25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 NİSAN 2006 ÇARŞAMBA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB B PB PB B B B B PB 18 22 24 22 27 28 27 26 16 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB PB PB PB B B B PB B 16 16 15 16 21 24 22 17 29 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB B Y PB Y Y Y Y Y 28 23 23 29 19 21 13 12 13 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey ve doğu kesimleri parçalı çok bulutlu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun doğusu yağışlı geçecek. Yağışlar Doğu Anadolu’nun güneydoğusunda etkili olacak. Diğer yerler az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı yağış alan yerlerde biraz azalacak, diğer yerlerde artmaya devam edecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Y 10 Helsinki K 4 Stockholm Y 12 Londra Y 15 Amsterdam Y 12 Brüksel Y 13 Paris PB 15 Bonn Y 14 Münih Y 17 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y PB PB Y Y Y Y A Y 15 20 20 17 17 18 19 20 16 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y PB B PB Y A Y A B 12 31 17 31 12 25 6 30 27 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada Örneğin ihaleler hep bana hep bana diyen bir alay AKP yöneticisini yine bir iktidar milletvekili kamuoyuna duyurdu. Hatay’da başlayıp ülkede yaygınlaşan ihale rezaleti adı Ali Dibo virüsü hemen her çevreyi sarınca merkezdeki AKP büyüklerinden D.M.M. Fırat olayı açığa çıkaran milletvekilini, ihaleleri bal gibi üzerine çeviren milletvekili ile bölgesel çekişme içinde olduğu için bu tür açıklamalar yapmakla suçlayıverdi. ??? AKP en iyi savunma saldırıdır diye artık Türk siyasetinde bayatlamış bir stratejiyi; örneğin Sosyal Sigortalar Kurumu gibi milyonları ilgilendiren 50 maddelik tasarıyı temel yasalardandır diyerek 4 saat gibi rekor bir sürede Meclis’ten geçirirken kullandı. Ana muhalefet; RTE gibi aynı üslupla başlayalım ya huuu insaf et! Her maddede ancak 20 saniye konuşma hakkı bağışlıyorsun. Bu sürede hangi gerekçe, hangi gerçek söylenebilir diye itiraz etti. Kabul görmedi. IMF emir buyurmuş. Ankara’da bu yasayı geçirmek için hükümetin yaptıklarını, yapacaklarını denetleyen bir de adam bırakmış. Ana muhalefetin bu yasayla kimin maaşı azalıyor, kimlerin yükseliyor? Bu konuları irdelemek, doğruları halkımıza aktarmak çabasına hükümet hayır yanıtı verdi ve sonra: Bu kadarı da olmaz demeyin, oluyor. RTE aslan kesildiği kongrelerden birinde çıktı kürsüye. Muhalefetin Meclis’ten kaçtığını söyledi. Boş sıraların fotoğraflarını çektirmiş. Seçimde halkımıza gösterecekmiş. Cartlı curtlu başarı nutuklarının yanı sıra yolsuzluk, yoksulluk ve işsizlikle son olarak terörle mücadelede yaya kaldığını gören halkımız: RTE’nin ya huuu diye başlayan hemen her biri sanki kavga ediyormuş ses tonuyla başlayıp biten nutuklarına gün gelecek inşallaahhh itibar etmeyecek ve sen, kim? Ben mi filan diye sormaya kalkışma sakın. Gideceksin ya huuu. ??? RTE’nin siyasal yolculuğunda son durak kuşkusuz Yüce Divan. Açılacak ilk dava laik Cumhuriyet rejimini değiştirmeye girişmenin hesabını vermek olmalı. Daha sonra sırada içten dışa çeşitli konularda davalar. Hesap verecek mi? Yineleyelim. 2007’de Çankaya’ya sığınmazsa mutlaka! RTE’nin Çankaya’ya çıkmasını engellemek gerekiyor. Bu, sadece Yüce Divan’da hesap vermesinin önünü açmak için gerekmiyor. Bu, rejimin selameti için de zorunlu. Zira Cumhurbaşkanlığı’na çıkan RTE ile Kasım 2007’deki genel seçime kadar 6 aylık sürede 350 milletvekilli çoğunlukla AKP; bugün şikâyetçi olduğumuz girişim ve gelişmeleri aratacak, kat be kat aşacak içerikli yasalarla, kararnamelerle laik rejimin canına okuyacak. Bu olasılığı görenler Adalet Bakanı Çiçek’in kimi sözlerinden çıkarak AKP’nin Cumhurbaşkanı Sezer’in yetkilerini kısıtlayacağına inanıyor. Ne kadar saf bir görüş! Kuzum RTE gibi ılımlı İslamı bugünkü konumundan daha da derinleştirmeyi kafasına koyan bir siyasetçi, şayet Çankaya’ya çıkarak gizlediği planları uygulamayı düşlüyorsa... yetkilerin genişletilmesinin yolunu arayacağı yerde neden anayasanın tanıdığı yetkileri daraltmaya çalışsın? Bir kez daha vurgulayalım; 2007, laik Cumhuriyet’in kader yılı. Gelecek yıl; Ya devlet başa, ya kuzgun leşe! Emekçi meydana indi Haber Merkezi Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı, KESK, DİSK, TTB ve TMMOB tarafından düzenlenen eylemlerle protesto edildi. Ankara’da ‘‘insan zinciri’’ oluşturan emekçilere, polis müdahale etti. Havaya ateş açan polisin zaman zaman silahlarını emekçilerin üzerine doğru yöneltmesi dikkat çekti. Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı dün TBMM Genel Kurulu’nda ele alınırken emekçiler de alanlarda düzenlemeyi protesto etti. Öğle saatlerinde SSK Genel Müdürlüğü önünde toplanan çalışanlar, Çevre ve Orman Bakanlığı önüne geldi. Tek sıra halinde ‘‘insan zinciri’’ oluşturan kortejin bir ucu TBMM önüne ulaşırken en arkada yer alan Halkevleri üyeleri ile polis arasında arbede yaşandı. Halkevleri üyelerinin yolu araç trafiğine kapatarak oturma eylemi yapmak istemesi üzerine polis grubu engelledi. Grup çevik kuvvet polisi tarafından kuşatıldı. Bu sırada Atatürk Bulvarı bir süre araç trafiğine kapandı. Kortejdekilerin tepki göstermesi üzerine polis çemberi kaldırdı ve yeniden yürüşüşe geçildi. Ancak birkaç dakika sonra tekrar gerginlik yaşandı. Yürüyüşe katılanlardan bazıları ellerindeki pankartların sopalarını çevik kuvvet ekiplerine fırlatırken, grubun önüne geçen birkaç kişi olayları engellemeye çalıştı. Polis ise ha Kılıçdaroğlu: Genel sağlık sigortası ciddi yaralar açacak CHP genel kurulu terk etti Ankara’daki eylemde Halkevleri üyeleri ile polis arasında arbede yaşandı. Halkevleri üyelerinin yolu araç trafiğine kapatarak oturma eylemi yapmak istemesi üzerine polis grubu çembere aldı. vaya ateş açtı. Yaşanan arbedede Ankara Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü Yusuf Karababa başından yaralandı. lebi, ‘‘Başbakan ve diğer yetkililerin dediği gibi devrim değil Türkiye halkına karşı bir devrim yasasıdır’’ dedi. Çelebi, AKP’li vekillerin yüzde 90’ının yasa tasarısının neler getirdiğini bilmediğini belirterek, ‘‘Onlar yalnızca el kaldırmaya gelmişler’’ dedi. CHP milletvekilleri Atila Emek, Tuncay Ercenk ve Ramazan Kerim Özkan da emekçilere destek verdi. İzmir’de Konak Meydanı’nda toplanan, sendika, parti ve dernek üyelerinin oluşturduğu grup, martnisan aylarında kurdukları referandum sandıklarında oy kullananların imzalarının yer aldığı kâğıtları birbirine ekledi. Kâğıtları yan yana getiren grup, daha sonra Cumhuriyet Bulvarı’ndan Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüdü. Gruptakiler, yürüyüş sırasında hükümet ve tasarıyı protesto eden sloganlar attı. Toplanan imzalar, TBMM Başkanlığı’na gönderildi. Emekçiler, Adana’da da SSK İl Müdürlüğü önünde oturma eylemi yaparak AKP hükümetinin istifasını istedi. KESK üyeleri, Gaziantep’te de Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası yasa tasarısını protesto etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda dün sosyal güvenlik ve genel sağlık sigortası tasarısı görüşülürken, CHP’liler tasarının tümü üzerinde söz aldıktan sonra genel kurulu terk etti. CHP Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, ‘‘Bu tasarı çok ciddi sosyal yaralar açacak. Bunun sorumluluğuna burada oturarak katılmak, tasarıya meşruiyet kazandırmak istemiyoruz’’ dedi. AKP’nin ‘‘temel yasa’’ planı doğrultusunda 109 maddelik tasarı 6 bölüm olarak ele alındı. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, tasarının tümü üzerinde söz aldı. Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tasarıyla ilgili bazı sözlerini eleştirdi. Tasarının tüm çalışanları kapsadığının doğru olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, sendikalarla, işverenlerle görüşüldüğü ve isteklerin dikkate alındığına ilişkin sözlere ‘‘O zaman niye protesto ediliyor’’ karşılığını verdi. ‘El kaldırmaya gelmişler’ Grup, TBMM Dikmen Kapısı önünde yürüyüşe son vererek oturma eylemine geçti. DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, IMF ve Dünya Bankası’nın bir bütünsellik içinde dayatmaları sonucu halkın iradesine karşın tasarının Meclis’te temel yasa olarak görüşüldüğünü söyledi. Yasanın yakın zamana kadar halktan kaçırıldığını, saklandığını belirten Çe ‘68 yaş sınırı yasadan çıkmadı’ Başbakan Erdoğan’ın ‘‘Emeklilik yaşının 68’e çıkarılması söz konusu değil’’ sözlerini anımsatan Kılıçdaroğlu, ‘‘Tasarıdaki emeklilik yaşı kaç, 68. Ekonomik Sosyal Konsey’de görüşüldü, CHP tepki gösterdi, bunun üzerine kademeli olarak 65’e çekildi. 68 yaş yasadan tümüyle çıkmış değil’’ açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, sosyal güvenlik kurumlarının tek çatı altında toplandığı görüşünün doğru olmadığını, Türkiye İş Kurumu’nun çatı dışında kaldığını söyledi. Savcı Albayrak: İlgili yasa yürürlüğe girmediği için görevsizlik kararı vereceğim Varilleri bırakanlar salıverildi Haber Merkezi Tuzla’daki zehirli varillerle ilgili başlatılan soruşturmada gözaltına alınan 4 kişi, dün sevk edildikleri Tuzla Cumhuriyet Savcılığı tarafından ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. Zanlılardan ikisinin atıkları Unifar adlı şirketten aldıklarını itiraf ettikleri kaydedilirken Cumhuriyet Savcısı Bayram Albayrak,‘‘Olayla ilgili uygulanması gereken yasanın henüz yürürlüğe girmemesi nedeniyle kim gelirse gelsin ifadesini alıp görevsizlik kararı vereceğim’’ diyerek elinin kolunun bağlı olduğunu ima etti. Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında jandarma tarafından gözaltına alınan Şerafettin E., Turan Y., Mehmet S. ve Ali A. savcı Albayrak tarafından sorgulandı. Sorgulama sonucunda 4 kişi serbest bırakılırken Albayrak, dosyanın ilgili idari kuruma gönderilmesi için görevfar firmasından aldıklarını söylediklerini ifade eden Albayrak, Unifar ile ilgili Gebze Savcılığı’na suç duyurusunda bulunacağını bildirdi. Albayrak, ‘‘O savcılık da aynı şeyi yapacaktır. Sonuçta adli yargıyı ilgilendiren bir eylem söz konusu değildir. Sanıkların eylemi yasanın uygulama imkânı olmadığından suç teşkil etmiyor’’ diye konuştu. Öte yandan önceki gün gaz sızıntısı nedeniyle bir kepçe operatörünün zehirlenmesinden sonra ara verilen varil çıkarma işlemlerine dün yeniden başlandı. Bölgede şu ana kadar 210 varil ve içinde granül madde olan yaklaşık 400 çuval bulundu. Bölgeden alınan su ve sebze örneklerinin tahlil sonuçlarında, zehirli atıklardan etkilendiklerine dair bir belirtiye rastlanmadı. Tuzla Mimar Sinan Mahallesi sakinleri Unifar şirketi önünde gösteri yaptı. Erdoğan’ın karikatür davası Yargıtay,‘kedi’ kararını bozdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay, Başbakan Tayyip Erdoğan’ı ‘‘kedi’’ şeklinde betimleyen karikatür nedeniyle çizerimiz Musa Kart ile gazetemizin Başbakan’a 5 bin YTL ödemesine ilişkin kararı esastan bozdu. Yüksek Mahkeme, karikatürde Erdoğan’ın kişilik haklarına saldırı bulunmadığına dikkat çekti. Çizerimiz Musa Kart’ın Başbakan Erdoğan’ı ‘‘kedi’’ şeklinde betimleyen bir karikatürü gazetemizde yayımlanmıştı. Bunun üzerine Başbakan Erdoğan’ın avukatı Fatih Şahin, karikatürle Erdoğan’ın ‘‘kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu’’ savıyla 10 bin YTL tutarında manevi tazminat istemiyle dava açmıştı. Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi, bu istemi kabul ederek gazetemiz, Musa Kart ve sorumlu yazıişleri müdürü Mehmet Sucu’nun müteselsilen 5 bin YTL manevi tazminatı Başbakan Erdoğan’a ödemesine karar vermişti. Karar, gazetemiz tarafından temyiz edilince dosya Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’ne geldi. ‘Eleştiriye tahammül edilmeli’ Davanın dünkü temyiz duruşmasında gazetemiz adına savunma yapan avukat Seçil Özdikenli, karikatürün imam hatip liseleri sorununu dile getirmek için çizildiğini söyledi. Başbakan Erdoğan’ın kedi şeklinde betimlenmesinin kişilik haklarının ihlali olmadığını vurgulayan Özdikenli, Türk Dil Kurumu’na göre ‘‘karikatürün ne anlama geldiğini’’ anlattı. ‘‘Başbakan’ın alkışlanma kadar eleştiriye de tahammül etmesi gerekir’’ diyen Özdikenli, siyasi hayatta yer alanların sert eleştirilere de açık olması gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan’ın avukatı Şahin ise karikatürün müvekkilinin kişilik haklarına saldırı içerdiğini savunarak yerel mahkemenin kararının onanmasını istedi. Duruşmanın ardından dosyayı inceleyen 4. Hukuk Dairesi, karikatürde Başbakan Erdoğan’ın kişilik haklarına saldırı bulunmadığına işaret ederek tazminat isteminin reddedilmesi gerektiğini belirtti. Daire, yerel mahkemenin kararını esastan bozdu. Başbakan Erdoğan’ın avukatı, bu karara karşı karar düzeltme isteminde bulunabilecek. Bu istem de yine aynı daire tarafından karara bağlanacak. Daire, istemi reddederse dosya yerel mahkemeye gidecek. Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi, bozma kararına uyabileceği gibi, ilk kararında direnirse dosya bu kez temyiz edilmesi halinde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na gelecek. Çerkezköy’de alarm Haber Merkezi Türkiye günlerdir Tuzla’da ortaya çıkarılan zehirli varilleri konuşurken benzer bir çevre kirliliği de Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde ortaya çıktı. Çerkezköy’de organize sanayi bölgesindeki fabrikalar günde yaklaşık 80 bin ton zehirli atığı hiçbir arıtmaya tabi tutmadan doğaya bırakıyor. İlçedeki organize sanayi bölgesine yaklaştıkça atıkların hemen her yere gelişigüzel bırakıldığı dikkat çekiyor. Çevredeki fabrikalar atıklarını en çok geceleri dereye bırakırken kimyasal atıklar nedeniyle su kıpkırmızı akıyor. Bölge halkı, yetkilileri acilen önlem almaya çağırıyor. Varillerin çıkarılmasına dün yeniden başlandı. (Fotoğraf:AA) yen TCK’nin 181. maddesi yüsizlik kararı vereceğini bildirdi. Albayrak, gazetecilere yaptığı rürlükte değil. Bu maddenin açıklamada, şüphelilerden Meh yürürlük tarihi 12 Ekim 2006 met S. ile Ali A’nın suçlamaları olduğu için uygulayamıyoruz. kabul ettiği, diğer iki şüphelinin O nedenle kim gelirse gelsin bu ise kabul etmediğini kaydetti. soruşturmayla ilgili ifadesini ‘‘Dağ fare doğurdu’’ diyen Al aldıktan sonra görevsizlik kabayrak, soruşturmanın Çevre Ya rarı verip soruşturma dosyasısası çerçevesinde yapıldığını be nı ilgili idari kuruma gönderelirterek şöyle konuştu: ‘‘Çevreye ceğim’’ dedi. Mehmet S. ve Ali karşı işlenen suçları düzenle A’nın ifadelerinde, varilleri Uni ÇEVREYE YÖNELİK DIŞ TEHDİTLER DİKKAT ÇEKİCİ BOYUTTA Türkiye Batı’nın çöplüğü TÜREY KÖSE ANKARA İstanbul Tuzla’da ortaya çıkan variller çevremizi hedef alan ‘‘içerden’’ tehditleri ortaya koyarken; Türkiye’yi Batı’nın çöplüğüne dönüştürmeye yönelik ‘‘dışardan’’ tehditlere dikkat çekildi. Ulla gemisindeki atıklar, Karadeniz’deki variller, Aliağa gemi söküm tesisleri ve Irak’tan gelen radyasyonlu hurdalarla ilgili kuşkular ‘‘çevremiz’’ açısından kaygı verici bir tablo ortaya koyuyor. Tepkileri hiçe sayarak mavi yolculuk duraklarından birine Gökova termik santralını kurmaktan çekinmeyen iktidarlar, bugün de Sinop’ta nükleer santral kurma noktasına geldi. CHP’li Hakkı Ülkü, Enerji Bakanı Hilmi Güler’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde Çevresel Etki Değerlendirmesi raporu hazırlanmadan nükleer santral için en uygun yerin Sinop olduğuna nasıl karar verilebildiğini sordu. Çevremizi hedef alan bazı tehditler şöyle: İspanyol atıkları: 2000 yılında, Cezayir tarafından reddedilen MV/ BAKAN PEPE: BİRDEN FAZLA FİRMA VAR ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, gazetecilerin zehirli varil olayıyla ilgili sorularını yanıtladı. Firmanın adını açıklayıp açıklamayacağının sorulması üzerine Pepe, ‘‘Bu paragözlü ve açgözlü insanları bu memleketin bilmesi lazım’’ diye konuştu. Bakan Pepe, ‘‘Ne zaman açıklayacaksınız? Diğer firmalar zan altında kalmıyor mu?’’ sorusu üzerine, ‘‘Kendinizden eminseniz telaşlanacak hiçbir şey yok.Yanlışınız varsa, ayağınız dolanıyorsa, o zaman bir şey söyleyemem’’ dedi. ‘‘Birden fazla firma olabilir mi?’’ sorusu üzerine Pepe, ‘‘Birden fazla firma söz konusu’’ dedi. Ulla gemisi, İspanya’daki termik santrallardan aldığı yükle, Türkiye’ye geldi. Ambarındaki zehirli atıklarla birlikte kaderine terk edilen gemi, Eylül 2004’te battı. Uzun tartışmalardan sonra atıkların çıkarılması için girişimler başlatıldı. Karadeniz’de İtalyan varilleri: 1988 yılında Karadeniz’de 300’den fazla varil kıyılara vurdu. İtalya’nın varilleri alması istendi, ancak bundan sonuç alınamadı. Varillerin Sinop ve Samsun’da iki depoda saklanmasına karar verildi. Gemi söküm tesisleri: Aliağa gemi söküm tesislerine gelen yabancı bayraklı gemiler zehirli maddeler içeriyor. Greenpeace Akdeniz Ofisi, asbest ve hurda gemilerdeki diğer zararlı maddelerin yarattığı kirliliğin ve insan sağlığına zararların anlaşıldığı 1980’lerden sonra, gemi söküm işlerinin Hindistan, Pakistan, Çin, Türkiye gibi ülkelere kaydığına dikkat çekiyor. Irak’tan radyasyonlu hurda: Irak’tan radyasyonlu hurda ithalatı kaygı verici bir tehlike olarak gündeme geldi. Dış Ticaret Müsteşarlığı tehlikeyi kabul ederken, 30 Haziran 2005 tarihinde Irak’tan hurda ithalatı yasaklandı. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle