13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS 2006 PERŞEMBE 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB PB B A A A A PB 32 33 33 32 34 36 36 37 28 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB Y Y Y B B B PB A 29 28 28 28 34 32 33 32 38 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B A A A A A B PB 36 33 40 41 38 40 34 31 31 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yurdun doğu kesimlerinde biraz artacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 19 23 23 22 21 20 22 22 22 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB Y B Y B B B B Y 23 26 35 25 28 28 28 33 21 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB A PB A B B B B A 21 40 24 38 30 35 37 38 40 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada verdiği hedefe doğru engelsiz koşuyor. Efendiler sayesinde laik rejim almış başını Mekke’ye tekkeye gidiyor. İktidara seçenek ara ki bulasın. Kendi bünyesinde değişim yapamayan, değişim rüzgârı estiremeyen muhalefet; Türkiye’nin sağdan daha sağa kayışını önleyecek, ülkenin tekrar çağdaşlık kulvarına dönüşünü sağlayacak güce erişecek, iktidar olacak ha! Güldürmeyin. İçerideki her konudan pis kokular geliyormuş. Uydurma. Rüşvet, yolsuzluk, dini bütün işadamına mubah. Yeşil sermaye tavana vurmak üzere mi? Boş ver ötesini. ‘‘Bu cennet vatan bizim...’’ Değil. ‘‘Onların.’’ Onlar kim? Arifi tarife gerek var mı? Öyleyse ve böylece; içerideki olgun ve dolgun koşullarda böyyük hükümetimiz Ortadoğu bataklığını kurutma görevini neden, niçin üstlenmesin a dostlar? Ey Müslüman Türk halkı! Siz bir kez olsun gazetede okudunuz, TV’lerde izlediniz mi; Başbakan sıfatıyla övünen RTE’nin, Dışişlerimizin Gül’ünün bir şehit evini ziyaret ettiğine tanık oldunuz mu? ??? Palavra kazanından bol kepçe laf üretmekte pek mahirdir bu hükümet, bu iktidar. Bunlar dışarıda insanlık adına böyyük mü böyyük jest yapmakta da usta mı usta. Hizbullah’ın kaçırdığı İsrail askerlerinin anasına danasına ‘‘elinden geleni yapacağı’’ sözünü vermeyi İsrail’e karşı, (ince politika işte bu: Patronu ekimde Washington’a gidiyor, Amerikan Yahudi lobisini okşamak gerek) ABD’ye karşı elbette bir görev bilmiştir, bilecektir. Dışişlerimizin Gül’ü; söyle bana; askerleri kaçıran kim? Hizbullah! Lideri kim, Nasrallah! Lübnan’da başbakan, dışişleri bakanı vs’lerle görüşürken asker kaçırma sorununu çözmek için acaba olayın asıl kaynağıyla görüşme girişiminde bulundunuz mu? Yoksa İsrail’de Musa’nın çocuklarıyla öpüşüp koklaşır, Lübnan’da İsa’nın evlatlarıyla kucaklaşırken; Şiidir, biz Sünni. Hizbullah’a yaklaşmak zinhar olmaz diye mi düşündünüz? Ya da Şii lideri ile konuşmak ABD’yi kızdırır diye yan mı çizdiniz böyle plandan, öneriden? Dışişlerimizin Gül’ü: Lütfen söyler misiniz; İsrailli aile ile görüşmeyi neden ‘‘gizlediniz?’’ ??? Ama gizlilik fayda vermedi. Olay ortaya çıktı ve Dışişlerimizin Gül’ü iki gün sonra İsrailli aile ile görüştüğünü doğruladı. Şu gerekçelerle: Önceden planlanmamış görüşme. Talep ailelerden gelmiş. Pekâlâ, sineye çekelim bu mazereti, çekelim de Dışişlerimiz Gül’ündeki RTE’sel hiddet gösterisi neden? Gizliliği savunurken; ‘‘Attığım her adımı açıklamak diye bir mecburiyetim var mı’’ diyor. Sanki ABD’lilerle resmi görüşmelerin dışında verilen vaatleri, gizli kapaklı konuşulanları öğrenmek istemiş gibi soruyu soran gazeteciyi neredeyse AKP böyyüklerinin sözlüğündeki, ‘‘Sana ne be, al ananı git, gözünüzü kara toprak doyursun, yanlış seksüel tercih içindesin’’ gibi sözcüklerle azarlayacak! Fakat Dışişlerimizin Gül’ü: Kuzey Irak’ta bağımsız Kürt devletinin kurulmasını Türkiye’nin engelleyemeyeceğini söyleyen Iraklı Kürt liderlerin ABD’li danışmanı Peter Galbraith’e bir yanıtınız var mı? İçerisi güllük gülistanlık ya; sıra geldi Ortadoğu’ya, dışarıya. Yakışır bu iktidara, yakışır: Böyyük iktidara, böyyük Dışişleri Bakanı’na! Lübnan’a giden heyet Türk askerlerinin konuşlanabileceği bölgeler için keşif yaptı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Limanlarda inceleme ? Baştarafı 1. Sayfada Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan da asker göndermeye ilişkin kararın teknik çalışmaların bitmesine bağlı olduğunu belirtirken, bunun da çok uzun zaman almayacağını söyledi. 1200 kişilik birlik Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre Türkiye ‘‘Angajman Kuralları’’ ve ‘‘Hareket Konsepti’’ belgeleri üzerindeki teknik çalışmayı sürdürüyor. Ankara, 900’ü sağlık, eğitim ve yeniden imar konusunda uzman olmak üzere toplam 1200 askeri bölgeye göndermeyi planlıyor. Diğer 300 askerin ise uzman ekipleri korumak için yollanacağı vurgulanıyor. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Lübnan ziyareti sırasında heyet içerisinde yer alan, asker, diplomat ve uzmanlardan oluşan bir heyetin, Mavi Hat olarak adlandırılan Litani Nehri’nin güneyinde Türk birliklerinin konuşlanabileceği olası bölgelere ilişkin keşif çalışması yaptığı öğrenildi. Ayrıca Türk askerlerinin deniz yoluyla gelmesi de öngörülerek limanlarda derinlik ince lemesi yapıldı. Öte yandan Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Türkiye’ye BM ve diğer ülkelerden asker gönderilmesi konusunda gelen önerileri de şöyle sıraladılar: Türkiye Ortadoğu’daki en önemli denge unsurlarından biri, dolayısıyla bu olaya mutlaka müdahil olması gerekiyor. Lübnan ile aynı coğrafyada yer alıyorsunuz. Müslüman olmayan ülkelerden gelen askerler Lübnanlıların hassasiyetini anlamayabilir. Dışişleri Sözcüsü Namık Tan, haftalık basın toplantısında konuya ilişkin soruları yanıtladı. Tan, ABD Başkanı George W. Bush’un ‘‘Hizbullah’ın silahsızlandırılması’’ yönündeki açıklamalarına ilişkin değerlendirme yapmasının istenmesi üzerine ‘‘Herhangi bir grubun veya isim vererek söylemek gerekirse Hizbullah’ın silahsızlandırılması gibi bir misyonu Türkiye kabul etmemektedir. Böyle bir misyon verilirse Türkiye’nin bu çerçevedeki bir göreve katkıda bulunması söz konusu olamaz. Aynı şekilde herhangi bir çatışmayı gerektirecek bir misyon içinde de Türkiye olmayacaktır’’ dedi. BAŞBAKANLIK Lübnan’a yardım kampanyası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Lübnan’a 2 ay süreyle yardım kampanyası düzenleneceğini, bu çerçevede savaştan zarar gören Lübnan halkı için olanaklar ölçüsünde gerekli her türlü yardım ve desteğin sağlanacağını bildirdi. Başbakan Erdoğan’ın, Lübnan’a yardım kampanyasıyla ilgili genelgesi dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Türkiye’nin, krizin başlangıcından bu yana çatışmaların bir an önce durdurulmasını ve ateşkes ilan edilmesini savunduğuna ve bu doğrultuda büyük çaba sarf ettiğine dikkat çekilen genelgede, ‘‘Ulusal koordinasyonu sağlamak üzere, Başbakanlık Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü görevlendirilmiştir. Bu doğrultuda valiliklerimiz, belediyelerimiz ile tüm kamu kurum ve kuruluşlarımızca toplanan yardımlar, ilgili genel müdürlüğün hesap numaralarına aktarılacaktır.’’ denildi.Hesap numaraları şöyle: Ziraat Bankası Aşağıayrancı Şubesi 555 555 55 ana hesap numarası, 5001 YTL, 5002 Dolar, 5003 Avro Türkiye Halk Bankası Bakanlıklar Şubesi 05000005 YTL, 5300003 Dolar, 2 P 000023 Avro. Vakıflar Bankası Finans Market Şubesi 205 55 55 YTL, 405 66 66 Dolar, 405 77 77 Avro. Dünyaca ünlü piyanistimiz Gülsin Onay, önceki akşam Milas’ın Çomakdağ Kızılağaç köyünde, köy kahvesinin bahçesinde bir piyano dinletisi sunarak bir ilke imza attı. Onay’ın A. Adnan Saygun ve Mozart’ın ünlü yapıtlarını seslendirdiği dinletiyi köy halkının ya Köyde piyano sesleri nı sıra CHP Muğla Milletvekili Fahrettin Üstün, eski Dışişleri Bakanı ve BCP Genel Başkanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, Milas’ın İasos Antik Kenti’nde kazı yapmakta olan Prof. Dr. Fede Berti başkanlığındaki İtayan kazı ekibi ve Bodrum’dan gelen turistler de izledi. yaptığımızı, kimlerle görüştüğümüzü söyledim’’ yanıtını vermişti. Ancak Gül’e, Şam ziyaretinde eşlik edenErdoğan’ın danışmanı Ahmet Davutoğlu’nun, Meşal’le görüşerek, kaçırılan İsrail askerlerinden Gilad Shalit’in serbest bırakılması için telkinde bulunduğu ileri sürüldü. Gül Suriye dönüşünde soruları yanıtlarken, ‘‘Gereken herkesle görüşüldü’’ demişti. ‘İŞKENCECİ’ PATRON Kendini ‘şeyh’ ilan etmiş ? Baştarafı 1. Sayfada Meşal’le gizli görüşme iddiası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Suriye ziyareti sırasında Başbakan’ın danışmanı Ahmet Davutoğlu’nun Hamas lideri Halid Meşal ile bir araya geldiği ileri sürüldü. Dışişleri Bakanlığı iddiayı yalanlamadı. Gül önceki gün, Suriye ziyareti sırasında, kendisinin ya da heyetinden herhangi bir yetkilinin Hamas lideriyle görüşüp görüşmediği sorusuna, ‘‘Neler Medyalröz birlikleri! Medya ne BM’nin aldığı kararın içeriğini sorguluyor, ne oraya gidecek askerlerin nelerle yüz yüze kalacağını araştırıyor... Varsa yoksa, ‘‘Mehmetçik şart!’’. Mehmetçik şart da, bunun şartı ne? O yok... Her şeyden önce haberleri veriş biçimi birbiriyle çelişiyor. Hem, askerimizin hiç çatışmaya girmeyeceğini söylüyorlar, hem de barışı ancak bizim askerimizin koruyabileceğini iddia ediyorlar. Eğer orada barış sadece sokaklarda yürünerek korunabilecek olsaydı, bu gücü bize bırakırlar mıydı? Norveç’inden İsveç’ine, Kanada’sından Fransa’sına kadar herkes ‘‘barış kuyruğuna’’ girerdi! Bunu görmemek için ya kör olmak ya da Türk medyasında çalışmak gerekir! ??? BM’nin internet sitesinin Lübnan’la ilgili labirentlerinde dolaştığınızda, bugünlerde karşınıza iki bölüm çıkar. Birinci bölüm, BM’nin Lübnan’a barış gücünü ilk gönderdiği tarihi ve görevi içerir: 19 Mart 1978, İsrail’in Lübnan’dan çekilmesini sağlamak ve barışı kurmak. Demek ki görev, 28 yıldır devam ediyor! İkinci bölüm ise güncel. 11 Ağustos 2006 tarihli 1701 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı. Yani Türkiye’nin göreve çağrıldığı karar. İşte Lübnan’a gidecek yeni barış gücünün görevleri: 1 Çatışmaların durmasını izlemek. 2 İsrail kuvvetlerini Lübnan’dan çektikçe, Lübnan Silahlı Kuvvetleri’nin Güney Lübnan’a yerleşmesine ve Mavi Hat’ta konuşlanmasına refakat etmek ve desteklemek. 3 Yukarıdaki faaliyeti İsrail ve Lübnan hükümetleriyle koordine etmek. 4 Yerlerinden edilmiş kişilerin güvenli şekilde evlerine dönmelerini sağlamak. 5 Litani Irmağı ile Mavi Hat arasında kalan bölgede Lübnan Silahlı Kuvvetleri ve barış gücü dışında silahlı personel, teçhizat ve silah kalmayacak şekilde bir bölge oluşturulmasında Lübnan Silahlı Kuvvetleri’ne yardım etmek. 6 Lübnan’a, Lübnan hükümetinin rızası dışında silah ve benzeri malzemenin girmemesi için sınırlarının ve diğer giriş noktalarının güvenliğinin sağlanmasında Lübnan Silahlı Kuvvetleri’ne yardım etmek. ??? Yukarıdaki şıklardan özellikle son ikisi, kesinlikle silah kullanmayı da içeriyor. Yine BM belgesine göre, burada görev yapacak güç, gerekli tüm önlemleri almakla yetkili olacak. Bunun da Türkçesi silah kullanmaktır. Türk medyacası ise aktif rol almaktır! Barış gücünün 1 yıl süreyle görev yapacağı söyleniyor. Lübnan’a 1978’de giden güç de geçici olarak 1 yıl süreyle işe başlamıştı! Bir anımsatma daha; Türk askeri Somali’ye barışı korumak için gitmiş, çatışmalara girmeyeceğini ilan etmişti. İş, çatışmalara dönüşünce de, benim görev alanım değil, deyip geri çekilmişti. Lübnan’da da benzer durum olursa, görevim değil demenizin zor olduğu bir tablo karşımıza çıkabilir. Somali’de Ali, adı üstünde ‘‘som’’du... Ortadoğu’da ise Ali’yi her şeyde, her yerde kullanıyorlar! ankcum?cumhuriyet.com.tr GÜLESİR ASKERLERİN AİLELERİ tanı çıkaracağım’’ diyerek işkence yaptığı Meryem Sak, bir ay boyu süren esaretten yine işadamı Kıvrık’ın iki kızının polise yaptığı ihbarla kurtuldu. Kıvrık ve kendisine yardımcı olan Meryem Sak’ın annesi Hatice Sak ile Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi kardeşi 19 yaşındaki Ahmet Sak’ın tutuklanmasının ardından soruşturmayı derinleştiren polis, korkunç olayın detaylarını ortaya çıkarmaya başladı. İşkence sırasında aşırı kan kaybeden genç kızın ölmemesi için tıp eğitimi gören kardeşinin pansuman yaptığı belirlendi. Bu arada polisin gözaltına aldığı sırada üzerinde bir muska bulunan Kıvrık’ın kendisini şeyh ilan ettiği öne sürüldü. Kıvrık’ın yanında 2 yıldır muhasebeci olarak çalışan Osman Göçer, olayı gazetelerde okuyunca dehşete düştüğünü söyledi. Göçer, ‘‘Böyle bir olaya kalkışabileceği aklımın ucundan bile geçmedi. Ofisinde zaman zaman dini konular üzerine sohbet ederdik. Bir sohbette bana şıhlık yaptığını söyledi’’ dedi. ABD PKK’yle pazarlıkta ? Baştarafı 1. Sayfada Görüşmeyi sızdıran İsrail ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün kaçırılan İsrailli askerlerin aileleriyle görüşmesinin duyulmasını istemeyen tarafın İsrail olduğunu belirtirken, ‘‘Buna mukabil konuyu duyuran da İsrail’dir. Bu hususa dikkatinizi çekmek isterim’’ dedi. Sözcü Tan, dün düzenlediği haftalık basın toplantısında görüşmeye ilişkin sorular üzerine, bunun önceden kararlaştırılmış bir görüşme olmadığını, Bakan Gül’ün aileleri otelde kabul ettiğini söyledi. Sözcü Tan, İsrailli ailelerin Gül’e ‘‘savaşa karşı olduklarını, olup bitenlere çok üzüldüklerini, Lübnan halkının çektiklerine de çok üzüldüklerini, olup bitenleri asla tasvip etmediklerini, çocuklarının zaten asker bile değil ihtiyat görevlisi olduklarını, savaşa hazır bulunmadıklarını’’ belirterek, insani çerçevede yardım istediklerini kaydetti. Tan, soru üzerine, ailelerin görüşme talebinin kendilerine İsrail Dışişleri Bakanlığı kanalıyla ulaştırıldığını bildirdi. MİT’in sunumuna göre ABD ile terör örgütü PKK arasındaki diyalog şu zeminde sürüyor: ABD Silahları bırakın ve Türkiye ile masaya oturun. PKK Bunu biz kabul etsek bile Türkiye kabul etmez. 20 yıldır yaşananların ardından Türkiye, bizimle masaya oturmaz. ABD Bunun altyapısını biz sağlayacağız. Siz silahları bırakın ötesi için bizim çok ciddi çalışmalarımız var. PKK Türkiye bunu kesinlikle yapmaz. Biz silahları bıraktığımızla kalırız. Zor duruma düşeriz. ABD Mevcut durumu uzun süre devam ettirmek zor. PKK Türkiye’nin masaya oturmasını sağlamak bizim silahları bırakmamızdan geçmiyor. Böyle düşünüyoruz. ABD Sizin silahları bırakmanız, bizim de işimizi kolaylaştıracak. MİT’in konuyla ilgili değerlendirmesinde ayrıca şu noktalara da dikkat çekildi: ABD, bu ölçüde temas kurduğu bir örgüte ciddi zarar vermez. Terör örgütü yaz boyu gerçekleştirdiği eylemlerden istediği sonucu alamadı. Bu eylemlere toplumdan da bir karşılık beklediği anlaşılıyor. Örgüt, Irak’ta tam bir rahatlık içinde hareket ediyor. Tarımla bile uğraşan elemanları var. PKK LİDERİ ABDULLAH ÖCALAN ‘TEDAVİ İÇİN ALMANYA’YA GİDECEK’ Yine hücre cezası aldı Haber Merkezi İmralı Adası’nda yargılanarak ömür boyu hapis cezası alan terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’a ‘‘Örgüt üyelerine propaganda’’ yaptığı gerekçesiyle ikinci kez 20 gün hücre cezası verildiği iddia edildi. Hürriyet’in haberine göre Öcalan ile haftalık görüşmeyi yapmak isteyen avukatları İbrahim Bilmez, Muharrem Erbey, Mustafa Eraslan ve kız kardeşi Hava Keser, İmralı Adası’na geçmek üzere bu sabah Gemlik Jandarma Karakolu’na gitti. Burada üst aramalarından geçirilen avukatlar ve Havva Keser’e Marmara Denizi’ndeki olumsuz hava koşulları nedeniyle İmralı’ya gidemeyecekleri bildirildi. İmralı Adası’nda ömür boyu hapis cezasını çeken Abdullah Öcalan’a geçen yılın sonunda yine örgüt üyelerine propaganda yaptığı gerekçesiyle 20 gün hücre cezası verilmişti. Karayılan için girişim Haber Merkezi İran Ordusu’nun TürkiyeİranIrak sınırındaki Kandil Dağı’na düzenlediği saldırıda yaralanan terör örgütü PKK’nin elebaşlarından Murat Karayılan’ın iadesine ilişkin Adalet Bakanlığı harekete geçti. Milliyet internet sitesinde yer alan habere göre hakkında ömür boyu hapis istemiyle 2 ayrı dava bulunan Karayılan ile ilgili bilgi ve belgeler Diyarbakır Başsavcılığı tarafından Adalet Bakanlığı Ceza ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü’ne gönderildi. İade talepnamesinin Karayılan’ın tedavi için Almanya’ya gideceği bilgisi üzerine acil olarak istendiği belirtildi. Karayılan’ın tedavi için Almanya’ya gönderileceği bilgisi üzerine, kırmızı bültenle arandığı için yakalandığı ülke üzerinden Türkiye’ye iadesinin istenebilmesi için iade talepnamesinin istendiği belirtildi. KDP RADYOSUNUN İDDİASI Bank Kapital’de zamanaşımı tehlikesi İstanbul Haber Servisi İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi, ‘‘Bank Kapital davasında’’ daha önce verdiği kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine yeniden yaptığı yargılama sonucu kurduğu hükmün gerekçesini hazırladı. Gerekçede, sanık avukatlarının yeniden bilirkişi inceleme taleplerinin, davayı uzatarak zamanaşımına uğratmaya yönelik olduğu kaydedildi. Bankanın eski sahibi Mahmut Ceylan, ‘‘zimmet’’ ile ‘‘BDDK’nin yazılı uyarı ve hükümlerine uymamak’’ suçlarından toplam 12 yıl 3 ay 23 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. ‘Türk uçakları Irak sınırını bombaladı’ Dış Haberler Servisi Irak Kürdistan Demokratik Partisi’ne bağlı El Teahi (ZAGROS) televizyonu, Türk Hava Kuvvetleri’ne bağlı uçakların, Irak’ın Türkiye sınırındaki bazı bölgeleri bombaladığını iddia etti. Öte yandan Irak’taki çokuluslu koalisyon gücünün sözcüsü Tümgeneral William Caldwell, gazetecilerin K. Irak’a Türkiye ve İran’dan top ateşi açıldığı haberlerini sorması üzerine top ateşi açıldığını doğruladı, ancak sorumlusunun kim olduğunun araştırıldığını söyledi. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle