17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 ARALIK 2006 PAZARTESİ 6 HABERLER CHP’Lİ KEMAL KILIÇDAROĞLU: Atatürk Havalimanı’na kısa aralıklarla inişkalkış yapan uçaklar yakın çevrede yaşayanları bıktırdı Gürültüye yasa da işlemiyor SABAHAT CEBE IMF’ye yargı tokadı ? Anayasa Mahkemesi’nin Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası hakkında verdiği iptal kararlarını değerlendiren CHP’li Kılıçdaroğlu, “Sosyal boyutu göz ardı ederek sosyal güvenliğe yaklaştığınız zaman Anayasa Mahkemesi’nin buna geçit vermeyeceği görülüyor” diye konuştu. MURAT KIŞLALI Evde, sokakta, işyerindeki gürültü, yaşamımızdan çalıyor. Gürültüyle ilgili yasa ve yönetmelikler ise ne yazık ki gerektiği gibi uygulanmıyor. Atatürk Havalimanı’nda gece geç saatlerde kalkış ve iniş yapan uçaklar çevrede gürültü kirliliğine neden oluyor. Avrupa ve Amerika’da şehir merkezine yakın olan havalimanları insan sağlığını dikkate alarak saat 22.00’den sonra hava trafiğine kapatılırken Atatürk Havalimanı’nda hiçbir kısıtlamanın olmaması bölge halkının tepkisine neden oluyor. Atatürk Havalimanı’nda gece geç saatlerde kalkış ve iniş yapan uçakların yarattığı gürültü ve tehlike ortamından duydukları rahatsızlıkları defalarca ilgili kurumlara bildiren Ataköy halkı adına konuşan Ataköy 78910. Kısım Mahalle Muhtarı Aylin Keserkaya, tüm halkın dilekçe yazacağını ve bu dilekçelerle idare mahkemesine dava açacaklarını belirtti. Keserkaya, “Sorun yalnızca Ataköy’e ait bir sorun değildir. Kentsel bir sorundur. Gerek gürültü, gerekse hava kirliliği, başta bölge halkı olmak üzere tüm İstanbul’un sorunudur” dedi. BakırköyYeşilköyYenibosna ve Sefaköy sakinleri de ilgili kurumları göreve çağırarak bir an önce gerekli önlemlerin alınmasını istiyor. GÜRÜLTÜ GÖZLEM CİHAZI BULUNMUYOR Sağlığa olumsuz etkileri Bakırköy’de yaşayan insanlar özellikle gece geç saatlerde iniş ve kalkış yapan kargo uçaklarının gürültüsünden rahatsızlık duyduklarını belirterek soruna bir an önce çözüm bulunmasını istediler. Prof. Demirkale gürültünün insanlar üzerindeki etkilerini özetle şöyle sıraladı: “Gürültü kirliliği başta geçici veya sürekli işitme, dolaşım bozuklukları, solunumda hızlanma, kan basıncının artması, ani refleks, kalp atışlarında yavaşlama, stres, aşırı sinirlilik, konsantrasyon ve davranış bozuklukları gibi birçok sağlık sorununa yol açıyor.” 30 desibelin üzerindeki gürültülerin insan sağlığını etkilediğini, Atatürk Havalimanı çevresinde ölçülen gürültü değerlerinin bu rakamın çok üzerinde olduğunu, aynı zamanda Çevre ve Orman Bakanlığı’nın bu konuda çalışmalar yaptığını vurguladı. Demirkale, “Çalışmaların 2015 yılında tamamlanacağını tahmin ediyoruz. Bu süre içinde insan sağlığı dikkate alınarak çalışmalara hız verilmeli” açıklamalarını yaptı. nında gürültü gözlem cihazı bulunmadığını, şu anda uçakların gece geç saatlerde iniş ve kalkış yaptığını ve bu durumun devam edeceğini belirtti. Yetkili, “Bu uygulamadan ben de cezalar verilmesinin yanı sıra fazla gürültü çıkaran uçaklara da iniş izni verilmezken Atatürk Havalimanı’na iniş yapan uçaklar arasında fazla gürültü çıkardığı için diğer ülkelerden iniş Avrupa ve Amerika’daki havalimanlarında uçakların iniş ve kalkış sırasında yapacakları gürültünün şiddetini ölçen gürültü gözlem cihazları kullanılırken Atatürk Havalimanı’da gürültü gözlem cihazı bulunmuyor. Atatürk Havalimanı’ndan bir yetkili, havalima rahatsız oluyorum. Ancak gündemimizde bu uçuş saatlerinin değiştirilmesi konusu yer almıyor. Yasal olarak saat 22.00’den sonra havalimanlarının hava trafiğine kapatıl ması ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmuyor” diye konuştu. Avrupa ve Amerika’da insan sağlığına zarar verecek kadar gürültü yapan şirketlere büyük izni alamayan Rus Havayolları’na ait çok sayıda uçak bulunuyor. Rus uçaklarının insan sağlığına verdiği zarar nedeniyle başka ülkelerden iniş izni alamadığını doğrulayan havalimanı yetkilisi şu bilgileri verdi: “Gürültü kirliliği konusunun AB uyum yasaları çerçevesinde gündeme gelmesini bekliyoruz. Bu konuyla ilgili yasal düzenleme yapıldığı takdirde belirli bir desibelin (gürültü ölçüm birimi) üzerine çıkan uçaklara izin verilmeyecek. Havalimanının hava trafiğine belirli bir saatte kapatılması da uyum yasaları çerçevesinde gündemimize gelecek.” Konuyla ilgili görüşlerini açıklayan İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Sevtap Yılmaz Demirkale, Bakırköy’e bağlı birçok yerleşim bölgesinin yoğun gürültü kirliliği nedeniyle yapılaşmaya kapalı olması gerektiğini, ancak konuyla ilgili yönetmeliğin uygulanmadığını söyledi. Demirkale, “Atatürk Havalimanı’nın yakınında, ancak yalıtım yapmak şartıyla endüstri binaları yapılabilir. Ancak bölge maalesef yerleşim merkezi olarak kullanılmakta. Bölgede konut dışında sağlık kurumları da var. Özellikle Yeşilköy, Yenibosna ve Bakırköy’de yapılaşmaya izin verilmemesi gerekir” diye konuştu. Motoru fazla gürültü çıkaran Rus yapımı uçakların yalnızca gece değil, gündüz de iniş ve kalkış yapmaması gerektiğini söyleyen Demirkale, “Maalesef ekonomik nedenler bu uçakları kabul etmemizi neden oluyor. Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin konuyla ilgili düzenleme yapması gerekiyor” dedi. ANKARA CHP İstanbul Milletvekili ve eski Sosyal Sigortalar Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi’nin Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası hakkında verdiği iptal kararlarıyla “IMF’nin sosyal güvenliğe, sadece finansman boyutuyla yaklaşmasına geçit vermediğini gösterdiğini” söyledi. Kılıçdaroğlu, işçi emekliliği ile ilgili 9 bin gün çalışma hükmünün iptal edilmemesini ise “Ciddi bir yara” olarak niteledi. Sosyal güvenlik uzmanı Sezgin Özcan da “Sosyal güvenlikte tek çatı çöktü” dedi. CHP’li Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını “Anayasa Mahkemesi, büyük olasılıkla anayasadaki ‘Kamu hizmeti kamu görevlileri tarafından yerine getirilir’ hükmünü dikkate alarak kamu görevlileriyle ilgili ayrı bir yasal düzenleme yapılmasını istiyor” diye değerlendirdi. Kılıçdaroğlu “Anayasa Mahkemesi IMF’nin sosyal güvenlik yasasına geçit vermiyor. Sosyal boyutu gözardı ederek sadece finansman açısından sosyal güvenliğe yaklaştığınız zaman Anasaya Mahkemesi’nin buna geçit vermeyeceği görülüyor” diye konuştu. Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: “Mahkemenin işçiler için 9 bin günlük çalışma süresini uygun görmesi ve o maddeyi iptal etmemesi ise sosyal güvenlik sisteminde açılmış çok ciddi bir yaradır. Çünkü bir işçinin kesintisiz 25 yıllık prim ödeme koşulunu yakalaması çok zor. Hele eksik çalışmanın, mevsimlik çalışmanın olduğu, kırsal kesimdeki sürelerin yetmediği bir ortamda bir kişi 9 bin gün çalışıp emekli olamaz.” ÖZCAN: TEK ÇATI ÇÖKTÜ Sosyal güvenlik ve vergi uzmanı Sezgin Özcan ise Anayasa Mahkemesi’nin sosyal güvenlik reformuyla ilgili iptal kararları hakkında “Anayasa Mahkemesi’nin iptallerle ilgili temel dayanağı kamu çalışanları için ayrı bir yasal düzenleme yapılması gerektiği yönünde. Bu yaklaşım da getirilmek istenen sosyal güvenlikteki tek çatının çöktüğünü gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu. TAZMİNAT DAVASI AÇACAK TZV Başkanı Halıcı, ‘İnsanlarımızı düşünmeye sevk etmek çok önemli’ diyor: Prof. Naci Görür hakkındaki iddiaları yargıya taşıyor ÖZLEM GÜVEMLİ ‘Ezber’i bozmalıyız MEHLİKA AKGÜN İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, hakkında çıkan 17 Ağustos 1999 depreminin ardından zenginleştiği yönündeki iddiaları yargıya taşıyor. Bu iddianın sahibine manevi tazminat davası açacağını belirten Görür, “Bize çamur atılıyor. Bu seviyesiz davranışların hesabını mahkemelerde verecekler. Bu kişilerin kimler olduğunu bilim kamuoyu gayet iyi biliyor. Ama yarın mahkemeler tarafından mahkum edildiği zaman kamuoyu onların nasıl iftiracı olduklarını görecek” dedi. Prof. Dr. Naci Görür, İTÜ’de depremle ilgili çalışmalar yapan 5 öğretim üyesinin, sadece kurdukları DepBil aracılığı ile açıklama yapma kararından önce hakkındaki iddialar ve son projeleri ile ilgili sorularımızı yanıtladı. Görür, Marmara Denizi’nde yabancı araştırma gemilerinin yaptığı incelemelerle ilgili sonuçların açıklanmadığı, fay hatlarının değil petrol sahalarının tespit edildiği ile ilgili iddaları ciddiye almadığını söyledi. Ancak işin içindeki kişilerin bu tür iddialarda bulunabileceğini dile getiren Görür, “Araştırmaların içinde olsalar da bu açıklamaları yapsalar ciddiye alırız. Bu kadar üzerimize gelmelerine karşın bu kadar sevimsiz olayların içine bizi çekmek istemelerine karşın biz çıkıp halkın can güven liğini düşünerek cesurca konuşuyoruz. Konuşmayan, araştırmaların sonucunu açıklamayan insanlar değiliz ki” diye konuştu. BULGULARIMIZ TARTIŞILIYOR Prof. Görür, elde ettikleri verileri hem kamuoyuna hem de yetkililere açıkladıklarını söyleyerek “Bugün yapılan tüm konuşmalar, tartışmalar bizim bulgularımız sayesindedir. Eğer bu araştırmaları yapmamış olsaydık neyi konuşacaklardı? Bilim dünyasında kimin ne yaptığı, eserleriyle, yaptığı araştırmalarla ortada” dedi. Prof. Dr. Naci Görür, Le Atalante gemisinin 2007 yazında daha ayrıntılı incelemeler yapmak üzere tekrar geleceğini söyledi. Görür, en tehlikeli fay olarak gördükleri Tekirdağ çukurluğu ile Adalar arasındaki 110 km. uzunluğundaki hattın Tekirdağ’dan itibaren ilk 60 km’lik bölümünde çok açık bir çatlak görüldüğünü anlatarak şöyle devam etti: “Deniz tabanındaki bu açık çatlağı görünce eski bir kırık olamayacağını, bu çatlağın 1912 Şarköy depreminde oluştuğunu düşündük ancak kanıtlayamadık. Kanıtlayabilseydik, oluşacak deprem 7’nin üzerine çıkmayabilir diyecektik. Şimdi Le Atalante ile gelecek denizaltıyla kendimiz bizzat dalıp gözlerimizle görüp inceledikten sonra belki ispatlayabiliriz.” Türkiye Zekâ Vakfı (TZV) Başkanı Emrehan Halıcı, Türkiye’nin konumunu hak eden bir ülke olmadığını belirterek, “Atatürk’ün istediği çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmak için bilgi teknolojisinden ve iletişimden faydalanan genç nüfusun, eğitime ve araştırmaya önem vererek, gençlerin bilgiyi kullanmasına, üretmesine ve stratejik adım atmalarına yardımcı olabilecek düşünsel bir platform kurmak istedik” dedi. Zekâ Vakfı’nca çıkarılan Oyun dergisini yöneten Emrehan Halıcı, tüm toplumun düşünme, mantık yürütme ve problem çözme gibi yeteneklerinin gelişmesine katkı sağlayacak bir yayın olduğunu dile getirdi. Dergide yer alan soruların yanı sıra, düşünsel ve bilişsel süreçlere ilişkin görüş ve değerlendirmelere de dergide yer verildiğini belirten Halıcı, insanbilgiakıl etkileşiminin, dünyamıza ve hayatımıza nasıl yön düşünmeye davet etmek olduğunu dile getirdi. Türkiye’de sınava endeksli bir yakdek ‘Bilgi Toplumu’nun oluşum laşım olduğunu belirten Hasürecine katkı sağlamak amacıyla lıcı, öğrenmenin ve eğitimin bilgiye, zekâya ve entelektüel yararlı tarafının bu nedenle değerlere daha fazla önem verilmesi gözden kaçırıldığını belirtti. Dergisinde yer alan sorulaiçin ulusal ve uluslararası düzeyde rın büyük kısmı Halıcı tarafından hazırlanırken TZV’nin çalışmalar yaptıklarını söyledi. dereceli yarışmacıları Fatih Keleş ve Aziz Ateş ise soruverdiğine bakmaya çalıştıklarını söyledi. “Oyun” dergisi Kasım 2006’dan itibaren her ları gözden geçiriyor. Oyunların haricinde ay okurları ile buluşuyor. Zekâ, mantık ve Dennis Shasha’nın “Bulmaca Maceramatematik oyunlarından oluşan Oyun’da ları”, Ed Pegg’in “Matematik Oyunları”, her sayıda yaklaşık 50 farklı türden 200’e Timur Karaçay’ın “Sayıların Dili” ve Özgür Kişisel ile Fatih Sulak’ın “Oyunyakın soru ve oyun yer alıyor. Halıcı, 1995’ten bu yana ‘Bilgi Toplu matik” köşeleri yer alıyor. Dergide ayrıca mu’nun oluşum sürecine katkı sağlamak her ay zekâ oyunları veya popüler bilim amacıyla bilgiye, zekâya ve entelektüel de dünyasından konuların işlendiği “İsimler, ğerlere daha fazla önem verilmesi için ça Olaylar, Kavramlar”, “Düşünenlerden”, lışmalar yaptıklarını ve Oyun dergisi ile bu “Düşünce Balonu” köşeleri ile düşünce çalışmalara yeni bir halka eklediklerini söy dünyasından önemli isimleri konuk olduledi. Oyun dergisinin kapağında yer alan “Si ğu “Söyleşi” bölümleri de bulunuyor. Abozi düşünmeye çağırıyoruz” sloganını de nelik ve bilgi için “www.tzv.org.tr” interğerlendiren Halıcı, amaçlarının insanları net adresine başvurabilecekleri belirtildi. Emrehan Halıcı, 1995’ten bugüne ‘RASAT’ 2008’e hazırlanıyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İlk Türk tasarımı uydu olan RASAT’ın 2008 yılı başında tamamlanması ve uzaya fırlatılması öngörülüyor. TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü’nün çalışmalarını sürdürdüğü uyduya ait proje, 10 milyon dolara mal oldu. RASAT’ın tanıtım toplantısında konuşan Enstitü Müdürü Dr. Uğur Murat Leloğlu, “Biz oturup başkaları yapsın, biz de parayı bastırıp alalım diyemeyiz. Üretici olmamız şart” dedi. NTV 2006 Almanağı satışta ? İstanbul Haber Servisi NTV’nin 2006 Almanağı tüm kitapçılarda ve “www.ntvmsnbc. com” internet adresinde satışa sunuldu. NTV’nin 10. yılında başlattığı almanak serisi, Türkiye’de ve dünyada geçen bir yılın resmini sunmayı hedefliyor. 224 sayfalık NTV 2006 Almanağı, bitmek üzere olan 2006 yılına damgasını vuran haber ve fotoğraflardan oluşuyor. NTV 2006 Almanak, kitapçılarda 20 YTL, internette ise 15 YTL’den satışa sunuldu. Metro istasyonu inşaatında çalışan dozer, doğalgaz boru hattını deldi Danimarka’da tahliye tepkisi ? KOPENHAG (AA) Danimarka’da bir mahkeme, 4 katlı bir apartmanla ilgili olarak, burada yaşayan gençlerin tahliyesine, binanın da dini bir cemaate devredilmesine kararı verdi. Ancak tahliye kararını protesto eden bina sakinlerine yüzlerce genç destek verince, başkent Kopenhag savaş alanına döndü. Çıkan çatışmada göz yaşartıcı gaz kullanan polis yaklaşık 300 kişiyi gözaltına aldı. İstanbul faciadan döndü İstanbul Haber Servisi İstanbul dün yine facianın eşiğinden kıl payı döndü. 4. Levent Büyükdere Caddesi üzerindeki Seyrantepe Metro İstasyonu inşaatında çalışan bir dozerin, “yanlışlıkla” doğalgaz hattını delmesi üzerine gaz sızıntısı meydana geldi. Doğalgazın gürültülü ve hızlı bir şekilde boşalmasıyla çevredeki bazı işyerlerinin camları kırıldı. Büyükdere Caddesi üzerindeki metro şantiyeyesinde yapılan kazı çalışmaları sırasında İGDAŞ’ın 8 inçlik çelik borusunda hasar meydana geldi. Dün saat 13.00 sıralarından meydana gelen olayda, borunun hasar görmesi sonrası basınçlı bir şekilde çıkan doğalgazın savurduğu taşlar, yoldan geçen ve park halindeki bazı araçlar ile işyerlerinin camlarının kırılmasına yol açtı. Olay yerine gelen İGDAŞ ekipleri, hattaki vanaları kapatarak gaz akışını kesti. Çalışmalar sırasında bölge araç trafiğine kapatıldı. Tedbir amacıyla olay yerine çok sayıda abbulans sevk edildi. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri alırken yurttaşlar bölgeden uzaklaştırıldı. İGDAŞ ekiplerinin çalışmalarını tamamlamasının ardından Büyükdere Caddesi’nde trafik normale döndü. ‘YANLIŞLIKLA DELİNDİ’ İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşımdan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Rafet Bozdoğan da, olayın öğle tatili sırasında meydana geldiğini belirterek, “İş makinelerinin bakımını yapan arkadaş, herkes ara vermişken dozerin yağ kontrolünü yap mak istemiş. Yanlışlıkla kepçeyi çalıştırmış ve yasak bölgede bulunan doğalgaz borusunu delmiş” dedi. İnşaatı sırasında bölgeden geçen doğalgaz hattının bilindiğini ve koruma altına alındığını anlatan Bozdoğan, “Orada mevcut doğalgaz hattını yeni yerine aktarma çalışması yapılıyordu. Mevcut boru koruma altına alınmıştı” diye konuştu. Bozdoğan, konu ile ilgili soruşturma başlatıldığını ifade ederek, hasarın müteahhit firma tarafından karşılanacağını söyledi. Yılın adamı ‘Sen’sin ? Dış Haberler Servisi Time dergisi, 2006 yılının son sayısında, ‘Yılın Adamı’nı ilan etti. 1927 yılından beri dünya tarihini etkileyen kişileri ‘Yılın Adamı’ olarak kapak yapan Time dergisi bu kez sürpriz yaptı. “Sen” kapağıyla çıkan Time’a göre Yılın Adamı, YouTube, MySpace gibi sitelerle azınlığın elindeki gücü ele geçirmekle kalmayıp aynı zamanda dünyanın nasıl değiştirilebileceğini de gösteren “sıradan internet kullanıcısı”. CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle