belediye- si’ne bağlõ Bursa Ulaşõm AŞ’nin (BURULAŞ) sahibi olduğu, Evin Taşõmacõlõk AŞ‘ye ihale edilen belediye otobüs- lerinde çalõşan ve sendikaya üye olduklarõ gerekçesiyle işten çõka- rõldõklarõnõ iddia eden otobüs şoförlerinin eylemi 136 gündür devam ediyor. Türkiye Motorlu Taşõt İşçileri Sendikasõ Genel Sekre- teri Gürel Yõlmaz, “İşçiler, sendikaya üye olduklarõ için eş ve çocuklarõyla birlikte açlõk ve yoksulluğun kucağõna itilmiştir” dedi. Okulların elektriği kesildi ADANA (Cumhu- riyet Bürosu) - Toroslar Elektrik Dağõtõm Ano- nim Şirketi (TEDAŞ) İl Müdürlüğü’nün, geçen aylarda 271 okulun borç- larõ hemen ödenmezse, elektriklerinin kesilece- ğine dair gönderdiği yazõ gereği söz konusu okul- larõn elektriği kesildi. Eğitim-Sen ve Eğitim- İş’ten yapõlan açõklamada, “AKP’nin ampulü önce okullarda patladõ” denildi. Cemevine ibadethane statüsü Tunceli Belediyesi cemevine ücretsiz su ve binaya ruhsat verilmesini kararlaştırdı Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Sekreteri Abdullah Tunalı yarın Konak Anadolu Lisesi’nde ya- pılacak Milli Değerleri Koruma Vakfı’nın seminerine tepki gösterdi. (OZAN YAYMAN) ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Terörle mü- cadelede askerin talepleri ve alõnacak önlemlerin de- ğerlendirileceği geniş ka- tõlõmlõ terör zirvesinin ikin- ci turu bugün gerçekleşti- rilecek. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, toplan- tõ öncesinde muhalefet ta- rafõndan gündeme getiri- len tampon bölge tartõş- malarõna “Tampon böl- geye gerek yok, yapıl- ması gerekenler yapılı- yor” sözleriyle son nok- tayõ koydu. Erdoğan’õn başkanlõ- ğõnda Başbakanlõk Merkez Bina’da gerçekleştirilecek toplantõda, Türk Silahlõ Kuvvetleri (TSK), başta gözaltõ süresinin uzatõl- masõ olmak üzere taleple- rini bir kez daha aktaracak. Toplantõ sonrasõnda alõ- nacak kararlarla ilgili ya- zõlõ açõklama yapõlmasõ bekleniyor. Başbakan Erdoğan, mu- halefetin gündeme getir- diği tampon bölge tartõş- malarõna da nokta koydu. Gazetecilerin sorularõnõ yanõtlayan Erdoğan, “Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin Tür- kiye’ye davet edildiği” yönündeki soru üzerine “Ankara’ya davet diye bir şey yoktur. Şu anda alt düzeyde yürütülen çalışmalar var. Alt dü- zeyde yapılan çalışmalar var. Bizler 5 Kasım sü- recinde başlattığımız ABD, Türkiye, Irak üç- lü mekanizmasını daha yoğun bir şekilde, anlık istihbaratla yürütüyo- ruz” dedi. Türkiye’nin te- rörle uzun soluklu bir mü- cadele içerisinde olduğu- nu ifade eden Erdoğan, “Birilerinin söylediği şe- kilde, ‘Yani biz bunun kökünü kazõyacağõz, bunu sõfõrlayacağõz’ kimse de bunu böyle pompalaya- rak terör üzerinden rant elde etme gayreti içine girmesin. Kimse şehit- lerimizin kanı üzerin- den rant elde etmeye kalkmasın. Bu terör be- lasıyla mücadeleyi hep birlikte yapacağız” diye konuştu. Polisesaldõrõda beş tutuklama DİYARBAKIR obursali@cumhuriyet.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle