10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 ŞUBAT 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER İadei itibar için bu kez Kemal Unakıtan ve Cemal Boyalı girişim başlattı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA El Kadı’ya koruma DSP: Amaç kadrolaşma ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit, “kadrolaşma çabası içerisinde olan hükümetin, seçim dönemi yaklaşırken, il özel idareleri ve belediyelerin kadrolarına atanacaklar için merkezi yerleştirme sistemini kaldırdığını’’ bildirdi. Yaptığı yazılı açıklamada, yeni düzenlemenin her şeyden önce anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu dile getiren Macit, “KPSS ile getirilmek istenenle ‘genellik’ ve ‘eşitlik’ ilkeleri zedelenmektedir’’ dedi. İLHAN TAŞCI Kafesteki Güzel Kuş... Nasıl tanır insan kendini? Acının depreştirdiği bir kalabalık... Nasıl can atarsın, aralarına karışmak, tanımak için onları... Sislerle örtülü bir ırmak, belki bir göl, deniz, dağların yamaçları... Hatırlar mısın o kafesteki güzel kuşu, rüzgârı, denizi? Kuru ağaç titrer, kara toprak yarılır... Aragon’un, Philippe Soupault’un sesleri yankılanır rüzgârla birlikte... “Kan bir renkten başka ne ki / Anlatsa anlatsa kavgaları anlatır / Acılarını toprağı üstünde / Oturmuş” Uzun zamandır gitmemiştim Sultanahmet Meydanı’na, Yeşil Ev’e, Eminönü’ne, Kapalıçarşı’ya... Gökyüzü bir açılıyor, bir kapanıyor İstanbul’da... “Vakit yok artık öğrenmeye hayatı / Yaralı bir kuş gibi taşırım yüreğimde seni / Ve onlar bakarlar bilmeksizin geçerken biz / Tekrarlayıp ardından benim ördüğüm sözleri: / Mutlu aşk yoktur.” Bir pazar sabahı umutla umutsuzluğun başladığı yerde, bir insan kalabalığı içindeyim. Soupault’un dizelerinde kafesteki güzel kuşu düşünüyorum... Acı ve hüzün!.. Boşvermişlik!.. Tufan Türenç ve Erhan Akyıldız’ın birlikte yazdığı “Bir Gazetecinin Hayatı” (Doğan Kitap) 21 yıl sonra ikinci baskısını yapmış... Sevgili Erhan Akyıldız yıllar önce genç yaşta aramızdan ayrıldı... Tufan ve Erhan... Her ikisi de arkadaşım, dostum... Tufan Türenç, kitabı imzalayarak göndermiş: “Sevgili Hikmet; 1 Şubat 1979’dan bugüne fazla değişen bir şey yok...” ??? Evet.. Pek çok meslektaşımızı, aydınımızı, şairimizi, yazarımızı, bilim insanımızı yitirdik bu süreçte... Abdi Bey, Çetin Emeç, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Turan Dursun, Uğur Mumcu, Onat Kutlar, Ahmet Taner Kışlalı, Musa Anter, Metin Göktepe, Necip Hablemitoğlu... Sıvas katliamı, Gazi olayları... Son olarak da Hrant Dink cinayeti... Yeşil Ev’de kahvemi yudumlarken, Cumhuriyet’ten Alper Turgut’un “Sessizliğe Karşı” (Ant Kitap) kitabından çıkardığım notlara baktım... Yıkıcı, acıtıcı, sarsıcı insan öyküleriyle karşımıza çıkmıştı Alper Turgut... Tecride karşı “ölüm oruçları”nı yakından izleyen Alper, eylem evlerini, cezaevi cehennemlerini ve Avukat Behiç Aşçı’nın öyküsünü anlatıyordu... “3 Kapı3 Kilit” ete kemiğe mi bürünmüştü? Biliyorsunuz eyleme 2 Ocak 2007’de ara verildi... Alper Turgut şöyle diyor: “Soru işaretleri hâlâ kafalarda...” Yine Cumhuriyet’ten Berivan Tapan’ın “Terörün Bekçileri” (Güncel Yayıncılık) kitabı, Alper’in kitabı gibi beni çok etkiledi... Güzel bir araştırma yapmış Berivan... Uyuşturucu ve silah ticaretinde “başoyuncu olan korucular”dan başlayıp Bucak Aşireti’ne; faili meçhul cinayetlerden Süryanilerin dönüş çilesine dek pek çok olay anlatılıyor kitapta... Gökyüzü bir açılıp bir kapanıyor dışarıda... “Yeşil Ev”de, notlarımı bir kenara bırakıp Burhan Arpad’ın Günizi Yayıncılık’tan çıkan “Taşı Toprağı Altın” adlı öykü kitabını okuyorum... Öykü, yazı ve çevirileriyle tanınan bir aydındır Burhan Arpad!.. 1940 kuşağının önemli öykücülerindendir... Melih Cevdet Anday şöyle der Arpad için: “Onun öykülerinde kesin yargılardan, büyük sözlerden kaçınması yazdıklarının daha keyifle okunmasını sağlıyor...” ??? Yıllar hızla akıp gidiyor... Tufan Türenç, ne demişti imzaladığı kitaba: “1 Şubat 1979’dan bugüne değişen bir şey yok!..” Sultanahmet Meydanı’ndan Sirkeci’ye doğru inerken kafesteki o güzel kuşu düşünüyorum... Nasıl tanır insan kendisini? Yaşama nasıl bakar insan? Ölümler, hüzünler!.. Kaç yıl oldu Abdi İpekçi’yi yitireli? 28 yıl! Tetikçi içeride mesihliğini açıkladı! Örgütlü güç nerede? Susmak, hiç konuşmamak!.. Güneydoğu’daki faili meçhulleri, korucu terörünü ne de güzel anlatmış Berivan... Alper sessizliğin sesinde soluklananları bir öykü diliyle yansıtmış... Hava bir açıp bir kapıyor İstanbul’da. Kadıköy vapuru Eminönü’ne yanaşıyor... ANKARA Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, bir dönem yöneticisi olduğu Albaraka’nın ortaklarından olan Yasin el Kadı hakkında rapor hazırlayan Başmüfettiş Hamza Kaçar ile raporları savcılığa gönderen eski Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tuncer’i, BM’nin terör listesindeki El Kadı’yı istihbarat ve güvenlik güçleri nezdinde “yıpratmak”la suçladı. Unakıtan ve Teftiş Kurulu Başkanvekili Cemal Boyalı imzasını taşıyan onay yazısında, Başmüfettiş Kaçar’ın El Kadı soruşturmasını “tek başına” yapmasının da memuriyetten çıkarılma suçlamaları arasında sayılması dikkat çekti. Maliye Bakanlığı’nın veri ? Unakıtan ve Teftiş Kurulu Başkanvekili Cemal Boyalı’nın imzalarını taşıyan 22 Ocak 2007 tarihli onayda, Yasin el Kadı’nın “mağdur edildiği ve yıpratıldığı” sonucuna ulaşılacak değerlendirmeler yapıldı. sisteminde 70 ilden usulsüz sorgulama yapıldığı iddiasıyla başlatılmasına karşın yalnızca Ankara’da, Kaçar’ın da aralarında bulunduğu 5 kişinin görevden alındığı soruşturmada, somut delillendirme yapılamazken soruşturmayı yapan başmüfettişin raporunu geçersiz kılmak ve El Kadı’ya “iadei itibar” sağlamak için bu kez Unakıtan ve Boyalı girişim başlattı. Unakıtan ve Teftiş Kurulu Başkanvekili Cemal Boyalı’nın imzalarını taşıyan 22 Ocak 2007 tarihli onayda, Yasin el Kadı’nın “mağdur edildiği ve yıpratıldığı” sonucuna ulaşılacak değerlendirmeler yapıldı. Kaçar ve Tuncer’in memuriyetten çıkarılma cezası ile cezalandırılmasının Disiplin Kurulu’nca görüşülmesine ilişkin onayda şu değerlendirmeler öne çıktı: Mehmet Tuncer imzalı yazılarla MASAK Başkanlığı’nın bilgisi dışında ve hukuka aykırı bir surette bakan onayı alınmadan, sürekli olarak sadece Maliye Başmüfettişi Hamza Kaçar’a yaptırılmış olduğu gerçeği göz ardı edildi. Maliye Başmüfettişi Hamza Kaçar’ın çalışmayı tek başına yürütmesi hususunun hukuka aykırı olduğu tespit edilmekle birlikte, benzer uygulamaların önlenmesi açısından iç düzenleme yapılması önerisinde bulunulması ise Maliye Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nin grup halinde yapılacak çalışmalarda uyulacak usul ve esasların belirlenmiş olması karşısında değerlendirme hatası gözüküyor. Unakıtan’ın olur yazısının sonuç bölümünde ise Kaçar’ın El Kadı soruşturmasının bazı üst düzey bürokrat ve siyasiler marifetiyle engellendiği değerlendirmesinin “asılsız ve mesnetsiz” olduğu belirtilirken Kaçar’a siyasi ve bürokratik baskıların önlenmesi için gereken işlem ve deliller hakkında bir öneride bulunmadığı suçlama sı yöneltildi. Raporların Genelkurmay Başkanlığı, MİT ve başsavcılıklara gönderilmesinden duyulan rahatsızlık da onay yazısında yer alırken bu yolla Maliye Bakanlığı’nın töhmet altında bırakıldığı savlandı. Değerlendirmede en dikkat çekici bölüm ise Tuncer’in görevde olduğu dönemde, emrinde çalışan Kaçar ile görüşmesinin bir “suç ortaklığı” olarak nitelendirilmesi oldu. Unakıtan ve Boyalı, El Kadı raporlarının “iftiralarla dolu” olduğunu savunurken söz konusu raporların ilki 2002’de, en sonuncusu ise 2005 yılında yazılmıştı. Raporlara ilişkin bugüne değin herhangi bir işlem yapılmamasının gerekçesine ise onay yazısında yer verilmedi. TIME DERGİSİ SIKINTI YARATTI ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Kartal Vakfı gecesi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Cömert’in himayesinde Kartal Vakfı yararına “Göklerden Gönüllere” gecesi düzenlendi. Geceye Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da katıldı. Sheraton Oteli Büyük Balo Salonu’nda dün gerçekleştirilen geceye, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Cömert, ATO Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Aygün ile üst düzey askeri yetkililer ve davetliler katıldı. Gecede, şehit aileleri yararına müzayede yapıldığı öğrenildi. Türkiye’ye Ermeni kıskacı ? Time’ın Ermeni soykırımı ile ilgili belgesel DVD dağıtması Ankara’daki sıkıntıyı en üst noktaya taşıdı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Merkezi New York’ta bulunan Time dergisinin, sözde Ermeni soykırımı iddiaları konusunda Avrupa baskısıyla birlikte belgesel DVD dağıtması, ABD Kongresi’ndeki Ermeni tasarısını engellemeye çalışan Ankara’daki sıkıntıyı en üst noktaya taşıdı. Ankara, son dönemde Ermeni lobisinin ataklarıyla hem Avrupa’da hem ABD’de kıskaça alındı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün bugün çıkacağı ABD ziyareti öncesinde Time’ın, dergi ile birlikte Ermeni iddialarını savunan bir DVD hediye ederek sözde Ermeni soykırımını Avrupa kamuoyunun gündemine taşıması dikkat çekti. ABD’deki Ermeni lobisi böylece Avrupa ayağını kullanarak Gül’ün ABD temasları sırasında vereceği muhtemel mesajların etkisini kırmak istedi. Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) 2005 yılında yayımladığı ve sözde Ermeni soykırımı iddialarını çürüten belgesel filmin Time dergisi ile birlikte dağıtılmasının ardından özellikle Avrupa’daki Ermeni diyasporası, Time’ı yakın takibe aldı. leri Adam Schiff ve Frank Pallone ile Cumhuriyetçi milletvekilleri George Radanovich ve Joe Knollenberg tarafından sunulan tasarıya, 435 üyeli Temsilciler Meclisi’ndeki 140’dan fazla üye imza attı. Tasarı, resmen sunulmasının ardından, Temsilciler Meclisi’nin dışişleri komitesinin gündemine girecek. Tasarının bu komitede gelecek haftalarda görüşülüp oylanması bekleniyor. Tasarı burada kabul edilirse, Temsilciler Meclisi Genel Kurulu’na gidecek ve üzerinde oylama yapılıpyapılmaması başkan Nancy Pelosi’nin inisiyatifine kalacak. Abdülhaluk Çay BBP’ye katıldı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Aralarında eski Devlet Bakanı Abdülhaluk Çay’ın da bulunduğu bir grup dün BBP’ye katıldı. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, Hrant Dink cinayetiyle ilgili olarak “Kutu içinde kutular çıkıyor. Ondan sonra bunun üzerinden milliyetçiliği yargılayacaksın’’ dedi.Katılım töreninin düzenlendiği, Sürmeli Otel’in giriş kapısına, “Hepimiz Mehmetiz, hepimiz Türküz’’ yazılı büyük boyutlu bez pankart asıldı. [email protected] 5 bölge için ‘casus belli’ Kıbrıs’ın batısında ve Türkiye’nin muhtemel kıta sahanlığı içinde yer alan 5 bölgede Rumların verdiği yetki ile petrol aranması Türkiye için savaş nedeni sayılabilecek. BAHADIR SELİM DİLEK Perinçek taksicilerle ? İstanbul Haber Servisi İP Genel Başkanı Doğu Perinçek dün Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifi’ni ziyaret ederek taksici esnafının sorunlarını dinledi. Kooperatif Başkanı Fahrettin Can’la görüşen Perinçek, babası Sadık Perinçek’in Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifi kurucularından olduğunu söyledi. Arte’de yayımlandı Dergi ile Ermeni diyasporası arasında yapılan pazarlıklar sonucu bu kez Ermeni tezlerini işleyen ve daha önce FransızAlman ortak kuruluşu olan Arte televizyonunda yayımlanmış “Ermeni Soykırı” belgeselini DVD formatında dağıtma kararı aldı. Ermeni diyasporasının bu girişimiyle birlikte gözler 24 Nisan öncesinde ABD Kongresi’nin takınacağı tutuma çevrildi. George W. Bush yönetiminin tasarının geçmesini engellemeye çalışacakları taahhüdüne karşın, sözde Ermeni soykırım iddialarının, ABD Kongresi’nin alt kanadında tanınmasını öngören tasarı, geçen hafta içinde Temsilciler Meclisi’ne resmen sunuldu. Ermeni lobisinin önde gelen isimlerinden Demokrat milletvekil ANKARA Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY), uluslararası petrol şirketlerinin petroldoğalgaz araması için belirlediği 13 bölgeden 5’inin, muhtemelen Türk kıta sahanlığı içinde olduğu belirlendi. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre Ankara’nın bugüne kadar Ege’deki kıta sahanlığı konusunda Yunanistan’a ilişkin izlediği politika göz önüne alındığında Kıbrıs Adası’nın batısında ve Türkiye’nin muhtemel kıta sahanlığı içinde yer alan 5 bölgede Rumların verdiği yet ki ile uluslararası petrol şirketlerinin arama yapması Türkiye için “casus belli” yani savaş nedeni sayılabilecek. Ankara’da sürmekte olan diplomatik hareketliliğin yanı sıra hukuki değerlendirmeler de hız kazandı. Bu çerçevede Rumların Doğu Akdeniz’deki son girişimi “Türkiye’nin izni ve mutabakatı olmadan yapılacak araştırma, Türkiye’nin, kıta sahanlığına ilişkin uluslararası hukukça tanımlanan ve tanınan egemenlik haklarına, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki temel ulusal çıkarlarına za rar verici bir tasarruf” şeklinde değerlendirildi. Ankara’da konuya ilişkin olarak şu tespit yapıldı: “GKRY, geniş deniz alanlarını kapsayacak şekilde Kıbrıs Adası’nın batısı ve güneybatısında petroldoğalgaz arama faaliyeti yürütülmesi için birbiri ile belli kısımlarda örtüşen 13 saha belirledi. GKRY’nin bu sahalarda, uluslararası petrol şirketlerine yetki vereceği söyleniyor. Yapılan değerlendirmelere göre bu sahaların batısında yer alan alanlar, muhtemelen Türkiye’nin kıta sahanlığı üzerin de bulunmaktadır.” Ancak, Doğu Akdeniz’de kıyıdaş ülkeler arasında “kıta sahanlığının sınırlandırılması anlaşması” yapılmadığından ötürü, Rum yönetiminin Kıbrıs Adası’nın batısında belirlediği ve birbiri ile bazı noktalarda iç içe geçmiş alanlar “ihtilaflı bölge” olarak görülüyor. Dolayısıyla, Rumların, Türkiye’nin resmen tanımadığı “Kıbrıs Cumhuriyeti” sıfatıyla bu bölgede tasarrufta bulunması ve uluslararası şirketlere yetki verme girişimi, Türkiye’nin kıta sahanlığı haklarına tecavüz olarak görülüyor. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 ‘KONTROL DIŞI KORSAN’ SUÇLAMASI ÇİN’DEN AMPUL GETİRİLDİ Rumlar meydan okudu Dış Haberler Servisi Kıbrıs Rum yönetimi, KKTC karasularını da kapsayan bölgede petrol ve doğalgaz arama yapmak için Lübnan ve Mısır’la yaptığı anlaşmayı yaşama geçirmekte ısrarlı olduğunu açıkladı. Kıbrıs Rum yönetimi sözcüsü Hristodulos Paşardis, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün, Rum kesiminin 15 Şubat’ta petrol veya doğalgaz aramaçıkarma prosedürlerinin başlatılması halinde, “Türk hükümetinin gerekeni yapacağı’’ yönündeki açıklamasına tepki gösterdi. Paşardis, “ Yapılabilecek tek yorum; Türkiye’nin tamamen, bölgenin jandarması, zaman zaman da Doğu Akdeniz’in kontrol dışı korsanı gibi hissettiği ve bu şekilde hareket ettiğidir’’ dedi. Bu arada, Rum Fileleftheros gazetesi, petrol aramaçıkarma prosedürüne şu ana kadar aralarında Rusya, Fransa, Çin, İngiltere ve ABD’nin de olduğu ülkelerden 48 şirketin ilgi gösterdiğini duyurdu. KKTC’ye direkt uçuş LEFKOŞA (AA) Enerji sıkıntısı çeken KKTC’de halka dağıtılmak amacayla Çin’den alınan 170 bin ekonomik ampul, dün Hindistan üzerinden direkt uçuşla KKTC’ye getirildi. Bakanlar Kurulu’nun kararıyla halka dağıtılacak 300 bin ekonomik ampulün 170 binini getiren MNG Kargo’nun uçağı ampülleri Çin’den alıp, Hindistan’da yakıt ikmali yaptıktan sonra direkt uçuşla Ercan Havalimanı’na getirdi. Ampulleri getiren uçağın karşılanmasında hazır bulunan KKTC Maliye Bakanı Ahmet Uzun, ampullerin Şanghay’dan direkt uçuşla KKTC’ye gelmesinin önemli olduğunu açıkladı. Uzun, ampullerin gelecek haftadan itibaren halka dağıtılacağını, sosyal yardım alanlara da sobaların dağıtımına başlanacağını söyledi. Uzun, elektrik konusunda başka tedbirler de alarak, “elektrik sorununu 2007 yılının sonunda tarihe gömeceklerini’’ kaydetti. Maden ocağında göçük: 2 ölü ? ZONGULDAK (Cumhuriyet) Zonguldak’ın Gelik beldesindeki özel kömür ocağında meydan gelen göçükte 2 işçi yaşamını yitirdi. Dağbaca Mahallesi’ndeki özel kömür ocağında, tavan kısmından toprak kayması sonucu oluşan göçükte kalan Ali Birinci (38) ile Kadir Zobar (51) yaşamını yitirdi. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle