16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 EYLÜL 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Anayasadaki ‘din dersi’yle birlikte yıllardır süregelen ‘siyasal tarih’ eğitimi de tartışılmalı 15 ODAK NOKTASI AHMET CEMAL ‘Sivil’leşmek için ‘uygarlık tarihi’ eni anayasa hazırlığının en tartışmalı maddeleri “din”le ilgili olanlar… Çünkü bu “hassasiyet”e yeterince gerekçe yaratan AKP kurmayları, özellikle “laiklik” ve “türban”la ilgili beklentilerini de artık gizlemiyorlar. İktidarın anayasacıları, türbanın Çankaya dışında da özgürce dalgalanmasını sağlayacak bir “laik anayasa” yazabilirlerse, buna en çok şaşıran herhalde “uluslararası hukuk çevreleri” olacak. Çünkü dünyada laiklik, dinci “niyet”lerin siyasi dengelere göre “değişken söylemler”iyle tanımlanmıyor. Evrensel koşul, dinlerin toplumsal yaşamdaki “kural koyucu”luğundan tümüyle arınabilmek. Bu nedenle uluslararası mahkemelerin de “dinci yaşam özlemi”nin simgesi kabul ettikleri türbanın, aynı özleme karşı “demokratik yaşam”ı savunan anayasalarda “sakıncasız” görülebilmesi mümkün değil. İNDARLIK’ DERSİ! Aslında benzer durum “din dersi” konusunda da geçerli. Anayasadaki “din dersini güvenceye bağlayan 12 Eylül anlayışı”nın sorgulanması yerine, bu çağdışılığın sözde “laikliğe uygun şekilde” sürmesini sağlamak, “özde laiklik karşıtları” için eşsiz bir olanak. Bu olanağa dört elle sarılan AKP uzmanlarının “çözüm”leri ise çocukların bu dersi alıp almayacaklarını, “velilerin seçimi”ne bırakmak. Daha doğrusu, “seçmeyecekler”in seçimine! Din dersini “istemeyen veli”lere dilekçe zorunluluğu öngörmek, oruç tutmayanların dövüldüğü Malezya örneğiyle gündeme gelen “siyasal İslamın mahalle baskısı” karşısında ne kadar “insani”dir? Bir toplumun çoğunluğu hangi dine inanırsa inansın, o toplumu uygar dünyayla buluşturacak bir eğitimde, tek bir dine ait ibadet kurallarının “ezber”letilmesini değil; “tüm inançlar” hakkındaki “genel bilgiler”in verilmesini amaçlamak, en “içten laik”lik değil midir? Sanat ‘İyimser’ Olabilir mi? 10. Uluslararası İstanbul Bienali’nin reklam spotu: “Sanat, Hiçbir Zaman Bu Kadar İyimser Olmamıştı…” Öte yandan, bienalin kuratörü Hou Hanru’nun web sitesindeki yazısının başlığı: “İmkânsız Değil, Üstelik Gerekli: Küresel Savaş Çağında İyimserlik.” Böyle düzenlemelerin başlıca amaçlarından ve yararlarından biri de yeni düşünce ve tartışma boyutları açmak olduğuna göre, bizim de şu epey vurgulanan ‘iyimser’ kavramı bağlamında bazı noktaları biraz sorgulamamız gerekiyor: Sanat ‘iyimser’ ya da ‘kötümser’ olabilir mi, daha doğrusu, olmalı mı? ‘İyimserlik’, tıpkı ‘kötümserlik’ gibi, sanatı ‘gerçekçilik’ten uzaklaştırabilir mi? Sanata bir hedef gösterme bağlamında ‘gerçekçilik’, iyimserlikten daha gerçekçi değil midir? Önce kötümserlikten başlarsak, böyle bir tutumun gerçekçiliği, gerçeğe ulaşma çabalarını engellediğini kesinlikle söyleyebiliriz. Çünkü herhangi bir konuda kötümser olmak, daha baştan hedefe yönelik çabaları olumsuzlama anlamını taşır. ‘İyimserlik’, Türkçe sözlüklerde “her şeyi iyi yönlerinden görüp değerlendirme”, “geleceğe umutla bakabilme” gibi tanımlarla karşılanıyor. Dolayısıyla, kötümserlik kadar kökten olumsuzlayıcı, hedefe yönelik çabaları anlamsız kılıcı bir yanı yok. Buna karşılık, örneğin şu türden sorulara yol açabileceği de kesin: “Her şeyi iyi yönlerinden görüp değerlendirmek, olası kötü yönlerin sakıncalı olabilecek ölçüde göz ardı edilmesine yol açabilir mi?” – ya da: “İyimser bakış açısı, her zaman gerçekçi bakış açısıyla örtüşür mü? ‘Durumlar nasılsa öyle görebilmek ve böyle bir saptamayı çıkış noktası yapmak’ şeklinde tanımlanabilecek gerçekçi tutum çerçevesi içersinde, iyimserliğe yer var mıdır? Olmalı mıdır?” 19. yüzyılın son çeyreğine doğru, natüralizm akımının hemen öncesinde, “sanatta çirkinliklere yer olmadığı, olamayacağı” düşüncesi de hiç kuşkusuz iyimser diye nitelendirilebilecek bir bakış açısıydı. Bu ‘iyimserlik’ten ötürüdür ki, Ibsen’in “Hortlaklar” oyununda sahneye –soyaçekimin karakteri etkilemesi bağlamında– frengiyi getirmesi, bir skandal olarak karşılandı. Ama sanata ilişkin kemikleşmiş bir bakış açısından kaynaklanma bu acele tepki, sonucu değiştirmedi ve natüralizm, bir dönüm noktası olarak gerçekçiliğin tarihindeki yerini aldı. Öte yandan, tarihte biraz daha geriye gidecek olursak, sanat tarihinde ‘iyimserlik’ açısından bir eşi daha olmayan bir dönemle, ‘yeniden doğuş’ anlamına gelen Rönesans’la karşılaşırız. Gelgelelim, insanlara: “Yaşamak, başlı başına bir zevk!” dedirtecek kadar zamanın koşulları düşünüldüğünde epey haklı da görülebilecek bir iyimserlik aşılayan Rönesans ve onun ‘çocuğu’ olan Batı Hümanizmi, sonunda Avrupa insanını eşi görülmemiş parçalanmaların ve din savaşlarının pençelerine bıraktı. Üstelik Erasmus’un eseri olan Batı Hümanizmi, bütün Avrupa’nın bilimlerin ve sanatların çatısı altında birleşebileceğine, kilisedeki bölünme belirtilerinin de bir ecclesia universalis, yani ‘evrensel kilise’ çatısı altında giderilebileceğine inanacak kadar ‘iyimser’di! Bu örneklerle demek istediğim şu ki, gerek sanat, gerekse düşünce açısından en emin çıkış yolu, iyimserlikle değil, ancak ‘olan’ı olduğu gibi görmemizi ve böyle bir görmeyi çıkış noktası yapmamızı sağlayan gerçekçilik aracılığıyla bulunabilir. Bir de, Hou Hanru’nun dediği gibi küresel savaşlarla dolu bir çağda yaşıyorsak eğer, o zaman sanatta ‘üstelik gerekli’ olan şey, birinci planda iyimserlik değil, fakat belki de daha önceki çağlarda görülmedik ölçüde kılı kırk yaran bir gerçekçiliktir. Çünkü insanlara sürekli hallerinden memnun olmayı, yani aşırı bir iyimserliği aşılamak peşindeki tüketim ekonomisi modelinin ‘küreselleştiği’ bir dünyada sanattan iyimser olmasını beklemek, onu, kendisi farkında bile olmaksızın, aslında şiddetle eleştirmesi gereken bir durumun savunucusuna dönüştürebilir! [email protected] Y 2 1 3 GEÇMİŞİ GELECEĞE ESİN KAYNAĞI KILABİLMEK ‘D 1Türkiye’nin tüm bölgelerindeki sivil mimari zenginlik, uygarlık tarihinin de ‘sivil yaratıcılık’ belgeleridir. (Desen: Metin Keskin) 2 Anadolu uygarlıklarının haritası, çağdaş uygarlık için de esin kaynaklarımızı gösteriyor. 3 Efes’in bu antik ‘kent’ uygarlığı bizdeki tarih derslerinde de öğretilseydi, bugünkü çarpık kentleri yaratan kültür yoksunluğu da böylesine yaygın olmazdı… Üstelik bu eğitimin, bir “kültür” dersi olarak ilköğretimin son sınıflarında verilmesi; böylece “farklı” inançların, “yaşamın tanınmaya başlandığı olgunlaşma çağı”nda öğrenilmesi, “özgür akla” karşı insanca saygının gereğidir. Din dersini şimdiki “dindarlık” eğitiminden de kurtaracak bu yaklaşım, tüm inançların “eş saygınlık”ta görülerek “demokrasi bilinci”nin küçük yaşlardan gelişmesine en “insancıl katkılar”ı yapar. Ne var ki bu bilinç için, aslında çok daha yaşamsal bir eğitim ilkesi, “tarih öğrenimi”nde siyasal süreçler yerine, insanlığın “kültür, sanat ve uygarlık birikimleri”nin esas alınmasıdır. Çağlar içindeki “insan ilişkileri”ni yok sayan; “toplumsal etkileşimler”i umursamayan; “aklın yaratıcılığı”nı belgelemeyen; geçmişin, sadece devletler ve halklar arasındaki çatışmalarını önemseyen bir siyasal tarih bilgisi ile yetişen kuşakların, barış GEÇMİŞİN ‘İNSAN’CASI çıl ve “sivil” esinlenmelerle geleceğe bakmaları mümkün olabilir mi? Bir yandan ülkenin en resmi kimliğini tanımlayacak anayasayı bile sivilleştirmeye kalkışıp bir yandan da geçmişin “sivil yaşanmışlıklar”ını “tarih saymayan bir anlayış”ı tanımlamak bile olanaksız. Siyasal tarih, dünyanın en hoşgörülü ülkesinde bile “ulusal kayırmalar”dan kolay kolay arınamaz. Yine, dünyanın en demokrat toplumlarında bile “taraflı saptama ve yorumlar”ı içerir. Oysa uygarlıkların ürünleri olan kültür ve sanat kazanımlarını “saptırmak” olanaksız olduğu gibi, insan aklının yaşamla bütünleşen değerlerini içeren bir tarih bilgisinin, insanlar ve toplumlar arasında kin, nefret ya da düşmanlık yaratması beklenemez. Nitekim bin yılların kültür birikimlerini yansıtan geleneksel mimarlık örneklerindeki “sivil yaratıcılık”lar, çağdaş yaşamda aynı yaratıcılığın değerini kavramada da en et SİVİL YARATICILIKLAR kili “sivil ders”i oluştururlar. Bir “Safranbolu evi”ndeki, sadece kapıyı çalanı görmeye yarayan “kim geldi penceresi”; bir “Kars evi”ndeki, duvarların içinde dolaşan sıcaklığı odanın köşesine kurulan “peç” sobanın sağlaması; bir “Eğin evi”ndeki, erkek ve kadın konuklar için farklı sesler çıkartan kapı tokmakları; bir “Mardin evi”nin, yazın en sıcak günlerinde bile en serin ortamlar sağlaması; İstanbul’daki 4 katlı bir ahşap Süleymaniye konağının onca depremlere hâlâ meydan okuması; bir “Muğla avlusu”ndaki “kuzulu kapı”da, arabanın girebildiği büyük kanatlar içinde insan ölçüsündeki küçük kanadın (kuzu) da bulunması; bir “Antakya evi”nde, sokak satıcısının iç mekânı görmeden malını verip parasını alabileceği “döner pencere” ve Anadolu’nun hemen tüm yörelerinde, bu türden sayısız yaratıcılık örnekleri… Bütün bunlar, “aklın ve yaşanmışlıkların tarihsel buluşması”nı ciltler dolusu siyasal tarih bilgisinden çok daha etkili ve gerçekçi olarak öğretebilecek en “sivil dersler”dir. Böylesi örneklerle uygarlığın yerel ve evrensel serüvenlerini içerecek bir tarih eğitimi, öncelikle, insana verilecek değerle birlikte, etnik ayrımcılıktan dinci çatışmalara kadar tüm “çağdışı ve ırkçı bölünmeler”e karşı en güçlü düşünsel önlemleri sağlar. Bu nedenle günümüzde, gerçekten “uygarlaşma niyeti” taşıyan ülkelerde “siyasal tarih”, artık “sadece yükseköğrenimde” bir uzmanlık alanı olarak ele alınıyor. İlköğretim ve hatta lise eğitiminde ise başta sanat ve uygarlık tarihi olmak üzere toplumsal ve düşünce tarihi veriliyor. İşte bu çağdaşlığın farkına varılması, “tarih bilinci”mizin öncelikle “insan aklının kazanımları”yla gelişmesi, laik ve demokratik toplum olmamızın da güvencesidir. Hele bu olanağın en zengin kaynaklarına sahip Türkiye için, geçmişin dünyada “eşi olmayan uygarlık armağanları”nı çağdaş uygarlığın da esin kaynağı kılmamak kadar “akıl dışı” bir tutum ne olabilir ki? Atatürk boşuna, “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür” dememişti. Bakalım, hem şu sivil anayasacılarımız, hem de onların “dinciliğe katkıları”na haklı tepkiler gösterenlerimiz, geleceğimizin kimlikli esenliğini de gözeten, hem Atatürk ilkelerine bağlı, hem de kültür yoksunu olmayan bir “çağdaş Anadolu anayasası”nın tarihsel anlamını ne zaman kavrayacaklar? T.C. İSTANBUL 10. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN (TAŞINMAZ SATIŞI) DÜZELTME İLANIDIR GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI Dosya No: 2007/20 İzalei Şuyu 3 TAŞINMAZIN HALİHAZIR DURUMU ve EVSAFI: Satışa konu taşınmazlar; İstanbul ili, Beşiktaş ilçesi, Vişnezade Mahallesi, Valide Çeşme mevkii, Maçka Meydanı, Aktarlar Sokakta kain; 69 pafta, 700 ada, 8 parsel sayılı, 16 kapı numaralı kargir Çarkçıoğlu apartmanında; 2. Katta 24/160 arsa paylı, 4 bağımsız bölüm nolu Mesken’in tamamı ile 3. katta 30/160 arsa paylı, 5 bağımsız bölüm nolu Mesken’in tamamı’dır. Mezkur daireler; Bodrum kat+Zemin kat+4 Normal kat görünümlü, betonarme karkas sistemde, bitişik nizamda üçüncü sınıf malzeme ve işçilikle inşa edilmiş, katlarında birer dairesi bulunan, bodrum kat dairesi terzi dükkanı olarak kullanılan, doğalgaz tesisatlı, takribi 22 yılı geçkin kargir apartmanda yer almakta olup, 2. kat 4 bağımsız bölüm nolu DAİRE; girişte antre üzerinde sokağa cepheli salon, arka tarafta holden geçilen koridor üzerinde aydınlığa cepheli mutfak ile banyowc, arka bahçeye cepheli balkonlu 1 yatak odasından ibaret, salon penceresi pvc doğrama ısıcamlı, diğer piyeslerin pencereleri ahşap doğramalı, iç kapıları ahşap yağlıboyalı, daire dış kapısı ahşap mobilyalı çelik konstrüksiyonlu, ıslak hacimleri karomozaik, oda zeminleri marley döşemeli, duvarları badanalı, banyowc’de lavabo, klozet ile duş tesisatı mevcut, elektrik, su ve doğalgaz tesisatı bulunan, brüt alanı takribi 52M2 kadar olan, içinde ikamet edilen daire soba ısıtmalıdır. 3. kat 5 bağımsız bölüm nolu DAİRE; girişte antre üzerinde sokağa cepheli salon, arka tarafta holden geçilen koridor üzerinde aydınlığa cepheli mutfak ile banyowc, arka bahçeye cepheli balkonlu 1 yatak odasından ibaret, penceresi pvc doğrama ısıcamlı, iç kapıları ve dış kapısı ahşap doğramalı, ıslak hacimleri karomozaik, oda zeminleri marley döşemeli, duvarları badanalı, banyowc’de lavabo, klozet ile duş tesisatı mevcut, elektrik ve su tesisatı bulunan, doğalgaz hattı daire dış kapısına kadar gelmiş, daireye bağlanmamış, brüt aian takribi 52M2 kadar olan, soba ısıtmalı dairenin boş olduğu beyan edilmiştir. NOT: 15.09.2007 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan ilanımız hatalı çıktığından doğru bölümü tekrar yayınlanmıştır. (Basın: Tashih) T.C. BÜYÜKÇEKMECE 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI 2007/1609 Talimat İpotekli olup satışına karar verilen aşağıda cins, miktar ve önemli nitelikleri belirtilen; İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, 1. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü, Kemerdere Mevkii, 306 Ada, 1 Parselde kayıtlı, 5035,17 m2 yüzölçümlü arsada, 20/1000 arsa paylı, D Blok, zemin kat 4 bağımsız bölüm no.lu bahçeli dubleks daire nitelikli taşınmaz, dosyamızdan düzenlenen ve kesinleşen kıymet takdir raporuna göre takdir olunan 250.000,00YTL. bedel üzerinden aşağıdaki koşullarda satılacaktır. İMAR DURUMU: Dosyada mevcut Büyükçekmece Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 30.04.2007 tarih ve 200704/126316 sayılı yazılarına göre taşınmaz, 17.06.2004 onay tarihli imar planında konut alanı, blok nizam, H:9,50 mt. olarak imarlıdır. HALİHAZIR DURUMU: Satışa konu taşınmaz, İstanbul ili, Büyükçekmece ilçesi, Kemerdere Mevkii, 306 Ada, 1 Parseldeki, D Blok, zemin kat 4 no.lu dubleks dairedir. Adres olarak Fatih Mah., Cengiz Topel Cad., Sedir Sok., Sera 2 Sitesi, D Blok, 4 numarada yer almaktadır. Taşınmaz 5035,17 m2’ lik parsel üzerinde inşa edilmiş, 4 bloklu Sera 2 sitesi içindeki, D Blok, 4 katlı olup, toplam 12 dairedir. Bodrum+zemin katla dubleks bulunan dairenin, takribi inşaat alanı 148 m2 olup, plan itibariyle zemin kat 1 oda, 1 salon, l mutfak, 1 balkon, dubleks bodrum kat 2 oda, 1 salon, 1 banyo WC, 1 balkondur. Arazi meylinden ötürü bodrum kat arka cephe açık toprak kotundadır. Çıplak alanlar seramik, odalar zemini lamine parke, duvarlar saten boyalı, tavanlar spot aydınlatmalı, kapılar amerikan, dış kapı çelik, pencereler pimapen ısı camlı, doğalgaz bağlantılı kombi kaloriferlidir. Yapı tümüyle kaliteli birinci sınıf malzeme ve işçiliklidir. Site bahçesinde bakımlı çeşitli süs bitkileri ekili olup, site sakinlerinin kullanımı için bahçede bir adet olimpik yüzme havuzu bulunmaktadır. Parsel çevresi ihata duvarla çevrilidir. Siteye giriş ve çıkış kontrollüdür. Yörede her türlü alt yapı ve belediye hizmeti mevcuttur. Ulaşım geniş ve çok bol imkanlı, çarşı Pazar işyerleri yakında, yürüme mesafesindedir. Sitenin bahçe kısmındaki açık alan otopark ayrımlıdır. Blokların çevresi açık olup, her bağımsız bölüm manzara görüşlüdür. Taşınmazın çevresindeki yapılaşmalar benzer nitelikli sitelerdir. SATIŞ ŞARTLARI: 1. Birinci satış 13.11.2007 günü, 11.00 11.15 Saatleri arasında, BÜYÜKÇEKMECE 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDE açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış masraflarını geçmek şartıyla ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak kaydı ile 23.11.2007 günü, aynı yer ve saatte ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememiş ise en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere, arttırma ilanında gösterilen mühlet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklıların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2. Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, KDV, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3. İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masraflara dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile 15 gün içerisinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4. İhaleye katılıp, daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan, tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri, bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5. Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6. Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2007/1069 talimat sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları, işbu satış ilanı, tapuda adresi bulunmayan ve tebligat yapılamayan ilgililere ilanen tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur. (İİK.m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın Tahsihi) T.C. AMASYA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZ AÇIK ARTIRMA İLANI DOSYA NO: 2007/54 Tal. Bir borçtan dolayı ipotekli bulunan ve aşağıda tapu kaydı, adeti, cinsi, evsafı, kıymeti ve önemli özellikleri ile satış şartları belirtilen sekiz adet taşınmaz müdürlüğümüzce açık arttırma suretiyle satılarak paraya çevrilecek olup taşınmazların; TAPU KAYITLARI: Amasya İli, Merkez Yeşilyenice Köyü, 186 (2008 m2), 137 (1528 m2), 138 (1400 m2). 120 (1840 m2), 193 (1596 m2), 192 (1304 m2), 189 (1060 m2), 123 (948 m2) parsel sayılı bahçe nitelikli taşınmazların borçluya ait tamamı. İMAR DURUMLARI: Taşınmazlar bahçe nitelikli ve Yeşilyenice köyü dahilindedir. İmar sahası dışındadır. HALİHAZIR DURUMLARI: Taşınmazlar %36 civarında meyilli, tarım yapmaya müsait, kumlutınlı orta derinlikte toprak yapıya sahiptir. Üzerlerinde tarım DSİ tarafından yapılan sulama suyu kanalları ile yapılmaktadır. AmasyaErzincan karayolu kenarındadırlar. Ulaşımları kolaydır. Yakınlarında sosyal ve yerleşim yapılar mevcuttur. Karşı taraflarında maya fabrikası bulunmakla taşınmazlara talep fazladır. Kapama halinde, sekiler yapılarak teraslama usulüyle meyvekiraz bahçesi olarak kullanılmaktadırlar. Sosyal yerleşime yakınlıkları, ulaşım kolaylıkları, arazinin verim potansiyeli, arz talep durumu, erozyon ve su taşkınına maruz kalıp kalmadıkları gibi faktörler ve günün rayiçleri göz önüne alınarak değerleri aşağıda tespit edilmiştir. TAŞINMAZLARIN DEĞERLERİ: 1. taşınmaza (86 parsel): 2008m2 X 30,00 YTL. = 60.240,00 YTL. 2. taşınmaza (37 parsel): 1528m2 X 40,00 YTL. = 60.120,00 YTL. 3. taşınmaz (138 parsel): 1400m2 X 40,00 YTL. = 56.000,00 YTL. 4. taşınmaz (120 parsel): 1840m2 X 30,00 YTL. = 55.200,00 YTL. 5. taşınmaz (l93 parsel): 1596m2 X 30,00 YTL. = 47.880,00 YTL. 6. taşınmaz (192 parsel): 1304m2 X 30.00 YTL. = 39.120,00 YTL. 7.taşınmaz (189 parsel): 1060m2 X 30,00 YTL. = 31.800,00 YTL. 8. taşınmaza (123 parsel): 948m2 X 30,00 YTL. = 28.440,00 YTL. SATIŞ ŞARTLARI: 1 1. taşınmazın birinci satışı 12/11/2007 günü saat 14.0014.10 2. taşınmazın birinci satışı . 12/11/2007 günü saat 14.15 14.25 3. taşınmazın birinci satışı . 12/11/2007 günü saat 14.30 14.40 4. taşınmazın birinci satışı 12/11/2007 günü saat 14.45 14.55 5. taşınmazın birinci satışı 12/11/2007 günü saat 15.0015.10 6. taşınmazın birinci satışı 12/11/2007 günü saat 15.15 15.25 7. taşınmazın birinci satışı 12/11/2007 günü saat 15.3015.40 8. taşınmazın birinci satışı 12/11/2007 günü saat 15.4515.55 saatleri arasında Amasya Adliyesi Çay Ocağı’nda açık artırma suretiyle yapılacaktır. Taşınmazlar bu arttırmada tahmin edilen kıymetlerinin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış masraflarını geçmek şartıyla ihale olunurlar. Böyle bir bedel ile alıcı çıkmazsa en çok arttıranların taahhüdü baki kalmak kaydıyla sekiz taşınmaz da 22/11/2007 günü aynı yer ve saatler arasında, 2. ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Taşınmazlar bu artırmada da tahmin edilen bedelin % 40’ını ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan diğer alacaklılar varsa alacakları toplamını ve ayrıca satış ve paylaştırma masraflarını geçmek şartı ile en çok artırana ihale olunurlar. Böyle bir bedel ile alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Alıcıların hangi taşınmazların arttırmasına iştirak edecekse o taşınmazın tahmin edilen kıymetinin % 20”si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye, resmi ihale damga pulu, mevzuatın öngördüğü % 18 oranda KDV, 1/2 Tapu alım harcı ve masrafları ile taşınmazın tahliye ve teslimi masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve 1/2 tapu satım harcı satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen sorumlu olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartnameler ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği taktirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenler şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2007/54 Tal. sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Adlarına tebligat yapılamayan ilgililere gazete ilanı tebligat yerine geçerlidir. Basın: 50413 ANTALYA 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜNDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2005 13216 Bir borçtan dolayı hacizli bulunan, Tapu Kaydı: Antalya merkez Kılınçarslan mah. 113 ada, 9 parselde kayıtlı 4 bağımsız bölüm nolu taşınmaz Özellikleri: Taşınmaz tarihi kale içi semtinde kesik minarenin 7080 metre batısındadır. Her türlü belediye hizmetlerinden yararlanılan bir yerdedir, taşınmaz 108.30.m2 büyüklükte 100/750 arsa paylı borçluya ait olup kat irtifakı yapılmıştır. Taşınmaz üzerinde yaklaşık 3033 yıl önce botonarme karkas şeklinde bodrum katı tabii zemin üzerinde bodrum+ zemin+ 4 katlı binadır, binanın dış cephesi koruyucu dış cephe boyalı merdiven basamak ve sahanlıkları mermer döşelidir. Asansörlü bir binadır. Her katta bir normal daire mevcuttur. Satışa konu taşınmaz binanın tabii zemin üzerindeki bodrum kat + zemin + 2’inci katındadır. Kuzeydoğu ve batı cephelidir. Antre, salonsalomanje, 2 oda , mutfak ve banyo ile wc ve 2 adet balkondan ibarettir. Islak zeminler seramik salon ve oda zeminleri marley wc ve banyo duvarları tavana kadar seramik, mutfak tezgahı fayans dolapları basit ahşaptır. Kapı ve pencereler ahşap balkon ve pencereleri pilastik panjurdur. Bürüt 115120 m2’dir. İmar Durumu: Muratpaşa belediyesinden temin edilen 10.8.2007 tarih ve 2478 sayılı yazı ve eki imar çapının takibinde parselin tarihi kale içi içerisinde kaldığı kale içi imar planları yönetmelik hükümlerinin geçerli olduğu mevcut yapı ekonomik ömrünü tamamlamadan yeni yapı yapılamayacağı hususundadır. Değeri: 145.000,00 YTL Satış Saati: 15.0015.10 Açık artırma suretiyle satılarak paraya çevrilecektir. Satış Şartları: 1 Satış 06.11.2007 Salı günü yukarıda yazılı saatler arasında Antalya 3. İcra Müdürlüğünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetinin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartiyle 16.11.2007 Cuma günü yukarıda yazılı saatler arasında Antalya 3. İcra Müdürlüğünde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse taşınmaz en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetinin % 20’si nispetinde pey akçesi (YTL veya devlet tahvili dışındaki döviz kabul edilmeyecektir) veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, tapu satım harcı satış bedelinden ödenecek, damga resmi, tahliye ve teslim masrafları ile KDV, tapu alım harcı alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları, ilanın tebliğ edilemeyen alakadarlara tebliğ yerine kaim olacağı ilan olunur. 14.09.2007 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 50578 CUMHURİYET 15 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle