25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 TEMMUZ 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Türkiye’yi Avrasya enerji koridorunun kilit ülkesi haline getiren BakuCeyhanTiflis projesi devrede 13 NOT DEFTERİ ZEKERİYA TEMİZEL büyük ? Yıllarca mücadelelere sahne olan BTC’yle günde 1 milyon varil, yılda 50 milyon ton ham petrolün dünya piyasalarına taşınması bekleniyor. kapasiteyle ? Bu çalışma başladıktan 21. yüzyılın İpek Y olu VURAL KÖSE Fındıkta Devletin Sorumluluğu ‘‘...Bugünkü koşullarda Türk üreticisi, spekülasyon veya alacakları vasıtasıyla piyasaya istediği gibi hükmeden ve fiyatların üretici aleyhine dalgalanmasına neden olan aracılar dolayısıyla, yetiştirdiği mahsullerin gerçek değerine sahip olamamaktadır. Üreticinin ürününün gerçek değerini alabilmesi için, geçerli uluslararası fiyatların elde edilmesini kolaylaştıracak bir örgütlenmeye gerek bulunmaktadır. ...Tarım satış kooperatifleri, yerli ve yabancı ihracat firmaları ve şirketlerinin; Türk üreticisinin bütün senelik zorlu emeğinin maddi ifadesi olan mahsullerini en uygun fiyatlarla satabilmek için meşru ve ahenkli bir rekabetle yarışmaları istenmektedir. Bunun için ‘‘Türk üreticisinin, yetiştirdiği mahsulleri gerçek değerinden daha düşkün bir fiyatla ve zamanından önce satmasına, çeşitli nedenler dolayısıyla alivre satışları üretici ve ülke aleyhine suiistimal edilmesine engel olmaya çalışmak’’ amacıyla yasal düzenleme yapılmaktadır. ??? Bazı bölümleri günümüz Türkçesine uyarlanarak aynen verilen bu alıntı, 7 YTL fiyat verildikten sonra 3 YTL’nin altına inen fındık fiyatları nedeniyle mağdur olan, fındıkları elinde kalan üreticinin yakınmalarına karşılık Başbakan’ın söylediği sözler değil. Bu cümleler, 1935 yılında kabul edilerek, 50 yıl boyunca değişmeden yürürlükte kalan, 2834 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanun’un TBMM’ye sunulması sırasında, dönemin Başbakanı İsmet İnönü’nün yaptığı konuşmadan. (TBMM Zabıtları, s. sayısı: 229, İ: 42, C:1) 1935 yılında Türk üreticisinin karşılaştığı koşullar ile bugünkü koşullar arasında fark var mı? Son yıllarda fındık fiyatının dünya piyasalarında 3 dolardan 10 dolar seviyelerine çıkmasına karşın, bu fiyat üreticiye yansıtılmıyor, yaratılan tartışmalarla fiyatlar sürekli düşürülüyor. Fındık üreticisi tüm yıl çalışıyor, emeğinin karşılığını almak bir yana zarar ediyor, aracı ve ihracatçılar kazanıyor. Bu soruna kayıtsız kalmayan İnönü Hükümeti, 1935 yılında bütünleşik bir tarımsal sistem oluşturuyor. 2006 yılında ise tüm bir yıllık zorlu emeğinin karşılığını alamadığı yetmiyormuş gibi, derdini Başbakan’a anlatarak çözüm isteyen çiftçi azarlanıyor, sorumluluğun Fiskobirlik yönetiminde aranması söyleniyor. Gerçekten öyle mi? Fındık üreticisinin bu duruma düşürülmesinin nedeni Fiskobirlik yönetimi mi? Böyle olduğunu varsaysak bile hükümetin bu olayda hiç sorumluluğu yok mu? ??? Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krizlerde, kriz nedeni kamu açıkları, günah keçileri ise KİT’ler ve tarımsal destekleme uygulamaları oldu. Bu yüzden, IMF ve Dünya Bankası’nın dayatmaları sonucunda, 15 günde 15 yasa sloganı ile gerçekleştirilen yapısal değişikliklerin ilk kurbanı tarım kesimiydi . Tütün, Şeker, Tarım Satış Kooperatif Birlikleri yasaları gibi birtakım yasal ve yönetsel düzenlemelerle, ülkemizde tarımsal üretimin çökertilmesinin yolu açıldı. Tarımsal ürünlerde piyasayı düzenleyen, destekleyen ve finansman sağlayan KİT’ler hızla tasfiye edilerek tarımsal kamu yönetimi dağıtıldı. Bu süreç doğal olarak, zaten yaşama savaşı veren tarımın ve tarımcının sonunu hazırladı. Yapısal değişiklikler Erdoğan Hükümeti tarafından da benimsendi ve virgülüne bile dokunulmadan uygulaması sürdürüldü. Hatta Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri’nin yeniden yapılandırılarak, ekonomik etkinlik ve verimlilik ilkeleri çerçevesinde faaliyetlerini sürdürebilmesini sağlamak üzere oluşturulan Yeniden Yapılandırma Kurulu, dört yıllık görev süresinin son iki yılını bu hükümet döneminde tamamladı. Hükümet, yeniden yapılanmanın sorumluluğunu, üyelerini atadığı bu kuruldan ötürü üstlenmiş oldu. Bu durumda, ortada bir sorun var ve bu sorun Fiskobirlik yönetiminden kaynaklanıyorsa bile, sorumluluk, yeniden yapılandırmayı beceremeyen siyasi otoritenin olmuyor mu? Hükümetin, Fiskobirlik yönetiminin elini kolunu bağlayarak, kredilerini keserek, üreticinin kaderini piyasaya terk etmeye ve sermaye sahiplerinin spekülatif davranışlarına mahkum etmeye hakkı var mı? Fındık üreticisi dünya fiyatlarından ve maliyet ilişkilerinden kopuk bir fiyat peşinde değil. Sadece hakkını arıyor. Bir başbakan; ‘‘Fırat kıyısında kaybolan kuzudan da ben sorumluyum’’ diyerek, devlet sorumluluğunun boyutlarını belirlemişti. Fındık üreticisinin sahipsiz bırakılması bu sorumlulukla bağdaşıyor mu? sonra Kazak petrollerinin de eklenmesiyle dünyadaki ticari petrolün yüzde 5’i Türkiye üzerinden geçmeye başlayacak. yılda ? Türkiye’ye 300 milyon dolar gelir sağlaması beklenen projenin toplam maliyeti 3 milyar doları, Türkiye’nin katkısı ise 1.4 milyar doları buldu. Yüzyılın projesi büyük emeklerle gerçekleştirildi. GÖLOV ASI/CEYHAN ‘‘21. yüzyılın İpek Yolu’’ ve ‘‘Yüzyılın Projesi’’ diye adlandırılan BakuTiflisCeyhan (BTC) Petrol Boru Hattı Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Gürcistan Cumhurbaşkanı Mikheil Saakaşvili, KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer, KKTC Başbakan Yrd. ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda yabancı devlet başkanı, dışişleri ve enerji bakanının katıldığı resmi törenle açıldı. Türkiye tarihinin en büyük açılış törenine katılmak üzere İncirlik Hava Üssü’ne özel uçaklarıyla inen devlet başkanları zırhlı araçlarla Ceyhan’a gelirken diğer konuklar Adana Şakirpaşa Havaalanı’na in dikten sonra otobüslerle tören alanına taşındılar. Katılımcılar ve Cumhurbaşkanı Sezer ve Başbakan Erdoğan’ın ev sahipliğindeki açılışa, İngiltere Başbakan Yardımcısı John Prescott ve Türkiye dahil 32 ülkeden bakan ve bakan yardımcıları katıldı. Yaklaşık 15 yıl dünya gündeminde kalan, üzerine uzun tartışmalar, açık ve gizli büyük güçler arasında büyük mücadelelere sahne olan BTC’nin 1076 kilometresi Türkiye’den, 440 kilometresi Azerbaycan’dan, 260 kilometresi ise Gürcistan’dan geçiyor. 1776 kilometrelik projeyle günde 1 milyon varil, yılda 50 milyon ton ham petrolün dünya piyasalarına taşınması bekleniyor. Bu kapasiteyle çalışma başladıktan sonra Kazak petrollerinin de eklenmesiyle dünyadaki ticari petrolün yüzde 5’i Türkiye üzerinden geçmeye başlayacak. Türkiye’ye yılda 300 milyon dolar gelir sağlaması beklenen projenin toplam maliyetinin 3 milyar doları geçtiği belirtiliyor. Maliyette Türkiye’nin katkısı ise 1.4 milyar doları buldu. Türkiye’ye sağlayacağı diğer avantajlar da şöyle: Türkiye, Avrasya enerji koridorunun da kilit ülkesi haline gelecek. İstanbul ve Çanakkale boğazlarının yükü hafifleyecek. Hat sayesinde Hazar ham petrolü, Avrupa’ya Ortadoğu bölgesinden bağımsız alternatif bir kaynak sağlayarak, AB üyesi devletlerin kaynak ve güzergâh çeşitlendirme hedefini gerçekleştirmelerine yardımcı olacak. Hat, Güney Kafkasya’yı ve Orta Asya’yı Türkiye’ye ve buradan Batı pazarlarına bağlayacak ‘‘DoğuBatı Enerji Koridoru’’nun başarıyla tamamlanmasında önemli mihenk taşı olacak. TARİHİ PROJEYE TARİHİ AÇILIŞ Sezer’den barış mesajı Tarihi proje için düzenlenen tarihi açılış töreninde olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Güneş geçirmeyen, klimalı özel bir çadırda yapılan ve uluslararası organizasyonlara imza atmış 3 firmanın konsorsiyumunda tamamlanan tören için 33.5 milyon dolar harcandığı belirtiliyor. Törende projeyle ilgili değerlendirmeler şöyle: vurgulamak istiyorum.’’ Başbakan Erdoğan: ‘‘Dünyanın en büyük enerji projesi. DoğuBatı enerji koridorunun en önemli bileşeni. Bu enerji koridorları halklar ve devletler arasında güçbirliği oluşturmaktadır. Ceyhan’ı petrokimya tesisleriyle donatacağız. Bu projeler AB’ye katılımda da önemlidir. BTC benzer projelere örnektir. Bu koridorda halklarımızı birbirine yakınlaştıracak, güvenlik ve refahına katkıda bulunacak.’’ Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev: ‘‘BTC küresel ve stratejk öneme sahip. Bu terminale Haydar Aliyev adı verildi. Projeyi başlattı, ama bittiğini göremedi. Bu başarıyı onun da hissetmesini istiyorum.’’ Hattın ömrü 40 yıl. 28 Mayıs 2006’da Ceyhan’a ulaşan ilk petrol 4 Haziran 2006’da tankerle dünya piyasalarına taşındı. Türkiye’nin jeopolitik konumunu daha ön plana çıkaracak olan proje siyasi açıdan da büyük önem taşıyor. 4 milyar dolara mal olan boru hattı günde 1 milyon varil, yılda 50 milyon ton ham petrol taşıyacak. Hatta 4’ü Türkiye’de olan toplam 10 pompa istasyonu var. 1774 KİLOMETRELİK ENERJİ KORİDORU İhracatın büyük bölümü Batı Avrupa ülkelerine yapılacak. 1074 kilometresi Türkiye’de olan hattın toplam uzunluğu 1774 kilometre. BTC, benzer boyutta başka projelerin öncüsü sayılıyor ve ‘‘21. yüzyılın İpek Yolu’’ olarak adlandırılıyor. Hattın paraleline döşenecek boru hattı Azeri ve Türkmen doğalgazının Türkiye ve Avrupa’ya nakline imkân verecek. BTC ŞİRKETİNİN HİSSEDARLARI BP (Yüzde 30.10) AzBTC (Yüzde 25.00) Chevron (Yüzde 8.90) Statoil (Yüzde 8.71) TPAO (Yüzde 6.53) Eni (Yüzde 5.00) Total (Yüzde 5.00) Itochu (Yüzde 3.40) Inpex (Yüzde 2.50) ConocoPhillips (Yüzde 2.50) Amerada Hess (Yüzde 2.36) Çaba sürecek Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer: ‘‘Türkiye, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün belirlediği ilkeler çerçevesinde, ikili ve bölgesel ilişkilerde evrensel değerler temelinde siyasal, ekonomik ve toplumsal kalkınma yönünde çabalarını sürdürmektedir. Bildiğiniz üzere son günlerde, Ceyhan’a hiç de uzak olmayan bir bölgede, Ortadoğu’da tüm dünyayı derinden kaygılandıran olumsuz gelişmeler yaşanmaktadır. Ben bugün, ilgili bütün tarafları, içinde bulundukları çatışma ortamına karşın, dikkatlerini hiç değilse birkaç dakika için buraya, bizleri bir araya getiren bu büyük işbirliği ve gönenç tasarımına çevirmeye ve bu suretle bölgesel barış ve istikrarın neler başarabildiğini değerlendirmeye davet ediyor, bu olanaktan yararlanarak uluslararası toplumun itidal çağrılarına içtenlikle katıldığımı Bush’un mesajı BTC Ham Petrol Boru Hattı’nın tamamlanıp Ceyhan’a petrolün ulaşması nedeniyle BTC terminalinde düzenlenen törene katılan Bush’un Enerji Danışmanı Clay Sell, Bush’un açılış nedeniyle Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e gönderdiği kutlama mesajını okudu. ABD Başkanı George W. Bush, mesajında BTC Ham Petrol Boru Hattı’nı, ‘‘Doğudan batıya geçiş koridoru oluşturan çok önemli bir proje’’ olarak niteledi. Bush, ABD olarak bu projeyi ve bunun gibi diğer projeleri desteklediklerini vurguladı. temizel?cumhuriyet.com.tr Hattın temeli 18 Eylül 2002’de Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, dönemin Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev ve Gürcistan Cumhurbaşkanı Edvard Şevardnadze tarafından atılmıştı. Törene, ABD Enerji Bakanı Spencer Abrahan ile Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Zeki Çapan ve Eski Devlet Bakanı Reşat Doğru da katılmıştı. (AAArşiv) İLK İMZALAR 1999’DA ‘Türkiye için güçlü kart’ BRÜKSEL (AA) Belçika gazeteleri, Türkiye’nin küresel enerji alanında büyük önem kazandığını, bu arada Batı Avrupa’yı da kendine bağladığını yazdı. ‘‘Le Soir’’, gazetesi BTC’yi, ‘‘Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye’yi birbirine bağlayan mücevher kolye’’ olarak nitelendirirken ‘‘BTC sayesinde artık Türkiye’nin elinde çok güçlü bir kart var. Türkiye, artık vazgeçilmez bir yol’’ dedi. Cumhurbaşkanı Sezer’i Erdoğan yerine Dışişleri Bakanı Gül’ün karşılaması, yadırgandı Ekonomiye gelir, çevreye sorun getirecek ÇETİN YİĞENOĞLU Projede kilometre taşları Fikir, SSCB’nin dağıl hurbaşkanı Eduard Şedığı 1991 öncesine uzanıyor. Proje resmen ortaya atıldığı 1992’de İran’ı da geçiş rotası içine almıştı. Ancak ABD’den onay görmedi. Daha sonra Gürcistan üzerinden Türkiye alternatifi geliştirildi. Anlaşmazlıklara ABD’nin de katkısıyla 1999’da İstanbul’da yapılan AGİT zirvesi sırasında bir orta yol bulundu ve taraf ülkelerin liderleri İstanbul’da bir araya geldi. Dönemin ABD Başkanı Bill Clinton’ın şahitliğinde, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, dönemin Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev ve Gürcistan Cumvardnadze, Azeri petrolünün Ceyhan’a akıtılmasını öngören paket anlaşmalara imza attılar. Clinton da gözlemci sıfatıyla imza koydu. 1999’da atılan imzalar gereğince 2000 sonunda temel mühendislik çalışmaları başlatıldı. 2003 yılında da ilk kazma vuruldu. 25 Mayıs 2005 tarihinde Baku yakınlarındaki Sengeçal terminali ana pompa istasyonunda düzenlenen törenle ilk petrolün hatta pompalanmasına başlandı. Ceyhan’a ilk petrol 28 Mayıs 2006 tarihinde ulaşırken, haziran başında da tankerlere ilk yükleme yapıldı. GÖLOV ASI / CEYHAN Günlerdir beklenen en büyük törenin gerilimi, ardında yanıtı henüz verilmemiş bazı sorular bırakarak sona erdi. Törene, güvenlik önlemlerinin büyüklüğüyle Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yerine Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün karşılaması, damgasını vurdu. ? Yaklaşık beş bin güvenlik görevlisinin görev yaptığı büyük törende önlemlerin bütünüyle jandarma tarafından alındığı gözlendi. sıra tehlikeli ve patlayıcı maddeleri imha timi de özel yetiştirilmiş köpeklerle salonun çevresinde kuş uçurtmadı. ? Sahil Güvenlik ise Zodiak botlarla denizden, 2 Sikorsky helikopteriyle de havadan koruma görevi yaptı. Karayolu bütün gün trafiğe kapatıldı. ? Törene bazı CHP milletvekillerinin yanı sıra kabine neredeyse tam kadro geldi. İlk gelen Başbakan Erdoğan’dı ama Cumhurbaşkanı Sezer’i Dışişleri Bakanı Gül’ün karşılaması dikkat çekti ve çeşitli yorumlara yol açtı. felakete yol açabileceği gerçeği de şimdilik gözden kaçıyor gibi. Şu anda saatte 450 ton kömür işleyerek 60 ton kül çıkartan Sugözü Termik Santralı ve BTC var. Ardından Başbakan’ın dün sıraladığı Rusya petrolünü Samsun üzerinden Yumurtalık’a taşıyacak Mavi Akım projesi, doğalgaz boru hattı, rafineri, tersane, serbest endüstri bölgesi ve kimya tesisleri gündeme gelecek. İskenderun Körfezi’nde geleceğin oldukça karanlık olduğu gözüküyor. Balıkçılık şimdiden öldü ? Balıkçılığın şimdiden öldüğü bildirilen bölgede, ortaya çıkacak kirliliğin boyutları bir yana, Yumurtalık ve Karataş kıyılarının teşvikli turizm bölgesi ilan edilmesi ise tam bir çifte standart olarak nitelendiriliyor. ? Endemik bitki açısından Türkiye’nin en zengin bölgesi olan Yumurtalık ve çevresinin bu gidişle ‘‘Milli Park’’ özelliğini yitireceği belirtiliyor. Ayrıca söz konusu yatırımlarla, Akdeniz’in çevresel açıdan korunmasına ilişkin uluslararası sözleşmelerin hiçe sayıldığına da dikkat çekiliyor. Törende kuş uçurtulmadı ? Tören sırasında her biri bir tabur düzeyinde dört tim ile iki jandarma özel harekât timi de hazır bulundu. 20 jandarma trafik timinin yanı Körfezi bekleyen sorunlar ? Başbakan Erdoğan’ın törendeki konuşmasında övünerek gerçekleştireceğini söylediği yatırımların bölge için çevresel açıdan tam bir CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle