10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 AĞUSTOS 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Tüm dernekleri federasyon çatısı altında toplayan otobüsçüler, havayolu ve denizdeki teşviklerden dertli 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER ÖTV kontak kapattıracak FATMA KOŞAR Deliliğe Vurma Alkoliklerin ertesi sabah yaptıklarını anımsamadıkları söyleminin kuyruklu bir yalan, ayıplarını kapatma, savunma zırhları olduğu söylenir. Dahası alkolle birlikte gündeme gelen taşkınlıkların, her zaman denetim dışı değil, sarhoşluğa sığınıp normalde söyleyemediklerini söyleme fırsatı olarak değerlendirildiği bilinir. Ölümüne çıkar savaşlarında, insanoğlunun acımasızlaşmasının sınır tanımadığı kuralsız düzenin kuralsız savaşlarının odağında, deliliğe vurma halleri de sınır tanımaz oldu.. Hafta sonu haberlerinde nedense daha bir dikkat çekici boyutlar kazanıyor.. Haber saatleri kaçınılmaz, her geçen gün iç savaş, vahşet dozu artan Irak’ta kanlı terör eylemleriyle başlıyor.. Günün çatışmalarından onlarca yeni ölü, sayısız yaralı, çarpıcı görüntülerini son iki haftadır bastıran Lübnan savaşı var: İsrail’in bombardımanı, karadan işgal eylemi bağlantılı çatışmalar, Hizbullah füzelerinin görüntüleri beyinlerimizde darp, travma yaratacak boyutlarda görsellik içeriyor. Kadınçocuk cesetlerini dünya medyası ile birlikte sansürlüyor olsak da binlerle sayılan ölü, milyonla sayılan iç göçün çocuk ve kadın eksenli yaşam dramına yabancılaşmak olanaksız. Medyamızın bu türden haberleri arka arkaya verdikten sonra, haber akışını tümden magazine, tatil yörelerimizin mayolu güzel genç kadın görüntülerine, medyatik aşk öykülerine yönlendirmesi kelimenin tam anlamıyla işi deliliğe vurma halleri, arayışları olsa gerek. En uzun yayınlar kapsamına giren televoleler yetmezmiş gibi, ana haberlerin ortalama üçte ikisi magazin haberleri, plajlarda göbek kıvıran güzel kadın görüntüleri ile dolduruluyor. Canlı yayında bağlanan habercilerin hastanelerde görev yapan doktorların, uluslararası kuruluşların temsilcileri bilim insanlarının ağzından verdikleri, ‘‘Bomba yaralanmaları, ölümlerinde farklı tablolar var. İsrail bilinmeyen kimyasal silahlar kullanıyor. Uluslararası araştırma gerek..’’türünden çığlıkları, yaşanan insanlık dramlarının üzerimizdeki karabasanını, travmayı, göbek atan güzel bedenlerin görüntüleriyle silmemiz bekleniyor. ??? Bilgisayarınızı açtığınızda her renkten örgütlenmenin dosyalarından gelen haber ve görüntüler, uzman yorumları olup bitenlere biraz daha ciddi boyutlar kazandırıyor. Örneğin stratejistler, İsrail’in ABD tetikçisi olarak Lübnanı bombalama amacının, açıklanan gerekçelerinin, ‘‘kaçırılan askerler, ya da Hizbullah örgütünden kurtulma’’ ile sınırlı olmadığının altını çiziyorlar. Çünkü İsrail soykırımı boyutlarında savaş suçu işlerken doğrudan Lübnan halkını, sivil ekonomik yatırımlarını, yaşamını hedef alıyor. Lübnan halkını cezalandırarak Lübnan halkının Hizbullah’a yönelmesini bekliyor. Oysa Lübnan halkına her tür savaş suçu işlenerek ödetilen ağır bedellerden sonra İsrail’in amacına ulaşması olanaksız gözüküyor. Yaşadıklarından sonra Lübnan’ın Hıristiyanları bile yüzde 80’lerin üstünde Hizbullah’a hak verir konumdalar. Yine uzmanlara göre İsrail halkın kanını dökerek Lübnan Hizbullah örgütlenmesine zarar verse bile, başta Hamas, Hizbullah, Ortadoğudaki radikal İslami örgütlenmelerin ekmeğine yağ sürüyor.. İran’da, Suriye’de, Lübnanda radikal İslami güçlerden yana sorgulamasız birlikteliğin, en azından siyasal desteğin oluşmasına katkıda bulunuyor. ABDİsrail ekseninde siyaset yapan Arap diktatörlüklerinin radikal İslami örgütlerin güçlenmesi ile bir bir yıkılmalarına ortam yaratıyor. Örneğin Suudi, Mısır iktidarlarına karşı, çok yakın gelecekte, radikal İslami muhalefetlerin ayaklanmasının sürpriz olmayacağı vurgulanıyor. Filistin, Lübnan’da, ABDİsrail için istenmeyen iktidarların seçim kazanmaları kendi politikalarının ürünü.. Irak’ta mezhepırk ekseninde kanlı iç savaş, ABD öncülüğünde emperyal işgalin gerçek amacı mıydı? Yoksa strateji hesaplarındaki yanılgıların ürünü mü? Ya da Filistin’de Hamas’ı iktidar yapan gelişmelere katkı ne ölçüde bilinçli, ne ölçülerde izlenen insanlık dışı çıkar politikalarının kaçınılmaz sonuçları? Peki ya Lübnan’da Hariri suikastının ardından gelişmelerde. .Tümü ile ABD, AB, İsrail denetiminde, planlananlar, yaşananlar: Suriye’ye askeri gücünün çektirilmesi, seçimler.. Şimdi de bir anlamda kendilerinin oluşturdukları yönetimin yıkılması, İsrail operasyonu ve işgali.. Ne kadarı ile emperyal çıkarların, ABDi’nin Ortadoğu projesinin, yeni harita çizimlerinin adım adım gelişmesi, ne ölçülerde kontrolün elden kaçması, ipin ucunun kaçması?.. Ne fark eder ki? İnsanlığın, uygarlığın yüz karası suçların baş suçluları, bir yanı ile emperyalizmin tetikçileri olsalar da diğer yüzleri ile uygarlığın, demokrasinin temsilcileri.. Deliliğe meylimiz, eğilimimiz bu büyük ayıbı, milyarlarla dünyalı olarak seyrediyor olmamızdandır. [email protected] Havayolu şirketlerine tanınan teşvikler nedeniyle haksız rekabetle karşı karşıya kaldıklarını öne süren otobüs şirketleri güç birliği yaparak Ankara’yla temaslarını yoğunlaştırdı. Diğer sektörlere tanınan akaryakıtta ÖTV muafiyetine dikkat çeken karayolu taşımacıları, ÖTV muafiyetinden yararlandırılmazlarsa kontak kapatmayı bile gündemlerinde tutuyorlar. Türkiye Otobüsçüler Federasyonu Başkanı (TOFED) ve Ulusoy Genel Müdürü Mustafa Yıldırım, taleplerini Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) üzerinden hükümete iletmeye devam edeceklerini ? Otobüs şirketlerinin hükümetten taleplerinin mali karşılığı ortalama 250 milyon dolara tekabül ediyor. Sektörün talebinin yüzde 50 oranında ÖTV iadesi olduğunu belirten TOFED Başkanı ve Ulusoy Genel Müdürü Yıldırım, diğer alanlardaki kayıt dışının engellenmesiyle buradaki hükümetin vergi kaybını zaten önleyebileceğini dile getirdi. belirtti. TOBB bünyesinde bir lojistikulaştırma komisyonu kurduklarını anlatan Yıldırım, ‘‘Doğrudan ve dolaylı olarak en az 1.5 milyon kişiye istihdam sağlayan bir sektör devlet eliyle verilen teşviklerden dolayı haksız rekabetle karşı karşıya. Uçakla yakın fiyatlara gitmek zorunda kalıyoruz. İflaslar yaşanmadan ÖTV iadesi istiyoruz. Talepler karşılanmadığı halde, sektörden gelen kontak kapatma taleplerinin önüne geçemeyebiliriz’’ dedi. Toplam 4 bin hizmet noktasıyla, 1.5 milyon kişiyle sektörün hizmet verdiğini kaydeden Mustafa Yıldırım, havayolu şirketlerinin ÖTV muafiyetiyle doğrudan desteklendiğini ifade etti. Yıldırım, geçen hafta Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’la görüştüklerini ve taleplerine hak verildiğini kaydetti ve ‘‘Ancak sayın bakanımızın taleplerimizi haklı bulması yetmez. Önlem alınmazsa sektörden gelen kontak kapatma taleplerinin karşısında duramayabiliriz. Ramazan ayında sektörün eylem yapması söz konusu olabilir’’ dedi. Önümüzdeki hafta TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile sektörün sorunlarını görüşeceklerini dile getiren TOFED Başkanı Yıldırım şunları söyledi: ‘‘Uçakların ÖTV’siz kullandığı yakıtta biz 1’e 3 vergi ödüyoruz. Türkiye’nin karayolu taşımacılığından vazgeçmesi düşünülemez. Demiryoluna orta ve uzun vadede yatırım yapılmak zorunda. Ancak şu anda baktığınızda, turizm için de vazgeçilmez ve yıllardır yatırım yapılan, hizmet kalitesi çok yüksek, istihdama katkısı büyük bir sek törden söz ediyoruz. Hükümet ulaşım politakasını belirlemek zorunda. Sonuçta ÖTV, KDV gibi yüksek dolaylı vergiler nedeniyle iflaslar, hacizlere seyirci kalamazlar. 500 milyon kişiyi taşıyan bir sektörüz.’’ Y I L D I R I M : O T O B Ü S L E R H E R A N AT E Ş A L A B İ L İ R ! TOFED Başkanı Mustafa Yıldırım, kullanımı giderek yaygınlaşan ve herhangi bir denetime tabi olmayan biyodizele araçların uyarlanmaması nedeniyle ciddi risklerle karşı karşıya olunduğunu söyledi. Yıldırım, küçük ve orta ölçekli şirketlerin biyodizele döndüğünü ifade ederek EPDK ve ilgili diğer kurumların acilen bu konuya eğilmesi gerektiğine dikkat çekerek şu uyarıları yaptı: ‘‘Daha ucuz olması ve vergi avantajı nedeniyle biyodizelin kullanımı çok yaygın. Biyodizel üretimi ve kullanımı ele alınması, geliştirilmesi gereken bir alan. Buna kesinlikle karşı değiliz, desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ancak Türkiye’de, şu anda standart dışı kullanım söz konusu. Yani Avrupa’da yüzde 5 oranında tutulan karışım şu anda bizde yüzde 80’leri bulabiliyor. Üstelik araçlarda herhangi bir değişiklik, uyum düzenlemesi yapılmadan. Bu da araçlarda çok ciddi riskler yaratıyor. Yani otobüs yanabilir. Atık yağların kullanımıyla elde edilen yakıt motorlara çok ciddi hasar veriyor. Bunun belli normlara göre yapılması ve denetime tabi tutulması şart.’’ 2.5 MİLYAR DOLAR Standart and Poor’s: 100 doları bulursa, ABD ekonomisi durgunluğa girer Cari açık yüzde 14.8 Ekonomi Servisi Merkez Bankası, 2006 yılı Haziran ayında cari açığın, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 14.8 artışla 2.5 milyar dolar olarak gerçekleştiğini açıkladı. Merkez Bankası’nın ocakhaziran dönemi Ödemeler Dengesi Gelişmeleri Raporu’na göre, cari açıkta en büyük paya sahip olan dış ticaret açığı, ödemeler dengesi tablosunda yer aldığı şekliyle, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4.2 oranında artarak 3 milyar 144 milyon dolara ulaştı. Haziran ayı tahmini net turizm gelirleri, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1 oranında azalarak 1 milyar 224 milyon dolar oldu. Böylece, 2005 yılı OcakHaziran döneminde 13 milyar 194 milyon dolar olarak gerçekleşen cari işlemler açığı, 2006 yılının aynı döneminde yüzde 41.4 artışla 18 milyar 655 milyon dolara ulaştı. Alaska’nın soğuğu petrolü ateşledi ? Petrol fiyatları, BP’nin ABD ham petrolünün yüzde 8’ini pompalayan Alaska eyaletindeki en büyük petrol sahasını ‘süresiz’ kapatacağını açıklaması ve dünya petrolünün yaklaşık üçte birini karşılayan Ortadoğu’daki gerginlik nedeniyle varil başına 77 doların üstüne tırmandı. Ekonomi Servisi İngiliz petrol şirketi BP’nin ABD’deki en büyük petrol yatağı olan Alaska Prudhoe Körfezi’ndeki üretimi ‘‘süresiz’’ bir şekilde durduracağını açıklaması, petrol fiyatlarını ateşledi. ABD ham petrolü yüzde 2.5 artışla 76 dolara; Brent (Kuzey Denizi) petrolü ise yüzde 2 artışla 77.45 dolara kadar çıktı. BP’den yapılan açıklamada, petrol boru hatlarının bazı bölgelerinde oluşan ‘‘çürüme’’ ve oluşan ‘‘delikler’’ gösterildi. BP, çevre riski açısından tüm boru hatlarının inceleneceğini açıkladı. Prudhoe Körfezi günde 400 bin varil petrol üretimiyle ABD’nin iç talebinin yüzde 8’ini karşılıyordu. Petrol fiyatlarıyla ilgili üç senar ÜÇÜNCÜ HAT AÇILIYOR Yeterli güvenlik önlemlerini almamakla suçlanan BP, bu yılın mart ayında da Prudhoe Körfezi’nde meydana gelen ve 1 milyon litrelik ham petrolün denize akmasına neden olan sızıntı nedeniyle çevreci örgütlerin sert eleştirileriyle karşı karşıya kalmıştı. (Fotoğraf: AP) Borçelik’ten 180 milyon dolarlık yatırım Ekonomi Servisi Borçelik, 180 milyon dolarlık yatırımla üçüncü galvaniz hattını kuracak. Borçelik’ten yapılan açıklamada, toplam haddeleme kapasitesini yüzde 60’lık bir artışla 1 milyon tondan 1.6 milyon tona çıkarma kararı alan şirketin, 180 milyon dolara mal olacak yatırımla Türkiye’nin en modern ve en yüksek üretim kapasitesine sahip galvanizli çelik sac üreticisi olacağı vurgulandı. Açıklamada , 2008 yılının ikinci yarısında devreye almayı planladıkları yeni yatırımla Borçelik’in toplam 900 bin ton galvanizli sac ve 700 bin ton soğuk sac üretebilir hale geleceğine işaret edildi. yo hazırlayan kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor’s (S&P),S&P, gerçekleşmesi en muhtemel senaryoda Ortadoğu’daki şiddetin sona ereceği ve petrol fiyatlarının yıl sonunda 70 dolara, 2008 sonunda ise 60 dolara düşe ceğini öngördü. S&P’nin en kötümser senaryosuna göre, İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatması halinde dünya petrol arzının yüzde 20’si duracak. S&P, bu durumda dünya ekonomisinin durgunluğa gireceğini kay detti. S&P’nin diğer bir senaryosuna göreyse İran’ın petrol sevkıyatını durdurması halinde, petrol fiyatları 100 dolara çıkacak. S&P, bu durumda ABD ekonomisinin yıl sonuna doğru durgunluğun eşiğine geleceğine dikkat çekti. Türkiye ArGe’ye para yatırmıyor Ekonomi Servisi Araştırma ve geliştirme için kamu ve özel sektörün yaptığı harcamaların toplamı, 2004 yılında bir önceki yıla göre önemli ölçüde artmakla birlikte milli gelirin binde 6.7’si düzeyini aşamadı. ArGe harcamaları 2003’te milli gelirin binde 6.1’iydi. Gelişmiş ülkelerde ArGe harcamalarına milli gelirin yüzde 23’ü oranında pay ayrılıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜ ? Türkiye’de ArGe’ye, 2004 yılında milli gelirin binde 6.7’si düzeyinde para ayrıldı. Gelişmiş ülkeler ise milli gelirin yüzde 23’ünü ArGe’ye yatırıyor. İK), 2003 ve 2004 yılları araştırma ve geliştirme (ArGe) harcamasına ilişkin araştırması sonuçlarını açıkladı. Kamu ve özel sektördeki araştırma birimleri ve personelini kapsayan, üniversitelerin kesin hesapları, detay yatırım programları, bütçe ve personel dökümlerine dayanarak yapılan hesaplamalara göre Türkiye’de gayri safi yurtiçi ArGe harcaması 2003 yılında 2 milyar 197 milyon YTL, 2004 yılında ise 2 milyar 898 milyon YTL olarak gerçekleşti. Kamu kesiminin 2004 yılında 230 milyon YTL olan toplam Ar Ge harcamalarının 112.4 milyon YTL’sini personel, 63.7 milyon YTL’sini diğer cari, 54.4 milyon YTL’sini ise yatırım harcamaları oluşturdu. Yükseköğretim kurumlarının 1 milyar 728 milyon YTL olan 2004 yılındaki ArGe harcamalarının da 866.7 milyon YTL ’sini personel, 861.7 milyon YTL ’sini diğer cari ve 237.9 milyon YTL ’sini yatırım harcamaları meydana getirdi. Alternatifbank’ın notu arttı Ekonomi Servisi Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, görünümünü pozitife çevirdiği Alternatifbank’ın notunu da B+ olarak teyit etti. Alternatifbank’tan İMKB’ye gönderilen açıklamaya göre, Fitch’in bankanın mali yapısı üzerinde yaptığı inceleme sonucunda, uzun vadeli yerel ve yabancı para cinsinden notlarını B+ olarak teyit etti, ancak daha önce Durağan olarak açıkladığı görünümünü ise Pozitife çevirdi. Fitch, Alternatifbank’ın bireysel notunu ‘‘D’’, destek notunu ‘‘4’’, ulusal notunu ise ‘‘BBB’’ olarak açıkladı. eTR ÖDÜLLERİNE BAŞVURULAR Türkiye’nin bilgi toplumuna geçişinin hızla gerçekleşmesine katkıda bulunmak amacıyla düzenlenen eTürkiye (eTR) ödüllerine başvurular başladı. Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) ve Türkiye Bilişim Vakfı’nca bu yıl dördüncüsünü düzenlenen eTR ödüllerine 13 Ekim 2006 Cuma akşamına kadar başvuru yapılabilecek. eTR ödüllerine başvurular, elektronik olarak www.etrodulleri.org adresinden gerçekleştirilebilecek. FORD, JAGUAR’I SATIYOR Ford’un 1989’da satın aldığı ancak borç batağına saplanan Jaguar otomobilleri satışa çıkarılıyor. Medyaya göre, Rusya’nın en zengin altıncı ismi olan işadamı Oleg Deripaska, fabrikanın ‘‘muhtemel alıcısı’’ olarak gösteriliyor. 38 yaşındaki alüminyum kralı Deripaska, geçen hafta İngiltere’de 50 milyon sterline karavan araç üreten bir fabrikayı satın almıştı. Jaguar, 1989’da Ford tarafından 1.6 milyar sterline satın alınmış, 2004’te 635 milyon sterlin zarar etmişti. ÜZÜMDE FAZLALIĞA DİKKAT Ege Bölgesi’nde 20062007 sezonunda, 256 bin ton çekirdeksiz kuru üzüm üretileceği tahmin ediliyor. İzmir Ticaret Borsası (İZTB) Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Yemişçi, rekolte artışı nedeniyle yabancı alıcıların fiyat düşürmeye çalışabileceği uyarısında bulunarak hükümetin önlem almasını istedi. Yemişçi, geçen yıl üzüm rekoltesinin 242 bin ton civarında gerçekleştiğini anımsatarak bu yıl 256 bin 49 ton rekolte beklediklerini belirtti. GARANTİ’DEN ‘CEP ŞİFREMATİK’ Garanti Bankası, bankacılık işlemlerini Alo Garanti ve internet şubesinden gerçekleştiren kullanıcılara ekstra güvenlik sağlayan şifrematik uygulamasını yaygınlaştırmak amacıyla ‘‘Cep Şifrematik’’ hizmetini başlattı. Bankadan yapılan açıklamaya göre, ‘‘Cep Şifrematik’’ cep telefonuna ücretsiz yüklenen program sayesinde, Garanti Bankası İnternet Şubesi ve Alo Garanti’de yapılan işlemlerde ek güvenlik sağlayan tek kullanımlık şifreler üretiyor. Açıklamada, ilave cihaz taşımadan tek kullanımlık şifre üretme olanağı sunan Cep Şifrematik’in kullanıcıların bankacılık işlemlerini kolaylaştıracağı belirtildi. CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle