Katalog

12 MART 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER TBMM Şemdinli Araştırma Komisyonu’nda gerilimi tırmandıran diyalog 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Meclis’te PKK’ye övgü AYŞE SAYIN Masalsı Bir Kentin Kadınları... Güneşle kamaşan bir Körfez düşünürken hüznün yeşilliğinde gereksiz bir korkuyu görür gibi oldum... Bütün yağmurlarla ıslanmak, bütün çiylerde nemlenmek... Aime Cesaire’nin o gürültülü zamanlarında fırtına, kasırga, ırmak, yaprak, ağaç demek istiyorum sevgiliye... İzleri gibi derine gömülü değerli taşlar gibi kelimeler yuvarlamak istiyorum... O gece, Arjantin Bar’da uzun boylu, siyah saçlı, ince belli genç kadının gözlerinde kaybolan adamı kıskandım... Masalsı bir kentin resimlerini çiziyorum şimdi duvarlara... Ölümsüz güneşin bin bir renge büründüğü gün, bilinmedik kıyılara uzanan denizleriyle dünyanın bulutlu göklerine ulaşıyorum... Odisseus Elitis’le konuşuyorum Urla’da, Cemal Süreya’yla konuşuyorum Kordonboyu’nda... Bir öğle vakti Ece Ayhan çıkıyor karşıma Bodrum’daki Eylül meyhanesinde... ??? Kıbleden bir yel eserken ‘‘Kadınlar Günü’’ kutlanıyor bir yerlerde... Tef çalıyor birisi, diğeri dans ediyor tek başına... Nar dolu kahkaha atıyor kadınlar şafakta yeşeren yaprakların hışırtısıyla. Kimisi 26’sında, kimisi 30’unda... Düşlerim tıkırdıyor, ellerim titriyor... Kaygı karanlığın içinde kaybolurken, Cemal Süreya gençlik yıllarımla buluşturuyor beni: ‘‘Bende tarçın sende ıhlamur kokusu/Az mı dolandık başkentin sokaklarında/Ama işte şölenin kaçınılmaz acısı/Bizim payımıza düştü sonunda. Aşkımız şimdi görklü bir hayatın/ Yabancaya berbat bir çevirisi/Sen metinde üç beş satır atladın/Ben geçmiş zamanda durdurdum fiilleri.’’ ??? Mevsimler geçiyor, bak ilkyaz sürgün verdi ağaçlarda... Camille Laurens’in Aşkın Romanı’nı (Dharma Yayınları) okurken ‘‘aşkın bir yoksunluk’’ olduğunu yeni fark ettim... Aşkın romanı da yazılırmış... Hani bir zalim yalnızlık vardır ya, insanı umudun sonsuz bakışlı denizlerine yaklaştırır, işte aşk böyle bir şey!.. Bir de Cezmi Ersöz’ün ‘‘Derinliğine Kimse Sevgili Olamadı’’ kitabı (Tekin Yayınları) mutlaka okunmalı... Kırmızı Yayınları’ndan çıkan Bertolt Brecht’in, Louis Aragon’un aşk şiirleri başımı döndürdü... Vere Gordon Childe’nin ‘‘Tarihte Neler Oldu’’ kitabı (Kırmızı Yayınları), Raymond Aron’un ‘‘Sosyalist Düşünce Evreleri’’ (Kırmızı Yayınları), Serdar Öztürk’ün ‘‘Cumhuriyet Türkiyesi’nde Kahve İktidar’’ (Kırmızı Yayınları) ilginç kitaplar... Aydın Engin’in Tan Oral’la yaptığı söyleşi ‘‘Kitabın Adı Budur’’ İş Bankası Yayınları arasında çıktı... Kitabın arka kapağında bir not: ‘‘Bütün kadınları seven, bazı kadınlarca sevilen hüzünlü bir çizerin hayat hikâyesi...’’ Bu bir Tan Oral kitabı... ??? Unutulmuş bir kentin sokaklarında yine düşler kuruyorum... Kadınlar gününde gözleri siyah ve sürmeli o uzun boylu genç kadının bilmesem İyonyalı olduğunu düşünürdüm... Böyle düşünürken yıllar önce yazdığım ‘‘Âşık Kadınlar Sokağı’’ geldi aklıma... Bir mola verdim Büyükdere’de o herkesin bildiği deniz kıyısındaki kahvede... Elimde Hüsam Kurt’un Kora Yayınları’ndan çıkan ‘‘Garda Kalan Son Öpücük’’ adlı şiir kitabı: ‘‘Anılar kulliyede/akşamın hüznüne gölge/duydum/ Bursa’nın kalbini terk etmiş/güvercine benzeyen bir kadın/meğer öç alıyormuş çiçeklerden’’ ??? Kadınlar gözleriyle konuşur kimi zaman tıpkı çocuklar gibi... O gece Arjantin Bar’da kadınlar eğleniyordu kadın kadına... Belki umutlarını çoğaltıyorlardı, mavi sabahları, suları, denizleri, fırtınaları, kasırgaları özlüyorlardı... En çok Nâzım Hikmet’i, Cemal Süreya’yı, Attilâ İlhan’ı, Edip Cansever’i, Ece Ayhan’ı, Oktay Rifat’ı, Ataol Behramoğlu’nu seviyorlardı... Ben gecelerin, bir de sabahların resmini çizmek isterim... Çizeyim diye otururum bir koltuğa. Önce gökyüzüne bakarım. Ama nafile, çizemem... O sırada Ece Ayhan’ın sesini duyarım nedense: ‘‘Kadınlar yağmaya başlıyor eski kente...’’ Gerçekten yağmur mudur kadınlar, fırtına mı, kasırga mı? Yoksa küstüm çiçeği mi? Nedir kadınlar? Gazalcı’dan Açık Lise sorusu ? ANKARA (Cumhuriyet) CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, Danıştay’ın durdurma kararı vermesine karşın, Açık Lise Yönetmeliği’ndeki değişiklik sonrası başvuru yapan 56 bin kişinin kaçının imam hatip lisesi mezunu olduğunu sordu. Gazalcı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği soru önergesinde, 14 Aralık 2005’te Açık Lise Yönetmeliği’nde yapılan değişikliğin yürütmesinin Danıştay tarafından 7 Şubat’ta durdurulduğunu anımsatarak ‘‘Yurdun her yerinden açık liseye kayıt yaptıran yaklaşık 56 bin kişinin kaçı meslek lisesi çıkışlıdır? Bunlardan kaçı imam hatip lisesini bitirmiştir’’ sorularını yöneltti. ANKARA TBMM Şemdinli Araştırma Komisyonu’nun bilgisine başvurduğu DEHAP’lı Hakkâri Belediye Başkanı Metin Tekçe, bölgedeki patlamalar, faili meçhuller ve diğer olaylardan ‘‘devleti’’ sorumlu tutup PKK’yi ‘‘bölge insanının haklarını savunan bir örgüt’’ diye nitelendirdi. Tekçe, komisyon üyelerinin ‘‘PKK terör örgütü müdür’’ sorusuna ise ‘‘Bana göre değil’’ karşılığını verince komisyonda gerilim tırmandı. Yüksekova Belediye Başkanı Salih Yıldız da terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan’ı kastederek ‘‘İmralı’nın da istediği’’ni belirttiği ‘‘genel af’’ çıkarılmasını istedi. TBMM Şemdinli Araştırma Komisyonu, bölgedeki olaylarla ilgili 28 Şubat’ta Hakkâri Belediye Başkanı Metin Tekçe, ? Hakkâri Belediye Başkanı Metin Tekçe, TBMM çatısı altında terör örgütü PKK’yi ‘‘Kürt sorununun çözümünde barışçıl bir ortam yakalanması için, bölge insanlarının belirli haklarını dile getiren örgüt, bana göre terör örgütü değil’’ diye nitelendirince, komisyon üyelerinin sert tepkisiyle karşılaştı. Şemdinli Belediye Başkanı Hurşit Tekin ile Yüksekova Belediye Başkanı Salih Yıldız’ın bilgisine başvurdu. DEHAP’lı belediye başkanları komisyonda, bölgedeki neredeyse bütün olaylardan devleti ve güvenlik görevlilerini sorumlu tutarken PKK’nin bu olaylarda parmağının olup olmadığı yönündeki soruları ise ‘‘Bilmiyoruz’’ diye geçiştirdiler. Cumhuriyet’in ele geçirdiği komisyon tutanaklarına göre belediye başkanları ile komisyon üyeleri arasındaki ilk gerilim, Hakkâri Belediye Başkanı Tekçe’nin PKK’nin eylemlerini yoğunlaştırdığı 19841999 arasını ‘‘savaş dönemi’’ diye nitelendirmesiyle başladı. Komisyon üyeleri bu tanıma ‘‘Savaş olunca iki taraf olur, devlet olarak tarafları kim?’’ diye tepki gösterdiler. Tekçe ise Türkiye’de ‘‘PKK gerçekliği’’ olduğunu savunarak güvenlik kuvvetleri ile PKK arasındaki çatışmayı ‘‘savaş’’ olarak nitelendirdiğini belirtti. Bölgede herhangi bir çatışma olduğu ya da bir güvenlik görevlisi şehit olduğunda, güvenlik görevlilerinin ‘‘mehter marşı, sirenler çalarak’’ halkı taciz ettiğini, herhangi bir saldırı durumunda hıncını halktan çıkarmaya çalıştığını savunan Tekçe, AKP’li Metin Kaşıkoğlu’nun, ‘‘PKK terör örgütü mü’’ sorusuna şu karşılığı verdi: ‘‘Benim şu anda siyaset yürütmüş olduğum, siyasi partinin düşüncesinin demokratik zeminde, Kürt sorununun çözümünde, barışçıl bir ortamın yakalanmasına dönük söylemlerde, eğer bir ortaklaşma veya bir yerde buluşuyor ise, yani bana göre, o insanların belirli haklarını da dile getiren bir örgüt diyorum.’’ Komisyon üyelerinin ‘‘net yanıt’’ istemesi üzerine de Tekçe ‘‘Değildir bana göre’’ karşılığını verdi. Konuşmasında sık sık Türkiye’deki ‘‘halklar’’dan bahset mesi üzerine komisyon üyelerinin bu ifadeyle neyi kastettiği sorusuna da Tekçe, ‘‘Ben Türkiyeliyim ve gurur duyuyorum. Ama Türklüğümle değil’’ dedi. Bölgede 9 Kasım’daki ve daha öncesindeki patlamaları ‘‘devletin belli güçlerinin yaptığını’’ ileri süren Tekçe, ‘‘Bunu ispatlayabilir misiniz’’ sorusu üzerine, ‘‘Hayır, yok. Basına yansıyan bilgi ve belgelere baktığımızda, yani bunu tahlil etme boyutuyla söylüyorum’’ görüşünü dile getirdi. ‘Bakanınız gidecek’ Metin Tekçe, Şemdinli olayları sırasında polislerin kendisinin de aralarında bulunduğu bir grup belediye başkanına hakaretler ederek ‘‘Sizin İçişleri Bakanınız gidecek. Siz belediye başkanlarıyla ondan sonra hesaplaşacağız’’ dediklerini ileri sürdü. İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun ‘‘Kürt kökenli’’ olmasının bile polisler tarafından sindirilemediğini ileri süren Tekçe, ‘‘Benim bakışım o değildir. İçişleri Bakanı’nın Kürtlüğü benim için beş para etmez’’ dedi. AKP’YE ZİYARET ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART CHP’den Unakıtan bildirisi ? ANKARA (Cumhuriyet) CHP Ankara İl Gençlik Kolları üyesi bir grup genç, CHP’nin, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan hakkında vereceği gensoruya destek amacıyla bildiri dağıttı. CHP Ankara İl Başkanlığı önünde toplanan grup adına İl Gençlik Kolları Başkanı Orhan Fahri Başçavuşoğlu açıklama yaptı. Başçavuşoğlu, gençlik kolları üyelerinin, CHP’nin 14 Mart Salı günü Maliye Bakanı Unakıtan hakkında vereceği gensoruya destek olmak amacıyla hazırlanan bildirileri dağıtacaklarını söyledi. Açıklamanın ardından bildiriler vatandaşlara dağıtıldı. ABD’nin Şemdinli ilgisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nin Siyasi Müsteşarlığı yetkililerinin AKP Genel Merkezi’ni ziyaret ederek Şemdinli soruşturmasına ilişkin bilgi aldıkları öğrenildi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre ABD’nin Ankara Büyükelçiliği siyasi bölüm yetkilileri geçen salı günü, AKP Genel Merkezi’nde genel başkan yardımcıları ile görüştü. Amerikalılar bu ziyarette Şemdinli soruşturmasının ardından yaşananlara ilişkin sorular yöneltti. Amerikalı diplomatların, özellikle Şemdinli iddianamesindeki Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a yönelik suçlamalar konusunda bilgi almak istedikleri öğrenildi. AKP yetkililerinin de bu sorulara, ‘‘Olağanüstü bir durum yok, biz de hükümet olarak izliyoruz. O bölgede bazı gelişmeler yaşandı. Şu anda yargı süreci devam ediyor’’ yanıtını verdikleri bildirildi. Erbakan’ın hapis cezasını evinde çekmesi için yapılan yasa değişikliği tepki çekiyor. Demirel örneği Yüksekova Belelediye Başkanı Salih Yıldız ise bölgedeki olayların yüzde 8090’ından, bölgede huzur istemeyen ‘‘memur, subay, astsubaylar, polisler ve resmi memurlar’’ı sorumlu tuttu. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in, ‘‘Türkiye’de iki tane devlet var, biri esas devlet, biri de derin devlet’’ dediğine dikkat çeken Yıldız, bu kesimlerin Türkiye’de demokratikleşme istemediğini söyledi. Komisyon üyelerinin ‘‘Demokratik açılım PKK’nin işine gelir mi, huzur ortamı ister mi orada’’ sorusu üzerine ise Yıldız, orada ‘‘halkın söyleminin’’ önemli olduğunu belirterek ‘‘Şu anda PKK’nin de söylediği, yani İmralı’nın da söylediği genel af konusu, kültürel haklarla ilgili söylem, bu sadece bunların belki yeni söylemidir. Ama halkın uzun süreden beri isteği ‘Yahu bir genel af çıksa’ yönünde’’ dedi. ‘‘Af kapsamına İmralı’yı da dahil ediyor musunuz’’ sorusuna sinirlenen Yıldız, kendisinin bir çeşit sorgulamayla karşı karşıya kaldığını belirterek tepki gösterdi. Çanakkale Zaferi kutlamaları ? ÇANAKKALE (Cumhuriyet) Birinci Dünya Savaşı’nın seyrini değiştiren Çanakkale Zaferi’nin 91. yıldönümü, ‘Zafer Haftası’ ve ‘18 Mart Şehitler Günü’, bugün başlayacak ve 18 Mart’a dek sürecek çeşitli etkinliklerle anılacak. Çimenlik Kalesi Askeri Müze önünde bugün gerçekleştirilecek açılış töreniyle başlayacak program kapsamında, ulu önder Atatürk ve şehitler anısına saygı duruşunda bulunulacak, İstiklal Marşı ile Türk bayrağı göndere çekilecek. Çanakkale Deniz Müzesi’nde sergi açılışı yapılacak. [email protected] ‘Savcıyı hayretle karşıladık’ Şemdinli iddianamesini değerlendiren SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, ‘Ordunun darbe yapmasına da, orduya darbe yapılmasına da karşıyız’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, Şemdinli İddianamesi’ni hazırlayan Savcı Ferhat Sarıkaya’nın Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt hakkında ‘‘vahim ve sert iddialar’’ dile getirmesini ‘‘hayretle’’ karşıladıklarını söyledi. SHP Parti Meclisi, Genel Başkan Karayalçın’ın başkanlığında dün toplandı. Karayalçın, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Şemdinli İddianamesi’ne değindi. Tartışmanın kör dövüşüne dönüşmesi halinde bundan toplumun hiçbir şey kazanamayacağını vurgulayan Karayalçın, Şemdinli İddianamesi’yle ilgili toplumda ikili yapılanmanın tekrar gündeme geldiğini, çok katı biçimde tartışmalar yapıldığını kaydetti. Savcıyı suçlayanların ‘‘cumhuriyetçi’’, komutanın yargıya götürülmesini destekleyenlerin ‘‘demokrat’’ sayılacakları kümelenmelerin ortaya çıktığını kaydeden Karayalçın, bu kümeleşmenin yanlış olduğunu ifade etti. ‘‘SHP hiç kimsenin dokunulmaz olduğu kanaatinde değildir. Herkes yargılanabilir, herkese dokunulabilir’’ diyen Karayalçın, milletvekillerinin de dokunulmazlığının olmaması gerektiğini belirtti. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın ‘‘orduya karşı darbe hazırlığı yapıldığı’’ iddialarında bulunduğunu, bu iddiayı önemsediklerini belirten SHP Genel Başkanı Karayalçın, ‘‘Ordunun darbe yapmasına da, orduya darbe yapılmasına da karşıyız’’ dedi. Murat Karayalçın, iddianamede Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile ilgili iddiaların sağlam bir tarafının gözükmediğini, ortaya atılan iddialar konusunda ciddi kuşkular taşıdığını ifade etti. Söz konusu iddiaların, bir röportaj ve Mehmet Ali Altındağ’ın Şemdinli Olaylarını Araştırma Komisyonu’na verdiği ifadelere dayandırıldığını kaydeden Karayalçın, savcının Kara Kuvvetleri Komutanı ile ilgili vahim ve sert iddiaları dile getirmesini hayretle karşıladıklarını söyledi. TMY geri çekilsin ? İstanbul Haber Servisi Terörle Mücadele Yasa (TMY) Tasarısı Karşıtı Birlik, temel hak ve özgürlükleri daha fazla kısıtlayacağı gerekçesiyle tasarının geri çekilmesini istedi. Birlik üyeleri, Taksim’deki Avrupa Birliği Bilgi Alma Merkezi önünde bir protesto gösterisi düzenledi, ‘‘TMY Tasarısı geri çekilsin, tüm antidemokratik yasalar iptal edilsin’’ yazılı pankart açarak ‘‘Faşist yasaklar değil, demokratik haklar’’, ‘‘Söz, eylem, örgütlenme özgürlüğü istiyoruz’’ şeklinde slogan atan grup birlik adına yaptığı açıklamada, ‘‘TMY tasarısı ülkede her zaman temel hak ve özgürlüklerin çok rahat çiğnenmesi, daha fazla insan hakkı, daha fazla baskı ve daha fazla daha fazla adaletsiz uygulama demektir’’ denildi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Murat Karayalçın. ÖDP GÖZALTILARI PROTESTO ETTİ 23 KİŞİ YAŞAMINI YİTİRMİŞTİ ‘Çeteler dağıtılsın Hopa’lar özgür bırakılsın’ İstanbul Haber Servisi Artvin’in Hopa ilçesinde 27 Şubat’ta iki kişinin bıçaklanmasının ardından, bıçaklananların adliyeye getirilişi sırasında protesto gösterisi düzenleyenlerden 20 kişinin, daha sonra gözaltına alınarak tutuklanması protesto edildi. Taksim tramvay durağında toplanan yaklaşık 100 Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) üyesi, ‘‘Hopa halkı yalnız değildir, tutuklananlar serbest barıkılsın’’ yazılı pankart açtı. ‘‘Güneş Hopa’dan doğuyor, ya çeteler nereden’’, ‘‘Hopa bizim geleceğimizdir’’ yazılı dövizler taşıyan ÖDP’liler, ‘‘Çeteler dağıtılsın Hopa’lar özgür bırakılsın’’ şeklinde slogan attıllar. Yapılan basın açıklamasında, 3 Mart sabahı Hopa halkının, evlere yapılan baskında 27 kişinin gözaltına alınması ile uyandığı belirtilerek, tutuklamaların adaletsizlik olduğu vurgulandı. Gazi ve Ümraniye olaylarının 11. yıldönümü İSTANBUL/MERSİN (Cumhuriyet) Gaziosmanpaşa ve Ümraniye’de 1995 yılında meydana gelen olaylarda ölen 23 kişi anılacak. Gazi Mahallesi’nde öldürüldükleri yere karanfil bırakılacak, olaylara neden olan provokasyon ve güvenlik güçlerinin topluluğun üzerine ateş açması yürüyüşle protesto edilecek. Bugün saat 10.00’da Gazi Cemevi önünden kalkacak otobüslerle Alibeyköy Mezarlığı’na gidilecek. Mezar ziyaretinin ardından saat 11.00’de olayların ilk başladığı yere karanfil bırakılacak. Daha sonra grup cemevi önünden Alibeyköy Mezarlığı’na doğru bir yürüyüş gerçekleştirecek. Mersin Demokrasi Platformu bileşenleri de Gazi olaylarının yıldönümü öncesinde yaptıkları basın açıklamasında Gazi Mahallesi ve Şemdinli olaylarına karışan tetikçilerin yargılanmasını istediler. CUMHURİYET 05 K