25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 NİSAN 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ BASEV Savunma Bakanlığı'nın anketine göre, askeri personelin yüzde 80'i Putin'in politikalannı desteklemiyor OrduKremlin'denmhatsız• Rus Savunma Bakanlığı'nın yaptırdığı bir anket, siyaset bilimcilerin öne sürdüğü, "ordunun Devlet Başkanı Vladimir Putin'in politikalarına karşı olduğu"na yönelik tezi doğruluyor. Ankete göre, askerlerin sadece yüzde 20'si Kremlin'i destekliyor. PAVEL FELGENHAÜER G eçen hafta gazetelerde savunma bakanlı- ğının gizlice yaptırdığı bir anketin basına sızan sonuçlan tartışıldı. Buna göre aske- ri personel Kremlin'e sıcak bakmıyor. Ocak ayı verilerine göre askeri personel ve subaylann sa- dece yüzde 20'si hükümetin politikalannı destek- liyor. Bu memnuniyetsizliği sosyal hakJann ye- rini nakit ödemelerin almasını öngören reformun körükJediği kesin. Bu reform ordunun alt ve orta sınıflannı fena halde vurdu. Sosyal haklar kesinti- si dahilinde askerlere ve savunma bakanlığı me- murlanna ücretsiz ulaşımı kesen Kremlın, burada- ki maddi kayıplannı karşılaması için Moskova ve Leningrad'da kamu araçlanyla ulaşımını sağlayan- lara maas artışı yapüacağını açıkladı. Ancak, anket sonucu, buna rağmen askeri personelin çoğunun ülke yönetiminden hoşnut olmadığını gösteriyor. Geçmişte de gözlemciler ve siyaset bilimciler Devlet Başkanı VTadimir Putin'in ve politikala- nnın askerler arasında onaylanmadığını söylü- yorlardı. Ancak ellerinde sadece gözlemlerine ve duyduklanna dayalı kanıt vardı. Bu araştırma on- lann tezlerinin doğru olduğunu bilimsel anlam- da da belgelemiş oldu. Putin, 2000 yılında göreve geldiğinden beri Kremlin'inresmıpropagandası "Rusya'nındönü- şü" sloganı temelinde çûrütüldü. 1990'larda ka- os içine girmiş bir ulusun uyanışı ve Putin'in yö- netimınde daha güçlü hale gelişini öngören söy- lemin üzerine kurulu oldu. Bu masal ülkedeki ço- ğu kişiyi aldattı, yabancılar ve yurtdışında yaşa- yan Ruslar arasında da buna hâlâ inananJar var. Ancak subaylann daha iyi bildiği bir şey var. Mil- yarlarca petrodolar onlann yasam koşullannı iyi- leştirmeye yaramadı. Yolsuz bürokrasi tarafindan kötüye kullanıldı. 2000 yılı sonrasındaki artışla- ra bablırsa, averaj bir askeri personelin maaşı ay- 2003'teki bir askeri tatbikaü Sa\nnma Bakanı Sergey Ivanov (arkası dönûk) ve Genenü Yuri Yakubov'la tdeyen De\1et Başkam Vladimir Putin'in (ortada) askerler arasındaki popülaritesi düşük. Özelükk yeteıü derecede modern silaha sahip oimadıklan jçinağırkayıplarwrenÇecenistandakibirtikterin(sağda). P u ^ lık 100 dolardan 200 dolara yükseldi. Ancak ara- daki fark yüksek enflasyon nedeniyle eriyip yok oldu. Memnuniyetsizliğin bir başka nedeni de ya- kın geçmişte yapılan artışlannın aslında direkt maaş artışı olmayıp bir veya birkaç kereye mah- sus olan özel primlerden ibaret olması. Yotsuzluk. nefret. adam kavırma... Komûnizmin çöküşünden beri askeri persone- le ilişkin şüpheli davranış ve kuralsızlık haberle- rinin sayısı arttı. Örneğin bir komutan, bir suba- yının eşine iş olanağı ya da herhangi bir subayı- nın ek iş yapabilmesi için esnek çalışma saatleri olmasını sağlayabiliyor. Başka bir komutan, altın- da çalışan askeri personele ev sahibi olması ko- nusunda destek verebiliyor. Bir diğeri hiçbir ko- laylık sağlamayabiliyor. 1991 sonrasında üst mevkidekilerin rahat tavn dikkatı çekiyor. Bir komutan aslanndan aklına ne gelirse isteyebiliyor. Tabiı, çok iyi ve dürüst ko- mutanlar da var. Ancak geneline bakıldığında, yolsuzluk onuıı yüksek, ahlak ise çöküntü içinde. Astsubay ve erler subaylardan, subaylar da kendi üslerinden nefret edıyorlar. Ve, hepsi generaller- den ve politikacılardan nefret ediyor. Çünkü bu sistemden onlann sorumlu olduğunu biliyorlar. Kötü çalışma koşullan ve ruhi çöküntü her yıl binlerce askerin intihanna neden oluyor. Sık sık bir askerin diğerini vurduğu olaylara, hatta fira- rilerin generalleri öldürdüğüne tanık oluyor uz. Putin, 2000'de ordu ve donanmayı yeniden ya- pılandıracağını açıkladı. Ancak o günden bugüne çok az adım atıldı. Az sayıda yeni silah ve techizat alındı. Ölümle sonuçlanan kazalann sayısı artû. Ayrılan fon boşa otttl Yeniden yapılandırma çalışmalan için 2000 yı- lından bugüne aynlan 20 milyar dolarlık fon iyi değerlendirihnedi, bir bölümü yolsuzlukla eridi. Ordu, Çeçenistan'da eski T-62 ve T-54-55 tankla- nnı kullanıyor -ki bunlar 1950 ve 60'lardan kal- ma modası geçmiş tanklardır- çünkü daha yeni olan T-72 ve T-80 tanklannın kullanımını sağlayacak yedek parça yok. Çarpışmalarda eski tanklar ge- ri saflarda tutuluyor. Askerler hafif silahlarla ön saflara ilerleyip düşmanJa yüz yüze geliyorlar ve bu nedenle engellenemeyecek ağır yaralanmalar, kayıplar oluyor. Geçen hafta Çeçen başkenti Groz- ni'de asilerle çatışmaya giren "FSB" terörle mü- cadele biriminde görevli dört subay öldü. Geçen eylülden beri "FSB Alfa" ve "Vunpel" özel bi- rimleri 100 değerli adamuun 20'sini kaybetti. As- keri personel arasındaki, Kremlin'e yönelik mem- nuniyetsizlik ateşi içten içten yanarken Kremlin, Putin yönetiminde işlerin ne kadar iyi gittiğine yö- nelik propaganda masalını anlatmayı sürdürüyor! (Moscmv Times, Rusya, 19 Msan) Papay yı eleştirmek... NORMAN SOLOMON P apa olarak 16'ncı Benedik- tus'un seçilmesi gazetecile- ri bir etik tartışmasıyla kar- ; şı karşıya bırakıyor: Dini bir lider | büyük bir makamageldiğindeya- pılacak olumsuz eleştirinin sımn nedir? | Vatikandevbirküreselgüç.Or- 1 dusu olmamasına rağmen birçok ı hükümetten daha güçlü. Çeyrek \ yüzyıldan daha uzun süre görev- de kalan 2'nd Jean Paul'ün yeri- ne seçilen Joseph Ratzinger, AIDS'le mücadele yöntemlen, ka- | dın haklan ve eşcinsel haklan gi- j bi birçok alanda olumsuz yönde | adım atılmasını sağlayacak ko- ] numda.HerhaldeVatikan'da,mil- ] yonlarca AIDS vakası, kondom kullanımı sayesinde engellenebi- lecekken doğum kontrolüne onun kadar şiddetle karşı çıkan bir din adamı daha yoktur. 1980'lerde birçok papaz ve ra- hibe, işkence ve yüdırma politika- sı uygulayan ABD destekli rejim- lere karşı direniş için el ele verir- ken direnişi kırmak için Vatikan'ın otoritesini kullanan yine Ratzin- ger'di. Gazeteci Maiy Jo McCo- nahay. Pasifik Haber Servisi'ne şunlan yazdı:"Guatemala ve El Sarvadorlular Ratzinger ve Papa 2'nci Jean Paul'ün Polonya'daki devrime verdiği destek kadar La- tin Amerika ülkelerinin baskıcı li- derlerinden kurtulmasını iste- yenkredestekveripvennediğiniso- rarsa ne obcak?" Saflcıların Işlne yaradı Sağcı dini aktivistler için Rat- zinger Allah'ın lütfu. Çeyrek yüz- yılda Ratzinger hakkında edfndi- ğimiz bilgi onun dünyanın ilerici sosyal değişimini tersine çevir- meye kararlı bir fanatik olduğuna işaret ediyor. Onun Papa seçilme- si ABD'de kendi ahlakı vizyonla- nnı ülkeye ve dünyaya dayatmak isteyen muhafazakâr azınlık için de büyük bir ödül sayılır. Aşın sağcı dini hareketleri in- celeyen FrederickCbrkson, Evan- gelist ve Katolik sağcılann siyasi görüşle inancın birleştiği kökten- ci bir yaklaşımı yaydıklanm yaz- mıştı. Böylece Katolik Kihsesi, sağcı siyasetçilerin, toplumda inanç propagandası için daha fazla ola- nak sağlamaya yönelik çabalann- dan yararlanacaktı. Basın, dindar açıklamalar karşı- sında sinmemeli. Bir devlet başka- m veya başbakanın politikalan olumsuz sonuçlandığında nasıl eleştirel haberyapmaktan kaçmma- malan gerekiyorsa Papa'nın uy- guladığı politika için de aynı şey geçerli ohnah. Papa dini lider ol- duğu için daha az eleştirme ya da hiç eleştirilmeme hakkına sahip olmamah. (Jordan Tanes, Ürdün, 23Nisan) Imam 'kafir9 dedi, halk öldürdü N owşera'da bir adam, kansıyla kavga ederken Kurana saygı- sızhkettiğgerekçesiyle öldü- rüldü. Evdeki kavga, polise ve adamı "ötümle cezalandırüabflecek bir ka- fir" ilan eden bir imama yansıdı. Ve, bir sokak çetesi çarşamba günü ada- mın "cezasuu" verdi. Bu olayla son yıllarda işlenen bu tür cinayetlere bir yenisi eklendi. Polisyıllardırolanbi- teniseyretti. Soncinayet Pakistan'da- ki hoşgörüsüzlüğün ne aşamaya gel- diğine işaret ediyor. Bundan dar gö- rüşlerini topluma dayatmak için dini kötüye kuUananlar sorumlu. Suçlular yargılanmalı Tabii polisin de suçu var. Adamın kansıyla olan tartışması polise yan- sıdığı an onu koruma altına almalıy- dı. Büyük olasılıkla adamın Kurana sayıp sövmesi kavganın ortasında, çok sinirli bir anda oldu. Normalde mahkemede yargılanan ınsanlann iş- ledikleri suçu normal bir ruh haliy- le mi, tahrikle mi işledikleri araştın- lıyor. Ancak bu zavalh adamın mah- kemeye çıkma şansı olmadı. Şimdi yapıhnası gereken konuya ilişkin ge- niş kapsamlı bir soruşturma açmak. Ve, adamın ölümüne neden olanlan, özellikle de imamı rutuklayıp cina- yete sebebiyet vermekle yargılamak. (Dmvn, Ptüdstan, 22 Nisan) Türkiye mentalitesini değiştirmek zorunda BORISKALNOKY S ekiz Mart Dünya Kadınlar Günü'nde, Istanbul'da 100'eyakınkadın,yurttaş- lık haklan için gösteri düzenliyorlar- dı ve polis tarafindan pataklandılar. Türki- ye, Avrupa Birliği (AB) üyeliğine talip ve tüm A\Tupa standartlanna uyduğu söylen- tisini yaymayı seviyor. Ancak tüm Avrupa ülkelerinde polisin ve amirlerinin uygunsuz şekilde güç kullanması konusuna disipline sokulduğunu unutmamalıyız. Türkiye"de ise eylem yapan kadınlar yargıç karşısında çıkıyor. Polisler arasında ise hakkına dava açılan yok. Bu, AB'nin Avrupa kriterlerine uyum sağladığını onayladığı ve üyehk için müzakerelerin başlayabileceği sözünü ver- diği ülke mi? Trabzon'da beş (Kürt) insan haklan sa^^ u- nucusu PKK lideri Abdullah Öcalan'ın ce- zaevindeki koşullannı kınayan bir bildiri da- ğıtmak istedikleri için neredeyse linç edili- yorlardı. Saldıranlann hiçbiri tutuklanmadı ancak aktivistler tutuklandı. Onlan da cid- • Son günlerde yaşananlar Avrupa Birliği'ni kaygılandınyor. Ortada kesin olan bir şey var. O da sadece değişmiş, yeni bir mantığın Türkiye'yi A\Tupa'ya götüreceği. di cezalar bekliyor. Akthistlere saldıranlar 200 kişiydi. Bir hafta sonra tutuklanan beş aktivistin yakınlan eylem yaptığında onlar da dayakyedi. Türkiye'de, AB müzakerele- riyle bire bir ilintisi olan milliyetçi bir reak- siyon rüzgân esiyor. Bu yüzeysel bir saman ateşi değil, bütün toplumu şiddetle sarsmak- la tehdit eden derin bir akrm. Çözülmesi gereken Gordiyon düğümü Kürt sorunu. Türkiye'deki Kürtler 15 mil- yonluk bir halk. Birkaç yıl öncesine kadar kendi devletlerini kurmayı, başka deyişle Türkiye'yi parçalamayı istiyorlardı. Bu olur- sa bugün de sevineceklerdir. Ancak on yıl- larca asker ve polis gücüyle bu rüyalannı ger- çekleştirmeleri engellendi. Şimdi ise Kürt- ler yüksek sesli isteklerle, sadece mümkün olan isteklerle yeniden ortadalar. Çünkü AB onlan konıyor, haklanm koruyor. Yıllarca kontrol altında tutuldular. Şimdi ise yeniden haklan var, sesleri yükseliyor ve bu neden- le Türklerin büyük çoğunluğunun gözünde tehhke ohışturuyorlar. Ulkede onlara olan mil- liyetçi tepki de evin reisinin kim olduğunu göstermek amaçlı. Bu mantılda AB'ye glremez Türk mentahtesi insan haklanmn gerek- liliklerini yaşatabilecek, uygulayabilecek bir mantık değil. Insanlann kendini "teba" ola- rak nitelendirdiği, yüzyıllarca süren Osman- lı tmparatorluğu bu mentaliteyi şekillendir- miş. Sonrasında da ordunun devleti önce dı- şandaki düşmana (Batıh güçler, Yunanis- tan) sonra da içerideki siyasi kaosa karşı ko- ruduğu rejimin şekillendirdiği bir mentali- te bu. Özetle Türkiye, yurttaşlannın bu ha- le getirdiği bir toplum değil. Var ohna kay- gılan yaşayan bir toplum. Atatürk'ün Türk- lük kimliğine Uişkin vizyonu yurttaşlan dev- letin yıkılmasma engel obnaya, yıkılmaya kar- şı devleti korumaya zorluyor. Etnik ve dini çoğulculuk, zenginlik ise Osmanh'nın ölüm fermanını yazdığı için sonsuza dek ortadan kalkması gereken kavTamlar. Türkiye'nın tarihindeki deneyimler arasın- da Ermenilerin katledilmesı ve şiddet uy- gulayarak Kürtlerin kimliğinin silinmeye çalışıhnası da var. Şimdi ise Kürtler ve Er- meniler ABD ve AB onlan koruma altına al- dığı, ayaklan üzerinde durmasını sağladığı için yeniden tehlike olarak görülüyorsa bu milliyetçi reaksiyonlara neden olmah! Türk mantığında bir kriz yaşandığı göze çarpıyor. Bu mantığın nelere neden olacağı açıkça ortada. Ortada kesin olan bir şey daha var. O da sadece değişmiş, yeni bir man- tığın Türkiye'yi Avrupa'ya götüreceği. dHe Weh, Almanya, 20Nsan) SULTANBEYIİİCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 10 ÖDEME EMRtNİN İLANEN TEBLİĞİDİR Sayı: 2004'2070 Esas Alacaklı ve vekili: Cemil Aslan vek. Av. Kutaj- Duman Av. Melik Şengül, Mehmet Akif Mah. Fatih Bulv. 171 8 Borçlular: 1. Ihsan Deniz Güven Mah. Uçak Cad. No: 13 Güngören İSTANBUL. 2. Turgut Kılıç. Borç mıktan: 50.000.000.0O0.- TL. toplam alacağın % 48 artan oranlı reeskont fa- ız ve icra harç ve masraflanyla tahsili. Takıp dayanağı: 05.07.2004 tanzım tarihli 50.000.000.000 TL.'lık 16 Ağustos 2004 tarihli bono senedi. Alacaklı tarafindan borçlu aleyhine yapılan kambiyo takibinde borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmediği, yapılan araştınnalarda da borçluya ait yeni adres buluna- madığı ıçın ödeme emrinin ilanen tebliğine karar verilmiştir. İş bu ılanrn yayın ve tebliğınden itibaren (25) gün içinde borcunuzu ödemenız ta ki; dayanağı senet kambiyo senedi nıteliğinde değilse, kaza takip dayanağı senet al- tındakı imzanın size ait olmadığı iddıasında ıseniz (20) gün içinde açıkça bir dilekçe ile tetkik merciinden sadır olmuş olacağı, imzanızı haksız yere inkâr edersenız takıp konusu alacağın % 10 oranında para cezasına mahkûm edıleceksiniz. borçlu ohnadı- ğınız veya borcun ıta, ımhal edıldiği veya alacağın zamanaşımına uğradığı hakkmda ve elkı itirazınız varsa bunu sebepleri iİe birlikte (20) gün içinde Tetkik MCTCÜ Hâ- kimlğrne bir dilekçe ıle bildirerek hâkimlikten ıtirazınızın kabulüne daiı bir karar getumedığınız takdirde cebn ıcraya devam olunacağı, itıraz edilmediği ve borç öden- medıği takdirde (25) gün içinde llK.'nın 74. maddesi gereğince mal beyanında bu- lunmanız, itirazınız reddedıldıği takdirde (18) gün içinde yine mal beyanında bulun- manız, bulunmazsanız hapısle tazyik olunacağınız, hiç mal beyanında bulunmaz ve- ya hakıkate aykırı beyanda bulunursanız hapis ile cezalandınlacagıruz, bilgilerinize ilanen teblıö olunur. 20 04.2005 Basın: 18215 DtVRtĞİKADASTRO MAHKEMESİ'DEN Esas No: 2003'62 Davacı Sivas Orman Işletme Müdürlüğü tara- findan davalı Halil Kabul aleyhine açılan kadast- ro tespitine itiraz davasınm 01.03.2005 tarihli du- ruşma ara karan gereğince; Dahili davalılar Fatma, Sevgi, Selma, Selda, Serap ve Bayram Kabul'ün tüm aramalara rağ- men adresleri tespit edilemediğinden adlanna du- ruşma günü ve dava dilekçesi tebliğ edilememiş- tir. Divriği Yusufşeyh köyü Kırman mevkii 103 ada 2 no'lu parsel hakkında açılan dava ile ılgilı olarak yukanda ısimleri yazılan şahıslara 3402 sayılı yasanın 36'1. maddesi gereğince ilan yolu ile tebîiği öngörülmüş. dava dosyasının duruşma- sı 10.05.2005 gününe bırakılmıştır. Belirtilen günde mahkememize müracaat etme- leri ve ibraz etmek istedikleri delillerini sunmala- n, gelmedikleri, kendilerini bir vekille temsil et- tirmedikleri ve mazeret de bildirmedikleri takdir- de 3402 sayılı yasanın 29. maddesi gereği yok- luklarında yargılamanın devam edeceği, ilanın dava dilekçesi yerine geçerli olacağı hususu ila- nen tebliğ olunur. 01.03.2005. Basın: 13396 İZMİR11. İCRA DAİRESİ'NDEN MENKULÜN AÇIK ARITRMAİLANI DosyaNo: 2004 2914 Bir borçtan dola\n hacizli ve aşağıda cins, miktar ve kıymeti yazılı mallar satışa çıkartılmıştır. Birinci arttırma 06.05 2005 günü saat 09.50-10.00'da Gürol Bakır Yedıemin Deposu 502i Sokak No:8'D Güneşlı Mahallesı Izmır adresinde yapılacak ve o günü kıymetlenn %60'ına ve saüş masraflannın tutannı karşılayacak istek- li çıkmadığı takdirde 11.05.2005 günü 09.50-10.00da Gürol Bakır Yediemin Deposu 502 1 Sokak No:8 Güneşlı Ma- hallesı Izmir adresinde ıkinci artırma yapılarak 0 /o40 ve satış masraflannı verene satılacağı ve satış şartnamesinin ıcra dosjr asından görülebileceği, masrafi verildiği takdirde şartnamenin bir örneğüıin isteyene gönderilebilecegı fazla bil- gi almak isteyenlerin \-ukanda yazılı dosya numarasıyla ıcra müdürlüğüne başvurmalan ilan olunur. 20.04.2005 Muhammen ksymeA Adedi Cmsi (Mıhhfti ve önemli tıitdikkri) 24.000,00 YTL 1 3 5 AY 98 İ plakalı Peugeot 2004 model, metalik alüminyum grirenkte,206 X Line tipi otomobil, jant kapağı yok ve muhtelıf çizikleri var. 24.000.00 YTL 1 35 FC 547 plakah Peugeot 2004 model, alüminyum gri renkte 206 tipi otomobil, sağ çamurluk vuruk, sol çamurluk vunık ve muhtelif çizikleri var Basın: 18327 ÜSKÜDAR 2. AİLE MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 2004779 Davacı Andrei ve Vania kızı 18.6.1977 doğumlu Cristina Gabriela Balkan tarafindan davalı lsmail Balkan aleyhıne açılan boşanma daN-asında, Davalı Mehmet ve Rabia oğlu 21 5.1980 doğumlu Diyarbakır Silvan Bayrambaşı Köyü, Cilt No: 17, Hane No: 138, BSN: 26'da nüfusa kayıtlı lsmail Balkan'ın dava dilekçesinde belirtilen adresıne dava di- lekçesi tebliğ edilemediğinden, 7201 sayılı Teblıgat Kanunu'nun 21. maddesi gereğince ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiştir. Duruşma günü olan 01.06.2005 günü saat 09.40'ta davalının veya vekılınin duruşmada hazır bulun- ması, aksi takdirde yokluğunda yargılama yapılıp karar verileceği ilanen tebliğ olunur. 15.04.2005 Basın. 18345
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle