15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 KASIM 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sezer, köktendinci ve ayrılıkçı akımların Avrasya’da yarattığı tehdide dikkat çekti 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘İstikrar için işbirliği’ GÜRSU KUNT Camide Beyin Nasıl Yıkanır?.. Bilmem İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden Times’da, önceki gün yayımlanan yazıyı okudunuz mu? Gazeteci Anatole Keletsky yazısında, Pakistan, Endonezya, Afganistan ve Türkiye gibi ülkelerde Sünni cami ve medreselerini (Kuran kursları) İran’ın değil, Suudi İslamın finanse ettiğini öne sürüp, şöyle diyor: ‘‘Bu durum İngiltere ve öteki Avrupa ülkeleri için de geçerli...’’ Gazeteci Anatole Keletsky, Suudilerin finanse ettiği camilerde ve medreselerde İslamcı terörist yetiştirildiğini anlatıp bir saptama yapıyor: ‘‘ABD, İran’la ilişkiye girip cihatçı terör ağını delebilir, İsrail’e karşı dost bir İran oluşmasını sağlayabilir...’’ İngiliz gazeteci Keletsky’nin bu yazısı, beni yıllar öncesine götürdü... 1994 yılında İngiliz, ABD pasaportlu Pakistan, Suudi kökenli birtakım dincilerin İstanbul’un varoşlarında ‘‘cihat çağrıları’’ yaptığını anımsattı... Hizbullah’ın Diyarbakır, Batman, Mardin gibi Güneydoğu kentlerinde camileri ‘‘örgütevi’’ gibi kullandığını, belleği zayıf olan toplumumuzun unuttuğunun farkındayım... Hizbullah’ın ele geçirdiği camilerde yıllarca beyin yıkandı... Yıllar çok çabuk geçiyor... O nedenle anımsatmamda yarar var... 1994 yerel seçimlerinden önce Türkiye’nin pek çok kentinde Suudi Arabistan camilere dolar akıtmış, Diyanet İşleri Başkanlığı aracılığıyla ‘‘cami onarım’’ı adı altında yeşil petrol dolarları göndermişti... ??? 1994 yerel seçimleri öncesi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Yüksel Çakmur, bir televizyon programında banka dekontlarını kamuoyuna göstermişti... O dönemde bu konuya çok değindim. İçel’in Aydıncık ilçesi müftülüğüne Suudi Arabistan tarafından gönderilen binlerce doların nerede harcandığını sormuş, yanıt alamamıştım. 1980 yılında doğanlar, acaba ‘‘Rabıta’’ kelimesinin ne olduğunu bilirler mi? Rabıta’nın merkezi Suudi Arabistan’dadır ve 1980’li yıllarda yurtdışındaki ‘‘Türk imamlar’’ın maaşını ödemiştir. Rabıta’nın kuruluş amacı, ‘‘şeriat ilkeleri’’ni ‘‘yaşama’’ geçirmektir. Bu önemli konuyu 1987 yılında Uğur Mumcu Türkiye’nin gündemine taşıdı. Yer yerinden oynadı. Kenan Evren, ‘‘Atatürkçü laik darbeci’’ olarak ‘‘Rabıta’’yı sahiplendi. Erdal İnönü, ‘‘Laikliğin korunması iç politikanın en önemli konusudur’’ dedi. SHP milletvekilleri Cüneyt Canver ile Fikri Sağlar ise konunun üzerine gittiler. Canver ve Sağlar, ‘‘Rabıta, sıkıyönetim ve MİT’in haberi olduğu bir konu. Rabıta şeriatçı, ama Kenan Evren ve Başbakan Bülend Ulusu işin farkında değil’’ diye görüşlerini açıkladılar. Rabıta (Rabıtatül Âlemül İslam) o yıllarda Almanya, İngiltere, İsveç, İsviçre, Belçika, Hollanda, Avusturya ve Avustralya’da camiler, İslam kültür merkezleri açıyordu. Rabıta’nın arkasında ise Amerika Birleşik Devletleri bulunuyordu. Peki, Rabıta’nın finans kaynağı kimdi? Aromco adlı, SuudiABD ortaklığı petrol şirketi... Sözde Atatürkçü laik Kenan Evren, Aromco adlı SuudiABD ortaklı petrol şirketini aslanlar gibi savunurken, başbakanlık koltuğunda oturan Turgut Özal, üniversitelerdeki ‘‘sıkmabaş eylemleri’’nin durdurulması için Fethullah Gülen’e camilerde vaaz verdiriyordu. Ne diyordu Fethullah Hoca: ‘‘Eylemlerden vazgeçin, derslerinize girin...’’ ??? Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde ‘‘Rabıta desteği’’yle İslam merkezi kurulması ve cami yaptırılması projesini Devlet Planlama Teşkilatı Başkanı, Turgut Özal’ın kardeşi Yusuf Özal sundu. Rabıta’dan gelen projeyi Korkut Özal destekledi. Rabıta’dan alınan 20 milyon Riyal, TürkArap Bankası’na yatırıldı. Aynı yıl Rabıta, Brüksel’de, Amsterdam’da ve Londra’da İslam kültür merkezlerinin temelini attı... Evet... Aradan neredeyse 20 yıl geçti. Bu konular unutuldu. Ben de unutmuştum. İngiliz gazeteci Anatole Kaletsky’nin ‘‘Suudiler Türk camilerinde beyin yıkıyor’’ yazısını okuyunca, aklıma geldi... Bu beyin yıkama işi, cihat çağrıları 1990’lı yıllarda ‘‘Milli Görüş’’ ve ‘‘Hizbullah’’ tarafından yapıldı. Camilerin kışla, minarelerin süngü, müminlerin asker olduğu sık söylendi... Nereden nereye geldik? 17. Milli Eğitim Şurası’na bakın göreceksiniz! Büyükanıt Chinofotis görüşmesi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Yunanistan Genelkurmay Başkanı Oramiral Panagiotis Chinofotis ile Brüksel’deki NATO toplantısında yaptığı görüşmede, Atina’da ele alınan konuların askeri detaylarının uygulanmasına ilişkin esaslar üzerinde durdukları, bu konuların Dışişleri Bakanlıkları tarafından ele alınması konusunda mutabakat sağlandığı bildirildi. ANTALYA Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türkiye’nin uzun yıllardır terörden zarar gördüğünü belirterek ‘‘Uluslararası terorizm, köktendinci, ayrılıkçı ve aşırı akımlar, yasadışı göç, uyuşturucu madde ve silah kaçakçılığı gibi diğer örgütlü suçlar, Avrasya bölgesinin gelişimine ve istikrarına tehdit oluşturmaktadır’’ dedi. Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Doruk Toplantısı’nın 8.’si 5 yıllık uzun bir aradan sonra Antalya’da yapıldı. Uluslararası terorizme karşı işbirliği çağrılarının vurgulandığı toplantı, Cumhurbaşkanı Sezer’in ev sahipliğinde yapıldı. Toplantıya Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan cumhurbaşkanları katılırken Türkmenistan büyükelçi ? Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Doruk Toplantısı’nın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, uluslararası terorizm, köktendinci, ayrılıkçı ve aşırı akımlar ile diğer örgütlü suçların Avrasya bölgesinin gelişimine ve istikrarına tehdit oluşturduğunu söyledi. düzeyinde temsil edildi. Özbekistan, önce temsilci düzeyinde katılacağını açıkladı, ancak toplantıya saatler kala temsilcinin de gelmeyeceği açıklandı. Türkiye’nin Özbek muhalefetine verdiği desteğin ve BM Genel Kurulu’nda ‘‘Özbekistan’daki İnsan Hakları Alanındaki Durum’’ kararnamesine Türkiye’nin destek vermesinin, Özbekistan’ın toplantıya yönelik tavrında etkili olduğu yorumları yapıldı. Toplantıya, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de katıldı. Cumhurbaşkanı Sezer yaptığı konuşmada, ülkeler arasındaki karşılıklı yatırım, ticaret ve yüklenici hizmetlerin önemli oranda arttığına işaret ederek şunları söyledi: ‘‘Türkiye’deki önde gelen kuruluşların, kardeş cumhuriyetlerde yatırımlarını hızlandırmaya özendiriyoruz. Aynı biçimde, kardeş cumhuriyetlerin işadamlarının ülkemizde yatırım yaptıklarını görmekten mutluluk duyuyoruz. Başta enerji, ulaştırma, iletişim ve turizm olmak üzere, ekonomi alanındaki işbirliğini ikili ve çok taraflı düzeneklerle desteklememiz, kurulan bu sağlam köprünün daha da güçlendirilmesine katkı sağlayacaktır.’’ Aliyev: Suni sorunlara karşı güçlü olmalıyız Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de ülkeler arasındaki refahın, ekonominin güçlendirilmesiyle sağlanabileceğini ifade ederek ‘‘Asya’yı Avrupa’yla birleştirecek demiryolu çalışmalarında yaratılmaya çalışılan suni sorunlara karşı daha güçlü olmalıyız. Ekonomik alan daki işbirliği, hem ülkelerimiz hem de bölge açısından önem taşımakta’’ dedi. Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev de konuşmasına Atatürk’ün ‘‘Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur’’ sözüyle başladı. Türkçe konuşan ülkeler arasında siyaset, sanat ve bilim adamlarından oluşan ‘‘Aksakallılar Kurulu’’ oluşturulmasını öneren Nursultan Nazarbayev, bu kurulun başkanlığına 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in geçmesini istedi. Kırgızistan Cumhurbaşkanı Kurbanbek Bakiev de Türk dili konuşan ülkelerin diğer tüm devletlerle işbirliğine açık olması gerektiğini ifade etti. Toplantı, açış konuşmalarının ardından basına kapatılan ikili görüşmelerle devam etti. AMAÇ, MALİ DESTEĞİ KESMEK ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Çiçek’e YİMPAŞ suçlaması ? ÇORUM (Cumhuriyet) Çorumlu gurbetçi İrfan Gökçe, YİMPAŞ hakkında gerekli hukuksal işlemleri başlatmadığı gerekçesiyle Adalet Bakanı Cemil Çiçek hakkında suç duyurusunda bulundu. Çorum Cumhuriyet Savcılığı’na başvuran Gökçe, ‘‘YİMPAŞ gibi firmalar bizleri dolandırmıştır. Hükümet ise olayı unutturma, oyalama ve zaman aşımı taktiklerini uygulamaktadır. Bakan Çiçek, yargının önünü açmamış ve görevini yapmamıştır’’ dedi. PKK için ‘gizli diplomasi’ BAHADIR SELİM DİLEK Sezer: Erdoğan engellensin ? ALANYA (AA) DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ‘‘500 bin, 1 milyon kişi, demokratik sağduyulu bir şekilde sokağa dökülürse, yürürse, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Çankaya’ya çıkmaya cesaret edemeyecektir’’ dedi. Antalya’nın Alanya ilçesinde Sulama Kooperatifleri Birliği’nin değerlendirme toplantısına katılan Sezer, daha sonra partisinin ilçe teşkilat binasını ziyaret etti. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sezer, Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanlığı adayı olup olmayacağına ilişkin bir soruya, ‘‘Biz, Erdoğan’ın nasıl başbakan olduğunu biliyoruz. Siirt seçimleri iptal edilerek haksız hukuksuz bir şekilde başbakan olduğunu biliyoruz. Başbakanın, Atatürk’ün koltuğuna, uygun olmadığını net bir şekilde dile getirmeliyiz’’ dedi. ANKARA ABD’nin PKK ile mücadele koordinatörü Joseph Ralston’un Türk mevkidaşı Edip Başer ile yürüttüğü mekanizmanın yanı sıra Ankara ile Washington arasında, terör örgütünün mali kaynaklarının kurutulması yönünde paralel bir süreç de yürütüldüğü ortaya çıktı. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre, Irak’ın kuzeyindeki PKK varlığına karşı askeri seçeneğe yanaşmayan ABD yönetimi, terör örgütünün finansal kaynaklarının ortadan kaldırılması yönünde çaba içine girdi. 11 Eylül saldırılarının ardından ABD Dışişleri Bakanlığı’nda oluşturulan ‘‘Terörle Mücadele Koordinatörlüğü’’nde Genel Direktör Hank Crumpton’ın altında ‘‘Koordinatör Yardımcısı’’ olarak görev yapan Frank Urbancic, geçen hafta PKK’nin özellikle Avrupa’dan sağladığı mali desteğin kesilmesi için tura çıktı. Urbancic, Türkiye’ye gelmeden önce, PKK’nin yoğun faaliyet gösterdiği Almanya, Belçika ve Fransa’da temaslarda bulundu. Bu ülkelerde yapılan temaslarda PKK tek konu ola rak ele alındı ve terör örgütünün, yan kuruluşları ile birlikte faaliyetleri, mali kaynakları değerlendirildi. Urbancic’in Avrupa turunda, Washington’ın PKK konusunda söylem değiştirdiği de ortaya çıktı. Daha önce PKK’nin terörist örgüt vasfına ağırlık veren ABD, Urbancic’in ziyareti sırasında PKK’nin Batı Avrupa’da faaliyet gösteren en büyük suç örgütü olduğunun altını çizdi. Urbancic, Türkiye temasları çerçevesinde Dışişleri Bakanlığı İstihbarat Dairesi Genel Müdürü Hayati Güven ve Türkiye’nin PKK ile Mücadele Özel Koordinatörü Edip Başer’le görüştü. [email protected] Başer: Terör tek cepheden çözülmez ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’nin Terörle Mücadele Özel Temsilcisi emekli Orgeneral Edip Başer, terörün, ekonomik, psikolojik, lojistik, siyasi destek boyutuyla ilgili gereken önlemleri almadan, sadece silahlı militanı ortadan kaldırmakla yok edilemeyeceğini belirtti. Ulusal Güvenlik ve Stratejik Araştırmalar Derneği’nin (UGSAD) düzenlediği toplantıya konuk olan Başer, bugün, ABD dahil hiçbir ülkenin ‘‘Bu benim terörüm, kimse karışmasın, ben kendi başıma hallederim’’ diyebilecek güce sahip olmadığını söyledi. Meseleye gerçekçi yaklaşmak gerektiğini, hamasetin gereken yerde, zamanında ve uygun dozda kullanıldığı takdirde iyi ve lazım olduğunu ifade eden Başer, ‘‘Ama bu mesele sadece hamasetle hallolacak bir mesele değildir’’ dedi. ‘Eşgüdümlü çalışma zorunlu’ Başer, ‘‘Bu terör örgütünün finans kaynağının büyük bir bölümü yurtdışından geliyor. Belçika’dan, Almanya’dan, Fransa’dan geliyor. Edip Başer. Oradaki PKK grupları, zorla ya da gönüllü para topluyor. Yasadışı işler yapıyor. Finansmanı Türkiye’den mi buluyor, siz kendiniz çözeceksiniz terörünüzü. Hadi buyurun çözün. Bu finansmanı kesmeden bu terör örgütünü ortadan kaldırın. Üçbeş tane silahlı militanı yok etmekle siz terör örgütünü ortadan kaldırdık zannedecekseniz ona bir şey diyeceğim yok. Ama bana göre, bu temel alanlarda askeri alanla eşgüdümlü çalışmak ve geniş bir cepheden terörle mücadeleyi yürütmek gerekir’’ dedi. 150 PKK’linin iadesinin önünü açacak anlaşmanın yenilenmesi istemine Bağdat yanaşmadı hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Düzeltme ? İstanbul Haber Servisi Gazetemizin 15.09.2006 tarihili sayısında “AKP’li Başkana Suçustü” başlığıyla yayımlanan haberde, Tepecik Belediye Başkanı Rafet Yıldız’ın “rüşvet alırken jandarma tarafından suçüstü yakalandığı” ifadesinin gerçeği yansıtmadığı, Yıldız’ın “savcılık kararıyla gözaltına alındığı” belirtildi. Yıldız’ın avukatı İsmail Damat yaptığı açıklamada, “jandarma tarafından suçüstü yapılarak gözaltına alındığı iddiası gerçekdışıdır” ifadelerine yer verdi. Irak ile iade anlaşmazlığı MAHMUT GÜRER ANKARA Türkiye’nin Irak’tan iadesini istediği 150 PKK’li terörist, AnkaraBağdat hattını gerdi. Irak Başbakanı Nuri el Maliki’nin Türkiye temaslarında Saddam Hüseyin döneminde yapılan ‘‘Suçluların İadesi Anlaşması’’ çerçevesinde PKK’lilerin iadesi istenirken Bağdat anlaşmanın geçerliliğini yitirdiğini savundu. Ankara’nın yürürlülüğünün uzatılması teklifini Irak kabul etmedi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Irak’taki PKK’lilerin iadesi El Maliki’nin temaslarında sıkıntıya neden oldu. Görüşmelerde Türk tarafı, 1992 yılında yapılan ‘‘Türkiye ile Irak Arasında Hukuki ve Adli İşbirliği Sözleşmesi’’ gereği, PKK’lilerin bir an önce iadesini istedi. An TERÖR YİNE KAN VE GÖZYAŞI AKITTI Yurt Haberleri Servisi Bingöl’ün Yayladere ilçesinde PKK’lilerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada bir uzman çavuş şehit oldu. Bingöl İl Jandarma Komutanlığı’nca PKK’nin Yayladere kırsalında kış üslenmesine engel olmak amacıyla operasyon başlatıldı. Çatışmada uzman çavuş Bünyamin Güzel ile bir astsubay yaralandı. Elazığ Askeri Hastanesi’ne kaldırılan askerlerden Güzel kurtarılamadı. Bir yaşında oğlu olan Güzel’in eşi nin 5 aylık hamile olduğu öğrenildi. Bu arada, Tunceli’de 2 subay, 2 astsubay, 2 uzman erbaş, Şırnak’ta da 1 er mayın patlamasından yaralandı. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, Tunceli’de yaralanan askerlerin Elazığ Asker Hastanesi’nde tedavi altına alındığı bildirildi. Açıklamada, Şırnak’ta mayına basan erin uzuv kaybı olacak şekilde yaralandığı belirtildi. Yaralı erin yaşamsal tehlikesinin bulunduğu bildirildi. mücadele konusunda, terörist olduğu ortada olan kişileri iade etmeyerek mücadelede ileri adım atılamayacağını ifade eden kaynak, ‘‘Irak, istemesi durumunda hemen bu kişileri iade edebilir. Mahkeme açılmasına neden olacak her türlü karar, bizim dokümanlarımızda yer alıyor’’ diye konuştu. cak Irak tarafı, anlaşmanın artık geçerliliğini yitirdiğini ve Türkiye’nin sunduğu listedekilerin büyük çoğunluğunun Irak’ta suç işlemediği için haklarında dava açılamadığını iletti. Irak tarafı bu kapsamda Türkiye’nin gönderdiği teröristler listesinde yeterince belgeye yer verilmediğini, bu neden le de teröristler hakkında mahkeme açılamadığını vurguladı. Üst düzey bir diplomatik kaynak ise konuya ilişkin olarak Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, iade dosyalarının eksik gönderilmesinden kast edilen durumun, Irak’ın tutumuyla doğrudan ilgili olduğunu söyledi. Terörle CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle