Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 OCAK 2008 CUMA 6 HABERLER Cumhurbaşkanı ve siyasiler Çalışan Gazeteciler Günü’nde basın özgürlüğü vurgulu mesajlar yayımladılar BİR BAKIMA SERVER TANİLLİ Mesaj çok, düzenleme yok! Haber Merkezi Basın emekçileri, bir “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü”nü daha davalar, ekonomik sorunlar, hükümet tarafından sosyal haklarının daraltılması girişimlerinin gölgesinde geçirirken Cumhurbaşkanı ve siyasiler “basın özgürlüğü” vurgulu mesajlar yayımladılar. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül mesajında, “Demokrasimiz geliştikçe, basın özgürlüğü konusundaki sıkıntılar da ortadan kalkacaktır” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan, özgür ve çoksesli bir medya ortamının, şeffaf yönetim, açık toplum ve bilgi edinme hakkının en önemli teminatı olduğunu belirtti. DSP GenelBaşkanı Zeki Sezer, özgür ve güçlü basının önemini vurgulayarak şunları kaydetti: “Ne yazık ki ülkemiz, basın özgürlüğüne ve halkın haber alma hakkına tahammül Adana Kitap Fuarı Açılıyor... Adana’da da bir kitap fuarı açma yolunda, TÜYAP’ta gelişen niyetler kulağımıza her ulaştığında heyecanlanırdık. Adana, böyle bir ilgiye değerdi çünkü. Akdeniz bölgesinde Çukurova deltasında, her yönüyle bir merkezdi Adana: Nüfus yoğunluğu, iktisadi alanda ticaret ve sanayi yönünden yetkinliği, kültürel bakımdan başta aydınları ve üniversitesiyle parlaklığı, sanat etkinliklerine açıklığı, Adana’yı her zaman göz önünde tutmuştur. Böylece, TÜYAP’ın oraya bir kitap fuarını götürüp açması yerindeydi. Bu niyet, sonunda gerçekleşiyor. Adana Kitap Fuarı 15 Ocak günü açılıyor. Kent, 20 Ocak akşamına kadar, bir kültür yoğunluğunu yaşayacak: Konferanslar, söyleşiler, açık oturumlar, imza günleri dikkatleri çekecek; aydınlar ve okurlar kucaklaşacaktır. Başlayacak olan, bir “kültür şöleni”dir. Adana, aydınları ve halkıyla buna layıktır; onlar da bu fırsatı değerlendirecekler... Adana’ya şimdiden gönülden bir “merhaba”! ? Bu vesileyle, okurlarıma, yayın dünyasından kimi haberler de vereceğim: Önce kitaplıklara, bir temel eser: Hikmet Altınkaynak, Türk Edebiyatında Yazarlar ve Şairler Sözlüğü, Doğan Kitap; Remzi Kitabevi, Steinbeck’in bütün eserlerini yeniden basmış: Doğaldır ki, Bitmeyen Kavga’dan başlayarak... Steinbeck, bütünüyle okunmalı! 1919’un Şifresi, Hulki Cevizoğlu, Cevizoğlu Yay. Okurlar, bu şifreyi öğrenmeliler! İsmet Paşa’nın Kürt Raporu, Saygı Öztürk, Doğan Kitap. Yıllar öncesinden gelen ve bugün de tartışılan bir sorun! Dağların Sesi “Hilmo”, Rahmi Turan, Bilgi Yay. Eşkıyalar ve Güneydoğu’nun feodal düzeni; vahşi dağlarda yaşanmış bir aşkın, soluk kesici öyküsü... Karanlık Kıta, Avrupa’nın 20. Yüzyılı, Mark Mazower, Bilgi Üniversitesi Yay. Bugünleri de anlamak için... Bilgi Kitabevi’nden, bir “çok satanlar” listesi: 1. Kovulduk Ey Halkım Unutma Bizi, Emin Çölaşan, Bilgi Yay. 2. Siyah Süt, Elif Şafak, Doğan Kitap. 3. Genelkurmay’ın Işıkları Yanıyordu, Kurtul Altuğ, Bilgi Yay. 4. Veda, Ayşe Kulin, Everest Yay. 5. Tanrı Yanılgısı, Richard Dawkins, Kuzey Yay. 6. Komutanlar Cephesi, Fikret Bila, Detay Yay. 7. Sevdalım Hayat, Zülfü Livaneli, Remzi Kitabevi. 8. Türk Amerikan Savaşı, Kanlı Deprem, Alaettin Parmaksız, Bilgi Yay. 9. Demokrasimizle Yüzleşmek, Emre Kongar, Remzi Kitabevi. 10. Suskunlar, İhsan Oktay Anar, İletişim Yay. Fatin Kanat, İran Sinemasında Kadın, Kadın Temsili ve Kadın Yönetmenler, Dipnot Yay. İran sinemasıyla ilgili ilginç bir perspektif... Yordam Yayınları’ndan yeni 4 eser: 1. Behice Boran, Öğretim Üyesi, Siyasetçi, Kuramcı, Gökhan Atılgan. 20. yüzyıl Türkiyesi’nin en önemli Marksist aydınlarından birinin portresi ve şimdilik tek olanı. 2. Demokrasi ve Devrim, Günümüzde Latin Amerika ve Sosyalizm, D. L. Raby. Medyanın eseri olan yalan dağlarını yerle bir eden kitap! 3. Alinin Biri, Fahri Erdinç. Türkiye tarihinden önemli ve anlamlı bir kesit ve büyük bir yazardan... 4. Genç ve Ölüm, Aysel Özakın. Romanın içinde bir roman... Toplumsal baskı ve eşitsizliklerden fazlasıyla nasiplenen ülkemiz kadınının kendisini ve toplumu anlama, hakiki olabilme çabası... Cumhuriyet Kitapları’ndan son olarak şu eserler çıktı: Ataol Behramoğlu’ndan, Dünya Halk Masalları; Ali Sirmen’den, Sevgili’ye Mektuplar; Deniz Som’dan, Hey Anadolu; Mehmet Başaran’dan, Yüreğin Sesi Zeytin Ülkesi; Hikmet Çetinkaya’dan, Soros’un Çocukları; Doğu Silâhçıoğlu’ndan, Düşlerdeki Toprak; Faik Bulut’tan, Batı ve Laiklik; Mustafa Balbay’dan, Devlet ve İslam (2. baskı). Güzel okumalar sevgili okurlar!.. ? Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan’ın, özgür ve çoksesli bir medya ortamının önemini dile getirmesine karşın DSP lideri Zeki Sezer, ülkenin “basın özgürlüğüne ve halkın haber alma hakkına tahammül edemeyen bir zihniyetle” yönetildiğini vurguladı. Meslek örgütlerinden yapılan açıklamalarda, gazetecilerin yıpranma tazminatlarının ellerinden alınarak emeklilik haklarının gasp edilmesinin kabul edilemeyeceği belirtildi. edemeyen bir zihniyetle yönetilmektedir. Gazetecileri, yazarları, karikatüristleri ve özgür düşünce ifade edenleri her fırsatta yargı önüne çıkartmayı alışkanlık haline getirenler, basın emekçilerinin ‘yıpranma hakkını’ da kaldırmayı öngören yasa çıkartma gayretindedirler.” MHP Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, gazetecilerin “medyadaki sendikasızlaştırma’’ politikası nedeniyle iş güvencesini tamamen kaybettiğini dile getirdi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu’nca yapılan açıklamada, daha çıktığı gün gazete sahiplerinin tepkisini çeken ve 9 gazetenin üç gün yayın durdurma protestosuyla karşılanan 212 sayılı yasanın, aradan geçen 47 yıl içinde hırpalandığı ve yok edilmek istendiği belirtildi. ‘AB, bahane ediliyor’ Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Nazmi Bilgin, “gazetecilerin yıpranma tazminatının AB kriterleri bahane edilerek yok edilmeye çalışıldığını’’ vurguladı. Parlamento Muhabirleri Derneği’nden (PMD) yapılan yazılı açıklamada “2007 yılında dünyada 86 gazeteci ve 20 medya çalışanı öldürüldü. 887 gazeteci tutuklandı. 1511 gazeteci saldırıya ya da tehdide maruz kaldı. 67 gazeteci kaçırıldı. Türkiye’de uzun yıllar benzer tablolar yaşandı, yaşanıyor. Uğur Mumcu’dan Çetin Emeç’e, Metin Göktepe’den Hrant Dink’e birçok gazeteci öldürüldü. Tutuklanan, cezaevine giren, yargılanan, kaçırılan, tehdit ve baskı gören, sansüre uğrayan çok sayıda basın mensubu oldu. Çalışan ve ‘yıpranan’ gazeteciler günü kutlu olsun’’ denildi. Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın, “Basın emekçilerinin üstlendikleri ağır sorumluluğa yaraşır bir yaşam düzeyine, ekonomik ve sosyal koşullara en kısa zamanda kavuşmalarını diliyoruz’’ dedi. İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erol Akıncılar, son yıllarda gazetecilerin çalışma koşullarının giderek zorlaştığını kaydetti. CHP, Meclis’te eleştirdi TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu başkanlığında toplanan Genel Kurul’da, CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, başta yıpranma hakkı olmak üzere gazetecilere verilen hakların ellerinden alınmasını içlerine sindirmenin mümkün olmadığını belirtti. ‘HALKIMIZLA EL ELE’ YSK KARARI Yeni anayasa için imza kampanyası ? Bağımsız Öğrenci Platformu’nun kampanyasında seçim barajı, Siyasi Partiler Yasası, dokunulmazlık, ve üniversitelerdeki düzenlemelerle ilgili değişiklik yapılması isteniyor. İstanbul Haber Servisi Bağımsız Öğrenci Platformu, AKP’nin hazırladığı yeni anayasa taslağında değişiklik yapılması için ‘Halkımızla El Ele’ adıyla imza kampanyası başlattı. 6 Ocak’ta başlatılan kampanyada, seçim barajı, Siyasi Partiler Yasası, milletvekili dokunulmazlığı ile üniversitelerdeki düzenlemelerle ilgili değişiklikler yapılması isteniyor. Platform Başkanı Ali Asker Aksu, “Siyasi partiler için yüzde 10’luk seçim barajı kaldırılsın veya yüzde 5’e düşürülsün. Siyasi parti liderlerinin milletvekili adaylarını belirlemedeki sınırsız ve dayatmacı yetkileri kaldırılsın, adaylar ön seçim ile halk tarafından seçilsin” dedi. Aksu, kampanyanın, imzaların Meclis’e sunulacağı 22 Ocak’a kadar devam edeceğini belirterek öğrencilerin anayasada yapılmasını istedikleri değişikliklerin siyasi çevreler tarafından göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi. Aksu yapılmasını istedikleri düzenlemeleri özetle şöyle sıraladı: “Milletvekillerini siyasi parti liderlerinin yönlendirmesini engelleyecek denetlemeler yapılsın. Yargının bağımsızlığı ve milletvekillerinin kürsü dokunulmazlıkları dışındaki dokunulmazlıklar kaldırılsın. Düşünce özgürlüğü, kadınerkek eşitliği, laik ve sosyal hukuk devleti ilkesi yer alsın. Üniversitelerde öğretim üyelerinin yetiştirilmesi tam liyakat esaslarına göre yapılsın. Öğrenci birliklerinin oluşturulması ve yönetimde öğrenci temsilcilerinin yer alması sağlansın.” Kampanyayı, aralarında eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar, eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Kul, eski Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, sanatçı Halil Ergün ile Arif Sağ’ın da bulunduğu çok sayıda isim destekliyor. CHP’nin Üsküdar ilçe kongresi iptal ? Üsküdar kongresinin “parti üyesi olmayanların delege olarak oy kullandığı” gerekçesiyle iptal edilmesi nedeniyle Üsküdar ilçesi 26 Ocak’ta yapılacak olan CHP il kongresi dışında tutulacak. TARKAN TEMUR CHP Üsküdar İlçe Kongresi’nin sonuçları “CHP üyesi olmayanların delege olarak oy kullandığı” gerekçesiyle Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edildi. İstanbul İl Örgütü, eski ilçe başkanı Metin Gazioğlu’nun görevden alınmasına ilişkin yargı sürecinin devam etmesi nedeniyle Zeytinburnu ve YSK’nın iptal kararıyla da Üsküdar ilçelerini 26 Ocak’ta yapılacak olan İl kongresı dışında tutarak, kongreyi 30 ilçeden seçilen delegelerin katılımıyla gerçekleştirecek. YSK, 30 Aralık 2007’de yapılan Üsküdar İlçe Kongresi’nde usulsüzlük olduğu gerekçesiyle yapılan itiraz üzerine 4 Ocak’ta inceleme başlattı. 5 Ocak’ta incelemelerini tamamlayan YSK, kararında, parti üyesi olmayanların delege olarak oy kullandığı ve bu üyelerin toplantının gerçekleştirildiği sayıdan çıkarılması halinde, kongrenin yeterli delege ile toplanmadığına dikkat çekildi. Kongre yenilenecek Delege olmayan 45 kişinin listelerden çıkarılarak, temsilci listesinin 292 kişiden oluşmasına ve CHP Üsküdar 7. Olağan Kongresi’nin, parti üyesi olmayanların delege gösterildiği gerekçesiyle iptaline karar veren YSK, kongrenin 3 Şubat’ta, bu tarihte de yeterli sayıya ulaşılamaması halinde de 10 Şubat’ta yeniden yapılmasına karar verdi. YSK kararında şöyle denildi: “Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/12/2007 tarihli 658 sayılı yazısı ekinde bulunduğu bildirilen listelere göre yapılan inceleme sonucunda... eksikliğin organ seçimlerini etkileyecek ölçüde bir usülsüzlük olduğundan CHP İlçe Kongresi organ seçimlerinin iptaline karar verildi” İzmir ve Adana’da çeşitli kuruluşların temsilcileri, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Tasarı’yı protesto etti. Adana’da Türkİş Bölge Temsilciliği önünde toplanan sendika ve sivil toplum örgütü üyelerinin yürüyüşü engellendi. AKP İl Örgütü binasına yürümelerine izin verilmeyen eylemciler, “Sağlık haktır satılamaz”, “Emekçiye değil çetelere barikat”, “Baskılar bizi yıldıramaz” şeklinde slogan attı. Polisle yaşanan gerginliğin ardından, polisin tutumunu kınayan heyet, AKP binasına bırakmak üzere getirdiği siyah çelengi polislerin önüne bıraktı. (YUSUF BAŞTUĞ) Protestoya polis engeli Emekçiler yürüyecek Sivil toplum ve meslek örgütü üyeleri ‘Herkese sağlık ve güvenli gelecek’ sloganıyla 15 Ocak’ta İstanbul’dan Ankara’ya yola çıkacak İstanbul Haber Servisi AKP iktidarı tarafından hazırlanarak yasalaşması amacıyla Meclis’e getirilen “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı”na karşı, aralarında Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Türk Dişhekimleri Birliği’nin (TDHB) de bulunduğu çok sayıda sivil toplum ve meslek örgütü, “Herkese sağlık ve güvenli gelecek” sloganıyla 15 Ocak’ta İstanbul’dan Ankara’ya yürüyecek. 17 Ocak’ta TBMM önünde toplanacak olan emekçiler, AKP’nin hazırladığı yasa tasarısını protesto edecek. 15 Ocak’ta gerçekleştirilecek olan yürüyüş öncesi DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi yazılı açıklama yaptı. AKP iktidarının sosyal güvenlik alanında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Yasası’ndan, haklar açısından daha geri bir yasa hazırlandığı belirtilen açıklamada, “Hükümet, bir yandan sosyal güvenlik açıklarının büyüdüğünü söylerken bir yandan da sağlık alanındaki uygulamalarıyla, özel hastanelere, ilaç tekellerine aktardığı payı arttırmayı hedefliyor. Türkiye, OECD ülkeleri arasında devletin sosyal güvenlik sistemine prim katkısı olmayan tek ülke. Avrupa Birliği ülkeleri sosyal güvenlik ve sağlık için bütçelerinin yarısını harcarken Türkiye’de bu oran bütçenin beşte birine ulaşmıyor. AKP hükümetinin hazırladığı bu tasarı yasalaşırsa sağlık ve sosyal güvenlik haklarında çalışanların bir dizi kaybı olacak” denildi. ‘Tasarı geri çekilsin’ AKP’nin tasarı çalışmaları sırasında emek örgütlerinin görüşlerini alması gerektiği ifade edilen açıklamada, özetle şu görüşlere yer verildi: “Kadınlar için 58, erkekler için 60 olan emeklilik yaşı hem kadınlar hem de erkekler için 65’e çıkarılacak... Emekliliğe hak kazanmak için halen 7 bin gün prim ödemek gerekirken 9 bin gün prim ödemek gerekecek... Emekli aylıkları yüzde 23 ile yüzde 33 arasında düşürülecek... Hastalık, kaza, ameliyat gibi nedenlerle hastaneye yatmak gerekince ‘katılım payı’ adı altında para ödenecek... Bütün sağlık hizmetleri paralı olacak... TBMM’ye sunulan yasa tasarısı geri çekilmeli. Geniş katılımlı bir tartışma ortamında çalışılarak emek örgütlerinin de taleplerinin dikkate alınarak düzenlemenin yapılmasını talap ediyoruz.” YÖK Başkanı’na ‘asistan’ tepkisi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Üniversitelerde çalışan araştırma görevlilerinin özlük haklarını savunmak amacıyla “Asistan Girişimi’’ oluşturuldu. Girişim, YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın, “kadrolu, maaşlı uygulama yerine, araştırma görevlileri için burslu sisteme geçmenin daha uygun olacağı’’ yönündeki açıklamasına tepki gösterdi. Yapılan açıklamada “Özcan’ın, asistanların istihdam koşulları ile ilgili yanıltıcı bilgiler verdiği’’ kaydedilerek “Özcan’ın önerileri, asistanlara lisansüstü eğitim süresince verilen düzenli maaş, sağlık ve sosyal güvenlik gibi hakların tamamen ortadan kaldırılmasını hedeflemektedir’’ denildi. CUMHURİYET 06 K