19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 TEMMUZ 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET EKONOMI [email protected] Başkanlığını Prof. Dr. Mümtaz Soysal'ın yaptığı KİGEM, IMF anlaşmalarmı yargıya taşıdı Stand-by'ın iptali için davaMURATKIŞLALI ANKARA - Başkanlığını Prof. Dr. MümtazSoysal'ın yaptığı Kamu Işlet- meciliğini Geliştirme Merkezi (Kî- GEM) Vakfı, 26 Nisan 2005 tarihli IMF niyet mektubu ile 11 Mayıs 2005 tarihli stand-by düzenlemesinın ana- yasaya aykınlığı ve imza atanlann yetkisızlıği gerekçeleriyle Ankara tdare Mahkemesi'ne iptal davası aç- tı. Davanın temelini, nıyet mektubu ve stand-by düzenlemesinin yetkisiz kişiler tarafından imzalanması ve uluslararası bir anlaşma olarak Ba- kanlar Kurulu karanna ve Cumhur- başkanı'nın onayına dayanmaması oluşturuyor. KİGEM tarafından 11 Temmuz 2005 Pazartesı günü açılan davanın dilekçesmde stand-by düzenlemele- • KİGEM'in Ankara Idare Mahkemesi'nde açtığı davadaki iptal isteminin gerekçesi, 'niyet mektubu ile stand-by'ın yetkisiz kişiler tarafindan imzalanması ve Bakanlar Kurulu karan ile Cumhurbaşkanı'nın onayına dayanmaması'. • 1958 ile 2004 sonu arasında yaklaşık 45 milyar dolar IMF kaynağı kullanıldığı ve karşılığında 4.5 milyar dolar faiz ödendiği belirtilen dava dilekçesinde, son stand-by anlaşmasıyla 10 milyar dolar tutarında IMF kaynağının kullanılacağına dikkat çekildi. rinin 199O'lı yıllarla birlikte ekonomi dışındakı alanları da içermeye başla- dığı, 2000'li yıllardan itibarense bir sömürge ülkesinin iç yapısınnı düzen- lenmesini andınr şekilde "yasama, yürütme hatta yargıya müdahaleyi içeren koşullar taşır hale geldiği" be- lirtildi. Dilekçede şu ıfadeler yer aldı: "Bu kişilerin Türkiye Cumhuriyeti Devle- ti'ni bağlayıcı anlaşmalar yapma yet- kisi yoktur. Bu yetld TBMM'nindir. Bu yetki, ancak anayasa ve uluslarara- sı anlaşmalann yapılmasını düzenle- yen 244 sayılı yasanın beliıiediği şart- larm bulunması durumunda Bakan- lar Kurulu tarafindan kullanılabilir ve bu kararlar Cumhurbaşkanlığı'nın onayı ile Resmi Gazete'de yayımlana- rak hukuki bağjayıcılık kazanır. Oysa bugüne kadar, IMF niyet mektuplan ve stand-by düzenlemelerivle ilgili ola- rak bunlaruı hiçbirisi yapılmamış. Ba- kanlar Kurulu'nun hatta TBMM'nin yetldleri bir bakan ve bürokrat tara- findan gasp edilmiştir.'' Dava dilekçesinde 2005 niyet mek- tubu ve stand-by düzenlemesinin "Yetkisiz TemsiT - "Yetki Gaspı ve Görev Gaspı" - "Anayasaya Aykın- hk" içerdiği belirtilerek bu belgelerin "yoklukla mahıT olduğunun karara bağlanması ve anayasaya aykınlığın giderilmesi istendi. '4.5 milyar dolar faize gjttf 1958 ile 2004 sonu arasında yakla- şık 45 milyar dolar IMF kaynağı kul- lanıldığı ve karşılığında 4.5 milyar do- lar faiz ödendiği belirtilen dilekçede, son stand-by anlaşması ile 10 milyar dolar tutannda IMF kaynağının kul- lanılacağı ifade edildi. Çokuluslu West LB Bankası'nın Hazine Müdürü Burak Üstay, niyet mektubu ile stand-by'ın iptal edilme- si durumunda "Darmadağın ohıruz" dedi. Üstay, "Zaten AB çapasında za- yıflama var. Bir de IMF çapasını kay- bedersek darmadağuı oluruz. Kur da faiz de sçrar" dıye konuştu. BPAkaryakıt I ııı kiyePazarlanıaMüdü- rü Simge Ergun Camgözoğlu ve Dünya Başkanı Philip .\ew yeni ürünü tanıtû. BP'den çevre dostu ürün Ekonomi Servisi - BP araçlarda daha fazla performans sunan ve çevreye daha az zarar veren yeni ürünü Ultımate'i Tür- kiye'de de satışa sundu. Kurşunsuz benzin ve dızel versıyonla- nyla araçlarda daha fazla performans sağlayan ve çevreye daha az zararlı atık veren BP Ultimate, her marka, her yaş ve her motor tipine uygun olarak geliştiril- miş. Tanıtım toplantısına katılan BP Akaryakıt Yönetim Grubu Dünya Başka- nı Philip New, Ultimate'in geliştirihne aşamasında 30 bin tüketiciyle konuştuk- lanm belirterek "Istekler dogrultusunda geliştirilen Ultimate çok uzun bir çahşma- nın ürünü" dedi. BP Türkiye Akaryakıt Direktörü Ahmet Yümaz, "BP'nin sek- tördeki konunıunu daha da güçlendirecek olan yeni ürünümüz, ekinı sonuna kadar tüm Türkive've vavüacak" dedi. Prototipleri geliştiren Vestel, ürünlerini 2006'dan itibaren tüketicinin hizmetine sunacak Hidrojen yakıt püi evlerde• Hidrojenden elde edilecek yakıt pili cep telefonlannda, dizüstü bilgisayarlarda kullanılabilecek. Aynca evlere gelen doğalgazdan, hidrojeni alınması sayesinde bir yandan elektrik enerjisi üretilebilirken enerjinin yanı sıra ısınma ve temiz su elde edilebilecek. Ekonomi Servisi-Zorlu Grubu, pet- role alternatıf enerjı kaynaklan geliş- tirme amacıyla hıdrojen üzerinde iki yıl önce başlattığı laboratuvar çalış- malarını tamamlayarak hidrojen yakıt pilı prototiplerini geliştirmeye başla- dı. Zorlu Grubu'nun kamuoyuna tanıt- tığı ürünlenn prototipleri arasında, cep telefonlan, bilgisayarlargibi taşınabi- ür cıhazlara enerji sağlamak amacıy- la geliştirilen yakıt pilleri, konutlann tüm enerji ıhtıyacını karşılayacak ka- tı-oksit yakıt pilleri, sıvı olarak elde edilen hidrojenın güvenlı olarak taşın- masına ve depolanmasına olanak tanı- yan yeni teknikler de bulunuyor. Zorlu Grubu, Istanbul'da bugün başlayacak Uluslararası Hidrojen Enerjisi Teknolojileri Kongre ve Fu- an'nda da bu çalışmalannı sergileye- cek. Vestel Şirketler Grubu Icra Kuru- lu Başkanı Ömer Yüngül, basın top- lantısuıda yaptığı konuşmada, petrole alternatif enerji kaynaklannı geliştir- mek için dünyada bir enerji savaşı ve- rildiğinı, zaman zaman varili 60 dola- n aşan petrole karşı herkesin alterna- Zoriu Grubu, çahşmalannı tamamlayarak hidrojen yakıt pili prototipleri flrettL tıf enerji kaynaklan üzennde yoğun- laştığım vurguladı. Türkıye'nin zen- gin hidrojen ve bor kaynaklannı dık- kate alıp kendi gruplannın güçlü yan- lannı ortaya koyarak alternatif enerji kaynaklanna dayalı ürünler için düğ- meye bastıklanm bildirdi. "Bir helva yapahm dedik. Bir ekip kurduk. Ken- di elemanlarumzm yanı sıra ünrversi- telerimizden değerli bilim adamlannı bir araya getirdik" dıyen Yüngül, 2 yıldn- devam eden laboratuvar çalış- malan sonucunda ilk ürün örnekleri- nı geliştirdiklenni ve Vestel ile bu ürünleri halkın hizmetine sunacakla- nnı bildirdi. Başka ülkelerde de yakıt pülerinin kullanıldığım, ancak kendi geliştirdik- leri ürünlenn çok daha ileri, verimlili- ğı yüksek, kullanma değerlerinin daha iyi oldugunu belirten Yüngül, Ar-Ge harcamalannın bugüne kadar 10 mil- yon dolara yaklaştığını, bir sınırlama olmadığını bildirdi. Ürünlerin çok kı- sa süre içınde kullanılabilir hale gele- ceğıni, otomobillerde kullanımı için bı- raz zamana ihtiyaç bulunduğunu kay- deden Ömer Yüngül, büyük şehirlerin yakıt pili kullanımını destekledıklerini belirterek Tokyo Belediyesi'nin evler- de kullanılacak 100 bin yakıt pili iha- lesine katılacaklannı açıkladı. ^AIRFEL Herkes için son teknoloji NASIL ELDE EDİLİYOR? Hidrojen linyıt, Karadeniz'in 60 metre derinliğinden sonra bulunan hidrojen sülfür, hava ve suda bulunuyor. İlk aşama hidrojenin içinde bulunduğu kaynaklardan katalizörlerle aynştınhnası. Ardından nanoteknoloji kullanılarak hidrojenden elektrik sağlayacak elektronlar elde ediliyor. Yakıt pili teknolojisi için önemli bir konu da güvenli taşınabilir, depolanabilir hale gelmesi. Bor madeni türevi boron hidrür ile hidrojen atmosfer basmcı altında taşınabilir hale getiriliyor. PATENTİ ALINACAK Zorlu Şirketler Grubu Icra Kurulu Üyesi Cengiz Ultav, yakıt pillerinde maliyetlerin düşürülmesi, çok farklı alanlarda çok büyük sayıda imal edilmesiyle önemli bir aşama kaydedileceğini kaydetti. Ultav, bundan sonraki lOyılda, bu mikrojenerasyon enerji ürünlerini bütün dünya için üretecek olan firmanın Zorlu Grubu firmalan olacağını söyledi. EKONOMİ POLİTİK ERİNÇ YELDAN 1990'lap Arjantin'ini Hatırlarken Arjantin 1991'in Mart ayında Konvertibilite Planı'm açıklayarak ulusal parasını ABD Doları'na bire bir bağ- lamış ve para kurulu adı verilen bir parasal sisteme geçmiş idi. Bu sistemde para arzı sadece döviz giriş ve çıkışlanna bağlanıyor ve merkez bankasının Arjantin hükümetini veya bankacılık sistemini finanse etmesi "yasaklanıyordu". Arjantin 1990-2001 arasını IMF'nin sıkı denetimi al- tında geçirdi. Busüreçte Arjantin, IMF'nin bütün koşul- landırmalanna harfıyen uymatcta idi: özelleştirmelerta- mamlanmış; sosyal güvenlik sistemi özelleştirilmiş ve bankacılık sistemi birkaç küçük banka dışında yaban- cı bankalara devredilmişti. Enflasyonun hızla düşmesi ve elde edilen yüksek büyüme hızlan Arjantin'in birden- bire "IMF'nin mucize örneği" olarak anılmasınayol aç- mıştı. Ancak 1995'ten itibaren büyüme hızlannda düşme ve işsizlik oranlannda hızlı artışlar görülmeye başlandı. Işsizlik oranı 1990'da yüzde 12.2 iken 1994 'Tekila Kri- zi' sonrasında yüzde 18.9'a çıktı ve bu düzeyini 1990'lann sonuna değin korudu. Bu arada cari işlem- ler açığı hızla yükseldi ve ıhracatın ithalatı karşılama ora- nı gerilerken dış borçlann millı gelire oranı 1990 başın- dan, 2001 'e değin 30 puan artış gösterdi. Arjantin kamu maliyesini hızla dengesizliğe iten en önemli olgu ıse sosyal güvenlik siteminin IMF'nin yo- ğun baskısı altında, alelacele özelleştirilmesi idi. Sos- yal güvenlik sisteminde kamunun prim gelirlerinin azal- ması ve yeni özelleştirilen sisteme (IMF'nin direktifleri ve gözetimi altında) kamu kaynaklanndan sürdürülen transfer harcamaları nedeniyle özelleştinlen sosyal gü- venlik sisteminin kamuya maliyeti 1993'te 12.4 milyar dolardan 2001 yılında 23.4 milyar dolara yükseldi. Ay- nı dönemde, diğer özelleştirmeler nedeniyle kârlı kamu kuruluşlanndan aktanlan faktör gelirleri de hızla azal- maktaydı. Kamu açıkları ise dış borçlanma ile kapatı- labiliyordu. Ancak bu da dış borç servisi maliyetlerinin artmasına yol açtı ve Arjantin'in dış borç faiz ödemele- ri 2.5 milyar dolardan, 10.1 milyar dolara yükseldi. Neoliberal görüşün Arjantin ekonomisi üzerine yap- tığı tüm eleştiriler 1995 sonrasında Arjantin'de kamu dengelerinin bozulduğu ve suçlunun da "popülist har- camalarda" bulunan hükümet olduğu şeklindedir. Ay- nı çevrelere göre ise "Türkiye kamu maliyesi çok so- rumlu davranmakta ve IMF programlanndan sapma- maktadır." Oysa, Arjantin'de kamu maliyesinde 1995-sonrasın- da yaşanan sorunlann en önemli kaynağı kârlı kamu ku- ruluşlannın ve sosyal güvenlik sisteminin hiçbir mali denge gözetilmeden özelleştirilmesi ve bu sürecin tüm maliyetlerinin de kamu sektörüne yıkılması idi. Kısaca- sı Arjantin'de hızla büyüyen kamu açıklannın ardında tek tek takvime bağlanarak birer fetiş haline getirilen özelleştirme "başanlan" yatmaktaydı. Arjantin 2001 kri- zi, aynı Türkıye'nin 2000 Kasım ve 2001 Şubat krizleri gibi, IMF programlanna sapmadan harfiyen uyulması neticesinde çıkmış idi. Türkiye, yeni stand-by altında 2007'ye giden yolda Arjantin'in özelleştirme ve sosyal güvenlik sisteminde- ki -adına reform denilen- koşullandırmalannın sonuç- lannı çok iyi incelemek zorundadır. "Cari açık finanse ediliyor", "serbest kur rejimi her derde devadır", "IMF'nin ve AB'nin kurumsal çapalan altında güven- deyiz" türünden içi boş sloganlar ancak finansal siste- min spekülatif coşkulannı kamçılamakta, Türkiye'nin derinleşmekte olan yapısal sorunlanna çözüm üretme- mektedir. Bağımsızlık yahtı masaya yatınlacak İSTANBUL (ANKA) - Ülkelen, petrol ve doğalgaz ithalinde dışa bağımlı ohnaktan kurtaracağı düşünüldüğü için adına "bağunsıznkyakıtı" da denilen hidrojen enerjisi uluslararası düzeyde tartışılacak. Uluslararası Hidrojen Kongresi, Lütfı Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda bugün başlıyor. Kongreye 60 ülkeden yaklaşık 2 bin 500 bilim insanının yanı sıra birçok otomobil firması da katılıyor. Kongrenin başkanlığmı Prof. Dr. Engin Tûre yapacak. Kongre kapsamında yann yurtiçi ve yurtdışından otomobil firmalan hidrojenli otomobil projelerini sergileyecek. İLGİ TOPLUMUNA DOĞRU/ ÖZLEM YÛZAK [email protected] DEMİR SOĞUTMA ISKENDER PAŞA MAH. DEĞNEKÇİ SOK. NO: 9 FATİH - İSTANBUL TEL: (0212) 635 63 23 FAX: (0212) 635 62 98 Tekstilde değil, beyaz eşya ya d a otomotivde de de- ğil, çok daha iddialı bir konuda, enerji teknolojilerinde bir Türk şirketinin dünya devleri ile yarışacağı kimin aklınagelirdi. 2 yıldan beri kendi laboratuvarla- nnda hidrojen enerjisinden yakıt pili üretmek için sessiz sedası çalışmalar yapan Vestel, proti- tiplerini üretti ve düğmeye bas- tı. Üstelik büyük bir iddia ile. 2 sene içinde evlerde kullanılabi- lecek şekilde üretilecek olan ya- kıt pilleri tüm dünyada satılacak. Tabii ki hidrojenden yakıt pili üre- ten ve bunları kullanan ülkeler var. Vestel'in bağlı bulunduğu Zorlu Grubu'nun "Ben bunları dünyaya satacağım" demesi verimlilik ve maliyet gibi konular- da küresel rekabete hazır olaca- ğını gösteriyor. Bu konuda ilk deneyim ise Tokyo Belediyesi'nin evlerde kullanılmak üzere açtığı 100 ya- kıt pili ihalesi olacak. Pekl vestel bu İse neden soyundu? Vestel Şirketler Grubu Icra Ku- rulu Üyesi Cengiz Ultav'a göre alternatif enerji arayışlannda bir paradigma kayması yaşanıyor. Ultav bunu, "Tıpkı pervaneli uçaktan jet uçaklanna geçiş ya Beklenen Helvayı Vestel Peki Ama Nasıl? Yaptı, da 1940'lıyıllarda oda büyüklü- ğündeki dev bilgisayarlardan PC'lere geçiş gibi" diye açıklı- yor: "Günümüzün uçaklan fir- malann rekabet gücü ile ortaya çıktı. PC'lerise bilgınin üretildi- ği yer oldu. Bugün alternatif enerjide bir model değişimi ya- şanıyor. Artık mikrojenerasyon dediğimiz teknikle üretim yapı- lacak. Dünyada söz sahibi bu yeni model olacak. Her evde, her tarlada hareket eden her cismin yanında kullanımı sağla- yan cihaz yakıt pili olacak. Yani hidrojeni götürebileceğiz her yerde kendi elektriğinizi üretebi- leceksiniz." Işte tüm bu gelişmeler, Zorlu Grubu'nu bu alana yöneltmiş. 5 yıldadüzenledikleri ve "Nereler- de büyümek lazım" sorusunun yanıtının arandığı arama konfe- ransının sonucunda karar alın- mış ve düğmeye basılmış. Helva nasıl yapıldı? Bu konuyu da Vestel Icra Gru- bu Başkanı Ömer Yüngül anla- tıyor: "Türkiye'nin kaynaklannı ortaya serdik. Neler var? En zengin hidrojen yataklanna sa- hip, yüksek kali- teli ve çok mik- tarda bor var. Peki bizim Zorlu Grubu olarak eli- mizde ne var? Enerji şirketimiz var, tekstil şirke- timiz var, teknoloji şirketimiz var. Bunlardan bir helva yapalım de- dik. Bilim insanlannı da bünye- mize kattık. 2 yıldan beri labo- ratuvar çalışmalannı sürdürüyo- ruz. Ar-ge için bugüne kadar 10 milyon dolar harcadık ve sınır yok, harcamayı sürdüreceğiz." Vestel, hidrojen enerjisinden yakıt pili teknolojisi geliştirme çalışmalarında Ankara, Gazi ve Niğde üniversiteleri ile Azerbay- can üniversitelerinden bazı pro- fesörler ve endüstriye yakın ki- şileri bir araya getirmiş. Yüngül ile sohbetimizde, "Neden TÜBİ- TAK'tan da destek almadınız" sorusunu yöneltiyorum. "Bizim için zaman son derece önemli. Işi yavaşlatabilecek bütün kat- manlardan uzak durduk" diye yanıtlıyor. Sonuçta uzun yıllardan beri beklenen helvayı Vestel yaptı. Enerji teknolojileri gibi iddialı bir konuda Ar-ge'ye verdiği önem sayesinde sıçrama yaptı. Patent için müracaatta bile bulundu. Bundan sonra en azından bu ko- nuda Türkiye, yabancı şirketle- rin patentleri için milyonlarca dolar ödemekten kurtulacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle