13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS 2006 PERŞEMBE 18 SPOR spor?cumhuriyet.com.tr SarıLacivertliler, Dinamo Kiev’le berabere kalarak Şampiyonlar Ligi defterini kapadı Fenerbahçe’ de elde var hüzün F.Bahçe: 2 D.Kiev: 2 STAT: Şükrü Saracoğlu HAKEMLER: Stephen Bennett (6), Robert Lewis (6), Kevin Pike (6) (İngiltere) F.BAHÇE: Rüştü (6), Kerim (7), Önder (5) (dk. 79 Mehmet Yozgatlı), Can (5), Ümit Özat (2), Appiah (5), Aurelio (5), Alex (5), Tümer (5) (dk. 74 Uğur Boral), Tuncay (3), Semih (3) (dk. 64 Murat Hacıoğlu) D.KIEV: Shovkovsky (6), Sablic (6), Correa (6), Gusiev (6) (dk. 66 Gavrancic), El Kaddouri (6), Yussuf (7), Rebrov (6), Rotan (6) (dk. 86 Verpakovskis), Rodrigo (7), Markovic (6), Shatskikh (8), GOLLER: Dk. 5 ve 42 Shatskikh, dk. 34 Appiah, dk. 56 Kerim SARI KARTLAR: Ümit Özat, Appiah, Sabljic HİLMİ TÜRKAY abahın ilk ışıkları... Gazeteleri gözden geçiriyorum, memura verilecek olan ‘yüzde 4’ zam önerisi öncelikle gözüme batıyor. Bir hakaret mi?.. Sonuçta eylem hazırlığı... Diğer haber turizm bölgelerimizin kül oluşu.. Her yer alev alev yanıyor. Kaş ve Bodrum’da durum kötü, Mazıköy boşaltıldı, Gökova ‘Külova’ adını almak üzere... Hep aynı senaryo, nereye kadar?.. Sevindirici haber spor sayfalarında yazılı. Kocaman harflerle ‘Dev’ basketçilerin başarısı... Hem de Mehmet’siz, Hido’suz, Mirsad’sız... Helal bu çocuklara... Futbolumuz ne durumda; sevinecek miyiz, yoksa üzülecek miyiz? ‘Biz’ler Kadıköy’deyiz, ‘Zor’ gece... Hem de öylesine zor S ki... Ama seyirci maçı aldıracak güçte, yıkılıyor tribünler... O nasıl bir coşkudur öyle, tanımlanamaz... Bir koca alkış da onlara... Gece hafif esintili, fakat yine de yeterli değil... Sıcaklar gün boyu nefes aldırmıyor insanlara, futbolcular ne yapsın? Şu an için en zor durumda olanların başında sahadaki 22 kişi geliyor. Lugano için UEFA’yla yapılan bir yazışma... Önce ‘tamam’, sonra ‘hayır’... Eksik olan ne ki? Futbolcunun da ismi listede yazılı olduğu halde... Neyse Lugano da Luciano, Anelka ve Serkan gibi yokların arasında. Dinamo Kiev ciddi bir ekip, yani kolay yutulur lokma değil. Yemeden iki gol atmalıyız. Eğer yersek atma sayımız fazlalaşacak, zor mu zor ama imkansız değil... Yeter ki akıllı oynayalım. Fakat savunma benim kafamda birçok soru işareti yaratıyor. Çün kü bu bölgede inanılmaz boşluklar veriyoruz. Ukraynalılar, Kiev’de olduğu gibi burada da bunu değerlendirebilirler. Zico’ya kenarda, futbolculara da sahada büyük iş düşecek. Maç saati yaklaştıkça heyecan en doruk noktaya geliyor. Aklımızda hep ‘Şampiyonlar Ligi’ne girebilecek miyiz’ sorusu... Nefesler tutuluyor ve İngiliz hakem oyunu başlatan düdüğü çalıyor. Hata yapmamalıyız; çünkü telafisi yok, yardımlaşma ön planda olmalı; F.Bahçe, F.Bahçe gibi oynamalı. Ama hemen oyunun başında kalemizde golü görüyoruz, işimiz iyiden iyiye zor... Bizim atmamız gereken golü, kendi kalemizde görüyoruz. Kontratakları tehlikeli demiştik, oldu da... Sonra direkten dönen topları, yüreğimiz ağzımıza geliyor, moraller bir anda alt üst... Bastırıyoruz ama sa vunmaları etten bir duvar. Pozisyonların hepsini değerlendirmek zorundayız. Ümit’in ortaları kale arkasına düşüyorsa yapacak bir şey yok. Bu takıma bu saaten sonra 3 gol atar mıyız tartışılır. Kiev iyi oynuyor, sanki evinde gibi. Biraz forma aşkı olsun, biraz hırs... F.Bahçe’de bunu göremiyoruz. Hâlâ Avrupa’ya yabancı gibiler. Appiah’ın golü umutlandırıyor milyonlarca F.Bahçeli’yi... Gol yemeden haydi arkası gelsin... Böyle düşünürken Shatskikh ağlarımıza bir gol daha atıyor. Yıkılıyoruz doğrusu. Savunmanın hali içler acısı, seyirci de öfkeleniyor. İkinci yarıda bir mucize mi?.. Zor hem de çok zor... Kerim’in muhteşem golü yeniden ümitleniyoruz. Ama arkası gelmiyor, Şampiyonlar Ligi hayali bitiyor. Buraya kadarmış... Dönelim UEFA’ya... E L E Ş T İ R İ Futbolcuları Suçlamayın! ARİF KIZILYALIN lex’i, Can’ı, Rüştü’yü, Ümit’i, can kurtaran gibi sahaya sürülen Murat Hacıoğlu’nu hataları nedeniyle ‘hain’ ilan edemeyiz; etmemeliyiz de. Futbol bu. Yenersin de yenilirsin de; elersin de elenirsin de... Ancak F.Bahçe gibi dev bir camia 100. yaşgününde Şampiyonlar Ligi’ne böylesine ucuz bir şekilde veda ediyorsa; bunun ödenmesi gereken bir faturası olmalı. Sakın sahadaki 1314 genci ipe göndermeyin. Belki de en az onlar suçlu bu elenişte. Bu yüzden yeşil sahanın emekçilerini bir yana bırakıp faturayı başka birilerine; örneğin 100. yılda ‘istifa krizi’ çıkarıp transferi askıya alan, takımı yabancısız bırakan, eldeki Anelka’yı ikna edemeyen Aziz Yıldırım ve ekibine havale edelim. Öyle ya transfer yapıyorsunuz; Lugano diye bir Latin yıldız alıyorsunuz ama adam ortada yok. Niye? UEFA prosedürüne takılmış... Bir başka futbolcuyla anlaşıyorsunuz. O da parayı beğenmiyor. Roberto Carlos’tan Sol Campbell’a, Crespo’dan Cannavaro’ya dek uçurulan balonları da saymıyoruz. Evet, F.Bahçe elenmişse ve bu sonuç üzerine de bir suçlu aranıyorsa o, Sarı Lacivertli kongre üyelerinin atadığı başkan ve yöneticilerden başkaları değildir. Dün geceki maça gelince; F.Bahçe kötüydü. Hem de çok kötü... Dinamo Kiev’in deplasman takımı olduğu gün gibi ortadayken savunma önlemleri alınmamıştı. Hücuma çıkarken kaptırılan 2 top Sarı Lacivertlilerin sonunu hazırladı. Gerçi İngiliz hakem Bennett, skor 10’ken Semih’in penaltısına bir de kırmızı kart verse belki bugün çok farklı şeyler yazıyor olacaktık. Ama dedik ya futbol bu. Britanyalı penaltıyı es geçti, hatalar devam etti ve Dinamo Kiev turu kapıp gitti. Öncelikle böylesine kritik bir 90 dakikada savunma blokunda hem Kerim hem de Can gibi gencecik filizlere aynı anda görev vermek büyük riskti. Anlaşılan Zico’ya takım iyi tanıtılmamış. Orta sahada Appiah her zamanki gibi enerjikti ama ‘süper çocuğu’ oynamaya kalkınca yoruldu. Yine de birkaç kişi daha Ganalıya ayak uydursa, en azından galibiyetle veda ederdi F.Bahçe Şampiyonlar Ligi’ne... Tuncay için sezon başından beri ‘‘Ne yaptığını bilmeden oynuyor’’ diyorduk. Dün de öyleydi. Semih de asla bu takımın birinci forveti değil. Ama ne garip Semih’in yedeği 1.60’lık Murat! Mehmet Yozğatlı’nın sol beke alınışı ise dünkü maçın tuzu biberi. Şimdi düşünün... Anelka olsa, Semih’in yerine Nobre ayarı bir santrfor monte edilse, kanatları iyi kullanan yabancıyar alınsa turu kim geçerdi sizce? A M A Ç T A N N O T L A R / G Ö R K E M Ç Ö T E L İ O Ğ L U Fatura ağır oldu lmadı... Olmadı... Olmadı... 100. yılını kutlayacağı sezonda Şampiyonlar Ligi’nde büyük başarılar hedefleyen Fenerbahçe, 3. Ön Eleme Turu’nda ilk maçta 31 yenildiği Dinamo Kiev’le Saraçoğlu’nda 22 berabere kalarak taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattı ve umutlarını UEFA’ya bıraktı. Sarı Lacivertliler Şampiyonlar Ligi’nin kapısından dönerken prestijin yanı sıra oldukça yüklü bir ekonomik kayıp da yaşadı. F.Bahçe bu sonuçla ayak bastı parası, naklen yayın gelirleri ve gişe hasılato olmak üzere yaklaşık 10 milyon YTL’nin kasasına girme şansını da elinden kaçırmış oldu. O konuşmaması dikkat çekti. Ümit’in takımdaki durumunu gözden geçirme kararı aldığı sızan haberler arasında. Fenerbahçeli taraftarların 2. golde hatası olan Rüştü’ye de tepki gösterdi. Bazı taraftarların Rüştü’yü ıslıkladığı duyuldu. Tribünde soğuk duş etkisi yaratan 2. golden sonra açık tribünde de taraftarlar arasında kavga çıktı. Öte yandan bir pozisyon sonrası Tümer ve Tuncay arasında yaşanan kısa süreli bir gerginlik de gözlerden kaçmadı. Tribünlerde gerginlik Karşılaşmayı izlemek için Şükrü Saracoğlu Stadı’na gelen kimi Ukraynalı futbolseverler stat dışına çıkarıldı. Alkolün de etkisiyle taşkınlık yapan bazı Kiev’li izleyicilere güvenlik görevlileri tarafından müdahale edildi ve bu grup dışarı çıkarıldı. Stat, iki takım taraftarları arasında bırakılan güvenlik alanı dışında tamamıyla doldu. İki takım sahaya çıktığında F.Bahçe tribünlerinde yanan meşaleler stadın bir bölümünü kısa süreli du Appiah’a alkış, Ümit’e protesto Karşılaşma sonrası Appiah Sarı Lacivertli tribünler tarafından alkışlanırken, diğer futbolculara tepki vardı. Özellikle, kaptan Ümit Özat, F.Bahçe tribünleri tarafından yuhalanırken, deneyimli oyuncunun maçtan sonra kimseyle mana boğdu. Sarı Lacivertli yandaşlar, Dinamo Kievli futbolcuları atmosferi görmek için sahaya çıktıkları sırada yoğun bir şekilde protesto etti. Maç öncesi maraton üst tribünde Osmanlı tuğrası çizilmiş ve altında ‘‘We wrote your history’’ (Tarihinizi yazdık) yazılı pankart açıldı. Karşılaşma öncesi kale arkası tribünlerinde büyük maçların klasiği haline gelen dev bayraklar açıldı. Maçta dün Ukrayna’da meydana gelen uçak kazasında yaşamını yitirenler için yapılan saygı duruşunda bulunuldu. Düşler Bitti ALTAN AYANOĞLU F Zico suçlu aradı! enerbahçe Teknik Direktörü Zico maç sonrası suçlu aradı. Brezilyalı teknik adam yaptığı açıklamada, ‘‘Kiev’deki maçta Anelka sahadaydı ama yenildik. Ben onu bugün (dün) takımda görmek isterdim. Ancak kendisi olmamayı seçti. Herkes kendi kararını kendisi verir’’ dedi. Hakemlerin yönetiminden de yakınan Zico, şöyle devam etti: ‘‘Kiev’deki maçta Serkan’a gereksiz bir kırmızı kart çıkmıştı. Ayrıca Semih’in de golü sayılmadı. Burada ise Tuncay’ın düşürülmesinde rakip oyuncu kırmızı hak etti. Bu FIFA kurallarında açıkca yazıyor.’’ Zico, Şampiyonlar Ligi’ne kalamadıkları için üzgün olduklarını da belirterek, ‘‘Kazanmak istiyorduk. İlk maçtaki 31’lik yenilginin altından kalkmamız zordu. Hatalar yaptık ve elendik’’ diye konuştu. Deneyimli çalıştırıcı transferle ilgili olarak da son sözün yönetimde olduğunu sözlerine ekledi. F K U R A G Ü N Ü ampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu maçlarının tamamlanmasıyla gruplar bugün belirleniyor. 32 takım 4’erli 8 grupta eşleşecek. G.Saray 4. torbada yer alacak. Monaco’da TSİ 19.00’da başlayacak kura çekimini Star TV naklen yayımlayacak.Takımların torbalara dağılımı ise şöyle:1. torba: Barcelona, Milan, Real Madrid, Liverpool, Arsenal, M.United, Valencia. 2. torba: O.Lyon, Porto, PSV Eindhoven, Bayern Münih, Chelsea, Roma, Ajax, Celtic. 3. torba: Lille, S.Lizbon, Benfica, Bordeaux, S.Bükreş, Werder Bremen, Olympiakos, CSKA Moskova. 4. torba: AEK, Anderlecht, Dinoma Kiev, Levski Sofya, S.Donetsk, G.Saray, Hamburg, Spartak Moskova. Şampiyonlar Ligi’nde ilk maçlar 1213 Eylül’de oynanacak. UEFA Kupası’nda birinci tur kuraları ise yarın çekilecek.80 takımla başlayacak bu aşamada Beşiktaş ve F.Bahçe birinci torbada, turu geçmeleri halinde Kayseri ve Trabzon ise ikinci torbada yer alacak. Ş Tümer, maç sonunda elenmenin üzüntüsünü yaşarken Dinamo Kiev’in direkten dönen bir pozisyonunda F.Bahçeli futbolcular topu sadece izledi. (FATİH ERDOĞDU) enerbahçe’nin daha 4. dakikada gol yemesi Şampiyonlar Ligi’ne veda ettiğinin göstergesiydi. Ukrayna ekibinin kontra ataklarına önlem almayan futbolcular kadar bu konuda taktik vermeyen teknik direktör Zico da hatalı. Takıma bakıyorum, Tümer’den başka yeni oyuncu yok. F.Bahçe’yi bu duruma getiren, yabancı oyuncu alamayan yönetim de Şampiyonlar Ligi’nden ümidini kesmiş, UEFA’ya şartlanmış durumda. Santrforda ümit olarak Semih düşünülüyor. Dün gece sahada futbol oynayan tek Sarı Lacivert formalı Appiah’tı. Sağda, solda, ortada topla buluşan; aldığı her topu iyi değerlendiren; F.Bahçe için ümit doğuran golü atan bu oyuncuya yardımcı olabilen bir tek Mehmet Aurelio vardı. Ümit Özat her maçta ileriye çıkarak yerini kaybediyor ve bu yüzden de sol taraftan yapılan her atak tehlikeli oluyor. Nitekim ikinci gol de bu kanattan geldi. Gençleri seyrediyorum. Semih ve Kerim. F.Bahçe ilk 11’inde değil 18’lik kadroda bile yer alabilecekleri şüpheli. Yedeklerden Selçuk ve Mehmet Yozgatlı bu iki isimden çok daha iyi durumdalar. Hiç olmazsa orta sahada iyi mücadele edebilecek, gereğinde Yozgatlı şut atarak gol pozisyonu bulabilecek bir futbolcu iken Zico’ya bu takımı kimin yaptırdığını da düşünmek lazım? Şampiyonlar Ligi hayali bitti. Belki bundan sonra yapılacak transferlerle UEFA’da birkaç tur atlamak ve bunun acısını çıkarmak tek düşünce olabilir. Bu düşünceyi de gerçekleştirecek olan yönetim kurulunun yapacağı transferler. Eğer yapabilirlerse. G Ö R Ü Ş Şu sıralar Türklüğe rağbet arttı. Yabancı futbolcuların birçoğu T.C. uyruğuna geçmek için sıraya girdi nedense! Marco Aurelio, Mehmet oluverdi, Nobre de Mert... Ötekiler sırada... Marco, Mehmet olur olmaz Lüksemburg’a karşı bizim ulusal formayı giydi bile. Şimdi sıra Nobre’de ve belki ötekilerde... Bu konuda tartışmalar sürüyor. Karşı çıkanlar kafatasçılıkla suçlanıyor. Konuyu biraz deşmek isterim. Bir soruyla başlayalım: Fenerbahçeli Deniz ve Onur’u anımsar mısınız? Nasıl anımsamazsınız birkaç yıl önce T.C. uyruğuna geçerek bu adları almış olan Uche ve Okocha’yı?.. O günlerde Hilmi Türkay, Cumhuriyet’teki haberinde şöyle diyordu: ‘‘Süper Fenerbahçe düşü gerçek oluyor. İki Nijeryalı yıldızdan Uche’nin ‘Deniz’, Okocha’nın ‘Onur’ adını almalarından sonra 2 yeni yabancı fut / D O Ğ A N H A S O L EPosta: merkez?hasmimarlik.com.tr Faks: (212) 2113420 ÇULCU: İŞİME KARIŞAMAZLAR Spor Servisi Sporİst 2006 Spor Zirvesi ve Fuarı’nda bir açıklama yapan Merkez Hakem Kurulu (MHK) Başkanı Mustafa Çulcu, ‘‘Benim işime kimse karışamaz. O zaman da maşa olurum’’ dedi. Eski MHK Başkanı Bülent Yavuz ise görev yaptığı dönemde bazı kulüp yöneticilerinin kendisini arayarak hakemlere yönelik isteklerde bulunduğunu söyledi. Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin de davet edildikleri halde zirveye katılmayan kulüp başkanlarını ağır bir dille eleştirerek, ‘‘Disiplin ve özveriye sahip olmayanların aramızda yeri yok’’ diye konuştu. Sakın Kafatasçı Olmayın! bolcu transfer etme şansı yakalayan Fenerbahçe, bu fırsatları değerlendirirse 199899 döneminde 8 yabancı ile mücadele edecek.’’ Bir süre sonra İslam Çupi, isyan ediyordu. Milliyet’te çıkan 4 Ağustos 1998 günlü, ‘‘Böyle cüzdan verilmez’’ başlıklı yazısında şöyle diyordu: ‘‘Her şeyi şaka idi Okocha’nın? Fenerbahçe’ye transfer olması, Fenerbahçe’de oynaması, Türk vatandaşı olması, Muhammed adı ile çağrılması, Türkiye’de ilelebet kalacağının sanılması, hepsi şaka? Okocha şaka operasını oynadı ve Paris’e gitti.’’ Yazısını şöyle bitiriyordu Çupi: ‘‘Şimdi, haksız ve zamansız verdiğin T.C. nüfus kâğıdını, haklı olarak geri al bakalım.’’ Okocha parayı görünce tereddüt etmeden Paris’e gidiverdi. Fenebahçe de bu transferden kârlı çıktığı için mutluydu. Ağlayanlar yok değildi arkasından... Örneğin eski başkan Ali Şen Sabah gazetesinde, Fenerbahçe futbol takımının eksiğini şöyle dile getiriyordu: ‘‘Moldovan ve Baliç gol atıyor ve birbirlerine gol attırıyor. Onlara en iyi topları atacak futbolcuyu tanıyorum. O da Paris’te... Adı Muhammed Yavuz. Türk... Aslen Nijeryalı Jay Jay Okocha.’’ Anlaşılıyor ki T.C. uyruğuna geçirilen Okocha’nın adında, Onur’un yanı sıra Muhammed Yavuz da varmış. Muhammed Okocha’yı TV’de, Paris’teki bir maçta sahaya girerken gördüm; haç çıkarıyordu. Tuhaf bir durumdu. Galatasaraylı taraftarların Kayserispor maçında açtıkları ‘‘Mehmet olunmaz, Mehmet doğulur’’ şeklindeki pankartına, Fenerbahçeli taraftarlar geçen hafta ‘‘Keramet Mehmet doğmakta değil, vatan için Mehmet olmakta’’, ‘‘Irkçı doğulmaz, ırkçı olunur’’ pankartıyla yanıt vermişler. İlginç!.. Okocha’dan sonra, Aurelio’nun, Nobre’nin de Türklüğü seçmiş olmalarını ve vatan uğruna çalışacaklarını duymak gerçekten sevindirici. Doğal ki bu yabancı futbolcuların T.C. uyruğuna geçirilmelerinde kulüplerin yabancı futbolcu sayısını arttırmaları yönündeki ısrarlarının hiçbir rolü yok. Bu konuda yasaya karşı hile filan da yok... Her şey yalnızca ‘‘vatan için’’... Okocha konusu belki bir kazaydı; ancak yeni Mert Nobre ve Mehmet Aurelio’nun artık Türk olduklarını ve bu ülkeye candan bağlılıklarını kabul etmeliyiz. Bu yolda kazanacağımız yeni vatandaşlarımızın da... Bu toprağın çocukları futbolcularımız, ulusal takımda yabancıların kendi yerlerini almasından dolayı gücenmezler. Yabancıların Türklüğü seçmesinin büyük gururu yeter bizimkilere. İnanın ki onlar, Ulusal Takımın, Türklüğü seçmiş 11 yabancıdan oluştuğu günü kutlamak üzere sabırsızlanıyorlar. Biz de ülkemize bu olanağı sağlayanları ne kadar kutlasak azdır. Aman, karşı çıkıp kafatasçı olmayalım. Büyük şair Nâzım Hikmet’ten esirgediğimiz T.C. vatandaşlığını cömertçe dağıtalım. Giden gider, kalan sağlar bizimdir. CUMHURİYET 18 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle