Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 NİSAN 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ARSEN LÜPEN TURHAN SELÇUK
DURUST
TABİATLI
İSTANBUL
EFENDİSİ
ABDÜ1CANBAZ1
IN
HARİKULÂDE
MACERALAÜI
KISIM
TEKMİLİ
BÎRDEN
VE
Yûlcu
ETMEk
ÎÇÎKİ 0M-
UfcLA,
BÖ.YJ.ÎCE £>MNyANlH EN Ü K L U
i VE AEPÜLCAN3AZ
Sayıştay TBMM'ye sunduğu raporda bakanlığa bağlı kurumlann sağlıksız tablosunu ortaya koydu
Hastaneler dehastanelikEMtNEKAPLAN
ANKARA-Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastane-
leri ınceleyen Sayıştay, hastanelenn ıçınde bu-
lunduğu sağlıksız tabloyu ortaya koydu. Sayıştay'ın
TBMM'ye sunulanraporunda, "Yönetmeliğeay-
kırı atamalar yapılıyor. Hastaneler, uznıan ekip-
lerceyönelilmiyor.Bazıhastanelerde standart kad-
rosunun üsründc hazılaıında altında personel bu-
lunuyor. Performaıısa dayalı prim sisknıi, sağlık
hizmetinin kalitesini düşürecektir" saptamaları-
na yer verildi. Sayıştay Başkanlığı'nın "Sağlık
Bakanlığı'na Bağlı Hastanelerde İlaç, I'ıbbî Sarf
Malzcmcsi, Tıbbi Cihaz YönetimT başlıklı per-
ibrmans denetimi raporu, TBMM'ye sunuldu.
Raporda şu saptamalara yer verildi:
Kaliteli süt için
20 dakika güneş
tslanbul Haber Servisi - Anne sütünün lıayat
sigortası olduğuııu vurgulayan uzmaıüar,
güneş gören annelerin sütünün, görmeyen-
lerden dalıa kaliteli olduğuna dikkat çekti-
ler. Istanbul Üniversilesi (İÜ) Istanbul Tıp
Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Anabilim Dalı, tÜ Çoeuk Sağlığı Enstitüsü
ve Türkiye Milli Pediatri Derneği Istanbul
Şubesi'ncc düzenlenen 27. Pediatri Günleri
vc 6. Pediatri Hemşireliği Günleri sona erdi.
Türkiye Milli Pediatri Derneği tslanbul Şu-
be Başkanı Prof. Sema Aııak, anne sütünün
ilk 6 ay tek besin olarak verilmesi durumun-
da bebeğin tüm gereksinimlerini karşıladığı-
nı anlattı. Kongre Genel Sekreleri Doç.
£min İJnüvar da annelenn günde 20 dakika
güneş ışını almasmın, bebeğin yeterli D vi-
taminını almasını sağlayacağını bildirdi.
V* Hastaneler uzman
ekiplerce yönetilmiyor.
t^ Yönetmeliğe aykırı atamalar yapılıyor.
^ Bazı hastanelerde fazla, bazılarında az
personel bulunuyor.
• Hastanelere yönetmeliğe uygun görevlendır-
me ve atama yapılmadığı, hastanelerin uzmanlaş-
mış yönetim ekiplcrince yönetilmediği tespit edil-
mıştır. Bu durum, sağlık işletmesi yönetimi konu-
sunda eğıtım ve deneyimi olmayan kişilerin has-
tanelerı yönetmesı ve kaynaklann verimsiz kul-
lanılması rıskını yaratmaktadır.
• Hastanelerdekı "Yönetim Bilgi Sistemi" ye-
terli değildir. Hastaneler tarafindan bakanlığa ile-
SAYIŞTAY RAPORU NDÂNİ • Performansa dayalı
prim sistemi, sağlık hizmetinin kalitesini
düşürür.
t»
/
Hastane ihtiyaçlanm belirleyecek
prosedürler mevcut değil.
tilen verilcrle hastanelerin kayıtlarındaki veriler
bırbinyle çelişmektedir. Bakanlık, hastanelerin
tıbbı sarf malzemelen ve ılaçlar için ne kadar
kaynak kullandığını tam ve doğru olarak belirle-
yememektedır.
• Hastanelerde ilaç ve tıbbı malzeme ıhtıyacı-
nın kim tarafindan ve nasıl belırleneceğıne ılış-
kin prosedürler mevcut değildir. llıtiyaçlar, bı-
limsel metotlar kullanılmaksızın belirlenmekte-
Yurttaşın hastane çilesi bitmiyor.
(Fotoğraf: ŞULE KÖKTÜRK)
GöPICİGrdö kSÜD Sivil toplum örgütleri özelleştirmeye isyan etti
krizi riski artıyor ~~ ~
tstanbul Haber Servisi - Türk Kalp Vakfl
(TKV), bugün «Edirne'den Kars'a Üııi-
versite Gençliğinin Kalp Sağlığı ProjesPni
başlatıyor. Gençlerde kalp sağlığı riskinin
belirlenmesi amaçlanan proje kapsamında,
yaklaşık 3 bin kışiye tarama yapılacak.
TKV Başkanı Hayati Babaoğlu, 17.
Kalp Ilaftası nedeniyle The Mar-
mara Oteli'nde düzenlenen basın
toplantısında, gençlerde stres, en-
dışe, sağlıksız beslenme, sigara ve
uyuşturucu gıbı nedenlerle kalp
hastalıklanriskininarttığını söyledi. 1 yıl
sürecek olan projenın bugün Edırne'deİcı
Trakya Üniversitesi'nde başlayacağını
açıklayan Babaoğlu, 15 Nisan Cuma günü
IÛ llelişim Fakültesi'nde, 22 Nisan Cuma
günü de Kars'taki Kafkas Üniversitesi'nde
çalışmalar yapacaklarım anlattı.
Sezer'den sosyal
devlet vurgusu
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer, koruyucu hekimlik ve aile
hekımliğı uygulamalarının yaygınlaştınl-
masmın önemine ışaret etti, tüm yurttaşlan
kendisinden başlayarak anne ve çocuklar
başta olmak üzere toplum sağlığı içın çaba
göstermeye çağırdı. Sezer, "Dünya Sağlık
Günü ve Sağlık Haftası" dolayısıyla bir
mesaj yayımladı. Bireylere sağlıklı ve ka-
liteli bir yaşam sürdürebıleceklen sosyo-
ekonomik ve kültürel ortamın sağlanması-
nın devletin öncelikli görevlerınden oldu-
ğunu kaydeden Sezer, şöyle devam etti:
"Tiirkiye'ııin çağdaşlık yarışındaki savının
sürdürülcbilmesi için, sağlık alanında da
çağdaş düııyanın ölçütlcrini yakalanıası ge-
rekmektcdir. Bu kapsamda, sağlık sistemi-
nin geliştirilmesi, aksayan yönlerinin diizel-
tilmesi ve sağlık hizmetlerinin tüm yurttaş-
lar için ulaşılabilir kılınması znrunludur."
Yasa var kaynak yok
dir. Ihale işlemlerinin ihale mevzuatı konusunda
yeterli eğitim ve deneyiıne sahip olmayan perso-
nel tarafindan yürütülmesi nedeniyle bu işlemler
güçlükle uygulanmakta ve çok sayıda ihale yapı-
lan hatalı işlemler ve itirazları sonucunda Kamu
İhale Kurumu'nca iptal edilmektedir.
• Hastanelenn çoğunda iyi işleyen bir stok yö-
netımının kurulamamış olması nedeniyle kayıp
ve kaçaklarla bunlara neden olan sorumlular ta-
kip edılememektedır. İlaç ve tıbbı sarf malzeme-
leri içm birkodlama yapılmaması, ıhtıyaçlann sağ-
lıksız belirlennıesine ve gereksiz alımlaryapılma-
sına yol açmaktadır.
• Hastanelerde tıbbi cihaz ihtiyaçlarının belir-
lenmesinde faydamaliyetanalizi yapılmamakla,
fızıbılıte raporlan hazırlanmamakta, objektif stan-
dartlar buluıımamaktadır.
• Bazı hastanelerde standart
kadronun çok üzermde personel
istihdam edilmekteykeıı bazıla-
rında istihdam edilen personel sa-
yısı bu standardın çok altında kal-
maktadır. Önıeğin yerinde yapı-
lan incelemelerde 250 yatak ka-
pasiteli Osmaniye Devlet Hasta-
nesi'nde röntgenteknisyeni stan-
dart kadrosu 15 olmasına karşın
mevcut sayının 25, laboratuvar
teknisyeni standart kadrosu 13 ol-
masına karşın mevcut sayının 40,
ebe standart kadrosu 14'keıı mev-
cut sayının 62 olduğu görülmek-
tedir. Bir ilçe hastanesindeyse pa-
taloji laboratuvarı bulunmadığı
halde 3 palaloji uzmanı doktor
bulunmaktadır.
• Radyoloj i birimindeki cihaz-
lan kullananların tamamı, cihazın
radyasyon yayıp yaymadığına ba-
kıhinaksızın aynı koşullarda istih-
dam edilmekte ve ilgili mevzuat
gereğınce günlük 5 saatlik mesai
uygulamasına tabi tutulmaktadır.
Bu nedenle cihazlar atıl kalabil-
mekte veya donanımlı ve uygun
kışiler tarafindan kullanılmadığı
için sık sık arızalanmaktadır.
ŞULE KÖKTÜRK
Sosyal güvenliğın tek çatı altın-
da toplanmasını öngören Genel
Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı
TBMM'ye gönderıldi. Bütün nü-
fusun sigorta kapsamına alınması
öngörülen kanun tasansmda, 18
yaşından küçük çocuklar, ıstısna-
sız sigortalı olacak ve sağlık lıız-
mctleriııden yararlanabılecek. An-
cak, sivil toplum örgütleri, tasarı-
nın, sağlıkta özelleştirmenin ana
ayaklanndan biri olduğuııu belir-
tiyorlar. Örgütler, bu sistem için
kaynak olmadığını belirttiler.
Islanbul Tabip Odası Başkanı
Prof. Dr. Gencay Gürsoy, Genel
Sağlık Sigortası'nın, IMF ve Dün-
ya Bankası'nın Türkiye gibi ülke-
lere "Sağlığıözelleştirin" anlamm-
da önerdiği bir model olduğunu
belirterek, "Bu değişiklik sağlıkta
özelleştirmenin ana ayaklanndan
biri. Bu model eski sosyalist ülke-
lerde 8-1 ü yıldır uygulanıyor. Dün-
yaçalışmaörgütünün belj^leri var-
dır, sistem bugün, bu ülkelerdepa-
ralı sağlık hizmeti haline doııiıs-
müş durumda" dedı.
Açlık sınırındaki
prim ödeyecek
"Bütün nünısunistisnasızbir
sosyal güvenlik kapsamı altına
alınması" şeklındekı ıfadenın
insaıu ralıatlattığını belırten Gür-
soy, ayrıntılara bakıldığında za-
man içinde sağlık hizmetinin pa-
ralı hale dönüşlürüleceğinin gö-
rüldüğünü söyledi. Prof. Dr. Gen-
cay Gürsoy, sigorta bütçesinin prim
toplama sıstemıne dayanmasının
Bütün nüfusun sigorta kapsamına
alınmasını öngören üenel Sağlık Sigortası
Tasansı'mn IMF ve Dünya Bankası'nın
bir modcli olduğunu söyleyen Prof. Dr.
Gencay Gürsoy, "Sağlık hizmeti zaman
içinde paralı hale dönüştürülccck" dedi.
yasanın cn büyük handikapı oldu-
ğuna dikkati çekerek, "Primi dev-
let taratindan ödenecek kişileı; as-
gari ücretin 3'te birinden az kaza-
ııanlarolacak. Yanikişibaşuıa 116
YTL'nin (116 milyon TL) üzerin-
de gelir elde eden herkcs prinıini
cepten ödeyecek. Bir kîşinin prim
ödeyebilnıe kapasitcsiolarakayuk
116 YTL'yi sınır kabul ediyorsa-
ııı/, Türkiye'de açlık çeken bir iıı
sanın sağlık primi ödemcsini talcp
ediyorsunuz demektir" dedi.
Devletin primini ödemek zorun-
da olduğu yurttaş sayısının net ol-
madığına da ışaret eden Gürsoy, bu
sayının 15-20mılyonunüzerınde
olması durumunda, "ne bütçede
ne başka bir yerdc bir kaynak ol-
madığının göründüğünü" vurgu-
ladı. Gürsoy, kaynağın olmaması
nedeniyle devletin ya sağlık hiz-
meti paketinı daraltacağını ya da
prmunı ödedığı insan sayısını azal-
tacağını ıfade etti. Gürsoy, ayak-
tan tedavılerde ek ödeme, protez
gibi araçlarda yüzde 15-20 ora-
nında katkı payı, ilaç harcamala-
rının belli bir oranının sigortalı ta-
rafindan ödeneceğini anlattı.
H E K İ M E I D A R İ P A R A C E Z A S I
TürkTabıplen Bırlığı'nın Genel Sağlık Sigortası ile ilgili olarak ha-
zırladığı broşüre göre tasarı, kapsam dışı sağlık hizmetini vcren
ve kimlik tespiti yapmayan hekıme ıdarı para cezası öngörüyor.
^ Tasarı hekimin hastaya bakabılmesı içın, hastanın "prim bor-
cunun bulunmamasınT şart koşuyor.
• Kapsam dışı lutulan sağlık hizmetini kapsam ıçıııde olan
sağlık hizmeti gibi gösterenler hakında ceza kovuşturma-
sı yapılması örgörülürken, ceza olarak, kurumun ödediği
paranın gen alınması ve yersiz ödenen tutann 5 katı idari pa-
ra cezası getınlıyor.
Hastanın kımlık tespıtını yapmayan hekimc, kurumun uğradı-
ğı zararın 5 katı ıdari para cezası, katılım payını tahsil elme-
yen sağlık çalışanınalO katı ıdarı para cezası öngörülüyor.
• Sağhk hizmeti sözleşmeli veya taşeron, ış güvencesı olmayan per-
sonel eliyle yürütülecek. Genel Sağlık Sigortası'nın sağlık hiz-
metleri belirli bir paketle sınırlandırılıyor.
Sistem yok
• Sağlık Bakanlığı'nın hastalac-
ların tanı ve tedavisinde tanıyı
deslekleyici yöntemlere ilişkin
tıbbi standartlar ve rehberleri oluş-
turmamış olması, gereksiz tetkik-
lerın yapılmasına yol açmaktadır.
• Başhekımın, uzmanı olmadı-
ğı bırçok konuda onay ve dene-
tim mercıı konumunda olması,
yapılan işlenılerde hata rıskını art-
tırmakta ve uygun nitelikte ış ya-
pılıp yapılmadığı tam olarak de-
netlenememekledir.
• I lastanelerde depo olarak kul-
lanılan mekânlar genelde hasta-
ne binalannın kalori fcr, su, kana-
lızasyon tesisatlarının bulundu-
ğu bodrum katlarda yer almakta-
dır. Bu nedenle depolan zaman za-
man su basmaktadır.
• I lastanelerrn büyük çoğunlu-
ğunda kullamma ilişkin belirli bir
sistem oluşturulmadığı için mal-
zemelerın ve kullanım sürelen-
nin izlenmesinde sorunlar yaşan-
maktadır. Yapılan uıcelemeler sı-
rasında depolarda kullanım süre-
si dolan ve dolması çok yakın
olan fazla miktarda ilaç, serum
ve sarf malzemesi tespit edilmiş-
tır. Depodaki malzemelerin gü-
venlı muhafaza edilmemesi kayıp
ve kaçaklara yol açmaktadır.
. 4 ücak 2004 tarihınden itiba-
ren bütün hastanelerde uygula-
maya konulan performansa da-
yalı prim sistemi, personelı daha
çok çalışmaya teşvik etmesine
karşın çalışma su"asında hastane
olanaklannı tasarruflu değil, ter-
sine daha rahat kullanmaya teşvik
edecek niteliktedir. Bu uygulama
verılen hizmetin kalitesini de
olumsuz yönde etkileyecektir.
DUZ YAZI
OIIHAN HİUGİT
Gerçekten Geçmiş Olsun
Toplum bazı dönemlerde patlama noktasına ge-
lir. Kışkırtmalar, yanlış anlamalarla bütünleşir ve ön-
ceki gün Trabzon'da gerçekleşmesi an meselesi olan
büyük tehlike için adeta birileri düğmeye basmış olur.
Tıpkı Mersin'de, hatta yine dün bir başka versi-
yonu ile başkentte Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde
olduğu gibi.
Silahsız, saldırısız gösterilerin bireylerin doğal hak-
ları arasında olduğu, özellikle bildiri dağıtmagirişim-
lerini sıradan olaylar olarak değerlendirmek gereki-
yor. Yasalar şayet o eylem için izin alınmasını şart
koşuyorsa, girişim sahipleri ya o izni almak için baş-
vuru yapacaklar, ya da yasayı koruyan oıoritenin ken-
dilerine yönelecek yaptırımına peşinen razı olacak-
lar. O yaptırım elbette sadece güvenlik güçleri tara-
findan uygulanacaktır. Uygulama biçimi de eylem-
ciyi yargı önüne çıkarmakla sınırlı kalacaktır. Kitle-
lerin kendilerini o güvenlik güçleri yerine koyarak gö-
revli saymalarını anlaşılır görmek ise hem mümkün,
hem de doğru değildir. Tutuklu ve Hükümlü Aile-
leri Yardımlaşma Derneği'nden (TAYAD) kaynak-
lanan bir açıklamayı izinsiz dağıtmak istedikleri için
önceki gün Trabzon'da dört gencin linç girişimi bu
nedenle hiçbir bakımdan anlaşılır görülemez.
Trabzon'daki Emniyet güçlerini, başta Vali ve
Emniyet Müdürü olmak üzere verdikleri soğuk-
kanlı sınav nedeni ile kutlamak gerekiyor. Ön-
ceki günkü ucuz atlatılan olay, arkasında bir provo-
kasyon bulunmadan da bazen toplumsal patlama-
ların gerçekleşebileceğinin somut bir örneğidir. Trab-
zon'da bildiri dağıtanlaratepki gösterenler, umarım
daha sonra soğukkanlı olarak düşünme olanağı
buldukları zaman neredeyse ellerini kana bulamış
olacaklarını da değerlendirerek; kendileri için de
geçmiş olsun demişlerdir.
Ya öbür yüz?
Aynı gün özellikle başkentte ODTÜ kampusuna
ünifomnalı olarak gelen 20 güvenlik görevlisine de
tepki gösterildiği ve polislerin, jandarma birliğinin gi-
rişimi ile kendilerine yönelecek saldırıdan kurtuldu-
ğunu da hatırlayanlar için "1980 öncesine mi dö-
nülüyor" sorusu gündeme oturuyor.
O günlerde toplum sağ ve sol çatışmaların arena-
sı haline gelmişti. Sorumsuz ve goşist fraksiyonlar,
sonu kaos olacak çekişmeleri körüklemekte sakın-
ca görmüyordu. Trabzon'da bildiri dağıtmak isteyen
dört kişinin yanlışı bu konuda ilgili birime haber ver-
meyişleridir. Ama o yanlış, kendilerini özellikle bay-
rak da yakıyorlar gibi düşsel kışkırtmalarla linç teh-
likesi ile karşı karşıya elbette bırakmamalıdır.
Bir patlama noktasına doğru yaklaştığımızı fark
edenler, bunun nedenlerini soğukkanlı bir şekilde araş-
tırıyorlar mı? Eskiden etnik kimliğimiz ile meşgul ol-
madan güne başlarken, şimdi moda olanın yurttaş-
lar arasında köken, din ve mezhep ayrıcalıklarından
geçtiğini bilmiyor muyuz? Daha birkaç gün önce Gü-
neydoğu'da sayıları 100'ü aşan ve her birisi meç-
hul sözde görevli kişilerden söz ediliyordu. AB bü-
yükelçileri ile temsilcileri Tanrı'nın her günü Türkiye
Cumhurbaşkanı'ndan en sade kamu görevlisine
kadar herkese nasıl davranmalan konusunda tek yan-
lı öğütler vermekle meşguller. Medyamız için bu
öğütler, ne yazık ki 'mal bulmuş magribi...' özdeyi-
şini anımsatacak biçimde ekranlarda ve sayfaların
baş köşesinde yer buluyor. Ülkelerinde kendi so-
runları en aza inen, bu nedenle de yandaşlarına ve-
rebilecek mesajları hemen hiç kalmamış yabancı po-
litikacılar için Türkiye özellikle bakir bir uğraş mer-
kezi halinde. Bir tür laboratuvar. Dahası siyasi en-
telektüelliklerini belgelemek isteyenler için bulunmaz
bir agora.
Bu dejenerasyonun toplumun iyi niyetli çoğunlu-
ğunda bıktırıcı ölçülere vardığını ise, bizim bir kısım
kendilerini aydın olarak görmek ve göstermekten ke-
yif alan tuzu kurularımız hâlâ fark edemiyor. Hani ba-
zen bunalır ve elimizle ağzımızın biraz altını göste-
rerek "Buramıza geldi" deriz ya. Işte öyle bir durum
ne yazık ki o iyi niyetli yurttaş çoğunluğunda ege-
men oldu olacak.
Bu gerçekler ne Trabzon, ne Merşin ne de baş-
kentteki kampusta uç gösteren tehlikeler karşısın-
da oluşan tepkiler için mazeret değil elbette. Ama
gerçeklerin yansıtılması. Toplumsal patlamalar da
o türlü yansımalara sırt çevhldiği zaman oluyor.
Umarım hiçbir oluşum, grup, köken, din ve mez-
hep farkı rozetinin taşıyıcısı, Dimyat'a pirince gi-
derken evdeki bulgurdan olmayı istemez.
Türkiye 12 Mart ve 12 Eylül'leri yaşamasaydı
1961 Anayasası'na sahipliğini sürdürecekti. O
zaman hiçbir AB kriterine de, uyum önlemine de
gerek kalmayan bir ülkenin yurttaşları olacaktık.
Faks: 0 212 677 08 21 obirgitC" e-kolay.net
Türkiye'de koruyucu gen az
• İZMİR(AA) - lzmır'de yaşayan ve başta Izmırlı
olmak üzere 20 ılden toplam 515 kişinin kanından
alınan DNA örnekleri, Ege Üniversitesi (EÜ) Fen Fa-
kültesi Biyoloji Bölümü Moleküler Genetik Araştır-
ma Labaratuvarı'ııda incelendi. lki yıla yakın süren
araştırma sonrasında anne ve babadan geçen koruyu-
cu genin çirrine sadece I kışıdc, yalnızca anne veya
babadan geçen yarı koruyucu gene ise araştırmaya
katılanlaıın yüzde 6'sında rastlandı. Araştırma sonu-
cunda Türklerin AlDS'e karşı konıyucıı gen yapısına
çok diişiik oranda sahip olduğu sonucuna varıldı. EÜ
Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.
Doç. Dr. Sacide Pehlivan, Doğu ve Güney ülkelerine
doğru gittikçe oranın düştüğünü söyledi.
Ücretsiz kanser taraması
I Istanbul Haber Servisi - Acıbadem Sağlık
Grubu, Türkiye'de sık görülen meme, kalın
bağırsak ve rahim ağzı kanserleri için 1500 kişıye
yönelik ücretsiz tarama kampanyası başlattığını
açıkladı. Yapılan yazılı açıklamaya görc
kampanya kapsamında, ilk 500 kişiye mamografi,
pap-smear testi, dışkıda gizli kan testi ücretsiz
olarak yapılacak. Ücretsiz testlerden
yararlanabılmek içın 0216 544 40 44 numaralı
telefonu arayarak randevu alınması gerekiyor.
Bextra ilacı toplatılıyor
• VVASHINGTON (AA) - ABD Gıda ve İlaç
tdaresi (FDA), kalp krizi riskini arttırdığı
gerekçesiyle Pfızer'dan ağrı kesicı ılacı
Bextra'yı piyasadan toplatmasını istedi. Idare,
Bextra ile aynı sınıflaki diğer antiinflamatuvar
ilaçlaruı da mümkün olan en üst düzeyde
güvenlik uyarısı bulundurmalarını istedi. FDA
danışmanları, GelebrcK, Bextra ve Vioxx ilaçları
için uyanda bulunmuştu. FDA'nın kararının
ardından ABD ve Avrupa, Bextra satışını
durduracak. Pfizer, Bextra ilacından 2004 yılında
1.3 mılyar dolarlık satış hasılatı elde ctmişti.