Katalog

15 ŞUBAT 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Prof. Gözübüyük yaşamını yitirdi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Şeref Gözübüyük 82 yaşında yaşamını yitirdi. Gözübüyük’ün cenazesi, yarın Kocatepe Camisi’nde düzenlenecek törenin ardından Cebeci Asri Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 19811989 arasında Cumhurbaşkanı Hukuk Danışmanı olarak görev yapan Prof. Dr. Gözübüyük, 1991 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden emekli olmuştu. 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN GENİŞ AÇI HİKMET BİLA ‘İki Yalnız Gazeteci’ Daha önce de söylemiştim. Türkiye’de bir zamandır bir ‘‘3 M Oyunu’’ oynanıyor. (Cumhuriyet, 6 Ocak 2006 ). O günkü yazıdan kısa bir alıntı yapalım: ‘‘Şimdi moda bu. Birilerini buluyorsunuz, ya kışkırtıcı bir laf ettiriyor ya da kışkırtıcı bir eylem yaptırıyorsunuz. Bayrak çalacak kadar meczup, kalem tutacak kadar akıllı olması fark etmiyor. Biliyorsunuz ki, hakkında dava açılacak. Mahkemeye gelecek. Medya ordusu toplanacak. Yazılar, demeçler... Adam ‘3 M’ oyununu oynamaya başlayacak: Mağdur, mazlum, masum. Sular, seller gibi gözyaşı. Lanet yağmuru. Avrupa’ya şikâyet. Kum torbası bir ülke. Vur vurabildiğin kadar. Ne düşünce özgürlüğünün ihlali kalır, ne Türkiye’nin AB’ye adaylığının sorgulanması. Avrupa’dan konuklar davet edilir, kınama demeçleri, özel söyleşiler birbirini izler. Peşine bir de ‘aydınlar bildirisi’ çaktınız mı, tablo tamamdır.’’ Oyun bu. Bu tablonun dışında kaldığınız anda, kim olursanız olun ilgi görmezsiniz. Ertuğrul Özkök anlatıyor (Kapı Önünde İki Yalnız Gazeteci, Hürriyet, 11 Şubat 2006): ‘‘Geçen gün Bağcılar Adliyesi önünde çekilen fotoğraflara bakıyorum. Beş arkadaşımız ifade vermeye geliyor. Hepsi Türk basınının tanınmış isimleri. Ermeni Konferansı ve Orhan Pamuk olayında yargı kararlarını eleştirme iddiasıyla haklarında açılan davada ifade vermek üzere oraya geliyorlar. Kapıda bir kameraman ordusu. Flaşlar durmadan patlıyor. Bazı dernekler, arkadaşlarımız aleyhine çok ağır ifadeler içeren pankartlar hazırlamışlar. Ama arkadaşlarımızı destekleyenler de var. Avrupa Birliği’nin, artık bizim iç siyasetimizin de parçası haline gelmiş önemli isimleri orada. O akşam bütün televizyonlarda bu görüntüler var. Ertesi gün gazeteler sayfalarını bu habere açmışlar. Bundan bir hafta önce, tam tarihi ile 30 Ocak Pazartesi günü aynı kapıdan iki başka gazeteci daha içeri girmişti. Bunlardan biri Basın Konseyi Başkanı ve Hürriyet gazetesi başyazarı Oktay Ekşi’ydi. İki yıl önce basında 50’nci yılını kutladığımız, bugüne kadar ismine toz kondurmamış dürüst bir gazeteci. Yanındaki ikinci kişi ise bendim. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve köşe yazarı. Kapıda, Milliyet’in kendisi de ifade verecek olan muhabirinden başka kimse yoktu. Ne bir kamera ne bir foto muhabiri... Tabii ne de bir AB temsilcisi veya sivil toplum örgütü mensubu. İkimiz sessizce binaya girdik. Sessizce çıkıp işyerimize döndük.’’ Acaba neden Ekşi ve Özkök davasına kimse ilgi göstermemişti? Oysa onlar da aynı iddiayla, yargı kararlarını eleştirmek iddiasıyla oradaydılar. Ama bir fark vardı: Onların dava edilen yazıları başka bir konudaydı ve yazılarında Ermeni veya Orhan Pamuk kelimeleri yer almıyordu. Özkök’ün deyimiyle, ‘‘O kelimeler yazıya girmediği zaman, bazı kişilerin ve kurumların arama motoru çalışmıyor’’du. hikmet.bila?ntv.com.tr Tatlıses’e ‘tehdit’ davasından beraat ? İSTANBUL (AA) Türkücü İbrahim Tatlıses, ‘‘Asena’’ adıyla tanınan oryantal Onur Çakmak’ı tehdit ettiği iddiasıyla yargılandığı davada dün İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıktı. Onur Çakmak’ın çalışmasını engellediği iddialarının hatırlatılması üzerine Tatlıses, şahsın halen çalıştığını hatırlatarak ‘‘Öyle bir engellememiz yok. İnsan sevdiği insanı tehdit etmez’’ dedi. Mahkeme hâkimi, sanığın mahkumiyetini gerektirir yeterli delil elde edilemediğini belirterek Tatlıses’in beraatına karar verdi. TMYK cuma günü toplanıyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Terörle Mücadele Yüksek Kurulu (TMYK), Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün başkanlığında cuma günü toplanacak toplantıda, son zamanlarda meydana gelen terör olaylarının bütün boyutları ile ele alınacağı bildirildi. TMYK’ye İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Emniyet, MİT ve Genelkurmay’dan yetkililer ile ilgili bürokratlar katılacak. TMYK’de terör örgütüne karşı alınacak ek tedbirler ele alınacak. HANIM, KAPAT ŞU TELEVİZYONU, ÇOCUK DUYMASIN.. Murat Yıldırım’ın liderliğindeki çetenin, işadamlarından haraç topladığı iddia ediliyor ‘Y eşil’in oğlu gözaltında BERİV AN TAPAN Yeşil’in operasyondan önce kaçtığı ileri sürülürken Emniyet bu iddiayı yalanladı. Bir dönem adı kontgerilla eylemleriyle gündeme gelen ‘‘Yeşil’’ kod adlı Mahmut Yıldırım’ın, oğlu Murat Yıldırım ve 13 adamı, işadamlarından haraç toplamak iddiasıyla gözaltına alındı. Operasyonda Yeşil’in de son dakikada kaçtığı ileri sürüldü. Ankara’da bazı işadamlarının kendilerinden haraç istendiği iddiasıyla emniyete ihbarda bulunması üzerine çalışma başlatan polis, Murat Yıldırım’ın liderliğinde 13 kişinin ismine ulaştı. İstihbarat çalışması yapan Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polis ekipleri, Yıldırım ve adamlarının İstanbul’da olduğunu belirleyerek İstan bul polisiyle irtibata geçti. Çete üyelerinin adreslerinin belirlenmesi üzerine Ankara ve İstanbul polisi ortaklaşa operasyon düzenledi. ‘‘Şafak’’ adı verilen operasyona, aralarında keskin nişancıların da bulunduğu özel harekât timleri de katıldı. marka silah ve iki tabanca ile çok sayıda mermi ele geçirildi. YEŞİL KAÇTI İDDİASI ‘‘Yeşil’’ kod adlı Mahmut Yıldırım’ın operasyondan önce kaçtığı ileri sürülürken polis kaynakları bu iddiayı yalanladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da gazetecilerin operasyonda Yeşil’in yakalanıp yakalanmadığına ilişkin soruya, ‘‘Mahmut Yıldırım değil oğlu yakalandı, soruşturma sürüyor’’ karşılığını verdi.Yeşil’in oğlu Murat Yıldırım, 1998 yılında bir araca düzenlenen operasyonda gözaltına alınmış, araçta bir adet ruhsatsız silah ele geçirilmişti. Yıldırım’la birlikte araçta gözaltına alınan Adem Özbay, silahın kendisine ait olduğunu söylemişti. Ruhsatsız silah bulundurmaktan bir yıl ceza alan Yıldırım’ın cezası ‘‘af’’ kapsamında ertelenmişti. FAİLİ MEÇHULLERİN FAİLİ Susurluk davasında da adı geçen ‘‘Yeşil’’ kod adlı Mahmut Yıldırım, Doğu ve Güneydoğu’daki faili meçhul cinayetlerle gündeme gelmişti. Kontrgerilla eylemlerini organize etmek ve tetikçilik yapmakla suçlanan Yıldırım, bir dönem birlikte çalıştığı ileri sürülen Binbaşı Cem Ersever’i öldürmekle de suçlanmıştı. Yeşil’in, yazar Musa Anter ve bazı Kürt işadamlarının öldürülmesi olayını organize ettiği ileri sürülmüştü. 14 ZANLI SORGULANIYOR Operasyon kapsamında 5 ayrı adrese dün sabaha karşı baskın düzenlendi. Çete üyelerini etkisiz hale getiren polis, Murat Yıldırım’la birlikte 13 kişiyi gözaltına aldı. Murat Yıldırım’ın Kadıköy’de bir evde yakalandığı öğrenildi. Zanlılar sorgulanmak üzere Ankara’ya götürüldü. Operasyonda bir adet Kalaşnikof EMNİYET MÜDÜRÜ AYDINER MAHKEME ‘Yılmaz’ı takip etmiyorduk’ AYŞE SAYIN ANKARA TBMM Şemdinli Olaylarını Araştırma Komisyonu’nun bilgisine başvurduğu Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner, Şemdinli’deki olaylarla ilgili konu ‘‘yargıya intikal ettiği’’ için yorum ve değerlendirme yapmaktan kaçınırken PKK’nin 2005 yılında eylemlerini ülke genelinde yüzde 27, Hakkâri’de yüzde 50’ye yakın oranda arttırdığını bildirdi. Şemdinli Araştırma Komisyonu dün Aydıner’in bilgisine başvurdu. Edinilen bilgiye göre Aydıner, olaylarla ilgili yorum yapmaktan kaçınırken 9 Kasım 2005’te bombalanan Umut Kitabevi’nin sahibi Seferi Yılmaz’ın emniyetin takibinde olmadığını ifade etti. Aydıner, Şemdinli olaylarıyla ilgili bilgi vermekten kaçınmasına karşın, PKK ve Hizbullah’ın faaliyetlerini anlattı. PKK’nin 1 Haziran 2004’ten sonra yeniden güçlü eylem kararı aldığına işaret eden Aydıner şu bilgileri verdi:‘‘2005’te 1300 dolayında eylem yaptılar. Bu eylemlerde eskiye göre bombalama ve mayın kullanımı çok fazla. Mayınlar ve bombalar Kuzey Irak’tan sağlanıyor. ’’ Bu arada geçen hafta eski ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz’ın bilgisine başvurmayı planlayan komisyon bundan vazgeçti. Öcalan’ın yakalanışının yıldönümü nedeniyle düzenlenen eylemde Öcalan lehine slogan atan 2 kişi gözaltına alındı. Diyarbakır’da olaylı miting MAHMUT ORAL POLİSLERİN İZNİ KALDIRILDI İstanbul’da PKK alarmı İstanbul Haber Servisi Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilişinin 7. yıldönümünde PKK’nin eylem çağrısı yapması nedeniyle İstanbul polisi alarma geçti. Polislerin izin günleri kaldırıldı. NATO Zirvesi’nden sonra ilk kez kentte Asayiş Hareket Merkezi oluşturuldu. Hareket Merkezi’nde polis, jandarma, valilik ve belediye yetkilileri 16 Şubat’a kadar görev yapacak. PKK son bir haftada Bayrampaşa ve Bahçelievler’de 2 ayrı bombalı saldırı düzenledi. DİYARBAKIR Diyarbakır’da Demokratik Toplum Partisi (DTP) öncülüğünde, Abdullah Öcalan’ın Kenya’da yakalanıp Türkiye’ye getirilmesinin yıldönümü nedeniyle protesto yürüyüşü ve oturma eylemi düzenlendi. DTP il binası önünde toplanan grup, kartonlar üzerine ‘‘Öcalan siyasi irademizdir’’ yazılı dövizler açtı. Sayıları 2 bini bulan topluluk, daha sonra Dağkapı Meydanı’na kadar yürüyüşe başladı. Yürüyüş sı rasında ‘‘Öcalan siyasi irademizdir’’, ‘‘Kahrolsun 15 Şubat komplosu’’, ‘‘Öl de ölelim, vur de vuralım’’ sloganları atıldı. Grup, Dağkapı Meydanı’ndabir başka topluluk tarafından alkış ve zılgıtlarla karşılandı. Burada basın açıklaması yapan DTP İl Yöneticisi Hilmi Aydoğdu, Öcalan’ın cezaevinde avukatları ve ailesiyle görüştürülmemesi nedeniyle bölgedeki yurttaşların provoke edildiğini öne sürdü. 10 dakikalık saygı duruşunun ardından kitle dağılırken bir grup, Öcalan’ı öven sloganlar atarak ara sokaklara kaçtı. Polis, topluluktan 2 kişiyi gözaltına aldı. AKP’li eski başkana 9 yıl hapis DENİZLİ (Cumhuriyet) Denizli’nin Sarayköy ilçesi eski Belediye Başkanı AKP’li Ahmet Çelikak, CHP’nin seçim bürosuna ateş açılıp 8 kişinin yaralanmasıyla ilgili olarak yargılandığı davada 9 yıl 2 ay hapis cezasına mahkum edildi. Son yerel seçimlerin yapıldığı gece 8 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan CHP’nin seçim bürosuna ateş edilmesi olayıyla ilgili Denizli 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada, Ahmet Çelikak, ‘‘Birden fazla kişiyi öldürmeye teşebbüs’’ suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılandı. Mahkeme heyeti Ahmet Çelikak’a ‘‘Hafif tahrik altında birden fazla kişiyi öldürmeye teşebbüs’’ suçundan 9 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, diğer sanıklar Hakan Özdemir, Turgay Demiröven, Soner Tekin ve Sermet Kocaçakır’ın ise beraatına karar verildi. Daha önce Anavatan Partisi’nden belediye başkanlığı yapan, seçim öncesinde AKP’ye geçen Çelikak, kararı temyiz edeceğini söyledi. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’da 11 PKK itirafçısının yargılandığı davada 3 No’lu Ağır Ceza Mahkemesi, JİTEM’in jandarmaya bağlı istihbarat örgütü olduğunu teyit ederken sanıklardan bazısının askeri personel olduğu gerekçesiyle dosyayı Diyarbakır 7. Kolordu Askeri Mahkemesi’ne gönderdi. Bölgede çok sayıda cinayet işlemek için çete kurdukları iddia edilen 11 kişinin yargılandığı davaya Diyarbakır 3 No’lu Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Sanıkların arasında askeri personelin de bulunması nedeniyle mahkeme heyeti görevsizlik kararı vererek dava dosyasını askeri mahkemeye gönderdi. Dava dosyasında Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı Lütfi Karabacak, bugüne kadar varlığı reddedilen JİTEM’in gerçekte faaliyetleri olan bir kuruluş olduğunu kayda geçirdi. Karabacak, ‘‘Sanıkların suç tarihinde JİTEM görevlisi olduklarının anlaşıldığı, JİTEM’in jandarma istihbaratına bağlı olarak faaliyette bulunduğu, sanıkların bu durumda suç tarihinde askeri şahıslar oldukları, askeri şahısların işlemiş oldukları suçlardan dolayı askeri mahkemede yargılanmasının gerektiği kanaatine varılmakta, dosyanın görevsizlik kararı verilerek 7. Kolordu Askeri Mahkemesi kamu adına talep ve mütalaa olunur’’ görüşüne yer verdi. JİTEM kayda İztuzu Plajı’nın geçirildi devri yargıda AKP’li belediyeye verilmişti ? Köyceğiz Belediye Başkanı Salih Erbay, İztuzu Plajı’nın işletmesini alan Dalyan Belediyesi’ne yapılan tahsisin yürütmesinin durdurulması için Muğla İdare Mahkemesi’ne başvurdu. ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA İztuzu Plajı’nın Dalyan Belediyesi’ne devri yargıya taşındı. Plaj tahsisi için açılan ihalenin yok sayıldığı belirtilirken devrin yürütmesinin durdurulması için Muğla İdare Mahkemesi’nde dava açıldı. Yargı sürecini başlatan Köyceğiz Belediye Başkanı Salih Erbay, plaj tahsisi için açılan ihaleye Muğla İl Özel İdaresi, Dalyan Belediyesi ve Köyceğiz Dalyan Çevre Koruma ve Altyapı Birliği’nin davet edildiğini belirterek ‘‘İhalede Dalyan Belediyesi’nden daha yüksek rakam verdiğimiz halde, teminat göstermediğimiz ve alanı Dalyan Belediyesi’nden daha iyi koruyamayacağımız gerekçesiyle devri alamadık’’ dedi. KAPLUMBAĞALARIN ALANI DYP’den seçilen ve ardından AKP’ye geçen Dalyan Belediye Başkanı Suat Tufan’a yapılan İztuzu Plajı’nın tahsisi yargı konusu oldu. Köyceğiz Belediye Başkanlığı’nın yanı sıra KöyceğizDalyan Çevre Koruma ve Altyapı Birliği Başkanlığı’nı da yapan Salih Erbay, İztuzu Plajı’nın AKP’li Dalyan Belediye Başkanı Suat Tufan’a yapılan tahsisinin durdurulması talebiyle Muğla İdare Mahkemesi’ne başvurdu. AKP’ye geçmesinin ardından İztuzu Plajı’nın işletmesini alan Dalyan Belediyesi’ne yapılan tahsisin yürütmesinin durdurulması isteniyor. Nesli tükenmekte olan Caretta Caretta kaplumbağalarının önemli üreme alanlarından biri olan plajın halka açık bölümünün işletmesinin Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Suat Tufan’a verilmesi kamuoyunun gündeminden uzun süre inmedi. İhalede, Dalyan Belediyesi 300 milyar TL teklif ederken KöyceğizDalyan Çevre Koruma ve Altyapı Birliği’nin bu rakamın çok üstüne çıktığı belirtildi. Olayı yargıya taşıyan birliğin başkanı Erbay, “gelişmelerin bir peşkeşi çağrıştırdığını” söyleyerek ‘‘Yargı en doğru kararı verecektir’’ dedi. CUMHURİYET 03 K