Katalog

25 NİSAN 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER SÖZÇİZGİNİN Tbrhan Selçuk Çocukların Ata'ya saygı yürüyüşü 23 Ntsan Ulusal Egetnenlik ve Çocuk Bayranu kut- lamalan kapsanunda tstanbuTdaki gösterilere ka- ülan binkrce öğrenciTünelik Taksim Cumhuriyet Amü arasında "Ata'ya Saygı ve Uhısal EgemenKk Yürüvüşü" yapn. Istanbuİ D Vüffi Eğföm Müdür- lüğü'ncedüzcnknen yürüyüş. ideki 32 ilçcde400okul- dan öğrencikrin TüiKİ'de toplanmasının ardmdan başlach. Bando eşi^inde tstiklal CaddesTnden geçen çocuklar. Atatürk posterieri, Tûrk bayraklan ve okul flamalannı taşıdılar. Yüriryüşün ardmdan Tak- sffiTdkki Cumhuriyet Anıü'na çelenk konuldu. Baş- kentte de 23 Nisan Uhısal EgemenMkve Çocuk Bay- ramı kutiamaJan çerçevesmde "85. Yü Miffi Egemeo- fik Yürâvüşü" gerçeldeştirildL Kızriay Meydanı'ndan TBM.M baoçesnekadar süren yörüyuşe TBMM Baş- kanı Bülent Annç, baa bakan ve nıilletvekiDerinin yanı sara binkrce yurttaş kaûldU. (Fotoğraf. AA) YENİ PAPA RATZİNGER TÜRK DÜŞMANI. (BASINDAN) Çanakkale Savaşı'nın 90. yıldönümünde Gelibolu Yanmadası'ndan banş ve dostluk mesajlan verildi Destanınkahramanlan anıldı• Savaşa katılan ülkelerin temsilcilerinin hazır bulunduğu törene, Kurmay Albay Serdar Somur'un seslendirdiği, Mustafa Kemal'in Gelibolu'da yaşamını yitiren Anzaklar için söylediği şu sözler damgasını vurdu: "Bu memleketin topraklarında kanlannı dökenler, Mehmetçik'le yan yanasınız. Uzak diyarlardan evlatlannı bu savaşa gönderen analar, gözyaşlannızı dindiriniz. Evlatlannız bizim bağrımızdadır. Onlar, bu topraklarda canlannı verdikten sonra bizim de çocuklanmızdır." OZANYAYMAN BASARI Cep telefonum bir \DCAACXT! Siemens'in en gözde cep telefonlannda Başan kampanyası! Hem Axess ile 12 taksit hem de ömür boyu Başarıüfe* güvencesınde... CX70 SIEMENS www.basarl.com.tr 'BaşanLrfe, adına fatura düzenlenen ılk sahibı ıçin, 2 yıl olan "yasal garanti süresinin" sona ermesinden sonra cep telefonunun kullantm ömriınün sonuna kadar geçerlı olmak üzere, BaşanLıfe Sertıfikası koşullan çerçevesınde ucretsiz bakım-onanm güvencesıdir. T.C. Sanayı ve Ticaret Bakanhğı'nca behrtenen cep telefonlannın kullanım Ğmrü 7 yıldır. Axess kampanyası stoklaria sınııiKjır ve 30 Ntsan 2005'e kadar geçeriıdır ÇANAKKALE - 90 yıl öncenin vakur neslinin ruhu, Çanakkale'de yaşıyor, yaşatılıyor Gelibo- lu Yanmadası Şehıtler Abıdesı'nde bır araya ge- lenler, vatan içın her türlü fedakârlığın yeniden ya- pılacağını vurguladı. Şehıtler anıtında karşıhklı ba- nş ve dostluk mesajlan verdi. BAYRAKLAR CONDERE ÇEKILDI Genelkurmay Başkanlığı'nın düzenlediği tö- renlerde ılk olarak, şehıtler anıtında savaşta kar- şı karşıya gelen ülkelerin bayraklan göndere çe- kildi ve ulusal marşlar çalındı. Ardmdan geçit tö- reni gerçekleşti. Tûric Yıldızlan gösteri sundu. Mehmetçik Anı Deften, katılımcı ülke temsilci- lerince imzalandı. Törene damgasını, Kunnay Albay Serdar So- nîiırtarafindan seslendirilen Mustafa Kemal'in ne- denını bilmedıklen bir savaşın tarafi olan ve Ge- libolu'da yaşamını yitiren Anzaklar için söyledi- ği şu sözler damgasını vurdu: "Bu memleketin topraklarında kanlannı dö- kenler, Mehmetçik'k yan yanasınız. Uzak diyar- lardan evbttannı bu savaşa gönderen analar, göz- yaşbuimzı dindiriniz. Evlatianmz bizim bağnmız- dadır. Onlar, bu topraklarda canlannı verdikten sonra bizim de çocuklarnmzdır.'' YuRTTAŞLARDAN YOĞUN ILCİ Törenlerde çok sayıda yurttaş da yer alırken Ça- nakkale'de doğup büyüdüğünü ve babasının bu- rada şehit düştüğünü, kendisının de Kıbns Ha- rekâh'nda gazi ol- TürkgazisiveAnzak askermin el sıkışınası törene ayn bir anbm katö. duğunu söyleyen 72 yaşındaki Sükyman Sağat, "Doğduğum yerde özgür olarak son nefesimi vere- ceksemnemumıba- na bu olanağı sağja- yanhra, 90 yıl önce- sinin ruhunu yaşa- tanlara" dedi. Uluslararası töre- ne, Başbakan Re- cep Tayyip Erdo- ğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral HimiÖzkök. 1 Or- du Komutam Orge- neral HurşitTolon, Yeni Zelanda Baş- bakanı HelenCbrk, savaşa katılan Avustrahya, Kanada, Fransa, Al- manya, Hindistan, trlanda, Güney Afrika ve In- giltere temsilcileriyle, bakanlar, milletvekilleri, Yeni Zelanda'dan gelen bazı Anzaklar ve çok sa- yıda yurttaş katıldı. SÖVALYE RUHLU SAVAŞ' Mehmetçik Abidesi'ndeki törende konuşan Er- doğan, Çanakkale Savaşlan'nı tarihin kaydettiği "son şövahe ruhhı savasjardan" olarak nitelendir- di. Erdoğan, binlerce kilometre öteden gelen An- zaklar için de Çanakkale'nin dönûm noktası ol- duğunu dile getirdi. Erdoğan. Mehmetçik Anı Defteri'ne de "İnsanhğm şahit okluğu en bfiyük savaşm hatırası Türldye Cumhnriyeti Devieti'nin en bfiyük mihengknr" diye yazdı. Yeni Zelanda Başbakanı Helen Clark da Çanak- kale Savaşlan'nda yaşananlann, askerlen burada savaşmış uluslann ortak haftzasımn derinlikleri- ne kazmdığını belirterek, şu anki uluslann şekil- lenmesuıde rol oynadığını kaydetti. Clark, Ça- nakkale Savaşlan'na katılan Yeni Zelandalı Yar- bay Bassett'in şu sözlenne atıfta bulundu: "Kr zamanbrbizimöHimcül düşmanlanmızoian insanlann önfinde durdum. Onlardan nefret ettik, ancak onlan hiçbir zaman küçümsemedik. VTğit- Kklerini ve davanma azimlerini takdir ettik." AYDEVLANMA EMRE KONGAR Türkiye'de Milliyetçilik Rüzgârları Neden Güçlendi-I Milliyetçilik ideolojisi üzerinde araştırma ya- panların genellikle gözden kaçırdıkları nokta, "geç milliyetçiliğin" çoğu zaman bir "tepki" olarak güçlendığı konusudur. "Geç milliyetçilikten" kastım, Endüstri Devri- mı sırasında ve hemen sonrasında, on dokuzun- cu yüzyılda oluşan milliyetçilik akımlannı izleyen dönemde, yani genelhkle yirminci yüzyılda or- taya çıkan milliyetçilikler. Endüstri Devrimı'nden sonra, fabrika üretimi- nin ortak çalışma ile yapılması zorunluluğu, ham- madde sağlanması ve üretılen mallann satılabil- mesi için ortak bir pazar bulunması gereğı, or- tak dil bilincini, ortak bir hukuku ve bütün bunlan düzenleyecek ortak bir siyasal otoriteyi gerektirdiğınden, milliyetçilik ideolojisi, adeta kendiliğinden oluşmuş, ulus devlet uygulama- lan da bu "adeta kendiliğinden" oluşan milli- yetçilik ideolojisine koşut olarak güçlenmiştir. Batı sömürgecıliğı, Endüstri Devrimi'nden son- ra güçlenerek sürerken sömürgecı ülkeler ister ıstemez, sömürdükleri ülkelere kendi kültürierinı ve ıdeolojılerini de götürmüşler, böylece pek çok yerde "sömürgecilik", diyalektik olarak geç milliyetçiliğin de tohumlannı atmıştır. Osmanlı-Türk siyasal çızgisinde "milliyetçilik akımlannın" gelışmesı, imparatorluğun özellikle Hıristiyan ümmetlerinin (ki Osmanlı bunlara "millet" dryordu) öncülüğünde oldu ve özellik- le Balkanlar'da ortaya çıkan Yunan milliyetçıliği, Bulgar mıllıyetçilığı gıbı bağımsızlıkçı milliyetçilik hareketleri ımparatoriuğun sonunu getirdi. Bu açtdan "Türk milliyetçiliği", hem Osmanlı Imparatoriuğu açısından hem de genel insanlık tarihi açısından "gecikmiş bir millryetçilik" ha- reketjdir; zaten imparatorluk milliyetçilik akımla- nnı doğuran Endüstri Devnmı'ni kaçırmış olduğu için, böyle olması da doğaldır. Sonuç olarak, ilk tohumlan Batı dünyasın- dan gelen "Türk Milliyetçiliği", ülkeyı işgal eden düşman güçlerine karşı verılen bir Kurtu- luş Savaşı'nın üzerinde yükselmiştir. Yanı Türk milliyetçiliği tanhsel açıdan, Endüstri Devrimi'nin doğal bir sonucu olarak "adeta ken- diliğinden" gelişen bir milliyetçilik değildir; düş- man işgaline karşı verilen bir Bağımsızlık Sa- vaşı'nın tepkisel kökleri üzerinde yükselmiş- tir. llginç olan nokta, Mustafa Kemal Atatürk'ün, ırkçıhğın ve faşızmin yükseliş dönemine rastla- masına karşın Türk milliyetçiliğini, saldırgan ve ırkçı bir biçimde değil, adalete dayalı, eşrt- likçi bir yaklaşımla ele almış olmasıdır. Yani Türkiye Cumhuriyeti ve Türkler, kendi- lerini öteki devletlerden ve milletlerden üstün görmezler, onlaria eşrt ve adil hakiar isterier; Atatürk Türkiye'sinin "Milli Eğitim stratejisi- nin" ürettiği "demokratik bir milliyetçiliktir" bu. Tabii bütün toplumlarda olduğu gibi Türkiye'de de ideolojiler, siyasal akımlar haline dönüştüğün- den, aşın milliyetçilik de terör eylemlerine yol açacak kadar etkili olabilmiştir. Türkiye, Nazi Almanyası'ndakı gibı faşist bir cinayet çılgınlığı dönemı geçirmemiştir ama, 12 Eylül 1980 öncesindeki sağ-sol çatışmalannda, kafatasçılığın, yani aşın milliyetçiliğin veya faşizmin ya da onlann deyimiyle "ülkücülü- ğün" kanlı cinayetlerinin egemen okluğu bir trajedtyi yaşamıştr. Dolayısıyla kamuoyu, goşist ideolojilere ol- duğu kadar faşist ideolojilere karşı da duyariılı- ğını korumaktadır. Işte bu duyarlılıkların henüz unutulmadığı bir toplumda kökleri adil ve eşitlikçi anlayışa daya- nan "demokratik bir milliyetçilik" ideolojisi şimdi birdenbire yeniden bir tehlike olarak nasıl ön plana çıkıverdi? "Ulusal bir tepki", nasıl birdenbire, "faşizan tehditJeri anımsatan" bir nitelik kazandı? Gerçekten böyle bır tehdit, böyle bir tehlike var mı? Milliyetçilik, dincilikle birieşerek faşizme mi dönüşüyor? Yoksa biz "normal bir yurtseverlik tepkisi- ni", "demokratik ve çağdaş bir milliyetçilik anlayışını", "faşist milliyetçilik" diye niteleyip karalayarak ulus devlet kavramının altını oymaya devam mı ediyoruz? Bütün bu süreçte Kürt milliyetçiliğinin, AB'nin ve ABD'nin rolü nedir? Yanıtlann irdelenmesi haftaya. ekongar@cumhuriyet.com.tr www.kongar.org Prens Charles • ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale Savaşlan'nın 90. yıldönümü törenlerine kanlmak ıçin dün akşam saatlennde Çanakkale'ye gelen Ingıltere Veliaht Prensi Charles, Kolın Otel'de düzenlenen resep- siyonda Başbakan Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi. Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile bırlikte geçen günlerde evlenen Charles'ı kutladı. 'Haka dansı' beğeniyte izJendi • ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale Savaşlan ve Anzak törenlerinin 90. yıldönümü etldnlikleri çerçevesınde, Yeni Zelanda Mauri Grubu tarafindan gerçekleştirilen "Haka dansı", büyük bir beğeniyle izlendi Turizm Bakanı Atılla KDÇ, açıüşuıı yaphğı 90. Yıl Gösteri Merkezi'nde gerçekleştirilen gösteride son günlerde müstehcen olup ohnadığı tartışılan dansı yerli ve yabancı konuklarla beraber ızledı. Dans gösterisınden sonra gazetecılerin, "dans sırasuıda yapüan hareketleri müstehcen bulup buhnadığı" yönün- deki sorusu üzerine Koç, "Bizim ıçin edep dışı gelen bır hareket, bn* başka millet veya kültür ıçm edep dışı olmayabılir" dedi.