Katalog

26 EKİM 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hükümetlerin borcu borçla ödeme politikası faturayı her geçen gün kabartıyor 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Ekonomik tutsaklık Karayalçın’dan ittifak açıklaması ?V AN (AA) SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, CHP ve DSP’nin kendileriyle ittifak düşünmediğini belirterek, bu durumun ‘‘solun’’ iktidara gelmesini engellediğini savundu. Karayalçın, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin içinde bulunduğu süreçte ‘‘sosyal demokratların, solcuların, sosyalistlerin ve devrimcilerin’’ dayanışma içerisinde bulunması gerektiğini belirtti. ‘‘Solda ittifak, iktidar olmak demektir’’ görüşünü savunan Karayalçın, son kamuoyu yoklamalarının, sosyal demokratlar ittifak yaparsa ‘‘solun’’ iktidar olacağını gösterdiğini ifade etti. İLHAN TAŞCI YİMPAŞ’ın Dokunulmazlığı... Tarikatlar, şeyhler, şıhlar, ağalar... Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki feodal yapı, Türkiye’yi kuşatan tarikatçılık; eğitimden sağlığa, bürokrasiden polise dek her alanda etkisini gösteriyor... Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve CHP lideri Deniz Baykal’ın ‘‘Şeker Bayramı mesajları’’nın içeriğini okuduğunuzda Türkiye’nin nereden nereye geldiğine tanık olabilirsiniz... Atatürk’ün ‘‘Aydınlanma Devrimi’’nin getirdiği kazanımlar birer birer yok oluyor, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ders kitaplarının dağıtımı Nurculara teslim ediliyor... Dağıtım yapan ‘‘Sürat’’ ve ‘‘Lojistik’’ kargo şirketleri üç yıl önce kurulmuş... Nurcular işini biliyor, Fethullahçılar Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in desteğiyle köşeyi dönüyor... Yeme de yanında yat!.. Cüppeli Ahmet Hoca’nın kargo şirketi, okulları, yurtları, hastaneleri, gazeteleri, televizyonları, radyoları, finans kurumları.. hükümet erkinde yakınları yok!.. Ahmet Hoca, saf Müslümanlara CD satıyor, paralar topluyor, kurban derisiyle vaziyeti idare ettiği için ‘‘şamar oğlanı’’na dönüyor... Bir havuzlu villa!.. Bir Mercedes cip!.. 23 milyon dolar bankada para, o kadar!.. Olacaksan Fethullahçı olacaksın ya da İskenderpaşa Dergâhı’ndan çıkmış Nakşi; İsmailağa Camisi kesmez adamı... İki kasap dükkânı, üç bakkal o kadar... Garibanlar bellerine kadar sakal bırakıp cüppe giyerler, içine kapalı Fatih Çarşamba’da yaşarlar... Dışişleri Bakanı Abdullah Gül bile yaptığı açıklamada, Cüppeli Ahmet Hoca için ‘‘Anne öcü var’’ diyecek neredeyse!.. ‘‘Din için en tehlikelisi bu tip yapılanmalardır, bu tip haksızlıklardır. Din o zaman yaşanmaz hale gelir...’’ Ne dersiniz Abdullah Gül’ün açıklamasına?.. Ben ‘‘Allah’’ derim!.. ??? Bir de Almanya’nın Interpol tarafından ‘‘kırmızı bülten’’le aradığı YİMPAŞ’ın Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar’ın AKP’li bakanlarla AKP Milletvekili İlyas Arslan’ın cenaze törenindeki fotoğraflarını gördükten sonra üç kez ‘‘Allah’’ diye bağırırım... Daha önce yazdım, yineleyeyim: YİMPAŞ, Kombassan yöneticilerini sağda solda aramaya gerek yok, AKP Genel Merkezi’ne gidin ya da Saadet Partisi’ne uğrayın (Recai Kutan Bey’in yanına), orada bulabilirsiniz... Bizim Aykut Küçükkaya yıllardır YİMPAŞ’ı, Kombassan’ı yazıp çiziyor... Aykut Küçükkaya dün sabah odama uğradı ve sordu: ‘‘Ağabey Interpol’ün tüm dünyada aradığı YİMPAŞ Başkanı Yozgat’ta Vali Amir Çiçek, Belediye Başkanı Yusuf Başer, Emniyet Müdürü Cumhur Kuluy ve AKP milletvekilleriyle bayramlaşmış. Yanında da YİMPAŞ’ın yönetim kurulu üyeleri Abdullah Örnek ile İdris Kartal varmış, fotoğrafı gördün mü?’’ Bir gün önce görmüştüm... Söyleyeyim, Dursun Uyar’a kimse dokunamaz... Uyar’ı kimse Almanya’ya teslim edemez... Berlin’de Yeşil holdinglerin tokatladığı saf yurttaşlarımıza nasıl tepki vermişti Başbakan Erdoğan anımsayın bakalım: ‘‘Paraları verirken bana mı sordunuz...’’ Ben Fethullahçılara 34 milyon dolar kaptıran işadamları da tanırım ama onlar Orta Asya cumhuriyetlerinde 100150 milyon dolarlık ihaleler almışlardır ve işlerini tıkır tıkır yürütmektedirler... Bu işler böyle!.. Kimileri, kimsesiz varsıl insanları bulup evini, arsasını, bankadaki parasını alıp cascavlak bırakırlar; kimileri vardır Almanya’daki camilerde ‘‘yüzde 25’’ komisyonla saf Müslümanları yolarlar... Hem de ne yolmak... Toplam 5 milyar Avro... Bu kez devrede Nakşi ayağı vardır... Tarikattan tarikata fark vardır beyler, sakın unutmayın!.. Bizimkiler, sizinkiler, ötekiler!.. ??? Tüm bunlar olurken, Interpol soyguncuları ararken bir de bakarız karşımızda Cüppeli Ahmet Hoca’nın Alpler’de, jetski’lerde fotoğrafları... Rüyalarımıza girer... Çığlık çığlığa uyanırız: ‘‘Anne irtica var!’’ Ne Sezer’in ne de Baykal’ın uyarılarına kulak asarız, ‘‘Aydınlanma Devrimi’’nin altı oyulurken... Sadece ‘‘Tarikatlar Türkiye’nin sosyal sorunudur’’ deyip avunuruz... Cumhurbaşkanı Sezer’in, CHP lideri Baykal’ın uyarıları çok önemlidir... Bir şeyler kayıyor ayaklarımızın altından hızla... Laiklik olmadan demokrasi olabilir mi? Asla!.. Tarikatlar devleti yönetiyor, Interpol’ün kırmızı bültenle aradığı YİMPAŞ’çı Dursun Uyar korunup kollanıyor, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın ise ‘‘yurtdışına kaçar’’ gerekçesiyle tutuklanıp 3 ay cezaevinde yatıyor... Hesaplaşma kiminle? ANKARA AKP’nin iktidarı döneminde yapılan borç faizi ve geri ödemesi, bir yıllık gayri safi milli hasılaya denk düşerken rakamlar Türkiye’nin ekonomik tutsaklığını gözler önüne serdi. Türkiye 19802002 yılları arasında 866 milyar dolar borç öderken AKP döneminde 22 yılda yapılan borçlanmanın yarısını gerçekleştirerek bir rekora imza attı. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Bankası ve IMF yetkililerinin ‘‘Türkiye’yi parlak bir gelecek bekliyor’’ diyerek yurttaşları kandırdığını, AKP ile borçlanmanın derinleştiğini kaydetti. Hazine verilerinden yapılan hesaplamaya göre Türkiye, liberal ekonomiye geçiş yılı olan 1980’den 2005’e kadar toplam ? Türkiye 19802002 yılları arasında 866 milyar dolar borç öderken AKP, iktidarı döneminde 22 yılda yapılan borçlanmanın yarısını gerçekleştirerek bir rekora imza attı. Ulusal kaynaklar borçlanmayla dışarıya aktarılırken, borç alabilmeyi başarı olarak sayan AKP hükümeti Türkiye’ye “En iyi borçlanan ülke” ödülünü de kazandırmış oldu. 1 trilyon 277 milyar 500 milyon dolar borç faizi ve geri ödemesi yaptı. Bunun 917 milyar 256 milyon dolarını anapara geri ödemesi, 360 milyar 245 milyon dolarını ise borç faizleri oluşturdu. Yapılan toplam ödemenin 865 milyar 803 milyon doları 1980 ile 2002 arasındaki 23 yılda gerçekleştirilirken 411 milyar 697 milyon doları ise AKP’nin iktidar olduğu 2003 yılından 2005 yılına kadarki 3 yıllık dönemde ödendi. Türkiye ilk 23 yılda 618 milyar 218 milyon dolar anapara geri ödemesi ile 247 milyar 585 milyon dolar faiz ödemesi yaptı. Buna karşın son üç yılda ödenen anapara toplamı 299 milyar 37 milyon dolara, faiz tutarı ise 112 milyar 660 milyon dolara ulaştı. 2007 GSMH’si 404 milyar dolar Hükümetin geçen hafta içinde Meclis’e sunduğu bütçe tasarısı ve hesaplamalarına göre, 2007 yılında Türkiye’nin bir yıllık ekonomik faaliyetlerinin toplamını ifade eden GSMH’sinin 404 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Ruhsatsız otele ceza ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bayram tatilini geçirdiği ve işletme ruhsatının olmadığı ortaya çıkan Marmaris Hisarönü Köyü Bördübet Mevkii’ndeki Golden Key Oteli’ne 2 ay önce 500 YTL ceza kesildiği öğrenildi. Golden Key ile birlikte bölgede bulunan birçok otelin de işletme ruhsatının bulunmadığı belirtildi. Bu otellere İl Özel İdare İmar Komisyonu’nca 500’er YTL para cezası kesildiği de kaydedildi. S ELVİ: ÇİZMEDEN YUKARI Bütçeyi IMF yapıyor ESKİŞEHİR (AA) CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Eskişehir Milletvekili Cevdet Selvi, Eskişehir İl Teşkilatı’ndaki bayramlaşma töreninde CHP’nin istikrarlı bir şekilde ivme kazandığını gösterdiğini belirterek hükümetin, cumhurbaşkanlığı seçiminden önce bir genel seçime gitme ihtiyacı duyacağını söyledi. Son yıllarda üretimden dolayı Türkiye’nin bazı olumsuzluklar yaşadığını öne süren Selvi, şöyle devam etti: ‘‘Türkiye, fabrika açmıyor, açtırmıyor, açanı desteklemiyor. Var olanı da yabancılara satıyor. Türkiye’deki bütçelerin halkın seçtiği iktidarlar tarafından yapılmadığı görüldü. Türkiye’nin bütçesini IMF yapıyor. İyi yönetilmeyen ülke yol geçen hanı oldu.’’ AKPM Başkanı Türkiye’ye geldi ? İSTANBUL (AA) Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Rene van der Linden, temaslarda bulunmak üzere Türkiye’ye geldi. Düsseldorf’tan İstanbul’a gelen Linden’i, Atatürk Havalimanı VIP salonunda korumalar dışında hiç kimse karşılamadı. Linden, beraberinde gelen heyet üyelerinin dış hatlar yolcu salonundan çıkması üzerine de heyetle buluşmak için yaklaşık 2 saat VIP salonunda bekledi. Daha sonra heyetle buluşmak üzere dış hatlara, yolcusunu bekleyen özel bir taksiyle giden Linden, heyetin buradan VIP salonuna gittiğini öğrendi. Tekrar VIP salonuna yönelen Linden, heyetin buraya getirilmeden şehre götürüldüğünü öğrenince de havalimanından ayrıldı. Kriz yılı olan 2001’deki 144 milyar 465 milyon dolarlık ödemenin ardından, Türkiye’nin en yüksek borç ödediği üçüncü ve dördüncü yıllar da AKP iktidarının diğer iki tam yılı olan 2003 ve 2004 Buna göre Türkiye, AKP ik olarak gerçekleşti. tidarının ilk üç yıllık döneminCHP İstanbul Milletvekili de gerçekleştirdiği 411 milyar Kemal Kılıçdaroğlu, ‘‘Türki697 milyon dolar borç anapa ye çağ atlayacak’’ denilerek rası ve faiz ödemesi ile bir yıl ciddi borçlanma sürecine gilık ekonomik faaliyetinin top rildiğine işaret etti. Kılıçdalamı kadar bir kaynağı rantiye roğlu, ‘‘Bunun devamında Haye aktarmış oldu. Bir başka de zine Müsteşarı, ‘en iyi borçlayişle, 3 yılda Türkiye’nin bir yıl nan ülke ödülünü’ Londra’da lık ekonomik faaliyeti kadar alıyor. Bu tablo derinleşirken kaynak ‘‘kara deliğe’’ gitti. gerek IMF gerekse Dünya BanTürkiye’nin borç anaparası kası yetkilileri, ‘Türkiye’yi parve faiz ödemeleri 1980 yılın lak bir gelecek bekliyor’ söyda 25 yılın en düşük seviyesi lemiyle bizi kandırdı’’ dedi. olan 2.7 milyon dolardan baş Alınan kredilerin önemli bir larken 2005’te bu rakam 146 kısmının personel harcamamilyar 805 milyon dolar ile larına, danışmanlık ücretlerien yüksek seviyesine ulaştı. ne gittiğini anlatan Kılıçdaroğlu, ‘‘Verimli yatırımlara kredi bulaMUSA KART madık. Örneğin GAP için kredi bulamazken verimsizlere bulabildik’’ dedi. Borçlanmanın AKP ile birlikte derinleştiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ‘‘Bu süreci kamçılayan önemli bir unsur da sıcak para. Sıcak para ile birlikte Türkiye tam bir kumar ekonomisine dönüştü. Devlet tahviline, Hazine bonosuna yatırım yapan, borsada gelir elde eden sıcak para, dünyanın en yüksek faizini ve gelirini elde etmeyi sürdürdü. AKP de buna ortam hazırladı. O kadar ki, bunların elde ettiği faizlerden vergi almamayı yasalaştırdı. Ama bir asgari ücretli vergisini veriyor. Bu tablo, borçların yatırımlara gitmediğini, kendi kendini finanse etmediğini, sonuçta Türkiye ekonomisi yönetiminin yabancılara teslimini doğurdu. Düyunu Umumiye, Osmanlı’nın son döneminde neyse IMF de bugün aynı işlevi görüyor. Hiçbir ekonomik karar IMF’den görüş alınmadan [email protected] gulanmıyor.’’ Başesgioğlu, gelirgider dengesini bozan etkenlerden birinin de prim afları olduğunu söyledi Aflar SSK’yi çökertiyor EMİNE KAPLAN Kazan’dan Çankaya yorumu ? İZMİR (AA) Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şevket Kazan, cumhurbaşkanlığı hazırlıklarının ABD tarafından yapıldığını iddia ederek, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, cumhurbaşkanının tespiti için arka arkaya ABD’yi ziyaret edeceklerini ileri sürdü. Partisinin İzmir İl Başkanlığı’nca Kültürpark Fuar Alanı’nda düzenlenen bayramlaşma törenine katılan Kazan, burada yaptığı konuşmada, ‘‘Cumhurbaşkanlığı hazırlıkları ABD tarafından yapılıyor. Dikkat edin, önce Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, ardından ise Genelkurmay Başkanı ABD’yi ziyaret edecek. Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir’’ dedi. ANKARA AKP hükümeti, bir yandan sosyal güvenlik kurumlarının açık vermesinden yakınırken diğer yandan prim affı getirerek kurumların gelirgider dengesini bozuyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, kurumların gelirlerinde giderleri karşılayacak ölçüde artışın sağlanamadığını belirtirken, bunun en önemli nedenleri arasında prim affını gösterdi. Başesgioğlu, Türkiye’nin 35 yıl sonra yaşlı nüfus sorunu yaşayacağını, bunun da sosyal güvenlik sisteminde sıkıntı yaratacağını bildirdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu’nun Anavatan Partisi Hatay Milletvekili Züheyir Amber’in soru önergesine verdiği yanıt, ‘‘kara delik’’ olarak nitelendirilen sosyal güvenlik kurumlarının karşı karşıya bulunduğu çarpık tabloyu gözler önüne serdi. Başesgioğlu, şu bilgileri verdi: Emekli sayısı: itibarıyla SSK’de 4 milyon 403 bin 284; BağKur’da 1 milyon 152 bin 100 olmak üzere toplam 5 milyon 555 bin 384 emeklimiz bulunmaktadır. Emekli Sandığı da dahil emeklilerimize ödenen aylıklar 2003’te 25 milyar 174 milyon YTL, 2004’te 30 milyar 660 milyon YTL, 2005’te ise 39 milyar 260 milyon YTL olarak ger lara ait sağlık harcaması 2003’te 10 milyar 662 milyon YTL, 2004’te 13 milyar 150 milyon YTL, 2005’te ise 14 milyar 209 milyon YTL olarak gerçekleşmiştir. Sağlık harcamalarındaki reel artışın nedeni, yıldan yıla sosyal güvenlik kapsamına giren nüfusun artması, uzayan ortalama ömür ve sağlık sektörün ise 318 YTL ’dir. Kurumların gelirleri artırılamıyor: Sosyal güvenlik kurumlarına Hazine tarafından yapılan bütçe transferleri 2003’te 15 milyar 884 milyon YTL, 2004’te 18 milyar 830 milyon YTL, 2005’te ise 23 milyar 322 mil arasında erken emeklilik uygulaması, prime esas kazancın düşük gösterilmesi, kayıt dışı istihdamın yüksekliği, prim tahsilat oranının düşüklüğü, ödenmeyen primlerin gecikme cezalarına uygulanan aflar, prime esas kazanç sınırlarının düşüklüğü ve fon gelirlerinin yetersizliğidir. Türkiye nüfusu yaşlanıyor: ? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Başesgioğlu, sosyal güvenlik kurumlarının gelirlerinde, giderlerini karşılayacak ölçüde artış sağlanamadığını belirtti. Başesgioğlu’na göre gelirlerin artmamasının en önemli nedenleri, erken emeklilik uygulaması, prime esas kazancın düşük gösterilmesi, kayıt dışı istihdamın yüksekliği, prim tahsilat oranının düşüklüğü, ödenmeyen primlerin gecikme cezalarına uygulanan aflar, prime esas kazanç sınırlarının düşüklüğü ve fon gelirlerinin yetersizliği. çekleşmiştir. Sağlık harcamaları: deki mal ve hizmet maliyetlerinin enflasyon etkisiyle yükselmesidir. Sağlık karnesi giderleri: Kurumlara ilişkin gider kaleminin en büyük kısmını emeklilere ödenen aylıklar oluşturmaktadır. 2006 yılı Haziran ayı Kurumlara ilişkin gider kaleminin emeklilere ödenen aylıklardan sonraki en büyük kalemini sağlık giderleri oluşturmaktadır. Kurumların sağlık giderleri 20032005 yılları arasında reel bazda yüzde 11.37 artış göstermiştir. Yıllar itibarıyla kurum SSK’de 2003 yılında karne başına sağlık giderleri 197 YTL, 2004 yılında 238 YTL, 2005 yılında 233 YTL olarak gerçekleşmiştir. 2006 yılının 8 aylık gerçekleşme durumu yon YTL ’dir. 2003’te 2005 yılına bütçe transferleri yüzde 22.7 oranında reel artış göstermiştir. 1993’ten bu yana artış kaydeden bütçe transferlerinin niceliğini belirleyen kalemlerden birisi kurum giderleridir. Ancak belirleyici olan bir diğer kalem de kurum gelirlerinde giderleri karşılayacak ölçüde artışın sağlanamamasıdır. Bunun en önemli nedenleri Sosyal güvenlik sistemlerinin mali açıdan sürdürülebilir olup olmadığını belirleyen en önemli değişkenlerden biri, nüfusun yaş gruplarına göre dağılımıdır. 65 yaş ve üstü nüfusun toplam nüfus içindeki payının artması, sosyal güvenlik sisteminin hem gelirlerinin azalmasına hem de giderlerinin artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle, bir ülkenin nüfus yapısının değişim hızı, aynı zamanda sosyal güvenlik sisteminin geleceğini ve alınması gereken önlemlerin zaman çizelgesini göstermektedir. Ülkemiz her ne kadar genç bir nüfus yapısına sahipse de geleceğe ilişkin yapılan hesaplamalar, 35 yıl gibi kısa bir süre içinde yaşlı nüfus sorunu ile karşılaşacağımıza işaret etmektedir. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 çev Çağdaş Eğitim Vakfı İyi gününüzde olduğu gibi, kötü gününüzde de yanınızda. ÇELENK BAĞIŞLARINIZ İÇİN TEL: 0212 297 69 79 (3 hat) CUMHURİYET 05 K