20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 EKİM 2006 PERŞEMBE 14 KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr ‘Albert Gabriel; Mimar, Arkeolog, Ressam, Gezgin’ sergisi, Kazım Taşkent Sanat Galerisi’nde Piyanist Setrak öldü UĞUR HÜKÜM Bir bilim adamının serüveni KAYA ÖZSEZGİN rkeolog, mimar, ressam ve gezgin Albert A Gabriel (18831972) yalnız bizde değil, kendi ülkesi Fransa’da da kayıplara karışmış bir isimdir. Yapı Kredi Kültür Merkezi, Ulusal Sanat Tarihi Enstitüsü ve Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü’nün girişimiyle gerçekleştirilen sergi, kanımca yılın olayıdır. Özellikle de Anadolu kent arkeolojisi üzerine uzun yıllar yaptığı araştırmalar ve 192630 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Kürsüsü’nde öğretim üyesi olarak gerçekleştirdiği katkılar, Fransız Arkeoloji Enstitüsü’nün kurulmasında üstlendiği işlev, özellikle de bu dönemde Anadolu’daki ve İstanbul’daki önemli yapılarla ilgili olarak hazırladığı kapsamlı kent monografileri göz önüne alındığında, Gabriel adı, özel paranteze girebilecek bir değer ifade eder. İstanbul’un ilk nâzım planının hazırlayıcısı Henri Prost, onu Fransa’nın Türkiye’deki gerçek büyükelçisi saymakta haklıydı. ABRIEL’İ YENİDEN KEŞFETMEK Anadolu ağırlıklı araştırmalarını, yapılarla ilgili rölöve çalışmalarını ve bu çalışmalar sırasında çektiği belgesel fotoğraftan, Gabriel’i aynı zamanda usta bir suluboya sanatçısı olarak görmemize olanak veren resimlerini bir araya toplayan bu serginin ortaya çıkmasında, Gabriel’in 1972’de Barsur Aube’da ölümünden sonra kapalı kalan evindeki belgeleri tarayıp derleyen ve bu sergi nedeniyle yayımlanan kapsamlı kitabın düzenlenmesinde ağırlıklı paya sahip olan Pierre Pinon’un adını anmak gerekiyor. Bir bakıma, kendi deyişiyle ‘‘Albert Gabriel’in yeniden keşfini’’ sağlayan Pinon, 1920’li yıllarda Rodos’ta başlayan ve eksilmez bir heyecan ve araştırma tutkusuyla Ege havzasını, Anadolu’yu, Ortadoğu’nun antik merkezlerini kapsayan Gabriel’in gezileri hakkında aydınlatıcı bilgiler veriyor. Albert Gabriel, bu konuda öncülük yapmış ve bilimsel araştırmaların yanında başka amaçlarla Ortadoğu yöresinde seyahat programları gerçekleştirmiş olanların arkasından bir yüzyıl sonra, ama bilim adamlığının gerektirdiği özveri duygusuyla, bu alana kimliğini adamış şaşırtıcı bir isimdir. Hele kent monografileri bağlamında Metro Kısa Film Yarışması Kültür Servisi Metro Group’un TÜRSAK Vakfı’nın danışmanlığı ve işbirliğiyle her yıl geleneksel olarak düzenlediği Metro Group Kısa Film Yarışması için son başvuru tarihi 10 Kasım 2006. Bu yıl dördüncü kez hayata geçirilen proje, genç sinemacıların desteklenmesini hedeflerken sinema eğitimi alan yaratıcı gençlerin keşfedilmesine ve onların sinema eğitimine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Yarışma jürisinde bu yıl, geçen yıllarda olduğu gibi yine alanlarında uzman isimler yer alıyor: Jüride; Ezel Akay (yönetmen), Tevfik Başer (yönetmen), Tolga Çevik (oyuncu), Atilla Dorsay (sinema eleştirmeni), Halit Ergenç (oyuncu), Claudia HahnRaabe (Goethe Enstitüsü Müdürü), Doğan Hızlan (gazeteci), Hülya Koçyiğit (oyuncu), Alin Taşçıyan (sinema yazarı) ve Nurdan Tümbek Tekeoğlu (Metro Group Türkiye Temsilcisi) ve jüri başkanı Engin Yiğitgil (TÜRSAK Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı) bulunuyor. PARİS 17 Mart 1931’de İstanbul’da doğan ve 60 yıldan beri Fransa’da yaşayan piyanist Setrak 21 Ekim Cumartesi günü vefat etti. 1946 yılında Ecole Normal de la Musique’te çağdaş klasik müziğin en büyük isimlerinden Alfred Cortot’nun öğrencisi olan Setrak daha sonra Paris Konservatuvarı’nda Margureite Long’la da çalıştı. 1953’te Yvonne Lefebure öğrencisiyken okulun piyano birincisi oldu. Hiç duyulmamış ve kullanılmamış orijinal besteleri yorumlaya rak uluslararası bir üne kavuştu. 1967 yılında Fransız vatandaşlığına geçip Yves Petit adını alan sanatçı, albümlerinde Setrak adını kullanmaya devam etti. En tanınmış albümleri arasında yeryüzünde ilk kez kaydedilen Georges Bizet’nin tüm piyano eserleri, Alexander Scriabine’nin tüm piyano etütleri ve “Edward Grieg 66 Lirik” parçası sayılabilir. Sanatçının albümleri Harmonia Mundi ve Solstice şirketlerinden yayımlanmıştı, Setrak bugün Paris banliyölerinden St. Cloud mezarlığında toprağa verilecek. Ahmet Şefik Kıran anılıyor… ? Kültür Servisi Geçen yıl genç yaşta aramızdan ayrılan tiyatro sanatçısı, oyuncu Ahmet Şefik Kıran, 28 Ekim Cumartesi günü 19.00’da Bakırköy Belediye Tiyatroları Bakırköy Yunus Emre Kültür Merkezi’nde düzenlenen Anma Buluşması etkinliğinde yer alan Haldun Taner’in Günün Adamı oyununda sahnede olacak. Birincisi düzenlenen etkinliğin, gelenekselleşerek devam etmesi bekleniyor. Anma etkinliğine, ailesi, dostları, meslektaşları ve öğrencileri katılırken, gelenekselleşmesiyle bir “Tiyatro ve Kültür Şöleni”ne dönüşmesi amaçlanıyor. Tören, 20.30’da sahnelenecek Haldun Taner’in Günün Adamı oyunuyla sürecek. Anma Buluşması, Şefik Kıran adına yayına başlayan sanal tiyatro ve kültür dergisi www.praktika.com’un açılışı ve tanıtımı ile sona erecek. G Arkeolog, mimar, ressam ve gezgin Albert Gabriel (sağ başta) Anadolu’da bir araştırma gezisi sırasında... yaklaştığımızda, örneğin 1930’lu yılların başında turizme kapalı olan yörelerimize gerçekleştirdiği gezilerin sonuçlarını da kapsayan ve 1940’ta Paris’te iki büyük cilt halinde yayımlanan kitabı, Anadolu arkeolojisi üzerine Van Berchem ve Strzygowski’nin, ondan yirmi yıl önce başlattıkları çalışmanın, daha ileri düzeyde bir devamıydı. Bu kitaptan, Diyarbakır surlarıyla ilgili bölümü çevirerek vakıf adına yayımladığımızda, o dönemde özel bir izinle yöreye gidip kendi haline terk edilmiş surların ayrıntılı planlarını çıkarmış olan Gabriel’in bu gayreti, şimdi söz konusu sergiyle daha da bilinir hale gelecek olan bir çalışmadan yalnızca küçük bir kesite tanıklık etmişti.. Albert Gabriel gittiği yörelerde kısa süreli kalsa da, o yörelerdeki tarihsel yapıların ayrıntılı rölövelerini çıkartıyor, planlar ve kesitler çizerek, örneğin Anadolu kent yapılarının zaman içinde yıkıma uğrayan ya da aslından uzaklaşacak olan karakteri için belgesel bir döküm sunuyordu. Ayrıca bu çalışmaların yanı sıra, yapıların fotoğraflarını çekiyordu. Bir arkeolog olarak, söz gelişi Rodos’tan panoramik görüntüleri konu alan çizimlerinde Pinon, İtalyan ‘‘vedütizm’’inin izlerini buluyor ki, bu bile Gabriel’in mimar ve arkeolog kimliğini öne çıkarmakla kalmayıp sanatçılık misyonuna da belirli ölçülerde yakınlık duymuş olduğunu gösteriyor. Gene de 190811 arasında Delos’ta geçen ve uzunca bir süreyi kapsayan adadaki ikametine ilişkin belgeler, Gabriel’in uzmanlık alanıyla ilgili çalışmaları arasında önemli bir yer tutmaktadır. (Sergi, 11 Kasım’a kadar görülebilir. Tel: 0212 252 47 00) BİRİNCİYE BURSLU SİNEMA EĞİTİMİ Metro Group 4. Kısa Film Yarışması’nda birinci olan filmin yönetmeni Londra New York Film Akademisi’nde 2007 yılında burslu sinema eğitimi ve 2.000 Avro ve ikinci olan filmin sahibi de yine aynı akademide, 2007 yılında burslu sinema eğitimi ve 1.500 Avro kazanacak. Yarışmada üçüncülük kazanan filmin yönetmeni 1.500 Avro ve mansiyon kazanan yönetmen de 1.000 Avro ile ödüllendirilecek. Türkiye’de ‘Sinema ve İletişim’ alanında ön lisans, lisans ve lisansüstü eğitim gören gençlerin katılımına açık olarak düzenlenen yarışmaya 2006 yılında mezun olan öğrenciler de filmleriyle katılabilecekler. Yarışma sonuçları 24 Kasım 2006 Cuma günü www.metrokisafilm.com ve www.tursak.org.tr adreslerinden duyurulacak. ‘Cobalt 60’ beyazperdede ? Kültür Servisi Universal Pictures, kült çizgiroman “Cobalt 60”ın yayın haklarını aldı. Mutantlar ve yaratıkların yaşadığı kıyamet sonrası bir dünyada geçen hikâyede maskeli kahraman Cobalt 60’ın, ailesinin ölümüne sebep olan Strontium 90’dan öç alma çabasını konu alıyor. 1968 yılında Vaugn Boder’in yarattığı Cobalt 60’ın yönetmenliğini Ölüler Şafağı filminin yönetmeni Zack Snyder yapacak. Şişli Belediyesi’nden özel tiyatrolara destek ‘Sanata ve sanatçıya sahip çıkılmalı... ’ İSTANBUL (AA) Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Hadi Çaman Tiyatrosu’nda tiyatro sanatçılarıyla birlikte düzenlediği basın toplantısında, bir toplumdan sanatın yok edilmesi halinde onunla birlikte pek çok şeyin de yok olacağını belirterek insanların sanat aracılığıyla hoşgörüyü öğrendiğini kaydetti. Bir yerel yöneticinin eğitime, sağlığa ve sanata ne kadar önem veriyorsa o kadar başarılı olduğunu vurgulayan Sarıgül, yerel yönetimlerin sanata ve sanatçısına sahip çıkmasının demokrasinin de göstergesi olduğunu anlattı. Sarıgül, “Üzüldüğüm nokta şu ki artık yeni sanatçıların da yetişmediğini görüyorum. Bölgemizdeki tiyatroların gelişmesine, güçlenmesine katkıda bulunmak belediye olarak bizim görevimizdir. Bölgemizdeki özel tiyatrolara en az 30 bin YTL olmak üzere katkıda bulunacağız’’ diye konuştu. Sarıgül, bunun yanı sıra sanata destek olmak isteyen işadamları ve kuruluşlarla görüşerek onların da desteğini sağlayacağını vurguladı. Mustafa Sarıgül, maddi destek yanında izleyici desteği de sağlamaya çalışacaklarını, bu amaçla tiyatroya gitmek isteyip maddi durumları nedeniyle gidemeyen bölgedeki okul müdürleri, öğretmenler, cami imamları ve Kuran kurslarının hocalarına da tiyatro bileti vereceklerini bildirdi. İĞER YEREL YÖNETİMLERE ÖRNEK Tiyatro sanatçısı Hadi Çaman da Sarıgül’ün hareketinin diğer yerel yönetimlere örnek olması dileğinde bulundu. Gazanfer Özcan ise “Ben şahsen kendimi artık güvencede hissetmeye başladım. Sağ olsunlar. Yaptıkları az buz bir şey değil’’ dedi. Asuman Tabak ise tiyatrolarının çok kısa bir süre önce açıldığını, bu nedenle bu desteği sevinerek kabul ettiğini söyledi. 1317 Aralık tarihleri arasında birincisi yapılacak ‘Uluslararası Bursa İpek Yolu Film Festivali’, zengin bir gösterim programıyla sinemaseverlerin karşısına çıkacak Noel Baba Kilisesi’nde resimler ? Kültür Servisi Antalya’nın Demre ilçesindeki Noel Baba Kilisesi’nde 11. yüzyıla ait duvar resimleri ortaya çıkarıldı. Noel Baba Kilisesi’nin uzun yıllar toprak altında kalan birinci katında arkeolog Rıdvan İşler tarafından yaklaşık 2 aydır yürütülen çalışmalarda, kilisenin güney bölümündeki duvarlarda resimler bulundu. Kilisede yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren İşler, kilisenin toprak altında kalan birinci katının 1956 yılında gün yüzüne çıkarıldığını, ancak o tarihten bugüne kilise içerisinde ciddi bir arkeolojik çalışma yapılmadığını bildirdi. Big River D Dünya sinemasının seçkin örnekleri bir arada Kültür Servisi 1317 Aralık 2006 tarihleri arasında Bursa Büyükşehir Belediyesi’nce birincisi yapılacak ‘Uluslararası Bursa İpek Yolu Film Festivali’, kentin ve ülkemizin kültür sanat hayatını saygın ve uluslararası bir film festivaliyle renklendirmeye hazırlanıyor. Dünya sinemasının seçkin örneklerinin bir araya getirildiği ve çoğu Türkiye’de ilk kez izleyiciyle buluşacak olan 40 filmden oluşan programıyla festival, Bursalı sinemaseverlere iddialı bir sinema şöleni sunmayı amaçlıyor. ‘Uluslararası Bursa İpek Yolu Film Festivali’nin başkanlığın yılların deneyimli sinema yazarı ve tarihçisi Burçak Evren üstleniyor. İspanya, Fransa, İtalya, Rusya, İsviçre, Çin, Irak, İsveç, Lübnan, Filistin, SırbistanKaradağ, Romanya, Bulgaristan, Kırgızistan, Kazakistan, Litvanya, Letonya, Estonya, Gürcistan, Slovenya, BosnaHersek ve Türkiye’den filmlerin izleyiciyle buluşacağı ‘1. Uluslararası Bursa İpek Yolu Film Festivali’, bu ülkelerden yönetmen, oyuncu ve festival yöneticisini de Bursa’da ağırlayacak. ELGESELCİLERİN GÖZÜYLE 10 KADIN 10 BAKIŞ Töre cinayetleri, aile içi şiddet ve cinsiyet ayrımcılığının kıskacıncek. ‘Geceyarısı Seansı’ da festivalin bölümlerinden biri. Etkinlik kapsamında düzenlenecek olan ve alanlarında yetkin isimlerin vereceği dersler sonunda katılımcıların sinema sanatına ilişkin temel bilgilerle donatılmasının amaçlandığı ücretsiz sinema kursları, sinemanın profesyonellerini de Bursalı sinemaseverlerle buluşturuyor. Katılımcıların yaşadıkları kentin tarihine ve kültürel dokusuna yönelik belgesel ve dramatik çalışmalarda rahatlıkla görev almaları ve bu tür projeleri geliştirmeleri de seminerin hedefleri arasında yer almakta. Semir Aslanyürek, sinema ve tiyatro oyuncuları Pelin Batu ve Aykut Oray, sinema yazarı Rekin Teksoy, ‘Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu’ filminin görsel efekt teknik direktörü Mümin Serbest, makyaj sanatçısı Sevtap Aytuğ gibi isimler ders veren eğitmenler arasında olacak. Ethem Özgüven ve Petra Holzer Özgüven’in gözetmenliğinde sürdürülecek olan ‘İpek Yolu Belgesel Film Atölyesi’ katılımcılarının gerçekleştireceği belgesel filmin, ulusal ve uluslararası film festivallerine katılması ve ulusal televizyonlarda yayımlanması da hedefleniyor. (0 212 235 32 34) Kadına ağıt B da varoluş mücadelelerini sürdürmeye çalışıyorlar. ‘Uluslararası Bursa İpek Yolu Film Festivali’, kadınların dünyasındaki bu iki farklı gerçekliğin, toplum yaşamının her boyutunda üstlendikleri rol ve hâlâ töre cinayetleri, aile içi şiddet ve cinsiyet ayrımcılığının kıskacında varoluş mücadelelerini sürdürmeleri gerçeğinin irdelendiği belgesel filmlerden oluşan seçkisiyle Bursalı sinemaseverleri kadınların dünyasına yönelik belgesel bir yolculuğa çıkarıyor. Ümit Kıvanç’ın ‘Naze’, Eylem Kaftan’ın ‘İsmi Güzide’si bu bölümde gösterilecek filmlerden. Bu bölümde, yönetmenlerin katılımıyla ‘Kadın Hakları ve Belgesel Sinema’ konulu bir de panel gerçekleştirile Sürücü belgemi kaybettim, hükümsüzdür. SEVGİL DOĞRUGÜVEN CUMHURİYET 14 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle