Katalog

SAYFA CUMHURİYET 7 TEMMUZ 2007 CUMARTESİ 14 Genç Girişimciler Antalya’da buluşacak Genç Girişimciler Derneği (JCI) Dünya Kongresi kasım ayında Antalya’da yapılacak. 511 Kasım tarihlerinde düzenlenecek kongreye 4 binden fazla genç girişimcinin katılacağı bildirildi. JCI Antalya Şube Başkanı Gökhan Üçgün, kongre öncesi ,hazırlıkları yerinde incelemek üzere bir önceki kongreye ev sahipliği yapan Japonya JCI’nın Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Taikoh Hara ve 6 delegenin Antalya’ya geldiğini söyledi. Üçgün, toplantıya Japonya’dan bine yakın genç girişimcinin katılımının beklendiğini belirtti.123 ülkede faaliyet gösteren JCI, Türkiye’de 14 şube ile faaliyetlerini sürdürüyor. JCI’nin dünya kongreleri, her yıl bir ülkede gerçekleştiriliyor. KOBİ Ekonomiden önce terörle mücadele Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) yüzde 80.73’ü KOBİ’leri temsil eden 195 işadamı, sanayici ve üst düzey yönetici arasında yaptığı haziran ayı Ekonomik ve Sosyal Durum Anketi sonuçlarına göre, iş dünyasının gündeminde terörle mücadele ekonomiden önce geliyor. Yılın ilk yarısını değerlendiren iş dünyasına göre, yeni seçilecek hükümetin önceliği terörle mücadeleye vermesi gerekiyor, ikinci sırada ise kayıt dışı ekonomi, üçüncü sırada da vergi politikalarının gözden geçirilmesi yer alıyor. İş dünyasının yeni seçilecek hükümetten önceliğine almasını istediği diğer konular şöyle: Cari açık, işsizliğin azaltılması, enflasyonla mücadele, AB ile ilişkiler, yabancı sermaye girişinin özendirilmesi ve ABD ile ilişkiler. BTSO’nun anketine katılanların verdiği cevaplar, 2007’nin ilk yarısının çok da iyi geçmediğine dair mesajlar içeriyor. Eskişehir’de Bilişim Zirvesi Türkiye Bilişim Derneği (TBD) tarafından bugün Eskişehir’de 3. KOBİ’ler ve Bilişim Zirvesi düzenlenecek. Alınan bilgiye göre, zirvede, KOBİ’lerin sektörel bazda rekabet avantajının yakalanmasında bilişim teknolojilerinin rolü ve yenilikçiliğe olan katkıları ele alınacak. KOBİ’lerin teknolojik etkinliğini ve verimliliğini artırmayı hedefleyen zirvede, temel katılımcı grubuna yönelik faaliyetler de düzenlenecek. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın da katılacağı etkinlik kapsamında KOBİ’lerin Avrupa çapında araştırma ve geliştirme faaliyetlerine katılımının artırılması ve faaliyetlerinde güçlendirilmesi için ihracat odaklı çalışmalar, ArGe ve yenilikçilik konularında paneller düzenlenecek. Finans kurumlarının destek paketlerine karşın küçük işletmelerin kredi hacminden yararlanma oranları düşük ERMEKSAN MAKİNA Banka veriyor ama KOBİ ‘alamıyor’ Özellikle son 2 yıldan beri yoğun şekilde KOBİ’lere yönelen bankacılık sektörü destek paketleri ve alternatif çözümler sunuyorlar. Ancak tüm çabalara karşın KOBİ’lerin finansal piyasalardan aldıkları pay küresel ölçekle kıyaslandığında hâlâ çok gerilerde. Türkiye’de KOBİ’lerin kredi hacmindan yararlanma oranları yüzde 8’lerin üzerine çıkamıyor. Aylık KobiEfor dergisi son sayısında bankalarla KOBİ’lerin ilişkisine geniş yer ayırdı. İncelemeye göre, asıl sorun KOBİ’lerin finansal sorunlarının çözümü için gerekli olan uzmanlığı sağlama istek ve imkânlarının sınırlı olması. Bunda bu tür işletmelerin hemen hepsinde, sahip ya da yöneticilerin teknik T üm bankalar KOBİ’lere yönelik kredi destek ve hizmet paketlerini hızla çeşitlendiriyorlar. Hatta bu alanda ciddi bir rekabet de yaşanıyor. Ancak yine de KOBİ’ler kredi temin etmekte aşırı derecede zorlanıyorlar. kökenli olmalarının büyük rolü bulunuyor. Pasifteki özsermayeleri güçlü olmayan ve kârlılıkları piyasa koşullarına paralel olarak aşırı sapmalar gösteren bu işletmeler işletme ve yeni yatırım için gerekli sermaye ihtiyaçlarını karşılamak, finans kurumlarına başvurdukları zaman bankaların kredi için gerekli kriterlerine ulaşmakta zorlanıyorlar. Tüm bu olumsuzluklara karşın bankalar arasında kıyasıya bir KOBİ oluşturma rekabeti yaşanıyor. Bankalar ve finans kurumları belli birimlerini bu konuda ihtisaslaştırıyor, kredi, destek ve hizmet paketleri hazırlıyorlar. Ancak bunların hiçbiri KOBİ’lerin krediye ulaşma sorununu çözmeye yetmiyor. Üstelik küresel rekabet KOBİ’lerde finansal sorunların çözümünü daha da acil hale getirdiği için, bir an önce farklı bir yaklaşımla konunun ele alınması gerekiyor. Uzmanlar, KOBİ’lerin finansal piyasalardan yararlanma payını hiç değilse Hindistan seviyesine (yüzde 19) çıkarmanın şart olduğunu vurguluyorlar. Ayrıca Basel II ile birlikte firmaların finansal verilerinin daha gerçeği yansıtır hale geleceği böylelikle hem kredi alma hem de factoring ve leasing gibi finansman araçlarından yararlanmanın biraz daha kolaylaşacağı vurgulanıyor. MOE özel ödülünü bir Türk şirketi aldı Yapı Kredi Bankası’nın İtalyan ortağı UniCredit bünyesindeki Alman HypoVereinsBank, Avrupa’nın başarılı KOBİ’lerini ödüllendirdiği MOE (Mittel und Ost EuropaOrta ve Doğu Avrupa) ödül töreni, bu yıl İstanbul’da gerçekleştirildi. Törende konuşan Yapı Kredi Kurumsal Bankacılık Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Hamit Aydoğan, Unicredit’in, Avrupa bankacılık piyasasının güçlenmesine liderlik etmeyi hedeflediğini söyledi. Türkiye’nin bu amaç içinde yerinin ve öneminin büyük olduğunu dile getiren Aydoğan, “Bu nedenle, Orta ve Doğu Avrupa Ödülleri, Avrupalı bir finansal kurum olarak grubumuzun, bu bölgeye ve bölgede faaliyet gösteren küçük orta işletmelere verdiği önem ve önceliği göstermektedir. Bu noktada, Avrupa’da KOBİ tanımının Türkiye’deki ticari ve kurumsal müşteri düzeyini ifade ettiğini belirtmek isterim’’ diye konuştu. ‘kobiklinik Teşhis Merkezi’nden şirketlere checkup yıl içinde 5 bin KOBİ’ye ulaşmayı hedefleyen Karum Danışmanlık işletmelerdeki yönetim sorunlarını önceden belirleyerek çözüm üretecek yeni bir projeyi hayata geçiriyor. 1 KOBİ’lere yönetim danışmanlığı ve eğitim hizmetleri veren Karum Danışmanlık, haziranda başlattığı “kobiklinik Teşhis Merkezi” ile 1 yıl içinde 5 bin KOBİ’ye ulaşmayı hedefliyor. Firma, işletmelerdeki yönetim sorunlarını önceden belirleyerek çözüm üretecek yeni bir projeyi hayata geçiriyor. Uygulamanın tamamı 5 ana konu başlığı altında 12 checkup hizmetinden oluşuyor. kobiklinik Teşhis Merkezi, bu uygulamadan faydalanan firmanın kârlılığını ve rekabet gücünü artırabilmesinin önündeki engelleri ve izlemesi ge reken yönleri görmesini sağlıyor. Ayrıca “BASEL II’ye Hazır mısınız?” teşhisi ile de işletmenin strateji, pazarlama, pazarlık gücü ve kaynak kullanımı konularındaki durumunu değerlendirerek BASEL II’ye hazırlık için dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında bilgi aktarıyor. AB ve Basel II Karum Danışmanlık Genel Müdürü Sezer Aksoy, ülkelerin rekabet gücünün, kolay iş yapma, sağlıklı finansal piyasalar, bilim kültürü, işletme yönetimlerinin sürekli iyileş tirilmesinden kaynaklandığını belirtiyor. Aksoy, “kobiklinik Teşhis Merkezi” uygulamasının firmaların rekabet gücünü geliştirmesinin ilk adımı olduğunu vurguluyor. Firmalara düşen görevlerin en başında BASEL II konusunda bilinçlenmek, kayıt dışı faaliyetlerini kayıt altına almak olduğunu belirten Aksoy, organik tarım, gıda sağlığı, otomotiv, elektronik, inşaat, ArGe, eğitim ve insan kaynaklarının Türkiye’nin rekabet gücünün Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde yüksek olması beklenen sektörleri olduğunun da altını çiziyor. İlk kez Türk firmaya ödül Törende, 2007 MOE birincilik ödülüne Alman işitme cihazı üreticisi Geers Hörakustik şirketi layık görüldü. Avusturya’dan SW Umwelttechnik AG ikincilik ödülünü kazanırken, Alman Deutsche AmphibolinWerke üçüncülük ödülünün sahibi oldu. Bu yıl ayrıca ilk kez bir Türk firma da ödüle layık görüldü. Bursa’daki fabrikalarında sac işleme makineleri üretimi yapan ve yüzde 20’sinden fazlası Doğu Avrupa ülkelerine olmak üzere dünyanın birçok bölgesine ihracat gerçekleştiren Ermaksan Makina AŞ de yarışmanın özel ödülünü almaya hak kazandı. ICC Başkanı: Küresel ekonominin geleceği küçük şirketlere bağlı Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) Başkanı Marcus Wallenberg, küresel ekonominin geleceğinin KOBİ’lerde neler olup biteceğine ve nasıl gelişeceklerine bağlı olduğunu belirtti. Dünya Odalar Federasyonu’nun (WCF) düzenlediği 5. Dünya Odalar Kongresi’nde konuşan Wallenberg, KOBİ’lerin odalar için önemine değinerek “KOBİ’lerin uluslararası işlemlerinin etkin bir şekilde yapılması çok önemlidir’’ diye konuştu. KOBİ’lerin, ticaret odalarının belkemiğini oluşturduğunu vurgulayan Wallenberg, odaların, KOBİ’lerin gelişen ihtiyaçlarına karşı çok hassas olması ve her küçük şirketin ihtiyaçlarına cevap vermeleri gerektiğini kaydetti. Birinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonra kurulan ICC’nin iş âlemine hizmet sağlamada uzun bir geçmişi bulunduğunu belirten Wallenberg, 130 ülkede binlerce üyeleri olduğunu, ticaret odalarının ICC üyelerinin temelini teşkil ettiğini ve ICC’nin gelecekte de ticaret âlemi için önemini devam ettirmesi gerektiğini söyledi. Dünya Odalar Kongresi’ni bir marka haline getirmek istediklerini dile getiren Wallenberg, Doha’da önümüzdeki dönemde yapılacak toplantıyla ilgili olarak da şunları kaydetti: “Küresel kurallara dayalı ticaretin geliştirilmesinde, Doha turunda mutabakata varmadan daha önemli bir şey yok. Devlet liderleri, siyasi iradelerini kullanırlarsa bunu yapabileceklerdir. Bunu yapmadığımız takdirde çok büyük bir tehlike bekliyor. İddialı ve dengeli bir anlaşmaya varmamız gerekiyor. Doha’daki müzakereleri başarılı kılmak için desteğinizi esirgemeyin. Sizden ricam; politikacılarla karşılaştığınızda bu müzakerelerin tamamlanmasının önemini vurgulayın.’’ S A T I R A R A S I KOBİ’lerin fidanlığı şimdi kavruk… HİLMİ DEVELİ TOSYÖV Yönetim Kurulu üyemiz ve Çorum Destekleme Derneği Başkanı Osman Samsunlu CHP’den 2. sıra milletvekili adayı, kendisine destek olmak amacıyla yönetim kurulu olarak Çorum’dayız. Yer gök partilerin bayraklarıyla, adayların resimleriyle dolu. Hem yeni yatırımların hemen hemen yok denilecek noktada olması, diğer yandan tarımda kuraklığın had safhada yaşanması, Çorum’u başta buğday olmak üzere tarım ürünlerinde de kavrulan bir kent konumuna sokmuş. Oysa yakın tarihlerde Çorumlu girişimcilerin çabasıyla oluşturulan yüzlerce küçük ve orta ölçekli işletmelerin varlığı nedeniyle bu kent, KOBİ’lerin fidanlığı olarak tanımlanır, diğer illerimize örnek gösterilirdi. Çorumlu işadamlarına göre kentte yaşanan bu olumsuzlukların temelini ülkemizde bir süredir uygulamaya konulan teşvik politikaları ve geliştirilen sanayileşme stratejilerindeki yanlış uygulamalar oluşturmakta. Çorum sanayisinin lokomotifliğini uzun süre kiremit ve tuğla sektörü üstlenmiş. 1980’li yıllarda un ve kiremittuğla sektörü başta olmak üzere, makine ve ekipmanlarının karşılanması için yerel taleplerin ön plana çıkması, bu kez makine imalat sanayiinin gelişmesinde etkili olmuş. 1998 yılında yürürlüğe giren “4325 sayılı Yatırımları ve İstihdamı Teşvik Yasası” kentte sanayinin ve yapılacak yatırımların önünde uzun bir süre engel oluşturmuş. 2001 krizinin etkisi atlatılamadan bu kez AKP iktidarınca çıkarılan 5084 sayılı teşvik yasası kapsamına girememesi, yaşanılan sorunların ağırlaşması, bazı işyerlerinin kapanmasına, 300 civarında işadamımızın da Bulgaristan ve Romanya’ya gitmesine neden olmuş... 2005 yılında yasada değişiklik yapılarak Çorum’un da içinde bulunduğu illerin sayısını arttırma çabaları, geçmişten gelen yaraları sarmaya yetmemiş. Yanlışlıklar bu kadar mı diye sorduğunuzda, sadece bunlar değil ki diyerek serzenişte bulunmaya devam ediyorlar. Örneğin yıllardır bitirilemeyen yollar ve havaalanının hâlâ açılmaması.. kötü yönetim.. kaynakları iyi kullanamama… Çorum, coğrafi konumu nedeniyle Karadeniz bölgesinin İç Anadolu’ya açılan kapısı olarak tanımlanıyor. İşsizlik önemli sorun olarak görülmekle birlikte, mesleki eğitimin yetersizliği nedeniyle işletmelerdeki kalifiye ara eleman teminindeki sıkıntı da sürüyor. CHP Çorum’da gerçekten herkesin beğenisini kazanan bir düzenleme yapmış. TESK Genel Başkanı Derviş Günday’ı ilk sıraya, Osman Samsunlu’yu da ikinci sıraya alarak kentin ekonomisine, sanayisine, ticaretine, esnafa ne denli değer verdiğini kanıtlamış bu kişilerle... CHP iki milletvekilliğini şimdiden garantilemiş, üçüncüsünü zorluyor. Samsunlu, kentin sorunlarını iyi bilen bir isim. Başarılı bir işadamı ve sivil toplumcu... Reel sektöre, KOBİ’lere, tarım ve gıda sektörüne yönelik somut projeler geliştirmiş, anlattığı her yerde yoğun ilgi görüyor... Çabaları ve iddiaları, Çorum’u kavrukluktan kurtarmak. Yine KOBİ’lerin fidanlığı olarak sayılan illerin arasına katmak, tekrar Türkiye’nin parlayan yıldızı yapmak... Çorum’dan izlenimler kısaca böyle... CUMHURİYET 14 K