Katalog

10 NİSAN 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP’li Koç, dayatmayla yapılacak seçimin sivil darbeyle eşanlamlı olduğunu söyledi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Hükümet telaş içinde’ Metin Göktepe Ödülleri ? İstanbul Haber Servisi Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri bugün Göktepe’nin doğum gününde Bilgi Üniversitesi’ndeki törenle sahiplerine verilecek. Gazetecilik yaptığı sırada gözaltına alındıktan sonra dövülerek öldürülen Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe anısına bu yıl onuncusu düzenlenen ödüllere andıç haberiyle Nokta dergisi muhabiri Ahmet Şık değer görüldü. Milliyet gazetesinden Belma Akçura’nın eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş ile yaptığı röportaj ise Jüri Özel Ödülü’ne değer görüldü. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, anayasaya göre cumhurbaşkanlığı seçimlerinde turlara başlanması için 367 milletvekilinin bulunmasının şart olduğunu yinelerken “Dayatmayla cumhurbaşkanı seçimi sivil darbe girişimleriyle eşanlamlıdır” dedi. Haluk Koç, dün parlamentoda düzenlediği basın toplantısında “367” tartışmalarıyla ilgili olarak “AKP’yi, TBMM Başkanı’nı bir telaş almış görünüyor. TBMM Başkanı herhangi bir siyasetçi gibi televizyonlarda açık oturumlara katılıp görüşlerini açıklıyor. Bir yandan 367 şart değil, diyorlar, öte yandan 367’ye dönük ayak oyunları peşinde koşuyorlar. 367’yi tamamlayabilmek için siyasi ikbal dağıtma ve ara transfere başlayacaklar gibi gözüküyor. Uzlaşma olmadan, dayatmayla cumhurbaşkanı seçimi sivil darbe gi Tartışma... Herkes ağzında bir şeyler geveliyor, açıkoturumlardaki tartışmalarda toplanma yeter sayısının 367 olup olmadığı konuşuluyor... Tartışmaları hüzünle izliyorum... Hiçbir babayiğit ortaya çıkıp Tayyip Bey için “Tamam siz Kasımpaşalısınız, delikanlısınız” deyip şu soruyu gündeme getirmiyor: “Ama siz bugüne dek yaptığınız konuşmalar, davranış ve çalışmalarınızda laik demokratik rejim için hiç güvence vermediniz, Cumhurbaşkanlığı’na aday olmayınız!” Prof. Dr. Türker Alkan, Radikal’de “AKP usulü demokrasi” başlıklı yazısında bu konuya değinirken şöyle diyor: “Cumhurbaşkanlığı gibi bir makama aday olan bir parti başkanının kendi milletvekilleriyle beni mi istersiniz, başka birini mi diye anket yapması olacak iş değil. AKP usulü demokrasi böyle bir şey oluyor zahir!” Tayyip Bey, AKP milletvekillerini 50’şer kişilik gruplar halinde toplayıp “Ben mi yoksa başkası mı” demeyi sanırım demokratik bir eylem olarak görüyor... Milletvekilleri sanki Meclis’e önseçim yaparak gelmişler!.. Ne yapsın milletin vekilleri? Sekiz ay sonra seçim var! Dertsiz başlarını derde mi sokacaklar? Elbet şu yanıtı verecekler: “Tayyip Bey, sen çok yaşa!.. Tayyip Bey Çankaya’ya!” Kimileri “demokrasi” maskesi takıp ortalıkta dolaşıyor; din bezirgânlarının komisyoncuları, tarikat şeyhlerinin, Soros’un çocukları Tayyip Bey’in cumhurbaşkanı adayı olmasını destekliyorlar... Laiklik olmadan demokrasi olur mu? Tayyip Bey’in son on yıldır yaptığı konuşmaları, eylemleri ortada!. Camileri kışla, minareleri süngü, kubbeleri miğfer olarak gören bir düşünce nasıl olur da laik demokratik cumhuriyeti koruyabilir?.. ??? Tartışma çok boyutlu!.. ABD’deki tarikat şeyhi Türkiye’ye uzaktan komut veriyor, yeni dergiler, gazeteler satın alınıyor, televizyonlar kuruluyor... Yöneticilerin, çalışanların büyük çoğunluğu dönek solculardan seçiliyor... Birinci aşamada TSK halkın gözünde küçük düşürülecek, “darbe planları” adı altında bir kampanya sürdürülecek, demokrat kesim tarikatçı kanadın yanına çekilecek... İkinci aşamada CHP, DSP, SHP gibi partilerin haberleri “yandaş medya”yla birlikte önemsenmeyecek, özellikle CHP lideri Deniz Baykal ve MHP lideri Devlet Bahçeli’ye yıpratma kampanyası uygulanacak... Pazar günü Ankara’da DSP’nin mitingine 60 binin üzerinde kişi katıldı, Zeki Sezer önemli bir konuşma yaptı... 60 bin kişinin katıldığı bu miting nedense medyada pek önemsenmedi!.. Tayyip Bey, medyayı sindirmek için Fethullah Gülen’in yöntemini kullanıp gazetelere dava açıyor... Cumhuriyet’in Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız, CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç’un “Başbakan kıvırtıyor” açıklamasını yayımladığı için 23 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı... Başbakan, açıklamayı yapan Haluk Koç için 50 bin YTL’lik manevi tazminat davası açmış, ancak Savcılıkça reddedilmişti... Bu bir Türkiye fotoğrafıydı ve ortada acı bir gerçek vardı... CHP’li Koç, Erdoğan’ın malvarlığını açıklamaması üzerine “Başbakan kıvırtıyor” açıklamasından aklanırken, bir başka mahkeme Cumhuriyet’in Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız’ı hapis cezasına mahkum ediyordu... ??? Elimde bazı notlar var... Acaba yazsam suç öğesi oluşturur mu? Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde neler söylemişti? Neler neler!.. 1 Elhamdülillah şeriatçıyız. 2 Yılbaşına karşıyım. 3 Ben tekkeye değil dergâha gittim. 4 Her 10 Kasım’da yaygara kopartılıyor. 5 İstanbul’u Medine yapacağız. 6 Sadece imamlar resmi nikâh yapsın. 7 Milli Piyango zulümdür. 8 Cumhurbaşkanının imam hatipli olacağı günler yakındır. 9 Demokrasi bizim için bir amaç değil, araçtır. Amacımıza ulaşana kadar demorasiye bağlıyız. 10 Referansımız İslamdır. Tek hedefimiz İslam devletidir. Tayyip Bey’in söyledikleri yazmakla bitmez.. İşte Türkiye’nin geldiği durum bu!.. Bir zamanlar Erbakan’ın “Kanlı mı geleceğiz, kansız mı” sözünü tartışıyorduk... Ben okurlara sorayım: “Nasıl geliyorlar acaba?” Aktardığım sözlerin sahibi Tayyip Bey... Bugün Başbakanlık koltuğunda oturuyor.. yarın Çankaya’da oturacak!.. AKP’Lİ GÜNDÜZ: KONSENSÜS ZORUNLU DEĞİL ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP Grup Başkanvekili İrfan Gündüz, Cumhurbaşkanlığı seçimi için anayasaya göre toplantı yeter sayısının 184 olduğunu, 367 tezlerinin doğru olmadığını savunarak “AKP’nin transfere ihtiyacı yok” dedi. YÖK Başkanı Erdoğan Teziç ve rektörlere “Bir siyasi parti kurun ya da bir siyasi partiye katılın” önerisinde bulunan Gündüz, “Konsensüs tabii ki şart, ama bu siyasi bir konsensüstür” diye konuştu. Gündüz, konsensüsün anayasal bir zorunluluk gibi sunulmasının yanlış olduğunu, anayasada böyle bir zorunluluk olmadığını söyledi. rişimleriyle eşanlamlıdır” görüşünü dile getirdi. Koç, sözlerini “Hiç kimse unutmasın. Bu dönemde her şey Türk milletinin gözü önünde yaşanacaktır. AKP dışında hiçbir siyasi parti ve milletvekilinin, 367’yi tamamlama senaryosu içinde AKP ve Erdoğan’a siyasi payandalık yapmama sorumluluğunu taşımasını dilemek istiyorum” diye sürdürdü. Koç, cumhurbaşkanlığı seçimlerine başlanması için ilk turda 367 milletvekilinin bulunmasının şart olduğunu yinelerken “367 olmadan oylamaya geçilemez. Bu tespit edilmeden oylamaya geçilirse toplantı yeter sayısının olup olmadığı ilk turda ortaya çıkar. 367’nin altında görünürse, yürütmeyi durdurma talebi ile Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz” dedi. Koç, Erdoğan’ın “Cumhurbaşkan lığı’na tırmanma eylemini gerçekleştirmeye” çalıştığını vurguladı. Erdoğan’ın belediye başkanlığı dönemine ilişkin “kalpazanlık, resmi evrakta sahtecilik, zimmet ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak” suçlamalarıyla ilgili dosyaları anımsatan Koç, “Çankaya’ya tırmansa bile o makamda uzun süre oturamayacağını unutmamalıdır. Türkiye Cumhuriyeti ve kuruluş felsefesine inanmadığını siyasi geçmişi ile ortaya koyan bir kişi, o makamın sorumluluk ve ağırlığını taşıyamaz. Cumhurbaşkanlığı seçimi kriz noktasına taşınmamalı” dedi. Koç, AKP içinden Erdoğan dışında bir isim üzerinde uzlaşma sağlanıp sağlanmayacağına ilişkin soruya “Başbakan’ın böyle bir niyet içinde olmadığı çok açık. Nafile turlar yapıyor. Tek kişinin iki dudağı arasına kilitlenmiş bir seçim demokratik değildir” yanıtını verdi. HALUK KOÇ: Yargıtay’da başsavcı seçimi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Görev süresi 20 Mayıs 2007’de dolacak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok’un yerine Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nda aday belirleme seçimi 12 Nisan Perşembe günü yapılacak. Seçimde 7 aday yarışacak, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer en çok oyu alan 5 aday arasından yeni başsavcıyı seçecek. Yıldız’a verilen ceza sansür girişimidir ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, “Başbakan kıvırtıyor” şeklindeki sözlerinin Cumhuriyet’te yayımlanması nedeniyle gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız’ın ceza almasını “ sansür girişimi” olarak değerlendirdi. Koç, dün parlamentoda gazetecilerle sohbet ederken “Tehlikeli bir kişinin basın toplantısındasınız. Dikkatli olun” diye takıldı. Koç, “Meclis çatısı altında söylediklerimizden dolayı anayasının 83. maddesi ihmal edilerek fezleke düzenleniyor. Bir siyasetçinin basın toplantısında söylediklerinden dolayı gazeteciler ceza alıyor. Hukukta çifte standart örnekleri yaşanıyor. HSYK’ye kendi tayini, terfiini emanet etmiş bir hukukçunun siyasi baskı altında kalmadan bağımsızlığını sürdürmeyeceğini hep ifade ettik” dedi. Koç, “Başbakan kıvırtıyor” şeklindeki sözleri nedeniyle İbrahim Yıldız’ın ceza almasını değerlendirirken de, “Bu, basına söylenenleri yansıtmama, görmeme, söylenenenleri yumuşatarak yansıtma telkinini içeriyor. Bunun sonucu sansürdür. Ben söylediklerimden mesulüm. Bu sözleri yansıtan birinin mahkum olması çok ilginç” diye konuştu. DYP’nin tavrı netleşmedi TBMM’de, gazetecilerin sorularını yanıtlayan DYP lideri Mehmet Ağar, Meclis’te cumhurbaşkanı seçimi oylamalarına katılıp katılmama konusunda bir şey söylemenin erken olduğunu söyledi. Ağar, “Bugün itibarıyla bizim söylediğimiz; 367’yi, hukuku zorlama olarak görüyoruz. 184’ün yeterli olduğunu düşünüyoruz. Başka görüşleri ortaya koyanlara da saygı duyuyoruz. Bunlar tartışılacaktır’’ diye konuştu. (Fotoğraf: AA) Gündem’e kapatma ? İstanbul Haber Servisi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 6 Mart 2007 tarihli kararıyla yayını 1 ay durdurulan Gündem gazetesi, yeniden yayına başladıktan bir gün sonra bu kez İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla 15 gün süreyle yine kapatıldı. Mahkeme, gazetenin 7 Nisan ve 8 Nisan tarihli nüshalarında “Kürt sorunu” ile ilgili haberleri, “bazı ilanları ve köşe yazılarını” kapatma gerekçesi olarak gösterdi. Perinçek’ten Sezer’e mektup Başbakan Erdoğan’ı sert bir dille eleştiren İP lideri, mektubunda “Türkiye’nin Barzani meselesinden önce, bir Tayyip Erdoğan meselesi bulunmaktadır” dedi İstanbul Haber Servisi İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Milli Güvenlik Kurulu (MGK) üyelerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı ağır bir dille suçlayan mektup göndererek Başbakanlık’tan ve milletvekilliğinden istifaya davet edilmesini istedi. Mektubunda Iraklı Kürt lider Mesud Barzani’yi “kukla yönetimin başkanı” olarak niteleyen Perinçek, hükümetin Barzani’nin açıklamaları karşısındaki girişimini, “ABD’ye kuklasını şikâyet etmek, milletimizin bilincini bulandırmaktan ve kendimizi aldatmaktan başka bir şeye hizmet etmemektedir” şeklinde yorumladı. Perinçek, Erdoğan’ın Başbakanlık’tan ve milletvekilliğinden ayrılması ve yargılanması için istifaya davet edilmesini istediği mektupta, “Türkiye’nin güvenliğini ABD’ye havale eden bu acz ve teslimiyet, artık devletin ve hükümetin tutumu olamaz” dedi. Bush yönetiminin, Diyarbakır üzerindeki karanlık emellerini yalnız Barzani aracılığıyla açıklamadığına dikkat çeken Perinçek, iddialarını şöyle sürdürdü: “Erdoğan, 3 yıl önce, ‘ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi içinde Diyarbakır’ı merkez yapacağız’ diyerek Barzani ile aynı görevi paylaştığını ilan etmiştir. Bu durumda Türkiye’nin Barzani meselesinden önce, bir Erdoğan meselesi bulunmaktadır. Erdoğan, açık itirafları ve uygulamaları nedeniyle Türkiye için bir güvenlik sorunudur.” hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 AKP’li milletvekilleriyle görüştü Erdoğan’a uyarı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı adayını belirlemek üzere milletvekilleriyle ikinci ve üçüncü tur görüşmelerini dün yaptı. Toplantıda, Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay, “Geçmişte Turgut Özal ve Süleyman Demirel partilerini bırakıp cumhurbaşkanı oldular. Ancak sonraki süreçte her ikisi de partileriyle ters düştüler. Eğer siz de çıkarsanız bu duruma düşebilirsiniz” dedi. Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan da “Kabına sığmayan bir profiliniz var. Çankaya Köşkü’nde sıkılırsınız. Orası size dar gelir” diye konuştu. Milletvekillerinin büyük bölümü ise, Erdoğan ya da Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün aday olmasını önerdi. CUMHURİYET 05 CMYK