13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 MART 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İstanbul’da azaltılması için son iki yılda 200 baskının yapıldığı çetelerin faaliyetleri gittikçe artıyor 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Operasyonlar fayda etmiyor ECEVİT KILIÇ Çok Demokrat Bir Başbakanımız Var Hükümet adamları, özellikle başbakanlar, medyanın özel günlerinde yayımladıkları mesajlarda, basın özgürlüğüne olan saygılarını anlatırlar.‘‘Dördüncü Kuvvet’’in görevlerini göklere çıkartırlar... Mesela, daha geçen ay 6 Şubat 2006 günü Başbakan Erdoğan, on dokuzuncu kuruluş yıldönümünü kutlamak amacıyla Basın Konseyi Başkanı’na gönderdiği mesajda ‘‘..Halkımızın gerçekleri öğrenme hakkı doğrultusunda kamuoyunu bilgilendiren basın organları, demokrasinin sağlıklı işlemesi ve yerleşerek köklenmesi açısından hayati önem taşırlar’’ diyordu. Aynı Erdoğan, önceki gün Monaco’ya hareketinden önce aziz yol arkadaşı ve ağbeysi Kemal Unakıtan’la ilgili olarak kendisine yöneltilen bir soru karşısında öylesine hırslandı ki; çok açık ve net bir şey söyleyeceğini özellikle vurgulayarak medyaya açık tehditler savurdu. Ağzından neyin çıktığının farkında bile değildi. Farkında olsa, ‘‘Attıkları birçok iftiranın yalan olduğu ortaya çıkıyor’’ diye iftiranın zaten asılsız suç yükleme olduğunu bile fark etmediğini ortaya koyuyor. Başbakan’ı kızdıran şeyin, sadece Unakıtan’a yönelik iddialarla kalmadığı da o konuşmasından anlaşılıyor. P Evren’e suç duyurusu ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Barosu avukatlarından Noyan Özkan, 12 Eylül darbesinin başındaki isim Kenan Evren hakkında Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Özkan, Evren’in Muğla Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada, ‘‘O şartlar yaşansa yine müdahaleden çekinmezdim’’ dediğini anımsattı. Özkan başvurusunda, ‘‘Şüpheli Kenan Evren, Muğla Üniversitesi’nde yaptığı bu konuşmada askeri darbeleri övmek suretiyle açıkça Türk Ceza Kanunu’nun suçu ve suçluyu alenen övme cezasını düzenleyen 215. maddesini ihlal etmiştir. Hakkında soruşturma açılmasını ve cezalandırılmasını talep ederim’’ görüşlerine yer verdi. olisin İstanbul’da son iki yılda çetelere yönelik 200 operasyon yapmasına karşın, çetelerin faaliyetleri engellenemiyor. Bu operasyonlarda bilinen çete liderlerinin neredeyse hepsi tutuklanıp cezaevine konuldu. Ancak, hapishaneden dışarıdaki faaliyetleri rahatlıkla yürüten çete liderleri İstanbul’un belli bölgelerini kendi aralarında paylaşmış durumda. Birbirlerinin bölgelerine girdikleri anda da aralarında sokaklara taşan çatışmalar başlıyor. İstanbul polisi, 1 Ocak 2003 ile 2005 yılının sonu arasında 179 çeteye yönelik operasyon düzenledi. Bu tarihten sonra düzenlenen operasyonlarla bu rakam 200’ü buldu. Bu operasyonlarda 3 bin 754 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 949’u tutuklanarak cezaevine konuldu. ? Güvenlik güçlerinin son iki yılda yaptığı operasyonlarda 4 bine yakın kişi yakalandı. Aralarında Alaattin Çakıcı, Sedat Peker, Sedat Şahin, Fırat Delibaş, Yakup Süt ve Murat Yıldırım’ın da bulunduğu çete liderleri tutuklandı. Tutuklanan adamların yerine yenilerini bulan çeteler, kenti kendi aralarında belli bölgelere bölüşmüş durumda. isimler hâlâ cezaevinde bulunuyor. Ancak, liderlerinin cezaevinde bulunması çetelerinin faaliyetlerini azaltmadı. Aksine, yıllık cirosu trilyonları bulan otoparklarıyla, araziler, uyuşturucu ve eğlence merkeziyle mafyanın gözde kenti olan İstanbul’da çetelerin karıştığı olay sayısı gittikçe artıyor. Çeteler, kentin belli bölgelerini kendi aralarında paylaşmış durumda. Her bir çete kentin bir bölgesinde hâkimiyet kurmuş durumda. İstanbul polisi, çetelerin bu bölgelerdeki hâkimiyetini kırmak için bu yılın ilk günlerinden itibaren de operasyonları sürdürdü. Ocak ve şubat aylarında neredeyse her gün operasyon düzenlendi, ancak çetelerin hâkimiyeti bir türlü kırılamıyor. Bazı çetelere belli aralıklarla operasyon düzenleniyor. Ancak, çeteler tutuklanan kişilerin yerine yeni adamlar buluyor. Düzenlenen operasyonlara bakıldığında çetelerin, belediyelerin verdiği ihalelerden eğlence merkezlerinin korunmasına, alacak tahsilinden arazilerin satılmasına kadar her şeyi kontrolü altında tutuyorlar. Operasyonlarla ortaya çıkan diğer bir çarpıcı gerçek ise çetelerin elindeki silahlar. Çetelerin ellerinde tabancaların yanı sıra, savaşlarda kulanılan el bombaları, uzun namlulu silahlar ve suikast silahı Uzi bile var. Son iki yıl içinde düzenlenen 200 operasyonda bine yakın tabanca, 25 uzun namlulu silah, 14 otomatik tabanca, 1 bomba atar, 18 el bombası ele geçirildi. LİDERLERİ HAPİSTE AMA... Tutuklananlar arasında en etkin çete liderleri olan Alaattin Çakıcı, Sedat Peker, Sedat Şahin, Kürşat Yılmaz ve Fırat Delibaş var. Bu İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, ele geçirilen silahı gösteriyor. Tek adam olma hevesi Hükümette değişiklik yapma gereğini savunan, ya da öyle bir değişikliğin yapılacağını söyleyenleri de ‘‘Biz ne zaman ve nasıl adım atacağımızı biliriz’’ yanıtı ile karşılarken tipik bir tek adam görüntüsü verdiğini elbette fark etmiyor. Dahası, öylesine kendisini yitirmiş olmalı ki Sayın Başbakan.. Yorulmamalarını öğüt verdiği ‘‘medyanın ileri gelenleri’’ ya da köşe yazarları için, o eleştirilerin ‘‘bir şeyler karşılığında yazıldığının farkında oldukları’’nı söyleyebiliyor. Ve ardından, demokrasi ile bağdaşmayacak kadar güçlü bir tehdit salvosu geliyor: ‘‘Bugüne kadar gelmiş iktidarlardan bir iktidar değiliz.’’ Başbakan’ın ülkesinden ayrılmadan yaptığı o konuşmanın son cümlesinin, ‘‘Herkes işini bilirse, işine bakarsa çok daha isabetli olur’’ diye bittiğini dün gazetelerde okumuş olmalısınız. Her semtte başka bir çete iderleri içeride olan ancak İstanbul’daki faaliyetlerini gittikçe arttıran çeteler ve etkin oldukları bölgeler şöyle: ALİ YASAK: Susurluk kazasında ölen Abdullah Çatlı’nın ekibinde yer alan Yasak, ‘‘Drej Ali’’ olarak biliniyor. Bucak aşiretinin de adına hareket eden Yasak, Sirkeci’den başlayarak Bakırköy’e kadar olan sahil bölgesini kontrolü altına aldı. Son dönemde bu bölgenin rantı için Diyarbakırlı bir grupla karşı karşıya gelen Yasak’ın Sultanahmet’te 3 çay bahçesi bulunuyor. Çete suçundan tutuklu bulunan Yasak, 2004’te tahliye edildi. Ancak, aynı yıl içerisinde düzenlenen yeni bir operasyonla yeniden tutuklandı. FIRAT DELİBAŞ: Beyoğlu’nu kontrolü altına alan çete, Güneydoğu’dan getirdikleri küçük yaştaki çocuklara kapkaç ve hırsızlık yaptırıyor. Çete üs olarak Çukurcuma ve Tarlabaşı’nı kullanıyor. Taksi durakları, işportacılar, eğlence yerlerinden ve büfelerden haraç toplayan Delibaş, 2003 yılının sonunda düzenlenen operasyonla 100 adamıyla birlikte gözaltına alındı. Delibaş ve diğer önemli isimlerinin cezaevinde bulunmasına karşın hâlâ Taksim’de yaşanan kapkaç olaylarının arkasında bu çete var. KARAGÜMRÜK ÇETESİ: Fatih, Galata, Eminönü ve Balat’ta hâkimiyet kuran çetenin liderliğini Nuri ve Vedat Ergin kardeşler yapıyor. DHKPC’nin taşeron olarak kullanıldığı Sabancı suikastı sanığı Mustafa Duyar’ın da L EN ETKİNİ PEKER SEDAT PEKER: Türkiye’nin her tarafında örgütlenmeye çalışan Peker, İstanbul’da özellikle futbolcular ve şarkıcılar arasında etkin. Bostancı’yı merkez olarak seçen Peker, ekim 2004’te düzenlenen bir dizi operasyonla 50’ye yakın adamıyla birlikte gözaltına alındı. İlk önce serbest bırakılan ancak daha sonra tutuklanan Peker, 10 ayrı suçtan İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Dosyaya göre, Peker, fabrika ve işyerlerini tehdit ve baskıyla sahiplerinden alarak adamlarının üzerine geçiriyor. İşyerlerinde kendi adamlarının üzerine olan payını fahiş bir fiyata diğer ortaklara almaya zorlayan Peker, adam öldürmeye ve yaralamaya azmettirmekle de suçlanıyor. Peker’in adına Bostancı Caddesi’nde Boğaç Kaan Murathan, Maltepe’de İsmail Dalkıran, Bahçelievler’de Ali Metin Polat ve Alibin Kalkan Beykoz’da Osman Sandıkçı, Ümraniye’de Hakan Karakaş faliyet yürütüyor. Eleştiren sadece basın mı? Oysa sadece basın değil, birçok AKP’li parlamenter de sokaktaki vatandaşların çoğunluğu gibi Maliye Bakanı’nın eşinin, çocuklarının, özellikle mahdumunun bu işlerine bakma sevdası nedeniyle öncelikle Erdoğan’ı ve iktidar partisini yıprattıklarını Başbakan’a anlatmaya çalışıyorlar. Ama Erdoğan ‘‘Medya bu konuda kendini fazla yormasın’’ diyor ve suçlanan Bakanı’nı koluna takarak Monaco’ya uçuyor. Bakanına kefil. Sadece o görüntü bile Başbakan’ın, Unakıtan’a kefaletini belgelemeye yetiyor. 2 Mart Çarçamba günü Esenboğa’da söyledikleri ile 6 Şubat’ta Basın Konseyi Başkanı’na gönderdiği mesajda vurguladıkları arasındaki o 180 derecelik aykırılık, gerçek Erdoğan’ın hangi düşüncelerin sahibi olduğunu ortaya koymaktadır. Sayın Başbakan, önceki günkü açıklamasında, herkesin işini bilmesini; işine bakmasını öğütlemedi mi? Medyanın Maliye Bakanı’na yönelik eleştirilerinin bir şeyler karşılığında olduğunun farkında olduğunu da özellikle vurgulamadı mı? O ‘‘bir şeyler’’i, yazılarına karşılık olarak alanların sadece kimler olduğunu söylemekle yetinmeyerek; yakalarına yapışmak da Başbakan’ın kaçınamayacağı bir görevdir. Kim o gazeteciler? Onlara o yazıları yazdırmak için bir şeyler verenler de kim Sayın Başbakan? Grubunuzda benzer suçlamaları yapan milletvekilleriniz de, o eylemlerini yine bir şeyler karşılığında yapıyorlar, niçin hâlâ partinizin ilgili organları harekete geçmiyor? Sakın ha siz de, Sayın Dışişleri Bakanı’nız gibi, önce suçlayıp; daha sonra medyadan özür dileme yöntemine başvurmayın. Tam Kasımpaşalı gibi davranın ve söylediklerinizin arkasında durun. ‘Sauna’da soruşturma ? ANKARA (ANKA) Küre Operasyonu kapsamında tutuksuz olarak yargılanan Geyşan Sauna’nın sahibi Zeliha Tüfekçi’nin ifadesinde suçladığı 3 polis amirine soruşturma açıldı. Tüfekçi’nin dolaylı yollarla çıkar sağladıklarını iddia ettiği eski Ankara Emniyeti Asayiş Müdür Yardımcısı Turgay Karabulak, Ahlak Büro Amiri Mahmut Çetin ve Yardımcısı Akın Güneri hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlattı. Biri emniyet müdürü 3 polis amiri önümüzdeki günlerde sorgulanacak. Kara Sesçiler adliyede ? KONYA (AA) Konya’da düzenlenen operasyonda yakalanan İslami Cemiyet ve Cemaatleri Birliği’ne (İCCB) yakın olduğu öne sürülen 68 kişi, geniş güvenlik önlemleri altında Konya Adliyesi’ne getirildi. Üç gündür gözaltında bulunan kişiler, poliste alınan ifadelerinin tamamlanmasının ardından Konya Numune Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirildi. Bu kişiler, daha sonra geniş güvenlik önlemleri altında 5 polis otobüsüyle Konya Adliyesi’ne getirildi. Operasyonun ilk günü gözaltına alınan ve 2’sinin hamile olduğu belirtilen yaşları küçük 3 kız çocuğunun ise ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldığı öğrenildi. aralarında bulunduğu 5 kişiyi Uşak Cezaevi’nde öldüren çete, bir dönem Alaattin Çakıcı ile karşı karşıya geldi. Karagümrük çetesi ile Alaattin Çakıcı arasında yaşanan çatışmalarda 2 kişi öldü 30’a yakın kişi de yaralandı. ALAATTİN ÇAKICI: Türkiye’deki en etkili çete lideri olan Çakıcı, özellikle ihalelerden pay alıyor. Kendisine pay veren tarafın ihaleyi almasını sağlayan Çakıcı adına İstanbul’da Barış Çakıcı’nın başında bulunduğu çete hareket ediyor. Çete, Şişli, Mecidiyeköy ve Kâğıthane’de faaliyet yürütüyor. MURAT YILDIRIM: Polisin, bu yılda düzenlediği en önemli operasyonla Murat Yıldırım ve 14 adamı yakalandı. Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın oğlu olan Murat Yıldırım’ın babasının adını kullanarak işadamlarından haraç topladığı belirlendi. Yıldırım ve 7 adamı tutuklanırken, 7 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. SARALLAR: Türkiye’nin mafya kökenli ailelerinden olan Sarallar’ın en etkin olduğu yer Kadıköy. Çetenin liderliğini Burhanettin Saral yapıyor. Ayrıca Ümit Saral ve Yakup Saral kardeşler de çete içinde söz sahibi. Sa rallar ile Sedat Şahin çetesi arasında Kadıköy’ün rant paylaşımı nedeniyle yaşanan çatışmalarda 9 kişi öldü. Sarallar, çetenin ikinci ismi Muzaffer Dağdeviren, avukat Atalay Cebesoy ve 6 kişiyi daha öldürdü. Şahin çetesi ise Hüseyin Saral’ı İtalya’da öldürdü. Ümit Saral ile Yakup Saral ise düzenlenen 2 ayrı operasyonla yakalandı. Operasyonlarda, çok sayıda silah ele geçirildi. KÜRŞAT YILMAZ: Maltepe, Pendik ve Kartal’da faaliyet yürüten Yılmaz 27 Mayıs 2005’te düzenlenen operasyonda sevgilisi, manken Tuba Özay’ın evinde yakalandı. Yılmaz, cezaevinde. Faks: 0 212 677 08 21 obirgit?ekolay.net UYUŞTURUCU OPERASYONU ‘Beyaz Gelincik’te 23 gözaltı ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Adana Emniyet Müdürlüğü’nün düzenlediği ‘‘Beyaz Gelincik’’ adlı operasyonda bir gramlık poşetler halinde kendi ailelerinden kadınlarını da kullanarak uyuşturucu satışı yaptığı iddia edilen 3’ü kadın 23 kişi gözaltına alındı. Emniyet müdürlüğü kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele şube müdürlüğünden edinilen bilgiye göre, narkotik şube ekiplerinin, uyuşturucu satıcılarına yönelik 4 ay önce başlattığı operasyon sonucu İstanbul, Van ve Muş’tan getirdikleri uyuşturucu maddeyi Adana’da sattıkları belirlenen 23 kişi eşzamanlı düzenlenen operasyonla yakalandı. Aralarında kadınların da bulunduğu şebekenin uyuşturucuyu bir gramlık poşetler halinde sokakta herkesin gözü önünde piyasaya sürdüğünü belirten güvenlik yetkilileri, satıcıların aile şirketi gibi çalıştıklarının ortaya çıktığını söyledi. Yetkililer, operasyonda İstanbul, Muş ve Van’dan getirildiği tespit edilen 1020 gram eroin ile 20 gram kokain, 1900 gram esrar maddesi, 5 adet uyuşturucu hap, klozete atılmış halde 92 gram uyuşturucu hap, 5 tabanca, 9 fişek, 6 şarjör, bir adet sahte nüfus cüzdanı, bir adet çalıntı sürücü belgesi, 21 adet cep telefonu, 28 adet SİM kart, 22 bin YTL, 1250 ABD Doları, 350 Avro ele geçirildiğini de açıkladılar. Satıcılarının uyuşturucuyu özellikle gençlerin yoğun olduğu okul çevreleri, kafeterya gibi yerlerde piyasaya sürdükleri de öğrenildi. Sahte para operasyonu ? ANKARA (AA) Piyasaya sahte para sürmeye çalışan 13 kişi gözaltına alındı. Ankara Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü Mali Büro Amirliği ekipleri bir istihbaratı değerlendirerek Mamak’ta bazı işyerlerine sahte para vermek suretiyle alışveriş yapan bir grubu tespit etti. Bunun üzerine yapılan çalışma sonucu, 13 kişi ile birlikte iki adet sahte 100 YTL, 18 adet sahte 20 YTL, 2 adet 100 Arjantin Peso’su, 1 adet 500 Brezilya Real’i ve bir miktar esrar maddesi ele geçirildi. Lakabı ‘Cephane Sedat’ SEDAT ŞAHİN: Çetenin elinde çok sayıda silah bulunması nedeniyle ‘‘Cephane Sedat’’ lakabını alan Şahin, Sarıyer ve Beşiktaş’ta hâkimiyet kurmuş durumda. Peker gibi şarkıcılar arasında da örgütlenen Şahin, İbrahim Tatlıses’e karşı dansöz Asena’yı korumaya almasıyla sık sık magazin basınında yer aldı. Kadıköy’de de etkin olmak istiyen Şahin, bölgeyi kontrolleri altında tutan Sarallar’la karşı karşıya geldi. Sarallar’ın 8 adamını öldürdüğü Şahin, Hüseyin Saral’ı İtalya’da sokak ortasında öldürdü. Şahin, 25 Şubat 2005 tarihinde düzenlenen ‘‘Lale Operasyonu’’yla tutuklanarak cezaevine konuldu. Şahin’in Beşiktaş’ta adliyeye yakın bir yeri silah cephaneliği yaptığı ortaya çıktı. Barlar Süt’ün kontrolünde YAKUP SÜT: İkitelli, Esenyurt ve Avcılar’da etkin olan Süt, Sincar grubuyla sokak ortasında girdiği çatışmayla adını duyurdu. 3 kez cezaevinden firar eden ve her defasında yakalanan Süt, Sarıyer’de örgütlenmesine engel olduğu gerekçesiyle Sarıyer Belediye Başkan Yardımcısı Şükrü Dural’a silahlı saldırıya azmettirmek suçundan yargılandı. Kendisi cezaevinde bulunmasına karşın adamları Etiler’de de hâkimiyet kurdu. Süt, buradaki eğlence yerlerini ‘‘koruma’’ adı altında kontrolü altına aldı. Son dönemde bu bölgedeki rantın paylaşımı nedeniyle de Süt ile Sedat Peker’in adamları arasında mücadele yaşanıyor. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle